02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 MAYIS 2022 SALI KÜLTÜR 13 Zordu ama oldu; 5. Uluslararası Mardin Bienali, 25 ülkeden 39 sanatçının işleriyle açıldı nin “karakter” derinliği kalmı- yor. Macbeth ile Lady Macbeth’in söyleminin an- lam katmanları YAZGÜLÜ ise o gürültü pa- ALDOĞAN Mardin’de sanat tırtıda ve hız- lı sahne trafi- Gürültülü patırtılı ği içinde yitip rafında çalışacağını dinlemiş- Oya gibi işlenmiş sarı Sanatçı üç yıl tutuk- gidiyor. Oyun- tik. Singh’in, Mardin’de de an- taş yapılarıyla ünlü bir Macbeth masalı lu kaldığı Diyarba- da, birer “ope- lattığı tema, Çimenin Vaadi, tek kır cezaevinde top- ra aryası” niteli- Mardin’in birbirinden bir cümleyle özetlenebilecek gi- irminci yılını tamamla- ladığı kadın saçlarını ği taşıyan, oyunun başını so- etkileyici tarihi mış olan Eskişehir Bü- bi değil, ama sosyal medya bunu örerek halat, sıkış- nuna bağlayan ve/ya da Mac- Yyükşehir Belediyesi Şe- mekânlarında sergilenen tırarak güllü yapmış beth ile Lady Macbeth arasın- zorunlu kılınca denenmiş. Bie- hir Tiyatroları (EBBŞT) pande- ve bir güvenlik ağı daki zıt koşutlukları ortaya ko- nal “küresel mülksüzleşme, ka- özel işler, izleyicileri derin mi döneminde tiyatroda ya- oluşturmuş. yan onlarca şiirsel belirleme pitalizmin yayılması, ama sona şanan hareketsizliğe karşı çı- düşüncelere sevk ediyor. vardır. Kral Duncan’ın, tah- gelmesi üzerine yerel egemen- karak hızlı bir Ankara turne- tı Macbeth gibi bir kahrama- likler ve yaratıcı dayanışmalar si yaptı. 2021’de sahnelenmiş na değil de kendi büyük oğlu- lkenin en çarpıcı olan “Macbeth” yapımı Cüneyt üzerine yeni bir düzen ihtima- na bırakması olayların ateşle- mekânlarından birine sa- Gökçer Sahnesi’nde iki gün li” ile ilgileniyor. Singh “Çime- yicisidir. Macbeth’in bu durum Ühip bir kent Mardin. Bu kapalı gişe oynadı. Pandemi karşısında aklından geçirdiği nin doğası, iyileştirici olduğuna kente, onun çarpıcı güzelliği- sürecinde sunulan eski yapım- ve hemen ardından lanetlediği Fatoş İrwen Gülle-ler inandığım anarşikliği, yeryüzü- ne, barındırdığı enerjiye hayran lardan ya da tek kişilik/az kişi- “Duncan’ı öldürüp tahta geç- nün yaralarının yeşil bir örtüy- li yeni oyunlardan bıkmış olan olanlardan biri de Döne Otyam. me” düşüncesi onun -oyun le sarılma ihtimalini düşündü- genç seyircilerin, sahneyi eni- 2010’da Mardin’de gerçekleştir- başında- “insan” kalma iste- recek” diyor. ne boyuna/tabandan tava- ğini vurgularken, oyun süre- diği ilk Bienal’den sonra da bü- na kaplayan, koşuşturmalı ve ci içinde kendisini “canavar”a GÜLSÜN’ÜN KUMAŞLARI tün zorluklarına ve arada gecik- gümbürtülü “Macbeth” yapı- Belediyenin mutfak dönüştürdükten sonra -oyun melerine rağmen burası kuru- u bienalin çarpı- burada yapıldı. Bence mından hoşlandığına hiç kuş- biterken- bir kez daha “insan” etkinliği lan müzeleri, galerileri, sanat ve Bcı mekânlarından biri mekândaki en çarpıcı iş, ku yok. Oysa sunulan “Mac- kimliğine döndüğü “Hayat de- Bienal cuma akşamüstü açıl- de Alman Karargâhı. Bi- Gülsün Karamustafa’nın kültür atölyeleri ile adeta bir sa- beth” trajedisi değil, kulakları diğin ne ki;/Yürüyen bir göl- rinci Dünya Savaşı’nda iki tekstil kolajı. Sanatçı- dı; sergileri cumartesi, bir sağır edici bir müziksel gürültü nat kenti haline geldi. Pandemi- ge/bir zavallı kukla bu sahne- Osmanlılarla ittifak ya- nın Güneydoğu kentlerin- içinde, yarı karanlıkta devinen mekândan bir mekâna gidip ge- de:/Bir saat boy gösterip, bo- nin de araya girmesi sonucu Bi- pan Almanlar ve daha deki pazarlardan topladı- oyuncuların desteğiyle kotarıl- yun kırıp gidecek!/Bir daha da lerek gezdik. İki kez seçilmiş ol- enalin 5. edisyonu ancak bu yıl sonra da Mustafa Ke- ğı rengârenk kumaşlarla mış bir “Macbeth” masalıydı. duyulmayacak artık sesi” dize- masına karşın görevinden alı- yapılıyor. İstanbul’dan gelen mal Atatürk tarafın- yaptığı kolajlar, kırsaldan Masal derken abartmı- leriyle “trajik” boyuta ulaşma- nan Ahmet Türk’ün yerine ata- gruplar ve yurtdışından da ka- dan karargâh olarak kul- büyük şehirlere göçü ve yorum. Shakespeare’in bi- sı, seyirci ile arasında, EBBŞT nan kayyumlu Mardin Beledi- lanılan binanın güzelliği ve Me- metropol, göçmen kültürler ara- tılan sanatçıların eşliğinde 20 ri “Macbeth” olan dört büyük yapımında olduğundan çok zopotamya Ovası’na hâkimiyeti sındaki çatışmadan doğan melez yesi de aynı gün Türk Mutfa- Haziran’a kadar sürecek biena- trajedisinde sinematografik bir daha farklı bir bağ kurmak- de büyüleyici. Bienalin açılışı da kültürün gelişimini gösteriyor. ğı adı altında bir etkinlik dü- anlayışla -olayları az anlatıp tadır. Bütün bunlar Erdenk’in lin açılışı 20 Mayıs akşamı ya- çokça canlandırma yoluyla- sahne yorumunda değerlendi- zenlemiş. Cumhuriyet Cadde- pıldı. Direktörlüğünü Döne Ot- kotarılan ve tiyatroda drama- rilmiyor. (Aryalar yoluyla sah- lentisi gerçekleşmedikçe arada Diyarbakır Cezaevi’nde geçir- si Meydanı’nda bütün gün ka- yam ve Hakan Irmak’ın Mardin tik anlatımın doruklarında do- nede yeterince vurgu yapıla- dınlar yaptıkları yemekleri ser- bir gözlerini ve ağzını açıyor, el- diği üç yıl boyunca topladı- Sinema Derneği ev sahipliğin- laşan sahne söylemi, çok sayı- mıyor ve oyun noktalanıyor). lerini ve dizlerini kasıyor ve is- giledi, yüksek sesli canlı müzik ğı kadın saçlarından oluşan işi. de yaptığı Uluslararası 5. Mar- Sonuç olarak da sahneye ya- daki oyun kişisi yedi oyuncuy- yanını iç yakan bir çığlıkla dile Gülle-ler adlı eser, kadın tutuk- ortalığı inletti, halaylar çekildi. din Bienali’nin teması “Çimenin pıtın yalnızca olay örgüsü gel- la sınırlandırılıp, orkestra boş- getiriyor! Buna 19 Mayıs tatilini denk ge- luların saçlarından dokunan ip- miş oluyor. Bu da “Macbeth” Vaadi”; küratörü Adwait Singh, luğunun gerisindeki -seyirci- oyununun bezendiği özellikle- tirip kente gezmeye gelen yerli den epeyce uzak- çelik kons- Hintli, Yeni Delhi’de yaşayan bir lerle kurulan bir güven- Ölümünden sonra rin yarısı bile etmiyor. trüksiyon dekorun çeşitli düz- turistlerin de kalabalığı eklenin- filozof, yazar. Sanatçılarını da- lik ağını oluşturuyor. Bu lemlerinde devindirilirse ve şe- Develi Han’ın bir diğer çar- ce tarihi kentte konaklama, bes- eser baskıya karşı kadın ha çok kendi milletinden, coğ- Oyuncular matik bir anlayışla ardı ardına pıcı işi, bu yıl kaybettiğimiz lenme ve hareket edebilme kar- rafyasından seçmiş. Bienale ka- bedenini kullanmayı an- yerleştirilmiş tablolar ile seyir- Shakespeare’le ve kaybından önce İstanbul maşası yaşandı. Tatilciler tari- tılan 25 ülkeden 39 sanatçının latan kolektif bir çalış- ci arasında oluşan uzaklık bir Modern’de retrospektif ser- buluşuyorlar mı? hi mekânların önünde fotoğraf 10’u Hintli. ma oluyor. de “anlatıcı” yoluyla derinleşti- gisini izlediğimiz Selma Erdenk’in yorumunu Gür- çekip alışveriş yapmak; yerliler Size 39 sanat- rilirse, ortaya “masalsı” bir an- kan Çakıcı müziğiyle, Si- Mekânlar çarpıcı Gürbüz’ün son işleri. panayırda eğlenmek, bienal gez- latım çıkar. Uyarlamacı Öz- çının işini ve bel Erdenk koreografi dü- Sergilenen maskele- lem Belkıs ve yönetmen Ba- İki gün kaldığımız Mardin’de ginleri sergileri gezip sanatçılar- mekânların tümü- zenlemesiyle, Emre Satı de- rış Erdenk’in amacı, yüksel- rin çoğunu Mardin’de la sosyalleşmek istiyordu ve bir- çılgın çöl rüzgârının esintisine nü tek tek anlat- kor tasarımıyla, Kerem Çe- me hırsıyla aklını ve vicdanını bir marangozla ya- rağmen bütün mekânları gez- birinden farklı amaçları olan bu maya yerim yok. tinel ışık düzeniyle destekle- hiçe sayan siyaset insanlarının pan sanatçı, maskele- dik, sanatçıların işlerini gördük. gruplar arasında neredeyse hiç miş. Bu açıdan -katılmasam Gidip görmek ge- önce ülkelerini, sonra da ken- re saç ve kirpik ekle- da- uyumlu bir çalışma söz etkileşim olmadı! Yanlışlıkla bi- Mardin’e hayran olan, etkisin- rek. Yine de ru- dilerini nasıl korkunç durum- konusu. Böylece şiddetin, gü- miş. Hepsi birer veda de kalanlardan biriyim kaçıncı enal sergilerine girenlerin kimi- lara soktuklarını gösteren bir hunu anlatmaya rültünün, koşturmacanın ta- sanki? “mesel oyun” kotarmaktır. kez geliyorum, yine de görmedi- lerinin yanı sıra çöl rüzgârı da çalışıyorum. Kü- van yaptığı bir sahne olayı ko- ğim yerler varmış. Bu kez işle- sanatçıların işlerine hoyrat dav- ratör Adwait tarılmış. EBBŞT’nin artık usta- Saçlardan ‘Söz’, ‘hareket’ rin sergilendiği yeni mekânlara randı: Bazı enstalasyonlar uçtu, Singh ile pan- lık çağına erişmiş oyuncuları oluşan iş altında eziliyor bazı performanslar yapılamadı, sanatçıların işleri kadar hayran da yönetmenin amaçladığı üs- deminin baş- “Eden bulur” özdeyişi- Bahsettiğim bu işle- tün-yapım anlayışını hiç aksa- olduğumu itiraf etmeliyim! Özel- bazı işlerin üzerinde ayak izle- ladığı günler- ni doğrulamak için seçilen bu madan yansıtan yorumlar su- rin arasında, pek çok likle kalenin hemen altındaki ri