23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 MAYIS 2024 CUMA KÜLTÜR 11 Yeni sergi açan Mehmet Aksoy son projelerini ilk kez Cumhuriyet’e anlattı Atatürk Doğa, Aydınlanması ydınlanma denince felsefe bilgesi Macit Gökberk’in tanımı gelir Aaklıma: “Aydınlanma ne demek, kim aydınlanacak, aydınlatılmak istenen nedir? Aydınlanmak isteyen, insanın insan kendisi, aydınlatılması istenen şey de insan hayatının anlam ve düzenidir.” Aramızdan 43 yıl önce ayrılan Yaşar Nabi Nayır hep aydınlandı, ara vermeden okura ulaştırdığı Varlık dergisiyle de Atatürk Aydınlanmasını toplumu çağdaş ülkelerin vardığı düzeye yükseltmeye çalıştı. ve mitler Varlık dergisi; sözcüklerinin çoğunu kendisinin yarattığı şiirsel üslubuyla daha da etkili kılan Orhan Veli EVİMİ Kanık’ın, günümüze değin nice öykücünün onun yazdıklarının düzeyini MÜZE ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK tutturamadığı Sait Faik’in, yalın söylemli denemeleriyle Oktay Akbal’ın YAPACAĞIM! HATAY’DA zun bir yolculuğun yaratı yuvasıydı. Gençler, yazıları ardından, iki heykelin bizi n Evinizi müze yapmayı Varlık’ın sayfalarında yayımlanmaya Ukarşıladığı bir kapıdan düşünüyor musunuz? başlayınca yazarlık adımlarını atmış MEZAR TAŞI Aslında şu an beni meşgul eden en oluyorlardı. içeri doğru ilerliyoruz. Büyük önemli iki konudan biri buranın müze heykellerin olduğu bahçenin Üretkenlik olması. Çalışmalara başladım. Burayı yanından yuvarlak ama kendi HEYKELİ! Nayır, benliğine işlenen Atatürk müze yapıp buradan çıkacağım. tabiriyle “bokböceği” şeklindeki Aydınlanmasıyla, okuma kültürünü Buraya gelip, yani yaşamım n Beni meşgul eden iki konu eve giriyoruz. Buluştuğumuz genişleten bir yayımcıydı. Cahit boyunca burada çalışacağım dediniz, diğer konu nedir? kişi heykeltıraş Mehmet Aksoy. Külebi’nin deyimiyle “gökte yıldız ama kalmayacağım. Antakya Deprem Anıtı... Anıt Yaptığı heykellerle adından söz O, doğanın koruyucusu, bereket, kadar” çok olan, en uzak köylerdeki için eskizler yaptım. İnisiyatifler ettiren Aksoy’un evi bir müze öğretmenlere de ulaştırıyordu Varlık’ı. her şey onda var. Şehirlerin kuruluyor, insanlarla görüşüyorum Köy Enstitüsünde yetişen Mahmut gibi. Nereye baksanız kendisinin koruyucusu, Ay Tanrıçası aynı Antakya’da! Makal, Fakir Baykurt, Mehmet yaptığı eserlerle karşılaşıyorsunuz. Durup dururken bunları yok zamanda, çok önemli bir tanrıça! Bu n Bu çok heyecan verici. Bu Başaran, Emin Özdemir, Dursun Buluşmamızın amacı yeni sergisi edemezsin, öldüremezsin. Böyle bir öneminden dolayı aslında, bu arkaik heykel bize ne anlatacak! Akçam gibi yazarların, Anadolu üzerine bir sohbet. doğayla barışık iç içe, birlikte, bu toplumda ilkel, anaerkil toplumdan O heykel bir kere adlı, adsız topraklarında yarattıkları yazınsal Aksoy’un yakın zamanda “ile felsefesinin” ilk başlangıcını Zeus’a geçilince, erkek egemen tüm ölenlerin, bir mezar taşı gelişimde Varlık’ın izi vardır. “Şamanlar ve Mitler” sergisi, sanat Şamanlarda görüyorum ben. olacak. Orada on binlerce kişi toplumun geçişi Zeus ile başlıyor adsız, isimsiz gitti. Toplu mezar, yazarı İbrahim Karaoğlu’nun Klasikler çünkü. Ve bu tür tanrıçalar hep ikinci Tanrı Ülgen... kepçelerle gömüldüler. Bu çok küratörlüğünde, Kuşadası Ada 1950 yılında iktidar olan Demokrat sıraya atılmak isteniyor, ikinci sınıf acı bir şey! Çocuklar kayıp! “Yok, n Sizin böyle bir hayaliniz var. Parti’nin ilk eylemi, Köy Enstitülerini Modern Sanat Galerisi’nde açıldı. gibi oluyor. Fakat bununla bir türlü kayıp değil” deniyor. Bu kadar kapatmak oldu. Oysa köyde kâğıt Daha devam edecek bu heykeller o Sergide yaklaşık 20 yapıt yer baş edilemiyor. Çünkü Kibele’nin laubalilik olabilir mi ya! İnsanlar kalem bile görmeyen öğrenciler, orada zaman. alıyor. Serginin bir sonraki adresi çok büyük bir etkinliği var halk soruyor benim çocuğum nerede? Çehov’larla, Gorki’lerle, Tolstoy’larla, Onu gökyüzüne, Tanrı Ülgen’e yeni eserler eklenerek Ankara ve arasında! Adı değişiyor, gene var Shakespeare’lerle, Balzac’larla Antakya’ya bir gitseniz, bir ölü doğru götürüyor. Evet bu konuda İstanbul olacak. Sergiyi, Şamanları oluyor, hep var. Anadolu’da Frigler karşılaşmışlardı. şehir nasıl olur, doğa nasıl duman bir sürü heykellerim var, Tanrı ve Türkiye’yi konuştuğumuz Aksoy, bunu geliştiriyorlar. Frigya Vadisi’ne Bu açılım, bizim içimizde de öyle eder, gücünü görüyorsunuz. Doğa Ülgen’e doğru diye! Şamanların bir aklı ve vicdanıyla bugünün cesur, yazarların yetişeceği güveni yaratmıştır. gittiğinizde bunu görebiliyorsunuz. buraya ev yapma diyor sana! Yapma, de sağaltma yanı var. O topladığı Böylece Anadolu kentlerinde de aydınlık yüzlerinden biri. Anadolu’da çok örnekleri var, çok yapılıyor. Bizim konumuz aynı konu tiyatrolar, kitapçılar yayılmaya enerjiyle insanlara dokunarak doğa, insan ve şu laf çok doğru heykeller çıktı. Milattan önceden başlamıştı. Nayır’ın yönetimindeki Toprak Ana nerede, ne hastalığı var bilebiliyor. bir laf: Deprem öldürmez, bina bugünlere devamlı bir heykel serisi Varlık Yayınları, dünya yazınının Çok büyük Şamanlar hastalığı öldürür, yaptığın şey öldürür. Kâr n Sergi yeni, konular eski. Siz var. Böyle bir tanrıçayı ve arkaik belli başlı klasiklerini yayımlayarak amacıyla şu anda yine başlamışlar. düzeltebiliyorlar, bir ağrıyı dışarı uzun yıllardır mitler, mitoslar figürü günümüze çekmek yani yönetimin aynı dönemde kapattığı TOKİ başlamış. Bir plan olsun, çıkarabiliyorlar. Günümüzde ve mitolojik hikâyeler üzerine günümüzdeki insanın doğaya karşı Tercüme Bürosu’ndan kalan boşluğu bir şehircilerle oturun, dünyadan de tam tersi! Teknoloji, insanlık çalışıyorsunuz? Bu serginin oluşum da dolduruyordu. düşman tavrını engellemek, biraz insanlar çağırın. Fırsatınız var endüstriyel bir ilerleme kat ediyor, süreci nasıl gelişti? farkındalık yaratmak için böyle bir yanlış bir şey yapılmış, büyük bedel Okuma kültürü Ay’a gidiyoruz, cep telefonuyla Evet ben 90’lı yıllardan beri figürü kullandım. ödendi, bu kadar insan öldü. İyi bir İnsan, düşünebiliyorsa insandır. konuşuyoruz, yani inanılmaz bir şey, bu konular üzerine çalışıyorum. n Peki Şamanlar... şey yapın. Bu konuda kafa yorulsun, İnsanı gerçeği görmeye, güzelliği doğadaki enerjiyi kullanabiliyoruz. Onların insani yanlarını bulup Şamanlar aslında bu işin tam yarışmalar açılsın. Gizli saklı çat çat algılamaya yönelten de düşünmektir. İnsan kibirlenmeye başladı gibi günümüze aktarmaya çalışıyorum. felsefesini de yapıyorlar. Yani binalar yapılmaya başlandı. Bu çok Düşünceyi eyleme geçirmek düşünsel geliyor bana, her şeyi yaparız, Eski bir figürü bulup, günümüze kötü bir tavır, insana yakışmayan bir bir yaşam tarzına sokmuşlar. birikimlerle oluyor. Birikimin kaynağı da uçuyoruz, her yere gidiyoruz. Dağları nasıl aktarırım onun peşindeyim tavır, insani değil. İnsanlar evlerine Şamanlarda, bir birey olarak değil, okuma kültürüyle edinilen bilgidir. deviririz, dağları yok ederiz. Şimdi bu giremediler, yıkılmış evlerine hep. İnsan doğa ilişkisi bugün, Türkiye Cumhuriyeti’nin temelini bir bütün olarak yaşamak önemlidir. giremediler, yasak kondu. kibir, düşmanlığa başladı ve bunun kültüre bağlayan Atatürk gibi devlet günümüzün, asrımızın en büyük Her şeyin ruhu var, ona göre saygı adamlarının, buluşlarıyla dünyayı dibinde de para var tabii. çelişkisi olduğu için buna nasıl bir duymak gerekir. Havanın da ruhu daha yaşanır kılan bilgelerin, yaratıcı çare bulur, ne yapılabilir sanatsal ve olduğuna inanıyorlar ağacın, sanatçıların gelişiminin özünde kültürel sanatçı olarak! Mehmet kuşun, solucanın da! birikimler yatar. Aksoy’un n Hangi figürü buldunuz? Varlığını güzeli görmeye, gerçeği Hatay’da Bu eski arkaik kavramaya adayanlar, bir ülkede yapacağı figürlerden laikliğin, demokrasinin anlamını 30 metre kavrayıp toplumu özgür kılar. Bu Kibele’yi bulduk. yüksekliğindeki bilince ermemiş olanlar gelişim Kibele’nin bizdeki anıt niteliği KİBRİN DÜŞÜŞÜ düşmanıdır. Kültürel gelişmeleri Türkçe karşılığı taşıyan destekleyeceklerine yıkım yolları “Toprak Ana” heykelin arayan düşünsel körlerdir. n Kibrin nereden başladığı önemli! taslağı. olarak Milli eğitim bakanı göreve başlar Yukarıdakiler artık para hırsından dolayı o aktarıldı. başlamaz kızlarla oğlanların sınıflarını kadar kibirli ki İkarus gibi! Ben uçuyorum, güneşe ayıracağını açıklamıştı. Son günlerde de uçarım hikâyesi! Kanatların erir, düşersin aşağı hazırlattığı müfredat programında tepetaklak olursun. İşte İkarus mesela bir figür, kibrin “Cumhuriyet” sözcüğü bir yerde düşüşü gibi! Bugün mesela AKP’nin, Erdoğan’ın kibrine bak! geçiyormuş, Atatürk’ün adı bile anılmıyormuş. Bir yerden bir yere 200-300 arabayla gidiliyor. Kibrin düşüşü olacak, kibir çekecek aşağı. Bu böyle bir şeydir, bunun önüne geçilmez. Ne kadar aşağı durursan o kadar yükselirsin ve bakın tanınmış insanlara, hiç kibirli değiller. Hep aşağıdan konuşuyorlar ve hiç kibir yok ve onları biz yükseltiyoruz. Biz yükseltiriz, kendi Harbiye kendini yükseltemezsin. Sen, “Ben yukarıdayım bana bakın be hey küçük insanlar” falan böyle yapamazsın. İnsanların bu kibrinden dolayı, doğa intikam alır. kapılarını David açıyor Garrett İSTAn Bul Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda yaz konserleri Bayhan Müzik organizasyonuyla başlıyor. Serinin açılışını 4 ve 5 Mayıs’ta yine kapalı gişe konserleriyle Tan Taşçı yaparken, 7 Mayıs’ta dünyanın en ünlü keman virtüözlerinden David Garrett yeni albüm turnesi kapsamındaki Cumhuriyet, İzmir Sanat Fuarı’nda Türkiye turnesinin son ayağı olan İstanbul Harbiye sahnesindeki yerini alacak. 8 Mayıs’ta Bu yıl 100. yılını kutlayacak olan Contact İstanbul ve 1. Antalya Sanat Harbiye’ye tekrar Tan Taşçı Cumhuriyet gazetesinin etkinlik Fuarı’na katılan Cumhuriyet Sanat gelirken, 9 ve 10 Mayıs’ta ise alanlarına dahil olan Cumhuriyet Sanat Galerisi, pek çok sanat eseri ile İzmir Teoman konser verecek. Mayıs Sanat Galerisi standında heykeltıraş Galerisi, ressam Ayla Aksoyoğlu’nun İAAF Sanat Fuarı’nda da sanatseverlerin Galerisi’nin, yakın zamanda bir plastik Ceylan, Cumhuriyet gazetesinin 100. serisinde açıklanan son tarih ise küratörlüğünde İzmir’de bu yıl ilk kez karşısına çıktı. Celal Binzet, Muhteber sanatlar markasına dönüşmesi yılı için özel olarak tasarladığı anı yoğun istek üzerine 24 Mayıs’ta düzenlenen ve sanat ile antikaseverleri Demirtaş, Lütfü Günay, Yusuf Demirtaş, olduğunu aktararak Cumhuriyet heykelciklerini de sanatseverlerin buluşturan İzmir İAAF Sanat Fuarı’nda Hasan Mirza, Ülkü Günay, Daver ismiyle çalışmaktan onur duyduğunu sezonun dördüncü Tan Taşçı beğenisine sundu. Ayla Aksoyoğlu yerini aldı. Ressam Ayla Aksoyoğlu’nun Darende, heykeltıraş Şahin Ceylan’ın ve Cumhuriyet’e katkıda bulunmaya konseri oldu. amaçlarının Cumhuriyet Sanat küratörlüğünde Art Ankara, Art eserleriyle fuara katılan Cumhuriyet devam edeceğini ifade etti. n Bir heykelde en önemli olan nedir? formlar oluyor ve siz bunu idare Işıktır. Her türlü malzemeyi etmek zorundasınız. Heykeltıraşın IŞIĞI YONTUYORUZ... kullanabiliyorsunuz ama ışık bizim zorluğu bu! Üç boyutlu, etrafını baş tacımız. Form dediğimiz şey, dolaşabiliyorsun ve ışık her değil ışığı yontuyoruz, benim kendi sabahtan akşama kadar, onun ışık hamalları, ışığın hamalı! O tarafından geliyor ve değişik açılarda kendime bulduğum, geldiğim yer üstünde değişen ışık senfonisini formların üstünde dolaşan, “nasıl gelebiliyor. Bu açılara göre ışığı “ışığı yontuyoruz” oldu. Çünkü bir düşünün. Ve size oradan aktarılan bir ışık dolaşsın”ı için form oluyor. yönetmek, iş o zaman ne oldu, ışık ışık organizasyonu her şey! Düşünün, duyguyu düşünün. Orada gerçekten Tersini düşünürüz, aslında biz kütleyi oldu. O zaman şunu diyebiliyorsun: bir heykeli koyuyorsunuz güneşe, ışığın geliş açısına göre değişen yontuyoruz gibi düşünürdük. Kütleyi “Ben kütleyi değil ışığı yontuyorum.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle