23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 EKİM 2023 PAZARTESİ KÜLTÜR 13 KISA... KISA... KISA... Zeki Alasya’nın müzisyen kızı Zeynep Alasya ile Erdal Öz Edebiyat yeni projelerini ve babasıyla anılarını konuştuk Ödülü Füruzan’ın CAN Yayınları’nın kurucusu Erdal Öz’ün anısını yaşatmak için ‘Düşünen adam’dan ailesi tarafından her ‘Sevgisiz bir yıl düzenlenen Erdal ‘makineleşen insan’a Öz Edebiyat Ödülü yeni sahibini buldu. esiodos’un İşler ve Günler adlı Başkanlığını Ömer yapıtında (çev. Azra Erhat ve Türkeş’in üstlendiği, HSabahattin Eyüboğlu, Türkiye Metin Celâl, Nilüfer İş Bankası Kültür Yayınları, Hasan Âli Kuyaş, Murat Yalçın, Yücel Klasikler Dizisi) yer alan “Soylar toplum olduk’ Jale Özata Dirlikyapan, Efsanesi” bölümünde, insanlığın ortaya Behçet Çelik ve Faruk çıkışından beri beş çağ yaşandığı, beş Duman’dan oluşan farklı insan soyunun birbirini izlediği ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK tercih etmiyorum. Çünkü mutsuz, seçici kurul, 29 Eylül’de söylenir: Altın soyu, gümüş soyu, tunç huzursuz oluyorum. Hayat yaptığı toplantıyla soyu, kahramanlar kuşağı, demir soyu. sta oyuncu Zeki Alasya’nın çok kısa! O yüzden benim çok Hesiodos kendisinin de içinde yer aldığı, Erdal Öz Edebiyat müzisyen kızı Zeynep uzun yıllardır çalıştığım kurgu dolayısıyla kendi “şimdiki zaman”ına Ödülü’nün on altıncısını UAlasya, bu aralar yeni yönetmeni arkadaşım Akif denk düşen “demir soyu” için, “Keşke o öykü ve romanlarıyla projelere imza atıyor. Dizilere Özkan beni aramıştı: “Zeynep soydakilerden biri olmasaydım ben” der edebiyatımızda derin yaptığı müziklerle tanınan ve bunu şöyle açıklar: “Onlar gündüzleri böyle bir film var, yapımcısı izler bırakmış Füruzan’a Alasya yakında gösterime girecek didinir ezilirler,/Geceleri kıvranır dururlar/ verilmesini kararlaştırdı. Selçuk Çobanoğlu, bu filmi senin Tanrıların yolladığı türlü dertlerle.” “Serçenin Gözyaşı” adlı filmin yapmanı arzu ederim. Çok güzel müziklerini yaptı. Yeni albüm yapacağını düşüyorum. Tam bir Seyfi Dursunoğlu Demir ırk projeside olan sanatçı, müziğe kadın hikâyesi, kadına şiddet ve ÇYDD tarafından Bu yıl Ankara’da BİLT’te (Bilkent dair birçok şeyi Melih Kibar’dan sosyal sorumluluk projesi gibi bir Uluslararası Laboratuvar Tiyatrosu) kabri başında anıldı öğrenmiş. Sonrasında ise bir süre sinema filmi” dedi. Kabul ettim. sahneye koyduğum “Değirmen” oyununun Sezen Aksu’nun vokalistiliği ÇAğ DAŞ Yaşamı Ve çalışmaya başladık. Benim yazarı Zana Kılıç ise oyun kişiliklerinden yapmış. Alasya ile müziği Destekleme Derneği ekip arkadaşlarım Caner Özkan, “Kadın”ın ağzından “demir soyu”na farklı (ÇYDD), derneğin ve babasıyla gittiği turneleri bir güncel yorum getiriyor: “İnsler’in Ertan Özkan ve Emre Altaç, değerli bağışçılarından konuştuk. birçok çağı oldu ve her çağ bir tufanla son biz dördümüz yaptık bu filmin olan usta sanatçı Sey fi buldu. Şimdi sıra sizde, yani ‘demir ırk’ta. n Müziğe nasıl başladınız, müziğini! Dursunoğlu’nu doğum Yeryüzündeki bütün kötülüklerin kaynağı müzisyenlik nereden geliyor? ‘BABAM ÇOCUK YANINI n Bu film bir insanlık meselesi gününde kabri başında olan ‘demir ırk’ın yol açtığı yıkımlardan Müzisyenlik benim için doğar aslında. Kadına dair. Toplumun andı. Anma törenine sonra demire dokunmak soyumuzca HİÇ KAYBETMEDİ’ doğmaz gelen bir şey, hayatımın kadına uyguladığı şiddet. Siz ÇYDD Genel Başkanı yasaklandı.” hiçbir devresinden müzikten uzak teklifi neden kabul ettiniz? n Babanız bu ülkenin aydınlık Bu “distopik” oyundaki “demir ırk” Prof. Dr. Ayşe Yüksel ve kaldığımı hatırlamıyorum. Klasik yüzlerinden biriydi, o dönemde yapılan her On yılda 4 binin üzerinde kadın yorumunda, tıpkı Hesiodos’ta olduğu gibi, yönetim kurulu üyeleri hani saç fırçasını sanatta önce samimiyet vardı, bizdendi öldürülmüş bu yazarın kendi “şimdiki zaman”ına yönelik katıldı. Tören sırasında toplumun her kesimindendi. “Deve Kuşu mikrofon yapan bakışı, deyim yerindeyse durum tespiti konuşma gerçekleştiren ülkede ve her Kabareyi” seyretmeyen 80 kuşağı yoktur. ağır basıyor. Peki ya gelecek? çocuk, işte ben ÇYDD Genel Başkanı geçen yıl daha Ya! Ne kadar zamansız, ne kadar Yapay zekâ hakkında yazılanları, bu Yüksel, “Bugün burada de onlardanım. da fazlalaşıyor. öngörülü, ne kadar ileri görüşlü teknolojinin istikbali hakkındaki tahminleri, Seyfi Dursunoğlu’nun Bunu gören Neden fazlalaşıyor? oyunlarmış. öngörüleri okudukça geleceğe yönelik anısını yaşatmak için annem babam da Sadece kadın n Sizin de turnelere katıldığınızı olarak acaba yeni bir çağın mı eşiğindeyiz bulunuyoruz. Sey fi “Bu çocuğa bir cinayeti değil. duymuştum. Gidelim mi o günlere! sorusu düşüyor insanın aklına. Dursunoğlu aramızdan eğitim aldıralım” Her şeye karşı Ben çok uslu bir çocuktum. Onun ayrılmış olsa da birçok demişler. Piyano tahammülsüzlük Yapay zekânın çağları avantajını çok yaşadım. Babam beni çanta öğrencinin eğitimine eğitimi için beni arttı. Sevgisiz, gibi taşırdı her yere! Mesela diyelim iki ay Geçen gün “Herkese Bilim Teknoloji”nin katkı sağlamaya devam götürüyorlar. eski bir sayısı geçti elime. 18 Mayıs 2018 Bursa’ya turneye gidiyor, ben de onunla değersiz bir ediyor” dedi. tarihli sayıda yer alan Tanol Türkoğlu’nun Profesyonel beraber giderdim. Metin Akpınar’ın toplum olduk. “Köle-İnsan-Efendi Yapay Zekâ” başlıklı meşhur ünlü masaları vardır ya, ben olarak müziğe atılmam okuldan Bu sadece benim gözlemlediğim yazısını okurken “Demek yapay zekânın 5-6 yaşından itibaren o ünlü masalarda sonra Melih Kibar’la tanışmamla bir şey değil. Yani mesela Levent da ‘çağları’nı konuşmaya başlamışız” otururdum. Onun sesi çok güzel olduğu oldu. Gerçekten müzik konusunda gibi belli bir kültür seviyesindeki diye geçirdim içimden. Şöyle diyor için ve Türk sanat müziğini çok sevdiği ne öğrendiysem Melih Kibar’ın bir semtte, yanımda oğlum da Türkoğlu: “Yapay zekânın evriminin üç için biz beraber şarkı söylerdik. “Hadi sen yanında öğrendim. Sadece nota, vardı, bir adam üstüme yürüdü. aşamalı olacağı öne sürülmekte. Birinci söyle yeğenim bir tane” derdi. Alaturka müzik bilgisi değil, duyguyu Bunları göre göre “Biz artık evre yapay-dar-zekâ, ikinci evre yapay- söylemeye öyle başladım. Ondan aldığım yansıtma, duyguyu aktarma, genel-zekâ, üçüncü evre ise yapay-süper- gerçekten nereye gidiyoruz” feyzle bir kulüpte alaturka gecesi bile zekâ. Bu üç evre sırasıyla ‘köle’, ‘insan’ karşındakinin duygusuyla empati bunu eskiden anneannelerimiz yaptım. ve ‘efendi’ olarak da adlandırılabilir.” kurup üretebilme, bunların hepsini sorardı, “Biz insanlık olarak nereye Metin amcam ve babam yokluğun Türkoğlu, şu anda “köle” düzeyinde olan, Melih Kibar’dan öğrendim. İki tamamını beraber yaşamış, birbirlerinin gidiyoruz” diye sorguladığımız yani ancak programlandığı işlevleri yerine Fotoğraf sanatçısı sene kadar beraber çalıştık. Bir söküğünü dikmişler, beraber tabelacılık bir zamanda geldi bu proje bana! getiren yapay zekânın bazı tahminlere Alok son yolculuğuna bile yapmışlar. Böyle yerlerden gelince albümüm var, pek bilinmez ama İçeriği çok güzel anlatılmış. göre en erken 70-100 yıl içinde “insan” ve bu kadar çok sevilince, ben babamın uğurlandı onun ilk temelleri de orada atıldı. Sadece kadına şiddetin değil, düzeyine ulaşabileceğini, yani otonom bir ne kadar sevildiğini öldüğünde anladım. Ondan sonra Sezen Aksu’nun kadına psikolojik şiddetin, varlık haline gelebileceğini belirtiyor. O Bİr süredir kanser Bana o kadar çok şey anlatıldı ki kendisi yanına geçtim vokalisti olarak. noktadan “efendi” konumuna geçişin ise hastalığı ile mücadele mahalle baskısının, mahallenin hiç söylememişti. Sağ elin yaptığını sol el Ondan da çok bambaşka şeyler çok daha kısa sürmesi bekleniyor. Tabii eden fotoğraf sanatçısı bütün kadının ailesine yaptığı bilmeyecek, kızına bile anlatmamış yaptığı bu arada bizlerin, yani günümüzün “demir ve belgesel film yapımcısı öğrendim. baskının çok güzel anlatıldığı bir yardımları… Çok büyük bir gurur bu benim ırk”ının nasıl bir değişimden geçeceği Ersin Alok (86) son film oldu. Sadece film izleyeyim, için. Bu öyle bir popülerlik değil, gerçek de söz konusu süreci etkileyebilecek Sezen Aksu... yolculuğuna uğurlandı. güzel vakit geçireyim değil, bir gönülden sevgi! İnsanların benim onun önemli bir unsur. Yazının kaleme alındığı Mimar Sinan Üniversitesi n Bir tane albümünüz var. Peki şeylerin farkına varayım diye kızı olduğumu öğrendiklerinde verdikleri 2018’den bu yana geçen beş yıl içinde bu Fotoğraf Enstitüsü’nün bir albüm daha yapayım fikri tepki, gözyaşları, o rahmeti bile öyle içten de seyredilmesi gereken bir film tahminleri değiştirebilecek yeni gelişmeler kuruluşunu da yapan aklınıza geliyor mu? diliyorlar ki gerçekten gurur duyuyorum. oldu. Bende tabii bunun içerisinde yaşanıp yaşanmadığını bilmiyorum ama Ersin Alok, 1967 yılında Oluyor tabii! Bir kere n Zeki Alasya on parmağında on konunun gündemde işgal ettiği yerin olmayı çok arzu ettim. Özellikle profesyonel olarak yaşamışsınız, alkışın sesini marifet, sürekli üreten sanatçılardandı. giderek genişlediğini görebiliyorum. yönetmenimiz kadın, ekibin çoğu fotoğrafa başladı. V. Paris Babam üretmeye başlarken daha keyif duymuşsunuz. Ve Sezen Aksu “Değirmen” oynanırken sahneye kadın ve buna çok saygı duyan bir Biennali’nde “Absurd” alıyordu. İlk prömiyer ortaya konuldu ya o yerleştirilen bir ekrandan yabancı seyirci yanında çalışanları çok motive anlatımı içinde Birincilik yapımcımız var. artık sonraki oyunu düşünüyordu. Biteni için İngilizce altyazı akıyordu. Çeviri, yapay eden bir kadındır. Beni de solo, Ödülü aldı. Arkasından olan şeylerden hoşlanmıyordu. Bir de bana zekâ ürünüydü! çok fazla sahne önüne attı, ben Roma, Brüksel, Sofya, çok garip gelen bir şeyi var. Bir insanın de çok heyecanlıyımdır ve çok da Varşova ve ABD Barkley her şeye bu kadar yeteneği olmamalı! Makineleşme isteği birincilikleri geldi. 204 çekingenimdir ama o kalabalığın ‘Ülkemizde eğitim Babamın grafikte Avrupa mı dünya mı Bu teknoloji giderek hayatın her kişisel serginin sahibi alkışını duymanın keyfi bambaşka üçüncülüğü var. Hem onda hem bunda alanına giriyor. Yolda yürürken, bir yerde büyük sorun!’ olan Alok’un, ayrıca 41 sahneyi arada özlüyorum ama hem yazarlıkta, hem yönetmenlikte, otururken veya yolculuk yaparken başları kişisel yurtdışı sergisi var. bunun da keyfi bambaşka! Ama n Ülkenin en büyük sorunu... oyunculukta nasıl olunabilir… Çocuk yerden kalkmayan, gözlerini ellerindeki Ses kayıtları konusunda çok büyük konserler, albümler Eğitim ve çok sevgisiziz. Yolda geçerken gibi bir adamdı. “akıllı” telefonun ekranına kilitlemiş, yaptığı çalışmalarla yanımda biri hapşırsa “Çok yaşa derim”, bir deyim yerindeyse oluşturdukları hava değil de bir proje olabilir. Var Mesela çok küçüklükten bir tren Ses Arşivi oluşturdu. ortama girdiğimde “Merhaba” derim. Artık kabarcığı içinde çevreden soyutlanmış aşkı varmış. Eşiyle birlikte doğum öyle mesela şu an aklımızda Ayrıca beş milyona öyle şaşırıyor ki insanlar! Oysa ne var bunda, kişileri görünce, insandaki makineleşme gününde ona lokomotifi olan bir tren bir şey! Proje albümü yapmayı yakın diadan oluşan artık bunların tamamını kaybetmişiz, o yüzden isteğinin farkına varabiliyorsunuz. Rodin’in hediye ettik. O tren ne oldu biliyor düşünüyorum. arşiviyle Türkiye’nin ilk “Düşünen Adam”ının yerini “Makineleşen benimki garip kalıyor. Bu kadar sevgisiz musunuz? Kocaman bir şey oldu. Şu n Yakında gösterime girecek DIABANK’ını kurdu. İnsan” mı alacak yoksa? Acaba bir toplumda neden yaşamaya alışmak anda Koç Müzesi’nde sergileniyor. “Serçenin Gözyaşı” filmiyle (1967) Video, Beta-Com Hesiodos’un “Soylar Efsanesi”nin diliyle mecburiyetindeyiz onu bilmiyorum ama Yıllarca uğraşıp kendi elleriyle boyayıp stüdyolarını endüstriyel ve buluşmanız nasıl oldu? söyleyecek olursak altıncı insan soyu bu vardır herhalde bunun da bir çıkış bir yerlerden getirtip falan minik minik antropoloji konularında Ben çalıştığı insanlarla yolda mı şekillenecek? noktası! Sosyal sorumluluk projeleri koca bir şehir kurdu. Böyle çocuk tarafı kullanılmak üzere kurdu. samimi ilişkiler kurmayı seven çoğalsa, mesela Köy Enstitüleri olan, onu hiç kaybetmemiş, dünyevi hiçbir (1998) bir insanım. Eğer samimi ilişki tekrar açılsa! şey umurunda olmayan bir adamdı. kuramıyorsam çalışmayı da Göbeklitepe ve Karahantepe’nin kazı başkanı Prof. Dr. Necmi Karul, bulunan heykel ile ilgili iddialara yanıt verdi: kaldırıldığında monte edilmemişti. Aynı günün sonunda bulundu ve daha sonra yerine yerleştirildi. ‘TarTışmalar yersiz’ Karahan Tepe’nin yirmi metre ötesindeki bina içerisinde 11 tane TAr İH öncesine ışık tutan, dünya tartışmaları başladı. Bu iddialarla yok. Hemen hemen hepsinin 2 metre yükseklikte fallus olan ölçeğinde çok önemli keşiflerin ilgili konuştuğumuz Göbeklitepe uzuvları kırılmış durumda. Bu helkel tehşir ediliyor. Taştepeler yapıldığı Taş Tepeler Projesi ve Karahantepe’nin kazı başkanı heykeller burun, çenesi ve fallusu kapsamında önceki yıl bulunan kapsamında, bu yıl dokuz arkeolojik Prof. Dr. Necmi Karul, kırılmanın olmayacak şekilde üç parça kabartmada oturur vaziyette alanda sürdürülen çalışmalarda, söz konusu bile olmadığını, halinde bulundu. Daha sonra fallusunu tutan erkek helkel son olarak insan ve hayvan helkelin parçalar halinde üç parça birleştirildi o zaman var. Bu helkel herkesin tüm heykellerine ulaşıldı haberleri dün bulunduğunu söyledi. daha yerinden kaldırıldığında ziyaretçilerin görebildiği bir yerde gazetemizde yer buldu. Karul, “Bugüne kadar fallus yerinde yoktu. İkinci parça sergileniyor. Bilimin özellikle Bulunan heykellerle ilgili heykellerin bulunma anında henüz yoktu, bulunmamıştı. arkeolojinin içerisinde bilim yeni bir tartışma başladı. TRT fotoğraflandığı arşivlerde yer Buluntuları tonlarca taşın içinden insanları tarafından sansürün yeri Haber kanalında yeni buluntular alan fotoğraflara bakarsanız, bulmanız gerekiyor. Bu taşları olamaz. Bu projede çalışan bizler üzerine yapılan haberde heykelin neolatik dönemde de tek parça bile tek tek kontrol ediyoruz ve herhangi bir kurumdan bir telkin falusunun sansürlendiği halinde bulunan bir heykele buluntuya ait bir parça olabilir almadık. Tartışmalar yersiz ve tartışmaları bazı yayınlarda yer rastlayamazsınız. Heykeller diye topluyoruz. Buluntuya ait aldı. burunları yüzde 99 oranında kırık bulunan parçaları yerine monte önemli gelişmeleri gölgeleyemez Bunun üzerine “heykel kırıldı ve birkaç örnek dışında fallusu ediyoruz. Bu helkelin parçası fallus sıradan bir tartışma” diyor. mı yoksa sansürlendi mi?” üzerinde olan kırılmamış heykel kırık olarak bulundu. İlk ayağa l Kültür Servisi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle