Katalog

KÜLTÜR EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 1528 KASIM 2019 PERŞEMBE Şef Cem Mansur yeniden Cemal Reşit Rey’de İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Cem Mansur’a çiçek verdi. Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu ve Orkestrası’nın yeni sanat yönetmeni şef Cem Mansur’un açıklamalı konserini İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve eşi Ekrem Dilek İmamoğlu ile Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Şengül Altan Arslan, Kültür Daire Başkanı Hülya Muratlı birlikte izlediler. Sanatçılara sahnede çiçek veren İmamoğlu, şef ve solisti kuliste de kutladı. Tamamı P. I. Çaykovski’nin eserlerine ayrılan “Aydınlıktan Karanlığa” temalı konser öncesinde Mansur, eserlerini ve bestecinin yaşadığı dönemi anlattı. Mansur’un, “Dokuz yıl aradan sonra ilk kez açıklamalı konser yönetiyorum” sözleri alkışlarla karşılandı. Bestecinin en sevilen eserlerinden “Re Major Keman Konçertosu’nu ünlü Gürcü keman virtüözü Dmitry Sitkovetsky büyük ustalıkla seslendirdi. Solist istek parçası olarak da Bach’tan, “Sarabande” ile seyirciyi se lamladı. Konserin ikinci bölümünde Mansur’un belirttiği gibi, bestecinin ölümünden dokuz gün önce ilk kez çalınan, popüler olduğu kadar da olağanüstü güzellikteki trajik eseri “Patetik/tutkulu” adıyla anılan 6 numaralı son senfonisi seslendirildi. CRR’in, yeni sanat yönetmeninin yönlendirmesiyle değişen programları müzikseverlerin büyük ilgisiyle karşılanırken çoğu dinletiye de yer bulunamıyor. Nurduran Duman’a Çin’den Şiir Ödülü Nurduran Duman’ın Çin’de basılan kitabı “İstanbul’un Adımları” BoAo Uluslararası Şiir Festivali’nde “Yılın Şiir Kitabı” ödülüne değer görüldü. Çince, Türkçe, İngilizce olarak üç dilli yayımlanan kitabın Çince çevirisini Çinli şair ve sinemacı Cao Shui yaparken, İngilizce çevirisine Amerikan şair Andrew Wessels ve Büyük Britanyalı tiyatro sanatçısı Grace Wessels imza attı. Herald Publisher Proprietary’nin yayımladığı kitap iki bölümden oluşuyor. “Evden Gelen Adımlar” adlı birinci bölümde şairin seçme şiirleri yer alıyor. İkinci bölüm “Çin’e Adımlar” ise şairin daha önce Çin’e yapmış olduğu seyahatten etkilenip Çin kültüründen esinlenerek yazdığı şiirleri içeriyor. Duman, 2017’de Çin Yazarlar Birliği’nin davetiyle Pekin’de Lu Xun Akademi’nin ve Şanghay’da Şanghay Yazarlar Birliği’nin uluslararası yazar konuğu olmuş, Çin’de bulunduğu bir ay süresince akademi, edebiyat birliği ve üniversitelerde çeşitli oturumlara katılmış, konuşmalar yapmıştı. Beyond Bollywood Hindistan’a özgü, otantik bir kültürel serüven Renkli, parıltılı, gürültülü, kalabalık bir masal, bu kez müzikal niyetine Zorlu PSM’de bir hafta boyunca gösterimde olacak: Beyond Bollywood! Adını, gönderme yaptığı Hollywood’dan alan müzikalde 2 saat 20 dakika boyunca genç ve kalabalık bir kadro, sürekli değişen tablolarda hoplayıp zıplıyor, el kol, kalça sallıyor. Başrolde dans eden sanatçının hayli iri bir balık eti kıvamında olması ise gülümsetiyor. Hint müziği ve dansları belli bir hareketlilik içinde monotonluk da gösterir. Burada dans tablolarını bağlamak için kullanılan “annesine verdiği son sözü yerine getirmek için Almanya’dan memleketine Hindistan’a dönen Shaily Shergill’in rüyası” konusu olmasa, danslar daha keyifli izlenebilir diye de düşündürtmüyor değil. Yine de Hint kültürüne ve müziğine meraklı olanların salonu dolduracakları kesin. (Zorlu PSM Türkcell Sahnesi, 27 Kasım 1 Aralık) Bir kitap, bir sergi: Anadolu’nun‘Kalbim O Viran Evlere müzik mirası...Benzer’ Ermeni asıllı Kütahya doğumlu müzik araştırmacısı Gomidas Vartabed’in yıllar boyunca Anadolu’da Ressam Panos Terlemezyan’ın Gomidas Vartabed çizimi ‘1913’ yor. Burcu Yıldız, Vartabed’in Türkiye’deki müzik araştırmacılığı tarihindeki önemini şu sözlerle anlatıyor: “19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyı dolaşarak derlediği ve notalara aktardığı Türkçe, Ermenice, Kürtçe ve Farsça türküler, etnomüzikologlar lın başlarında bu topraklardan, Kütahya’da doğmuş bir müzikolog çıkıyor. Çok erken dönem. Yaptığı çalışmalar, hem derleme çalışmaları, Burcu Yıldız ve Melissa Bilal’in hazırladığı “Kalbim O Viran Evlere Benzer Gomidas hem akademik çalışmaları o kadar avangard bir yerde duruyor ki... Berlin’e gidip Uluslararası Müzik Cemiyeti’nin Vartabed’in Müzik Mirası” toplantılarına katılıp Ermeni kitabında hayat buldu. Gomidas Vartabed, Türkiye müzik tarihi ve alanındaki araş tırmalar adına önemli bir AYÇA HAN isim. 1869 yılında dünyaya geldiği Kütahya’da bu lunan Aziz Teotoros Erme ni Kilisesi’nde mugannilik (kiliselerde dini müzik icra edenlere verilen isim) yaparak başlıyor müzik ile olan ilişkisi. Kü müziği üzerine sunumlar yapıyor. Hem bu araştırmayı yapıp hem de bir yandan bu toprakları temsil eden bir kimlik. Bizde halk müziği araştırmaları özellikle Cumhuriyet sonrası dönem olarak tartışılır ve konuşulur. Türkiye’deki halk müziği genelde 20’li yıllar itibarıyla başlatılmıştır ama baktığınızda Gomidas Vartabed’in çalışmaları çok daha erken dönemde başlamış.” çük yaşlarda kaybettiği annesi ve babası da Kütahya’nın musikişinasları arasında anılıyor. Etnomüzikolog Birzamanlar Yayıncılık, Galeri Birzamanlar isimli sergi ve etkinlik mekânını hayata geçirdi. Ermeni müzikolog Gomidas Vartabed’in hayatını ve müziğini anlatan “Kalbim O Viran Evlere Benzer” sergisi de yarın itibarıyla Galeri Birzamanlar’da ziyarete açılıyor. Sergi 29 Farklı kimlikleriyle Gomidas Gomidas Vartabed, çoğunlukla bugünkü Ermenistan Cumhuriyeti içerisinde yer alan Doğu Ermenistan köylerini gezip Ermenice ve Kürtçe lar Burcu Yıl Ocak 2020 tarihine ka şarkılar derliyor, Kütahya, İs dız ve Melissa dar ziyaret edilebilir. tanbul ve Eçmiadzin’de din Bilal’ın hazırladığı lediği Türkçe şarkıları nota kitabın ismi “Kalbim O Viran Evlere Benzer Gomidas Vartabed’in Vartabed’in ‘1910’ yılında İstanbul’da kurduğu ve 300’den fazla üyesi bulunan Kusan (Ozan) Korosu. ladıkları “Resounding Gomidas’ Legacy” isimli bir proje kapsamında, Kalan Müzik ve Ana Müzik Mirası”. dolu Kültür’ün de teşvikleriyle “Yerka Kitapta, Vartabed’in dostlarının yazdı ran” isimli bir albüm yayımlıyorlar. Al ğı anıları, yazdığı akademik makalele büm, Gomidas Vartabed’in, çoğu da rin Türkçe çevirilerini okuyabilir, kita ha önce gün ışığına çıkmamış Erme bın sonunda yer alan fotoğraflar ve bel nice, Kürtçe ve Türkçe derlemelerinin gelerle yaşamöyküsüne tanıklık edebi düzenlemelerinden oluşuyor. “Kalbim lirsiniz.  O Viran Evlere Benzer” kitabı, albüm Yıldız ve Bilal, 2010’lu yıllarda baş projesinin devamı olma niteliği taşı ya alıyor. Melissa Bilal kaynak niteliği taşıyan kitabı yazma ihtiyaçlarının nereden doğduğunu anlatıyor: “Amacımız Gomidas Vartabed’i müzisyen, besteci, derlemeci, araştırmacı, eğitimci, koro şefi kimlikleri ve birçok farklı yönüyle tanımak ve Türkçe okura tanıtmaktı. Kısacası hem Gomidas Vartabed’in akademik değerini ortaya koymak hem de hayatına ve çalışmalarına dair akademik bir perspektif oturtmaktı.” ÖMÜR AKKOR’UN ‘KOMILI LEZZET SEYAHATNAMESI III’ KITABI ÇIKTI Anadolu’nun bin yıllık yemek geleneği... Türkiye’nin lezzetlerini yeniden keşfetmek için yola çıkan M. Ömür Akkor, Komili’nin katkılarıyla hazırladığı Komili Lezzet Seyahatnamesi’ nin üçüncü kitabını tamamladı. Akkor, Türk ve Osmanlı mutfak kültürünün unutulmaya yüz tutmuş lezzetlerini okurlarla buluşturuyor. Komili Lezzet Seyahatnamesi III kitabının tanıtım toplantısında, Komili Türkiye Gıda Direktörü Erman Erol, “Değerli şef Ömür Akkor’un uzun yıllar süren çalışmalarının bir meyvesi olan Ömür Akkor ile “Komili Lezzet Seyahatnamesi III” hem Anadolu’nun bin yıllık yemek geleneğine ışık tutuyor, hem de bu yemeklerin izini süren gezginler aracılığıyla yurtiçi turizmde yeni bir hareket doğmasını amaçlıyor” sözleriyle, Komili Lezzet Seyahatnamesi’nin hem Komili hem de Türk gastronomisi için ne denli önemli bir eser olduğuna dikkat çekti. Ömür Akkor, Lezzet Seyahatnamesi’nde “Bu Doğu seyahati benim aynı zamanda hayattaki en önemli deneyimim olarak anılarımda yerini aldı. İnsanın mutlu olması için araması gerekir. Mutluluk öyle her gün karşında duran bir şey değildir. İşte bunu anladığımda çoktan yola koyulmuştum bile. Amacım, Doğu’daki insanların hayatlarına değip hikâyelerini dinlerken, bu memleketin her metrekaresinin ne kadar değerli olduğunu duyurabildiğim kadar çok insana duyurmaktı” diyor. Balık baştan kokar...adına Karşı Şiddetle Mücadele Günü’nde, kadına karşı devletin şid Kdet kullanması; Emniyet ve kolluk güçlerinin copla, gazla tekme tokat girişmesi, bir kez daha tüm millete değilse de, kimi gerçeklerin farkında olan kadın ya da erkeklere, şu yukarıdaki başlığı anımsattı. Nedir o gerçekler? Türkiye, 149 ülke arasında 130. sıradadır. (Dünya Ekonomi Forumu Toplumsal Cinsiyet Uçurumu raporu) Geçen eylülde 53 kadın, ekimde 36 kadın erkekler tarafından öldürüldü. 2019 yılında ilk 10 ayda toplam 381 kadın, erkekler tarafından öldürüldü. (Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu) Türkiye, 17 yıldır kadını ikincil durumda gören; birey olarak değil analık ve aile ilişkileri içinde değerlendiren; bu anlayış nedeniyle kadın mücadelesinde kazanılmış hakları tek tek geri döndürmeye çalışan, karşıdevrim uygulayan bir zihniyet tarafından yönetilmektedir. Bu üç gerçeği toplayınca: Polisin kadınlara şiddet uygulamasına; kadınları katleden yaratıkların iyi halden yırtmasına; cezasızlığın yerleşmesine; çocuk evliliklerinin çoğalmasına; kadınların eğitimden ve istihdamdan çekilmesine; siyasal, ekonomik ve toplumsal yaşamdan dışlanmasına; Kadın Bakanlığı’nın bile kaldırılıp “Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı” yapılmasına; İstanbul Sözleşmesi’nin yok sayılmasına... Ve daha nice haksızlığa şaşmamak gerek. Çünkü balık baştan kokar. Bugün Türkiye’de kadına yönelik şiddet ve bu şiddetin tırmanışı, ülkemizde egemen olan genel şiddetin bir uzantısıdır. Ayrımcı ve nefret dilini tırmandırıcı söylemdir. Kadın erkek eşitliğinin bir demokrasi sorunu olduğunu anlamayan zihniyettir. Ve bu zihniyet şiddet üretir. Bu zihniyet başımızda bulundukça bu böyle sürecek! Bizler de mücadele edeceğiz. Cemal Reşit Rey’de unutulmaz gece Ne zamandır İstanbul’un göbeğindeki Cemal Reşit Rey Salonu’ndan kopmuştum. Belki benim yanlışım, belki programı dikkatli incelememem... Çeşitli nedenler girmişti o salonla benim arama... Oysa 1980’lerin sonunda o konser salonunun kuruluşunu coşkuyla karşılamıştık. Dalan dönemiydi. Belediye yaptırmıştı. Muhteşem bir salon. İlk sanat yönetmeni Filiz Ali. Onun bıraktığı yerden Aydın Gün sürdürmüştü görevi... Şimdi CRR Salonu’nun genel sanat yönetmenliğine Cem Mansur gibi bir maestro’nun getirilmesini sevinçle karşıladım. Birikimi ve yeteneğiyle bu konser salonuna çok şey katacağına, sanatta ve müzikte ayırımcılığa geçit vermeyeceğine tüm kalbimle inanıyorum. Önceki akşam CRR Konser Salonu’nda olağanüstü bir Mozart gecesi yaşadım. Sahnede 25 kişilik Deutsche Oper Berlin Kammerorchester. (Berlin Alman Opera Orkestrası) ve onu her dinlediğimde “Tanrıları sahneye indirdi” demekten kendimi alamadığım flüt ustası Bülent Evcil... Gecelerden Mozart gecesiydi. 35 yıla sığdırdığı çok yönlü, çok geniş bir yelpazeye yayılan yaratıcılığından üç eşsiz örnek: Önce “Sahte Bahçıvan” Operası Uvertürü, ardından Flüt Konçertosu ve 29 No’lu Senfoni... Mozart, “Aydınlanma” düşüncesinin müziğe yansımasıyla eğer (ki, elbet öyle) sahnedeki yorum mükemmelliği ve sonsuz duyarlık, bu yansımayla muhteşem bir biçimde bütünleniyordu. Bülent Evcil’i dinlerken, onun Fazıl Say için söylediklerini düşünmeden edemedim. Say’ın onun için bestelediği Flüt Konçertosu’na hazırlanırken “Sen de bu dönemin Mozartı’sın” demiş Say’ın da flüt konçertosunun 150 yıl sonra da dinleneceğini belirtmişti. Soluğumuzu tutup dinlediğimiz Mozart Flüt Konçertosu sonunda alkışlar dinmeyince bir de Bach sonatla ödüllendirdiler dinleyiciyi. Bana da “Bu konser... Yani bu aydınlanma hiç bitmesin” demek düştü... NOT: 1 Aralık Pazar saat 18.00’de Süreyya Opera Sahnesi’nde Leyla Gencer belgeselimiz gösterilecek. İlgi duyanları bekleriz. TELEVİZYON Hazırlayan: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK YAYIN AKIŞI ‘BORÇ’ EKRANDA TRT 2 21.00 37. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde En İyi Film ödülünü kazanan Vuslat Saraçoğlu imzalı “Borç” adlı film bugün saat 21.00’de TRT 2’de gösterilecek. Filminde Serdar Orçin, İpek Türktan Kaynak, Rüçhan Çalışkur, Ozan Çelik, Beyti Engin, Feridun Koç, Öykü Sevinç ve Ülkü Aybala Sunat rol alıyor. Tufan, karısı Mukaddes ve kızı Simge ile birlikte Eskişehir’de yaşayan bir adamdır. Tufan’ın hayatını idame ettirmek için çalıştığı yer ise küçük bir matbaadır. Her gün evden işe, işten eve giden bir adam olan Tufan’ın bu düzenli ve sıradan hayatı, bir gece yaşanan kriz sonucunda değişiverir. cumtv@cumhuriyet.com.tr 07.15 İsmail Küçükkaya İle Çalar Saat 10.00 Çağla İle Yeni Bir Gün 12.15 Ferhat İle Şirin 14.00 Temizlik Benim İşim 16.00 Zuhal Topal’la Sofrada 19.00 Fatih Portakal İle FOX Ana Haber 20.00 Mucize Doktor 00.15 Ferhat İle Şirin 07.00 Can Ataklı İle Gün Başlıyor 09.30 18 Dakika (Tekrar) 10.00 Haber 10 11.00 Kulis 12.00 Kulis 13.00 Haber 13 14.00 Haber 14 15.00 Haber 15 15.30 Gün Başlıyor 16.00 Tele Ekonomi 17.00 Sağlık Masası 18.00 Ana Haber Bülteni 20.00 18 Dakika 21.00 Türkiye’nin Gündemi 23.00 Gün Bitiyor 07.30 Günaydın Türkiye 10.00 Tarımda Ne Oluyor? 11.00 Medya Mahallesi 13.00 Haber Masası 14.00 Sağlıklı Günler 15.00 Haber Masası 16.00 Günün Raporu 17.40 Piyasalar Kapanırken 18.00 Halk Ana Haber 19.30 Mehmet Tezkan 20.00 Halk Ana Haber 21.00 İşin Aslı 23.00 Enver Aysever 07.00 Güne Bakış 10.30 Biz Bize 12.00 Haber 12.30 Söz İstanbul’da 13.00 Haber 13.30 Spor Haberleri 14.00 Haber 14.30 Ellerin Türküsü 15.30 Dünyadan Haberler 16.00 Güncel 18.15 Kültür Sanat 18.30 Günce 20.00 Ana Haber Bülteni 21.00 Yeniden Yaşama Yolculuk 21.30 Ellerin Türküsü 23.00 Kurtuluşun Yolu 23.30 İslam Ve İnsan 07.00 Güne Başlarken 09.00 Haber Merkezi 09.25 NTV Ekonomi Geri Sayım 10.00 Haber Merkezi 12.30 NTV Ekonomi Piyasa Ekranı 13.00 Öğle Bülteni 14.20 Spor 14.30 NTV Ekonomi Finans Kafe 16.00 Günün İçinden 16.25 Spor 16.35 Dünyanın Haberi 17.00 Günün İçinden 17.30 Gece Gündüz 19.00 Akşam Haberleri 19.15 Sporun Not Defteri 20.00 Ana Haber 21.00 Günlerin Getirdiği 23.00 Gece Bülteni 10.00 Günseli Kato İle Miyako’dan Payitahta 12.00 Koleksiyoner 12.30 Hayat Sanat 13.00 Tiyatro Dünyası 14.45 Yeryüzleri 15.00 Eskici 15.30 Bir Oyundan Fazlası 16.00 Edebiyat Söyleşileri 17.30 Opera Dünyası 18.00 Hayat Sanat 18.30 Fotoğraflar 18.40 Kısa Bir Ara 19.30 Bir Zamanlar 20.00 Yörünge. Dünyanın Olağanüstü Yolculuğu 21.00 Yerli Sinema Borç 22.30 Felsefe Söyleşileri 10.55 Tersane 11.45 Salgın 13.30 Araba S.O.S 14.25 80’ler Ve 90’lar 14.47 80’ler Ve 90’lar 15.20 Ahmak Bilimi 16.10 Tersane 17.05 Araba S.O.S 18.00 Stephen Hawking İle Deha 20.00 Kanunsuz Ada. Derlemeler 21.00 Brezilya Havaalanı 22.00 Mühendislik Harikaları 23.00 Uçak Kazası Raporu 23.50 Albert Lin İle Kayıp Şehirler