Katalog

[email protected] 13 TEMMUZ 2021 SALI 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Küresel egemenlerin TEİAŞ’nin özelleştirilmesi SADETTIN TANTAN EPDK, her yıl TEİAŞ sistem kullanım ve sistem işletim gelir tavanlarını yeni oyunu ESKI IÇIŞLERI BAKANI / YURT PARTISI GENEL BAŞKANI belirlemektedir. Yani başka bir deyişle Cumhurbaşkanı’nın atadığı kişiler Cumhurbaşkanı’nın satacağı firmanın gelirini belirleyecekler. Türkiye zor bir süreçten geçiyor. Önümüzdeki eçmişi, 1914’te İstanbul’da kuru- Şayet bunu Cumhurbaşkanı piyasa reformu için yapıyorsa bu gelir lan elektrik üretim merkezine da- yıllarda küresel egemenlerin ülkemize yönelik tavanlarının ileride halkın aleyhine, firmanın lehine tek bir imzayla Gyanan Türkiye Elektrik İletim Ano- dayatmaları daha da artacaktır. Küresel güçler değişmeyeceğini nasıl garanti edecek? nim Şirketinin (TEİAŞ) özelleştirme kap- için önemli olan, emperyalizmin öngördüğü samına alınmasına ve halka arzına iliş- koşulları ülkemizin yerine getirip kin Cumhurbaşkanı Kararı 2 Temmuz’da getirmeyeceğidir. Resmi Gazete’de yer aldı. TEİAŞ, 2003 yılında Elektrik Piyasa- DAVER DARENDE kenin büyüklüğünü fark sı Düzenleme Kurumu’ndan (EPDK) aldı- edemedik. Günümüzde, EMEKLI DIPLOMAT-YAZAR ğı iletim lisansı çerçevesinde yeni piyasa daha büyük tehlikeler- yapısına uygun olarak merkez birimle- rtadoğu’yu “ölüm le karşı karşıyayız. Kü- ri ve yurt geneline yayılmış proje, tesis, Ocoğrafyası”na çevi- resel egemenler günü- renler; Sevr ile Lozan’ı müzde “stratejik mütte- kontrollük, işletme, bakım ve yük da- karşı karşıya getirme- fik” adı altında yeni bir ğıtım üniteleriyle faaliyetlerini sürdür- ye, Montrö’yü tartışma- oyunu sahneye koyma- mektedir. ya açmaya, Karadeniz’i nın hazırlığı içinde görü- EPDK, her yıl TEİAŞ sistem kulla- “NATO Gölü”ne dönüş- nüyorlar. nım ve sistem işletim gelir tavanları- türmeye çalışmakta- nı belirlemektedir. Yani başka bir de- Ciddiyeti kavramalı dır. Tarihin derinlikleri- ma durumunda paranın kalan taksitleri- sının uyuşturucu kaçakçılığı ile müca- yişle Cumhurbaşkanı’nın atadığı kişi- 14 Haziran 2021’de ya- ne gömdüğümüz Sevr’i nin söke söke alınacağına mal varlığı ile delede nasıl bir faydası olduğunu bizim- ler Cumhurbaşkanı’nın satacağı firma- pılan NATO Zirvesi’nin diriltmeye çalışanların kefil olmalıdır. le paylaşmalıdır. nın gelirini belirleyecekler. Şayet bunu en önemli sonuçların- Türkiye’yi çökertmeye •Yıllar bazında tüm vadeler ödenince- •Satış gelirinin borç faizi ödeme- Cumhurbaşkanı piyasa reformu için ya- dan birisi Türkiye’nin yönelik planı, ne acıdır ye kadar TEİAŞ’nin 2020 yılı itibarıyla de kullanılmayacağını taahhüt etmeli- pıyorsa bu gelir tavanlarının ileride hal- ABD’ye ve NATO’ya olan ki aşama aşama uygu- 22 milyar TL değerindeki maddi varlık- dir. Çünkü özelleştirme yasasını değiş- kın aleyhine firmanın lehine tek bir im- bağımlılığını teyit etme- lanmaktadır. Bölgemiz- larının duracağının garantisini vermeli- tirerek özelleştirme gelirlerinin devletin zayla değişmeyeceğini nasıl garanti ede- siydi. Zirvede önemli bir de egemenlik alanını ge- dir. Diğer satılan yerlerde olduğu gibi ol- borçlarını ödemede kullanılacağını yasa- cek? gelişme yaşandı. ABD nişletmek isteyen ABD; maması için satacağı firmayla istihdam ya koyan kendisidir. ve NATO ülkeleri Af- hem Suriye’de hem Ku- Cumhurbaşkanı’nın halka borcu yani iş ve aş garantisi sözleşmesini im- ganistan’daki askerleri- zey Irak’ta “devletçik- Can pahasına onarım Eğer Cumhurbaşkanı’nın satış işle- zaladıktan sonra halk ile paylaşması ge- ni çekme kararı alırken, ler” oluşturmaya çaba- •Cumhurbaşkanı’nın diğer sattığı yer- mi TEİAŞ’yi özel sektörün kendisinde rekir. Diğer özelleştirilen kurumlarda ol- Türkiye gönüllü olarak lamaktadır. Bir yandan lerdeki sorunlar ile yeniden karşılaş- (hükümetten) daha iyi işleteceğine olan duğu gibi kapının önüne konan kalifiye Kâbil’deki Hamid Karzai Türkiye’yle sözde uz- mamak için satın alacak kimseye kamu inancı ise insanlar kendisinin her şeyi elemanların, devlet personel başkanlığı Havalimanı’nın güvenli- laşmaya çalışırken di- bankalarından kredi verilmeyeceğini ve- daha iyi yaptığına inancından dolayı oy vasıtasıyla bakanlıklara ve diğer kamu ğini üstlenmek istediğini ğer yandan bölgedeki te- ya ihaleye fesat karıştırmak anlamına vermiyor mu? kuruluşlarına başka şehirlerde hademe, açıkladı. Ankara, hangi rör örgütleriyle işbirliği gelecek kredi arayışında kamunun dev- •Cumhurbaşkanı’nın halka bir borcu müstahdem gibi sıfatlarla dağıtılmaya- beklentilerle Afganistan yapmaktadır. Kuzey Irak reye girmeyeceği garantisi verilmelidir. vardır. En azından kendisine hâlâ oy ve- cağını beyan etmelidir. gibi tehlikelerle dolu bir ve Fırat’ın doğusunda- •Ayrıca şu anda TEİAŞ personeli ren 3 kişiden birisine saygı gösterip ne- •Daha önce satılan Et Balık, Yem Sa- ülkede görev üstlenme- ki ürkütücü gelişmeler, elektrik iletiminin kesintisiz yapılabil- den TEİAŞ’yi satmaya karar verdiğini nayi, SEKA gibi kurumlarda satış son- yi kabul etti? Bu sorunun ulusal bütünlüğümüzü mesi için zaman zaman canı pahasına açıklamalıdır. yanıtını kuşkusuz dev- rası istihdamın ne olduğunu açıklama- tehdit eden tehlikeli bo- onarımlar yapmaktadırlar. EPDK satış leti yönetenler verecek- •Satarken kasada bulunan para- lıdır. yutlara ulaşmıştır. sonrası onarım ya da yatırım ihmallerini lerdir. Ancak Türkiye’yi yı şeffaf bir şekilde açıklamalıdır. Türk •Bu satış vesilesiyle sürekli uyuştu- Tehlike büyük gözetecek kapasite ya da donanıma sa- çok zor günlerin bekledi- Telekom’da olduğu gibi kurumun enka- rucu trafiğinde adı geçen limanların he- 1990’lı yıllarda hip değildir. ğini kabul etmemiz gere- zının bırakılıp kaçılmayacağına, bir kaç- men hepsinin kendi döneminde satılma- Türkiye’yi yönetenlerin kiyor. Türkiye, ne acıdır uzak görüşlü (!) politika- ki Afganistan’da savaşma ları sonucu ABD ve İn- görevini üstlenecektir. giliz uçaklarından olu- NATO zirvesindeki gö- Neler oluyor hayatta... şan “Çekiç Güç”ün top- rüşmelerden, ABD’nin raklarımızda konuşlan- Türkiye’yi gözden çıkar- önüne serdiği kamp hayatı da- ması, yaklaşmakta olan PROF. DR. AYŞE YÜKSEL Frankl, “Dayanıklılık, bir insanın zihnine ve ruhuna maya henüz hazır olma- yanılmaz, çekilmezdir. Ama o tehlikenin habercisi gi- dığı anlaşılıyor. ABD; gö- derinden işlenmiş bir reflekstir, dünya ile yüzleşme ÇYDD GENEL BAŞKANI/CÜZZAMLA SAVAŞ hep olumlu düşünür, dayanık- biydi. “Çekiç Güç”ün gö- rüşmelerde Türkiye için ve onu anlama tarzıdır” der. Yaşadığımız zor süreçler, DERNEĞI BAŞKANI lılığını geliştirir, yaşamını sür- rev süresinin, TBMM ta- yaşamsal önemdeki so- bizleri bireysel olarak da güçlendirmiş, çaresizlik dürür, sonunda mesleğine ka- rafından altı ayda bir oğduğumuz andan itibaren runları paranteze alarak, içinde ağlaşıp durmak yerine zorluklara anlam vuşur, zor da olsa yaşadıkların- uzatılmasının, bu gücün Ddünya ile tanışıyor, yaşamı- kendi çıkarları doğrultu- kazandırma yeteneği de kazandırmıştır. dan çok şey öğrenir ve öğretir. mız boyunca hem yaşadıkları- Irak’ın fiilen bölünme- sunda yeni işbirliği alan- Frankl, insanı çaresiz bıra- mızdan hem de okuduklarımız- sini sağlayan en önemli birlikte başarmak, sevinmek Dünya kurulandan beri, kav- ları oluşturdu. ABD’nin kan acıların ortasında anlam dan öğreniyoruz. Bazen mut- varken neden sadece kendini etkenlerden biri olacağı- galar, savaşlar, ayrımcılıklar, Doğu Akdeniz’de, Ege’de, terapisini icat etmiştir. Yaşa- lu oluyor, bazen acı çekiyor, şa- düşünen, gününü kurtarmak zulümler, diğer taraftan büyük nı o yıllarda kimse hesa- Libya’da ve Kıbrıs’ta kar- mımıza anlam kazandırabile- şırıyor, “Bu nasıl olur?” diyor, için geleceğini karartan insan- önderimiz Mustafa Kemal Ata- ba katmamıştı. şı cephede yer alması, cek kararlar almamıza yardım- kendi karakterimiz, örnek al- lar var? Bu bir kader midir yok- türk gibi sömürüye, işgale baş- Dönemin başbakanı Karadeniz’de ülkemizi cı olabilecek insancıl bir tek- dıklarımızdan edindiklerimiz sa bir seçim mi? Karşımıza çı- kaldıran, ulus devlet yaratan, Süleyman Demirel’in, Rusya’yla karşı karşıya nik geliştirmiştir. İnsanın, ha- ile bu dünyada ya bir işe yara- kan iyi, duyarlı, üretken, çağ- bütün zorluklara çözüm üre- 22.01.1993’te, TRT 1’de getirmesi, Türkiye açısın- yatta kalabilmek için kendisine maya çalışıyor ya da kendi dü- daş, akıllı, kanıta dayalı verile- ten, sonunda halkının makûs söylediği şu sözler dik- dan tehlikeli gelişmele- somut hedefler belirlemesi ge- zenimizi sürdürüyoruz. re inanan insanlar bizim şan- talihini değiştirdiği için çağdaş kat çekiciydi: ‘Çekiç re yol açacaktır. Rusya’yı rekir. Güçlü değerlere sahip ol- Çok sevinçli yaşam varken sımız oluyor, kader ya da di- bir toplum olma yolunda ilerle- Güç’ köklü bir çıban gi- hedef alan NATO’nun Ka- mak ortama anlam katar çünkü daha da çok yaşanmış acılar ğer tanımlama ile genetik şif- yen, ülkesi için çalışan, emek bi! Çıbanın başını kes- radeniz’deki askeri varlı- olayları yorumlama ve biçim- var. Her insanın yaşama süresi remiz olması gerektiği gibi olu- veren insanların yaşadığı bir kin bir bıçakla kesebi- ğını artırması da dikkat lendirme olanakları artar diye eşit olmasa da benzer sürede, yor. Bu çok önemli, illa ki yo- Atatürk Cumhuriyetine doğ- lirsiniz ama kökünü çı- çekicidir. ifade etmiştir. bu zaman dilimi içinde dünya- lumuzu bilimsel düşünceye çı- mak da güzel bir kader. Dünya- karamazsınız. Çıkarma- Türkiye zor bir süreç- Frankl, “Dayanıklılık, bir in- ya değer katmak, iyileştirmek, karmalıyız. nın birçok gelişmiş ülkesinden ya kalkışırsanız neler- sanın zihnine ve ruhuna derin- ten geçiyor. Önümüzdeki çok daha önce bir kadın ola- le karşılaşacağınız bilin- den işlenmiş bir reflekstir, dün- yıllarda küresel egemen- rak sahip olduğum haklar bize ya ile yüzleşme ve onu anlama mez.” lerin ülkemize yönelik çok doğal gelse de bunlara ula- tarzıdır” der. Yaşadığımız zor “Çekiç Güç” gölgesin- dayatmaları daha da ar- şamayanlar için inanması zor. süreçler, bizleri bireysel ola- de oynanan “Kürt Oyu- tacaktır. Küresel güçler Minnetimiz hiç sönmeyecek. rak da güçlendirmiş, çaresizlik nu” ve bu oyunun ya- için önemli olan emper- içinde ağlaşıp durmak yerine rattığı tahribatın ardın- Süreç ‘birey’i yalizmin öngördüğü ko- zorluklara anlam kazandırma dan, bugün Fırat’ın do- şulları ülkemizin yerine güçlendirdi yeteneği de kazandırmıştır. ğusunda ABD’nin güdü- getirip getirmeyeceğidir. Günümüz dünyasında eşitlik, münde yeni bir “devlet- Onlar için “bağımlı” ve adalet, çağdaş eğitim, bilimsel Vakit kaybetmemeli çik” kurulmak üzeredir. “uyumlu” olmak temel düşünce, paylaşmak, mutlu- Dünyanın birçok ülkesinde Yakın geçmişteki geliş- koşuldur. Durumun cid- luk gibi kavramları yaşama ge- yaşanan pandemiden ancak ve melerden ders almadık, diyetini artık kavramak çirmek mümkün iken, ne yazık ancak bilimsel sonuçlar ile çı- yaklaşmakta olan tehli- ki peşinden koşuluyor. Zorluk- zorundayız. kabiliriz. Bu da, doğal olarak lar, olumsuzluklar, pandemiler, aşılamadır. Aşı bir gerçektir, krizler yaşanıyor. İnsan ve top- dünya çiçek hastalığından, ço- lumların bu durumlara karşı da cuk felcinden daha birçok bula- dayanıklı olması, hızlı çözüm şıcı hastalıktan, uygulanan aşı üretmesi, yaşanması en zor za- programlarıyla kurtulmuştur. manlarda bile ayakta kalma- Aşıya karşı olunmaz. Aşı üretil- sı, gücünü kaybetmemesi, gele- di diye, korunma gerçekleşebi- ceğin daha güzel olacağı haya- lecek diye düşünmek yaşamı- lini hep kurması çok ama çok mızı anlamlandıran bir durum. önemli. Dayanıklılık, günümüz- Işık görünmüştür. On yedi ay- de çok önemli bir nitelik. Ki- dır, yaşanan zorluklar, sıkıntı- min başarılı olup kimin başarı- lar toplumun yüzde 70’inin aşı- sız olacağını, eğitimden, dene- lanması ile son bulacaktır. Bir- yimden, yetişmeden daha fazla çok kayıplarımız oldu, canımız belirleyen şey kişinin dayanık- yandı ama Frankl gibi geleceğe lılık düzeyidir. Aynı durum, ku- olan umudumuz, bilimsel dü- rumlar için de geçerlidir. şünceye inancımız, zor koşul- Çoğumuzun Auschwitz top- lara uyum sağlamamız, şikâyet lama kampı hakkında bilgisi etmek yerine çözüm üretmemiz vardır, çok sıkı çalıştığımız dö- bizi bugünlere getirdi. nemlerde “Auschwitz’de gibi- Yaşadıklarımızdan ders al- yim” deriz. Ne olursa olsun bu mak, daha güzel, adil, çağdaş, benzetme asla tam yerini bul- eşitlikçi bir dünya yaratmak maz. Avusturyalı psikiyatr Dr. mümkün, yeter ki inanalım. Viktor E. Frankl’in kendi yaşa- Hadi hemen şimdi, başlama za- mını anlattığı kitaplarda gözler manı.