18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURfYET 24 MAYIS 2005 SALJ OLAYLAR VE GORUŞLER EVET / HAYIR OKTAY AKBAL Bozacının tanığı... İlhan'ın aynı zamanda sergilediği antiemperyalısı söylemin, Dü Devrimi konusundaki bu savını dogrulamak için gösterdiği kanıtlan değerlendiremeyecek dunımda olan yeni kuşakJarda bu alanda kuşkular doğunnası olasıhğı bulunduğundan, sık sık başvurduğu en önemli tanığı Falih Rıfkı Atay üzerinde durmak gerekiyor. '. Dr. Çetin YETKİS Akdenız Oniversitesı ttilâ Ühan. ıkıde bır Atay'ı kendi sabahtan beri Türk \Iii^ ^ bu gazete savlanna kanıt göster leti'nin, anunızda buhı/ % deki köşe mesindeki, haydi diye nuşlan her yııvaya şenHk A ^ ^ m sinde yine lım "ruhaflık" kendili ve sevinç veren mBafırA. JL»Dil Devri gınden gün ışığına çıka leridir. Onlar kara>s çıkmi'ne saldınyor ve bu arada özellikle deAtatürk'ün sonradan bu devnraı aştn bularak "konuşma diITne geri döndügünü öne sürüyor. îşin gerçeğı aranırsa, llhan, Harf Devrimi'ne ve laikliğe de karşı. Hatta, laikliğin Atatürk'ün degıl, fakat Inönü'nün "marifeti" oldugu kanısında. Bu akıl almaz yanılgılanna bu köşede daha önce değınmiş olduğum için yeniden dönmeyeceğim. Ne kı, tlhan' ın aynı zamanda sergilediği antiemperyalist söylemin, Dil Devrimi konusundaki bu savını dogrulamak için gösterdiği kanıtlan değerlendiremeyecek durumda olan yem kuşaklarda bu alanda kuşkular doğurmast olasılığı bulunduğundan. sık sık başvurduğu en önemli tanığı FaBh Rıfkı Atsy üzerinde durmak gerekiyor. Gerçekten, llhan, hemen her konuda ama özellikle de Dil Devrimi için öne sürdüğü savlan kanıtlamak için hep Atay'ın yazılanndan alıntılar yapıyor. Eğer Atay'ın Dil Devrimi'ni eleştirmesınin yanı sıra öteki konularda da neler yazıp çizdıği bılınirse. bu devrimi de neden hedef tahtasına çevirdigi anlaşılabileceği gibi, tlhan'ın bu konuda caktu. Evet, gerçı Falih Rıfkı Atay, Atatürk'ün yaşadıği yıllarda Atatürkçü'dür. .Ama. sonraki dönemlerde Atarürk'ün adını yıne dılınden düşürmemesıne karşm başta bağımsızlık, devletçılık, halkçılık alaniannda ol mak iizere tümüyle olumsuz görüşler öne sürmekle de kalmamış, I2Mart 1971 öncesinde Adalet Partisi ve Söle)'man Demirel iktidannı övüp durmuş, de\Timcılere karşı ülkücü "*komandofaırna arka çıkrnış, emekçileri ve emeğı savunanlan komümstlıkle suçlamış, 1961 Anayasası'nı yerip durmuş, dahası Amerikan emperyalizmının sözcülügü ve savunuculuğu görevıni üstlenmiştir. Bakın, daha 1946 yılında Atay ne inciler döktürmüş: "Amerika'mn ne isteve egemen milledcrin ortalüaşa gü\enügine dayanan, harpsiz, saldınşs a sadecc ahlak \c kanun bagiaşma ve anlaşmalanıı hiikiim sürdüğü bir dünya! Böyte bir dünyada yaşamak iste>en herkes Amerikan bayrağında kcnditatih VTküzmı da görür... Missuri nrhlısı w yanmdaki harp gemiieri ik İstanbul'a geien amiral, suba>* ve erter bu Atatürk Ne Idi?) ile birlikte ayn a\Ti sayfa sayılan venlerek BajTak adı altında yayımianmıştır. $imdi göreceğimiz görüş ve düşuncelen bu yazıianndan olacak. Bu arada hemen beiirtmek gerekir kı, İlhanın kendi savmı desteklemek için görüşlerine yer verdiği Atay'ın dil Devrimi'ne ılişkin düşüncelerinin birçogu da bu yazılarda da sık sık dile getınlnıış bulunuyor. Bu dönemde emekçi düşmanlığı daha da belirginleşecek ve ipın ucunu o denh kçıracaktır ki, "Törkiye'de iki uç, zenginler ve yoksullar ucu, devletleştirmeci ve gasıp'çı sos>aüsderle konıünisderin uydurnıasıdır" diyecektır. (s 128).Axtık toprak refonnuna tümden karşıdır. (s. 24) "Köylülere toprak: Ne demek bu?"der. (s. 72) Grev hakkı tanınmasına katlanamaz. (s 154) Türkiye'dekı ABD üslerini savunur. Hatia bu konuda kendisme gelen bir okur mektubunu yayımlar ve bu mektup aracüığı ile üsleri eleştirenleri tlhan Selçuk'u örnek göstererek "aşın muhalif bagınüı politika... Ondan kurtulup jetsiz, tanksız. denizaiüsız kaldığımız gün veya bunlan edinnıek içîn bir don bir gömlek kaldtğnıuz gun neler olmazmışız, neler vapmazmışız!.. Bcyni Mtkla olanın aklıbu kadar!" (s 135) Bagımsızlıkçı yazarlan "utanmadan*.. Amerika ile ittifakımızı bağırası/Jığa aykm" bulduklan için eleştirir. (s. 139) Amerika'yı yine canla başla sa^Tinur ve "Amerika'mn hiçbu" j"abancı toprakta gözü yok Amerika emperyalistdeğildir^ diye yazar. (s. 16!) "Atatürk Ne Idi?'' başlıklı kitabında da, Amerika'nın Vietnam'da sürdürdüğü savaşm uAs\ıanın sa>nnulması için" olduğunu one sürecektir!. Sabıha Sertei'ın ani lan yayımlanınca. "Tuııu senin gebeş suratına! Yank böj le kitaplann yayımlanmasına göz yumanlara!" diye döktürür. ıBayrak, s. 149) Bu yazdıklanna şu satırlar eşlik eder "...Bizdeki yabancı sermaye düşmannğuu düşünün... İspam a yabanalara toprak, köşk, apartman saülmasma tzin verir. Vugoslavya komünist iken yabancılara \illa edinnıek hakkı tanmıtştır. Kzde yasak! Hâli kapitülasyonlar devrinin korkusu içinde>iz. Lousanne banş günlerinin ha\ası içinden kurrulmaya bakalım." (S. 5) Eğjtim konusundaki görüşleri ise şöyledir: " T Ö S soleulan bütün &kuüan boykota sürükler,. Oğretmenler boykotu kanunsu/(dur). Sol profesörler, sol doçenöer, sol avukatlar ve Ecevit kligi kanunsuzluğun yanında.(s 53)Bukanunsuzluğun başmda ise "aşın solcu Fakir Baykurtkl^i''vardır.(s.57) Bu "kiik''in kışkırtması ile "sofcu şamatası n yapılmaktadır. (s. 57) Egitimin, .<Vmerikan emperyalizminin elinde gençlerin beynmı yıkamayı amaçladığını, eğitimin parasız olması gerektiğini söyleyenleri "îdeolojik" da\Tanmakla suç1ar. fs. SSiKendisı^paralı eğranTden yanadır ve örneğin der kı: "Bizim de\letJeştirmedsos>^Jistlere göre bu özd okuDan da kamulaştırmak ge* rek Dümamn bütün demokrasüerinde özd okullar vardır. Eğitümn bü\ük kısmı paralıdır." (s. 86) 12 Mart öncesi gelişen olaylarda açıkça sağcılan tutar ve örneğin der kı,**Tuhafşe\Birsağa öldü mü, uğurlar ola! Ölen bir solcu mu milB öiü!...Miffi>as!Bizdebir komünist kadı da bu!" (s. 62) sol çok daha tehJikelidir.'Ms. 132) 12 Mart öncesinin sağcı ve Amerikancı iktidanndan yanadır. Bu iktidann TRT'nin özerkliğıni kaldtrmak, anayasada yer alan özgürlükteri kısıllamak için çıkarmak istediği yasalan. "TRT kanun tasartsı mu bo> koL Anayasa düzenini kortıma tasansı mı, yürüyüş. EUerinde 'Bagımstz Türkiye' panElebaşian da solcu profesörier, doçent ve asistanlar" (s. 123) diyerek savunur. 1961 Anayasası'na karşıdır. "MiiriBiriikdcvTİnden beri başınuza ne gelmişse, bugünkü Anayasa kargaşasıvüzünden'>dır (s. 131) " Bu arada, dedıgim gibi, hep Dil Devrimi'ni eleştirir durur ve bu turumuna koşut olarak Türkçe "ye de bu kafa yapısına uygun sözcükler sokmaya kalkışır: "WeekEod"(s. 56), "kük" (s. 57) gibi... Bıryazısının başhğmı "Sho»" diye koyar. (s. 159) Tüm bunlara karşılık, Atay'ın paylaşılması gereken bır yargısı da yok değı!.Oda,şu: a Birrahmetlinin arkasından yazmak bize yakışmaz. Fakat yeni kuşaklara yanlış fikirkr yerkşmesine goz Mimmak da doğru değiİdir."(s. 156) Doğru söze ne denir? Görüş ve düşüncelerinı kısaca özetledığim Atay' ın uJusumuzu ulus >^pan en önemli öğe olan öz dilinüze de ve uiusça ö ^ ü r ve bagımsız yaşamanm ekinsel teoıeti olan DU DeMİmi'ne de karşı çıkmasmdan, onu soysuzlaşurmak istemesinden daha doğal ne olabibrdl ki? Attilâ llhan da kalkmış, Falih Rıfkı Atay'ı kendisme tanık tutmuş!.. Umanm, anlamadan ve bilmeden böyie yapmış olsun! Ama artık bılıyor. 'Gen' Konusu Bir Kördüğüm mü? Ali Sirmen'in Cumartesi günkü yazısını okurken 12 Eylül günierine döndüm ister istemez!.. Unutulur gibi değıl kı!.. Bu denli saçma. akıl almaz, yanfrş işlerin, yorumlann, kararlann nasıl alınabîldigi, en önemlisi nasıl uygulanabiidtği birgarip dönem!.. Bir fırtına, bir kıyım, bir acımaştziık, bir yanlışlıklar zinciri... Hele, Atatürk adına Atatürk'e ve devrimine karşı girişilen tutumlar, gerici akımlara destek olmalar; bilime, akla, sağduyuya ters düşen davranışlar, konuşmalar!.. Bir devrimci gerici sorguya çekiyorlar. Komutan kızmış, bağırarak soruyor, daha da çok azariıyor: "Sende Turk kanı yok mu?" Delikanlı yanrt venyor "Türk kanı diye bir şey yok.. kan grupian var." Bakın, araştıncılar Türk geni biilamamışlar bizlerde! Kiminde var, kiminde yok, ya da kanştk... Anadolu bir karmaşadır. Yüzyıllar boyu gelip geçmiş soylann birbinne kîanşması OsmanJılık olmuş, Türktük olmuş... Ama Anadolu halklan beltrtı bir yönde, bir üiküde buluşunca ortaya Türkiye Devteti çıkmtş... Kürt'ü, ı arı Çerkezi, Amavut'u, Gürcüsü, vb. Türklük çizgisinde bir araya gelince "Ne Mutlu Türkum" inanctnda bütünleşilmtş! Ştmdi, yeniSevrcilerortaya çıkabilir. "Bakınparam parçasjnız, en iyisi sizi bir kez daha bölmeli, parçalamalı.. seksenyıl öncekigibi... Ancak o zaman demokrasi otuşur" cfiye düşünenfer, fırsat bu frrsat diye... Kim yapmış, kim incelemiş, hangi uzmanlıkla, bilimsel yetkiyte, orası biraz kuşkulu... Gen araştırması yapanlann yansi2Jığına, gerçek bilimsel etkinliğine nasıf inanacağG? Işin ıçinde politik hesaplar olduğunu hıç mı düşünmeyeceğiz? Son yıllarda içte ve dışta birtakım insanlar ülkemizı, hem de demokrasi adına, bölmeye uğraşmıyoriar mı? Evren Paşa Banş Demeği mahkumlannı suçlarken "Kansıziar" diye bağırmıştı. Kansızlar!.. Ne yapmışlar? Banşı savunmuslar, banşı gündemde tutmuşlar, banş için yazmışiar, konuşmuşlar... Banşçılan tanınm.. hepsi kaniı canlı aydınlardı; gen incelemesi yapılsa en azından Evren Paşa'nınkinden farkfı çıkmazdı genleriL Şu gen konusu, emperyalist güçlerin yeni biroyunu oimasın? Hani ne derler, "Osmantıda oyun çoktur", şu emperyalistierin, kaprtalistlerin elindedeoyun birtane değil, tstedikleri anda bir yenisini, derken bir yentsinı daha çıkanyortar... Amaç demokrast değil, Tayyip Bey'tn dediği gibi bir araç, bir yol, bir yöntem. Insanın aklına bir soru geliyor: Nıye yalnız Türkiye halkınm genlenyte uğraşıyortar da, ABD'nin, Atrnanya'nın. Fransa'nın genterine bakmıyofiar? Her ülkede yaşayan insanlann genleri en az bizdekı kadar kanşıktır. Ama işlerine gelmez! Itle de Türkiye'yi parçalamak, ille de Sevr'i hortlatmakL GenJerönemii mi o kadar? Gerçek birdeğer, birsağlam ölçü, bir çözüm yolu, kanlanmızdaki gen değil, kafamEdak) akıl, yüreğimizdeki sevgi!.. Turk uiusu. genlenyie değil, düşünceleriyte, onurlanyta, bağımsızlıga, biriikteliğe bağlılıklanyla bir bütündür, bütünfeşmış bir halktır... PENCERE Çomarl.. Bir haftalık dinlence için Istanbuf'dan aynldım.. Nereye gıdecektım?. Gökova Körfezi'nin Akyaka beldesınde Yücelen Oteli'nin giriş basamaklanndan ikincisine adımımı atarken Çomar'ı gördüm... Uyuyordu.. Otelin ginş mahalli ince tahta sütunlar üzerindeki bir kiremıtii çatıdan ofuşur tavanı yerel sanatm ürünüdür, ahşap işlemelidir; zeminde bir yol haiısı ana ginş kapısına dek uzanır... Çomar, işte bu yol halısınm üstünde oteJe girişi kesmişti: mışıl mışıl uyuyor, kim bilir ne gibi düşlergörüyordu... Çevrenin göreneklerini biliyordum, hayvanı rahatsız etmemek için yanından dolandım, girişteki koltuklardan birine oturup mis gibi çiçek kokulannı diiyumsamaya koyuidum... Birdenbire otelin girişinde Erdal Inönü'yü görmez miyim?.. Erdal Inönü az önce benim içine düşîüğüm sorunla karşı karşıyaydı... Çomar'a bakıyordu.. Koskoca otelin girişindeki yol halısında uykusunun keyfini çıkaran köpeğin sorunsalı bir fizık ya da matematik formülüyie çözülemeyeceğine göre Inönü durumu turistik yaşamın yasalanna göre kavramaya çalışıyordu... Erdal Bey'in yüzüne btr tebessüm yayıldı.. Çomar'ın uykusunu bozmadı.. O da benım gıbı yanından dolandı.. Meğer Inönü ve çevrestndekıler Muğla Ünfversıtesı'nde düzenlenen bır bilimsel topiantıya gelmişler... Çomar'ı rahatsız etmeden merhabalaşmaya çaiıştılar: ne onlar ne de ote! personelı köpegi kovalamayı akılfanna getırdiier... İşte Yücelen böylesine güzetim bir feJsefenin mekânı... • Bu mekân yalnız otel ve bahçesi değil, yemyeşil koskoca bir orrnan... Bahçede azmak sulanndan oluşan havuzlarda alabalıklarla ördekler şakalaşır, kedilerte köpekler oynaşır; ormanda halk, aileler, gençier sevgintn sıcaklığı ve dostluğun güvenı ıçinde doğayla kaynaşır... Kaç göçyoktur. Herkes birbinne riayet eder; saygı kültürü egemendir. Peki, bu uygar Akyaka kımin marffeti?. Çok iyi bıldtğıniz, tanıdığınız Nail Çakırhan'ın... Çaktrhan'm büstü Yüceten'ın bahçesinde nöbet tutuyor.. Kendisi neredeymiş?.. Istanbul'da!. Çomar'ın adinı ben uydurdum; sordum, ismini bilen çtkmadı; ancak kulağında kimliği ve künyesini be<irteyen bir sayı yazılı: 000113.. Köpekler Akyaka'nın hayvansal nüfus kütüğürte yazılıdır. Çomar, keyfi istediği zaman, gefip yof halısına kıvnlıyor,. Çomar'a 'hoşt' dıyen bir kula rastlamadım.. Ne otel personeJinden biri... Ne yabana btr turist.. Ne de büyük Türk milletmden ve Müslüman ümmetinden bıri Çomar'a ters baktı.. Ama, Çomar imtıyazlı bir köpek değıl ki!.. Hayvan milletine sevgı Akyaka'da anayasa kuralı... Dttenm bu anayasa tüm Türkıye'de geçerlı olur... Şimdi btr aklıevvel çıkıp dıyebılir kı: llhan Selçuk, bu ülkede insanlar btrbirini sevmezken, hayvan sevgisı ne yazar?. Işöyie değil,. Ancak hayvan seven, ınsan sever; Akyaka beldesi bunun en güzel örneğı... Oklanndan aynlacaklan ana kadar. Amerika'nın sevikliğini gözlerin bakışında \ e \iizkrin neşesinde görecekler. Turk fikrinin ve ülküsünün Amerikao insaniyetçiliği prensiplerinden ne kadar farksız olduğunu göriif tüklerinin her sözüııden anlayacaklardır." (Mıssun; Ulus, (6 Nisan 1946) Dahast var: ".\merika banşçı bir de\ Htir. 11 ürrtvet ve hukuk temeUeri üzerine dayanan bir dünya ister. Harpte ve hegemomada menfaat aratnaz." (Banş Kurucu Amenka: Ulus, 15 Mart 1947) Ve yine bu tarihlerde emekten yana çıkanlan komünist ajanı olarak nitelemekte de hiç duraksamamış ve örneğin. '*^ • zançb suuOar" ın ezilmışliğinı dıle getirenlerin "kızıl kol leşküad n ndan olduklannı öne sürmüş bulunuyor. (Tahnklerin De\amlı Kaynağı; Ulus. 31 Ağustos 1946) Böylece başlayan bu tutum sonraki yıflarda daha da hastalıklı bir renge bürünecektir. Atay'ın 196O'lı yıllarda başta Dünya gazetesinde olmak üzere çıkan yazılan, Bateş tarafından 1998'de öteki üç kitabı {Babanız Atatürk. Atatürkçülük Nedır?, • SAHİPLERİ, ÇALIŞANLARI VE YAKINLARIYLA BİRLİKTE ŞİRKET DEDİĞİN AİLE GİBİDİR Telsfm, şîfftetiertn mobll hâtlan îte şîrket çalışanlannın ve 4'er yakınımn bireysel hatlannı tek çatt aftınrJa birleştiriyor. Artık, KurumsalAile/özel Kurumlar aboneleri, ayda sadece 8,90 YTL abonelik iicreti ödeyerek birbirleriyle 300 dakika bedava konuşuyor. İZMİR CUMOK BALÇOVA ADD 19 MAYIS ATATÜRK'ÜANMA, GENÇÜK VE SPOfî BAYRAMI ULUSAL MÜCADELEYİANMA ETKİNLİĞI "Uusal Kurtubş Sanfi Y i m , Tirk Bençlği ve GÜMDÜZB Yansaotar" PNİ, Dft Erguı IYBARS U L l Enstftüsü Bffc. Aydnlık için bir çift sözü olan tüm yurteeverler davetlıdır Tarih : 24Mayıs2005 Saat ; 14.00Yer : Nariıdere Atatürk Kültür Merkezi Giriş serbesttir. İSTANBUL C L l M H İ i R h T T OKURLARI 2005 Yaz Buîuşması 3 Haziran 2005 Cuma SaNin Ühan Selçuk ve gazetemız yazarlannın katılımıyla. BÜTÜN C U M H U R İ ^ T GAZETESt OKURLARIÇAĞRIUDIR Program: 19:30 Yemek başlangıcı 20:30 Sn. tlhan Selçuk'un konusması 21:00 Piyano, Sımten Denız Şenpolat Soprano, Aslı Omağ dinletisi 22:15 Üç Demz Topluluğu E 8 K İ Ş B * AfflTÜRK DB«Ğh«e DUYURU Eskişehir Atarürkçü Düşünce Derneği, 19 Mayıs 2005 etkinliklerinden binni daha gerçekleştiriyor. Atatürk tlke ve De\Tİmlerinin yılmaz savaşçısı Prof. Dr. MVL ÇEÇBV "iinııtiRK VE emçüK 1 "SEy GELMEZSESBtR EKSfĞİZ" KURUMSALAİLE OZEL KURUMLAR Aynnhk bıkıı ICD 444 0 M2'w beMyofuL Yer. KASDAV Kadıköy Bdedıyesı Sosyal Tesıslen Moda Bomonti Kadıköy tktişimBügi 532 28 i 54 54 542 652 15 00 532 320 60 12 535 636 59 11 216 368 33 56212 288 13 05 216 326 49 21 212 321 ll'den 124 eposta: istanbul'a cumok. org LÜTFEN DA\'ETİYENİZİ A\ IRTLNIZ konulu söyleşi için Eskişehir'e geliyor. Yer: Eskişehir Büyükşehir Beİediyesi Taşbaşı Kültür MerkezL Tarih: 25Mayıs 2005 (Çarşamba) Saat: 14.00 Ulusal değerlerimize, Bağımsızhğımıza, Laik Cumhuriyetimize, Birlik ve Beraberliğimize karşı yapılan saldınlara karşı tüm gücümüzle direneceğiz. ESJÜŞSİRADO
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle