Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
gorus@cumhuriyet.com.tr
24 MAYIS 2025 CUMARTESİ
2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER
Kadınlar bu düzene
Yüz Mekke’yi viran
eden Kurtulmuş
teslim olmayacak!
dırmak, kadınların toplumsal statüsü- dı. Tıbbi bir zorunluluk olmadığı süre-
DR. ASU KAYA
nü geriletmek ve kadın-erkek eşitsizli- ce doğumun nasıl olacağı hekim ve ka- “Bir gönül alır isen yüzüne varmış
YÜKSEL IŞIK
CHP OSMANIYE MV., CHP KADIN
ğini derinleştirmek için bilinçli bir pro- dın tarafından karar verilmesi gereken
gibidir
YAZAR
KOLLARI GENEL BAŞKANI
paganda yürütüyor. bir süreçken, kadınların doğum tercih-
Bir gönül yıkar isen yüz Mekke virandır
2011’de Kadından ve Aileden Sorum- leri üzerine iktidar ve sağlık bakanı ta-
bugün.”
ktidar olmak, bir süreç işidir. Darbelerde
ktidar, kadınların yaşamlarını her
lu Devlet Bakanlığı’nın adından “kadı- rafından baskı oluşturan açıklamala-
Anlaşılan o ki Kurtulmuş, Kürt -
İolduğu gibi zor yoluyla olabileceği
alanda daraltmaya devam ediyor.
nı” çıkaran iktidar, tüm politikalarını rın ardı arkası kesilmedi. Bakanının, en
Türk birlikteliğine duyulan gereksinimi
İHedef tahtasında hep kadınlar var! gibi mevcut iktidarların yönetebilme
yalnızca aileyi odağına alarak şekillen- son yaptığı “Çocuğunuz yoksa sadece
sağlamlaştırmak için Kürtleri,
Cumhuriyetin ilk yüzyılında, zorlu yeteneğini yitirmesi sonucu halkın rızası
dirdi, kadının güçlendirilmesine dair karı koca oluyorsunuz, aile olamıyor-
dolayısıyla Türkleri, Şah İsmail ve
mücadelelerle kazandıkları hakları, yıl- sonucu da olabilir. Bizim tarihimiz, bunun
politikalar zayıflatıldı. İstanbul Sözleş- sunuz” açıklaması, iktidarın kadınla-
Alevilerle korkutma yoluna başvurmuş.
lar içerisinde erkek egemen sistemin pek çok örneğini barındırır; 12 Eylül
mesi, 2011’de, TBMM’deki siyasi par- ra yönelik baskıyı nasıl attırdığını, tüm
Başvurduğu yöntem ile “yüz Mekke’yi
baskılarıyla kaybetmekle karşı karşı- darbesi, ANAP’ın yahut AKP’nin iktidara
ti gruplarının oybirliğiyle kabul edil- toplumu hedef alan ayrımcılık söylem-
viran edercesine” “gönüller yıkmış” oldu.
ya kalan kadınlar, o günlerden bu ya- gelme serüveni böyledir.
miş olmasına rağmen, Mart 2021’de lerinin nasıl sınır tanımadığını da bizle-
na hak mücadelelerini sürdürüyor. Bu Asıl sorun, iktidarda kalabilmektir.
tek bir kişinin kararıyla sözleşmeden re gösterdi. Çocuk sahibi olmayan, ola-
Şaha gitmek için…
mücadelenin temel dayanağı, her ge- İktidarda kalmanın yollarının
çıkıldı. İstanbul Sözleşmesi’nin kabulü mayan çiftlere, evlat edinen ebeveyn-
Her muktedir gibi davranmış; bugün
çen gün boyutları artan erkek şiddetiy- başında halkın çıkar ve beklentilerini
sonrası yeniden yapılandırılan Ailenin lere, tek başına çocuk büyüten anne-
birlik gereksinimi duyduğu Kürtleri
le ve her alanda yaşadıkları ayrımcılık- sahiplenmek; taleplerini gerçekleştirmek
Korunması ve Kadına Yönelik Şidde- lere ve babalara yönelik olarak iktida-
yanına çekebilmek için bilinçaltını
larla kadınların nefes alamayacak du- gelir. Ancak yola bu amaçla çıkan pek
tin Önlenmesi Kanunu olan 6284 sayı- rın ortaya koyduğu bu “ilkel, ayrımcı ve
ruma gelmiş olmaları. çok iktidar, bir süre sonra halkın çıkar harekete geçirerek Alevileri ötekileştirmiş
lı kanun temelsiz bırakıldı ve erkek şid- çağdışı” yaklaşımı reddediyoruz.
Bugün geldiğimiz noktada ise, cinsi- ve beklentilerini gerçekleştirmek yerine oldu. Yani, muktedirlerin tarihsel
detinin öznesi olan kadınların arkasın-
yet temelli eşitsizlikler artmakta; ka- kendi çıkar çevrelerini önceleyen icraatlar tecrübesinden hareket ederek, bölüp,
Umudu örgütlemek
dan devlet çekildi.
dın cinayetlerinin ve kadınların her ge- gerçekleştirir; halka da, korku dağıtıp,
parçalamak ve böylece yönetmek
Kadınlar, yaşamları boyunca karşı- Biliyoruz ki, “normal doğum” ora-
çen gün içine sürüklendikleri derin umut satar.
isterken, gerçeğe aykırı ifadeleri, Şah
laştıkları tüm ayrımcılıklar ve sorun- nı artışı toplumsal baskıyla değil doğru
yoksulluğun, gündemin en üstlerinde Hemen her iktidarın elinin altında
İsmail’in kişiliğiyle örtüşmüyor. Tam
larla yalnız mücadele etmek zorunda ve tutarlı sağlık politikalarıyla gerçek-
yer aldığı ülkemizde, kadın işsizliğin- bulundurduğu tutkallardan biri korku,
tersine İsmail hem Anadolu insanının
bırakılmaları yetmezmiş gibi, iktidara leşir. Bunun da, AKP iktidarının çök-
de de tarihin en yüksek rakamları gö- diğeri umuttur. İkisini birlikte kullanınca
gönlünü kazanmıştı hem de Bayezid’e
mensup erkek siyasetçiler tarafından müş, tüketime dayalı neoliberal sağlık
rülmektedir. Ekonomik krizin, kadın- ortalama yurttaş üzerinde inanılmaz
“baba” diyecek kadar sıcak bir isimdi.
yerel siyasette de şiddete maruz bıra-
politikalarıyla olanaklı olmayacağı or-
lara ekonomik şiddet olarak döndü- etki oluşturur. Biz buna “toplumsal algı
Hiç kuşkusuz, Anadolu Türkmenlerinin
kılmaya başladılar. CHP’li kadın bele-
tadadır. Bu konunun, futbol sahaların-
ğü Türkiye’de, bir diğer cinsiyet temelli yönetimi” diyoruz.
İsmail’e gösterdiği yakınlık, Osmanlı
diye başkanları ve kadın belediye mec- da erkeklere pankartlar açtırıp eş bas-
şiddet alanı siyaset oldu. Siyasetin her Bu girişe, Meclis Başkanı Numan
yönetimini tedirgin etmiş; “baba”
lis üyeleri, iktidarın erkek belediye baş- kısı oluşturarak çözülecek bir konu ol-
kademesinde kadınlara yönelik erkek Kurtulmuş’un sözleri vesile oldu.
diye seslendiği Bayezid dahi Anadolu
kanlarının ve belediye meclis üyeleri- mayıp, orta ve uzun erimli güçlü sağ-
şiddeti uygulanmaya başlandı. Kurtulmuş, adına “terörsüz Türkiye”
Alevilerinin “şaha gitmesini” engellemek
nin kendilerine yönelen cinsiyetçi sal- lık politikalarının yaşama geçirilmesiy-
Birçok alanda kadınlara yönelik eşit-
dedikleri sürecin ne kadar iyi bir şey
için sınırları kapatmıştı. Hatta gitmekte
dırılarıyla mücadele etmeye başladı- le çözülecek bir konu olduğunu iktida-
sizlik ve ayrımcılık artarken, örgüt-
olduğunu anlatmak isterken, Yavuz
ısrarcı olanların mallarına el konduğunu;
lar. Yerel siyasette durum buyken, ka- ra hatırlatmak isteriz.
lü kadın mücadelesi de inadına güç-
Selim ile Bitlisli İdris’in, Şah İsmail’e karşı
öne çıkan isimlerin ise Modon ve Koron
dınlar için en yaşamsal konuların ba- Tüm bu baskıcı tutumları ve söylem-
lenmektedir. Nasıl ki 80 sonrasında,
yaptıkları ittifakı örnek göstermiş.
kalelerine sürgün edildiğini biliyoruz.
şında gelen ekonomi ve sağlıktan so- leri sonrası, kadınların desteğini kay-
Türkiye’de yeniden canlanan kadın ha-
rumlu kabinenin “atama” bakanları bettiğini gören iktidar, yine kadınları
reketi, “Dayağa Hayır” yürüyüşleriy- Tarihi tahrif ediyorlar
Kardeşliğin inşası
da, ardı ardına toplumsal cinsiyet eşit-
hedef alan bir siyaset izliyor. Bu bilinç-
le sokağa çıkmış, kadına şiddete “dur”
Kurtuşmuş, tarihi tahrif etmek
Bununla birlikte Aleviler, “Siz de şah
sizliklerini artıran açıklamalar yapma-
li “cinsiyetçi” siyasete karşı, CHP Kadın
demişse bugün de bedenleri üzerine
pahasına yapmış bunu. Çünkü ne Şah
diyeni öldürürlerse/ ben de bu yayladan
ya devam ediyordu. Kolları olarak, sokaklarda, tarlalarda,
her gün siyaset yapılan, tacizin, şid-
İsmail, “Anadolu topraklarını baştan
şaha giderim” şeklinde kararlılıklarını
fabrikalarda ve meydanlarda her yaş-
detin öznesi olan kadınlar özgürlükle-
aşağı zulümle inlet(ti)” ne de Yavuz ile
göstermiş; Şah Kulu İsyanı da bu sürecin
Ayrımcı ve çağdışı yaklaşım
tan kadınla mücadelemizi birlikte yük-
ri için sokaktalar. Kadınları güçlendir-
İdris’in yaptığı ittifak, “Anadolu’daki
sonucunda çıkmıştı. İsmail’in o isyanda
Geçen sene, 21 milyon kadının istih- seltmeye devam ediyoruz. Bu mücade-
mek için ortaya konan bu mücadele-
Müslüman toplulukların başının daha dik
dahlinin olmadığı, sonrasında takındığı
dam dışı kaldığı, bu kadınlardan 7,5 lede, bize cesaret veren güçlerin başın-
nin en önemli ayaklarından birisini de
bir şekilde dolaşmasına” vesile oldu.
tutumdan anlaşılabilir.
milyonunun, “ev işleri nedeniyle istih- da da, Cumhuriyetin ikinci yüzyılının
CHP’nin kadın örgütü oluşturmaktadır.
Yavuz ile İdris’in ittifakı doğru ama
Yavuz ise o sırada, bir yandan isyanı
dama katılamadıklarını” söyledikleri yüz akı olan genç kadınlar geliyor.
Kurtulmuş’un iki iddiası da doğru değil.
el altından kışkırtırken, diğer yandan
Eşitsizlik derinleşiyor ülkemizde, ekonomide de kadının adı- “Özgürlüklerimizi istiyoruz, bedeni-
Sonradan “Bağlamından kopartıldı” dedi
da babasını tahttan alaşağı etmekle
nın olmadığını görmüş olduk. “Kadın- mizle, kararlarımızla uğraşılmasını is-
Ülkemizde, Cumhuriyetin temel ni-
ama kullandığı ifadeler, resmi tarihçilerin
meşguldü. Bu isyanı kullanarak, babasını
teliklerinin fiili olarak ortadan kaldırıl - lar iş aradığı için ülkede işsizlik artıyor” temiyoruz” diyen genç kadınlar, bu dü-
bile cesaret edemediği türden. Çünkü
alaşağı etti, kardeşlerini öldürttü.
masının, laikliğin yok sayılmasının ya- gibi cinsiyetçi ve ayrımcı bir ifadeyi kul- zene karşı inatla ve cesaretle umudu
Şah İsmail için çok şey denebilir ama
Sonrasında da sayıları 40 bini bulan Alevi
nı sıra bir de hukukun yok sayılarak lanabilen bir “ekonomi” bakanının ol- örgütlüyorlar!
Anadolu’da kimsenin kılına zarar verdiği
katliamına girişti.
halk tarafından seçilenlerin hapse atıl- duğu ülkede, kadınlar için mücadele- Biliyoruz ki, İkinci yüzyılın mücadele-
söylenemez. Hatta Anadolu Alevileri, çığ
Bütün bunları yakında Cumhuriyet
dığı bir dönemi yaşıyoruz. Ortaya çı- nin çetin olduğu ortadayken, bir diğer ci kadınları bu düzene teslim olmaya-
olup “şaha gitmişler”; Osmanlı, akın akın
Kitapları arasında çıkacak olan “Şah
kan bu adaletsiz ve hukuksuz iklimin- tartışmalı alan “sağlık” oldu. cak! CHP kadın örgütleri olarak biz de
İsmail’e giden Anadolu Türkmenlerini
İsmail-Bir Derdim Var, Bin Dermana
den en çok etkilenenler her zaman ol- Kadınların kaç çocuk doğuracakla- tüm kadınlarla özgürlüklerimize sahip
durdurmak için sınır kapılarını kapatmak
Değişmem” kitabımda ayrıntılarıyla
duğu gibi yine kadınlar. İktidar, 20 yıl- rına, nasıl doğuracaklarına dair tar- çıkacak, eşitlik ve adalet mücadelesini
zorunda kalmıştı.
anlattım. Okuduğunuzda göreceksiniz ki
dan fazla zamandır, Cumhuriyetin ka- tışmalar yıllardır sürerken, konu yeni- kol kola, en önde sürdürmeye devam
23 Mayıs 2025, Şah İsmail’in sonsuzluğa
dınlara dair kazanımlarını ortadan kal- den iktidar tarafından gündeme taşın- edeceğiz. olup bitenler, Kurtulmuş’un çarpıttığı gibi
göçüşünün 501. yılı. Şah İsmail için
değil.
pek çok şey denebilir ama Anadolu’ya
Kurtulmuş’a da önerim; tarihi
zulmettiğini söylemek için insafsız olmak
çarpıtmaktan vazgeçsin. Çünkü
lazım. Kurtulmuş’un sözleri insafsızca
çarpıtılarak, gelecek inşa edilemez. Öte
ve bu insafsızlık Alevileri incitti. Aleviler
Antalya Arkeoloji
yandan Türk-Kürt kardeşliğinin yeniden
ise “incinsen de incitme” ikliminde
inşası da, herkesin “gönlünü almak” ile
şekillenmişler. Gene de Şah Hatayi’nin
dile getirdiği şu nefesi hatırlatmakta olur; çarpıtarak, toplumları yanıltarak,
yarar var: bir yere varılamaz.
Müzesi korunmalıdır
rağmen, Cumhuriyet dönemi mimari göstermektedir.
DR. MIMAR ÜMRAN KARAHASAN
mirasının korunması konusunda yeter- Yapı; üretildiği dönemin üslupsal ve
CUMHURİYET YAZARLARI, 12. SARIYER
ntalya Arkeoloji Müzesi, Cumhuri-
li bir bilincin tam oluşmadığını da gös- yapım tekniği özelliklerini somut ola-
EDEBİYAT GÜNLERİ’NDE OKURLARIYLA BULUŞUYOR
Ayet dönemi mimarlığımızın önemli
rak ifade etmektedir. Aynı zamanda
termektedir. Bu nedenle; 1964’te pro-
isimlerinden Doğan Tekeli, Sami Sisa ve
mimari kompozisyonunu oluşturan iç
jelendirilen müzenin; neden tartışma-
Metin Hepgüler tarafından tasarlan-
ve dış mekân bağlantıları, dış cephe-
sız bir şekilde taşınmaz kültür varlı-
İMZA
mış ve 1964 yılında açılan “Ulusal Mi-
de izlediğimiz yatay ve düşey çizgile-
ğı olduğunun açıklığa kavuşturulma-
marlık Yarışması”nda birincilik ödülü
riyle hem çağının hem de Akdeniz mi-
sı gereklidir. Çünkü ulusal ve uluslara-
almıştır. Ayrıca 1988 yılında sergileme-
marisinin tipik estetik özelliklerini taşı-
rası normlara göre herhangi bir yapı-
de ve düzenlemedeki başarısıyla “Av-
maktadır. Konturu, gabarisi ve topoğ-
nın kültür varlığı olarak kabul edilmesi,
rupa Konseyi Özel Ödülü”ne değer gö-
rafyayla kurduğu uyumuyla; kentin bir
onun taşıdığı değerlere bağlıdır. Müze-
rülmüştür. Müze yapısı Akdeniz mima-
vista noktası olan Bey dağları önünde
nin taşıdığı bu değerleri tek tek belirle-
risini yansıtan estetik çizgileri, topoğ-
sakin, anlaşılır ve dengeli bir duruş ser-
yerek ilerlemek, konuya nesnel bir ba-
rafyayla olan uyumu, insanı ezmeyen,
gilemektedir. Bu da bizlere mimari ta-
kış açısı kazandıracaktır.
ama içine çağıran çözümlemeleriyle,
sarımda, kentin doğal silüet değerleri-
Müze yıllardır Bey dağlarıyla
çağdaş mimarimizin özgün bir örne-
nin önemsendiğini göstermektedir.
Akdeniz’in buluştuğu eşsiz Antalya silü-
ğidir. Aynı zamanda, geçen uzun yıllar
Tüm bu özelliklerin bir müze yapı-
etinin önünde; sakin ve dengeli mima-
içerisinde Antalyalıların ve yüzlerce zi-
sında buluşması, yapıya özgünlük de-
risiyle kent hafızasında yerini almış ve
BORA SERDAR
yaretçinin belleğinde güçlü bir yer ala-
ğeri kazandırmaktadır. Bu nedenlerle
bir kimlik değeri kazanmıştır. Bu neden-
24 MAYIS
rak kentin önemli bir hafıza mekânı ol-
müze; Cumhuriyet dönemi mimarlığı-
le Antalya Arkeoloji Müzesi olarak kent
16.00
ma özelliğini de kazanmıştır.
nın tasarım ve mimarlık anlayışını yan-
için bir simge değeri de taşımaktadır.
20 Mart’ta mevcut müze binasının
sıtan bir belge olma özelliğine sahip-
Yapılar insanlar üzerinde her zaman
bulunduğu yerde, yeni bir müze yapıl-
tir. Sıraladığımız bu kriterler ışığında
SÖYLEŞİ-İMZA
bir etki yaratırlar. Hemen herkesin
masını içeren proje, Kültür ve Turizm
müze yapısına koruma statüsü kazan-
özellikle kamu yapılarıyla duygusal bir-
Bakanlığı yetkililerince basın mensup-
dırılarak gelecek nesillere aktarılma-
takım anıları vardır. Çünkü kent içinde-
larına tanıtılmış ve Antalya Arkeolo-
25 MAYIS
sı; Cumhuriyet dönemi mimarlık tari-
ki anılarımız mimariyle bütünleşir. Mü-
ji Müzesi’nin yıkımı bu konuyla birlikte
himizin kesintisiz izlenebilmesi açısın-
ze yapısı bu anlamda çocukluktan iti-
gündeme taşınmıştır. Antalya Kültü-
dan da büyük önem taşıyacaktır.
SÖYLEŞİ
baren Antalyalıların ve kentin yüzler-
rel Miras Derneği, DOCOMOMO Tür-
ce ziyaretçisinin belleğinde ciddi bir anı
kiye Ulusal Çalışma Grubu ve Akdeniz
Korumak uygarlıktır
değeri taşımaktadır.
Serbest Mimarlar Derneği ayrı ayrı ola-
“ÖYKÜCÜLÜĞÜMÜZÜN
Koruma; bilinçli ve çözüm üreten
rak Antalya Kültür Varlıklarını Koruma YÜZ YILI”
yapıcı bir eylemdir. İvedilikle atılma-
Süreklilik, ekonomi ve
Bölge Kurulu’na başvurmuş ve yapının
sı gereken ilk adım; Antalya Arkeoloji
14.00
işlevsellik
korunması gerekli kültür varlığı olarak
Müzesi’ne, tüm özgün mimari özellik-
HÜRRİYET YAŞAR M. SADIK ASLANKARA
tescilini talep etmişlerdir. Bölge kuru- Müzenin, yapımının tamamlandığı
leriyle birlikte korunması gerekli bir ya-
lu 10.04.2025 gün ve 19534 sayılı kara- 1972’den günümüze kadar kendi özgün
pı statüsü kazandırılması olmalıdır.
İMZA
rıyla bu öneriyi reddetmiştir. Şimdi ay-
fonksiyonuyla toplumun kültür yaşa-
Bundan sonra müzenin yapı fizi-
nı sivil inisiyatif, konuyu yüksek kurula
mına hizmet vermeyi sürdürdüğü gö-
ği açısından durumunun saptandığı ve
taşıyacağını belirtmektedir.
rülmektedir. Bu da yapıya geçmiş ve
zaman içinde yapılan eklerinin de be-
HÜRRİYET YAŞAR
Cumhuriyet dönemi mimarlık tarihi-
gelecek arasında devamlılık sağlayan
lirlendiği analitik rölövesinin hazırlan-
M. SADIK ASLANKARA
mizin kesintisiz izlenebilmesinde önem-
bir kültür köprüsü olma özelliği kazan-
ması gereklidir. EREN AYSAN
li bir yeri olan müzenin korunması konu-
dırmıştır. Bu özelliğiyle de süreklilik
Bu aşamadan sonra yapının resto-
sunun tartışılması üzücüdür. Ancak An-
değerinin önemli bir temsilcisidir. 15.00
rasyonu; günümüzün somut ihtiyaç-
talya bölge kurulunun, yapıyı korunması
Yeryüzünde insan eliyle üretilen
ları, yapının bugünkü fiziksel durumu
gerekli bir kültürel varlık olarak tescil et-
ve belli gereksinimlere cevap veren
değerlendirilerek, çağdaş ve bilimsel
memesi de, bir o kadar şaşırtıcıdır. EREN AYSAN ÖZCAN KARABULUT
her ürün ekonomik bir değere sahip- bir anlayışla hazırlanacak restorasyon
tir. Müze bu anlamda her zaman eko-
projesiyle yaşama geçirilmelidir.
Kentlinin belleğinde
nomik bir değer ifade etmektedir. Bu-
Buradaki temel yaklaşımda; tari-
simgesel yapı gün hâlâ yüzlerce ziyaretçiyi karşılaya-
hi yapıya koruma değeri kazandıran
Bu aynı zamanda birçok başarılı ko- rak özgün fonksiyonunu sürdürebilme- tüm özelliklerinin korunması esas ol-
ruma kararlarına ve uygulamalarına si de, onun işlevsellik değeri taşıdığını malıdır.