Katalog

4 c 19 KASIM 2010 CUMA Denizcilik Müsteşarlığı’nın sınır kapısını kapatmasının ardından Midilli üzerinden gelecek binlerce yabancı turistin önü kesilirken, esnafı bayram rahatlattı Ayvalık’ı ‘yerli’ kurtardı OYA UĞRAL AYVALIK Anayasa halkoylamasında sandıktan “hayır” çıkartan kıyıların, ekonomik kıskaca alındığı savlanıyor. Ayvalık Limanı’nın da aralarında olduğu yaklaşık 40 sınır kapısının, Denizcilik Müsteşarlığı tarafından mevzuata uyulmadığı gerekçesiyle kapatılmasının da, bu düşünceden kaynaklandığını belirtiliyor. Uygulama nedeniyle Midilli üzerinden gelen binlerce turistin önü kesilirken, kentte durma noktasına gelen ekonomiyi, bayramdaki yerli turizm hareketlendirdi. EKONOMİK DARBE... Ayvalık Belediyesi Liman İşletmesi, Denizcilik Müsteşarlığı’nca fiziki eksiklikler ile yasal mevzuatın tamamlanamaması gerekçe gösterilerek kapatıldı. Her yıl Midilli üzerinden binlerce Avrupalı turistin geçiş yaptığı Ayvalık Liman İşletmesi’nin kapatılması kent ekonomisini durma noktasına getirdi. Karara tepki gösteren esnaf, sınır kapısının kapatılmasını, ülke turizmine darbe olarak değerlendiriyor. Öte yandan bayram tatili nedeniyle Ayvalık’ta yerli turist akını yaşandı. Bayram hareketliliğinden hoşnut olan Ayvalık esnafı, kalıcı çözüm için bir an önce sınır kapısının yeniden açılmasını istiyor. Y apılan her şeçim ya da halkoylaması öncesinde sunulan tüm ‘teşviklere’ karşın, yıllardır ‘bildiğini okumayı’ sürdüren ve ‘muhalif duruşu’ndan ödün vermeyen kıyıların, ekonomik olarak cezalandırıldığı savlanıyor. İMZA BAKANLIĞI BEKLİYOR Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, liman işletme binasında fiziki eksiklik olmadığını vurgulayarak, “Binanın açılış sürecinde bizden istenilen 42 maddenin 38’ini yerine getirdik. Kalan maddeler de tahsisle ilgili. 25 Kasım 2007 tarihinde DLH ile yapılan protokolde iskelenin 10 yıllık geçici devrini aldık. Bu süre içinde kesin devir için müracaatta bulunuldu. Talebimiz şu an Maliye Bakanlığı’nda imzada bekliyor. Limanın kapatılması için öne sürülen tek gerekçe, iskelenin belediyeye kesin devrinin yapılmaması” dedi. Ayvalık Belediyesi’nce 2007 yılında yaklaşık 1.5 milyon lira harcanarak yapılan liman işletmesinde ilk turist kafilesi, kaymakam ve belediye başkanı tarafından çiçeklerle karşılanmıştı. Uluslararası güvenlik kodlu binada, gümrük müdürlüğü, liman başkanlığı, sahil sıhhiye ve emniyet bulunuyor. Yerli ve yabancıların uğrak yerlerinden Geyik Kanyonu’nun turizme kazandırılması için harekete geçildi. Gizli cennete ödenek ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLAMuğla’nın Ula ilçesine bağlı Avcılar köyü sınırları içindeki 20 kilometrelik Geyik Kanyonu’nun turizme kazandırılması için il genel meclisi 2011 mali bütçesinden ödenek ayıracak. 2007 yılında ayrılan 20 bin liralık ödenek ise, proje hazırlanmadığı için köy konağı yapımına harcanmıştı. Muğla İl Genel Meclisi’nin CHP’li üyesi Ümit Karaaslan, meclise verdiği önergede, “Geyik kanyonu alternatif turizm konusunda çok önemli bir bölgemiz. 2011 yılı mali bütçesinden ödenek ayrılarak, 20 kilometrelik kanyon üzerinde yürüyüş yolları, dinlenme ve gözetleme alanları yapılması gerekiyor” dedi. Önerge incelenmek üzere komisyona gönderildi. Doğaseverler ve dağcılık sporuyla ilgilenenler tarafından “gizli cennet” olarak nitelenen kanyonun uzunluğu 20 kilometreyi derinliği ise 650 metreyi buluyor. Yetkililerin ‘göl temizlendi’ açıklamalarının gerçeği yansıtmadığı vurgulandı Bafa bakanlığı yalanlıyor TEVFİK AKBAŞ AYDIN Çevre ve Orman Bakanlığı’nın, uygulanan projeler sonucu Bafa Gölü’nün kirlilikten arındığı yönündeki açıklamaları yalanlandı. Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sücücü, “Çevre ve Orman Bakanlığı’nın masabaşında hazırladığı proje ve bilgiler, gerçeklerden uzak ve kandırmaca” dedi. Sürücü, kirliliğin sürdüğünü, önlenememesi durumunda gölün tamamen yitirilebileceğini vurguladı. Bakanlık geçen günlerde yaptığı yazılı açıklamada, uygulanan projeler sonucu gölün eski temiz günlerine kavuştuğunu öne sürmüştü. Bugünlerde kış aylarına girilmesi ve yağmurlar nedeniyle geçici bir düzelme algısı oluştuğunu bildiren EKODOSD Başkanı Sürücü ise, bakanlık açıklamasını yalanladı. Sürücü, “Bafa Gölü’nün en sıkıntılı olduğu dönemler, temmuz, ağustos ve eylül aylarıdır. Bu aylarda gölde yaşan kirlilik Serçin Gölü, Kapıkırı ve Gölyaka önlerinde görsel olarak bile görülmektedir. Her yaz, gölün doğu ve güney bölümünde yer alan turizm işletmeleri koku yüzünden büyük sıkıntı çekmektedir. Bugünlerde Kış aylarına girildiğinden yağmurların etkisi ve ısının düşmesiyle birlikte gölde görsel olarak düzelme varmış gibi görünse de, sorunlar bitmiş değildir. Göl aynasına düşen yağmur suları ve yağmurlarla birlikte dağlardan gelen dere suları, kış aylarında Bafa Gölü’nü beslemektedir” dedi. Bafa Gölü’ndeki doğal yaşamın sürekliliğinin, Büyük Menderes’in getireceği temiz sulara bağlı olduğuna dikkat çeken Sürücü, “Planlamalarda barajlarda toplanan suların, içme ve tarımda kullanılacağı söylenmekte, Ege Bölgesi’nin en önemli sulak alanı olan Bafa Gölü’ne ihtiyacı olan su tahsisinin yapılmadığı görülmektedir. Bu alanlara su hakkının somut kriterlerle ve temiz su temin edilecek şekilde, hukuki bir sisteme bağlanması gerekmektedir. Bunun için çalışmaların hızlandırılması, suyun akılcı kullanılması ve barajlarda toplanacak sulardan Bafa Gölü’ne de temiz su tahsisinin yapılması zorunludur” diye konuştu. Sürücü, Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından geçen aylarda yapılan “Bafa Gölü’nün Jeolojik Yapısı ve Kirliliğin Araştırılması” çalışmasının sonuçlarının, gelecek haftalarda açıklanacağını da bildirdi. C M Y B C MY B