Katalog

2 ABD'li profesör Wallerstein'ın iddiaları ilginç. Evet, önce Berlin Duvarı yıkılmıştı, ardından da Sovyetler Birliği egemenliği. Wallerstein, Berlin Duvarı'nın yıkılışı ve sonrasında SSCB'nin dağılışının “Komünizmin ve modern dünyada ideolojik bir güç olarak MarksizmLeninizm'in çöküşü” olarak algılanması üzerine çok değişik tezler ortaya atıyor. Wallerstein'e göre, tüm bu saptamalar doğrudur. Bir tek yanlış vardır, o da bu olgunun “liberalizmin zaferi” gözüyle görünmesi. Yine aynı Wallerstein'e göre, bu olgu, tersine bir olgudur. Olaylar, daha da büyük ölçüde liberalizmin çöküşünün ve liberalizm sonrası dünyamızın kesin olarak girişinin habercisidir. Daha da derinlere inerek, açıklıyor sonra; geride bıraktığımız 20. yüzyılın son on yılı, acaba “komü cEGE Bir başka ilginç nizmin çöküşü ve liliberalizmin nokta, beralizmin zafer yıllaALAFORTANFONİ görüntüsü” üze“üç rı” mıdır? Yoksa, TARIK DURSUN K. rinedir. Bu üç görün1990'larda çöken litü, Fransız beralizmin ta kendisi Devrimi'nden bu yami? na solda sağa sıraİddia ya da iddialılanmakta olan soslık taşıyan ileri sürdüyalizm, liberalizm ve muhafazağü görüşler, Wallerstein'i tanıyankarlıktır. lar için yeni olmasa gerek. Çünkü, Bu üçlü, ideolojik sistemin gerWallerstein 1990 ve 1993 yılları çekte dünya çapında egemen ve arasında bunları yazdığı ve yayınmerkez ideoloji liberalizmin üç ladığı birçok makalesinde ortaya görüntüsünden başka bir şey deatıyor ve savunuyordu da. ğildir. Ama burada dikkat edilmeToplam dedikleri bu tezin büsi gereken asıl nokta, bu sistemin tünleştirme çabasının ürünleri, sol kanadında meydana gelen çö“Bu makaleleler (ya da yazılar) küş nedeniyle dünya boyutlarında yaygın, erken, naif bir iyimserliğin bir bütün olarak “geçerlilik”lerini yerini, yavaş yavaş belirmekte ve “meşruiyet”ini yitirmesidir. olan yeni dünya düzensizliğine Evet, SSCB çökmüş ve bu yüzdair yoğun bir korku ve kaygının den yeni dünya düzeni tek kutupalmaya başladığı büyük bir ideolu bir duruma gelmiştir ve doğrulojik karmaşa döneminde yazıldur bu. Wallerstein sorar bize: mışlardır.” “Liberalizmin sol türevi olan eski sistem karşıtı hareketleri diriltmeli miyiz, yoksa özgürlük, eşitlik ve demokrasi için yeni bir yapılanma ve 'meşruiyet' arayışına mı gireceğiz?” 21. yüzyıl kapımıza geldi, dayandı. Gelip dayandı da, yeni yeni ortaya çıkan ve ayrıca çıkacak ve çıkmaya hazırlanan devletler, nasıl bir sistemin devletleri olacaklardır? Bunları büyük bir kesimi ideolojik meşruiyetlerini zaten (ve çoktan) yitirmiş devletler değiller midir? Nasıl ve ne yaparak, hangi yollardan ayakta kalabileceklerdir? Wallerstein, bu soruların yeni yüzyıla taşınacağından emin. Bir başka şeyden de emin; 21. yüzyılın insanoğlu için baş ağrıtan bir yüzyıl olacağından... İyi mi?.. 28 ARALIK 2010 SALI EGE’den SERDAR KIZIK I Baştarafı 1. Sayfa’da 21. Yüzyıl İzmir’in yeni özel tiyatro topluluğu, ilk olarak çocuk oyunuyla sanatseverlerin karşısında olacak SAHNEYE ÇIKIYOR İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir'in kültür sanat yaşamı yeni bir soluk kazandı. “Yeryüzü Sahnesi İzmir” adıyla çalışmalarına başlayan özel tiyatro, ilk olarak çocuk oyunu “Kurşun Askerin Utancı” ile küçük sanatseverleri selamlayacak. Topluluk ilk oyununu, cuma günü, Bademler Köy Tiyatrosu'nda, saat 19.00’da sahneleyecek. Tüm ekibin, üniversitelerin ilgili bölümlerinden mezun sanatçılardan oluştuğu “Yeryüzü Sahnesi”, yaz dönemine dek 3 çocuk oyunu ve 1 yetişkinlere yönelik oyun üretecek. Yaz dönemindeyse, bir müzikalle turne gerçekleştirecek. Bu dönem içinde, kent içinde ve dışında turne tiyatrosu olarak temsiller sunacak olan topluluk, önümüzdeki dönem kendi sahnesinde sanatseverleri ağırlamak istiyor. Topluluğun Genel Müdürü Aslıhan Işık, “Bütün iyi niyetimizle, akademik birikimimizle ve herşeyiyle profesyonel yaklaşımımızla, kentimize, bölgemize ve ülkemize yeni bir topluluk kazandırmak için yola çıktık. İnanıyor ve güveniyoruz ki, daha ilk oyunumuzla, bu niteliklerimizi izleyicimizle paylaşacak, onları sevinç ve heyecanımıza ortak edeceğiz” dedi. Özel bir tiyatro açmanın zorluklarını anımsatan Işık, ancak şimdi “yakınma zamanı” olmadığını vurguladı. Tiyatro sanatının gereklerine uygun olarak ciddi ve sağlıklı biçimde çalışacaklarını söyledi. Topluluğun Genel Sanat Yönetmenliğini üstlenen Haluk Işık da şunları söyledi: “Yazarak, yöneterek, öğreterek geçen yıllardan sonra, böyle bir görevi, mesleğimin 30. yılında bir armağan ve büyük bir sorumluluk olarak görüyorum. Tiyatromuz, yüzünü insana dönmüş ve sanatın hayata müdahale etme aracı olduğunu unutmadan, unutturmadan çalışacaktır. İzmir gibi bir kentten çıkacak her sanat topluluğu, kentimizin aydınlık ve çağdaş yapısından beslenmek, ona karşı sorumlu olmak zorundadır.” A yşeiyuşy şeiaeşyşi ayşeiyaşişea yşişeayşeişa şiaişyaşişaey şiyeşayşieyş ayşiyşayişyş yşyayşişeayş eişaşiaişyaşi şaeyşiyeşayş ieyşayşiyşayi şyşyşy YAZICI’DAN ‘KÜÇÜK TAŞLAR İKLİMİ’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Şair Halim Yazıcı'nın yeni kitabı “Küçük Taşlar İklimi”, raflardaki yerini aldı. Kanguru Yayınları tarafından okuyucuyla buluşturulan kitapta yer alan şiirlerden birini “Birkaç peri ve komşu kızı caz” oluşturuyor: birkaç peri ve komşu kızı caz / işte bu yeter bana dedi adam / tek başınaydı ve tek başına / Halim Yazıcı olmanın ne demek olduğunu / biliyordu dedi kadın adama / kediler de bakakaldı onlara / şiirin arkasından / adamla kadına. doğrudur. Ancak bunun sorumlusu sürekli imar afları çıkaran merkezi sağ iktidarlar ve onun destekçileridir. Çelik’in geçmişte bağlı olduğu siyasi zihniyettir. Çelik’in sözlerine tepkiler farklı. İzmir Anakent Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, sözlerin kentliyi rencide ettiğini belirtiyor. Onun uzun bir dönem danışmanlığını yapmış İZSİAD Başkanı İlknur Denizli ise, Çelik'in amacının İzmirlileri kırmak olmadığını savunarak “İzmir bir pırlanta ama üzeri tozla kaplı. Birinin üfleyip temizlemesi gerekiyor. Çelik'in ‘sümüklü çocuk’, ‘frenli teker’ benzetmeleri bu anlamda yapıcı eleştiriler” diyor. Denizli geçmişte yerel yönetim danışmanı, bir sanayici ve sivil toplum örgütü yöneticisi olarak tozla kaplı pırlantayı üfledi mi acaba? Yoksa soluğu mu yetmedi? ESİAD Başkanı Sıtkı Şükürer de benzer bir yaklaşım sergiliyor. Çelik’in konuşmasının her satırına imzasını atabileceğini vurguluyor. Şükürer ayrıca dün yayınlanan yerel bir gazetede, demokrasi, Kürt meselesi gibi güncel konularda görüşlerini belirtiyor. “Laik kesimin demokratik değişimlere tepkisinin travmatik” olduğunu öne sürüyor. Bu kitlenin en büyük kusurunun “demokrasi için bedel ödememesi olduğunu” savunuyor. Ayrıca CHP’nin “kral çıplak” diyerek kendisini yeniden tanımlaması gerektiğini öne sürüyor. Ne kadar yanlı ve yanlış saptamalar. Pes doğrusu... CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Tamer Akcan, Şükürer’in değerlendirmelerini şöyle yanıtlıyor: “...İkinci cumhuriyetçi köşe yazarlarından demokrasiyi öğrenmeye çalışanlar bize akıl vermeye uğraşıyor. Şükürer AKP İl Başkanlığı koltuğu boş olduğundan mı, İzmir’e ve laik kesime akıl öğretip, CHP’ye AKP'leşmeyi öneriyor?” ### Öte yandan bir başka tartışma konusu. Yeni Kent Merkezi Projesi’ne dava açarak iki kez projenin durdurulmasına yol açan Yüksel Çakmur’un, üçüncü davaya yönelmesini, bazı yerel yöneticiler ve iş dünyası eleştiriyor. Oysa Çakmur’un itirazları kent çıkarına dikkate alınmalı. Çakmur’un itiraz noktaları şöyle: “Deprem riski sürüyor. Teknik ve sosyal yapı için ayrılmış yol, meydan, yeşil alan, otopark, sosyal ve kültürel tesis gibi ortak kullanım alanlarında ve diğer teknik altyapıda, şehircilik bilimine ve imar planlama ilkelerine uygun herhangi bir reel artış sağlanmamış. Akaryakıt istasyonlarının tamamı yeşil alan olarak gösterilmiş. Kamu hizmeti olarak yapılan imar planlarınca yaratılan rant, toplumun belirli küçük bir kısmını oluşturan büyük sermaye sahiplerine yönlendirilmiş.” Bu savlar doğru mu değil mi, yanıt bekliyor? cEGE İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ORHAN ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ Ege Bölge Temsilcisi: SERDAR KIZIK Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: MİYASE İLKNUR Editör: HAKAN DİRİK Görsel Yönetmen: SERDAR AĞIR İlan: ZUHAL ALTUNGÜNEŞ YAYIMLAYAN: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul İSTANBUL: Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 İZMİR: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Pasaport/İzmir Tel: 0 232 441 12 20 (10) hat Faks: 0 232 441 87 45 BASKI: DPC İzmir Tesisleri Ege Caddesi No: 36 SarnıçGaziemir DAĞITIM: YAYSAT Ege Caddesi No:36 SarnıçGaziemir [email protected] eposta: [email protected] Cumhuriyet Gazetesi’nin parasız ekidir. Salı ve Cuma günleri yayınlanır. C M Y B C MY B