Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
c ARALIK CUMA EGE İNSANA ASUMAN DAİR ABACIOĞLU asuabacioglu@yahoo.com Kılık Kıyafet Özgürlüğü İlköğretim ve liselerde öğrencilere, forma giyme zorunluluğunu kaldırarak ‘’kılık kıyafet özgürlüğü’’ getireceği ileri sürülen ancak daha çok ‘’türbana özgürlük’’ sağlamayı hedeflediği anlaşılan yeni uygulama, henüz daha en başından özellikle kız öğrencilere yönelik olarak bu özgürlüğün sınırlarını belirliyor; kısa kollu gömlek giymek yasak, vücudu belli edecek dar pantolonlar giymek yasak, kısa etek yasak vesaire... ‘’Özgürlük’’ ile başlayıp sonu yasakları artırmaya gidebilecek olan uygulamalardan biri ile karşı karşıyayız yani. Nedense kılık kıyafetle ilgili özgürlükler hep daha çok ‘’kapanma özgürlüğü’’ anlamına gelmeye başladı. İktidar partisi bunu başka konularda da yapıyor; milletvekili seçilme yaşını 18’e indirmek söz konusu olduğunda mesela ‘’Gençlerin ülke siyasetiyle ilgilenmesine karşı olanlara tepki gösterilmesini’’ isteyen yöneticiler, üniversiteli öğrencilerin ‘’paralı eğitime hayır’’ diye pankart açtıklarında hapse atılmasına, protesto gösterilerinde biber gazıyla püskürtülmelerine ses çıkarmıyorlar. Siyasetle ilgilenebilirsiniz ama sadece benim istediğim tarzda demek oluyor bir yerde. Tıpkı kıyafet serbest ama ancak benim koyduğum sınırlar çerçevesinde demek gibi. Liselerde ve eski adıyla ortaokullarda öğrencilerin okul yönetimleriyle en çok çatıştığı alanlardan birisi kılık kıyafet olmuştur. Belki de bu cümleyi şöyle kurmak daha doğru olur; okul yöneticilerinin öğrencilerin eğitimiyle ilgili en çok üzerinde durdukları konu onların kılık kıyafet yönetmeliğine uygun olarak giyinmelerini sağlamak olmuştur. Bunun dışında, örneğin ergenlik çağındaki bu gençlerin yaşadıkları kişilik bunalımları, aileleri ile olan ilişkileri, daha özgüvenli yetişebilmeleri, spor yapabilmeleri, sınıfta etkin, sorgulayan, düşünen, gelecekleri ile ilgili kararlar alabilen yaratıcı bireyler olarak yetişmeleri gibi konular, eğiticilerin ve okul yöneticilerinin ilgi alanlarına pek girmezdi. Öğretmenler okul kapılarında nöbet tutar ve okula gelen her öğrenciyi tek tek denetler; etek boyunun dizlerinden üç parmak aşağıda olup olmadığını, çoraplarının ince mi kalın mı olduğunu, saç örgülerinin üç burgudan az olup olmadığını, kaşları alınmış mı, yüzüne allık sürmüş mü, kulaklarında küpe var mı, saç tokaları süslü mü yoksa sade mi diye kontrol ederdi. Kız öğrencilerin etek boyu dizden yeterince aşağıda değilse eteğinin kıvrılma payı sökülür, çorabı yeterince kalın değilse tırnakla çorabı yırtılır ve bütün gün o şekilde derslere girme cezası verilirdi. Erkek öğrencilerin saçları uzun bulunursa traş makinasıyla kafasının alnından başlayan yerinden geriye doğru saçları traşlanır ve bu haliyle eve gönderilirdi. O yaştaki ergen kız ve erkek çocuklarına yapılacak en büyük aşağılamaydı bu ve okul müdürleri ile öğretmenler bu aşağılamanın iyi bir eğitim yöntemi olduğunu düşünüyorlardı herhalde; çünkü genelde uygulamada hiçbir hoşgörülü yaklaşım gösterilmezdi. Kılık kıyafet konusu zamanla belki biraz daha yumuşasa da günümüze kadar etkinliğini devam ettirdi. Bu yüzden ilköğretim ve liselerdeki öğrencilere kılık kıyafet özgürlüğü getirilecek dendiğinde insanın ilk tepkisi, ‘’Oh nihayet gençler rahat bir soluk alabilecek’’ oluyor. Ama ne yazık ki aslında bu bir yanılgı. Çünkü öğrenciler belki forma giymek zorunda olmayacaklar ancak kılık kıyafet özgürlükleri yine belli sınırlamaları aşamayacak. Hatta belki de eskiden sahip oldukları özgürlükleri bile zamanla ortadan kaldıracak yeni bir süreç başlıyor. Kız öğrencilere kısa kollu gömlek giyme yasağı şimdiden oldukça rahatsız edici. Bunun ardından başka hangi yasaklar gelecek acaba? Nikita elektrik geçirmiyor Ayvalık’taki, bölgenin tek dağıtım merkezini yine su bastı OYA UĞRAL AYVALIK Altınoluk’tan Altınova’ya kadar elektrik sağlayan Ayvalık’taki trafo merkezi, 26 yıldır her şiddetli yağmurda sular altında kalıyor. Sorunun, trafonun Nikita Deresi'nin yatağına yapılmasından kaynaklandığı belirtildi. Türkiye Elektrik İletim AŞ.'ye ait merkezi, son sağanak yağışta yine su bastı. Ayvalık Belediyesi ekipleri, itfaiye aracı, arazöz ve çok sayıda iş makinesiyle müdahale ederek, su hatliyesini gerçekleştirdi. Ayvalık’ta bulunan merkezi trafonun, bölge için önemine dikkat çeken TEİAŞ Şefi Ahmet Üzgeç, “Ayvalık’taki trafo, ulusal enerji şebekesinden aldığı elektriğin Altınoluk’tan Altınova’ya kadar dağıtımını sağlıyor. Ayvalık’taki merkezi trafo 1986 yılında Nikita Deresi'nin yatağına yapılmış. Her selli yağmurda aynı manzara ile karşılaşıyoruz. Biz sorunu bağlı bulunduğumuz genel müdürlüğe defalarca ilettik. Ancak bir sonuç alınamadı.Trafo, belediyenin de desteğiyle Cennet Tepesi’nde uygun bir alana taşınabilir” dedi. aşar Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, haziran ayında tamamlanmasını planladıkları ek kampüsle, üniversitenin eğitim alanının 60 bin metrekareye ulaşacağını söyledi. Üniversitenin 11. yılını, Rektör Prof. Dr. Murat Barkan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tevfik Balcıoğlu, Genel Sekreter Ender Duran'ın katıldığı toplantıda değerlendiren Yiğitbaşı, “Bugün yaklaşık 5 bin 600 olan öğrenci sayımız 2015’te yaklaşık 6 bin, 544 olan öğretim üyesi sayımızsa 600 olacak. Bu oranlar uluslararası kalite standartlarını ifade etmektedir. Yeni yerleşke alanımızla birlikte, yabancı diller yüksekokulumuzla merkez kampüsümüz arasındaki uzaklık ortadan kalkacak” dedi. YÜ Rektörü Prof. Dr. Murat Barkan da, üniversite öğrencilerinin yüzde 8085 oranında İzmir ve çevresinde oturanlardan oluştuğunu söyledi. Barkan, 20132014 akademik yılında “Yat ve Marina İşletmeciliği” ve “Deprem Mimarisi” programlarının kazandırılmasının amaçlandığını söyledi. YAŞAR GENİŞLİYOR İzmir, İstanbul, Ankara’daki satış noktalarımızda ve Türkiye’nin her yerinden havale ile siparişlerinizde % 30 indirim kitap.cumhuriyeti.com.tr MENDERES ZİRVESİ Y HP İzmir İl Başkanlığı, Küçük Menderes Nehri'ndeki kirliliğe dikkat çekmek ve çözüm önerilerini değerlendirmek amacıyla bugün Selçuk'ta çevre zirvesi gerçekleştirecek. CHP İzmir İl başkanı Ali Engin, zirveyi önemsediklerini belirterek, “Kentimizin önemli su kaynaklarından biri olan Küçük Menderes, artık zehir akıtır duruma gelmiştir. Gerek Selçuk, gerekse büyükşehir belediyemiz, nehrin temizlenmesi için önemli mücadele yürütüyor. Biz de sürekli hale getirmeyi düşündüğümüz bu çevre toplantısının ilkinde, çözüme katkı koymak için, nehrin geçtiği merkezlerdeki belediye başkanlarımız, ilçe başkanlarımız ve İzmir milletvekillerimizle bir araya geleceğiz” dedi. Zirve bugün saat 14.00’de, Selçuk Ahmet Taner Kışlalı Konferans Salonu'nda yapılacak. C C MY B