02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

5 ARALIK 2008 CUMA 5 D E N İ Z C İ Kapitalizmin son kriziyle bir kez daha görüldü ki, ‘tüketen biziz, tükenen de biz olacağız’ Krize karşı tasarruf ASUMAN ABACIOĞLU Hayatımız boyunca kim bilir yaşadığımız bu kaçıncı kriz. Ekonomik kriz, hayatımızın her döneminde vardı; kimi ulusal boyutlarda, kimisi de uluslararası. Son yaşanan krizin kapitalizmin arsızlığından, aç gözlülüğünden kaynaklandığı söyleniyor. Yani “daha fazla” kar hırsından. Sanki kapitalizmin kar hırsı genellikle az düzeyde olurmuş gibi. Peki ekonomistlere sormak lazım. Son krizi yaratan şu “daha fazla” kar hırsı olmasaydı, insanların yoksullaşıyor olmasının önüne geçilecek miydi? Ya da yine bu kar hırsı olmasaydı, çevrenin kirlenmesi, iklim değişikliği, fok balıklarının canlı canlı derilerinin yüzülmesi olmayacak mıydı? Daha önce yoksulluk, açlık, iklim değişikliği yoktu da şu son “açgözlü kar hırsı” yüzünden mi bu hallere düştük? Onlar zaten piramidin en alt kısmında yaşıyorlar ve hayat tarzları açısından değiştirebilecekleri pek bir şey bulunmuyor. Burada söz konusu olan, belli bir yaşam standardına sahip kesim; çevreye ve insana duyarlı, bir araya geldiğinde fark yaratabilecek, ses getirebilecek etkinliklere imza atabilen, bu etkinlik ve eylemleriyle daha farklı kesimleri de etkileyebilecek, kendi arkalarından sürükleyebilecek eğitimli, akıllı, öngörülü ve vicdan sahibi olan insanlar. Aslında onlardan etrafınızda çok sayıda var. Bu gruba kendinizi de dahil edin. Gizemli Ege... ÜNAL BENLİALPER Mavi düşlerinizle buluşup onları doyasıya yaşamanın şimdi tam zamanı olsa gerek. Çünkü denizin bu aylarda çok farklı güzellikleri ve yazdan ayrı kendine özgü çekiciliği vardır. Koylar sakinliğe bürünmüş, denizin üstü tekne trafiğinden kurtulup rahatlamış. Sahiller ve koylar derin bir sessizliğin içinde uykuya dalmak üzere. Onların böylesine mutlu, huzurlu ve de sevgi dolu bakışlarla beklemelerini görmek, bizi onlara biraz daha tutkun kılıyor. Karaburun Yarımadası'nı sarıp sarmalayan Ege Denizi'nin gizem dolu mitolojik sularında geçireceğiniz zaman içinde özgürlüğün ve huzurun doruklarında kendinizden geçip, yeni bir dünyada yaşamınızı sorgulayacaksınız. Deniz güvercinleri, kırlangıçları ve mavi suların efsanevi bekçileri, sembolleri, melek tenli martılar bir anda düşlerinizde yeni bir yaşam sayfasını aralayacaklardır. Yeni limandaki köhne balıkçı restoranlarında kadehinizi büyük bir zevkle yudumlarken, güneşin ufkun derinliklerinde bütün ihtişamı ile güne hoşça kal deyişinin sergilediği tabloyla doğanın muhteşemliğine bir kere daha tanıklık edeceksiniz. Akşamın, bütün güzellikleri gizlemeye hazırlandığı anda, gökyüzünde beliren yıldızlar yüreğinizde çok farklı duygular uyandıracaktır. Kuzey Ege'den cömertçe esip gelen meltem rüzgarı, dağların ve denizin kokusuyla sizleri derinden büyüleyecek ve sonsuza kadar sürecek bir sırrın yaşam iksirini hazırlayacaktır. Sımsıcak Ege suları içinde sürüklenen tekneniz ile denizin sevgisini anlamaya çalışın ve onunla defalarca kucaklayın. Kekik ve nane kokularıyla sarılmış dağlarından Knidos kralının söylediklerine kulak verin. Mavi aşkınıza ölesiye teslim olun ve şehrin karmaşık, bunaltıcı havasından sonra size aradığınız huzuru sunan bu ebedi dostunuza sıkıca sarılın. Karaburun Yarımadası'nın sahillerinden Ege Denizi'nin büyüleyici güzelliklerini, cazibesini tekrar tekrar bıkmadan keşfedin. Her zaman heyecanı, zevki ve mutluluğu yakalayın. Ruhsal doyuma ulaşıp yaşamın çirkinliklerinden uzaklaşın. Ege'nin göz kamaştıran pırıl pırıl sularında balık avlarken rüya alemine dalıp büyük keyif alacaksınız. Beklentilerinizle gerçekler arasındaki yaklaşımlar, sizi olumlu yönde etkileyip pozitif enerji ile yükleyecektir. Balıklıova, Mordoğan, Kaynarpınar. Esendere, Karaburun, Yeni liman ve birçok doğa harikası yer, şaşırtıcı güzellikleri ve doğal yapısı ile sizlere alternatif tatil programları sunmak için bekliyor. Buraların denizi, havası, sahili ve bitki örtüsü her mevsimde muhteşem güzelliktedir. Bu ayrıcalıklı yerlerde doğa ile baş başa kalabilme olanağı bulacaksınız. Değerlendirmek sizin elinizde. Çünkü şehir hayatı artık çekilmez hale geldi ve her saat bizlerden bir şeyleri alıp götürüyor. Daha fazlasına izin vermeyelim. Çünkü doğa bizim geleceğimizdir. DAHA AZ... 