Katalog

EÇEV’İN MASAL KAHRAMANL ARI ge Çağdaş Eğitim Vakfı’nın (EÇEV) çocukları tüm yaz hem eğlendiler hem de öğrendiler. EÇEV’li çocuklar öğrendiklerini, büyük emeklerle hazırladıkları gösteriyle, izleyenlerle paylaştılar. EÇEV Yamanlar Eğitim Merkezi'ndeki sunumda tiyatro, masalöyküşiir atölyesinden İngilizce eğitimine, müzik ve kora çalışmalarından pandomim gösterisine, danstan bilgisayar eğitimine kadar birçok eğlenceli ve sosyal etkinlikte öğrendiklerini ortaya koydular. EÇEV'in Altındağ Rasih Somer Eğitim Merkezi Yaz Okulu Programı’na katılan çocuklar da gösterilerini, 13 Eylül saat 20.00’da Fuar İzmir Sanat Merkezi’nde, “EÇEV’in Masal Kahramanları” adıyla yapacaklar. ÇOCUKLAR ‘SÜTSÜZ’ KALMAYACAK İzmir Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde Tire Süt Kooperatifi’yle 17 Eylül’de başlayacak projeyle ilk aşamada 46 bin ailenin çocuğu süt içecek. İkinci yarı yılda da 110 bin aileye ulaşılacak. E 3 c İZMİR YANGINI BELGESELDE EGE EYL L PAZARTES YIL : SAYI : EMRE DÖKER KOZAK Bergama Kozak Yaylası’nda fıstık çamları kururken, üç üniversitenin hazırladığı raporlarda sorunun kaynağının bulunamadığının belirtilmesi endişeleri artırdı. Raporlarda, bölgedeki madencilik çalışmalarına değinilmemesi ise dikkat çekiyor. Yayladaki fıstık çamlarında görülen hastalıkla ilgili yapılan araştırmalar ve incelemelere karşın, sorunun nedeni tam olarak anlaşılamıyor. CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in TBMM’de araştırma komisyonu kurulması önergesi verdiği fıstık çamlarıyla ilgili 3 üniversite de inceleme yaptı. İ zmir Büyükşehir Belediyesi, tartışmaları süren “İzmir yangını” ile ilgili bir belgesel yayımladı. 51 dakikalık belgesele, Yunanlı tarihçi Dr. Stratis Anagnostou’nun, “Yunan tarihçileri, İzmir yangınını Türkler’in çıkardığına inanıyor. Aslında bunu ispatlayan herhangi bir belge yok” sözleri damga vurdu. Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi (APİKAM), “1922 İzmir Yangını belgeseli”ni ilk kez kamuoyuyla paylaştı. 1922 İzmir yangınına ilişkin yerli ve yabancı kaynaklarla tanıklar eşliğinde hazırlanan belgesel, Türkiye’de ilk kez gösterildi. Yaklaşık 2 yıl süren arşiv ve kaynak araştırmaları sonucunda Tahsin İşbilen yönetmenliğinde hazırlanan 51 dakikalık belgesel, 1922 yılının İzmiri’ne dair önemli verileri gözler önüne seriyor. APİKAM Müdürü ve belgeselin danışmanı Dr. Oktay Gökdemir, “Yıllarca bir arada kardeşlik içinde yaşayan topluluklar emperyalizmin oyunuyla birbirlerine düştüler. Bunun sonucunda İzmir yandı, kül oldu. Yeni bir barış çağının başlaması gerek. Modern tarih yazımında milliyetçi reflekslerden kurtulup barış ve hoşgörü anlayışında hizmet edilmeli” dedi. 16 köyün ve Bergama’nın önemli gelir kaynaklarından fıstık çamlarındaki hastalığa çare bulunamadı Kozak çıkış arıyor C HP İzmir Milletvekili Güler, sıkıntının ‘ekolojik değişiklikten’ kaynaklandığı yönündeki raporlara dikkat çekerek, “Bu durum üreticinin sıkıntısına çare olmamaktadır. Hazırlanan raporlarda madencilikten söz edilmiyor” dedi. tilmiştir. Ulaşılan sonuçlar, nedenleri tam bir açıklıkla ifade etmekten uzak kalmış durumdadır. Dolayısıyla uzmanlar, soruna karşı ne tür önlemler alınabileceği konusunda yol gösterici olamamaktadır” dedi. ADEN TEHDİDİ Kozak Havzası’nın, ağır sanayi tesislerinin kurulu olduğu Aliağa’nın yakınında bulunduğunu ve buradan gelecek hava kirliliğiyle karşı karşıya kaldığını da belirten Güler, “Yine bölgede yoğun bir şekilde faaliyeti sürdürülen madencilik çalışmaları ve buna bağlı çevre kir 3 üniversite tarafından hazırlanan raporda bölgedeki ‘madencilik’ çalışmalarına yer verilmemesi eleştirildi. Kozak Yaylası’ndaki 16 köyün ve Bergama’nın önemli gelir kaynağını oluşturan fıstık çamları sayesinde Türkiye’nin, dünya ti YÜZDE ONLUK PASTA caretinde yüzde 10’luk paya sahip olduğunu belirten Güler, “İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi, Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Fakültesi, Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Mühendisliği Fakültesi öğretim üyeleri tarafından yapılan araştırmalar, sorunun nedenine ilişkin net sonuçlara ulaşamamışlardır. Araştırma ve incelemelerde, yaşanan kayıp ve verim düşüklüğünde, ekolojik faktörlerin, çiçeklenme ve döllenme dönemindeki sıcaklık değerlerinin, rüzgar hızının, böcek ve mantarların, hava kirliliğinin, yanlış –sık ağaç ekiminin etkili olabileceği belir M lilikleri de soruna kaynaklık eden nedenler arasında sayılmaktadır” diye konuştu. Raporlarda, sorunun “ekolojik değişiklik ve çevre sorunlarından”ndan kaynaklandığı yönünde “genel görüş” ortaya konulduğunu da belirten Güler, şunları söyledi:“Üreticiler, bu kadar geniş bir nedenin, sorunun çözümüne yardımcı olmadığını düşünüyor. Başka bir deyişle, ekolojik değişiklik için ellerinden bir şey gelmiyor. Bu üretici için çaresizlik noktasıdır. Eğer sorun bu ise, kapsamını ve kaynaklarının, madenler, barajlar, küresel ısınma, net biçimde belirlenmesi, köylünün zararının giderilmesi ve üreticiye başka seçenekler gösterilmesi için bir kamu planlaması yapılması gerekmektedir. Eğer sorun bu değil de, doğrudan çam fıstığı üretimiyle ilgili değişkenlerden kaynaklanıyorsa, bu durumda tarımsal uzmanlık bilgileriyle kuruluşlarının harekete geçirilmesi sağlanmalıdır.” GE Çİ Cİ GÖ R EV L EN Dİ R ME İ Z Mİ R BÜY ÜKŞ E H İR BE LE Dİ Y ES İ Hekimler de acillik! HİCRAN ÖZDAMAR AKP’nin sağlıkta dönüşüm programı hasta hekimleri de “acillik” etti. Aile hekimliğine geçilmesiyle birlikte acillerde görevli pratisyen hekim açığını “geçici görevlendirme”yle gidermeye çalışan AKP iktidarı, bedensel ve ruhsal hastalıkları bulunan hekimleri de acil servislerde çalıştırıyor. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi Denetleme Kurulu Üyesi Ergün Demir, Dr. Güray Kılıç’la birlikte yaptığı araştırma sonucu, acil sağlık hizmetlerinin acillik olduğunun ortaya çıktığını söyledi. Sağlıkta dönüşüm programıyla birinci basamak sağlık hizmetlerininde aile hekimliği sistemine geçildiğini anımsatan Demir, emekliliğe ayrılan ya da özele geçen hekimlerle birlikte oluşan açığın geçici görevlendirmelerle giderilmeye çalışıldığını vurguladı. Geçici görevlendirmelerin kısa süreli ve rızaya dayalı olması gerektiğine dikkat çeken Demir, koroner yoğun bakım, diyaliz, kanser kayıt gibi alanlardan alınan hekimlerin hiçbir acil eğitimi verilmeden çalıştırıldığını söyledi. SİKOLOJİK ŞİDDET Hekimlerin acil deneyimi olmadığı halde kendi isteği dışında acil servislerde emirle görevlendirildiğini kaydeden Demir, “Bunun adı iş yerinde psikolojik şiddet uygulamaktır. Bugün durum o kadar içinden çıkılamaz bir hale gelmiştir ki, şu anda aktif olarak hekimlik yapan ancak ciddi bedensel ve ruhsal bozukluk tanılı sağlık raporları alan hekim arkadaşlarımıza dahi acil servislere geçici görevlendirmeleri yapılmaktadır” dedi. Dönüşüm Ankara’dan zor İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kentsel dönüşümle ilgili, “Bakanlık ve TOKİ bizim birikimimizden yararlanmalı” dedi. İzmir'de düzenlenen toplantıda konuşan Kocaoğlu, kent dönüşümünün adil olması gerektiğini vurgulayarak, “Dönüşümü Ankara’dan yapmak zordur. Hem konut sahibinin hem de inşaat sektörü temsilcisinin haklarını koruyacak, adil davranacak ve çıkarlarını güvenceye alacak bir otoriteye, bir hakeme ihtiyaç var. Bunu İzmir’de yapabilecek olan kurum; kim ne derse desin: donanımıyla, birikimiyle ve ekibiyle İzmir Büyükşehir Belediyesi’dir” diye konuştu. Kocaoğlu, Kadifekale ve Örnekköy projeleriyle, bunun nasıl yapılabileceğini gösterdiklerini de savundu. EGE’den SERDAR KIZIK P A K A Y AK ÇÖP O serdarkizik@cumhuriyet.com.tr ¦ Devamı SAYFA 2’de C MY B C MY B ail Çakırhan mimarisiyle tanınan, Türkiye'nin “sakin şehirlerinden” Gökova Körfezi'ndeki Akyaka beldesinde, ormanlık alana çöp atılması protesto edildi. Akyaka Yerel Yönetim Platformu “Akyaka Çöp Olmasın” Sözcüsü Alpaslan Aydın, “Sakin kent, S.O.S. vermeye başladı” dedi. Aydın, belediye tarafından “kale arkası” bölgesindeki ormanlık alana, yol yapma gerekçesiyle gizlice çöp ve moloz döküldüğünü belirlediklerini vurgulayarak, “Orman içinde türlü gerekçelerle katliama ve yeni yol açma girişimlerine son verilmelidir. Aksi halde, tüm hukuksal yol ve yöntemleri kullanmaya hazırız” diye konuştu. Yaklaşık 2 kilometrelik yürüyüşe, Akyaka Belediye Başkanı Ahmet Çalca da katılarak, “Herkesin, haklı ya da haksız düşüncesini özgürce ifade etme hakkı var. Ben de, her ne kadar çöplerin o alana atılmasına aracı olsam da, bu eyleme destek verdim. Akyaka’yı günübirlik denize girmek için 20 bin kişi ziyaret ediyor. Bıraktıkları çöp ve atıkları temizlemek için maddi kaynaklarımız yeterli değil” yorumunu yaptı. (ÖZCAN ÖZGÜR) N N! I S A M L İzmir Duruşu... Geçen mayısta genelge yayınlandı Başbakanlık’tan. Buna göre, 90 yıl önce İzmir’in ve Türkiye’nin kurtuluş günü hükümet binasının balkonuna çekilen o bayrak, yıldönümlerinde bir daha dalgalanmayacaktı.