10 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

17 EKİM 2011 PAZARTESİ EGE Aydın Boysan’la Söyleşmek... PATİKA c 3 Mimarlar Odası İzmir Şubesi, “Mimarlık Haftası” nedeniyle, AlHALUK IŞIK sancak Dominik Caddesini merkez edinerek, birçok etkinlik [email protected] gerçekleştirdi. Oda Başkanı Hasan Topal dostumuzu ve arkaÇakırhan’ı bilmeden olur mu hiç? daşlarını kutluyoruz. Ülkemizde Mimar Sinan’ı konuk ettiğim oyuhemen her meslek dalına dair, özel num, henüz sahne ışığı bile görgünler vardır. Ama bütün bu günmedi. Yani epey mimarla haşır nelere, bir kutlama coşkusundan şirim. Ama şunu da bilirim, söyleçok, o meslek dallarının sorunları şeceğin insan Aydın Boysan’dır. ve bu sorunların yaşamımızdaki Karşısında konuşamazsan, seni yansımalarına dair sıkıntılar egesonsuz bir suskunluğa bırakıp, yümendir. Örnek istiyorsanız, hiç kurüyüp gider. İşin bütün “rizikolarısura bakmayın, söze duyarsızlığına” rağmen “Evet!” dedim. mızdan başlarım. Eğitimciler, sağOturanlar, geçerken durup dinlelıkçılar, hukukçular, kütüphaneciyenler, yüzlerce insan. Gazi İlkokuler, gazeteciler... Bu liste uzayıp lu çocuklarının hiç bitmeyen cıvıltıgider. Hangisinin “gününü” coşsı ve onlara eşlik eden kumrular. kuyla ve gönül rahatlığıyla kutlayaKentin kalbindeydik, Alsancak’taybiliyoruz, kutlayabiliriz? Bu soruya dık, sokaktaydık. Sokakta mimari olumlu yanıt vermek, ya vahim bir konuşmak! Sokaklarımızı, kentimivurdumduymazlıktan, ya da korzi, göz zevkimizi onlar belirliyorsa, kunç bir kasıt halinden beslenebibelirlemesi gerekiyorsa; mimariyi lir. ve mimarları sokakta konuşmak, Kentlilik bilincinden, geleneğe ve neden olmasın? Başladık ve sahgeleceğe saygı ve sorumluluktan, neye çağrıldık ve ilk ders; bendedoğal ve kültürel çevreye saygıdan niz pantolon gömlek, Aydın Boynasip almamışların tozu dumana san tiril tiril takım elbise ve kravat! kattığı bir süreçte; gidin de “gerBu açığı ancak, hesapsız bir içtençek bir mimarın” haftasını kutlalik kapatabilirdi. Öyle oldu zaten. maya kalkın. Hele bir kulak verin, 90 yaşındaki bu delikanlı, yaşam bakın size neler anlatacaktır. keyfiyle öyle gürül gürül konuşuAma bütün bu vahamete inat, ne yordu ki, yalnızca benim için değil, de olsa İzmir kardeşim, bizim misanıyorum herkes için zaman durmarlar gönül aydınlatmayı da hedu Dominik’te. deflemişler ve Aydın Boysan adınCehalet öldürür, dedi. Komşuluk da “bir yaşam ustası”nı konuk etsevincini yitirdiğimiz için, keyiflerimişler. Konak Belediyesinin ev samiz birer birer çekiliyor yaşamlarıhipliğinde gerçekleşecek bu söymızdan, dedi. Mimar, yaşadığı leşiye bir de “kolaylaştırıcı” arayıp coğrafyayı, doğayı, iklimi, insanı bulmuşlar; ben! Mimar değilim ve bilmiyorsa, ortaya konserve kutumesleğin hocası bir duayenle ları, sefertasları çıkar, dedi. Kentkonuşacağım, öyle mi? Kitaplalerimizi öldüren, siluetlerini çalan, rını, söyleşilerini, hakkındarantiyeciler ve işbirlikçileridir, dedi. ki efsaneleri bilirim. MiCehaletin seçtiği, yaşamı körleştirmarlığın, yaşamlara doğmekten başka bir işe yaramaz, rudan dokunan sadedi. Yaşamın çeliği ile sözün ipenatlardan biri olduği, bu çok hoş, çok sevecen ve ğunu, üç kuruş için her türlü derdini çözüp güneşe asvandalizme kurmış insanın söyledikleriyle, küstü, ban edilmemebarıştı, dövüştü, kavuştu... si gerektiKavunrakı itirazını da sordum. ğini de biSuç şekerdeymiş, yapmayın ve lirim. Tursaçmalamayın dedi. Kimi sorulara gut niyetlendim, bak açtırma bana çeCannemi, dedi. sever, Mimarlık yalnızca binalar tasarCengiz lamak değil, aslında yaşamı tasarBektaş, lamaktı. Doğan KuBunu bilen bütün mimarlarımıza ban gibi miselam olsun. Oradaydım, harikaymarlığını şiire, felsefeye taşıyan dı... ustalarım malumumdur. Nail V. EBSO Başkanı Yorgancılar, İzmir’e muhalif kimlik yüklenemeyeceğini öne sürdü ‘Muhalefet odada kaldı’ Yorgancılar; Alsancak Limanı, Basmane çukuru, yeni kent merkezi ve viyadükler gibi projelerin engellendiğini, bunun da kente yarar değil, zarar getirdiğini savundu. HİCRAN ÖZDAMAR Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, İzmir'de tek muhalefetin meslek odaları olduğunu savunarak, “Onların açtığı davalar kenti geriye götürüyor” dedi. Kent ve oda gündemine yönelik görüşlerini aktaran Yorgancılar, EBSO'nun gerçek sahiplerinin çalışanları olduğunu kaydetti. Yorgancılar, “Yönetime geldikten sonra, bu koltuğu kullanmak değil bu koltuktan kendi bilgi birikimlerimizi nasıl aktarırızın peşindeyiz” dedi. Meslek komitelerinden ve sanayicilerden gelen önerileri “kontrol ettikten sonra” ilgili bakanlıklara ilettiklerini kaydeden Yorgancılar, bugüne dek gönderdikleri dosyaların yüzde 80'nin çözümüne ulaştıklarını bildirdi. İzmir'de tek muhalefetinin meslek odaları olduğunu savunan Yorgancılar, “İzmir'de muhalefet diye birşey söz konusu değil. Herkesin bir siyasi görüşü vardır. Kimin ne oy verdiğini hiç kimse bilmez. Herkes sandıkta oy veriyor. Dolayısıyla İzmir'de muhalefet diye birşey kabul etmiyorum. İzmir'de icradan sorumlu iki bakanımızın olması, İzmir için önemli şanstır. Özellikle 35 proje 35 İzmir kapsamında açıklanmış projelerin hayata geçirilmesine yönelik çabalar var. Önemli olan bu projelere destek olup hayata geçmesini sağlamaktır” diye konuştu. Yorgancılar, şunları söyledi: “İzmir'de bir tek muhalefet var. O da meslek odalarının açmış olduğu davalardır. Davayı açmak hiç önemli değil ama bu davalar İzmir'i geriye götüren davalardır. Tek muhalefet odur. Viyadükler daha yeni açıldı. Bir milyar 400 milyon liraya ihalesi yapılan Alsancak Limanı'nın ihalesi önce iptal edildi. Sonra onaylandı ve daha sonra da alıcı vazgeçti. Bunların hepsinin zararları var. Basmane çukuru, yeni kent merkezi planı gibi örnekleri arttırabiliriz” dedi. ÖNCE KONTROL İZMİR VAZGEÇİLMEZ organcılar, ‘Bir tek odalar muhalif. Onlar da açtıkları davalarla İzmir’i geriye götürüyor’ suçlamasında bulundu. Y DAVALAR... EBSO YÖNETİM KURULU BAŞKANI ENDER YORGANCILAR zmir Kalkınma Ajansı'na yönelik eleştirileri de yanıtlayan Yorgancılar, kurumun çalışma prensiplerinin yasayla belirlendiğini belirterek, “Türkiye'de birçok kentimizde kalkınma ajansları kurulmuştur. Kurulduğunda bazı eksiklikler, yanlışlıklar olabilir. Bunlar çözümlenmediği sürece İZKA yönetim kurulu mevcut yasa dışındaki her uygulamadan sorumlu olur. Yetkimiz dışında uygulama yaptığımız durumda suçlu duruma düşeriz. Diğer kalkınma ajanslarının da problemleri aynı. Sorunları, kalkınmadan sorumlu devlet bakanı Cevdet Yılmaz'a gönderiyoruz” diye konuştu. EXPO 2020'nin İzmir'in geleceğini değiştirecek bir proje olduğunu vurgulayan Yorgancılar, kentle ilgili de, “İzmir, vazgeçilmezimdir. İzmir, bir yere gittiğimde işim biter bitmez geri dönmek istediğim yerdir” yorumunu yaptı. İ Yağmur rekolteyi düşürdü İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ege Bölgesi’nde yağışların büyük zarar verdiği pamuk rekoltesinin 149 bin ton olarak tahmin edildiği belirtildi. İzmir Ticaret Borsası (İZTB) öncülüğünde Ege İhracatçı Birlikleri, Tariş ve Söke Ticaret Borsası’nın katkılarıyla Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü tarafından uzaktan algılama yöntemiyle gerçekleştirilen pamuk rekoltesi tahmin çalışmaları sonuçlandı. Konuya ilişkin açıklama yapan İZTB Yönetim Kurulu Üyesi Barış Kocagöz, yağışlar nedeniyle pamuk üreticisinin zararın büyük olduğunu belirterek, yağışların sürmesi durumunda rekolte tahminlerini yenileyeceklerini bildirdi. Hükumetten zararların karşılanması amacıyla destek isteyeceklerini İZTB Yönetim Kurulu Üyesi Kocagöz, yağışların sürmesi durumunda tahminlerini yenileyeceklerini söyledi. kaydeden Kocagöz, Aydın, İzmir, Manisa, Balıkesir, Denizli, Muğla, Çanakkale ve Bursa kentlerini kapsayan çalışmalarda 20112012 sezonunda 105 bin hektar alanda üretim yapıldığının belirlendiğini söyledi. 149 bin 283 ton mahlıç (lifli) pamuk üretimi yapılacağı tahmin edildiğini bildiren Kocagöz, toplam kütlü pamuk üretimi 373 bin 209 ton olacağını söyledi. Kocagöz, yağışın yoğun olduğu bölgelerde yüzde 10 ile 15 arasında üretimde düşüş beklediklerini kaydetti. Kocagöz. bu sezon ekim alanlarında yüzde 38’lik artış olduğunun belirlendiğini de bildirdi. Artışın İzmir'de yaklaşık yüzde 29, Manisa'da yüzde 182, Denizli'de yüzde 100 olduğuna değinen Kocagöz, “Gelecek yıl üreticinin nasıl davranacağı bu senenin devamına bağlı. Yılın devamı üretici için kötü giderse Ege’de ekim alanları düşer. Ancak Güneydoğu bölgesi için aynı şeyi söyleyemeyiz. Orada büyük bir bölge tarım alanlarına açılacak. Epey büyük bir alanın tarıma açılmasıyla pamuk ekimi de artabilir” diye konuştu. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle