02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C 2 T E M M U Z 2 0 1 0 C U M A / Y I L : 6 / S A Y I : 3 1 0 Eğlence yerlerindeki müzik yayınının bitiş saatini gece yarısına çeken Çevre ve Orman Bakanlığı yönetmeliği yargıya taşınıyor Turizmin desibeli yükseldi OZAN YAYMAN Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından yenilenen ve turistik yöreleri doğrudan ilgilendiren “Gürültü Kontrol Yönetmeliği” yargıya taşınıyor. Yönetmeliğe göre her türlü müzik yayını yapan eğlence mekanlarındaki sesin, 23.59'da kısılacak olmasını kabul etmediklerini bildiren turizmciler, yürütmenin durdurulması ve ardından iptal istemiyle dava açacaklarını bildiriyor. Turizimcilerin dava gerekçesinde ise, işletmelere söz konusu düzenlemeye hazırlanmaları için verilen 6 aylık sürecin beklenmemesi var. Ses yalıtımının olmadığı, açık havada yapılan müzik yayınlarının yarattığı gürültü kirliliğinin önüne geçmek için, eğlence yerlerinin gece yarısından önce kapanması isteniyor. Çevre ve Orman Bakanlığı'nın çabasına başta Çeşme ve Bodrum belediye başkanları karşı çıkıyor. Tütüncüoğlu, İzmir İl Çevre ve Orman Müdürlüğü'nün, gürültü kirliliğiyle ilgili yerel yönetimlere yetki devri vermesi, Çeşme'nin ise bu kapsam dışında kalmasıyla ilgili olarak da, “Bu konuda yetişmiş personelimiz yok. Ağustos ayında İTÜ'de açılacak kursa personel göndereceğiz. Bu konuya önümüzdeki yıl hazır hale gelebiliriz” yorumunu yapıyor. Türkiye turizminin önde gelen merkezlerinden Bodrum’un Belediye Başkanı Mehmet Kocadon da, Çevre ve Orman Bakanı'nın açıklamalarının gerçekçi olmadığını söyledi. Bodrum'u Bodrum yapan değerlerden birinin de eğlence sektörü olduğunu vurgulayan Kocadon, “Bodrum’a gelen turist, gece 23.00’da konakladığı mekandan dışarıya çıkıyor. Bu kişilere bir saat sonra, ‘haydi oteline yatmaya gidiyorsun’ diyemezsiniz” dedi. Belediye bünyesindeki çevre müdürlüğü birimiyle gerekli denetlemeleri yaptıklarını da savunan Kocadon, şunlar söylüyor: “Şimdi ortada bakanlığın aldığı bir karar nilenen ve 4 Haziran 2010 tarihinde yürürlüğe giren Gürültü Kontrol Yönetmeliği'nde, müzik yayınının 23.59'da sona ereceğini duyurması tartışmaları daha da yoğunlaştırdı. Çeşme Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu, yönetmeliği mevcut haliyle kabul etmediklerini belirtiyor. Tütüncüoğlu, Çeşme'ye gelen turistin dinlenmenin yanı sıra eğlenmeyi de istediğini söyleyerek, “Bu yönetmelik uygulanacak olursa, yerli ve yabancı turisti, karşımızda duran ve yarım saatlik mesafedeki Yunanistan'ın Sakız Adası’na kaçırırız” diyor. Tütüncüoğlu, yönetmeliğe karşı turistik tesis işletmecileriyle birlikte dava açma hazırlığında olduklarını söyleyerek, “Yönetmelik, tesislerin öngörülen biçimde düzenlenmesi için 6 ay süre veriyor. Ancak bakan, hemen uygulamaya geçileceğini söylüyor. Bu durum, yönetmelikle çelişiyor ve hukuka uygun değildir. Konuyu yargıya taşıyarak, öncelikle yürütmenin durdurulmasını isteyeceğiz” diye konuşuyor. var ve tüm Bodrum olarak buna karşı ne yapılacağı üzerinde tartışıyoruz. Bodrum’da turizmin hareketli olduğu dönem zaten 70 günle sınırlı. Henüz 12 aya yayılabilmiş değil. Esnafımız bu kısa zaman diliminde para kazanıyor. Keşke, Ankara’da kararlar alınırken, bizlere de danışılsaydı. Şu anda Bodrum’da dış mekanlarda 24.00, kapalı eğlence yerleri niteliğindeki gece kulüplerinde de 04.00’e kadar müzik yayınına izin veriliyor. Bu düzen yıllardır böyle gidiyor ve böyle gitmeli. Çünkü Bodrum turizminin eğlence ayağı çökmemeli. Bu konuda şikayet edenlerin, çok uzun yıllar önce Bodrum'a tatile gelen ve o dönemlerde sabahlara kadar eğlenip, şimdilerde orta yaşın dinginliğini arayanlar olduğunu görüyoruz.” Açılacak davanın taraflarından biri de Çeşme Otelciler Birliği Başkanı Veysi Öncel. Öncel, hiçbir turizm bölgesinde, insanların kapalı alanlarda eğlenmeye mecbur bırakılamayacağını belirterek, “Haziran ayında çıkan bu yönetmeliğin yeni açılan mekanlarda da uygulanması demek, o işletmelerin iflas etmesiyle eş anlamlıdır. Bu tür geçişler için zamana ihtiyaç vardır. Önümüzdeki günlerde bir araya gelerek, orta yol bulacağımıza inanıyorum” diye konuşuyor. CEZALAR KATLANDI İzmir Çevre İl Müdürü Osman Tatar, 2010 yılının ilk ayında geçen yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında, gürültü kirliliği nedeniyle kesilen cezaların iki katına çıktığını açıkladı. Tatar, yaz aylarıyla birlikte sahil yerleşimlerinden, gürültü kirliliğiyle ilgili çok sayıda şikayet geldiğini ancak yeterli ekipleri olmadığı için denetimlerin eksik kaldığını söyledi. Tatar, ekiplerinin gece 24.00'a kadar eğlence yerlerini denetlediğini söyleyerek, “O saate kadar ortada ne müşteri var ne de müzik yayını. Ekiplerimizin görev süresi bitimiyle eğlence mekanlarında müşteriler boy göstermeye başlıyor ve ardından yüksek volümlü müzik yayınlarına geçiliyor. 02.00 gibi müzik yayını hızını iyice alıyor. İşletmeler kurnazlaşmışlar. Bu anlamda denetim yapmakta zorlanıyoruz” yönünde görüş belirtti. FARKLI YAKLAŞIMLAR Tatilin salt geç saatlere kadar dans dans etmek ve yüksek sesli müzik eşliğinde zaman geçirmek olmadığını savunanlar, eğlence mekanlarının bu yönüne sınırlama getirilmesini istiyor. Karşı görüşte olanlar ise, turizm olgularından birisinin de gece yaşamı olduğunu vurgulayarak, bunun kesintiye uğratılmasının sektörü olumsuz yönde etkileyeceğine dikkat çekiyorlar. Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından ye SAHİL BULVARI BALÇOVA Palmiyeler istimlak kurbanı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)Burhan Özfatura'nın İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde istimlak edilen ve bedelleri ödenmeyen apartman bahçeleriyle ilgili açılan davalar, yerel yönetim aleyhine sonuçlandıkça, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı'nın kenarlarında bulunan 1520 yıllık palmiyeler tek tek sökülmeye başlandı. Bulvarın çevresinde yer alan yeşil görüntü de yerini apartman silüetlerine bırakmaya başladı. Ağaçsız bırakılan alanlara, son olarak Mustafa Kemal Sahil Bulvarı 533 No'lu binanın bahçesi de eklendi. Bina sakinlerinin açtıkları davayı kazanmasının ardından, 10 palmiye ağacı İzmir Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafından başka yere dikilmek üzere sökülerek taşındı. Özfatura ise istimlakların askeri yönetim döneminde yapıldığını savunuyor. Termal otele mescit İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Müşterilerinin büyük çoğunluğunu Norveçliler olmak üzere Kuzey Avrupa ve İskandinav ülkesi yurttaşlarının oluşturdğu il özel idareye ait Balçova Termal Otel’de mescit açıldı. İzmir Valisi Mustafa Cahit Kıraç'ın emriyle açıldığı belirtilen mescide, CHP'li İzmir İl Genel Meclis üyeleri tepki gösterdi. CHP'li üyeler, kararın, Balçova Termal AŞ’nin yönetim kuruluna getirilmeden alınmasının da etik olmadığına dikkat çektiler. İzmir İl Genel Meclisi ve Balçova Termal AŞ Yönetim Kurulu Üyesi CHP’li Hakkı Berksü, “Müşteri portföyünün yüzde 9095’inin İskandinav ve Kuzey Avrupa ülkelerinden gelen turistlerden oluşan bir tesiste böylesi bir şeye neden ihtiyaç duyulduğunu anlamış değilim. Konu da zaten yönetim kurulu toplantısında gündeme gelmedi. Açıldıktan sonra haberimiz oldu. Sorduğumuzda valilik makamının talimatıyla yapıldığını öğrendik. Karar genel kurula getirilip yönetimde tartışılsaydı daha iyi olurdu” dedi. Tesiste mescit yapılması ile ilgili geçen yıllarda gelen bir teklif olduğunu ve reddedildiğini de dile getiren Berksü, “Meclis başkanlığım dönemimde aynı konu AKP’li bir arkadaşımız tarafından ısrarla gündeme getirildi. O zaman çoğunluk onlarda olmasına karşın görüşerek reddettik” diye konuştu. EMEĞİN HEYKELİ DİKİLDİ... SALİHLİ (Cumhuriyet) Salihli'ye “emeğin heykeli” dikildi. İlçedeki antik kent Sart Harabeleri'nde M.Ö 546 yılında ilk altın parayı dökenler ansına yapılan “Altın Döken Lidya Emekçisi” heykeli, açıldı. Törende konuşan Salihli Belediye Başkanı Mustafa Uğur Okay; “Geçen yıl Kurudere, Mühendis ve Site caddeleri ile Sevgi Yolu arasındaki alanda kapsamlı biçimde altyapı çalışmaları gerçekleştirmiştik. Bölgenin estetik açıdan da güzelleşmesi için çalışmalar yaptık. Şimdi bu alanda Devlet Sanatçısı Mustafa Uğur Okay Heykeltıraş Metin Yurdanur’un ‘Altın Döken Lidya Emekçisi'nin heykeli var. Bu seçimle Antik Çağ Lidya Uygarlığı’nın çok önemli merkezi başkenti ilklerin kenti, altın sikkenin ilk döküldüğü ekonominin merkezi Sart Kasabası ile Salihli arasındaki tarihsel bağı kurmaya çalıştık. Aynı zamanda refahın, zenginliği, gönencin yaratıcısı, her alandaki üretimin temel unsuru en yüce değer emeğe ve emekçiye saygılarımızı ifade etmek istedik. Bu heykelin yapımında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Heykel, Genelİş adına Nazif Akar ile Tüm BelSen adına Naci Akmeşe'nin de katılımıyla açıldı. BERGAMA Sosyal marketle dayanışma İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)Bergama Belediyesi, Arasta Çarşısı içerisinde sosyal market açtı. Açılış törenine, Kaymakam Ahmet Ertan Yücel, Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, CHP İlçe Başkanı İdris Yavuzyılmaz, Bergama Belediyesi Başkan Yardımcısı Hüseyin Güngör, belediye meclis üyeleri ve yurttaşlar katıldı. Törende konuşan Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, sosyal marketin, toplumsal yaşantıda sahip olunan dayanışma duygusunu bir kez daha pekiştireceğini belirtti. Gönenç, “5393 sayılı belediye yasasında yapılan düzenleme ile belediyeler için gönüllü çalışma esası getirildi. Bu tür sosyal amaçlı projelerde ve eğitim çalışmalarında artık kent sakinleri de belediyelere gönüllü olarak çalışmalarını sunabilirler. Herkesin bu projeye desteğini bekliyoruz” diye konuştu. İ M Z A L A R ŞAHAP AVCI ALİAĞA Foça Çevre Platformu (FOÇEP) üyeleri, Aliağa'da Enka şirketinin kurmak istediği termik santrale karşı Bakırçay bölgesinden topladıkları 4 bin imzayı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’na (EPDK) gönderdi. Aliağa PTT binası önünde toplanan FOÇEP üyelerinin basın açıklamasına, Bakırçay Çevre Platformu üyeleri, Petrol İş Sendikası Aliağa Şube Başkanı İsmail Doğan ve yönetim kurulu üyeleri de destek verdi. FOÇEP adına basın açıklaması yapan Dönem Sözcüsü Bahadır Doğutürk, santral için Çevre ve Orman Ba S A N T R A L A K A R Ş I ’den SERDAR KIZIK I Devamı SAYFA 2’de C M Y B C MY B kanlığı tarafından 5 Mayıs 2010 tarihinde olumlu ÇED raporu verildiğini söyleyerek, Aliağa ile Yeni Foça arasındaki bölgenin sanayi kuruluşları nedeniyle zaten kirli durumda olduğunu vurguladı. Doğutürk, “Bölge bu kadar kirlenmişken ithal kömürle çalışacak bir termik santral, sadece bu bölgeyi değil İzmir Körfezi’nin güney kıyılarını ve İzmir’in kuzey kıyı bölgesini de çok olumsuz etkileyecektir. Burada termik santral kurmak bir akıl tutulmasıdır. Bu bölgede termik santrale izin vermek İzmir’e ihanettir” dedi. Açıklamaların ardından, platform üyeleri topladıkları 4 bin imzayı PTT kargo ile EPDK’ye gönderdiler. Yangın Yeri... Yangın yüreği sarınca, kurtulamazsın. Zaman geçer, alevi söner belki, ama küllerin altında kalır közü. Bir an, belki bir türkü, şarkı ya da nereden geldiği belirsiz bir esintide, bir daha yanarsın. Yürekleri atarken, yana yana gidenlerin yıldönümünde meselâ. Sivas’ta yakılanların çığlıkları, acısı... Dikili’den okurumuz Ali Kaya, “Yanmak mı daha acı, unutmak mı?” diye başlıyor, ardından onlar
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle