23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 28 Nisan 2018 2 BAKANLIKTAN KATLİAMA VİZE haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: İLKNUR FİLİZ ‘Hasankeyf ve Sur için ses ver’ Loç Vadisi’nin çilesi bitmiyor HES Projesi yargıya takılan Orya İnşaat’ın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunduğu proje için ‘ÇED Olumlu’ kararı verildi. “Yeni ÇED raporu da mahkeme tarafından iptal edilen raporun aynısı” diyen bölge haklı, yeniden yargıya başvurmaya hazırlanıyor. HAZAL OCAK ‘Sarı yazmalı’ köylülerin direnişiyle ve Danıştay kararıyla kurtarılan Loç Vadisi’nin başı dertten kurtulmuyor. HES projesi yargıya takılan Orya İnşaat, 2016 yılında Loç Vadisi’ni terk etmek zorunda kalmıştı. Şirket, 28 Şubat’ta, yeni bir raporla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurmuştu. Bakanlık geçen günlerde proje hakkında “ÇED Olumlu” kararı verdi. LOÇ Vadisi halkı mücadeleye devam edeceklerini ve dava açacaklarını söylüyor. ÇED raporunda, 7 bin 763 ağaç kesildiği belirtilmiş, daha ne kadar ağaç kesileceğine ilişkin de net bir rakam verilmemişti. Şirket, ÇED raporunda proje alanını, Küre Dağları Milli Parkı’ndan yalnızca 245 metre uzağa çektiğini belirtmişti. Raporda, 7 bin 763 ağaç kesildiğinin belirtilmesi ve daha ne kadar ağaç kesileceğine ilişkin net bir rakam verilmemesi dikkat çekmişti. HES çalışmaları sırasında patlatma yöntemi de kullanılacak. Proje için 758 bin 792 metrekare orman alanının kira landığı ifade edildi. Alanda çınar, karaçam, meşe, karaağaç, sarıçam ve kayın ağacı gibi çeşitler bulunuyor. Şirketin Devrekani Çayı üzerine yapmak istediği HES projesi için hazırlanan ÇED raporu 16 Şubat’ta kesin olarak kabul edildi. Bakanlık proje hakkında “ÇED olumlu” kararını ise 17 Nisan’da verdi. Raporda proje alanının Küre Dağları Milli Parkı dışında ancak tampon bölge içerisinde kaldığı ifade edildi. Raporda ağaç kesimine ilişkin “Göl alanı içerisinde su altında kalacak ağaçlar, oldukları yere göre farklı şekillerde tıraşlanarak temizlenecek. Zaruri durumlarda ağaç kesimi yapılacak. Ağaç kesimi minimum seviyelerde tutulacak. Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü görüşüne göre 200300 adet ağacın kesilmesi gerekeceği tahmin edilmektedir. Kesilecek ağaçlar çay yatağına yakın alanlarda genç koru meşçerelerinde bulunmaktadır” ifadeleri yer aldı. Bölge sakinlerinden Aytekin Kaya “Yeni ÇED raporu da mahkeme tarafından iptal edilen raporun aynısı. Biz bu karara da dava açacağız” dedi. TARİŞ ALANINA NE YAPILACAK? Kuşadası’nda yeşil tartışma HAKAN DİRİK Betonlaşmanın kuşattığı Kuşadası’nda sahil bandında yer alan ender alanlardan biri olan Tariş arazisi üzerine Aydın Büyükşehir Belediyesi’nce hazırlanan proje, ilçede yeni bir rant tartışması başlattı. Belediyenin alanda hazırladığı projeyle “soluk alma noktalarının” kaybolacağından endişe eden yurttaşlar, bugün Kuşadası Belediyesi Düğün Salonu’nda düzenleyecekleri forumla projeyi değerlendirecek. “Tariş Dayanışması” adı altında örgütlenen yurttaşların etkinliğine Dokuz Eylül Üniversitesi’nden Dr. Tolga Çilingir, Şehir Plancıları İzmir Şubesi’nden Zeynep Bıyık, İzmir Demokrasi Üniversitesi’nden Feryal Geçer de katılımcı olarak destek verecek. Bugünkü forum da, oluşan tepkilerin örgütlenmesi ve yol haritasının belirlenmesi amaçlanıyor. Aydın Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada ise “25 milyon bedelli kamulaştırılmadan önceki imar durumu turizm alanı olan bu arsada, 13 bin metrekare otel inşa edilmesi mümkünken belediyemiz, vatandaş odaklı katılımcı demokrasi anlayışının bir gereği olarak, bu alanda ne yapılmasını istediklerini bir halkoylamasıyla halkımıza sormuştur. Halkoylamasında vatandaşlarımızdan gelen talepler bu arsada yeşil alan, yeraltı otoparkı, meydan ve kültür merkezi yapılması yönünde olmuştur. Bunun üzerine halkımızın tercihlerini ve alanda yer alan koruma altındaki tescilli binaları da kapsayan bir proje oluşturmuştur” denildi. l İZMİR Sur ve Hasankeyf için Küresel Eylem Günü’nde 20 ülkede eşzamanlı eylemler yapılacak Bugün, Sur ve Hasankeyf için Küresel Eylem Gü nıttık. Artık karşı karşıya geldiğimiz polisler de en az bizim ka nü. Türkiye’nin ve dün dar Hasankeyf’in değe yanın birçok bölgesin rine inanıyor. Görüştü den doğa savunucuları Hasankeyf’in ve Sur’un MEHMET KIZMAZ ğümüz kaymakam, belediye ve kazı başkan yaşatılması için eşzaman larından, turizim mü lı eylemler yapacak. Sur’un Yı dürlerine kadar hiçbiri bara kımına Hayır Platformu, İs jı savunmadı. Dönemin Kültür tanbul Sur Dayanışması, Me ve Turizm Bakanı Ertuğrul Gü zopotamya Ekoloji Hareke nay da Hasankeyf mücadele ti, Hasankeyf’i Yaşatma Giri sine destek verdi. Sanki başka şimi ve Munzur Özgür Aksın bir el, güç var ve ‘baraj olacak’ Meclisi’nin de aralarında bu diye diretiyor.” lunduğu çok sayıda doğa örgütü, herkesi bulundukları yer Herkes çıkar peşinde de ses çıkarmaya, çığlık atma Barajın iptali için açılan dava ya çağırdı. Son nefeslerine ka lardan hiçbir sonuç alınamadı dar mücadele edeceklerini söy ğına dikkat çeken Kavuş, “Da leyen bölge sakinleri de destek valarda reddedilecek bir durum bekliyor. yok ama aşılmayan bir sıkıntı Batman Çevre Gönülleri Der var. Baraj için ‘Kamusal yarar’ neği Başkanı Recep Kavuş, deniliyor. Bunu bir türlü anla “1980’lerin sonuna doğru kül mış değiliz. AİHM ve UNESCO türel miras ve çevre mücadele konusunda Hasankeyf çok şan sini başlattım. Hasankeyf’i ko sız. Çünkü ortada uluslararası rumak ve duyurmak düşünce çıkar var. Hem uluslarası tek siyle gazetecilik yapmaya baş nolojinin kullanımı ve kredile ladım” diyor. rin sağlanması, hem de ülkede Başka bir el... ki firmalar... Herkes bir çıkar peşinde. Bölge halkı da ilk baş 1997’de MGK’nin Hasankeyf’i ta ‘ne kadar para alacağız’ ara sular altında bırakma kararının yışına düşmüştü” diyor. ardından mücadelenin başladı Kavuş’a göre barajı durdur ğını dile getiren Kavuş, şöyle mak hâlâ mümkün. İki yol var. devam ediyor: “İlk çalışmaları Birincisi, ‘devlet aklı.’ ‘Biz bu mız 1999’da başladı. Hasankeyf rada yalnış yapmışız’ diyecek zaten bakımsızlıktan tahrip ler. Hasankeyf’in doğal şekliyle edilmiş, insanlar göç ettirilmiş korunmasını önünü açacak çö ti. Bu kültürel mirasın bir bara züm bulacaklar. Ya da yargı yo ja feda edilemeyeceğini söyle luyla proje durdurulacak. Ka dik. Zorlanıyorduk, baskı vardı. vuş, “Bizim umudumuz da son ‘Neyin peşindesiniz?’ denilerek, dakikaya son nefesimize ka gayri resmi gözaltı ve sorgular dar Hasankeyf için devam ede yapılıyordu. 2000 yılında Ha cek” diyor ve ekliyor: “27 yıldır sankeyf Gönüllüler Derneği’ni Hasankeyf’e ağlıyorum. OHAL kurduk. Hem baraj yapımına Hasankeyf’in sesini duyurma karşı durduk hem de burayı ta yı zorlaştırıyor. Umuyoruz ki Hasankeyf’in sular altında kalacağı önümüzdeki bu 1.5 yılda devletin de yanlış yaptığının farkına varması. Farklı yöntemler bulabilirler.” Esnaf: Umut yok Hasankeyf esnaflarından K. ise taşınan Zeynel Bey Türbesi’nin şimdi beton üstünde olduğunu dile getiriyor. Tarihi eserleri alıp başka bir yere koyunca anlamını yitirebileceğine dikkat çekiyor. “Hankeyf’in güzelliği, minaresi arkasındaki Dicle Nehri’dir, kayalardır. Tahmini olarak en geç bir yıl içerisinde Hasankeyf’i boşaltacaklar. Barajın su toplanması da iki yıl sürecekmiş. Projenin geri çekileceğine dair bir umudum yok” diyor. Sormadılar bile... K., bölge esnafının itirazlarını da şöyle sıralıyor: “Biz burda sabahtan akşama kadar konuşsak da bir fayda etmiyor. Bize bir şey soran olmadı. Yeni evler çok problemli. İnşaatları gezseniz anlarsınız. Şu an bulunduğumuz evlerin metrekaresine göre bir ücret verildi. Misal babamın evine istimlak bedeli 132 bin TL denildi. Biz yedi kardeş, üç aileyiz. O parayla ne yapılabilir? Bize para verilmiyor sadece yeni yerleşkede ev alma hakkı veriliyor. 1500 TL işsizlik maaşıyla altından kalkmamız mümkün değil. Zaten evin ücreti de 15 yıla yayılacak. Bunu vadeye bölünce aylık 900 TL’ye geliyor. Bize bu koşulları sunanlar için bu para bir öğle yemeği parasıdır. Yeni ev 108 bin TL. Arsa da eklendi mi 135150 bin TL’ye yakın bir fiyatı bulur.” Nerede eylem yapılacak? Bugün saat 12.00’de #SurHasankeyf2018 etiketiyle sosyal medya eylemi başlayacak. Batman Hasankeyf Seyir Tepesi’nde saat 12.00’de basın açıklaması yapılacak. Diyarbakır Sur Ulucami önünde aynı saatte yapılacak açıklamanın ardından, Alipaşa ve Lalebey mahallelerinde incelemeler yapılacak. Doğa savunucuları İstanbul’da, Galatasaray Lisesi önünde saat 15.00’te bir araya gelecek.İzmir Bergama Kültür Merkezi’nin önünde 13.30’da yapılan açıklamanın ardından, Yortalı Barajı’nın sularına gömülen Allianoi Antik Kenti bölgesinde piknik düzenlenecek. Şanlıurfa SES Urfa Şubesi’nde saat 13.00’da, Van EğitimSen’de saat 12.00’da açıklamalar yapılacak. İMZALAMAYA DEVAM Mezopotamya Ekoloji Hareketi’nin, Hasankeyf’teki Zeynel Bey türbesini taşıyan Hollandalı Bresser ve Türk ErBu inşaat şirketlerinin ihaleden çekilmesi talebiyle başlattığı imza kampanyası sürüyor. Türbenin ardından tarihi caminin minareleri de çok yakında Raman Dağı eteklerindeki yeni yerleşkeye taşınacak. Sur’DAN kalan kurtarılmalı Sur’un Yıkımına Hayır Platformu’ndan yapılan açıklamada da “Diyarbakır’ın eski kenti Sur’un yarısı, 2015’te demografik yapıyı değiştirme amacıyla ve rant için yıkıldı. Kentin ayakta olan yarısı kurtarılarak, Surluların mahallelerine dönmelerine olanak sağlanmalı” denildi. Herkes uyardı, devlet dinlemedi DENİZ DİBİNDE MADENE VİZE YUSUF ÖZKAN Balıkesir’in Ayvalık ilçesine bağlı Altınova beldesi denizi açıklarında maden araması yapmak isteyen şirkete, üniversitelerin olumsuz görüşüne karşın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nca ön ruhsat verildi. Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Ayvalık Temsilcisi Bülent Özgen, “Denizden alınan kumun elendikten sonra yeniden denize bırakılmasıyla, ekosistem diye bir şey kalmayacak” dedi. Orhan Kandemir Dersan Madencilik Şirketi tarafından, Altınova açıklarındaki yaklaşık 1600 hektarlık deniz alanında demir cevheri çıkarılması için ÇED süreci başlatılmıştı. Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Ayvalık Temsilcisi Bülent Özgen de, Bilgi Edinme Yasası kapsamında ODTÜ, Dokuz Eylül, Ege, İTÜ’nün de aralarında olduğu çok sayıda üniversitenin ilgili bölümlerinden görüş istedi. Ege ve Aksaray üniversitelerinden gelen yanıtta, bu girişimin hem deniz dibi yaşamına, hem de bölgedeki tatlı su kaynaklarına zarar vereceği vurgulandı. Üniversite raporlarında ayrıca Özgen, söz konusu görüşlerle birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu. Henüz istemine yanıt gelmezken, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın geçen ay başında firmaya 1 yıllık ön arama ruhsatı verdiği ortaya çıktı. Ekosistem biter Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Ayvalık Temsilcisi Bülent Özgen, “Aylarca sürecek çalışma kapsamında denizden alınan kumun elendikten sonra yeniden denize bırakılmasıyla, ekosistem diye bir şey kalmayacaktır. Ayrıca, kıyı erozyonu tehdidi altındaki Altınova’nın daha da denize kaymasından endişe ediyoruz” dedi. l İZMİR BAKANLIKTAN ERGENE AÇIKLAMASI Orman ve Su İşleri Bakanlığı “Artık can damarı değil, zehir” başlığıyla önceki gün gazetemizde yayımlanan habere ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, “Ergene Nehri’nde gerçekleştirilen detaylı kimyasal izleme çalışmaları ile kurşun ve arsenik dahil olmak üzere metal, yarı metal parametreler izlenmiştir. İzleme sonuçlarına göre Ergene Nehri ana kolu mansabında kurşun değerinin çevresel kalite standardı 10.24 mikrogram olup Ergene Nehir ana kolu mansabındaki ölçüm değeri 14.55 mikrogramdır. Yürütülen çalışmalarda arsenik değerinin ise çevresel kalite standardını aşmadığı tespit edilmiştir” denildi. “Ergene Havzası’nda incelenen içme suyu arıtma tesisleri arsenik ve kurşun parametreler açısından değerlendirildiğinde tüm tesislerin çıkış suyu standartlarını sağladığı tespit edilmiştir” denilen açıklamada özetle şu sözler kaydedildi: “Ergene Havzası Eylem Pla nı ile Ergene Nehri’nin kurtarılması maksadıyla maliyeti yaklaşık 4 milyar TL’yi bulan 15 eylem belirlenmiş olup uygulamalar hızla gerçekleştirilmektedir. Halihazırda nüfusu 10 binden büyük olan 12 yerleşim yerinin evsel ileri biyolojik atıksu arıtma tesisi Devlet Su İşleri Genel müdürlüğü tarafından inşaa edilerek işletmeye alınmıştır. Ayrıca, dağınık sanayilerin bir araya getirilmesiyle oluşturulan 8 Organize Sanayi Bölgesi’ne hizmet edecek 5 adet ileri atıksu arıtma tesisinden 3 adedi tamamlanmış 2 adedi ise 2018 yılı içerisinde tamamlanacaktır. Böylelikle 2018 yılı içerisinde ilk kısmı tamamlanacak olan Marmara Derin Deniz Deşarj hattı ileri mertebede arıtılan atık sular Marmara Denizi’nin 4 buçuk kilometre açığında 47.5 metre derinliğine verilecektir. Eylem planında yer alan eylemlere ilişkin tüm yatırımlar 2019 yılında tamamlandığında nehirde arzu edilen düzeyde bir iyileşme sağlanmış olacaktır.” C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle