Katalog

c 13 AĞUSTOS 2012 PAZARTESİ EGE PATİKA HALUK IŞIK [email protected] İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yerel koruma ödüllerine son başvuru tarihi 17 Ağustos Tarihe saygı için... İ zmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen yarışma bu yıl 10. yılını kutluyor. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kentteki tarihi yapıların korunmasını teşvik amacıyla bu yıl 10. kez düzenlediği “Tarihe Saygı Yerel Koruma Ödülleri” için başvurular, 17 Ağustos'ta sona eriyor. Yarışma, 10. yılını kutladığı için, ödül töreninde, diğer yıllardan farklı olarak sürpriz “10. yıl özel programı” gerçekleştirilecek. Yarışmaya, tarihi mirasa sahip çıkan, koruyarak yaşatan ve bu alanda emeği bulunan tüm İzmirliler katılabilecek. Yarışmada “Tarihi Yapıda Yaşam”, “Basit Onarım” , “Esaslı Onarım”, “Alan Ölçeğinde Başarılı Koruma Uygulamaları” ve “Emek” dallarında, “Arkeolojik Sit Alanlarında Kültür Varlıklarının Korunması ve Sergilenmesine Yönelik Mekanların Oluşturulması”, “Kentsel Sit Alanlarında ve Koruma Alanlarında Yeni Uygulama”, “Tarihi Çevre ve Kültür Varlıklarını Koruma Dalında Katkı” dallarında ödüller verilecek. Ayrıca çocuk ve gençlerin tarihi mirasa ve çevreye duyarlılıklarını geliştirmek, koruma kültürü oluşturmak ve yaygınlaştırmak amacıyla geçen yıl ayrı bir kategori olarak başlatılan “Tarihi ve Kültürel Miras Konulu Öğrenci Projeleri Teşvik” kategorileri bu yıl da devam edecek. Tarihe Saygı / Yerel Koruma Ödülleri Yarışması’na başvurmak isteyenler, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin http://www.izmir.bel.tr/tarihesaygi adresine girerek form doldurabilirler. Başvuru formları, İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarihsel Çevre ve Kültür Varlıkları Müdürlüğü (5.Kat No:522) adresine şahsen müracaat edilerek teslim edilebilecek. Katılımcılar, yarışmayla ilgili (0 232) 293 39 84 / 293 16 13 numaraları telefonlardan ya da [email protected] adresine başvurarak bilgi alabilirler. Seçici kurul toplantısı, 10 – 14 Eylül 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Kültürsüz Faşist Köy! Arada başka kavramlar kullanılsa da, üç aşağı beş yukarı aynı kapıya çıktığından, uzatmaya gerek yoktur. İzmir için son yıllarda söylenenleri topladığınızda, yukarıdaki başlığa ulaşıyorsunuz. Bunları kimler söylüyor derseniz, “tipolojik döküm” karşımıza şunları çıkarıyor; a. İzmir’e dışardan bakanlar, b. Dışardan bakanların ağzına İzmir’den bakanlar. Bu iki ana madde, kuşkusuz pek çok alt uzantıya sahip. Şaşı bakanlar, at gözlüğüyle bakanlar, bakıp da görmeyenler, “aman, şunu da kaçırmayın” diyen servisçiler, “gündeme nereden girsem”ciler, taşeronlar, “du bakali n’olcek”çiler, pozisyon arayanlar, inandığını bir kerecik adam gibi yaşayamayan ne şişne kebapçılar, manifetosu “kokla havayı topla parsayı” biçiminde özetlenenler, kimlik ve kişilik nakli için alesta bekleyenler vb, vd, vs... Efendim, okuyup işittiğimize göre anlıyoruz ki, yeni bir “İzmir’e saydırma muayyen günleri”ne ulaşmış bulunmaktayız. Malumunuz, bu alan nicedir önemli bir sektördür ve amacı “İzmir’e giydir, elbet takdir edilir” mealinde özetlenebilir. Öyle ya bunun seçimi var, seçim sonrası var, İzmir üstünden kaldırdığın kağıt uçakların, bir gün Ankara semalarına Concorde gibi seni taşıması var, olmadı sırtının sıvazlanması var, köşesi var, ekranı var... Hiç bilmediğimiz yerlerden kelam ediyoruz, Allah bilir ya, kimbilir daha neleri var? Kuşkusuz bu konularda şampiyonluk, her zamanki gibi medyanoz tayfasındadır. Maydanoz ne kadar ferahlatıcı bir nebatsa, “medyanoz” dediğimiz tür, keçinin istemediği ot burnunda bitermiş misali, ikide bir karşımıza çıkmakta, çıkartılmaktadır. Yalnızca memleketimize özgü bu türün niyeti, İzmir üstünden nemalanmak ikbal adına mayalanmak mıdır? Bu konuda, muhataplar arasında bir “Stockholm Sendromu” mevcut mudur, bilemeyiz. Ama “medyanoz” kavramını bulmamıza ve bu Patikada sunmamıza vesile oldukları için, bilhassa teşekkür ederiz. Anımsatalım, bu belirlemeler şahsiyetlere hakaret değil, zihniyetlere otopsi için yapılmaktadır. Ötesi etik anlayışımızın ve “tarzımızın” sınırları dışında kalmaktadır. Onaylamıyor, anlamaya çalışıyoruz. Durum da gayet sarihtir. Acaba öyle midir? Bakalım, bu zihniyeti tanımlayabilir miyiz? Genlerine işlemiş yaşam biçimini, bağlılığını göstermekten vaz geçemediği değerlerini, “muhafazakarlık” suçlamasıyla mahkum ederek; İzmir’in bu tercihlerden dönmesini ve muhafazakarlığıyla övünenlerce yönetilmesi gerektiğini savunan, demokrat görünümlü çakma liberal laf kalabalığı... Çok mu karışık oldu? O kadar uğraştık, bir zahmet tane tane okuyunuz. Son olarak, haşmetinden sual olunmaz bir kardeşimiz, İzmir’i dünyanın en kültürsüz şehri olarak ilan etti, kötü opera alkışlamasından dolayı değişmesi gerektiğini, değişimin Gaziemir dolaylarından başlayacağını, “ilgililerin” oralara dikkat etmesi gerektiğini saydırdı, önerdi, esti, gürledi. Birlikte program yaptıkları dönemlerde, Hıncal Uluç ve Nebil Özgentürk’le Kordon’da birahane önünde gördüğümüzde, bir gün bunları yazacağını elbette tahmin edemezdik. Havaalanı – Alsancak aksında kent gözlemleri yapıp, Kordon’da “Vah İzmir vah!” diye içlendiğini, nerereden bilecektik? Neyse, bizim gelenimiz gidenimiz eksik olmaz. Manşetleri, kürsüleri, sahneleri, şakşakları böylesine bonkör bir “açık şehir”, kolay bulunur mu? Muhterem düşündüklerini söyledi, kendi çapında gürültü kopardı. Gerçi, “faşist İzmir!” diyen kadar reyting toplayamadı ama, bize de birşeyler söyleme olanağı yarattı. Hayır, “İzmir aslında budur, önden domat boyoz lokma buyur” demeyeceğiz. “Hakarete uğramış son kale” refleksiyle, laf yetiştirmeye çalışmayacağız. İkisi de yeterince yapılmıştır, sıkmaktadır, işe yaramamaktadır. Haftaya yazacaklarımız, umarız işe yarayan tarafından olacaktır. Özlemişim, merhaba! Tansaş 81. İEF’ye sponsor 8 1. Uluslararası İzmir Fuarı'na maddi destek olacak TANSAŞ'la sponsorluk sözleşmesi, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve Tansaş Yönetim Kurulu Başkanı Bülend Özaydınlı tarafından imzalandı. Bu yıl fuarda ziyaretçi rekoru kırılmasının beklendiği belirtildi. 31 Ağustos – 9 Eylül 2012 tarihlerinde gerçekleşecek fuarın ana sponsoru TANSAŞ oldu. İmza töreninde konuşan İKocaoğlu, İzmir’den doğan, büyüyen ve bir Türkiye markası haline gelen TANSAŞ’ın, Türkiye’nin ilk ve en önemli fuarına ana sponsor olmasının mutluluk verici olduğunu söyledi. Kocaoğlu, “İzmir uzunca bir süredir, özellikle 80’li yıllardan itibaren çeşitli nedenlerden dolayı, diğer kentlerimizin büyüme trendinin biraz altında bir büyüme süreci yaşadı. Bu durum 2011’e kadar devam etti. Büyüme trendinin düşüklüğünden dolayı İzmir çeşitli eksiklerini tamamlayamamış bir kent görünümündeydi. Biz hızlı bir şekilde kentin altyapı eksiklerini tamamladık, önümüzdeki 2 yıl daha yatımlarımızı sürdürüp, eksiklerimizi yüzde 95 oranında tamamlayacağız” dedi. Özaydınlı da İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İzmir Fuarı’nın canlılığını daha da arttırmaya yönelik çabalarına ana sponsor olarak ellerinden gelen katkıyı koymaktan mutluluk duyduklarını belirtti. SAHİPSİZ HAYVANL AR Sizi arıyorlar! İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Karşıyaka Belediyesi, sahipsiz hayvanların internet üzerinden yuva sahibi olması için çalışma başlattı. Karşıyaka Belediyesi Veterinerlik İşleri Müdürlüğü'nce yerel yönetimin resmi internet sitesinde oluşturulan “Sahibimi Arıyorum” sayfasına girenler, yeni yuvalarını arayan sahipsiz hayvanları görme olanağı buluyor. Sayfada hayvanların bilgilerine ulaşan hayvanseverler, yeni dostlarının özelliklerini buradan öğrenebiliyor. Yaşına, aşı programına göre sınıflandırılıp, mikroçip takılarak kayıt altına alınan hayvanların bilgilerini, internet üzerinden inceleyenler, başvuru yapmalarının ardından istedikleri dostlarına kavuşabiliyorlar. Ücretsiz yapılan uygulamayla hayvanların hem barınaklardan kurtulması hem de bir yuvaya sahip olmalarını hedefleniyor. Hayvanseverleri Karşıyaka Belediyesi’nin internet sitesini ziyaret etmeye çağıran Belediye Başkanı Cevat Durak, “Aradığınız can dostu burada olabilir. Sevgiye muhtaç birçok hayvanımız burada sizleri bekliyor. Onlara ulaşmanızı internet sitemizle daha da kolaylaştırdık” diye konuştu. Bayraklı Belediyesi ibadethane ve okul temizliği çalışmalarından sonra engelli ve yaşlı vatandaşların evine temizlik hizmeti götürmeyi sürdürüyor. Ekipler son olarak, belediyeye dilekçeyle başvuruda bulunan Sebahattin Perihan Küçükerbil çiftinin evine temizliğe gitti. Yürümekte zorluk yaşayan 85 yaşındaki Perihan Küçükerbil, “Bacaklarım vücudumu taşıyamaz olunca evimde temizlik yapamaz oldum. Temizlikçi tutacak maddi gücüm de yok. Komşum vasıtasıyla belediyeye başvurdum. Ertesi gün 3 tane bayan çalışanla evimi tertemiz yaptılar” diye konuştu. Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, “Önceliğimizi evlerini temizleyemeyecek durumda olan vatandaşlarımıza verdik. Çünkü herkesin evine temizlikçi tutması kolay değil. Ekonomik güç gerektirir” dedi. TAŞ OCAĞI Güzergah değişti! BAYRAKLI Belediye temizlikte... ‘S ahibimi Arıyorum’ sayfasına girenler, hayvanları tanıyıp yeni dostlarını seçebiliyorlar. SELÇUK (Cumhuriyet) Selçuk'ta, Cumhuriyet Mahallesi Abu Hayat bölgesinde bulunan ve yarattığı gürültüçevre kirliliğinin yanı sıra büyük iş makineleriyle yaptığı taşıma çalışmaları nedeniyle trafikte de aksama ve güvenlik sorunu yaratan taş ocağı, Selçuklu vatandaşların yoğun şikâyetine konu oldu. Selçuk Belediyesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve kaymakamlığa iletilen şikâyet dilekçeleri sonrası İzmir Büyükşehir Belediyesi Ulaştırma Koordinasyon Merkezi (UKOME) Selçuk Belediyesi, Selçuk Jandarma Komutanlığı ve Selçuk Kaymakamlığı’nın bir toplantı yaparak, taş ocağına alternatif bir güzergâh belirlenmesini istedi. Yapılan toplantı sonrası gerçekleştirilen keşif çalışması ile taş ocağına yeni bir güzergâh belirlendi. C MY B C MY B