Katalog

29 TEMMUZ 2008 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMI [email protected] 13 Merkez Bankası yüzde 9.3 olan yıl sonu fıyat artış oranı tahminini yüzde 10.6'ya yükseltti Enflasyonu elektrik tetikledi • Durmuş Yılmaz, yüzde 22'lik elektrik zammımn etkisiyle yıllık enflasyonda büyük bir artış olmayacağını belirtti. Yılmaz gerekirse faiz artışı sinyalini de verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mer- kez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, en- flasyonun, 2008 sonunda 10.6 olarak ger- çekleşmesinin beklcndiğini açıkladı. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu da 17 Tem- muz toplantısına ilişkin yayımladığı özette, elektrik tarifeleriııdeki değişiklik (yüzde 22 zam) ve geçen yılın aynı aymdaki düşük baz nedeniyle, temmuzda yıllıİc enflasyonda dik- kate değer fakat geçici bir yükseliş görülc- bileceğinc dikkat çekti. Yılmaz, 2008'in üçiincü enflasyon rapo- rıuıun tanıtımı amacıyla düzenlenen toplan- tıda yaptığı değerlendirmeleri şöyle: • 2008 sonlanna doğru sınırlı bir parasal sıkılaştımıa olacağı varsayımı altında, yüzde 70 olasılıkla cnflasyonun 2009 sonunda or- ta noktası yüzde 7.6 olınak üzere yüzde 5.9 ile yüzde 9.3 arasında, 2010 sonunda ise or- ta noktası yüzde 5.9 olmak üzere yüzde 4 ile yüzde 7.8 arasında gerçekleşeceği tahmin edi- liyor. ^ Para politikasındaki sıkılaştırma, en- flasyon beklentilerinde ve risk primindeki ar- tışı durdunnak için yapıldı. Orta vadede en- flasyonun ana eğiliminin düşüş yönünde ol- masını bekliyoruz. Taşınmayla ilgili değilim Önümüzdeki dönemde piyasada kalıcı bir Hkidite açıgı oluşması beklenmiyor. YTL 'nin son iki ay içinde yeniden güçlenme eğilimi göstermesi, döviz kumnunfiyatlar üzerindeki etkisini sınırlıyor. Bu tahmini yüzde 1.2 olarak aşağı yönlü güncellendik. '• MALİ DİSİPLİN SÜRMEZSE IMF'YLE ANLAŞMA DAHAİYİ Uluslararası Para Fonu (IMF) ile ilişkilerle il- gili sorular üzerine Yılmaz, şunlan söyle- di: "Merkez Bankası'yla, hükümetiyle, Hazine'siyle, toplumun özel ve resmi tüm kesimleriyle doğru işler yapıldığı süre- ce ekonomik aktivitcnin son hedeil olan büyüme sağlandı. Bu başarının teme- linde yatan unsurlardan bir tancsi nıa- li disiplindi. Eğer biz bu disiplini siir- dürebilirsek, bu IMF ile de olur, IMF'siz de olur. Mali disiplini önceki dönemler gibi sürdürecek miyi/, sürdürmeyecek nıiyiz? Bcncc mühim olan bu. Sürdür- meycceksek bu mali disiplini sürdür- mekte birtakım sıkıntılarınıız olacaksa, IMF ile bir anlaşma yapmakta fayda var. Bizim kendi ulusal irademizle neyi, neredc, nasıl yapacağımıza karar vcrip vermeyeceğimiz. Bunu yapabiliyorsak, bence hiç gerek yok." 'Kapatmaya da erken seçime de hazırız' • Merkez Bankasfnın lstaııbul'a taşın- masıyla ilgili söyleyebileceğim bir şey yok. Şahsıma karşı bir şey yok. Tasannm sonucuna uyacağız. tstanbul'un mali merkez olması ile Merkez Bankası'nııı lstaııbul'a taşınmasında bire bir ilişki gönnüyorum. Durmuş Yılmaz, AKP'nin kapatılma davası sonucunda ortaya çıkabilecek olası bir erken seçimle ilgili olarak "Biz ekonomik değişkenleri etkile- yecek her tiirlü olaya, gelişmeye her zaman, her an için hazırlıklı olmak durumundayız" dedi. Yılmaz, bunun için de Merkez Bankası'nm elinde ye- terli enstrüman, alet ve varlıkların ol- duğunu söyledi. Yılmaz'ın sorular üze- rine çizdiği çerceve şöyle: 1- Gelişmeleri izliyoruz, ekono- miyi etkilcyecek değişkenleri bertaraf etmek için gerekli önlcm- ler üzerindc çalışıyoruz, bugün için hcrhangi bir değişiklik söz konusu değil. 2- Enflasyon raporunda kötüm- ser senaryolar için; petrol, gı- da fiyatlanndaki artışlar ve Merkez Bankası'nııı politika faizleriyle il- gili durıışu dikkate alındı. 3- "AKP'ye kapatma davası gi- bi iç gelişmelerc ilişkin değiş- kenler de somut olarak ele alınıp alınmadığı" sorusunun cevabı: "tç gelişmelerle ilgili veriler döviz ku- ruyla ilgili etkiler yapabilir. Çıktı açığı ile ilgili gelişmeler var. Tabıi içerideki sanayicinin, işadamının, tüken'cinin mulıatap olduğu Merkez Bankası politika faizlerinden fark- lı olarak uzun vadeli faizler etki ya- pabilir. Bütün bunlar modelin içe- risinde yer almıştır." 4- Enflasyon raporunda üç tane senaryo geliştirildi: Her senar- yo altında cğer bu senaryo öngö- rülen şekilde gerçekleşirse Merkez Bankası'nın bu gerçekleşmeye nasıl tepki vereccği ve bunun so- nucunun ne olacağı belirlcndi. Faiz belirlerken tek hedef fıyat is- tikran. HEDEF YÜZDE 10 PAZAR Lukoil Akpet 'i satın alıyor Ekonomi Servisi - Lukoil, Eurasia Petrol AŞ, Akpet'i satuı alacak. Rusya merkezli OAO Lukoil şirketinin yüzde 100 tali şirketi olan Lu- koil Eurasia Petrol AŞ ile Akpet'in yüzde 100 hissesinin satın alınma- sı konusunda sözleşme, lstanbul'da imzalandı. OAO Lukoil Başkanı Vagit Alekperov, satın almanın mali boyutuna ilişkin, "Bu alışverişin mali portresi bir ticari sırdır. Ancak 500 mil- yon dolardan biraz da- ha fazla olduğunu söy- leyebilirim" dedi. Alekperov, Akpet'in satın almmasıyla Tür- kiyc piyasasındaki var- hklannın yüzde 5'e çık- mış olacağını, bu miktan 10 yılda yüzde 10'a çı- kannayı hedefledikleri- ni aktardı. GOLDMAN SACHS Türlüye 2050 y de dev ekonomüeri geçecek ANKARA/LONDRA (AA)-Türkiye,2050'de, dünyanın 9. büyük eko- nomisi olacak. Goldman Saclıs'm tah- minlerine göre, 2050'dc, Japonya, Fransa, Al- manya, ttalya ve Kanada gibi sanayileşmiş ülkele- ri (G7) geçecek olan Tür- kiye'nin, milli geliri 6 trilyon dolan aşacak. Çin ise, 70 trilyon dolarlık milli gelir düzeyiyle dün- yanın en büyük ekono- misi olacak. Rapora gö- re, Türkiyc'nin de içinde bulunduğu yükselen pi- yasalar, dünya ekonomi- sinin itici gücü ve eko- nomik dengeleyicisi ola- cak. Yükselen 7 piyasa, ar- tan dış ticaret hacimleri- nin yanı sıra, dünyada en çok yabancı scrmaye çekecek ülkeler arasında da yer alacak. Resmi Gazete her cildi 2 bin sayfa olmak üzere 80 cilt halînde basıldı. Kimsc gazeteye ulaşamazken internet sitesi de çöktü. Günlerdir ne zaman ve nasıl alınacağı ilan edilen ödemelerde sorun yaşandı KEY'de ilk güıı fiyaskosu • Hak sahiplerinin ne kadar ödeme alacağmı öğrenebileceği resmi internet sitesine ulaşılamadı. Kuyrukların oluştuğu şubelerde de sistemin çöktüğü gözlendi. Ekonomi Servisi - Konut Edindirmc Yardımı ödemeleri diiıı başladı. Ancak, ilk gün ya- şanan tam bir fıyasko oldu. Hak sahiplerinin ne kadar öde- mc alacağını öğrenebileceği resmi sitc olarak ilan edilen www.keyodemeleri.com site- sine sabahın ilk saattlerinden itibaren erişim sağlanamadı. Şansına güvenerek ilk günden Ziraat Bankası şubelerine giden yurttaşların da bir kısmı zaman zaman sistemde meydana gelen hatalardan dolayı geçikmeli ÖDEMELER DÜŞÜK BULUNDU Özel birşirkette çalışan SedatAytürk, ödeme gününü beklemeden A TM 'den 1095 YTL 'lik ödemesini aldığım ve hiçbir sthnU ya- şamadığım söylerken ödemeleri az bulan hak sahipleri de ol- du. hmailKıhç ise KEY kesintisinin 1991 Ocak 'tan itibaren va- pıldığım, ancak 272 YTL alabildiğini söyledi. Öderıen nıikta- n "çok az " bulduğunu ifade eden Kılıç, "Bunlan nasıl he- sapladılar anlamış değilim. Itiraz edeceğim " diye komıştu. Res- mi bir kunımda çalışan İbrahim Taşçılar adlı yurttaş da kesinti yapıldığı dönemde de işçi olarak çahştığım belirtti ve KEYöde- mesi hesabma sadece 64.5 YTL yatırıldığım ifade etti. Ödenen miktara tepki gösteren Taşçılar, itiraz edeceğim söyledi. bir şekilde ödemesini aldı. Toplam, 2.8 milyar YTL ödenecek 8.5 milyon kişinin isimlerinin yer aldığı resmi gazete önceki gün yayımlandı. Ödeme için Ziraat Banka- sı'na, doğrudan kimlik num- arasıyla başvuruluyor. Bu ara- da Ziraat Bankasf na, 60 binin üzerinde icra emri geldi. Ziraat Bankası, kendi alacaklarını öncelikli olarak tahsil ettikten sonra kalan bakiyeyi hak sa- hibine ödeyecek. Ödeme gününde bankaya gidemeyen hak sahibi, öde- melerin tamamlandığı 8 Ağus- tos'tan sonraki bir gün Ziraat Bankası'nın herhangi bir şu- besinc giderek TC kimlik numarasıyla ödemesini alabi- lecek. Ödeme sırasmdabanka muafakatname imzalatmadığı sürece hak sahibi aldığı öde- meye itiraz edebilecek. 4 milyona yakın kişiye, 50 YTL'nin altında ödeme yapı- lacak. Bunlann bir buçuk mil- yonu, sadece 1 ila 10 YTL ödeme alacak. 3 milyona ya- kın kişi 50 ila 500 YTL ara- sında, 1 milyon 145 bin kişi de 1000 YTL üzerinde para ala- cak. Hak sahibi kişiler, paralan- nı 5 yıl içinde istedikleri zaman Ziraat Bankası şubelerine baş- vurarak da alabilecekler. Bu süredc alınmayan paralar Ha- zine'yc gclir kaydedilecek. MALİYE YAŞAMINDAN / MUSTAFA PAMUKOĞLU Bir kişiye yapmadığı şeyi yaptı de- mek, suçlu göstermek için yalan söy- lemek veya yaptığı iyi şeyi yapmadı demek, tüm dinlerde ve ahlak siste- minde kabul edilebilir bir şey midir? Kuranıkerim'de birçok surede yalan- cılık, iftira, haksız tanıklık günah sa- yılmıştır. Dinine bağlı insanlar ister sav- cı, ister polis, ister yargıç, ister asker, ister siyasetçi, ister gazeteci, ister sa- de vatandaş olsun.. gerçekten inanç- lı iseler, söyledikleri ve yazdıkları şeylere çok dikkat etmeleri ve ilahi adaletten korkmaları gerekmez mi? Ama son zamanlarda Atatürk'e iftiralar aldı başını gidiyor. "Atetürk Tür- kiyesi" özlemi yıllardır dinmeyen öz- lem olarak eleştiri konusu oldu. Ke- malistim desen, sanki milattan önceki bir dönemi anlatıyorsun gibi sizinle dalga geçiliyor. 1919'u güncelleşti- relim görüşünü söyleyince, sizi gidi ez- berci ve şabloncular diye suçlanı- yorsunuz. Oysa dini kitapların yüzyıl- lardır bize ezberimizi bozmamamızı söylediğini, bilmediğimiz dilde ibadet yaptığımızı ve günün koşullarına gö- re dinde reform gerekli olduğunu İftira Büyük Günah Değil mi? belirttiğimiz zaman da kâfir olmakla suçlanıyoruz. Ne yaman çelişkidir bu. Bir bakıyorsunuz eski solcular, "cumhuriyet yıkılsın orkestrasında" dini bütünlerden daha yüksek per- deden çalıyorlar. Diyorlar ki; "Türki- ye'nin laik ve demokratik bir düzen içinde kalkınmasını ve 21. yüzyılın iddialı ülkelerinden biri olmasını ger- çekten istiyorsak, artık romantik ha- yallerden kurtulup 'akıllı Türkler'/n önemini kavramamız lazım"(Osman UlagayJ. "Türkiye'de 1913-18 ara- sında son derece kanlı, tüm dünya ba- nşı ve toplum sağlığı açısından son de- rece tehlikeli olan azgın bir diktatör- lük yaşandı" (Sevan Nişanyan). Vah Atatürk'üm vah; savaş gör- memiş, bir eli yağda bir eli balda, se- nin ve yüce ulusumuzun kurtardığı ül- kenin kaynakları ile adam olmuş ez- berci olmayan dâhiler, dönüp senin dönemini viski ve şarap kadehlerini kaldırırken yerden yere vuruyorlar. Anıtkabir'i 7 yıldızlı bir otele çevirse- ler, diktatör olarak Hitler gibi seni ta- rih sahnesinden silseler, huzurla Tür- kiye'yi büyük ülke yapıp(!) gel keyfim gel diyecekler. Sen ne yaptın bu ül- keye? Neden, "Sevgili insanlar hilafeti, tensip buyurursanız kaldırmak büyük bir dileğimdir; sizden istirhamım bu- nu kaldırmak konusunda bana yardım etmeniz ve bu dileğimi kabul buyur- manızdır" demedin? Neden savaşın yorgunluğunu çıkarmadan demokra- sinin tüm koşullarını devreye sok- madın? Ülkenin kalkınma hamleleri- ne giriştiğin an 1929 dünya buhranı- na girildiğinde hemen çark edip, ulu- sal iktisartan neden vazgeçmedin? Peki çok şeyi yanlış yaptın. Eko- nomide de pek bir şey yapamadın. Aşağıda belirttiklerimiz ne ki? - Dış borç batağından kurtulmak için tam bağımsız bir ekonomik mo- del uyguladın. - Tarım alanında köylüyü ezen aşar vergisini ve devlet adına vergi topla- yan aracı mültezimliği kaldırdın. - Üretici köylüyü kalkındırmak için Ziraat Bankası'nı kurdun.Topraksız köylüye toprak dağıtımı için hazırlık- lar yaptın. Bilimsel tarım tekniklerini uygulattın. -1926 yılında Teşvik-i Sanayi Ka- nunu'nu çıkardın. Sanayici olacakla- ra yol açtın. -1929 dünya ekonomi bunalımı ne- deniyle devletçilik anlayışında deği- şikliklere gittin ve özel sektörü geliş- tirmeye yöneldin. - Yurdun dört bir yanını demiryolu ile döşemeye başladın. - Türk kıyılarında kabotaj hakkını Türk vatandaşlarına verdin. - Karma ekonomi modeli ile özel sektörü dışlamadın. - Osmanh'nın dış borç batağından kurtulamadığı için battığı gerçeğini iyi kavrayarak ulusal kalkınmayı hedef seçtin. - Savaşı kaybetmiş emperyalistle- rin aç kurtlar gibi beklediği dönemde pamukm ı superonline.com ..„ , „ .,_„_ _ ulusal bir ekonomik kurtuluş modeli ile kendi yağı ile kavrulan bir anlayış sergiledin. - Beşer yıllık kalkınma programla- rı ile ülkenin endüstri kurmasında ciddi adımlar atılmasını sağladın. Ül- kemiz bugünlere bu programlarla geldi. - Dış yardım almadan ekonomik kalkınmayı sağlamaya çalıştın. Ama sevgili Atatürk şimdi başka bir dünya var; küreselleşmenin ve tekel- ci sermayenin manyetik alanına girmiş bulunuyoruz. 85 yıl artık yetti. Dünya- da muazzam dönüşümler yaşanıyor. Karşılıklı bağımlılıklar arttı. Küresel güç dengeleri değişti ve ulus devletlerin hareket alanları daraldı. AB ile bütün- leşme yolunda önemli adımlar atıldı. Küresel ekonomiyle ve uluslararası sermaye ile daha fazla bütünleştik. Kü- resel dinamikleri daha iyi okuyarak de- ğişimi Türkiye için fırsata dönüştürme zamanındayız. Kusura bakma, senden vazgeçmek zorundayız. Sen tarihte hoş seda olarak kal. Biz ezberi bozduk. Yepyeni ufuklara yelken açtık; ilk liman: vazgeç-kon. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞUKRAN SONER Kaos Senaryoları Kaosun içine, bataklığa gömülmüşken kjjos se- naryoları yazmanın, kafa karmaşası, bilinç saptır- ması, gerçeklerden uzaklaştırmanın ötesinde| biran- lamı yok... Yaz sıcağında, gecekondudan çarpık kentlöşmeye geçilmiş, nüfusun çok yoğunluklu olduğu (aüngö- ren'de, insanların gecenin bir saatinden sonra uyuyabilmek üzere, çoluk çocuk kendilerir i soka- ğa attıkları bir saatte, çok kalabalık oluştu dukları trafiğe kapalı soluk aldıkları bir caddede, önce ses bir bombasıyla daha büyük kalabalığın olı şması- nın hesabını yapıp ikinci bir bombayla tümü sivil, ka- dın, çoluk çocuk insanları katletmek nasıl bir vâh- şet, terör eylemi boyutudur? Zaten yeterince gerilimli bir gündemle hafta ba- şına girmeyecek miydik? Hasta ve çocuklarımızın, hatta en sağlam sayılanlarımızın ruh sağhklaıının ko- runabilmesi için yakın plan izlemememiz, c österil- memesi gereken, can pazarını kan revan gbrüntü- ler, çığlıklar arasında canlı aktaran yayınlar içinde, en olmayacak kaos senaryolarını üretebilei gaze- teci, uzman, teorisyen arkadaşlanmızın asıl ruh sağ- hklarını sorgulamak gerek; kuru bir "mazoşist-sa- dist" tanımlaması çok yetersiz.. Olayın dehî eti için- deki insanların anlattıklarından yola çıkılarık, pat- layıcı tanımlarına, Ergenekon'a uzanan, Ergonekon- kapatma davaları arasında sıkıştırılması hesapları- na uzanan.. Yorum ve senaryoları üreten «falar- dan slzi bilmem, ama benim midem iyice b ilandı... Kaosun içinde, ayrıca kaos senaryoları neden üre- tilir ki? ••• PKK terör örgütüyle ilgili gelişmelerin ytiterince açık, kendi kaos ilişkileri yok mu ki? İç ve dış odak- lı dinamikleri... Akşamdan sabaha PKK torör ey- lemleri dinamiği içinde polisin de ortaya çıkardığı pek çok ayrıntı, kanıt karşısında, bu artık çok bey- iik, ucuz senaryoları yazıp çizenler hiç utar mazlar, kendilerine aynada bakmazlar mı ki? Hiç heves- lenmeyin, medyatik yönlendirmede yazılan senar- yoların gerçeğe uygun düşmesi, inandıncılığı ıın öne- mi, anlamı yok. Bilinçaltında önyargıların oluştu- rulması, düşünce sisteminde istenen çarpık şab- lonların yaratılabilmesi, önyargıların oluştı rulması önemli. Kaos senaryolarını yazanlar, görünme^en rek- lamlarda olduğu üzere, bilinçaltımızda, tıize, çı- karlarımıza, kimliğimize, yerleşik değerlerimize kar- şı çarpıtmada üzerlerine düşen görevi başaııyla ger- çekleştirmiş oluyorlar. Yani terör vahşetinin ertesi sabahında bile kanıtlar, bizi çok mantıklı bir biçimde PKK terör eylerr ine yön- lendirmiş olsa da bilinçaltımızda bir yerle de "Er- genekon", "kapatma" davası ilintili komplc teorile- ri de iz bırakmış oluyor. Zaman içinde izlerirı üst üs- te gelmesiyle de komplo teorileri, senaryoları, ön- yargıları toplumları daha kolay yönlendiriyor... ••• Oysa günümüzde kaos, içinde bulunduğu nuz ba- taklık yeterince karmaşık. Yani Istanbul'daki bizi çok çarpan, PKK terörü bağlantılı olduğu gerçeı jine çok yakın terör eyleminin dehşetinden, sıcaklığın Jan kur- tulamadan, göreceli uzağımızda, aslında çpk yakı- nımızda bir başka vahşet, terör eylemi gündpme ge- liyor. Bu kez Kuzey Irak Kürtlerinin Kerkük e^ leminde ölü yaralı sayısı, vahşet boyutu bizimkini aratmayan, rakamlar sürekli değiştiği için ölü yaralı say sını ver- menin çok da anlamlı olmadığı, bir başka leri tersine gibi görünen terör eylemi yaşanıyor. Terör eylemi dehşeti üzerinden deği, siyasi güncel gelişmeler üzerinden kaos senary Dİarında da tablo değişmiyor; ABD, AB medyası e nperyal çıkarları, hesapları üzerinden Türkiye'de <; izdikleri modelin, iktidarın sallanmasından kaygılı, panik için- de, AKP kapatma davası çerçevesinde son saldı- rı yorumlarında ne kadar da ataklar; Isveç televiz- yonu adına sözde demokratik görüş istemek üze- re arıyorlar; "AKP'nin kapatılmasını savunan <arşı gö- rüş için görüşmek istiyoruz" diye söze gir nelerin- den bıkmış olmalıyım ki tepki veriyorum: "Cumhu- riyet gazetesinde parti kapatılmasını savunan, iste- yen taraftan yazar bulamazsınız. Ancak laik Türki- ye Cumhuriyeti'ne karşı emperyal çıkarlar projele- ri çerçevesinde öngörülen ılımlı Islam cunhuriye- tine, sivil darbeye karşı duruşu duymak istiyı )rsanız.." Cumhuriyet okurlarının kolayca varabilece kleri so- nuca göre, çok demokratik© Batı medya: ı görüş- meden vazgeçiveriyor. Batı medyasında karar arifesinde yarg bağım- sızlığına tehdit içeriğinde, son saldırgan yorumlar birbirinden çarpıcı; en hafif suçlamalar Tı rkiye'de halk iradesinin, demokrasinin ayaklar altır a alındı- ğı çerçevesinde. Ancak öfkeler denetlenem îdiği için olacak, hayıflanmalar yeni tehditler dahe şündürücü: "AKP hükümetinin düşmesinden son- ra seçime gidilecek. AKP'den daha militar birpar- ti iktidara gelecek. Ancak bu arada AB ilişl ilerinde, Kıbrıs'ta, Ortadoğu projelerinde varılmış laşmalar, alınmış yol ne olacak? Hele çok <ritik sa- vaş bölgesinde güncel gelişmelerde nasıl s onuç alı- nacak..." Koyun can, kasap et derdinde ^ani... soner@ cumhuriyet.com.tr GÜNÜN ÎÇÎNDEN... neden- bir dü- ılan an- Açlık sınırı 718 YTL Türk-lş'in "Açlık ve Yoksulluk Sınırı \raştır- nıası"na göre, bu ay 4 kişilik bir ailenin açlık sı- nın 718 YTL'ye, yoksulluk sının da 2 bin 339 YTL'ye yükseldi. Milli Tank için iş imzaya kaldı Korc Milli Savunma Ba- kanı Sang-Hee Lee Oto- kar'ın teknolojik desteği- ni Kore'den alacağı "Mil- li Tank" projesi için bugün gerçckleşecek imza törenı için Türkiye'ye geldi. Serbest muhasebecilik tarih oluyor Scrbest muhasebeciliği kaldırarak "serbest nıulıa- sebeci mali müşavirliğe" geçiş imkânı taı uyan ya- sa 26 Temmuz tarihli Resmi Gazete'de yayımlandı. buna göre, yasanın yürürlüğe girdiği tarilıten önce ser- best muhasebeci unvanını almış olanlar ile sefoest mu- hasebecilik stajına devam edenlere, "serbest muha- sebeci mali müşavirliğe" geçiş hakkı tanıracak.