02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

c 30 NİSAN 2012 PAZARTESİ EGE Yedi Uyuyanlar PATİKA HALUK IŞIK [email protected] 3 İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentsel dönüşüm çalışmalarını sürdürüyor Sıra Yeşildere’de İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Büyükşehir Belediyesi, Kadifekale ve Gürçeşme’nin ardından Yeşildere heyelan bölgesinde de yıkımlara başladı. Kentsel dönüşüm çalışmaları sonucunda bölgedeki binalar yıkılacak, yerlerinde yeşillendirme çalışmaları yapılacak. Belediyeden verilen bilgiye göre Yeşildere’de yer alan 153 yapının yıkılması çalışmalarına başlandı. KadifekaleKonak kentsel yenileme projesinin devamı olan 2 hektarlık alandaki binaların yıkımlarının en kısa sürede tamamlanarak bölgenin yeşillendirilmesi hedefleniyor. 1978 yılındaki Bakanlar Kurulu kararıyla “afete maruz bölge” ilan edilen Kadifekale’deki 42 hektar alan üzerindeki İmariye, 19 Mayıs, Vezirağa, Hasan Özdemir, Yeşildere, Kosova, 1.Kadriye, Altay ve Kadifekale mahallelerinde 20 Temmuz 2006 tarihinde kamulaştırma kararı alınmıştı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, heyelan bölgesinde bulunan 1968 yapı için 2007’de başlayan yıkımlar kapsamında şu ana kadar 1874 binayı yıktı. Ka adifekale ve Gürçeşme'nin ardından Yeşildere heyelan bölgesinde de yıkımlar başladı. Yıkılan binaların yerinde yeşillendirme yapılacak. le’nin ağaçlandırılması çalışmaları devam ediyor. Gürçeşme heyelan bölgesinde ise 1.5 hektar alan üzerinde yer alan 120 yapıdan 86’sının kamulaştırma çalışmaları tamamlandı ve bunlardan 50 tanesinin yıkımı gerçekleştirildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Bayraklı Belediyesi tarafından belirlenen 60 hektarlık alanda uygulanacak projenin çalışmalarına da devam ediyor. Çanakkale – İzmir Otoyolu ile Altınyol arasındaki K SIRADAKİLER Cengizhan, Fuat Edip Baksı ve Alparslan mahallelerini içeren ve çevresiyle birlikte toplam 310 hektarlık bölgede yapılacak dönüşüm için ulaşım ve jeolojik etüt çalışmaları tamamlandı. Önümüzdeki günlerde başlayacak çalışmalarla, kentsel dönüşüm uygulanacak alana ilişkin değerlendirme, planlama, kentsel tasarım ve mimari projelerin üretilmesi ile uzlaşma modellerinin belirlenmesine yönelik hizmet alımı gerçekleştirilecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından alan tespit sınırları belirlenen ve Bakanlar Kurulu’ndan onay bekleyen diğer kentsel dönüşüm projeleri de şunlare: ? Menemen Ahıhıdır Mahallesi ile Bayındır ve Torbalı’daki toplam 26.7 hektarlık bölge. ? 18 hektarlık Örnekköy projesi ? 7 hektarlık Ege Mahallesi projesi ? 48 hektarlık Ballıkuyu projesi ? 122 hektarlık Aktepe ve Emrez mahalleleri projesi ? 32 hektarlık Uzundere projesi ? 47.6 hektarlık Cennetçeşme projesi. Ballıkuyu’ya duvar... Yağmurlar nedeniyle zeminin yumuşaması sonucunda yol çökmesi yaşanan Ballıkuyu bölgesi için harekete geçen İzmir Büyükşehir Belediyesi, istinat duvarı çalışmalarını tamamladı. Bölge halkının can ve mal güvenliğini sağlamak için başlayan çalışmalarda 150 metre uzunluğunda istinat duvarı yapıldı. Belediye ayrıca, 5307 Sokak ve Ballıkuyu Caddesi’ni birbirine bağlamak için yeni bir yol çalışmalarına da başladı. 180 metre uzunluğunda yapılacak olan bağlantı yolu, bölge halkının önemli bir ihtiyacını karşılayacak. Bir gün Kıtmir, siz henüz uyku mahmurluğundayken, mağaradan çıkacak. Sonra dönecek, siz önce uyuyan kimdi, uykusunda kim sayıkladı, kim konuştu, meğer kim uyurgezermiş... İşte siz aranızda bunlardan söz ederken, Kitmir dönecek mağaraya. Dile gelecek; “Yok, artık çıkmanıza gerek yok. Uykunuzu sürdürebilirsiniz...” Olacağına bak, içinizden kimileri, Kıtmir’in neden üzgün, neden yara bere içinde, neden düş kırıklığı uçurumuna yuvarlanmış merak bile etmeden, sırtını dönüp yeni bir uykunun peşine düşecek. Sonra bir anda kararacak mağaranın ağzı, yine gece çöktü sanacaksınız. Hayır, her yerden ve her şeyden sonra, sıra size gelmiş, Kıtmir’i yara bere içinde bırakanlar, sizi bulmuş olacak. Oysa her şey, buna ait işaretler taşıyordu. Anlayacak ve yaşayacaktınız... 24 Nisan'da, “Şehir Tiyatrolarına Sahip Çık” eyleminin İzmir cephesinden eve dönerken, belediye otobüsünde anımsayıp, kendimce bugünlere uyarladım öyküyü. Duayenler, kallavi unvanlılar, kanaat önder ve gönderleri, kurumlarından çalım satanlar, sanat deyince burnundan kıl, sanatçı deyince üstlerinden tüy aldırmayanlar, üniversiteler ve kent üstünden kaymak yiyip, tencereyi yıkamayı hep başkalarından bekleyenler... Uyarlama öykünün yaşayan kahramanları onlardı. Devlet Tiyatroları ile birlikte Türk Tiyatrosunun simge adlarından olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, bugünlerde tiyatroculardan alınıp belediye bürokratlarına bırakılıyordu. Yalnızca tiyatroyu ve İstanbul’u değil, sanatı, yaşamı ve ülkeyi ilgilendiren bu gidişata, sanat emekçileri ve sanatseverler elbette tepkisiz kalamazdı. İzmir’de de çağrı yapıldı. Elli altmış dolayında insan, Tobav binasında başlayan eylemlerini, Kemeraltı girişindeki basın açıklamasıyla bitirdi. Kimileri “Böylesi “duruşlarda” nicelikten çok nitelik önemlidir” dese de, söz konusu İzmir olunca, gözler yukarıdaki kahramanları aradı. Yoktular. Sözü dolaştırmaya ne gerek, bu fotoğraf İzmir’in özellikle sanat kurumlarına, okullarına, örgütlenmelerine ve insanlarına yakışmadı. Bu durum, nicedir yaşanan bir İzmir gerçeğidir. Kentte, bölgede ve ülkede kültür ve sanata dair yaşanan pek çok olumsuzluk, neredeyse görmezden gelinmekte, sessizlikle karşılanmaktadır. Daha kötüsü, başına “iş” gelenler yalnız bırakılmakta, yargısız infazlara direnirken omuz verilmemektedir. Çok az sayıdaki itiraz ve duruş sahibini, kuşkusuz saygıyla tenzih ediyoruz. Ki 24 Nisan’da çoğunluğu gençlerden oluşan, üç beş DT oyuncusu, bir iki topluluk temsilcisi ve sanatsever tarafından desteklenen topluluk, bu satırlara esin vermiştir. “Sen ben bizim oğlan” toplaşmalar, sokağa gölgesini düşüremeyen etkinlikler, kesyapıştır yöntemiyle gazetelerde yer alan haber kırıntıları ve fotoğrafları bir kente yeter mi? Evet diyorsanız, bu yazı boşuna yazılıyor demektir. Ama bu “yeterlikten”, örneğin 24 Nisanda görülen üzüntü ve düş kırıklığından başka bir sonuç çıkamayacağı bilinmelidir. Acaba bu tepki bencilliği, İzmir’de Şehir Tiyatrolarının bulunmamasından mıdır? İstanbul’daki gelişmelerden yola çıkarak, konuya dair düşüncelerimizi Kent Yaşam internet portalinde yazmaya çalıştık, okunması bizi yinelemeden kurtaracaktır. İstanbul’daki ana slogan şuydu; “Şehir Tiyatrolarına Sahip Çık!” Mademki bizim Şehir Tiyatrolarımız yok, buyurun İzmir’e yakışır slogan önerisi; “Şehir, tiyatrolarına sahip çık!” Ne demek istediğimizi haftaya açıklamaya çalışacak, İzmir’e dair düşünce ve önerilerimizi paylaşmayı sürdüreceğiz. Dileğimiz, görüşlerimize karşı çıkılsa da, bir bahar temizliğine yol açabilmektir. “Yedi Uyuyanlar” bir söylencedir, yaşadıklarımızsa gerçek. Daha gerçeğini ise, rahmetli Babaannemiz söylemişti; “Sen hot, ben hot! Eee, kim verecek bu ata ot?” Kıtmir mi? İl özel idare bünyesindeki değerli arazinin nasıl değerlendirileceği tartışılıyor Gözler Sümerbank’ta EMRE DÖKER İzmir İl Özel İdaresi Bünyesindeki eski Sümerbank arazisinin hangi amaçla değerlendirileceği konusunda kararsızlık yaşanıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın müze için talepte bulunduğu alanla ilgili İzmir Emniyet Müdürlüğü de sırada bekliyor. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nde geçen haftalarda onaylanan bölgeyle ilgili imar planları, askı sürecinin ardından uygulamaya konacak. İzmir İl Genel Meclis Başkanı Serdar Değirmenci, Sümerbank arazisinin bir kısmını Salih İşgören Vakfı'na verdiklerini ve oraya okul yapıldığını, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın da araziyi istediğini belirterek, “İmar planları şu anda askıda. İnceliyoruz. İmar açısından sorunlu yerler var. Bakanlık istiyor ancak o alan müze olarak uygun değil” dedi. Arazi içinde korunması gereken alan B ir bölümü Salih İşgören Vakfı'na tahsis edilen araziye Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın talip olduğu, ancak proje sunmadığı kaydedildi mir'in en kıymetli yerini kim kime hemen verir. İmar planları kesinleştikten sonra 'bazı yerler kültür merkezi bazı yerler de çok katlı iş merkezi olur' diyor. Bu kadar değerli bir yeri başkasına bağışlarsak İzmirli bizi affetmez” diye konuştu. Halk eğitim merkezi, spor tesisleri, cami gibi projeler üzerinde durulan araziyle ilgili tartışma açılmasını istediklerini söyleyen İzmir İl Genel Meclisi CHP Grup Başkan Vekili Hüseyin Mumcuoğlu da, “İzmir'in gelişim bölgesi olan bu alanda geçmişte alınmış plan kararlarının esiri olmadan çalışacağız. O alanda neler yapılabileceği konusunun kentte tartışılmasını istiyoruz. Herkesten görüş bekliyoruz. Kent için en doğru kararı verip bu alanı 2 yıl içinde İzmir'e kazandırmayı düşünüyoruz” dedi. ESİR OLMADAN... lar olduğunu belirten Değirmenci, Kültür Bakanlığı'na projelerini sorduklarını ancak yanıt alamadıklarını belirterek, “Bakanlık alanla ilgili ne ödenek ayırmış ne de bir somut projeleri var. Alan çok değerli. İzmir en çok nasıl kazançlı olacaksa o şekilde değerlendirmek istiyoruz. İlla 'Kültür Bakanlığı ve Emniyet Müdürlüğüne vereceğiz' diye bir şey yok. 37 bin metrekarelik bir alan. Maddi değerini hesaplaması bile zor. İz Op.Dr. Salih SADIK Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Tam Gün Muayene 0 232 463 27 22 0 232 422 66 55 www.salihsadik.com.tr C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle