09 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

c 4 KASIM 2011 CUMA EGE 3 ‘Proje fabrikası’ yenilendi CHP İzmir'de Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu'nun başkanlığına Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı getirildi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP İzmir İl Başkanlığı bünyesinde çalışma yürüten Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu yenilendi. Kurulun başına Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı getirildi. CHP İzmir İl Başkanlığı bünyesinde, eski İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu döneminde oluşturulan platform üyeleriyle mevcut il yönetimi arasında son dönemde uyumsuzluk yaşanıyordu. Plaftorm üyeleri yönetimin ilgisizliğinden yakınırken, pek çok üyeyle birlikte kurulun başkanı Prof. Dr. Engin Berber istifa etmişti. urulda üyeler yenilenirken sayıları 34'ten 50'ye çıkarıldı. Bayır, 'Platform, proje fabrikası gibi çalışacak. Onaylanan projeleri belediyelerimize sunacağız' dedi. CHP İzmir İl Başkanı Tacettin Bayır, platformun başkanlığına Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı'nın getirildiğini söyledi. Kurulun yönetimi de yenilendi. Yürütme kurulu üye sayısı 5'ten 7'ye, üye sayısı da 34’ten 50’ye yükseltildi. Platformun işlevini artırmak için yeni alt kurullar da oluşturuldu. Alt gruplarla birlikte üye sayısı 250'yi buldu. Bayır, yeni oluşturulan Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu'nun daha işlevsel ve üretici olacağını K söyledi. Bayır, "Oluşturulan alt gruplarımız haftalık toplantılar yaparak çalışmalarını sürdürecekler. Bu çalışmalarda elde edilen projeler öncelikle genel merkezimize iletilecek, burada incelenecek, onaylanan projeleri belediyelerimize sunacağız. Hedefimiz, üretilecek projelerle öncelikle İzmirliler’e hizmet etmek, bu projeleri gerektiği durumda genel merkezimiz diğer 500 belediyemize de tavsiye edebilir. Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu bir proje fabrikası gibi çalışacaktır" dedi. ÇADIRA yer var mı? ASUMAN ABACIOĞLU Van’da çadır kuracak yer kalmamış. Koskoca bir kent ‘’sokakta kalınca’’ yeterli çadır bulsanız bile kuracak yer bulamıyorsunuz. Nüfusu ve yapılaşma yoğunluğu Van’ı katlayan İzmir kentinde böyle bir durumda nereye çadır kurardınız? Gelin biraz beyin jimnastiği yapalım; diyelim ki İzmir, büyük bir deprem sonrasında çok sayıda yıkılan ve hasarlı binanın söz konusu olduğu, artçı sarsıntıların evlere girilmesine izin vermediği bir olağanüstü durum yaşıyor; çadır kurulabilecek alanların nereler olabileceğini düşünün. Örneğin Hatay’da böyle bir yer var mı; insanların sokak aralarından, binaların üstlerine yıkılma tehlikesinden kaçıp güvenli bir şekilde durabilecekleri geniş bir alan? Ya da Karşıyaka’da, Bostanlı’da, Konak’ta, Balçova’da, Bayraklı’da, Tepecik’te, Narlıdere’de? Benim aklıma geniş bir alan olarak Kültürpark’tan başka bir yer gelmiyor. Bir de İnciraltı var; hani herkesin yapılaşmaya açmak için elbirliğiyle mücadele ettiği; kent içinde elimizde kalan son geniş alanlardan biri, belki de sonuncusu. Acaba yanlış ve aşırı yapılaşma sonucunda, bir depremin ardından yıkılan binalardan kaçacak yer bulamadığımız için ‘’İzmir’den denize dökülen’’ bu kez de biz mi olacağız? Geçtiğimiz günlerde Hatay Caddesi’nin trafiğe açılan bölümünden Üçkuyular’a çıkabilmek için yöneltildiğimiz ara sokaklarında hem de gecenin geç bir vakti olmasına karşın sıkış tepiş bir araç trafiğinin ortasındayken, deprem sırasında burada yaşayan insanların nereye kaçabileceklerini düşündüm. İyi ki böyle bir yerde yaşamıyorum demek bir kurtuluş olmuyordu; çünkü deprem insanı herhangi bir yerdeyken yakalayabiliyor ve evi sağlam olmasına karşın gittiği internet kafede enkaz altında kalan Van’daki o çocuk gibi hayatına mal olabiliyordu. Hatay’ın neredeyse bütününü oluşturan iki yanı yüksek apartmanlarla çevrili bu dar sokaklarından nereye kaçabilirdiniz? Diyelim ki sağ kaldınız; artçı sarsıntıların geçmesini beklerken durabileceğiniz bir alan var mı yakınlarda? Bırakın depremi, şimdi bile bir ambulansın bu yollarda ilerleyebilmesi olası değilken olağan üstü bir durumda kim hangi araçla buralara ulaşabilecek? IRMIZI BÖLGE... Belki de Alsancak’ta yaşıyorsunuz veya Karşıyaka ya da Bostanlı’da. Neredeyse bütün kıyıları kırmızı renkle gösterilen “en riskli bölge’’ kategorisinde olan İzmir’de bir deprem ilk önce dolgu alanları alıp götürecek. Bu yüzden Kordon’un kıyı şeridini, bırakın çadır kurmayı binalardan kaçış alanı olarak belirlemenin bile doğruluğu kuşkulu. Aynı sıkıntı Karşıyaka ve Bostanlı sahili için de geçerli. Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’nda böyle bir yer bile yok; orası zaten otoyol. Çadır kurulacak alanı olmayan İzmir’de acaba kaçımız bir deprem sonrasında nereye gideceğini, kimden yardım alacağını, nerede afet merkezleri kurulacağını, en yakın sağlık merkezinin nerede olacağını biliyor? Ya da daha basit bir soruyla devam edelim; depremden sonra ölmez de sağ kalırsanız ne yapacağınızı biliyor musunuz? Depremde en fazla risk oluşturan viyadük ve otoyolların çökmesi durumunda alternatif ulaşım yollarının nereler olabileceği konusunda bilginiz var mı? Diyelim ki depreme işyerinizin olduğu Alsancak’ta yakalandınız; evinizin olduğu Karabağlar’a nasıl gideceksiniz? Yakınlarınıza nasıl ulaşabileceksiniz? Birinci derecede deprem bölgesi olan İzmir’de eğitim çalışmalarını, deprem anında yapılması gerekenlerin yanı sıra deprem sonrasında yapılacakları da kapsayacak şekilde yaygınlaştırmak gerekiyor. Kişisel olarak depreme hazırlık amacıyla yaptıklarınız hayatınızı kurtarabilir; en azından kendi kontrolünüz altında olan koşulları iyileştirebilirsiniz; evinizin sağlamlığını, çocuğunuzun gittiği kreşin depreme dayanıklılığını belirleyebilirsiniz. Bir de yaşadığınız kentin çadır kurulabilecek boş alanlarına yönelik yapılaşma planlarına karşı çıkabilirsiniz. Bu, size kalmış. GENÇLEŞTİ A RAÇLAR İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin araç filosu gençleşti. Büyükşehirden yapılan açıklamada, son 5 yılda yapılan 9.1 milyon liralık yatırımla belediyenin araçlarının yüzde 80’inin 5 yaşın altında düştüğü bildirildi. Bayram ulaşımı indirimli İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Büyükşehir Belediyesi, Kurban Bayramı nedeniyle ulaşım, zabıta, mezarlıklar, sukanal şikayetleri ve kesim alanlarının düzenlemesi gibi konularda çeşitli önlemler aldı. Bayramda toplu ulaşım araçlarında yüzde 50 indirim yapan ve sefer sayısını artıran belediye, 4 gün boyunca mezarlıklara ücretsiz otobüs seferleri düzenleyecek. Belediye birimleri, bayram süresince 24 saat çalışacak. Arefe günü ile bayramın ilk üç günü mezarlıklara gidecek yurttaşlar için 08.0016.00 saatleri arasında Hacılarkırı, Bornova, Karabağlar, Yeşilyurt, Soğukkuyu, Doğançay, Örnekköy, Balçova, Narlıdere ve Buca'ya ücretsiz ek otobüs seferleri düzenlenecek. TURGUTLU ÇALDAĞI K Nikel için araştırma istemi TURGUTLU (Cumhuriyet)CHP'li 21 milletvekili, Manisa'nın Turgutlu ilçesindeki Çaldağı bölgesinde nikel madeni çıkarılmasına başlanması üzerine, TBMM'ye araştırma önergesi verdi. CHP Manisa Milletvekili Hasan Ören ve arkadaşları tarafından verilen önergede, madenin ormanlar ve tarım arazileri üzerindeki etkileri, madeninin ayrıştırılmasında kullanılacak sülfürik asidin, yer altı ve yer üstü su kaynaklarına olası zararlarının araştırılması amacıyla bir komisyon kurulması istendi. ÜPHELİ DURUM Dünyanın hiç bir yerinde sülfürik asit liç yöntemiyle nikel çıkarılmadığına dikkat çeken Ören, “Dünyanın en geri ülkelerinde bile bu tip bir nikel işletmeye şimdiye kadar izin verilmemişken, zararları bilinmesine rağmen neden Turgutlu’da böyle bir maden işletmesine izin verildiğini anlamakta zorlanıyorum. Madenin el değiştirmesi şüpheli bir durumdur. Dış güçlerin talebiyle arama ve üretim izni verilen şirketlerin yükümlülükleri ve verdikleri taahhütlerin ne olacağı bilinmemektedir” dedi. Önergede de şu görüşlere yer verildi: “Manisa ili Turgutlu ilçesinin 15 km kuzeyindeki ormanlık Çaldağı bölgesinde nikel madeni çıkarılmasına başlanmıştır. Çal Dağı bölgesinde 12.5 milyon metrekarelik alanda sülfürik asit kullanılarak nikel madeni çıkarma, ayrıştırma ve zenginleştirme yapılmaktadır. Bölgede deneme üretimi için yapılan çalışmalarda toplam arazinin sadece 200'de biri kullanılmış, bu nedenle birçok ağaç kesilerek ormanlık alanın zarar görmesine neden olmuşlardır. İşletme süresince 200 binin üzerinde ağacın kesileceği tahmin edilmektedir. Bu durum bölgedeki ormanlık alanın tamamen yok olması demektir. Çaldağı’nın güneyinde dünyanın ve Türkiye’nin en önemli tarım alanlarında birisi olan Gediz nehri ve havzası bulunmaktadır. Gediz nehri Türkiye’nin de taraf olduğu Uluslar arası Öneme Sahip Sulak Alanlar Hakkında Sözleşmenin (RAMSAR) eklerinde sayılarak uluslar arası koruma altına alınmıştır. Buna rağmen sülfürik asit kullanılarak açık liç usulü ile nikel maden çıkarılmasına devam edilmektedir.” Yanlış ve aşırı yapılaşma sonucunda, bir depremin ardından yıkılan binalardan kaçacak yer bulamadığımız için ‘İzmir’den denize dökülen’ acaba bu kez biz mi olacağız? Ş Doğalgaz Narlıdere’de İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Jeotermal enerjiye tercih edilmesi nedeniyle eleştirilen doğalgazın, Narlıdere'ye de verilmesine başlandı. Ahmet Piriştina Demokrasi Meydanı yanında düzenlenen törene, Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur, Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin, İzmirgaz Genel Müdürü Burçin Yandımata ve sivil toplum örgütleri temsilcileri katıldı. Batur, “Verdiğimiz sözü tuttuk, kış Narlıdere’ye gelmeden, doğalgaz evlerimize geldi. Narlıdere Belediye Başkanı olarak doğalgazı Narlıdere’ye getirmek için büyük özveri gösteren İzmirgaz yöneticilerine ve çalışanlarına teşekkür ediyorum’’ dedi. C M Y B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle