01 Haziran 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

17 TEMMUZ 2009 CUMA 5 D E N İ Z C İ CHP Denizli İl Başkanı Zafer Gönenç, yurttaşları uyardı!.. ‘Doğalgaz zorunlu değil’ Denizli Mahalli Çevre Kurulu'nun doğalgaz kullanma zorunluluğuna ilişkin aldığı kararın hukuki altyapısının ortadan kalktığını vurgulayan Gönenç, yerel ve temiz bir kaynak olan jeotermal enerji için çalışma yapılmasını istedi. SEDAT KURT DENİZLİ Danıştay, Konya İdare Mahkemesi’nin verdiği “doğalgaz zorunluluğu” kararını bozdu. Kararın kendilerine örnek oluşturacağını belirten CHP Denizli İl Başkanı Zafer Gönenç, “Denizlili doğalgaz kullanmak zorunda değil” diyerek yurttaşları uyardı. Denizli Mahalli Çevre Kurulu’nun (MÇK) kömür kullanımını engellemek amacıyla aldığı doğalgaz kullanma zorunluluğuna ilişkin kararının altyapısının ortadan kalktığı belirtildi. Denizli’de 14 Ekim 2006 tarihinde doğalgaz ihalesinin yapıldığını anımsatan Gönenç, “Yüklenici firma söz konusu tarihten itibaren 5 yıl içinde bitirmek şartıyla kentin doğalgaz dağıtım şebekesinin yapımını üstlendi. Tam 30 yıllığına doğalgaz satış hakkını al Kara Şeytanın Sonu ÜNAL BENLİALPER Şunu kesinlikle kabul etmeliyiz ki, ülkemizde bugüne kadar denizcilik sektörüyle uğraşan kuruluşların ve yatırımcıların önemli bölümü, denizciliğin geleceğe yönelik doğru yapılandırılması ve yönlendirilmesiyle bilimsel anlamda ilgilenmemiştir.Buna dönemin siyasi iktidarlarının ilgili kurumları da dahildir. Hep günü kurtarma ve kısa vadeli fırsatları değerlendirme peşinde koşarak, sektörün sanal yansımalarının pembe dünyasıyla uğraşmışlardır. Yeterli alt yapıdan, bilgi ve teknolojik birikimden yoksun, öz kaynaklı sermaye gücü çok sınırlı olan bir sektörün ekonomik krizler karşısındaki direnme gücü de elbette çok zayıf ve kırılgan olacaktır. Denizcilik alanında bilimsel ve teknik evrimleşme sürecinin tamamlanarak, akademik kariyerimizin gelişmesi ve sektörde kalkınmış ülkeler düzeyinde bir güce kavuşabilmek için bilgi ve insana yatırım yapılması konusunda duyarlı olmalıyız. Amaç yalnızca denizden elde edilecek tatlı karlarla sınırlı kalmamalıdır. Denizdeki yaşamın kolaylaştırılması, deniz ticaretinin daha uygun şartlarda ve az risklerle yapılmasının sağlanmasının yanında, çevrenin korunması gibi hususlar da unutulmamalıdır. Denizin sosyal hayatımıza daha çok girmesi için gerekli çalışmaların yapılması ve bu doğrultuda programa alınacak yatırımlar için de yeterli kaynağın bulunması sağlanmalıdır. Deniz kültürünün gelişip yaygınlaşması için, daha çok küçük yaşlarda çocuklarımıza deniz sevgisini hissettirmeliyiz. Bunun için de ekonomi kadar, denizin o toplumun sosyal yapısındaki yerinin ve sahip olduğu statüsünün çok önemi vardır. Denizciliğimizin geleceğe dönük kaygılarından kurtulup ufkunun açılabilmesi için sektörün dünya gerçeklerini daha iyi gözlemleyip, doğruların ve hedeflerin algılanmasındaki yetenek sorunlarını kısa sürede aşmalıdır. Denizcilik sektöründeki çağdaş anlamda bilimsel ve teknolojik gelişmeler, o ülkenin uluslararası ekonomik, politik, sosyal ve diğer güç ilişkilerinde belirleyici rol oynamaktadır. Zaman içinde suyun gücü, kara şeytanın (petrol) üstünlüğüne son verip egemenliği kontrol altına alacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Çünkü geleceğin şeffaf altını sudur. Ama Türk toplumu ne üzücü ve acı bir gerçektir ki, denizlerin böylesine önem kazandığı günümüzde bile denizlerden uzak durmakta ve denizlere karşı ön yargılı bir tutum sergilemektedir. İnanıyorum ki, Türkiye yakın bir gelecekte bu engeli de aşarak denizlerde imparatorluk kuracaktır. Zafer Gönenç dı. Mahalli Çevre Kurulu (MÇK) 1 Kasım 2007’den itibaren doğal gaz kullanımını zorunlu hale getirdi. Kurul, denetleme yetkisini Denizli Belediyesi’ne devretti. Şu ana kadar kaç kişiye yasa ihlali nedeniyle ceza kesildiği meçhul. Şirket, geçen süre zarfında 63 bin aboneye ulaştı” dedi. Denizlililerin, doğal gaz dönüşümü için şu ana dek yaklaşık 200 milyon TL harcadığını belirten Gönenç, kamu yöneticileri ve Denizli Belediyesi’ne, hukuka aykırılığı Danıştay’ca tespit edilen doğal gaz zorunluluğundan hemen vazgeçmeleri çağrısında bulundu. Gönenç, “Kente giren kömür kalitesini kontrol altına alarak niteliksiz kömürün yakılmasını önleyiniz. Kamu kurumları ve yerel yönetimler, devlet eliyle kalitesiz kömürleri yoksul halka dağıtarak hava kirliliğinde en büyük etkenlerden biri haline gelmiştir. Verecekseniz halka kaliteli kömür verin. Yerel ve temiz bir kaynak olan jeotermal enerjinin ısınmada kullanılması için gerekli ve samimi çalışmalar başlatın” diye konuştu. [email protected] C M Y B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle