Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 MART 2007 CUMA 6 HABERLER Dünya Emekçi Kadınlar Günü bu yıl da tüm yurtta coşkuyla kutlandı BİR BAKIMA SERVER TANİLLİ Bursa’da Kitap Fuarı’ndan Haberler... Bursa’da üç fuar birden başladı. Onlardan TÜYAP Bursa 5. Kitap Fuarı’nın zengin bir gündemi var: Konferans, söyleşi, panel ve şiir dinletilerine 150 yazar, sanatçı, bilim adamı, gazeteci ve politikacı katılacak. 3 Mart’tan beri bu program uygulanıyor. Bursa halkı da fuara sahip çıkmıştır... ? Kitaplara gelince... Kırmızı Yayınlar, bilimsel kitaplara yenilerini katmıştır: Kostas Axelos’un Genç Bir Düşünür’e Mektuplar’ı böyle; Erdoğan Aydın’dan, İslamcılık ve Din Politikaları ile Kimlik Mücadelesinde Alevilik böyle. Şiir haznesi de zenginleşmiş: Ülkü Tamer’in Yanardağın Üstündeki Kuş (Toplu Şiirler); Metin Altıok’un Bir Acıya Kiracı (Toplu Şiirler) ile Şiirin İlk Atlası (Toplu Yazılar) önemli. Enis Batur’un Kanat Hareketleri, Perişey, Tuğralar’ın adlarını özellikle hatırlatmalı. Özdemir İnce’nin özellikle Keskindoreke Fındınfalava’sını merak etmez misiniz? ? Evrensel Yayınları önemli bir girişim yapmış; Türkiye’de aydınların üstünde büyük emekleri olan Cevdet Kudret’in eserlerini basıyor. Önce romanları: Havada Bulut Yok, Sınıf Arkadaşları, Karıncayı Tanırsınız. Bir de yazar üstüne önemli bir eser: Edebiyatın Ağır İşçisi Cevdet Kudret. Onları, öteki kitaplar izleyecek... Yayıncının bir başka girişimi olarak da, Maksim Gorki’nin dev romanı Klim Sangin’in Yaşamı 40 Yıl, dört cilt halinde çevirtilmiş... Özellikle kutlamalı yayıncıyı... ? Öner Yağcı’nın, İleri Yayınları’ndan çıkan Roman Aşkıyla adlı yapıtı önemlidir: Yerli ve dünya romanından ilginç bir gelişmenin yanı sıra, örneklere ve sorunlara değiniyor. Genel okurun, hele hele gençlerin, roman gibi önemli bir türde, bu eserden edinecekleri büyüktür. Öner Yağcı, aynı yayınevinde, Nasrettin Hoca’yı, Ezop’u, Hayyam’ı kitaplaştırmış. Hepsi de, ilginç kitaplar, okunmalı... ? Orhan Tüleylioğlu’nun, Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları’ndan çıkan, Neden Öldürüldüler adlı eserini acılar içinde okuyoruz. İçinde Taylan Özgür, Necdet Güçlü, Doğan Öz, Bedrettin Cömert, Necdet Bulut, Hakan Şenyuva, Cevat Yurdakul, Cavit Orhan Tütengil, Kemal Türkler, İlhan Erdost’un katli anlatılıyor. İkinci bir ciltte, 80’ler, 90’lar anlatılacak. Evet, neden öldürüldü bu aydınlar? Tüleylioğlu, ilginç bir araştırmayı sürdürüyor. Bu davayı “Ruzu Mahşer”e bırakmamak için, bu araştırmaya ihtiyacımız var. Yakından izlemeli!.. ? Bulut Yayınları’ndan çıkan, Afşar Timuçin, Cemal Dindar ve Yavuz Erten’in öncülüğüyle, Bilim ve Felsefe Açısından Ruhsallık Bilgisi, okurların önüne büyük bir alan açıyor. Kitap, insan ilişkilerini anlamada pek aydınlatıcı olacak... Edebiyatın Penceresinde Bursa, ciddi kalemlerin ortaya koydukları bir zenginlik; mutlaka okunmalı. Ali Aksoy’un kaleminden Bursa Yazıları da ayrı bir değer taşıyor. ? 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü’nün yaklaştığını, kimi gazeteler önceden haber veriyorlardı. Özellikle gazetemizde, kadınlarımızın yaşamını karartan ayrımcılık, sömürü ve şiddet üstüne ciddi uyarılar yer alıyordu. 7 Mart günlü Cumhuriyet’te, koca bir sahifede, “Kadına Şiddet Doludizgin” başlıklı yazı ürpertici idi. Bunu ve öteki olayları, gelecek günlerde değerlendireceğiz. O sayıda, bir haber ise sevindirici idi. 32 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu Kadıköy Kadın Konseyi, “Seriatçı Cumhurbaşkanı İstemiyoruz” diyordu. Güçler birleştikçe, sesler daha da gürleşecek!.. 8 Mart Kadınlar Günü için başta İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Diyarbakır, Mersin, Antalya, Hatay ve Bursa olmak üzere tüm yurtta etkinlikler düzenlendi. (Fotoğraflar: UĞUR DEMİR/AA) Kadının rengi barıştır İLMİYE ÇIĞ: Türk kadını çarşaftan çıkınca gelişti ? Sümerolog Prof. Dr. Muazzez İlmiye Çığ, dünya çapında Türkiye’yi temsil eden bilim, sanat ve spor gibi alanlardaki başarılı Türk kadınları için “Büyük Atatürk Ödülü” konulmasını istedi. İstanbul Haber Servisi Sümerolog Prof. Dr. Muazzez İlmiye Çığ, Cumhuriyet döneminde Türk kadınının “çarşaftan çıktıktan sonra” özellikle bilim ve sanat alanlarında geliştiğini, kendini yetiştirdiğini belirterek bütün kadınları laik cumhuriyete sahip çıkmaya davet etti. Çığ, dünya çapında Türkiye’yi temsil eden bilim, sanat ve spor gibi alanlardaki başarılı Türk kadınları için “Büyük Atatürk Ödülü” konulmasını istedi. Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Vakfı Sosyal ve Kültürel Hizmetler Komitesi’nin Maçka’daki sosyal tesislerinde dün düzenlenen toplantıda “Sümeroloji” üzerine konferans veren Prof. Dr. Çığ, önceki gün TBMM Genel Kurul Locası’na gelen şapkalı kadınların içeriye sokulmamasına sert tepki göstererek böyle olaylar karşısında çok üzüldüğünü söyledi. Çığ, “Cumhuriyet döneminde, 80 yılda çok büyük ilerlemeler yaptık. Ancak Atatürk’ün Türk kadınına kazandırdığı haklar erkekler tarafından kısıtlandı. Ne yazık ki kendi çıkarları doğrultusunda erkekler kadınları örttüler. Başörtüsü sorununun başladığı 1980’li yıllarda ne erkeklerimiz ne siyasetçilerimiz buna mani olmaya çalışmadı” dedi. Türkiye’deki bütün ilgililere “Laik devletin kurumlarında başörtüsünün yeri olamaz” diye mektuplar yazdığını ancak kimsenin aldırış etmediğini anımsatan Çığ, “Atı alan Üsküdar’ı geçti” diye konuştu. Çığ, Atatürk devrimlerine yönelik “karşıdevrim”in halk tarafından değil, Demokrat Parti döneminden başlayarak Atatürk’ün en yakın arkadaşları tarafından yapıldığını anlatarak şöyle devam etti: “Türkiye’de başörtüsü takan kızlar, tamamen erkeklerin oyunuyla karşı karşıya. Biraz zor olacak ama bunlar ileride değişecek.” Sümerolojinin Atatürk’ün çabalarıyla Türkiye’ye geldiğini anımsatan Çığ, “Sümer kadını bile bugünkü kadınlardan daha özgürdü. Bir erkek karısının izniyle ikinci eşe sahip olabiliyordu ama ilk eşini boşayamıyordu” açıklamasında bulundu. Konferans sonunda Çığ’a İTÜ Vakfı Sosyal Hizmet Komitesi tarafından plaket verildi. İstanbul Haber Servisi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü yurt genelinde kutlandı. İstanbul’daki etkinliklerde birçok siyasi parti ve sivil toplum örgütü yaptıkları yürüyüş ve basın açıklamaları ile kadınları haklarına sahip çıkmaya çağırdı. Sivil kuruluşlar, AKP iktidarının, Türk kadınının Cumhuriyet dönemindeki kazanımlarını elinden almaya çalıştığını belirttiler. CHP İstanbul İl Kadın Kolları, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında dün Taksim Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bıraktı. AKP iktidarının Türk kadınlarının Cumhuriyetin önemli kazanımlarından olan haklarını engellemeye çalıştığını ifade eden CHP İstanbul İl Kadın Kolu Başkanı Marziye Gülenç, kadınları haklarına sahip çıkmaya çağırdı. Gülenç, açıklamasında, kadınların toplumsal yaşamda birey olabilmek amacıyla başlattıkları mücadeleyi simgeleyen 8 Mart’ın 149 yaşında olduğunu ifade ederek, “Bir asırdan daha uzun süredir devam etmekte ? İstanbul’da gerçekleştirilen etkinliklerde, toplumsal baskının töre cinayetleriyle etkin kılındığı, kadınların çalışma hayatından dışlandığı, “İslami feminizm” görüşünün kadınları şeriat düzenine razı etmek adına kullanıldığı vurgulandı. olan bu eşitlik mücadelesinin simgesi olan bugünü, ne yazık ki ülkemizde içimiz burkularak kutluyoruz’’ dedi. Toplumsal baskının töre cinayetleriyle etkin kılındığını dile getiren Gülenç, kadınların çalışma hayatından dışlanmaya çalışıldığını, kanunlar önünde eşitsizliğe mahkum edilmek istendiğini, ancak buna izin vermeyeceklerini söyledi. DSP İstanbul il örgütü de Taksim Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bıraktı. İstanbul İl Başkanı Mustafa Aslan da açıklamasında, “Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, ‘Türk kadını dünyanın en aydın, en erdemli kadını olmalıdır’ cümlesiyle Türk kadınlarına, insanlığın geleceğinde ulaşmaları gereken hedefi göstermiştir” dedi. DSP’li kadınlar, “Çankaya bizimdir, bizim kalacak” sloganı attıktan sonra kutlamalarına son verdiler. Şişli Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlik kapsamında kadınlar Şişli Meydanı’nda şarkılar eşliğinde dans edip eğlendiler. Kutlamada, Tiyatro Şahane oyuncuları tarafından “Kadının Sesi” adlı oyun sahnelendi. ŞİTLİK MÜCADELESİ Halkevi üyesi kadınlar’da, “Herkes sussun, kadın konuşsun” pankartı açarak İstiklal Caddesi’nden Taksim Gezi Parkı’na kadar sloganlarla yürüdü. Grup adına basın açıklamasını okuyan İlknur Birol, “8 Mart, insanca bir yaşam, güvenli bir gelecek, kadınlar, erkekler ve tüm insanlar arasında eşitlik isteyen kadınların uluslararası müca dele günüdür” diye konuştu. Altı Nokta Körler Derneği İstanbul Şubesi , “kabartma alfabe” ile yazdıkları basın açıklamasını okudular. Altı Nokta Körler Derneği üyesi Nazmiye Güvenin, “Görme özürlü erkeklere oranla eğitim, sosyal ve duygusal yaşamda daha fazla engelle karşılaşıyoruz” dedi. ‘ŞERİAT ENGELDİR’ Halkın Kurtuluş Partisi üyeleri de, “Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” pankartı açarak Taksim Tramvay Durağı’nda bir araya geldi. Partililer adına açıklamada bulunan Deniz Ankut, son dönemde yaratılmaya çalışan “İslami feminizm” görüşünün kadınları şeriat düzenine razı etmek adına kullanıldığını belirterek, “Şeriat, kadınların kurtuluş yolunda bir engeldir” dedi. Emekçi Kadınlar (EKA) da “Yaşasın dünya emekçi kadınlarının mücadele birliği” pankartı ardında, Taksim Meydanı’ndan Galatasaray Postanesi’ne kadar yürüyüş düzenledi. ‘İZİN VERMEYECEĞİZ’ E ‘İÇİMİZ BURKULUYOR’ DOÇ. DR. SEZGİN: Kadınlar mücadele etmeli İstanbul Haber Servisi İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin dün, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için gerçekleştirdiği “Kadına Yönelik ŞiddetTöre Cinayetleri” adlı panelde konuşan tiyatro sanatçısı Nur Sürer, Deniz Türkali ve Psikiyatr Doç. Dr. Ufuk Sezgin yaptıkları konuşmalarda kadınların haklarına sahip çıkması gerektiğini vurgulayarak, bu konuda mücadele etmelerini istediler. Doç. Sezgin Türkiye’de kadınlara yönelik şiddet ve töre cinayetleri hakkında bilgi verdi. Yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkan tablonun tehlike boyutuna dikkat çeken Sezgin, şiddetin doğu batı gibi bölgelere ayrılmasının yanlış olduğunu, her eğitim düzeyinden kadının şiddete maruz kaldığını belirterek “Ailelerde şiddet ve cinsel tacize rastlama oranı yüzde 9’dur. Bunların yüzde 34’ü fiziksel şiddet, yüzde 53’ü de sözlü şiddettir. Şiddete maruz kalanların yüzde 80’i yapacak hiçbir şeyleri olmadığı için seslerini çıkaramıyor” dedi. Şiddetin sadece fiziksel boyutunu düşünmenin yanlış olduğunu, tecrit etmek, ekonomik şiddet, tüm kararları erkeğin vermesi gibi durumların da şiddetin içine girdiğini ifade eden Sezgin, ülkemizde töre cinayeti nedeniyle çok sayıda kadının da öldürüldüğünü vurguladı Sezgin, “Ülkemizde insanlar ailelerinden bir kadını öldürmek için çeşitli sebepler bulabiliyorlar. Aileleri tarafından öldürülen kadınların öldürülme nedenlerine ve oranlarına baktığımızda bu ölümlerin yüzde 23,4’ü itaatsizlik, yüzde 17.1’i iftira, yüzde 14.6’sı sevdiğiyle buluşma ve kaçma, yüzde 12’si tecavüz, yüzde 8.9’u evlilik dışı hamilelik, yüzde 7’si evden kaçma, yüzde 5.7’si bekâret kaybı ve yüzde 11.4’ü diğer saçma sebeplerden meydana geliyor” açıklamasını yaptı. KADINLARI ÖRTTÜLER MÜZEYİ DE GEZDİLER Başkentte “Ulusal Eğitime Destek Kampanyası” çerçevesinde okuma yazma öğrenen 400 kadın kursiyer Anıtkabir’i ziyaret ederken, bazı illerde tiyatro gösterileri sunuldu. Antakya’daki etkinliğe çok sayıda Cumhuriyet okuru katıldı. Kadın kursiyerlerin Anıtkabir ziyareti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in eşi Semra Sezer’in önderliğinde yürütülen “Ulusal Eğitime Destek Kampanyası” çerçevesinde okumayazma öğrenen 400’ü aşkın kadın kursiyer, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Anıtkabir’i ziyaret etti. Ankara’da Altındağ, Keçiören, Mamak, Yenimahalle, Çankaya, Yıldız, Çukurambar gibi bölgelerden gelen kadınlar, Anıtkabir Müzesi’ni gezdi. Ziyaret sonrasında, Ulusal Kadın Eğitimi Komisyonu Başkanı Sabiha Kuşçu, Ulusal Eğitime Destek Kampanyası çerçevesinde başlatılan kursların büyük başarıya ulaştığını söyledi. Çalışmalar kapsamında okumayazma öğrenen kadınlardan bazılarının açık lise ikinci sınıfa devam ettiğini anlatan Kuşçu, “Bu, hiç okumayazma bilmeyen kadınlarımızın geldiği nokta açısından büyük başarıdır. Bu süreç devam ediyor. Okula devam ediyorlar. Hatta üniversiteye gitmek isteyenler bile var’’ dedi. Kuşçu, kampanyaya olan büyük ilginin devam ettiğini belirtti. Türkiye’de asıl sorunun küçük yaştaki çocuklarını okula göndermeyen aileler olduğunu dile getiren Kuşçu, 6 yaş çağındaki çocukların okula gitmesi halinde zaten okumayazma bilmeyen yetişkinlerin olmayacağını kaydetti. Yürüyüşte Öcalan sloganı Diyarbakır, Şanlıurfa, Batman ve Tunceli’de Abdullah Öcalan lehine açıklama yapan ve slogan atan çok sayıda kadın gözaltına alındı Yurt Haberleri Servisi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Diyarbakır, Şanlıurfa, Batman ve Tunceli’de terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan lehine açıklama yapan çok sayıda kadın gözaltına alındı. Adıyaman’da anne kız kurşun yağmuruna tutuldu. Adıyaman: Gölbaşı ilçesine gtmek için minibüse binen Gülbahar Birkiler ile kızı Yeter minibüsün önünü keserek durduran Seyfettin ve Uğur Önemli kardeşler tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Olayda anne kız ağır yaralandı. Önemli kardeşler ile babaları İsmail Önemli gözaltına alındı. Adana: 8 Mart, Adana’da yürüyüş, miting, kültür etkinlikleriyle kutlandı. Mimar Sinan Açıkhava Tiyatrosu önünden Uğur Mumcu Alanı’na dek süren yürüyüş boyunca terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan lehine slogan atan Demokratik Özgür Kadın Hareketi üyesi kadınların, “Biz barış dedik, siz zehirlediniz” yazılı pankartı dikkat çekti. Tunceli: Yüzlerce kadın “Kadının rengi barıştır”, “Yeni kadını ve özgür dünyayı yaratma cüreti ile örgütlü mücadeleye” yazılı pankartlar açarak Esentepe Mahallesi’nde toplanıp mitingin yapılacağı Kışlalı Meydanı’na yürüdü. DTP Tunceli İl Yöneticisi Songül Ataş, yaptığı konuşmada “Sayın Öcalan” ifadesini kullandığı için gözaltına alındı. Şanlıurfa: Kent merkezinde 3, Suruç’te ise 7 kadın Öcalan lehine açıklama yaptığı için gözaltına alındı. Hatay: Eğitimİş Sendikası ve ADD şubesi öncülüğünde düzenlenen etkinlikte ellerinde Cumhuriyet gazetesi taşıyan kadınlar, “Türkiye’nin aydınlık insanları size Cumhuriyet yakışır” ve “Kadınız, güçlüyüz, Atatürkçüyüz” sloganları attılar. Antalya, Diyarbakır, Mersin, Manisa, Tokat, Zonguldak, Bursa, Batman, Siirt’te de 8 Mart nedeniyle çeşitli etkinlikler düzenlendi. Şırnak’ın Cizre ilçesinde Öcalan’ın zehirlendiği iddiaları üzerine gösteri yaptıktan sonra polis tarafından gözaltına alınan kara çarşaflı 88 kadından 31’i tutuklandı. Tutuklananlar arasında 77 yaşında Hacere Dalmış ile 18 gün önce doğum yapan Fehime Babayiğit de bulunuyor. ÇARŞAFLI EYLEMCİLER CUMHURİYET 06 K