Katalog

4 cEGE 31 ARALIK 2010 CUMA VERYANSIN EDECEĞİZ AMA... ASUMAN ABACIOĞLU İzmir’in hayallerinin gerçekleşmesi yine başka bir seneye kaldı. İzmirliler, bu kentle ilgili bütün beklentilerini bir süre daha uykuya yatırmak zorunda kalacaklar. Yeni bir yıla girmenin getirdiği heyecanla isteklerini canlı tutmak yerine boş vermişliğin kalenderliğine sığınıp eğlenmeye vuracaklar kendilerini. Tıpkı kendilerinden beklendiği gibi; aldırmazlığa yatacaklar. Sabırlarını zorlayan bu uzamışlığı, sineye çekecekler; bir yıl daha bu kentin geçit vermez yollarında ömürlerini tüketecekler. Yeni yılda İzmirliler olarak rahata kavuşamayacağız; ömrümüzün metronun bitmesini görmeye yetmeyeceği duygusuyla bir yılı daha geçireceğiz ne yazık ki; sümükleri akan çocuklar gibi burnumuzu çekeceğiz içli içli. Parlayan bir yıldız gibi herkesin dikkatini çeken Eskişehir’e gıptayla bakacağız, bir de kendi İzmirimize. Bu kent bir türlü adam olmayacak gibi görünüyor. AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in İzmir için dile getirdiği “sümüklü çocuk’’ benzetmesinin yerine içi geçmiş ihtiyar benzetmesi daha uygun görünüyor bize. Ne de olsa genç nüfusumuzu iş bulmaya İstanbul’a gönderiyoruz ve oranın yaşlanmış emeklilerini çekiyoruz İzmir’e. Kent nüfusunun ortalama yaşı giderek yükseliyor. Ama sadece bu nedenle değil. Üzerimize ölü toprağı serpilmiş gibi bir rehavet içerisindeyiz. İlgili ilgisiz herkes konuşuyor; biz seyrediyoruz. Şöyle bir canlanıp sarsılmak gerekiyor, hele de yeni bir yıl geliyorken; yeni umutlarla, yeni beklentilerle geleceğe bakmak gerekiyor. Oysa bir türlü toparlanamıyor gerekli yatırımlar; AliağaMenderes raylı sistemi sorunlarla kör topal çalıştırılıyor. Metronun tamamlanması gelecek yıl bile değil, bir sonraki yıla kaldı. Körfezde deniz ulaşımı varla yok arasında bir yerde. İzmir’de yatırım deyince nedense herkesin aklına ya gökdelen inşaatı geliyor ya da otoyol yapımı. İzmir’i durmadan geri kalmakla eleştiren iktidar partisi olsa, önce Kordon Otoyolu’nu tamamlayacağından adım gibi eminim. Sanki bize en gerekli şey kentin içinden geçen üçer şeritli otoyollarmış gibi. Hani önümüzde Eskişehir gibi bir örnek olmasa, gelişme denen şeyin gökdelenler dikip kenti otoyollarla donatmak olduğuna inanacağız; ama işte Yılmaz Büyükerşen o bulanık Porsuk nehrinde vızır vızır tekneler işletiyor, biz boş İzmir Körfezi’ne boş gözlerle bakıyoruz. Büyüker Yeni yıla renkli karşılama İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir, 2011 yılını coşkulu etkinliklerle karşılayacak. Kentteki oteller ve eğlence yerleri konukları için son hazırlıklarını yaparken, yerel yönetimler de düzenledikleri konser ve gösterilerle eğlenceye renk katacak. İzmir’de 2011’e Cumhuriyet Alanı'nda girmek isteyen yurttaşlar, Emre Aydın konseriyle eğlenceli dakikalar yaşayacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nce hazırlanan kutlama programı, saat 21.30’da DJ Parti’yle başlayacak. 22.30’da Emre Aydın’ın sahne alacağı meydanda, yurttaşlara saat 24.00’te havai fişek gösterisi sunulacak. Bornova Cumhuriyet Meydanı'nda belediye tarafından düzenlenen etkinliklerde Kaan, Grup Kanca, Gurup Çıkış ve Cenk Bosnalı konserleri yer alıyor. Oteller ve eğlence mekanları, 60 ile 250 lira arasında değişen fiyatlarla ağırlayacağı konuklarını bekliyor. Swiss Otel Grand Efes’te farklı mönülerle oluşturulan seçenekler, 139 liradan başlayan fiyatlarla sunulacak. Yılbaşı gecesi otelde konaklamak isteyen konuklar için de, çift kişilik 119 avroluk özel paket hazırlandı. Hilton Oteli’nde de özel yılbaşı menüsü ve limitsiz standart yerli içki için kişi başı 250 lira fiyat belirlendi. Yeni yıla özel konaklama ücreti ise tek ve çift kişilik oda için 99 lira olarak belirlendi. C M Y B C MY B ‘ ‘ aşam tarzımıza bu kadar düşkün olmasak, sabrımızı zorlayan kent yöneticilerine veryansın edeceğiz. İçimizden etmiyor da değiliz, ama gel gör ki Kordon’da içki içmeyi seviyoruz. Şöyle biraz yaramazlık yapıp kenti yönetenleri dürtmek gerek. Y şen’in şu sözleri büyük bir tabelaya yazılıp kentin, hem de Ankara’dan bile en görünen yerine asılmalı: “Otomobillerin değil şehirlinin hayatını kolaylaştıracak, güzelleştirecek şeyler yapıldığında karşılığı fazlasıyla alınıyor’’. Bu nedenle halimizden çok memnun olmasak da İzmir’in yöneticilerine sert eleştiride bulunanların daha iyisini yapmayacaklarını bilerek; İzmir’in tekerlerine konan frenlerin müsebbibinin biraz da iktidar olduğunun bilinciyle Aziz Kocaoğlu’na sahip çıkıyoruz. Yaşam tarzımıza bu kadar düşkün olmasak, bu kadar dik kafalı ve huysuz olmasak, sabrımızı zorlayan kent yöneticilerine veryansın edeceğiz; içimizden de etmiyor değiliz, ama gel gör ki Kordon’da içki içmeyi seviyoruz. El ele tutuşan, sokaklarda koklaşan gençlere karışan görüşen yok Ankara’da olduğu gibi; türbanlılar bile bu yüzden seviyorlar İzmir’i. İçkili lokantalara baskın düzenleyen, kenti yasaklarla yaşanmaz hale çeviren yok. Ramazan ayında lokantaların hepsi açık; oruç tutmayanı dövmüyorlar burada. Sımsıkı yapışmışız özgürlüklerimize, değerlerimize. Bu yüzden yollarda sürünerek geçirilecek bir yıla daha sabredeceğiz. Ancak içi geçmiş ihtiyar olmaktansa sümüğü akan bir çocuk olmayı yeğleyerek biraz hareketlenmek yararlı olacak. Şöyle biraz yaramazlık yapıp kenti yönetenleri dürtmek gerek. İzmir’in bu hale gelmesinde kentlinin de payı var; sessiz kalmak işe yaramıyor; ağlamayan bebeğe mama verilmiyor. MUĞLA Gürün’den mimarlara yanıt MUĞLA (Cumhuriyet) Muğla Belediye Başkanı Osman Gürün, 35 bin metrekarelik eski garajı konut alanı olarak ihaleye çıkarmalarının yürütmesini durdurmak için Mimarlar Odası'nın mahkemeye başvurmasına tepki gösterdi. Gürün, odanın hukuki başvurusuna saygı duyduğunu belirterek, "Nazım plan değişikliği ve ihale sürecinden önce herkese bilgi verdik, kimse itiraz etmedi. Ne zaman ihale sonuçlandı ve bir sürece girdik, projeye itirazlar yapıldı. Bu beni çok üzdü” dedi. Gürün, söz konusu alanın 1982 yılında belediye sarayı olarak planlandığını, daha sonra kendi dönemlerinde yeni hizmet binası yapılmasının ardından başka arayışlara girdiklerini anlattı: “Muğlalıların gerçek sahibi olduğu bu alanı rekor bir oranla, yüzde 62,56 ile ihale ettik. Hukuka karşı boynumuz kıldan incedir, oradan çıkacak her türlü sonuca saygılıyız. Buraya en az 600 araç kapasiteli depo otopark yapılacak. Kent merkezi, araç trafiğinden arınacak. Yol kenarları ve tretuarlar, otopark olmaktan çıkarılacak.”