Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
c 6 ŞUBAT 2012 PAZARTESİ EGE Sessizlik Geçen hafta, ATİKA HALUK IŞIK kültür ve sanat örgütlenmelerinin, halukisik@gmail.com güne ve gündeme olduğu kadar, Bu dernekler, vakıflar, kentin geleceğine de temsilcilikler, filan beyin ya da müdahale etmelerinin, feşmekân hanımın yazdığı kaçınılmaz bir görev olduğunu “evde kalmış” şiirlerin, sen vurgulamıştık. Bunun için sivil, özerk, demokratik ve “bir milat ben bizim oğlana okunması ve nasıl yaratılır?” sorusuna yanıtı alkışlanması için kurulduysa… Ne yetenekli besteci, ne olacak bir buluşma çağrısı becerikli koro şefi, ne cevval yapmıştık. Her türlü gelişme koreograf olduklarını ispat yeri ve soruna karşı “bir duruş olarak tasarlanmışsa… Ertesi birlikteliği” için, bizce bu çağrı gün belediye başkanıyla önemliydi. Yeni Anayasa öpüşürken, elde plaket sırıtıp girişimlerinden EXPO poz verirken çekilmiş, üç serüvenine, yalnızca kenti döküntü fotoğrafın değil ülkeyi de ilgilendiren yayınlanması içinse… Yaşama konularda, İzmir kültür ve ve sokağa ve insana asla sanat cenahından ses dokunmayan kallavi nutukları, işitilmemesi, bize göre büyük dört duvar arasında biz bize eksiklik olacaktı. söylemekdinlemek Böyle bir buluşma, artık yetiyorsa… Gazozuna işler yeterince sıkıcı hale gelen olduğunu, yapanın da durum saptaması ve yakınma alkışlayanın da bal gibi bildiği teranesinin kesinlikle ötesine oyalanmalarla kent işgal ve geçmeliydi. Çözümyöntemmeşgul ediliyorsa… Haksızlığa modelsürdürülebilirlik hesabı uğramış yoldaşlarını yapılmış önerilere, kentimizin savunmaktan bile acizse, gereksinimi vardı. Tek kaygısı bu olan çağrımızı, biraz açmak fincancı katırlarını öpmekten başka işi yoksa… Sözü istiyoruz. uzatmaya ne gerek, kapatınız Kuşkusuz böylesi bir gitsin. Hangi demokratik kitle konuma geçmek için, ders örgütü, hangi dernek, hangi çalışmamız, gerektiğinde vakıf, hangi “duruş”? Bu başka disiplinlerden yardım konunun peşinden almamız ve taşın altına el ayrılmayacağız. Topyekun sokmamız kaçınılmazdır. genleri, kasları, beyni ve Başta yerel yönetimleri, resmi yüreğiyle oynanan bir ülkede, ya da özel kurumları salt müsamere değil, müdahale “sağmal”, pardon “sponsor” istiyoruz. Taşıdıklarını iddia olarak görmek ve o günkü ettikleri ışığın, koruduklarını etkinliği gerçekleştirmekle iddia ettikleri manifestonun, mutlu olmak güzel. Güzel de, bir işe yaramasını talep gizli kapaklı eleştirmekten geri ediyoruz. Yeterince anekdot, durmadığımız ama üç kuruş olabildiğince durum için peşinden de saptaması dinlemiş ayrılmadığımız zihniyet ve durumdayız. uygulamaları ortadan Köşe kısa, konu uzun. kaldırmaya yetmiyor. Ertesi Geçenlerde “sosyal medya”da gün, hangi yüzle konuşabilirizbir açıklama ve çağrı yaptım. konuşabiliyoruz ki Bilmem meramımı özetler mi? arkalarından, değil mi? Ah “Bundan böyle, konuşmamı samimiyet! ya da dinlememi isteyecek Öte yandan böyle bir dostlarımdan, mesleki ve buluşma, kültür ve sanat demokratik kitle örgütü örgütlenmelerinin birbiriyle tanışmasını sağlarken; bugüne yoldaşlarımdan; etkinliklerini, kentin nicedir gidilmeyen dek tabela üstünde kalanların semtlerinde, en azından semt da, kendilerini toparlamalarına evlerinde vb. düzenlemelerini ve konumlandırmalarına kapı rica ediyorum. Yaşamı açacaktır. Var mısınız il ilgilendirdiğini ya da dernekler masasına ilgilendirmesi gerektiğini başvuralım ve düşündüğümüz konuları, asal öğrenelim, bu muhataplarıyla, biz kentte kaç olmadığımız için başkalarını adet, öteki dinleyen insanlarımızla, alanları dinlemek ve dinletmek vazgeçtim, bağlamında haksızlık ettiğimiz kültür ve sanata sokaklarımızla paylaşmak, dair dernek vardır? artık kaçınılmaz bir görevdir. Evet, bir ezber bozma Ötesine beni çağırmayınız.” demlerindeyiz. 3 P Organikte hedef büyük Üreticiler, 300 milyon dolarlık ihracatı 2.5 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor HİCRAN ÖZDAMAR Türkiye’nin organik tarım ürünlerinde 300 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiği, 2023 yılında bu rakamın 2.5 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiği vurgulandı. Ekoloji Tarım Organizasyonu Derneği Başkanı Atila Ertem, geçen yıl ülkemizden 17.9 milyar dolarlık tarım ürünleri ihracatının yapıldığını belirterek, organik ürünlerde oranın giderek arttığını kaydetti. Organik ürün ihracatının tarım ürünleri ihracatındaki payının yüzde 1.7 olduğunu anımsatan Ertem, “Türkiye 2023 ihracat stratejisini 500 milyar dolar olarak belirledi. Bu ihracat hedefini önemsiyoruz. Bu hedefin içerisinde tarım ürünleri ihracatı 65 milyar dolar, organik ürünlerin ihracat hedefiyse 2.5 milyar dolar. Organik ürünler ihracatındaki bu hedefi de pazarın son 10 yıl içerisindeki büyüme hızına bakılarak belirlendi. Bu hedefle birlikte tarım ürünleri içerisinde yüzde 1.7 olan pazar payı 4.2’ye çıkacak. Organik ürünlerin pazara en yakın yerden nakledilmesi çok önemli. O yüzden Türkiye çok önemli bir pazar. Türkiye’nin en büyük müşterisi de Almanya. Dolayısıyla 2023 yılında 2.5 milyar dolarlık ihracat hedefinde Almanya’nın payı 1 milyar doların üzerinde olacak” dedi. Organik ürün pazarının sürekli bir gelişim içinde olduğunu, sektörde yüzde 10 oranında bir artış yaşandığını belirten Ertem, “Organik ürünlere yönelik eğilim her geçen gün artıyor. Bu kapsamda öncü kentte İzmir. Hem üretim hem de tüketim anlamında İzmir ön plana çıkıyor. Almanya’yla iki yıllık AlmanTürk Ortak Organik Tarım Projesi’ne başladık. Bu proje pazarımızı geliştirmemiz açısından da büyük önem taşıyacak” diye konuştu. Almanya İzmir Başkonsolosu Margit Haberle de AB ülkeleri içerisinde en büyük organik ürün tüketicisinin kendilerini olduğunu ve Almanya pazarında ciddi bir büyüme potansiyeli bulunduğunu söyledi. Haberle, Almanya’da mağaza zincirlerinde organik ürünlere çok büyük talep olduğunu belirterek, “Türkiye, Alman tüketiciler için ideal bir üretici olabilir. Türkiye’de üretilen organik tarım ürünleri doğal ürün isminin hakkını veriyor. İzmir pazarından satın aldığınız domates, kiraz, incir gerçekten çok lezzetli ve kaliteli” diye konuştu. ORTAK TARIM koloji Tarım Organizasyonu Derneği Başkanı Atila Ertem, 'Organik tarımda hem üretim hem de tüketim anlamında İzmir ön plana çıkıyor' diye konuştu. E Pamuğa stratejik çağrı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Tarım Grubu, “beyaz altın” olarak nitelendirilen pamuğun stratejik ürün olarak ilan edilmesi için hükümete çağrı yaptı. Pamuğun, Türkiye’nin çok avantajlı olduğu doğal bir hammadde olduğuna ve 30’a yakın sanayi kolunda girdi olarak kullanıldığına dikkat çekilen grup açıklamasında, “2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefi içerisinde 72 milyar dolarlık bir paya sahip olması beklenen tekstil ve konfeksiyon ihracatının hedeflenen performansı gerçekleştirebilmesi için pamuk, 'stratejik ürün” ilan edilmelidir. 2023 yılında tekstil ve konfeksiyon sektörünün pamuğa yönelik talebinin 2.5 milyon ton civarında olacağının tahmin edilmesi, beyaz altının yönetim ve desteklenmesinin bir hükümet politikası çerçevesinde ele alınmasını gerektirmektedir” denildi. Açıklamada, bu ürünün yarattığı katma değer ve istihdama dikkat çekilerek, şu görüşlere yer verildi: “Pamuk gerek tarımsal gerekse sanayiye yönelik istihdamın artışına çok kolay katkı sağlayabilecek bir hammaddedir. Tekstil ve konfeksiyon sektörleri de emek yoğun sektörler olup, vasıfsız elemanların istihdama kolaylıkla kazandırılabileceği avantajlı sektörlerdir. Pamuk başka bir tarımsal ürün ile ikame edilebilecek bir ürün değildir. Pamuk özellikle Ege tarımının denge unsurudur. Ürün paritesi yönünden konuya bakıldığında söz gelimi pamukdomates ve/veya pamukmısır kârmaliyet hesaplamasında beyaz altın çok avantajlı olmaktadır. Bu yüzden çiftçi uzun yıllardan beri ekim ve hasat tekniğini çok iyi bildiği beyaz altını tercih etmektedir. Diğer yandan pamuk üretimi tarımsal mekanizasyon açısından da büyük katkı yapma gücüne sahip bulunmaktadır. Pamuğun stratejik ürün olarak ilanı, çiftçinin ekim kararında pamukta uygulanacak destek priminden çok daha etkili olacaktır. Bütün bu sebeplerle, İzmir Tarım Grubu (İTG) olarak beyaz altın pamuğun biran önce "stratejik ürün" edilmesi yönünde karar alınmasının son derece isabetli olacağını düşünmekteyiz.” rün' ü k i j trate ı için s ' n ı n z altı Ege tarım ğer a y e b ğu n bu, p, di u u u r r m G g a P Tarım ni istedi. urgulayan çizdi. r i m z İ v esi ını u t l n m l a u i ğ d a ilan e nsuru oldu ntajının d u ava denge lere göre ü rü n 10 ton hamsi tüketilecek Karşıyaka’da dönüşüm... İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Karşıyaka Belediyesi, zemin sorunları nedeniyle deprem riski taşıyan 6 mahalle ile çarşıyı ilgilendiren kent yenileme projesini tamamladı. Bostanlı’da bulunan yatık binalar için de yerinde dönüşüm sistemi geliştirildi. Belediyeden yapılan açıklamaya göre, proje kapsamında ilk aşamada Alaybey, Tersane ve Tuna mahalleleri yer alıyor. İkinci aşamada Karşıyaka Çarşısı ile Donanmacı Mahallesi’nin bir bölümü bulunuyor. Üçüncü aşama ise Bahriye Üçok ile Bahariye mahallelerini kapsıyor. Alaybey Kent Yenileme Projesi ile zemin sorunu ve eskileşme ortadan kalkacak. 93 hektarlık alanı kapsayan ilk aşama projesinde, sahildeki evlerin tamamı rezidans olarak belirlendi. Sosyal donatı alanları ve ticaret alanlarında artış hesaplanırken Alaybey Tersane’nin de kaldırılması planlanıyor. Karşıyaka Çarşısı’nı içine alan ikinci aşama çalışmalarında ise küçük meydanlar oluşturulacak. Ayrıca Mustafa Kemal Paşa Cami önünde ise eski cami geleneklerine uygun bir meydan yapılması planlanıyor. Burada yine yeni planlarda oturma grupları ve su oyun alanları yer alacak. Caminin bulunduğu yerdeki balıkçılar ve kötü görüntüler de kaldırılarak yeni düzenleme yapılacak. Üçüncü aşama çalışmasında ise Bahariye ve Bahriye Üçok mahallelerinde özellikle meydan genişlemesi yapılacak. Latife Hanım Köşkü’nün önünden başlayan yoldaki trafik ise yapılan çalışmalar sonrası genişletilerek rahatlayacak. Bostanlı'daki yatık binalar yıkılarak yerinde dönüşüm yapılacak. Toplam 10 apartman, 123 konut ve 22 işyerini alanı kapsayan proje maliyet olarak kendi kendini karşılayacak. Konut ve ticaret alanları arttırılarak müteahhitlerin para kazanması sağlanacak. Karışkaka Belediye Başkanı Cevat Durak, “İzmir’de ilk kentsel dönüşümü yapan belediye olarak deneyimlerimi paylaşıyorum. Mavişehir ve Yalı Mahalleleri’nde kentsel dönüşüm çalışmaları yaptık. Alaybey’deki Tersane’nin mutlaka taşınması gerekiyor. Orası kalkarsa yeşil alan kazanacağız. Yapacağımız akvaryum ve deniz müzesi burada hayata geçecek” dedi. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir'de yaşayan Karadenizlilere yönelik Konak Belediyesi ve Ege Karadeniz Dernekleri Federasyonu işbirliğiyle düzenlenen 3’üncü Hamsi Şenliği’nde 10 ton hamsi balığı tüketilecek. EKAF Genel Başkanı Aydın Özyar ve yönetim kurulu üyeleri Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan’ı makamında ziyaret ederek destekleri nedeniyle teşekkür etti. Özyar, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da İnciraltı’nda gerçekleştirilen ve geleneksel hale getirilen hamsi şenliğine tüm İzmirlileri beklediklerini söyledi. Tartan, hamsi şenliğinde yine tulum eşliğinde horon tepeceklerini hamsi yiyeceklerini ve bu renkli etkinliğe destek vermeye devam edeceklerini belirtti. Karadenizlilerin doğduğu yere sahip çıktıklarını ancak doydukları ve yaşadıkları kentlerde en iyi hizmeti verdiklerini ifade eden Başkan Tartan, ”Karadenizliler yüreğinde insan sevgisi taşıyan insanlardır. Doğayı ve çevreyi severler. Bu tür etkinlikler geleneksel kültürleri yaşatır ve o kültürleri ayakta tutar. Biz de yerel yönetimler olarak katkı vermeye devam ediyoruz” dedi. Şenlik 12 Şubat Pazar günü yapılacak. C MY B C MY B