15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ekonomi DOLAR [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY avro sterlin FAİZ BORSA 1114 Şubat 2019 PERŞEMBE ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 5.2600 0.2 kuruş 5.9420 0.4 kuruş 6.7910 0.5 kuruş 18.47 Sabit 101.645 2117 puan 1485.00 92 kuruş 221.48 16 kuruş Şube de çalışan da eridi2018 sonu itibarıyla 52 banka faaliyet gösteriyordu. Bir yılda bankalar 96 şubesine kilit vurdu Bankalarda çalışanların sayısı 2018 sonunda 192 bin 313 kişiye indi. 2017’ye göre 1191 kişi azaldı. Bankacılık sektörü, hem yaşanan ekonomik krizin etkisi hem gelişen şiye kadar çıkmıştı. 4 Kamu bankalarında ça lışan sayısı 1693 kişi arta teknolojiyle birlikte istihdam rak 60 bin 195 kişiye çıkar ettiği kişi sayısını azaltmaya ken, özel sermayeli bankalar başladı. Özellikle son beş yıl da yüzde 2 ve 1435 kişi azalış dır bu düşüş devam ediyor. la 72 bin 25’e, yabancı serma Türkiye Bankalar Birliği’nin yeli bankalarda yüzde 2.9 ve (TBB), 2018 sonu itibarıyla 1601 kişi azalışla 54 bin 478 açıkladığı çalışan ve şube sa kişiye indi. Kalkınma ve yatı yısı verileri de bunu bir kez rım bankalarındaki çalışan sa daha teyit etti: yısı da 157 kişi artışla 5 bin 4 Bankacılık sektöründeki 395’e yükseldi. banka sayısı 52. Bu kapsamda 4 Yine 2018 sonu itibarıy mevduat bankaları sayısı 34, la, 2017’ye göre toplam şube kalkınma ve yatırım bankala sayısı ise 96 adet azalarak 10 rı sayısı 13, katılım bankala bin 454 adede düştü. Bu kap rı sayısı 5. samda kamu bankalarının şu Kamuda artış var be sayısı 41 artarak 3 bin 718 oldu. Özel sermayeli bankala 4 Sektörde çalışan sayısı rın şube sayısı 50 adet azala ise 2017 sonuna göre yüzde rak 3 bin 963’e, yabancı ser 0.6 ve 1191 kişi azalarak 192 mayeli bankaların şube sayısı bin 313 kişiye indi. Bu sayı 91 azalarak 2 bin 718’e düştü. 2015 sonunda 201 bin 205 ki Kalkınma ve yatırım bankala rının şube sayısı da 4 adet artarak 54’e çıktı. Kadınlar daha çok 4 Sektörde çalışanların 97 bin 725’i kadınlardan (yüzde 51), 94 bin 588’i erkeklerden (yüzde 49) oluşuyor. Bu sayılar 2017’de sırasıyla 98 bin 291 ve 95 bin 213’tü. Öte yandan, BDDK veri lerine göre bankacılık sektörünün toplam aktifleri 2017 sonuna kıyasla yüzde 18.7 artışla 3 trilyon 867 milyar liraya ulaştı. l Ekonomi Servisi Bilgili, Doğuş’un otelini satın aldı Bilgili Grubu, Manhattan 5. Cadde’deki Gucci binası yatırımından 6 ay sonra, Tommy Hilfiger ve Doğuş Holding’in sahibi olduğu Miami’nin ünlü oteli Raleigh Otel’i de 103 milyon dolar karşılığında satın aldı. Bilgili bu projede de, daha önce Türkiye’de birçok yatırım yaptığı Almanya merkezli Deutsche Finance ile New York’un önde gelen firmalarından SHVO ile ortaklık yaptı. Bilgili Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Bilgili, 1947’de Life dergisi tarafından “Amerika’nın en güzel havuzu” seçilen havuzuyla ünlü olan oteli satın almaktan mutluluk duyduklarını açıkladı. Bilgili, “Türkiye’deki ekibimizle birlikte sadece ülkemizde değil, uluslararası gayrimenkul piyasasında da özel projeler geliştirmeye devam ederek, bu sektörün önde gelen şirketleri arasına katılacağız” dedi. l Ekonomi Servisi Esnaflıkta meslek sayısı 184’e düştü Esnaf ve Sanatkâr Meslek Kolları listesinde güncellemeye gidilerek sektör sayısı 17’den 11’e, meslek sayısı da 307’den 184’e düşürüldü. Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulu’nun kararı, dün Resmi Gazete’de yayımlandı. Kararla, Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kolları listesi yeniden belirlendi ve Avrupa Topluluğunda Ekonomik Faaliyetlerin İstatistiki Sınıflaması (NACE) kodlarıyla uyumlu 11 üst başlıkta 184 meslek kolu oluşturuldu. Bir önceki uygulamada meslek yapısında imalat, onarım, kurulum, ticaret tek bir meslek olarak kurgulanmasına karşın, yeni meslek kollarında mesleğin imalat, onarım, kurulum NACE’leri sanatkârlık olarak düşünülerek ve ticaret grubundan ayrıldı. Karar 1 Mayıs’ta yürürlüğe girecek. l Ekonomi Servisi Taşıt kredisi azaldı Bireysel tüketicilerin bankalardan kullandığı taşıt kredisi miktarı 2018’de 6.5 milyar liraya geriledi. 2017’ye göre taşıt kredisi kullanımı yüzde 9.4 azaldı. Bu düşüşün temel sebebi olarak, ekonomik krizin etkisiyle yükselen faizler ve yurttaşın borçlanmak istememesi gösteriliyor. Bunlar tüketiciyi araç almaktan uzaklaştırdı ve otomotiv pazarının gerilemesinde de önemli rol oynadı. 1000 MW güneş santralı ihalesini kazanan Güney Koreli Hanwha Kalyon ortaklığı bitiyor Koreli güneşi görmedi Ucuz üretsek ucuza satarız Antalya’nın Demre ilçesindeki sebze üreticileri ve sektör temsilcileri tanzim satış uygulamasına karşı olmadıklarını belirterek, girdi maliyetlerinin düşürülmesini istedi. Üretici Ramazan Özbek, “Biz tanzim satış noktalarına karşı değiliz. Ama bizim üretim maliyetlerimiz çok yüksek. Biz de istiyoruz tüketicinin ucuz mal yemesini, ucuz domates, biber yemesini. Geçen yıl 120 lira olan biyolojik mücadelede kullandığımız arı bu sene 160 lira. Geçen sene kullandığımız plastik sera örtüsünün kilosu ortalama 8 lira civarındaydı. Şu anda 16 17 lira. Bizim de giderlerimiz çok yüksek. Biz de maliyetlerimizin düşmesini istiyoruz. Bize de tanzim satış noktaları kurulsun. Biz de ilacımızı, gübremizi ucuz alalım. Üretici de tüketici de ucuz yesin. Ucuz üretelim, ucuz tüketelim” dedi. Öte yandan Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, kısa zaman içinde bakliyat ürünlerinin de TMO fiyatlarıyla tanzim satış noktalarında yerini alacağını söyledi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, tanzim satışın epttavm.com adresinden online olarak da ya pılacağını duyurdu. PTT’nin internet adresindeki yer alan meyve ve sebzelerin tanzim fiyatlarıyla satıldığı bilgisini paylaşan Turhan, tüm ürünlerin PTT Kargo ve Lojistik aracılığıyla yurttaşlara ulaştırılacağını duyurdu. Site üzerinden alışveriş yapmayı denediğimizde, bir ürün için en fazla 3 kilo sepete eklenebiliyor. Bir kilo ürünün kargo bedeli ise 3.70 TL. Mersin’de Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Münir Şen ise, sebze ve meyvedeki yüksek fiyatların komisyoncularla bir ilgisinin bulunmadığını aktardı. l Ekonomi Servisi Fabrikanın Aralık 2017’deki temel atma töreninde Güney Koreli şirketin projeye 500 milyon dolar yatırım yapacağı belirtilmişti. Türkiye enerji sektörünün içinde bulunduğu finansman sıkıntısı gün geçtikçe büyüyor. Döviz cinsi kredi borcu 50 milyar doları aşan sektörde, finansman bulunamaması nedeniyle yeni projelere başlanamıyor. Kredi sıkıntıları nedeniyle Kalyon Güneş Enerjileri AŞ ile Güney Koreli Hanwha’nın ortaklığı bitiyor. Kalyon Güneş Enerjileri AŞ, Türkiye’nin ilk büyük ölçekli güneş santralı inşaatı ve modül fabrikasını kurmak için yapılan ihaleyi kazanan Güney Koreli Hanwha ile oluşturduğu ortaklıktaki Hanwha hisselerini almak için Rekabet Kurumu’na başvurdu. 500 milyonluk yatırım Hanwha ve Kalyon 1.000 megawatt (MW) gücünde güneş santralı, santralda kullanılacak güneş panellerini üretecek fabrika ve arge merkezini içeren ihaleyi Mart 2017’de kazanmıştı. Dönemin başbakanı Binali Yıldırım, fabrikanın Aralık 2017’deki temel atma töreninde Güney Koreli şirketin projeye 500 milyon dolar yatırım yapacağını belirtmişti. Fabrikanın 1.000 kişilik istihdam yaratması öngörülüyordu. l Ekonomi Servisi Turkcell 25 yıllık Kaan Terzioğlu müşterileriniağırladı Türkiye’yi 1994 yılında cep telefonundan ilk alo’yla tanıştıran Turkcell, 25. yaşını yıl boyunca çok özel etkinliklerle kutlluyor. Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, Turkcell’i 25 yıl boyunca yalnız bırakmayan müşterilerle bir araya geldi. Terzioğlu, “Bugün klasik bir operatörden, uy gulamaları global çapta 155 milyondan fazla indirme rakamına ulaşan, dünyanın ilk dijital operatörüne dönüşme sürecimizdeki en büyük motivasyonumuz şüphesiz müşterilerimiz oldu. 25. yılımızı kutladığımız 2019 boyunca müşterilerimize özel sürprizlerimiz devam edecek” dedi. l Ekonomi Servisi Huawei’den ilk mağaza Huawei Türkiye’deki ilk mağazasını İzmir MaviBahçe Alışveriş Merkezi’nde açtı. Mağazada akıllı telefon ve dizüstü bilgisayarların yanı sıra akıllı saatler, bileklikler, cep telefonu aksesuvarları ve daha birçok Huawei ürünü, kullanıcıla rın kendilerini deneyimlemesi için hazır bulunuyor. İzmir’deki ilk teknik servis merkezi de deneyim mağazası bünyesinde tüketicilere hizmet vermeye başladı. Mağazayı ilk iki günde 3 bin kişi ziyaret ederken iki günde 1 milyon TL’yi aşkın ciro elde edildi. İlaca yüzde 26.4 zam Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ilaçta 19 Şubat 2019’dan itibaren geçerli olacak zam oranını yüzde 26.4 olarak belirlediklerini açıkladı. Koca, sendika, dernek ve firma temsilcilerinden oluşan ilaç sektörü yetkilileriyle dün bakanlıkta bir araya geldi. Toplantıda bu yıl ilaca gelecek zam oranı görüşüldü. Bakan Koca, her yıl şubat ayının 15’ine kadar tebliğ gereği fiyat güncellemesi yapılması ve 5 gün içinde de bu tebliğin uygulanması gerektiğini anımsattı. Koca, “Bir önceki yılın ortalama Avro kurunun belli bir çarpanla çarpılmasıyla elde edilebilecek bir güncellemeyi aramızda konuştuk. Bu oran bundan sonraki süreçte de özellikle Avro kuru yüzde 70 ile çarpılarak elde edilen bir oran oluyordu. Bun dan sonraki süreçte bunu yüzde 60 olarak uygulayıp bu yılki zam oranını yüzde 26.4 olarak uygu lanmasını hep birlikte karar ver dik” dedi. Yurttaşların son birkaç hafta yer yer ilaç sorunu yaşadı ğını bildiklerini kaydeden Koca, “Bu çerçevede de sahada 900 denetim elemanımız aktif, dev rede oldu. İdari ceza olarak kes tiğimiz epey kuruluş ol du. Denetimleri devam ettiriyor olacağız. Bun dan sonraki süreçte üretici paydaşlarımız la görüşmelerimiz de  ilaç sıkıntısı nın yaşanacağını düşünmüyoruz” diye konuştu. l DHA Fahrettin Koca 40. yılında karşıdevrim dersleri İran’da “karşıdevrimin” 40. yıldönümünde çıkarılması gereken çok önemli dersler var. Bu dersler bizim “hikâyemizle” de örtüşüyor. “İran Devrimi” olarak 40. yıldönümünde anılan tarihsel “olay” aslında bir karşıdevrimdi. Devrim, 1970’lerin ikinci yarısında patlak veren, işçilerin, kent yoksullarının ayaklanmalarıyla, üniversitelerden, meslek odalarından yükselen ekonomik demokratik taleplerle başladı; 1978’de işçi hareketinin yaygın katılımıyla, grevlerle, hatta genel grevlerle, silahlı sol örgütlerin eylemleriyle devam etti ve Şah rejimini devirdi. Bu devrimci süreç içinde yükselen siyasal İslam hareketi devrimci dalgayı adım adım etkisi altına aldı, devrimci unsurları tasfiye etti, bir karşıdevrimle kendi rejimini kurdu. Siyasal İslam ve lideri Humeyni gerek devrimci süreçten önce gerekse devrimci süreç boyunca, çok farklı toplumsal tabakalara ve temsilcilerine, onlar ne duymak istiyorlarsa onu söyledi. Humeyni, propaganda mesajını “antiemperyalizm”, yolsuzluklar, “Şah rejiminin baskıcı karakteri” üzerine kurdu; herkese, ateistlere bile özgürlük getirecekti. Kapitalist özünden soyutlanmış bir antiemperyalizm, ya da yolsuzluklar ve özgürlük talepleri, siyasal İslamın gerçek projesini saklamasına, devrim sürecinin içinde karşıdevrimci bir toplumsal hareket inşa etmesine olanak verdi. Liberal entelijensiya kadar sol örgütler de Humeyni’nin sunduğu anlatıyı kabul etmeyi, desteklemeyi seçtiler. Karşıdevrim egemen olduktan ve şiddet dönemine geçildikten sonra, onlar da “aldatıldık” diyeceklerdi. Sol hareket açısından üç noktayı vurgulamak özellikle yaşamsal (bazen fiziki anlamda) bir öneme sahiptir. a Başta Tudeh (İran Komünist Partisi), sol gruplar antiemperyalizm ve ulusal birlik adına Humeyni’nin liderliğini desteklediler. Tudeh, 1980 yılında, karşıdevrimci sürecin başladığını göremedi, “aşamalı devrim teorisine” ve “antiemperyalizme” sarılarak Humeyni liderliğinde siyasal İslamı desteklemeye, seçimlere katılmaya ve rejim altında muhalefet olmaya karar verdi. Tudeh 1980’de yapılan 6. plenumunda, “Siyasal alanda partinin en önemli görevi gerçek devrimci güçlerle işbirliği yapmak, Humeyni’nin arkasında olanları desteklemektir. Parti önümüzdeki meclis seçimlerine ve referanduma katılmaya karar vermiştir” diyordu. Tudeh Politbüro üyesi Mohammad Omidvar, 11 Şubat 2019’da Peoples. org, sitesiyle yaptığı söyleşide şöyle diyor: “Homeyni ve takipçilerine yönelik ‘eleştirel birlik’ politikamızda, devrimci ideallerle halkın talepleriyle uyumlu olmayan politikaları eleştirmek yerine belki de daha çok birlik kaygısıyla hareket ediyorduk. Çok açık ki, sol demokratik güçler bir araya gelebilseydi güçler dengesi değişebilir, ülke başka yönde gidebilirdi.” (abç) b İran’da (yıllar sonra Türkiye’de) siyasal İslamın liderlerinin içinden geldikleri “habitus”a dikkat etmeden, projelerini anlamadan, kültürün maddiliğini, genel olarak entelijensiyanın (ulemanın) sosyolojik özelliklerini kavramadan tutum almak vahim sonuçlara yol açtı. Bu bağlamda Ali Şeriati örneği çok klasik bir tarsformismo (karşı taraftan bu tarafa taşımak) örneği oluşturur. Ali Şeriati’nin, emperyalizme, ulemaya yönelik eleştirileri, yoksullara (mostazafın) sahip çıkma iddiaları, özellikle sol hareketin genç kesimleri arasında etkili oldu. Ancak, 1978 sonuna gelindiğinde, Şeriati taraftarlarının, savundukları düşüncelerin mantıki sonucuna kadar giderek Humeyni’yi, daha Ulema böyle bir şeye cesaret edemeden, İmam ilan ettiklerini görüyoruz. Şeriati, taraftarlarına göre Humeyni sıradan bir Ayetullah değildi, O “ümmeti” uzun zamandır beklenen sınıfsız topluma taşıyacak İmam’dı. c Siyasal İslam iktidara el koyduğu, karşıdevrimin en hızlı günlerinde, siyasal İslam’ın yoksul kesimlerinden gençlerin inisiyatifiyle bir “mostazafın” hareketi doğdu. Bu hareket, karşıdevrim süreci ilerledikçe tasfiye edildi, mülksüzleştirip yoksul halka dağıttıkları konutlar, topraklar geri alındı. Çünkü, özel mülkiyet kutsaldı. KISA... KISA... l Atlasglobal Tacikistan, havayolu şirketi Somon Air ile güçlerini birleştirdi. Anlaşmaya göre, Atlasglobal Havayolları, Somon Air tarafından haftada 3 frekans olarak icra edilen İstanbulDuşanbeİstanbul seferlerine kendi kodlarını koyarak satış yapabilme imkânı bulacak. l ABD’li otomotiv üreticisi Ford Motor, İngiltere’de yaptığı üretimi başka ülkelere taşımak için çalışmalarını hızlandırdığını Başbakanı Theresa May’e bildirdi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle