24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 ARALIK 2021 ÇARŞAMBA DİZİ 11 Yüreği Tarık Akan, yüzünden Cumhuriyet’in ne zaman başı sıkışsa desteğe gelenlerdendi. YAKIŞIKLI DEVRİMCİ güzeldi TARIK AKAN MUSTAFA BALBAY 3 u yıl Tarık Akan’ın kamera önüne geçi- suyla Guinnes rekorlar kitabına girmişti. İşte Tarık da askere bir şey demek bir şeyler ister! Belki de tı. Tarık Akan ve Hümeyra dört ayrı karakteri can- şinin 50. yılı. Sinema tarihimizde, “Ta- Akan’a dair anlattıkları: bir suçüstü hali var. Tarık hışımla askerlerin üze- landırmıştı. Brık Akan sineması” diye bir gerçek var. “Tarık ahh Tarık... Yakışıklı herifti. Ama kalbinin rine yürüdü. ‘Dedeniz yaşındaki adama ne yapı- Hümeyra, Tarık Akan’dan kalanları bize şöy- Yaşamının ilk yıllarında ve son yıllarında güzelliği daha daha fazlaydı. Tarık’a çok şey kattım, yorsunuz’ diye bağırdı. Kimlik göstermediğini le özetledi: çektiği filmlerle Antalya Altın Portakal Film Tarık’tan çok şey aldım. Tarık cıvıl cıvıl bir adam. Kuş söylediler. ‘Tarladan gelen bu amcanın kimliği- “Çalışması çok rahat bir insandı. Centilmen, Festivali’nde en çok “yılın erkek oyuncusu” hiç kırmadan sıkmadan hareket etmeye özen yürekliydi. Kıpır kıpır... Hep en güzeli olsun ister... ni ne yapacaksınız’ diye başlayıp çıkışmaya de- ödülünü alan Tarık Akan’ın kendisini sürekli Onun pek çok filmine senaryo yazdım. Yaşadığı vam etti. Adama, ‘Amca sen minibüse bin’ dedi. gösterirdi. Filmin güzel olması için verdiği ça- geliştirmesi başlıca özelliği oldu. Bunun yanın- zamanı o kadar güzel kullandı ki kendini hep eğitti Adam şaşkın, yanımıza oturdu. Askerler de Ta- ba bir yana bizimle hep güler yüzlüydü, hiç si- da kendisini kamera önüne hapsetmemesi, hep hep eğitti... Ahh koca Tarık... rık Akan’a gık diyemediler. Amcayı otelde ağır- nirlendiğini görmedim. Aklımda hep iyi şey- ülkesiyle nefes alıp vermesi bir başka özelliği. Tarık Akan rol yapmadan oynar... Tarık da ilk ladık. Hepimiz Tarık Akan’a sarıldık. Canım ar- ler var. Yaparım dedi mi, yapardı. Söz verip de Tarık Akan’ın sinemayı, sanatı paylaştığı arkadaş- gençliğinde Bakırköy sahilinde boğulmak üzere kadaşım benim. İyi insanlar hep gidiyor... yapmadığı bir şey hatırlamıyorum. Filmden ön- larının, onun yaşamındaki tüm süreçlere tanıklık et- olanları kurtarması gibi yaşamı boyunca toplu- Çok önemli bir oyuncuydu. Sinemada tarz yarattı. ce paylaşım yapardık. Birlikte çalışırdık. Bazı miş olan yıldızların birleştiği başlıca söylem şuydu: Uzun süre işsiz kalma pahasına tarzından, ilkele- erkekler oynarken gözleri bakmaz. Tarık Akan mu boğulmaktan kurtarmaya çalıştı. Onca eme- İnsandı. ğin ardından küstüğü de oldu, Çiçek Bar’da bir rinden ödün vermedi. Sosyal içerikli, bağımsız film- öyle değildi. Gözleri bakardı. Filmde gözlerime Tarık Akan’ın sağlığında sosyal medyasını Mu- bakıp, ‘Seni seviyorum’ dedi. O an gerçekten köşeye çekilip karamsarlığa düştüğü de oldu... ler yaptı. Yığınla para kazanırken birden bıçak gi- rat Hattatoğlu yönetiyordu. Ölümünden sonra da bi kesildi. Yapımcılar cezalandırdılar onu. Ama o ne sevdiğini düşündüm.” Ama o yürek var ya, hep güzel şeyler için attı...” çalışmalarını devam ettirdi. Hattatoğlu, sanatçının olursa olsun ödün vermedi.” MERAL ORHONSAY: NEBAHAT ÇEHRE:“ÇOCUK dik duruşu nedeniyle kızdırdığı kesimlerin dışında toplumun hemen bütün kesimlerinden hâlâ Tarık “ONA TOZ KONMAZ!” SAFLIĞINI YİTİRMEMİŞ BİR TÜRKAN ŞORAY: “AMERİKA’DA Akan’a ilişkin anılar derlemekte olduğunu anlattı. Tarık Akan’ın sinemada kişisel duruşunu or- MİLİTANDI” OLSA, OSCARLARI TOPLARDI” Kamuoyunun çok yakından tanıdığı sanatçıla- taya koyduğu filmler arasında yer alan başlıca Tarık Akan’la 1988’de Kimlik ve 2003’te Gülüm “Kartpostal çocuğu olarak sinemaya başlayıp si- rın gerek Tarık Akan yaşarken yaptıkları açıklama- filmler arasında, Kanal, Maden, Yol, Pehlivan filminde oynayan Nebahat Çehre, o yılların her dö- nemamızın en çok ödül alan sanatçılarından biri lar, gerek ölümünden sonra verdikleri demeçler ve gelir. Bu filmlerde Tarık Akan’la başrol oyna- nemini kendi içinde farklı kriterlerle değerlendirdi. olarak bu günlere gelen Tarık Akan’ın oyunculuk gerekse bu çalışma çerçevesindeki görüşmelerimiz yan kadın oyuncu Meral Orhonsay’dı. Özellikle porno filmlerin kabul gördüğü yıllarda, serüvenindeki bu yükseliş, beni her zaman çok he- hep onun sanatı, erdemi, kişiliği, yurt sevgisi, yar- Orhonsay’la Tarık Akan’ın beşinci ölüm yıldö- bu akıma teslim olmak istemeyenlerin büyük zor- yecanlandırmıştır. Salon filmlerinde bu kadar po- dımseverliği üzerineydi. Şimdi söz onların... nümünde Büyükçekmece Belediye Başkanı Ha- san Akgün’ün düzenlediği anma gününde buluş- Tarık Akan, Türkan Şoray’la başrolleri paylaştığı ŞERİF SEZER: “HEP DERDİ VARDI!” tuk. 16 Eylül 2021’de, beşinci yıldönümündeydi. “Melek mi, Şeytan mı?” filminde... / 1971 Tarık Akan sinemasında ilk beş film sayılsa, için- Meral Hanım son yarım asrı içinde yaşıyor, bi- de mutlaka Yol (1981) ve Deli Deli Olma (2009) yer zimle paylaşıyordu. Bir çırpıda özellikle kadın alır. İki filmde de başrolü Şerif Sezer’le paylaştı. Şe- sanatçıların yaşadıklarını konuştuk. Konu Ta- rif Sezer tanıdığı iki Tarık Akan’ı bize şöyle anlattı: rık Akan olunca şunları vurguladı: “1980’li yıllarda sinema sektörünün oyuncular dı- “Tarık Akan deyince ilk aklıma cesaret ve ya- şında kadın elemanı yoktu. Aklınıza gelen her şeyi ratıcılık geliyor. Ona bir gram toz konsun iste- erkekler yapıyordu. Bu da kadınlar için bir dizi zor- mem. Konmaz da zaten. Yeşilçam’ın her şeye bu- luğu beraberinde getiriyordu. Tarık Akan’ın böyle bir laşmış ortamında Tarık Akan’ın enerjisi, içtenli- ortamda paylaşımcı, kollayan bir yanı vardı. Yol’da ği o kadar farklı ki... hem oyuncu hem pek çok şeyi koordine eden kişi ola- Tarık Akan’ın sinemaya katkıları unutulmaz. rak filmin neredeyse her şeyiydi. Yılmaz Güney ha- 1977 Ankara Yürüyüşü’nde hep birlikteydik. piste, onun adına pek çok şeyi Tarık Akan hallediyor. İlk kıvılcımı çakanlardan biri benim. Sansüre Yıllar sonra 2009’da bu kez Deli Deli Olma filmi karşı ortak bir duruş gerekiyordu. Hep birlikte için Tarık’la beraberdik. Çok farklı bir Tarık gördüm. bunu başardık.” Özü aynıydı, yardımsever, sıcak... Ama yıllar ona çok şey katmıştı. Kars’taki çekimler sırasında gör- SİBEL TURNAGÖL: “O BİR IŞIKTI...” düm ki Tarık pek çok okula kitap göndermiş, giysi Tarık Akan, Sibel Turnagöl’le 1986 yılında paketleri yollamış. Doğu’daki pek çok yoksul köye Adem ile Havva, 1987 yılında da Skandal fil- Tarık Akan’ın eli değmiştir. Bilinmesin isterdi. Be- minde oynadı. Turnagöl, “Onunla ilk filmi çe- nim tanık olduklarım var. Kars’ta Deli Deli Olma’yı kerken 18 yaşındaydım” dedi, devam etti: çekerken bir TIR geldi. Nedir dedik. Tarık Akan’ın “Karşımda çocukluğumdan beri seyrettiğim ve oradaki çocuklara yardımlarıymış. Çevrede köyler hayran olduğum bir kişi var. Benim için inanıl- varmış. O anı hayranlıkla izledim. maz bir mutluluk. Heyecan verici. Titriyorum. İstanbul’da önce Papirüs’te sonra Çiçek Bar’da Çekim aralarında bana kitaplar önerdi. Ric- buluşmalarımız oldu. Hep bir derdi vardı hard Bach’ın Martı’sı, Umberto Eco’nun Gülün Tarık’ın. Memleketin dertleri. Hep derdi olan Adı aklımda kalan iki kitap. Galiba birini ken- filmler yaptı. Günlük yaşamda ne kadar yar- di getirip vermişti. Klasikleri okumamı istedi. luklar çektiğini vurguladı, şöyle dedi: püler ve aranan bir isimken birden yaşam içinde- dımsever, centilmense, film çekerken bir o ka- Mutlaka izlemem gereken filmleri söyledi. İkin- “Ben Tarık Akan’da hep çocuk saflığını, temizliği- ki gerçek insan hikâyelerine dönüşü, kendi dünya dar kavgacıydı. Hep en iyisi olsun isterdi. Yönet- ci filmimiz Skandal’ı çekerken bir ara bir yas- ni yitirmemiş, militan bir duruş görmüşümdür. Ya- görüşüne uygun filmler yapma çabası, ona hep say- menle kavga eder sürekli çatışırdı. Kendini par- tığı ağzına tıkıp avazı çıktığı kadar bağırdığını şadığı dönemin bütün dertlerini kendine dert edin- gı duymama neden olmuştur. ‘Acaba’ diye düşün- çalardı. Bir kostümün düğmesini dert edebilirdi. gördüm. Bir sonraki çığlık sahnesi için sesini di. Bunun için Yeşilçam’dan dışlanmak gibi bedel- meden, ‘seyirci kaybeder miyim’ demeden, yüreğin- Kendisi dışındaki arkadaşlarının kostümüne de kalınlaştırmaya çalışıyormuş...” ler de ödedi. Aynı dönemlerden biz de geçtik. Ben de hiçbir ikirciklilik hissetmeden sosyal içerikli, sol bakardı. İyi şeyler için çırpınan bir insandı...” de çıkış yolunu sahneye çıkmakta buldum. Yoksa görüşü benimseyen bir yolda olduğunu gösterme- HALE SOYGAZİ: “DEĞİŞEREK evimizin elektrik borcunu dahi ödeyemeyecek du- si ona halkın katlanarak artan bir sevgisi olarak ge- PERİHAN SAVAŞ: “HEPİMİZ ÇOK VE DEĞİŞTİREREK BÜYÜDÜK” ruma düşecektik. O yıllarda bize filmde oynamanın ri dönmüştür. Sürü ve Yol gibi filmlere asılışı on- “Sevgili arkadaşım Tarık Akan’dan bahset- GENÇTİK... EN HIZLI TARIK karşılığı senet veriliyordu. Sinema salonlarının se- larda çok farklı karakterler çizerek sevgili Yılmaz mek, benim için çocukluk yıllarımı anmak gibi Güney’in yolunda olduğunu göstermesi bunu söy- netleri. Film tutmazsa senetler karşılıksız hale geli- BÜYÜDÜ!” adeta. Yaşamın keyifli, acılı, çok neşeli, ya da yordu ama film tutsa da bunun garantisi yoktu. Ta- lemlerinde dile getirmesi nasıl da güzel. Perihan Savaş’la 2021 yılı Kasım ayı başında 32. kederli ve görkemli anlarımın, fotoğraflarımın rık Akan açıkçası erkek olmanın getirdiği avantajla İkimizin birlikte rol aldığı bir film vardır: Ber- Ankara Film Festivali’nde onur ödülü almak üzere özenle yerleştirildiği albümün sayfalarını sev- da pek çok şeye göğüs gerdi. Bu özelliğini hep hay- del... Anadolu’daki erkek çocuğa olan düşkünlüğü geldiğinde konuştuk: giyle karıştırmak gibi... anlatan, erkek doğuramayan kadının çilesini anla- “Çok gençtik. Çok komiktik. Espriler, takılma- ranlıkla izlemişimdir.” İkimiz de 70’li yıllarda başladık oyunculuğa. tan bir film... Tarık’ın oradaki oyununa hayran kal- lar... Benim annem çok tutucuydu. Film setine ge- Tarık benden birkaç yıl önce... NUR SÜRER: “HAYATA AŞIK BİR mıştım... Ve çok eminim ki Amerikalı bir aktör ola- lir, beni sürekli kontrol ederdi. Koruyacak kendin- Türk sineması kendi yolunda arayışlarla yü- rak dünyaya gelseydi, Oscarları toplamış olacak- ce. Tarık Akan yanıma gelip, bana bir şeyler anlat- KORKUSUZDU!” rürken, bizim de aynı yolda değişerek ve değiş- tı. Ama biliyorum ki o sevenlerinin ona olan sami- tığında annem, ‘Hadi oğlum hadi, dedin diyeceğini’ Tarık Akan, Nur Sürer’le üç filmde oynadı; tirerek yürüdüğümüz yıllar... mi sevgisini, saygısını dünyanın en büyük ödülü ile diye çıkışırdı. Tarık ikide bir, ‘Şu anneni bir gün bir 1983’te Derman, 1986’da Ses, 1988’de Dönüş. Bu Bu zor ve keyifli yolda oyunculuğunun ve so- eşdeğer tutuyordur. yere kapatacağım’ diye takılırdı. filmlerle birlikte dostlukları da derinleşti. Sohbeti- rumluluğunun risklerini başarıyla taşımış, Geleneksel olarak hepimiz aynı değil miyiz?” Zamanla büyüdük. En kararlı, en gözü pek büyü- mizde bu derinleşmeyi şöyle özetledi: Türk sinemasına önemli katkılarda bulunmuş yenimiz Tarık oldu. İkimiz de kimsenin, hiçbir şeyin “Oyun, eylem, masa arkadaşımdı.” HÜMEYRA: “FİLMDE SENİ güçlü bir sinemacıdır.” esiri olmadık. Tarık bunu en iyi ilan edenimiz oldu. Dört kelimeyle her şeyi anlattı. Bunları açmasını SEVİYORUM DEYİNCE GERÇEK istedik. Şöyle devam etti: Sevdiğim bir Çin sözü var: SAFA ÖNAL: “ROL YAPMADAN SANDIM!” “Hayata aşıktı, korkusuzdu... Bu kelimeyi kullan- Bir yıl sonrasını düşünüyorsan, tohum ek. OYNAR” dıktan sonra anlatmam gerekir. 1983 yılı... 12 Eylül Kamuoyunun daha çok şarkıcı kimliğiyle tanıdı- On yıl sonrasını düşünüyorsan, ağaç dik. Yönetmen, senarist Safa Önal’la 90. yaşını dol- bütün gücüyle hüküm sürüyor. Bingöl’ün biraz dı- ğı Hümeyra, Tarık Akan’la Devlerin Ölümü filmin- Yüz yıl sonrasını düşünüyorsan, toplumu durmaya hazırlanırken konuştuk. Vertigo ile baş et- şında çekimleri bitirdik, otele dönüyoruz. Hepimiz de oynadı. Film, Tarık Akan’ın seçiciliğine selam eğit. meye çalışırken zor bir zamanda Tarık Akan’ı o ka- bir minibüsteyiz. Yolda askerlerin yaşlı bir adamı veren bir ağırlıkla Sabahattin Ali’nin Çilli, Hanen- Bu söze bir ekimiz var: dar güzel anlattı ki... dövdüğünü gördük. Tarık refleksle şoföre dur de- de Melek, Yeni Dünya adlı üç öyküsünden esinlen- Bin yıl sonrasını düşünüyorsan, sanatçı yetiştir. Önal, 2005 yılında filme çekilmiş 395 senaryo- di. Zınk diye durdu. Durdu da, ne yapacağız? O an- mişti. Bilgesu Erenus tarafından senaryolaştırılmış- İşte bu ekin en güçlü, yaşayan kanıtı Tarık Akan’dır. En iyi hocası kendisiydi! Ne mutlu Türkiye’ye Tarık Akan gibi bir sa- Gidişiyle fakirleştim, yalnızım! natçısı oldu. Onun beyni gözlerinden daha renkliydi. RUTKAY AZİZ: “UZUN BOYLU ALÇAKGÖNÜLLÜ ADAM nüstü geliştirdi. İlk filmlerinde onun sesi olmamı iste- GİTTİ…” mişti. Nazım Hikmet Vakfı bizi bambaşka bir mücadele- Onun yüreği yüzünden daha güzeldi. Tarık Akan’la Bakırköy Lisesi’nin tuvaletinde sigara de buluşturdu. Sinemada 50. yılın kutlu olsun Tarık Akan. içerken başlayan tanışmanın nasıl kopmaz bağlara dö- Okulda öyle bir kadro yarattı, öyle bir eğitim sistemi nüştüğünü anlattı: oturttu ki kısa sürede Türkiye ölçeğinde başarıya ulaştı. “O uzun boylu, alçakgönüllü adam gitti… Şimdi da- Bu mücadelesine tanığım. Andımız yasaklandığında he- BİTTİ... ha yalınızım, daha da fakirleştim… Ben Ankara’ya gittim, men Ataol Behramoğlu’ndan bir metin rica etti. Okulda (Tarık Akan’ın yaşam öyküsü yakında Halk AST’la devam ettim. Tarık hızla yükseldi, kendini olağa- onu okuttu. Yaşamının hiçbir dönemini inkâr etmedi.” Rutkay Aziz Kitap’tan yayımlanacak.)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle