Katalog

11 ARALIK 2025 PERŞEMBE 6 HABER ANITKABİR’İ 2025 yılının ilk 11 ayında 7 milyon 936 bin 182 kişi Yıl ziyaret etti. Ocakta 307 bin 830, şubatta 218 bin 495, martta 220 bin 139, nisanda 622 bin 306, mayısta 858 bin 864, haziranda 366 bin 829, temmuzda 419 bin 775 kişi Anıtkabir’i gezdi. Bu bitmeden sayı ağustosta 1 milyon 49 bin 588, eylülde 350 bin 611, ekimde 1 milyon 562 bin 612, kasımda da 1 milyon 959 bin 133 kişiye ulaştı. rekor Anıtkabir’i 2018’de 6 milyon 581 bin 232 kişi ziyaret etmiş ve bu, rekor olarak kayıtlara geçmişti. Ancak 2025 yılı henüz tamamlanmadan bu rekor kırılmış oldu. kırıldı l İSTANBUL/Cumhuriyet Tarihe geçecek diploma iptali davası Dreyfus’u gölgede bırakır   ir ülke, bir iktidar, bir hukuk, bir yargı düşünün ki topluca Bhareketle bir kimsenin 31 yıl önce aldığı üniversite bitirme diplomasını geçersiz saysın ve iptal etsin. Bu, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde barolar, hukuk ve hak ihlallerine dikkat çekti: dünya tarihinin geçmişinde de geleceğinde de asla yaşanmayacak bir olay. Bu olağandışı olaya imza atanların hepsinin künyesinde yazılacak olmasından daha önemli Türkiye’mizin adıyla anılacak olması: Özgürlükler paramparça Biliyor musunuz Türkiye’de ne oldu... En geri ve son derece istikrarsız bir Afrika ülkesinde bile yaşanması, akla 77 yıl önce imzalanan İnsan Hakları gelmesi mümkün gözükmüyor. Hukukun böylesine siyasi araç olarak Beyannamesi’ni anımsatan İzmir, İstanbul ve kullanılması son derece korkutucudur. Ankara baroları hak ve ihlallerin zirve yaptığını, Yerlisi yabancısı yatırımcısı vb’si ne aptal ne geri zekâlı ne sağır ne ebleh ne özgürlüklerin rafa kaldırıldığını vurguladı. de kör. Neden diploma iptal edildiğini hepsi biliyor. Ve kanaati açık: Bu zmİr Barosu, 10 Aralık ihlallerinin artık en üst seviyeye ülkede her şey olabilir! Dünya İnsan Hakları Günü çıktığı bir süreci yaşıyoruz” dedi. İkapsamında baro binası Basın açıklamasını okuyan En kestirme yol önünde basın açıklaması avukat Erdem Oktar da İktidar, gençliği ile başarısıyla yaptı. İzmir Barosu Başkanı “Ülkemizde yaşanan haksız ve İBB’ye hatta üç kez kazanmasıyla Sefa Yılmaz, 1948’de kabul hukuka aykırı tutuklamalar, İstanbullu ile en zor koşullarında edilen İnsan Hakları Evrensel kayyum atamaları, gösteri büyük bir dayanışmaya girmesiyle ve Beyannamesi’nin, aradan ve ifade özgürlüğünün bütünleşmesiyle, Cumhurbaşkanlığı geçen 77 yıla karşın önündeki hukuk dışı koltuğunu neredeyse kesin kazanacak ‘Haklar savunulduğu ölçüde yaşar’ uygulanmadığını engeller, kadın cinayetleri, bir noktaya gelmesi ile lideri değiştirmek vurgulayarak “Oradaki çocuk istismarları, gibi bir “düşünce” ve “eylem suçu” ANKARA Barosu İnsan Hakları Merkezi, insan hakları ihlallerinin en ağır, en yakıcı hak ve özgürlüklerle ilgili LGBTİ+’ların, mülteci ve işlediği için İmamoğlu’nu tasfiye 10 Aralık İnsan Hakları Günü için dün ve en vahşi biçimlerinden birinin Filistin iç hukuk düzenlemelerimiz sığınmacıların haklarının etmesinin en kestirme yolunu seçti. Ankara Yüksel Caddesi’nde basın topraklarında yaşandığı vurgulandı. var. Ama bu iç hukuk her fırsatta geriletilmeye Bu kadar açık ve seçik. Bunun açıklaması yaptı. Ankara Barosu Türkiye’nin de insan hakları alanının, düzenlemeleri ve uluslararası çalışılması, insan hakları üzerine de İBB’yi yolsuzluk vb. Başkan Yardımcısı Kemal Binici uzun süredir ağır sınamalarla karşı sözleşmelerin ne yazık ki hayata konusunda hangi noktada suçlamalarıyla darmadağın etti ve bir tarafından okunan açıklamada, “İnsan karşıya kaldığını ifade eden açıklamada, yansımadığı, yaşamımıza etkili olduğumuzu ortaya koyan casusluk düğümüyle de zindanının haklarının korunması, yargı makamlarının “İBB soruşturması kapsamında yaşanan olmadığı, aksine yok sayıldığı ve somut göstergelerdir” diye kapısına bir kilit daha vurdu. ya da hukukçuların sorumluluğu olduğu tutukluluk süreçleri, mart ayında gerçekleşen bu kurallardan uzaklaşıldığı, hak konuştu. l İZMİR/Cumhuriyet İmamoğlu iki gün önceki davada kadar, toplumun tüm kesimlerinin ortak toplumsal olaylarda gençlere yönelik ters büyük bir özgüvenle ben yargılanmak sorumluluğudur. İnsan hakları, insan kelepçeli keyfi gözaltı ve tutuklamalar bu için değil suçlanmak için buradayım olmanın doğal sonucudur. Bu haklar, yalnızca sorunun en somut örneğini oluşturmaktadır” deyince akla Emile Zola’nın iktidara ‘Bitmeyen bir kâbus gibi’ savunulduğu ölçüde yaşar” dendi. Açıklamada, ifadeleri dikkat çekti. l ANKARA/Cumhuriyet ve orduya yazdığı Suçluyorum! ünlü mektubu geldi. İSTANBUL Barosu, 10 bulundu. “zor zamanlarda Aralık İnsan Hakları Günü avukatlık” başlığı altında söz Zola da hakaretten kapsamında dün bir alan İstanbul Barosu yönetim ‘Basın üzerindeki denetim kaygı verici’ tutuklandı sempozyum düzenlendi. kurulu üyesi avukat Emel İstanbul Barosu Ataktürk ise avukatlara Ahat Andican, Halk TV’de Tü RK Üniversiteli Kadınlar Beyannamesi’nin “Bütün özellikle “Basın mensupları olayı Dreyfus davasına benzetti (1894). Başkanı İbrahim yönelik açılan davalara Derneği (TÜKD), 10 Aralık insanlar hür, haysiyet ve ve insan hakları savunucuları Orduda parlak bir yüzbaşı olan Kaboğlu, Türkiye’de dikkat çekti. Ataktürk, İnsan Hakları Günü nedeniyle haklar bakımından eşit üzerindeki denetimlerin Dreyfus Almanya için casusluk yaptığı hak ve özgürlüklerin “Bitmeyen bir kâbus gibi bir açıklama yayımladı. doğarlar” ilkesi anımsatılarak kaygı verici boyuta ulaştığını” iddiasıyla tutuklanmış ve mahkûm “paramparça edildiğini” davalar sürüyor, hatta TÜKD Genel Başkanı meral buna karşın beyannamedeki ifade etti. Dernek, yaşam edilmişti. Kanıt ise Alman elçiliğine vurguladı. Kaboğlu, “Siyasal baro başkanları öldürülüyor. Güler imzalı açıklamada, ideallerin çok gerisinde hakkı başta olmak üzere yazılan “Size Fransa hakkında bilgi sorumluluk mekanizmasını Hak savunucuları olarak Türkiye’de ve dünyada insan kalındığı vurgulandı. ağır ihlallerin önlenmesi vermek istiyorum” diyen el yazısı işletemediğiniz sürece hukuki her an her birimizin başına haklarının korunmasına TÜKD, Türkiye’de ifade için “demokratik, barışçıl ve mektubuydu. Büyükelçilikte Fransa sorumluluğu işletmeniz de bir şey gelebilir, bu mesajı yönelik kaygıların arttığına ve düşünce özgürlüğü adil çözümler” üretilmesi casusu olan bir hademe çöp sepetinde mümkün olmuyor. Tıpkı anlayabiliyoruz” diye konuştu. dikkat çekildi. Açıklamada, alanındaki baskıların çağrısında bulundu. böyle bir mektup bulmuş ve iktidara bugün olduğu gibi” uyarısında l Haber Merkezi İnsan Hakları Evrensel ağırlaştığını belirterek l Haber Merkezi teslim etmişti. Dreyfus’un el yazısına benzettiler. Yargılandı ve mahkûm oldu. Bir “benzerlik” dışında başka T.C. ALANYA 7. ASLİYE HUKUK hiçbir kanıt yoktu. Dreyfus mektubu TTB’den birlikte ‘Herkes için eşitlik, reddediyordu. Daha sonra mektubu MAHKEMESİ’NDEN yazanın orduda bir binbaşı olduğu mücadele çağrısı herkes için barış’ ortaya çıkmasına rağmen Dreyfus yeniden yargılanmış ama yine mahkûm ESAS NO : 2024/26 Esas Tü RK Tabipleri Birliği (TTB), İNSAN Hakları Derneği (İHD) 10 Aralık İnsan Hakları Günü ile Türkiye İnsan Hakları Vakfı edilmişti. DAVALILAR : 1- ALİ ALHÜSYİN, 2- FADİ EL HÜSEYİN Emile Zola’nın ünlü mektubu bu nedeniyle yaptığı açıklamada, (TİHV) İstanbul Şubesi, 10-17 Davacı YUSUF DEMİR ile Davalılar ALİ ALHÜSYİN, FADİ EL HÜSEYİN arasında “Eşit, özgür, onurlu bir toplum Aralık İnsan Hakları Haftası büyük haksızlığa büyük bir isyandı mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Neden - ama o da orduya hakaretten hapse olmanın yolu her insanın birlikte açılışı nedeniyle İstanbul’da li) davası nedeniyle; mücadele etmesinden geçer” Sultanahmet Meydanı’nda mahkûm edilmişti. Mahkememizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize bilirkişi raporu ve duruşma Haksızlık karşısında susan dilsiz vurgusu yaptı. Açıklamada, açıklama yaptı. “Herkes için gününü bildirir davetiye çıkarılmış olup, adresinizden ayrıldığınız gerekçesiyle teb- kayyım atamaları, seçilmişlerin eşitlik, herkes için barış” yazılı şeytandır, deyimimiz, Zola’nın isyanını ligat yapılamamıştır. Adres araştırmasından da bir netice alınamadığından bilirkişi anlatır. Neyse sonuçta Dreyfus’a sonra tutuklanması ve halk iradesinin pankart açılan eylemde konuşan raporu ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. gaspının ardından düşünce ve İHD Eşgenel Başkanı Oya Ersoy, madalya takılacaktır... Durusma Günü: 05/02/2026 günü saat: 10:15'da duruşmada bizzat hazır bulunma- ifade özgürlüğünü kullanan “terörsüz Türkiye” sürecine Bir el yazısı bile yok nız, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.U.M.K.'nun 3156 sa- başta üniversite öğrencileri vurgu yaptı. “Türkiye’de 10 İmamoğlu’nun davasında ise bir el yılı yasa ile değişik 213/2 maddesi uyarınca yargılamaya yokluğunuzda devam olu- olmak üzere birçok kişinin yıldır demokrasinin kırıntılarını yazısı bile yok! Hiçbir belge yok. Peki ne gözaltı ve tutuklamalara bırakmayacak şekilde nacağı hususu duruşma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. var? Alınmış diploması var, yazışmalar maruz kaldığı, sosyal medya insan hakları değerlerinden Bilirkişi Raporu; var, sınav sonuçları var, rektörlüğün paylaşımlarının kriminalize uzaklaşmış durumda” 28 AAE 250 plaka sayılı araçta, 21.10.2022 tarihinde meydana gelen kaza sonu- bölümünün vb. imzası var, mezun edildiği, gazetecilerin hedef diyen Ersoy, “İHD olarak cu araçta ortaya çıkan hasarlar sebebiyle, oluşan değer kaybının 21.10.2022 kaza olmuştur yazısı var. Var oğlu var... haline getirilerek tutuklandığı, bütün birikimimizi barış için tarihi itibariyle serbest piyasa rayiç değeri 150.000,00-TL olarak hesaplanmış olup, İmamoğlu’na yapılan suçlama da medya üzerinde sansür ve kullanacağımızı belirtiyoruz” 21.10.2022 kaza/riziko tarihi itibariyle 42 MA 8874 plaka sayılı aracın ZMMS sigorta- resmi evrakta sahtekârlık yaptığıdır. erişim engellerinin uygulandığı ifadelerini kullandı. cısı olan Türkiye Sigorta A.Ş. tarafından ödenen değer kaybı tazminatı bedeli çıkarı- Yargılama bunun üzerine... Yani belirtildi. l ANKA l Haber Merkezi lınca kalan bakiye değer kaybı tazminatı bedeli 128.842,78-TL olarak hesaplanmış- uydurulmuş bir iptal üzerine uydurulmuş tır, ayrıca davaya konu 28 AAE 250 plaka sayılı aracın 21.10.2022 kaza tarihindeki, bir suç. kazadan önceki hasarsız halinin serbest piyasa rayiç değerinin takribi 1.400.000,00- Ama sahtekârlığın belgesi de yok. 87 ŞİDDET VAKASININ 53’ü EV İç İNDE YAŞANDI Yöneticilere rüşvet mi vermiş, ne TL- 1.600.000,00-TL aralığında olduğu ve aracın kazalı/hasarlı haldeki sovtaj değe- yapmış? rinin de serbest piyasa rayiç değeri takribi 1.100.000,00-TL-1.300.000,00-TL aralı- İmamoğlu’nin diplomasının iptaline ğında yani aracın rayiç değeri ve sovtaj değeri arsındaki takribi 300.000,00-TL lik karışanlar başta atanmış YÖK Kadınlar, psikolojik ve farkın hasar bedelinden fazla olmasından dolayı aracın tamir/onarım işlemlerinin ya- ve atanmış İstanbul Üniversitesi pılmasının daha ekonomik olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. rektörüdür. Bilirkişi raporuna HMK 281. maddesi gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta fiziksel şiddet mağduru içinde itiraz etmediğiniz taktirde bilirkişi raporuna itiraz etme hakkından vazgeçmiş Suç varsa, kim yargılanmalı? sayılacağınız ihtar ve ilanen tebliğ olunur. Eğer bir suç varsa yargılanması ürkiye Kadın Dernekleri aktarılan bilgilerde, şiddete gerekenler diplomayı veren ve Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 2355625) TFederasyonu’nun “ev içi maruz kalanların yaşları onaylayan YÖK ve rektörlükken, Ekrem şiddet acil yardım hattı” verileri 11-63 arasında değişiyor. Bey yargılanıyor. Aynı sürede yatay açıklandı. Buna göre, kasım TKDF, çağrılara ilişkin şu T.C. İSTANBUL ANADOLU 49. ASLİYE CEZA geçiş yapanların da kamuoyunda tartışılması üzerine iptal edilmek ayında acil yardım hattına 457 değerlendirmede bulundu: MAHKEMESİ’NDEN zorunda kalındı. Yani 28 kişiyi de çağrı geldi. İhbarı gelen ve yeni “Gelen aramalar göstermektedir sayarsak “demek toplu bir sahtekârlık kayıt açılan 87 şiddet vakasının ki şiddete maruz kalanlarının suçu” işlenmiş oluyordu!!! Valla suç DOSYA NO : 2025/48 Esas 53’ünün ev içi şiddet ihbarı çoğunluğu kadınlar (yüzde işlemek amacıyla gizli örgüt kurmakla KARAR NO : 2025/772 olduğu bu vakaların 37’sinin 89.6). Bu oranı yüzde 5.2 ile kız suçlanmamaları, hayret bişi! Bu konuda Kamu Malına Zarar Verme suçundan Sanık Zakarıae Ballach hakkında Mahkememizin kadınların resmi nikâhlı çocukları izlemektedir. İhbar böylesine örgütler yaratmakla ünlü yukarıda esas ve karar numarası yazılı 18/11/2025 tarihli ilamı ile TCK'nun 152/1-a oldukları erkekler tarafından edilen şiddet vakalarının önemli savcılık bunu nasıl atlamış hayret bişi! maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezasının TCK'nun 51/1 maddesi uyarınca ertelenen hapis Bu Dreyfus davasını bile maruz bırakıldıkları şiddet çoğunluğu psikolojik ve fiziksel cezasına ilişkin ilamtüm aramalara rağmen bulunamayan sanığa tebliğ edilememiştir. gölgede bırakan bir hukuk ve yargı ihbarları olduğu belirtildi. şiddet vakaları. Gelen çağrılar 1- 7201 sayılı Tebligat Kanununun 29. maddesi gereğince hüküm özetinin GAZETEDE skandalıdır. Ayrıca, 23 çağrının sığınma evi göstermektedir ki kadınlar İLANEN TEBLİĞİNE, Bunun ötesinde, iktidar siyasetinin talebi için olduğu aktarılırken en çok en yakınlarındaki 2- Hüküm fıkrasının ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağına rakibini devre dışı bırakmak için elindeki bir de acil müdahale gerektiren erkekler tarafından şiddete karar verilmiş olup, İLAN OLUNUR. 09.12.2025 tüm araçları tepeden aşağı kullanmaya vaka ihbarı geldiği ifade edildi. uğramaktadır.” kalkışması ise skandalın da skandalıdır. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 2357471) Federasyon tarafından l Haber Merkezi