vardı! Mardin’in turizm konu- de İstanbul’da sahneleme yöntemi bir sü- nuyorlar. Ama bu çalışmada konuğu etkileyen ve Gül Mahallesi’nde 19. yüzyıldan sunda gösterdiği gelişme umut tanışmış, bu rü sorun yaratıyor. Öncelik- Shakespeare’le ne düzeyde birinciliği ver- kalma Develi Han, sanırım kü- verici. Burası pek yakında en genç filozo- le, oyunun baştan sona ay- buluştuklarını anlamış değilim. diğim iş, Ulus- önemli kültür turizmi destinas- ratör Adwait Singh’i de çok etki- nı tempoda seyrediyor olma- (Belki Shakespeare’le bir baş- fun nasıl lararası Ta- lemiş ki en çarpıcı işleri buraya yonlarından biri olacak. Ancak sı “söz”ün “hareket” altında ka deneyim gerekli). bir te- sarım Vakfı Server ezilmesine neden oluyor. Da- Beni izlediğim EBBŞT ya- yerleştirmiş. Bütün işlerini çok kültür turizmine gelen kitlenin ma Galerisi’nde Demirtaş hası, aynı oyuncuların fark- pımında etkileyen, kusursuz- sevdiğim Server Demirtaş’ın ha- de iyi hizmet, nitelikli otel ve lo- et- / Çığlık lı karakterleri oynaması sonu- ca sunulan toplu oyunculuk sergile- reketli heykeli, iskemlede otu- kanta, eğlence yeri talepleri var- hareketli cunda Macbeth ile Lady Mac- ve Medina Yavuz Almaç’ın nen Fatoş ran yaşlı bir kadın. Heykelin adı dır. İyi personel ve yatırım ya- heykel beth dışındaki oyun kişileri- özenli giysileri oldu. İrwen’in Çığlık. Çünkü yaşlı kadın, bek- pan kazanır! EMIN ALPER’IN ‘KURAK GÜNLER’I ALKIŞLANDI Kuraklığın göçüklerinde... dan böyle, bizi bu bataklıktan ancak bir mucize kurtarabilir; “Dikkat, son aşamaya geldik!” alarmını veriyor... Bu durumda, festivaldeki Türkiye standı- nın, Emin Alper’in filmiyle pek ilgilen- memesini yadırgamamak gerekir. Son min Alper, sadece küresel iklim Edeğişikliğinin getirdiği susuzluk- yıllarda, devlet politikasının rayları dı- şına çıkamayacak bir yapıya kavuştu- tan söz etmiyor tabii ki.. Toplumsal ve siyasal yaşamımızı ka- rulan (!) stant, “Kurak Günler”in göste- rimine yer arayanlara neden yardım- sıp kavuran yakıcı kuraklığa ve gide- rek derinleşen çürümüşlüğün içerdi- cı olsun ki? Filmin dün yapılan ilk su- numuna resmi bir Türk yetkili falan da ği tehlikelere göndermede bulunuyor. Yozlaşan ilişkilerin, yolsuzlukların, ye- katılmıyor tabii... Bu kez, metaforik göndermelere ni biçimlere bürünen mahalle baskı- sının, her tür şantajın, kurnazlıkların, alışageldiğimizden daha az yer veren Emin Alper’in, filmden önce sahne- dalaverelerin, kökten kuruttuğu zaval- lı demokrasimize ağıt yakıyor sanki... de yaptığı kısa konuşmada, ortak ya- pımcısının gülünç bir yargılama süre- Adaletin, özgürlüğün, insanca ya- şamın, kısacası toplumsal barışı sağ- ci sonunda hapse mahkûm edilme- sini kınadığını duymaktan da kurtul- layacak demokratik düzenin önündeki tehlikelerin altını tek tek çiziyor. Bun- muş oluyorlar böylece!... İster klasik, ister modern. Braas’tan çatınız için farklı renk, doku ve modellerde çarpıcı tasarımlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle