Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sağnak
20 KASIM 2024 ÇARŞAMBA
6 İNCELEME/HABER
CUMHURİYET, LAİKLİK VE DİN
‘Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e yanıt’
Laik Cumhuriyete
“Türkiye Cumhuriyeti’nde herkes Allah’a istediği gibi ibadet eder. Hiç kimseye dini
SINAN MEYDAN operasyon
fikirlerinden dolayı bir şey yapılmaz. Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi dini yoktur. Devlet
idaresindeki bütün kanunlar, kurallar, ilmin çağdaş uygarlığa sağladığı esas ve şekillere,
çekiyorsunuz!
Tarihten
dünya ihtiyaçlarına göre yapılır ve uygulanır. Din anlayışı vicdani olduğundan, Cumhuriyet
rduda tam bağımsızlıkçı Atatürk’ün
Günümüze din fikirlerini devlet ve dünya işlerinden ve siyasetten ayrı tutmayı milletimizin çağdaş izinden giden kimse olmayacak
Oki emperyalizm işbirlikçisi
ilerlemesinde başlıca başarı etkeni görür.”(Atatürk, Vatandaş İçin Medeni Bilgiler, 1930)
tarikatçılar olabilsin. “Mustafa Kemal’in
askerleriyiz!” diyen teğmenlerin ordudan
Atatürk’ün tamir ettirdiği o camilerden
atılması istenecek ki onlar gibi düşünenlere
biri de İstanbul Beyoğlu’ndaki Ağa
de göz dağı verilsin.
Camisi’dir. İşgal yıllarında Osmanlı saray
Yargıda evrensel hukuk ilkelerine bağlı
imdi de AKP’li Milli Eğitim Bakanı hükümeti tarafından arazisi satılmak
Atatürkçü hâkim, savcı bırakılmayacak ki
Yusuf Tekin, Atatürk ve Cumhuriyet istenen perişan haldeki Beyoğlu Ağa
iktidar yargıya dokunulabilsin, anayasa
Ş
düşmanı fesli Kadir’in uydurduğu Camisi Cumhurbaşkanı Atatürk imzalı bir
rahatlıkla çiğnensin, hukuk devleti yerle bir
artık bayatlamış siyasal İslamcı iftiralarla
Bakanlar Kurulu kararnamesiyle 1937’de
edilsin ve bunlar yapılırken kimse hesap
Atatürk’ün kurduğu laik Cumhuriyet’e aslına uygun olarak tamir edildi ve ibadete
soramasın.
saldırdı. Yusuf Tekin, erken Cumhuriyet
açıldı. (Sinan Meydan, Yakın Tarih İçin
Üniversitelerde Atatürkçü ve solcu
Dönemini kastederek şöyle dedi: “Kendi
Anahtar, İstanbul, 2022, s.57-61)
akademisyen kalmayacak ki üniversiteler
icat ettiğin laikliği bana dayatıyorsun!
medreseye dönüşsün, gençler siyasal
Sizin laiklikten anladığınız şey şu:
İnönü döneminde, 1940’larda
İslam doğrultusunda yönlendirilebilsin.
Camilerin kapısına kilit vurmak,
Örgün eğitimde Atatürkçü ve solcu
tamir edilen camiler
camileri ahıra çevirmek, vatandaşın
öğretmenler olmayacak ki çocukların
Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra
Kuran öğrenmesini yasaklamak…”
kafası hurafelerle doldurulabilsin, bilimsel
İsmet İnönü cumhurbaşkanı oldu. İnönü
Bugün, Milli Eğitim Bakanı Yusuf
laik eğitim çöpe atılsın.
döneminde de CHP, Vakıflar Genel
Tekin’in, erken Cumhuriyet dönemine
Milli eğitimden Atatürk çıkarılacak
Müdürlüğü eliyle ülke genelinde yüzlerce
yönelik bu çarpıtma ve iftiralarına tek tek
ki “Din bir vicdan meselesidir. Herkes
camiyi tamir ettirdi.
yanıt vereceğim.
vicdanının emrine uymakta serbesttir.
1940’larda tamir edilen camilerle
Biz sadece din işlerini, millet ve devlet
ilgili Cumhurbaşkanı İsmet İnönü
Cumhuriyeti kuranların
işleriyle karıştırmamaya çalışıyor;
imzalı Bakanlar Kurulu kararnameleri
Ağa Camisi’nin tamir edilmesine ilişkin amaca ve eyleme dayalı bağnaz
laiklikten anladığı
Cumhuriyet Arşivi’nde görülebilir.
Cumhurbaşkanı Atatürk imzalı, 1936 tarihli
hareketlerden sakınıyoruz. Gericiliğe
Yusuf Tekin’in iddia ettiği gibi
İnönü döneminde tamir edilen camiler,
bakanlar kurulu kararı. İktisadi Yürüyüş Dergisi, S.32, 1 Nisan 1941
hiçbir zaman fırsat vermeyeceğiz” diyen
laikliği, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlar
dönemin basın yayın organlarına da
Atatürk’e karşı tarikatçı milli eğitim
icat etmedi; Türk tarihinde 11. yüzyılda
konu olmuştur. Örneğin, 1 Nisan 1941
fikirlerini devlet ve dünya işlerinden arkeolojik ve tarihi eserlerin saklandığı bakanı, “Sizin laiklikten anladığınız,
Bağdat’a girip halifenin siyasi yetkilerini
tarihli İktisadi Yürüyüş Dergisinin
ve siyasetten ayrı tutmayı milletimizin o camilerin kapısına kilit vurulup başına
camilerin kapısına kilit vurmak,
elinden alan Selçuklu Sultanı Tuğrul
32. sayısında “Cumhuriyet Devrinde
çağdaş ilerlemesinde başlıca başarı
jandarma dikilmişti. Gelin görün ki, camileri ahıra çevirmek, vatandaşın
Bey’den beri, Batı’da ise 15. yüzyılda
Milli Abdilerimize Verilen Kıymet
etkeni görür.” (M. Kemal Atatürk, sonradan İsmet İnönü’yü “din düşmanı” Kuranıkerim öğrenmesini yasaklamak.
kilesinin baskısına karşı başlayan Aydın-
ve Ehemmiyet” başlıklı yazıda “En
Vatandaş İçin Medeni Bilgiler, Toplumsal
göstermek isteyenler, “İnönü camileri Sizin laiklikten anladığınız şeyle benim
lanma mücadelesinden beri laiklik var.
zor şartlar altında Vakıflar Genel
Dönüşüm Yayınları, İstanbul, 2010, s. 40-
anladığım aynı değil” diyerek iftira
kapattı! Camilerin kapısına kilit vurdu!”
En yaygın tanımı ile “din ve
Müdürlüğü abidelerimizin tamiri için
47, 86-87; Atatürk’ün Bütün Eserleri, C. atabilsin!
diye kara propaganda yapacaktı. (Sinan
devlet işlerinin birbirinden
1 milyon lira ayırmıştır” deniliyor.
23, s. 17-24, 58-59) Diyanet İşleri Başkanlığı’na Atatürk
Meydan, Recep Tayyip Erdoğan’ın Tarih
ayrılması” diye bilinen laiklik, “din
Derginin haberine göre CHP Hükümeti
Çok açıkça görüldüğü gibi
düşmanları doldurulacak ki yobaz
Tezlerine El-cevap, İstanbul, 2016, s.
işlerinin” vicdana, “devlet işlerinin”
sadece 1941 yılında tam 40 camiyi tamir
Cumhuriyeti kuran Atatürk’ün laiklikten
fetvalarla toplum birbirine düşürülebilsin,
228-230)
(dünya işlerinin) ise özgür akla
ettirmiş, gelecek 5 yıl içinde 26 camiyi
anladığı şey, camilerin kapısına kilit ÇEDES gibi gerici projelerle çocukların
bırakılmasıdır. Laik devlette siyaset,
tamir ettirmeyi planlamıştır. Ayrıca cami
vurmak, camileri ahıra çevirmek,
beyinleri yıkansın.
Camileri ahıra çevirmek
hukuk, eğitim, ekonomi gibi devlet işleri,
tamirleri için ayrılan 1 milyon lira dışında
Kuran öğrenilmesini yasaklamak değil;
Devletin her kademesindeki Atatürkçü
Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlarının
değişmeyen dinsel kurallarla değil,
vakıf, hayrat gelirlerinden elde edilen
herkesin istediği gibi Allah’a ibadet ve solcu kadrolar saf dışı bırakılacak
sürekli tekrarladığı iftiralardan biri de
zamanla değişen çağdaş kurallarla
parayla da 8 cami daha tamir ettirmiştir.
etmesi, kimseye dini fikirlerinden
ki iktidar yanlısı bürokrasi yapılan
Erken Cumhuriyet Döneminde “camilerin
yürütülür. Prof. Ahmet Taner Kışlalı’nın
dolayı bir şey yapılmaması, Türkiye
sahtekârlıkları gizlesin, yolsuzluk çarkı
deyişiyle, laiklik, “Toplumun, din adına ahır yapıldığı”dır. Bu bayat iftirayı son
Vatandaşın Kuran
Cumhuriyeti’nin resmi dininin olmaması, dönsün, halkın parası yandaşlara hızla
olarak AKP’li Milli Eğitim Bakanı Yusuf
ve binlerce yıl önce konmuş, o günün
devlet idaresindeki bütün kanunların, akıtılsın.
öğrenmesi yasaklandı
sorunlarına çözüm getiren kurallara Tekin tekrarladı; Cumhuriyeti kuranların,
kuralların bilimin çağdaş uygarlığa
HHH
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in bir
göre yönetilme zorunluluğunun “camileri ahıra çevirdiğini” ileri sürdü.
sağladığı şekillere, dünya ihtiyaçlarına Kısacası bir zamanlar laik Cumhuriyeti
diğer bayat iftirası da erken Cumhuriyet
kaldırılmasıdır. Aklın, iman karşısında Oysa Türkiye’de camileri yakıp yıkan,
göre yapılması, din fikirlerinin devlet kuran ve taşıyan üçlü sacayağında,
döneminde, 1940’larda, “vatandaşın
özgürleştirilmesidir.” Laiklik,
camileri ahır yapan Cumhuriyeti kuranlar
ve dünya işlerinden, siyasetten ayrı
Harbiye, Mülkiye ve Tıbbiye’de, hiçbir
Kuran öğrenmesinin yasaklandığı”
teolojik olarak dine değil, devlet
değil, işgalci Yunan ordularıydı. (Sinan
tutulmasıdır. Atatürkçü ve solcu kalmayacak
şeklindedir.
ve toplum üstündeki “dinsel
Meydan, Yüzyılın Kitabı, Yüzyılın Lideri,
ki emperyalizm bu coğrafyadaki
Yusuf Tekin’in “Kuran okumak
vesayete” karşıdır. Laik devlet, her
İstanbul, 2019, s.251-253) Cumhuriyeti
Camilerin kapısına kilit vurmak amaçlarını engel olmadan yürütebilsin.
yasaklandı!” dediği 1940’larda CHP
türlü “dinsel vesayetten” kurtulmuş,
kuranlar, Kurtuluş Savaşı’nı kazanarak
Mezuniyet töreninde yıllardır
AKP’li Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin,
hükümetinin, Elmalılı Hamdi Yazır’a
egemenliğin “kayıtsız-şartsız ulusa
camilerin yakılıp yıkılmasına engel
yinelenen kılıç çatma ve askerlik
Cumhuriyeti kuranların, insanlar ibadet
yaptırdığı “Hak Dini Kuran Dili” adlı
ait olduğu” çağdaş hukuk devletidir.
olmuşlar ve yüzlerce camiyi tamir ettirip
yemini etme geleneğini yerine getirip
etmesin diye “Camilerin kapısına
9 ciltlik Kuran tefsiri 1935’te halka
Laik devletin bireyi ise “aklını
yeniden kullanılabilir hale getirmişlerdi.
“Mustafa Kemal’in askerleriyiz!” diyen
kilit vurduğunu” iddia ediyor. Peki,
sunulmuştu. Yani Yusuf Tekin’in “Kuran
kullanan” düşünce ve vicdan
Ayrıca yüzlerce tarihi camiyi restore
teğmenlerin ihraç istemiyle disiplin
gerçekten de öyle mi?
okumayı yasakladılar!” dediği dönem,
özgürlüğüne sahip bireydir.
ettirerek bunların da yıkılmasına engel
kuruluna sevk edilmeleri, bütün bu
Kurtuluş Savaşı sırasında, 16 Mart
Türk ulusunun Kuran’ı ilk kez anlayarak
Laikliğin temelinde aklın ve vicdanın
olmuşlardı.
operasyonun yalnızca bir parçasıdır:
1920’de, İngilizler İstanbul’u resmen
okuduğu dönemdi.
özgürlüğü vardır. Aklın ve vicdanın
Kurtuluş Savaşı’ndan hemen sonra, AKP, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu,
işgal ettiklerinde, Kuvayı milliyeciler,
Yusuf Tekin’in “Kuran okumak
özgürlüğü ise düşünce ve inanç
bir komisyon kurulup savaş sırasında ordunun ebedi komutanı Gazi Mustafa
İngilizlerin eline geçmesin diye Topkapı
yasaktı!” dediği dönemde, 1938 yılında,
özgürlüğünün garantisidir. Ancak
yakılan ve yıkılan camiler konusunda bir Kemal Atatürk’ün adını ve ilkelerini
Sarayı’ndaki kutsal emanetleri sakladılar.
Diyanet İşleri Başkanlığı, Diyanet
laiklik, Yusuf Tekin’in anladığı gibi
rapor hazırladı. Cumhuriyet Arşivi’nde tamamen yok etmeyi hedefleyen
Hüseyin Rauf Bey’in, 29 Ocak 1924
İşleri Başkanı Rıfat Börekçi imzasıyla
sadece din ve inanç özgürlüğü değildir;
karşıdevrimin partisidir; daha önce
bulunan 26 Aralık 1922 tarihli bir belgede
tarihli TBMM gizli oturumunda verdiği
her evde bir Kuran ve bir din kitabı
onunla birlikte aklın ve düşüncenin de
de yazdığım gibi iktidara tarikatlar
“Düşmandan kurtarılan yörelerdeki
bilgiye göre kutsal emanetler İstanbul’da
özgürlüğüdür; devletin din kurallarıyla bulundurulmasını istemişti.
koalisyonu kurarak gelen AKP, 22 yılda
cami, hayrat ve vakıflarda meydana
İngilizlerin bulamayacağı bir yerde
Yusuf Tekin’in “Kuran okumak
yönetilmemesidir; hukukun dinsel
kendisi artık karşıdevrim tarikatıdır.
gelen zararın tespiti için kurulan
korunuyordu.
kurallara dayanmamasıdır. yasaktı!” dediği dönemde Türkiye
HHH
komisyonun hazırladığı raporun
İngilizler, Lozan’da bu kutsal
Cumhuriyeti’nde Diyanet’in ve MEB’in
Peki, Cumhuriyeti kuranlar laiklikten
Yaşananlar bir bütün halinde
ilgililere sunulduğu” belirtiliyor. (BCA,
emanetleri Türkiye’den alıp Araplara
ne anlıyordu? Kuran Kursları bile vardı. İsteyen, devlet
değerlendirilmezse o cesur teğmenlere
S.606, D.13712, F. 30.10, Y. 140.4.12.)
teslim etmek istedi. Lozan’da İsmet
Atatürk, liselerde de okutulan, denetimi altındaki bu kurslara çocuklarını
yapılanları, anlamak olanaklı değildir.
Savaşta zarar gören camilerin ve
Paşa, kutsal emanetlerin Türkiye’den
“Vatandaş İçin Medeni gönderebilirdi. (Bkz. Muzaffer Deniz, Tek
Bakmayın siz Milli Savunma Bakanlığı
mescitlerin onarımına hemen başlanıyor.
alınmasına izin vermedi.
Bilgiler” kitabında “Vicdan Partili Dönemde Açılan Kuran Kursları”,
kaynaklarının olayı basit bir “disiplin suçu”
Atatürk, 1 Mart 1923’te TBMM’de
İsmet Paşa, Lozan’da korumayı
Hürriyeti” başlığı altında laikliği şöyle Türk Araştırmaları Dergisi, C.11, S.6)
gibi gösterme çabasına! Neymiş efendim,
yaptığı konuşmada, “Bir yıl içinde 126
başardığı kutsal emanetleri II. Dünya
tanımlıyor: “Her birey istediğini HHH
TSK tartışmaya açılmış, itibarı zedelenmiş!
tarihi cami ve mescidin onarıldığını”
Savaşı tehlikesinden de koruyacaktı.
düşünmek, istediğine inanmak,
Gerçek şu ki, AKP iktidarı, Atatürk’le,
4 Temmuz 2003’te Irak’ta ABD’li askerler
söylüyor. (Atatürk’ün Bütün Eserleri,
II. Dünya Savaşı sırasında İstanbul’a
kendine özgü siyasi bir fikre sahip Atatürk’ün kurduğu laik Cumhuriyetle
on bir Türk askerinin kafasına çuval
C.15, s. 175)
saldırılması olasılığına karşı, İstanbul’da
olmak, seçtiği bir dinin gereklerini kavga etmeye devam ediyor. Laik
geçirip kelepçeleyerek esir aldığında,
Cumhuriyet ilan edildikten
Topkapı Sarayı’ndaki kutsal emanetleri,
yapmak veya yapmamak hak ve Cumhuriyeti bir tür dinsel saray rejimine
“ABD’ye nota verilmeli” diyenlere, dönemin
sonra Atatürk’ün cumhurbaşkanlığı,
İstanbul Arkeoloji Müzesi’ndeki bazı
hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine dönüştürme politikası kapsamında dini
başbakanı ve AKP genel başkanı olan
İnönü’nün başbakanlığı sırasında
arkeolojik eserleri ve Milli Saraylardaki
ve vicdanına hâkim olunamaz.
kullanarak, tarihi çarpıtarak Atatürk’ü Erdoğan’ın “Ne notası veriyorsun? Onu
tek parti döneminde Vakıflar Genel
bazı değerli eşyaları buralardan alıp
Vicdan hürriyeti kesin ve saldırılamaz ve kurduğu laik Cumhuriyeti gözden söyledim... Müzik notası mı? İki tane ortak
Müdürlüğü yüzlerce tarihi camiyi
Niğde’ye ve Sivas’a götürüp Niğde
olup bireyin doğal haklarının en
düşürmeye çalışıyorlar. Ancak nafile! arasında dargınlık olduğu zaman, bu
onardı. 1924-1935 yılları arasında
Saruhan’daki Akmedrese’de, Niğde’deki
önemlilerinden sayılmalıdır. Türkiye Atatürk’ü Türk ulusunun kalbinden dargınlığı nasıl gideririz, ona çalışılır. Ortak,
ülke genelinde çok sayıda tarihi cami
üç camide ve Sivas Divriği’deki Ulu
Cumhuriyeti’nde her yetişkin dinini ‘Yanlış yapıldı’ diye ortaklığı bozmaz...”
söküp atmayı ve kurduğu laik
tamir ettirildi. 1935’te Cumhurbaşkanı
Cami’de koruma altına alacaktı. İsmet
seçmekte özgür olduğu gibi belirli bir Cumhuriyeti değersizleştirmeyi asla yanıtını verdiğinde zedelenmeyen itibar,
Atatürk’ün onayıyla Vakıflar Genel
İnönü, içinde değerli eserlerin saklandığı
dinin merasimi de serbesttir; yani ayin teğmenler “Mustafa Kemal’in askeriyiz!”
başaramayacaklar.
Müdürlüğü’nün bütçesine -cami tamirleri
o camilere çok iyi bakılmasını ve
hürriyeti dokunulmazdır.” dediğinde mi zedeleniyor?
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e
için- 1 milyon lira eklendi. Bu bütçe ile
buraların çok iyi korunmasını istemişti.
“Türkiye Cumhuriyeti’nde herkes Cübbe giyip takke takarak tarikat
gelince! Atatürk ve Cumhuriyet düşmanı
Örneğin, 21 Ağustos 1944 tarihli bir çok sayıda tarihi cami tamir edildi.
Allah’a istediği gibi ibadet eder. Hiç toplantısına katılan Tuğamiral Mehmet
fesli Kadir’in safsatalarıyla Atatürk’ün
Cumhurbaşkanı Atatürk, ömrünün
kararla “Milli Saraylar’dan Divriği Sarı disiplinsizlik suçu işlemiş sayılmadı ve
kimseye dini fikirlerinden dolayı bir
kurduğu laik Cumhuriyete saldıran bir
Ulu Cami’ye korunması için konulan son iki yılında 1936-1938 yılları arasında aksine bütün haklarını alarak emekli oldu
şey yapılmaz. Türkiye Cumhuriyeti’nin
Milli Eğitim bakanına çocuklarımızı
bile Türkiye’nin dört bir yanındaki tam
resmi dini yoktur. Devlet idaresindeki kıymetli eşya, caminin kubbeleri ama “Mustafa Kemal’in askerleriyiz!” diyen
emanet edemeyiz.
138 camiyi tamir ettirdi. (Tamir edilen tarihin ilk kadın Harbiye birincisi Ebru
bütün kanunlar, kurallar, ilmin aktığı için korunamayacağından
Eroğlu disiplinsizlik suçu işledi, öyle mi?!
çağdaş uygarlığa sağladığı esas ve süratle caminin tamiratının yapılması” camiler ve arşiv belgeleri için bkz. Ümit
Atatürk ve İnönü dönemlerinde
Doğan, “Mustafa Kemal’in Ömrünün Siz kimi kandırıyorsunuz? Laik
şekillere, dünya ihtiyaçlarına göre istenmişti. (BCA, Sayı: 6061, Dosya:
tamir edilen camilerle ilgili arşiv
Cumhuriyete operasyon çekiyorsunuz!
yapılır ve uygulanır. Din anlayışı 25945, Fon kodu: 30.10.0.0, Yer no: Son İki Yılında Tamir Ettirdiği Camilerin
belgeleri cumhuriyet.com.tr.’de.
vicdani olduğundan, Cumhuriyet din Listesi, Yeniçağ, 30 Ağustos 2023)
213.448.18.) Kutsal emanetler ile çeşitli
Karanlıkta eğitim
Veliler, çocuklarını cep
TEİS Başkanı: Son iki yılda 938 ilacın ruhsatı iptal edildi
SAAT 18.45
telefonunun ışığıyla arıyor
‘İçlerinde kanser ilacı da var’
İkili öğretime geçilen ilkokulda
küçük çocuklar, akşam
dinlenme, ödev yapma, uyku ve hijyen
ECE İÇMEZ
Saydan, “Yenilikçi ilaçlara erişimin
MERVE KILIÇ
karanlığında çıkıyor.
gibi temel ihtiyaçlarını karşılamalarını
yüzde 6’lar seviyesinde olduğu
İzmİR’DE yıkım kararı alınan Özgiller
da zorlaştırıyor.
Tüm Eczacı İşverenleri Sendikası
Türkiye’de bu durum oldukça
Dalan İlkokulu’nun öğrencileri,
Eğitim hakkının temel bir ihtiyaç
(TEİS) Başkanı Nurten Saydan,
düşündürücü. İlgili kurum tarafından
Şemikler Girne Ortaokulu’na taşındı.
olduğunu vurgulayan veliler,
Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada
18 ilacın geri ödeme kapsamına
Plansız sürecin mağdur ettiği öğrenciler
“Çocuklarımız karanlıkta eğitim
son 2 yılda içinde kanser ilacının da
alındığında günlerce sosyal medyada
geç saatlere kadar okulda kalırken
görmeye mahkûm ediliyor” diyor.
bulunduğu 938 ilacın ruhsatının
tanıtımlar yapan yetkililer, son 2
Nurten Saydan
veliler, çevrede yeterli aydınlatma
Eğitim-Sen 2 No’lu Şube Başkanı
iptal edildiğini söyledi. Şirketlerin
yılda 938 ilacın ruhsatının firmalar
olmadığı için karanlıkta çocuklarını cep
Zeliha Dantel de Milli Eğitim
tek tek ilaçlarını ülkeden çektiğinin
tarafından iptaline sessiz kalıyor” diye
telefonunun ışığıyla arıyor.
Bakanlığı’nın tasarruf politikasını
altını çizen Saydan, “Yetkililerin dikkatini
konuştu. İlacın ulaşılabilir olması için
Okulda, 1. ve 4. sınıf öğrencileri
eleştirdi: “Yaz saati uygulaması,
çekmek isteriz, ruhsat iptal sayısı nerede
Avro kuru fiyatlandırmasından acilen
derslere öğleden sonra 14.00’te
özellikle ikili eğitim ve taşımalı eğitim
ise 2 kat artmış durumdadır. Bunun
Yıkılan okulun yerine yapılması vazgeçilmesi gerektiğini anlatan Saydan,
başlıyor ve akşam 18.45’te bitiriyor. Bu,
gören okulları daha fazla etkiliyor.
planlanan yeni binanın sebeplerini önemli bir halk sağlığı
“İlaç firmaları ticari kuruluşlar olup
özellikle küçük yaşlardaki çocukların
Eğitimde tasarruf yapılamaz.” l İzmİR
inşaatına ise henüz başlanmadı. sorununa dönüşmeden tespit etmek ve
kazanmadıkları hiçbir ürünü ne ithal
düzeltmek önemli” dedi.
ederler ne de üretirler” dedi. l ANKARA