Katalog

c 1 ŞUBAT 2012 ÇARŞAMBA EGE Derbide Yananlar!.. SPOR GÜNDEMİ 3 Aslında bir stadı yangın yerine çevirenler, o gece hem kendilerine NÜVİT TOKDEMİR hem takımlarına, n.tokdemir@hotmail.com hem de futbola ihanet edenlerdir!.. Geçtiğimiz pazar bulan para cezası alabileceği gecesi İzmir Atatürk Stadı'nda yönünde... oynanan KarşıyakaGöztepe Gözaltına alınıp serbest derbisinde tribünlerde yaşanan bırakılan 81 kişi de büyük olaylar sonrasında söylenecek olasılıkla Sporda Şiddet tek söz bu olmalı!.. Yasası'na göre tutuksuz Takımlarını desteklemek için yargılanacaklar. Büyük olasılıkla tribünlere gelmiş Göztepeli 6 aydan bir yıla kadar hapis taraftarlar 35. dakikada yaktıkları cezası istenecek olan bu meşalelerle tribünleri kişilerin, sahalardan men ve cehenneme çevirirlerken, büyük para cezaları alması olası gerçekte "şov" yapıyor görünüyor... olduklarını düşünüyorlardır Atatürk Stadı'nda yakılan ve kuşkusuz!.. sökülüp sahaya atılan koltuk Peki statta meşale zararının ise 46 bin Tl. olduğu yakılmasının yasak olduğunu söyleniyor... bilmiyorlar mı? İşte size bir derbiden kalanlar!. Elbette biliyorlar!.. Böyle bir tabloya baktığımız Ardından maçın iki yarısında zaman tribünleri yakan da süren karşılıklı küfürleşmeler; Göztepelinin kendi takımını ve Maç bitiminde bu kez koltukların İzmir'i; Küfüre karşılık veren sökülmesi; Yetmezmiş gibi Karşıyakalının kendi takımını tribünlerin ateşe verilmesi!.. yaktığını görüyoruz... Dahası var elbette; çıkışta Anlayacağınız yanan İzmir'dir, polisle itişkakış ve coplanma, şu kaotik ortamda futboldur... ardından da 82 kişinin gözaltına Takımınız kötü bir sezon alınmasıyla son bulan bir futbol geçiriyor olabilir; Henüz sağlıklı gecesi!.. bir yapı oluşmamıştır, yönetim Acaba o gözaltına alınanlar ve bu yönde yapıcı önlemler cop yiyenler gerçekten bir futbol almaya çalıştığını gösteriyorsa maçına gittikleri sanısında sabırla beklemeniz gerekir!.. oldular mı o gece? İsyansa neye isyan Pazartesi günü savcılık arkadaşlar? Kendi kendinizi talimatıyla serbest yaktığınızın ayırdında bırakıldıklarında kendilerine olmalısınız!.. gelip, bir sorgulamada Göztepe takımı seyircisiz bulunduklarını bile oynama cezası aldığında kim sanmıyorum!.. cezalandırılmış olacak bilmiyor O geceyi haksız biçimde musunuz? coplanarak evlerine dönenler Önümüzdeki süreç daha açısından kötü bir anı olarak olgun ve hoşgörülü olmayı algılıyorum. Çünkü, güvenlik gerektiriyor!.. güçlerinin de orantısız güç ??? kullanmasına karşı Türk futbolunun "Taçsız Kralı" olanlardanım!.. Metin Oktay, doğumunun 76. Şimdi ne olacak? Göztepe ve yıldönümünde yarın Karşıyaka bu işten nasıl düzenlenecek bir etkinlikte sıyrılacak? Gözaltına alınıp da anılıyor... serbest bırakılanlar yargılanacak Bir futbol büyüğümüzü mı? Türkiye tarihinde ilk kez doğum Temsilci ve gözlemci yıldönümünde anacağımız raporlarında en ağır ifadelerin etkinlik Konak Belediyesi Türkan yer alacağı kesin!.. Böyle olursa, Saylan Kültür Merkezi'nde saat Göztepe'ye bir maç kapatma, 1 18.00'de başlayacak. maç seyircisiz oynama; Konuşmacılar ise Futbolcular Karşıyaka'ya kötü tezahürat Sendikası Genel Başkanı Metin nedeniyle para cezası gelebilir... Kurt, Bülent Buda, Sancar Bir diğer görüş de, sarıMaruflu, Okan Yüksel, Dr. kırmızılıların 1 maç saha Şaban Acarbay ve Yılmaz kapatma ve de 75 bin lirayı Göçkün... CHP İzmir’de taraflar kozlarını paylaşmaya mahalle delege seçimlerinden başladı Yarış çetin geçiyor HAKAN DİRİK CHP İzmir'de hafta sonunda 6 ilçede mahalle delege seçimi gerçekleştirildi. Bornova'da listelere Atatürk fotoğrafı konulması tartışma yaratırken, Karşıyaka'da Belediye Başkan Yardımcısı ve Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı Hüseyin Çalışkan mahallesinden çıkamadı. Buca'da Ercan Tatı'nın kendi mahallesinde desteklediği liste seçimi yitirdi. Bornova'da stratejik öneme sahip mahallelerden Kazım Dirik'te mevcut ilçe başkanı Enver Dündar'ın listesi kazandı. İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel'in adı bu kez listelerde bulunmazken, oğlu Serdar Sertel kazanan listede yer aldı. Rafetpaşa ve Ergene mahallelerinde Dündar'ın kazanan listesinde Atatürk’ün kalpaklı resmi ile “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir” sözü yer aldı. Karşı ekibin Atatürk’ün seçimlere alet edildiğini ileri sürerek bugün resmi itirazda bulunması bekleniyor. Yeşilçam'da Engin Daşdemir'in listesi kazanırken, Koşukavak'ta seçime tek listeyle gidildi. Bayraklı Osmangazi'de Belediye Başkanı Hasan Karabağ'a mesafeli isimlerin çıkardığı liste galip geldi. Benzer durum Karabağ, Mansuroğlu, Manavkuyu ve Tepekule'de de yaşandı. Manavkuyu Mahallesi’nde üç liste yarıştı. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na yakın olan ekibin listesi seçimlerden zaferle ayrılırken eski İl Sekreteri Mehmet Yıldırım ve iki listede birden yer alan Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Sırrı Aydoğan gibi isimler delege seçilenler arasında yer aldı. Mansuroğlu'nda eski milletvekili Selçuk Ayhan kazanan mavi listede yer aldı. Karabağ'ın danışmanı Hatice Tatlı, eski İzmir Vali Yardımcısı Ramazan Urgancıoğlu beyaz listede yer alarak delege seçilemedi. Karşıyaka'da Belediye Başkanı Cevat Durak, ilçe Başkanı Adnan Alabay ile eski İlçe Başkanı Ertam Özen’in güçbirliği sonuç vermedi. Bahçelievler’de güçbirliğine karşı çıkan belediye meclis üyesi İsmail Horoz ile İzmir Büyükşehir C HP'deki yeni çekişme, BaykalSav ittifakının Kılıçdaroğlu'na destek veren isimlerle mücadelesi şeklinde yaşanıyor. BAŞKAN DANIŞMANI Belediyesi Şirketler Koordinatörü Şükrü Parmaklı, Mustafa Sofu ve Vahdettin Batmaz tarafından hazırlanan liste, ilçe yöneticileri Taylan Kolat ve Adem Şahin'in hazırladığı listeyi geçti. Zübeyde Hanım Mahallesi'nde ilçe yönetimine muhalif olan İbrahim Bedir'in etkin olduğu liste seçildi. Bahriye Üçok Mahallesi'ndeki seçimlerde ilginç isimler devre dışı kaldı. İl Başkan Yardımcısı Barış Erçel ile Mehmet Kuzer, Halil Soyaltın ve Muhti Şavur'un hazırladığı liste, ilçe örgütü ve belediye ittifakına karşı zafer kazandı. Sonuçta Karşıyaka Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Çalışkan ile meclis üyeleri Ahmet Diker ve Hüseyin Akbaş delege seçilemedi. Mavişehir'de Cevdet Tümtürk'ün listesi kazanınca Ertam Özen delege olamadı. Örnekköy'de ise Adnan Alabay'ın desteklediği liste kazandı. Aksoy, Atakent, Bostanlı, Cumhuriyet, İnönü, Örnekköy, Şemikler, Yalı mahallelerinde tek liste seçime gidildi. Liste dışı kalan eski belediye başkanı Cihan Türsen Bostanlı'daki tek liste anlaşmasını demokratik bulmadığını söyledi. İTTİFAKTA GEDİK Buca'da BaykalSav ittifakı kendisini Hüseyin Yüzer, Lokman Fazla, Necati İmam, Mehmet Süne'nin birlikteliği olarak yansıdı. Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı'nın kendi mahallesi olan Vali Rahme Bey'de desteklediği listenin kaybetmesi üzerine cumartesinin ardından bu birliktelikle yollarını ayırdığı kaydedildi. APİKAM Müdürü Oktay Gökdemir, ortak listede yer alırken, İl Sekreteri Sevda Erdan Kılıç, İl Başkan Yardımcısı Necati İmam, Buca belediye meclis üyeleri Ali Rıza Kaya, Erkut Tamay, Rıza Zayıfoğlu, Osman Ergündoğar gibi isimler mahallelerinde delege olamadı. Balçova’da Korutürk, Bahçelerarası ve Onur mahallelerinde tek listeyle seçime gidildi. Çetin Emeç'te yapılan seçimlerde ise Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya ile İlçe Başkanı Murat Cihan'ın listesi, eski ilçe başkanlarından isimler Ercan Çınarlı, Salih listede Küçükbayrak ve yer aldı. Ali Yiğit'in listesine Aytekin Tunus, şans tanımadı. Konak Güzelyalı’da Deniz BaykalÖnder Sav ekibinin tek listesiyle seçime gidildi. İlçe Başkan Yardımcısı Vildan Küpeli, partililer tarafından darp edildiğini ve seçime katılamadıklarını öne sürdü. Göztepe’de Baykal ekibinden Rukiye Acar'ın hazırladığı liste, İl Kadın Kolları Başkanı Nazan Çetin'in etkin olduğu listeyi geride bıraktı. Atamer Mahallesi’nde Muhsin Kurt ve Zeki Günen’in öncülük ettiği liste kazanınca eski İl Sekreteri Zikri Dursun delege seçilemedi. Kaybeden ekip 12. madde üyeliklerini gerekçe gösterdi. Mehmet Ali Akman ve Çankaya'da tek listeyle gidilen seçimlerde eski Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ, Merih Şan, Cenap Börühan, Ali Yılmaz gibi DARP İDDİASI kendi mahallesi Saygı Mahallesi'nde rakiplerine geçit vermedi ve delege seçildi. Alsancak'ta Ahmet Yıldız ile Ozan Ali İlgazi tarafından hazırlanan liste kazandı. Murat Reis'te ortak liste oluşturuldu. Ulubatlı Mahallesi'nde seçimler yapılamadı. Karabağlar'ın 11 mahallesinin büyük çoğunluğunda anlaşma sağlandı. KONUK SELİN SÜAR Dedeler Torunlar ve Kültürel Bellek... Bey’in torunu ile ilişkisinden yola çıkarak vatan, aidiyet, kültürel bellek gibi kavramlara eğiliyor. Mehmet Bey henüz çocukken mübadele kararıyla birlikte vatanı Girit'ten ayrılmak zorunda kalarak Türkiye’ye yerleşmiş olsa da şişelere yerleştirip denize bıraktığı mektuplarıyla eski evinin yeni sakinlerine ulaşmaya çalışmaktadır. Ancak dedesini taparcasına seven Ozan, kasaba halkının onların arkasından ‘gavur’ olarak bahsetmesinden rahatsız olmakta ve yaşadığı kuşak çatışmasını aksi davranışlarla belli etmektedir. Dedetorun arasında, kasaba halkı tarafından yaratılan gavurTürk ikilemiyle gelişen çatışma noktası, ana devinim olarak belirlenmiş ve film bu plan ardına yerleşmiştir. Sahip olunanların yitimi ve ayrılıkların yarattığı travmaların dedetorun üzerinden işlenişi yine mübadele / Kıbrıs Çıkarması menşeili bir başka filmde göze çarpar. Tassos Boulmetis’in yazıp yönettiği 2003 yapımı Bir Tutam Baharat, İstanbul doğumlu Fanis’in, yemeklerden yola çıkarak kendisine hayat hakkında çok şey öğreten dedesi Vasilis’in hastalanması üzerine yıllar sonra geçmişini, dedesini, çocukluk aşkını bıraktığı topraklarına dönüşünü konu alır. Atina’da mutlu olamayan Fanis, dedesinin kendisine öğrettikleri üzerinden hem başarılı bir aşçı hem de üniversitede fizyonom olmuştur. 35 yıl aradan sonra dedesini tekrar görmek için Atina’dan yola çıkıp doğduğu şehre geri dönen Fanis, çok sevdiği dedesini Balıklı Rum Hastanesinde ölüm döşeğinde bulur, kısa süre sonra dedenin ölümüyle ilk aşkı Saime’yi de cenazede görür. Ayrılıkların yarattığı travmanın olumsuz etkilerinden ziyade, şen şakrak aile tipini gördüğümüz Akdeniz Sineması kodları içine yerleşen her iki filmde de tüm bu hayal kırıklıklarının yansımaları torunlarda görülür. Torunlar bir yanlarıyla geçmişlerine taparken, diğer yandan geçmişlerinden nefret ederler. Onları bir çizgide birleştirdiklerindeyse ortaya farklı davranış kalıpları çıkar. Dedelerin gururla taşıdığı kimlik, torunlara çelişki olarak yansıdığında, her ikisinin de yollarını şaşırarak duyduğu yalnızlıktan kaynaklanan aykırılık veya aidiyetsiz hissetmelerinden kaynaklanan aşırı milliyetçi tavırlar, eski kuşağın, üçüncü kuşak tarafından temsilinde, karakter oluşumu açısından önemli rol oynamaktadır. Eski kuşağın yeni zaman içinde geçmişten miras aldıklarıyla duruşu ve edindikleri kültürel yapıyı gelecek kuşaklara aktarması sonucu, yeni kuşağın bugün ile geçmiş arasındaki sıkışmışlığı ‘biz’ olgusuna dönüşerek, yeni bir aidiyetlik yaratır. Bu bağlayıcı yapı Akdeniz Sineması’na örnek teşkil eden her iki filmin yapısında da mevcudiyet kazanır. Böylelikle, dinamik bir kurgu eşliğinde sunulan olay örgüsüne kent dokusunun, etrafında uzun saatler geçirilen yemek sofralarının, kahkahaya gözyaşının eşlik ettiği anların, hem yaşam veren, hem de sevenleri ayıran denizin de eşlik etmesiyle türün önemli yapılarından olan kültürel belleğin, sonraki kuşaklara aktarılmasında dedetorun ilişkisinin önemi, karşımıza çıkan bu iki örnekte başarılı biçimde verilmektedir. C MY B C MY B İzmir’de yalnızca iş koşuşturmasında değil, deniz havasını solumak için volta atarken de gözümüze ilişiveriyor yitik insanların geride bıraktığı evler. Henüz onarılmayan veya hiçbir zaman onarılma şansına erişemeyecek, her birinin en az bir cephesi yıllara meydan okuyamamış bu yerler, ya evsizin birine sığınak olmuş ya da yağmurdan kaçan kediye saçak. Hâl böyle olunca insan yakın geçmişe bakmadan edemiyor. Sahile Çin Seddi kurmak adına rantçı ideolojilerin kurban ettiği evlerin, yerine apartman dikilmesi için özellikle yakılan güzelim yapıların hâlâ ayakta kalan örnekleri, yakın geçmişte İzmir’in, hatta Anadolu’nun havasının ne kadar da değişik olduğunu gözler önüne seriyor. Kirece boyanmış evlerin solgunluğu, çok dillendirilmese bu topraklarda yaşanan büyük ayrılıkları fısıldıyor. Tüm bunları çağrıştıran film, Çağan Irmak'ın Dedemin İnsanları, sinemalarda. 1970’lerin Türkiye'sinde geçen ve 1920'lerde YunanistanTürkiye arasında gerçekleştirilen nüfus mübadelesine yaslanan film, Mehmet Tarihin içinde restorasyon İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, Agora kazı alanı içindeki yıkılmaya yüz tutmuş binada restorasyon çalışmalarını tamamladığı bildirildi. Tarihi yapı, “Agora Kazı Evi” olarak hizmet vermek üzere hazırlandı. Çalışmalar sırasında ortaya çıkarılan Bizans duvarları da bina içinde özel korumaya alındı. Yapının yeni işleve yönelik düzenlemesinde, kent tarihini araştıranların çıkarılan objeler hakkında bilgi toplayabilmelerini sağlayacak bir kütüphane de yer alıyor. Ayrıca kazı çalışmaları bünyesinde görev yapan farklı üniversite ve disiplinlerden arkeolog, mimar, sanat tarihçi, epigraf, antropolog, tarihçi vb. akademisyenler, kazı evinde konaklayabilecek. 1850 ortalarında yapıldığı tahmin edilen yapı, dış sofalı, tek çıkma köşk odalı ev tipi özellikleri gösteriyor. Kalın taş duvarlardan oluşan yapının zemin katı; gıda ve yakacak depolanması, yemek yapılması, binek hayvanların barınması ve yıkanma gibi aktivitelerde kullanılması için daha basık olarak inşa edilmiş. Binanın yapıldığı dönemde, zeminde bulunan bir ahır, kiler, taşlık ve üç odanın yer aldığı biliniyor.