'Bu tüketim çılgınlığı daha yeni; bizim neslimize ve özellikle çocuklarımıza özgü bir şey. Bundan böyle daha fazla paylaşarak daha az tüketmek ve basit yaşamak zorundayız. Çok değil zaten yakın bir geçmişte anne ve babalarımız böyle yaşıyordu.' UÇURUM DERİNLEŞİYOR... Şu bir gerçek ki, kapitalizmin doğası gereği, vardığımız nokta kaçınılmazdı. Kapitalizmin dayattığı yaşam tarzı değişmedikçe, bu gidişat da pek iyiye olmayacak. Dünyadaki kaynakların çoğunu sadece küçük bir kesimin kullanması nedeniyle zenginler ve yoksullar arasındaki uçurum giderek daha fazla derinleşecek. Kaynaklar azalırken dünya nüfusu artacağı için savaş ve şiddet yaygınlaşacak. Açlık ve kıtlık daha geniş kitleleri etkileyecek. Kaynakların kullanımındaki bu hoyratlık ve savurganlık devam ettikçe dünya üzerindeki canlı türleri giderek azalacak, birçoğu yok olacak. Hala sorunlardan söz edip önlem alınmadığı için sera gazlarının atmosfere salınımı devam edecek; bunun sonucunda oluşacak iklim değişikliği yüzünden buzullar eriyecek; bir yandan şiddetli fırtına ve sel baskınları yaşanırken, bir yandan yaygınlaşacak kuraklığa bağlı olarak dünya üzerindeki tüm canlı türleri açlık ve susuzluk nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaklar. Oldukça iç karartıcı bir tablo bu, ama aynı zamanda gerçek. Bilim adamları küresel ısınmanın sonuçlarının daha erken ortaya çıkacağını söylüyorlar. Belki sadece gelecek nesillerin değil bizim de tanık olacağımız olumsuz sonuçlar yaşanacak yakın bir gelecekte. Aslında küresel ısınma, dünyada kapitalizmin yarattığı sorunların üzerine eklenen daha vahim bir tablo ortaya çıkarıyor. Kapitalizmin kar hırsının bizi bu noktaya getirdiği konusunda hiç bu kadar geniş kitleler hem fikir olmamıştı. Ancak bu sistemin de kolayca yıkılıp ortadan kaldırılması pek olası gözükmüyor. Kapitalizmin yerine Ekososyalizm kavramı üzerinde tartışmalar yapılıyor. Bütün bu arayışlar sırasında gözden kaçan nokta, artık pek zamanımızın kalmadığı gerçeğidir. Her bireyin çok geç kalmadan yapabileceği işler, değiştirebileceği durumlar, alabileceği önlemler var. Bunlar aslında çok büyük fedakarlıklar gerektiren önlemler değil. Üstelik, ortaya çıkan sonuçlar tek tek küçük görünse de kitleler hesaba katıldığında elde edilecek sonuç belki bize, yani insanoğluna biraz daha zaman kazandıracak. Bunları küçük görmemek, önemsemek ve ciddiye almak gerekiyor. Çünkü aksi takdirde çocuklarımızın, torunlarımızın açlık, susuzluk ya da hastalıktan kırıldıklarını göreceğiz. Bir de böyle düşünmek ve buna göre yaşam tarzımızı değiştirmek gerekiyor. Her gün akşama eve ekmek götürebilmek için canını dişine takan, semt pazarlarından artık sebze ve meyve toplayan, ya da bedava yemek kuyruğunda bekleşenlerden söz etmiyorum. Yapılabilecekler aslında çok basit: Yaşam tarzını değiştir, tüketimi kısıtla, tasarrufu yaygınlaştır. Daha az elektrik, su kullan; arabanı daha az kullan, toplu ulaşım araçlarına yönel; arabanı kullanacaksan arkadaşlarını da al; evini iyice ısıtıp pencereleri açmak yerine daha az sıcak bir evde otur; evinde ısı tasarrufu için izolasyon önlemleri al; kalanları atmak yerine daha az çeşit yemek yap; evini daha az temizle, bunun için daha az kirlet; Perdelerini daha seyrek yıka; mobilyalarını sık sık değiştirme; çöplerini ayırarak biriktir. Listeyi siz zenginleştirin. Yaşamımızda attığımız her adımda bundan böyle çevrenin ve dünyanın geleceğini düşünmek en öncelikli sorunumuz olmalı. Çünkü bu, unutulacak, ihmal edilecek, daha sonraya bırakılacak bir konu değil. Çocuklarımızın geleceği buna bağlı. Bundan böyle daha fazla paylaşarak daha az tüketmek ve basit yaşamak zorundayız. Çok değil zaten yakın bir geçmişte anne ve babalarımız böyle yaşıyordu. Bu tüketim çılgınlığı daha yeni; bizim neslimize ve özellikle çocuklarımıza özgü bir şey. Biz, tasarruf yapan anne babaların çocuklarıyız; onların yaşam tarzını bu kadar kısa sürede unutmuş olamayız. [email protected] C M Y B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle