28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 5 Eylül 2015 KULTUR Turhan Selçuk’un sergisi Küçükkuyu’da Turhan Selçuk’un “İnsan Hakları” konulu sergisi bugün Küçükkuyu Karikatürlü Ev’de açılıyor. Küçükkuyu Belediye Başkanlığı’nca düzenlenen 10. Kültür ve Sanat Festivali kapsamında açılacak sergideki yapıtlar dünyanın pek çok ülkesinde izleyicisiyle buluşmuştu. Çizerimiz Kamil Masaracı ve Turhan Selçuk’un eşi Ruhan Selçuk’un da katılacağı açılışta İlber Ortaylı da konuşma yapacak. EDİTÖR: MEHMET KESKİN TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ 17 Bienal Büyükada’ya yakışıyor Bugün ziyarete açılan 14. İstanbul Bienali, bu sene ilk kez Büyükada’ya taştı. Dev bir sergi alanına dönüşen adada eser yerleştirilen mekânların içerisinde, 192933 yılları arasında Büyükada’da sürgün yaşamış Troçki’nin evi de var. Ezgi ATABİLEN stanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV) bu yıl 14’üncüsünü düzenlediği İstanbul Bienali, bugün ziyarete açıldı. Bu sene 36 mekâna yayılan bienal, Rumeli Feneri ve Riva Kumsalı’nı içeren ‘Boğaz’ın Kuzeyi’, ‘Galata’, ‘Şişli’, ‘Beyoğlu’, ‘Balat Tarihi Yarımada’, ‘Kadıköy’ ve bir balıkçı teknesinden ibaret ‘Boğaz’ rotalarını kapsıyor. Bu sene ilk kez bienalin bir de Büyükada ayağı var, ki en heyecan verici rota burası belki de. Size, elinizde bir harita ile sokaklar arasında gezinip 7 noktadan oluşan bienal mekânlarını ararken Büyükada’yı yeniden ve başka bir okuyuşla keşfetme şansı veriyor. Adadaki bienal gezisine, Büyükada İDO İskelesi’nde demirlenmiş deniz otobüsünden başlıyoruz. Burası, bienalin Büyükada’daki en ilginç noktalarından. Özellikle de Marcos Lutyens’ın ‘Neurathian Boatstrap’ adlı eseri ‘katılmaya’ değer. Sanatçı, görme engellilerle gerçekliği ne şekilde deneyimledikleri üzerine röportajlar yapmış. Bu söyleşilerden yola çıkarak, deniz otobüsünün içinde sizi duyusal ve hipnotik bir yolculuğa çıkaracak. İzleyiciler halatlardan oluşturulmuş yer yataklarına uzanıp, parmak uçlarıyla renklere dokunabilecekleri bir hipnoz seansına katılıyorlar. Derin duygularınızı ve duyusal yeteneklerinizi ortaya çıkaracak birtakım kokuların etrafınızı saracağı bir deneyim bu. Deniz otobüsünün arka tarafındaysa Pınar Yoldaş’ın İ Orhan Pamuk, Carolyn ChristovBakargiev, William Kentridge. Pamuk ve Kentridge Troçki’nin izinde 14. İstanbul Bienali bugün açıldı, 1 Kasım’a kadar sürecek. Üstte Adrian Villar Rojas’ın devasa heykelleri. ‘Suyun Kalbi’ adlı eseri var. Yoldaş, bienalin ana teması olan ‘Tuzlu Su’ kavramından yola çıkarak, yapıtında tuzlu su ile insan bedeni içindeki dolaşım arasındaki bağlantıyı inceliyor. İkinci durağımız Büyükada Halk Kütüphanesi. Burada Merve Kılıçer’in mitolojiden günümüze kadına yüklenen anlamların izini sürdüğü yeni gravür serisini göreceksiniz. Ardından Güney Afrika’nın önde gelen sanatçılarından William Kentridge’in Troçki’nin Türkiye’de geçirdiği dönemden esinlenen çok kanallı yeni enstalasyonunun sergilendiği Splendid Palas Oteli’ne geçiliyor. Oradan da yıkık ve eski bir ahşap eve, Rizzo Palas’a. Burada İngiliz Ed Atkins’in yeni yazılım sistemleriyle üretilmiş avatarlar barındıran kâbusvâri ortamlar yarattığı çalışmalarından en yenisi, ‘Hisser’ yer alıyor. Ziyaretçileri Becketvari bir dünyanın içine alan çalışmanın yer aldığı evin her odası Atkins’in yapıtında sunduğu dünyayı bütünleyen bir atmosfere büründürülmüş. Mizzi Köşkü’nde, radyonun mucidi Guglielmo Marconi’nin batan gemisi ‘Elettra’nın deniz altındaki kalıntılarından yola çıkan İskoç sanatçı Susan Philipsz, sonar teknolojisiyle üretilmiş denizaltı seslerini kulladığı çok kanallı ses yerleştirmesini sunuyor. Çankaya 57 adlı ikiz ahşap evde ise, ABD’li Daria Martin’in ‘aynadokunuşu sinestezisi’ denilen yüksek fiziksel duyarlılık hali üzerine yaptığı araştırmadan esinlenerek yarattığı ‘Eşikte’ adlı kısa filmi gösteriliyor. Ve geldik son durağa, aslında Büyükada’nın en merak edilen yapıtına. Troçki’nin 192933 arasında Büyükada’da sürgün hayatı yaşarken kaldığı metruk evin içinden geçince, bahçedeki ağaçların arasından karşınıza ansızın Adrian Villar Rojas’ın devasa hayvan heykelleri çıkıyor. Büyükada’daki bienal rotasının en unutulmaz kısmı, bu. Rojas’ın Troçki Evi’nin önünde uzanan denizin üzerine konumlandırdığı hayvan heykellerine bakarak güneşi batırmak, adadaki bienal yolculuğuna konulacak en güzel nokta... nceki gün Beyoğlu’ndaki bienal mekânlarından Masumiyet Müzesi’nin kurucusu ve yazar Orhan Pamuk ile sanatçı William Kentridge, Splendid Palas Oteli’nde bir söyleşi yaptı. Bienali şekillendiren Carolyn ChristovBakargiev moderatörlüğündeki söyleşide, bir Büyükada sakini olan Orhan Pamuk, “Büyükada Troçki’den bana kadar pek çok yazarın sessizlik içinde yazı yazmaya çalıştığı bir yer. Şimdi eski sessizliğini arıyoruz. Eserlerini çok sevdiğim Kentridge’le de çok sevdiğim ada sayesinde tanıştım. Biena Hipnotik yolculuk Ö Son durak Troçki Evi lin adanın tarihiyle bugününü birleştireceğine inanıyorum” dedi. William Kentridge ise yapıtının üretim sürecini anlattı: “Masumiyet Müzesi’ni gezme, nesnelerin oluşturduğu ortamı görme şansım oldu. Troçki’nin yaşadığı ev çok ilham verici. Bu iki mekân üzerine düşünüp, Troçki’nin adada balık tutarken görüntülendiği eski İstanbul filmlerini izledim. Splendid Palas Oteli’nin odalarında farklı kişiler kalmış. Burada bir film yapmaya kalksak, bu objeler ve nesnelerle neler yapılabilir, diye düşündüm. Sonuçta ortaya bu iş çıktı.” İstanbul Bienali, İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenleniyor. 14b.iksv.org /istanbulbienali C M Y B Cumhuriyet’in katkılarıyla yayımlanmıştır. Bienale davetlisiniz Bienal kapılarını açtı. 80’in üzerinde katılımcıdan 1.500’den fazla çalışma, Boğaz boyunca farklı mekânlarda...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle