Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24 ŞUBAT 2005 PERŞEMBE HABERLER /923 Devrimi 'nin içinde büyüyüp coşkusunu yaşayan iki aydının yaşamı pek çokyerde kesişmişti Hukuka adanmış ikiyaşam: Bozkurt veVelidedeoğluMERtÇ VELİDEDEOĞLU Bugün 24 Şubat, Hıfzı Veldet Ve- lidedeoğhı'nun aramızdan aynlışınm 13. yılı. Bu yıldönümlennde Velide- deoğlu'nun yaşıtlanyla birlikte anıl- masına elden geldiğince özen gös- terilmesinden yanayım. Çünkü Velidedeoğlu ve yaşıtlan 1923 Devnmrnın ılk kuşağım oluş- tururlar; onlar bu devrimın içinde yetişip büyümüşlerdir; yaşamları- nın pek çok ortak yönleri vardır. Dolayısıyla bu kuşak içınden bı nnı anmak, ötekıleri de birlikte an- mak gibidir, çünkü ergeç bir nokta- da anılar kesi^îr. Örnegin, Yargıtay Başkanvekılı Osman Şirin'ce, dönemi artık bitti- ği ilan edilen bu kuşağın önderlerin- den MahmutEsatBozkurt'un, Mce- lis'in açıldığı 23 Nisan 1920'den aramızdan aynldığı 1943 yılına dek Velidedeoğlu'nun yaşamında yeri olmuştur. Meclis'in ilk açıldığı günden baş- layarak üstlendiği görevden 1928 yılının sonunda aynlacaktır Velide- deoğlu; çünkü açılan devlet sınavı- nı kazanmış, böylece îsviçre'de eği- timini sürdürmc olanağı doğmuş- tur. Telsefeyle ilgileır önerisl Yüksek I Iukuk Mektebı'nde -son- radan Ankara Hukuk Fakültesi- ho- cası olan Adalet Bakanı M. E. Boz- kurt'la vedalaşlığı sırada, doktora- sını îsviçre'de yapmış olan Mahmut Esat'ın kendısıne; "Felsefeseminer- lerine, konferanslanna katıl, bun- lardan ben çokyararlandım" deme- sini hiç unutmadığını Velidedeoğlu anılarında hep dıle getirmiştir. Bu ilk kuşağın gençlerinden bir- çoğu öğretinı üyesi olmak istedik- lerinden, eğitinılerini sürdürmek için aynı zamanda, toplu halde, Avru- pa'da olmuşlardı. Büyük bölümüyle, henüz daha 20. Yargıtay Başkanvckili Osman Şirin'ce, dönemi artık bittiği ilan edilen bu kuşağın öndeıicrinden Mahmut Esat Bozkurt'un, Meclis'in açıldığı 23 Nisan 1920'den aramızdan aynldığı 1943 yılına dek Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'nun yaşamında yeri olmuştur. yüzyılın çok gerisinde bir yaşamın sürdüğü Anadolu'nun bağnndanko- pup gelen bu gençler, uygar yaşanıın dokusunu ören her konuyla iğneden ipliğe ilgilennıişlerdi. Sözgelimi mü/.iğe yaklaştıkların- da, konsere, operaya, baleye nasıl toplu halde gıttiklerini, bunlar bi- zinı geleneklerimizde, kültürümüz- de yok deyip yadsımadıklannı, ak- sinc bu konularda vanlmış olan ev- rensellıği nasıl anlamaya çahştıkla- rını "Anılann Izjnde" adlı kitabın- daaynntılarıylaanlatır Velidedeoğ- lu. Dahası bunlardan büyük bir ke- yif alan Velidedeoğlu, döııemin ün- lü bale çifti Sergc Lifar- Yvette de Chauvire'yi izlemek için kısıtlı pa- rasal durumuna karşın Paris'e gitme- yi bile göze alır. M. E. Bozkurt'un felsefe ile ilgi- li söyledikleri için dc aynı tutumu iz- leyen Velidedeoğlu, İsviçre'den Al- manya'ya geçip Almancayı da sök- tükten sonra Hocasının tavsiyesi doğrultusunda yürüyecek, ayrıea Batılı bir filozofu yakından görmek, dinlemek isteğine de kapılacaktır. Yurttaşlar Yasası Bu fırsat, doktorasının ardindan ttalya'ya gıderek Italyancayı da öğ- renıp Roma Ünıversitesi'ne devam ettiği bir dönemde eline geçer. Dönemin ünlü filozofu Benedet- to Croce'in verdiği halka açık kon- BAKAN AYD1N: ALEVİ - SÜNNt AYRIMIYAPMIYORUZ EKyanet'ten bir tek tefsire 300 bîn dolar! ANKARA (ANKA) - Devlet Bakanı Mehmet Aydın, "Kur'an Yolu Türkçe Meali veTefsir" isimli 5 ciltlik eser için Diyanet lşleri Başkanlığı tarafından, Prof. Dr. Hayrettin Karaman, Prof. Dr. İbnıhim Kafı Dönmez, Prof. Dr. Mus- tafaÇağıncıve Prof. Dr. Sadrcttin Cü- müş'e 2001 'debriit 300 bin dolar öden- diğini bildirdi. Aydın "Kur'an Yolu Türkçe Mealive Tefsir" isimli eseri hazırlayan dört pro- fesörün, bilimsel çalışmalarla kendile- rini kanıtlamış ve halen Diyanet'te gö- rev yapan binlerce vaiz ve müftüyü ye- tiştirmiş bilim adamlan olduğunu belirt- ti. Bu tefsirin yazarlanyla Diyapet'in yaptığı sözleşmede, Diyanet'in görü- şünü temsil edecek bir esenn hazırlan- masının istenmediğini kaydedenBakan Aydın, 300 bin dolar verilen tefsirin ki- şisel görüşler içermesinin kaçınılmaz olduğunu savundu. Dlyanet Sünnl değilmis Mehmet Aydın, Diyanet'te Alevi gö- rüşünün temsil edilmemesı eleştırileri- nı yanıtlarken Diyanet'in Sünni olma- dığını, dini ayrılmalara gidildiğinde top- lumsal birlik ve bütünlüğün tehdıt edi- leceğinı ifade etti. Aydın, konuyu ilişkin kendisine bir nıektup yazarak görüşlerini öğrenmek isteyen Bağımsız Milletvckili EminŞi- rin'i şu şekılde yanıtladı: "Diyanet, Sünni öğretiyi esas alan, Sünni bir ku- ruluş dcğildiı. Diyanet lşleri Başkanlı- ğı, günümüze kadar kendisine kanun- la verilen görevini mezhep, meşrep, ta- rikat, Alevi, Sünnivb. hiçbir ayrım yap- madan Müslümanlık üsl kimliğinde hcrkcsi kuşatacak şekilde sürdürmüş- tür. Kanııı hizmeti sunumıında dini alt aynmlara ve aynşmalara yol açnıası muhtenıel yapılannıa vc düzenlemeler sonuçta lopluııısal birlik ve bütünlüğü tehdit edeceklir." Aydm, Diyanet'in kuruluş yasasının, sadece Müslümanları değil, diğer inanç sahiplerini de sahipsiz bırakmayacak şekilde tüm scmavi dinleri kapsayacak şckıldc düzenlenmesı önerisinı kabul etmezken "IJu konuda bir değişiklik yapılması düşünülınemektedir" dedi. GEREDE ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞPNDEN Esas No: 2004/309 Davacı Meryem Erpulat larafından davalı Şcref Hrpulat aleyhine mahkememize açılan boşanma davasının verılen ara karan gcreğınce; Davalının .idreslerine gönderilen tebligat- lar bıla tcbliğ iadc olunduğundan yaptınlan zabıta tahkikatında davahların belirtilen ad- reste bulunmadığı, tanıyan ve bilenin olmaclığını, adrcsiıun meçhul olduğu bıldınlmış ol- makla dava dilekçesi ve meşruhuth duruşma gününün ılanen tebliğıne karar verilmekle, Bu nedenle duruşma günü olan 08.03.2005 saat 9'da davalı Şeref Erpulat'ın duraşnıada hazır bulunmalan veya kendilerini vekil vasıtasıyla temsil ettirmeleı i aksi takdirde duruş- manın yokluklarında devam edeceği ve yoklııklannda karar verıleceğının dava dilekçesi tebliği yerine kaim olmak üzere ilan olunur. Basin: 7201 BAKIRKÖY3. AİLE MAHKEMESİ HÂKİMLİĞt'NDEN 2003/332 lisas, 2004/1409 Sayılı kararrnın ilanen lebliği Davacı: Ayşe Akdemir Vekili; Av. Nermin Doğruöz Davalı: Murat Akdemir Dava: Boşanma Davalı Murat Akdemir'in belirtilen adrcslerınde bulunamadığından ve yapılan araştırmalar sonucunda adresi teınin edilemediğinden dava dilekçesinin ilanen tebliğ edildiği, mahku-memızcc verilen 22.12.2004 tanh ve 2003/332 E., 2004/1409 K. sa- yılı karar ile davanın kabulii ile Yozgat ili, Sorgun ilv'csi, Belencumafakılı köyü, Cilt No: 26, Hanc No: 2Vde nüfusa kayıtlı bulunan, Celal ve F.lif'e'den olma, 16.03 1963 doğumlu Davacı Ayşe Akdemir ile yine aynı yerde nufusa kayıtlı bulunan Cevat ve Naciye'den olma 01.12.1961 doğumlu Davalı Murat Akdemir'in T.M K'nıın 166/1. ınaddesi uyarınca şiddetli geçimsizlik nedeni ile Boşanmalarına karar venlmiş. olup, ışbu karar yasal süresi içinde temyiz edilmediği takdirde hüknıün aynen kesinluşece- ği, tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 27.01.2005 I Basın: 7291 feransları dinlemek için Napoli'ye dek uzanır; çok etkilenir; filozofun söylemi üzerinde uzun uzun düşü- nür; Hocasının tavsiyesının ne den- li yerinde olduğunu, ayrıea M. E. Bozkurt'un kaleme aldığı Yurt- taşlar Yasası gerekçesinin cumhuriyetin felsefe- sini bu denli sağ- lam, net ve kap- samlı bir biçimde yansıtnıasının teme- linde yatanı da anlar. Velidedeoğlu yurda dönüp üniversitede öğretim üyesi olduktan kısa bir süre sonra "Devrim Tkri- hi" derslerrnı de ver- meye başlar; bu der- sin Ankara Üniver- sitesi'ndeki hocası da M. E. Boz- kurt'tur. Bu görevleri do- layısıyle sık sık birarayagelirler; ilişkı 1943 yı- lına dek sürecektir. Hıfzı Veldet Ve- lidedeoğlu'nun, Yurttaşlar Yasası'nı ve tarihsel gerekçesini önce öğren- cilerine daha sonraları Cumhuri- yet'te yazdığı ilk andan beri de, hal- ka tanıtmak, anlatmak için nasıl bir uğraş verdiği bilinır; yaşaınları bu ko- nuyla özdeşleşmiş bu iki hoca için ne denli kahredici günlcr yaşamak- tayız. Ne var kı bugünlerin tohumu 6 Eylül 1999 günü Yargıtay Başkanı SamiSelçuk'un yargı yılı açış konuş- masıyla atılmıştı; anımsanacağı gi- bi başkan o konuşmasında: "Laik- likTürkiye'nin 'yumuşak kann'dır" diyordu. Devletimizin temeli olan laikliği, ülkenin derin bir sorunu olarak al- gılayan bir başkanı, "79 yıllık M. E. Bozkurt dönemi -yani laiklik süreci- bitmiştir" diyen birbaşkanvekilinin izlemesi mi gerekiyordu? PORTRE / VELİDEDEOĞLU Çorumlu bir ailenin oğlu olan Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, 24 Ağustos 1904'tetstanbul'da doğdu. tlk ve ortaokulu Çorum ve Yozgat'ta, liseyi Ankara, Konya ve Trabzon'da okudu. 1928'de Ankara Hukuk Fakültesi'ni bitiren Velidedeoğlu, Adalet Bakanlığı'nın açtığı sinavı kazanarak 1929'da hukuk doktorası yapmak üzere Isviçre'nin Neuchatel kentine gitti. Doktorasını tamamladıktan sonra Roma'da Hukuk Fakültesi Yüksek Uzmanlık Okulu'ndan da sertifika alan Velidedeoğlu, 1934 yılında Fransızca,Almanca ve ltalyanca öğrennıiş olarak yurda döndü ve tstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde Medeni Hukuk doçentliğıne atandı. 1942'de profesörlüğe, 1948'de ordinaryüslüğe yükselen Velidedeoğlu iki ke/ de dekanlık yaptı. Anayasa, Medeni Kanun ve başka yasalar ile özellıkle 1961 Anayasası üzerinde çalışmaları da bulunan Velidedeoğlu'nun beş ciltlik Medeni Hukuk kitabı, yetmişe yakın bilimsel inceleme, araştırma ve konferansı, Almanca ve Fransızca'dan 15 kitap ve inceleme çevirisi yayımlandı. ANMA TOREIMI Hıfzı Veldet Velidedeoğlu 'nun 13. ölümyüdönümü nedeniyle bugün saat 11.00'da Istanbul Karacaahmet Mezarhğı 'ndaki gömütü başındu anma töreni düzenlenecek. Nermi Uygur toprağa verildi Gcçcn pazartcsi günü y&şammı yitiren felsefeci, dcııeme ya/an, İstanbul ve Marmara üniversitelerinde hinlerce öğrenci yetiştiren Prof. Dr. Nermi Uygur dün toprağa verildi. Fenerbahçc CamiTndeki cenaze törenine Uygur'un ailcsi, dostları ve öğrencilerininy&m sn a aralarında Bedia Akarsu, Betül Çotuksöken, Onay Sözer, I lüsametrin Koçan, Cengiz Bektaş, Erol Eti, Enis Batur, Mustafa Pilevneli, Füsun Akatlı, Bertan Onaran, Gürbü/ l)oğan Ekşioğlu, IVlehnıet Zaman Saçlıoğlu, Yusuf Çotuksöken, Ömür Candaş, Necati Tosuner, Eray Canberk, Muhanınıet Şengöz, Erkan Özdilek, Necati Cüngör, İsınel Kemal Karadayı, Mehmet Öner, tsmail Avcı, Stıııih Poroy, Uğur Kökten, Hulki Aktunç'un da bıılunduğu pek çok öğretim üyesi, ya/ar ve sanatçı katıldı. Uygur'un cenazesi daha sonra Zincirlikuyu Mezaruğı'nda toprağa verildi. (Fotoğraf:AA) PATNOS ASLİYE HUKUK HÂKİMLİCİ'NDEN DoayaNo: 2004/180 Esas Uavacı USİ (Jencl Müdürlüğü Vekili Av. Ihsan Küçük taıafından dâvalılar Talıir F.ren ve 1 ar- kadaiji alcyhınc mahkemcmızdc açılan tapıı iptali vc tescil davasımn yapılan yarsılamasında; Davalı Tahir Eren'e daha öncc Mahkcmecc ('. Savcılığı kanalıyla yapılan tüm aramalara rağ- rnun bulunamadığı vc tebligata yarar açık adrcsı tespıt odılomcdığindon adresi meçhul olduğu anla- şıldığından ilanen tebligat yapılmıs bu kı;z ısmı gcçcn davalıya karar özclının ılancn tcblığı gcrck- mişiiı Mahkememizin 2004/180 bsas, 2005/1 1 ' Karar sayılı ılarnı ile Dava konu.su Ağn ilı l'atnos ilçesi Yürekveren Köyu 154 Parsel sayılı la^ınma/ın kamukştınlan 4727 m2'lık kısmının dâvalılar adına olan tapusunun iptali ile davacı kunım adına lapuya fesciline Karar venlmiş ulup. Mahkc- mece verilen bu kararın ilan tarihinderı itiharen 15 gıııı sonra adı geçen davalıya tebliğ edilmiş sa- yılacagı, Tebligat Kanunıı'nun 28 maddesine göre ilanen tehlig olunur 07.02.2005 Basın: 7.101 BEYOĞLU 5. ÎCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN MENKUL AÇIK ARTIRMA İLANI 2004/1053 Tal. Bir borctan dolayı, hacizlı ve aşağıda cins, miktar ve kıymctlcri ya/ılı mallar satışa çıkarılnııştır. Hirinci artırnıa 04.03.2005 günü, saai 10.00-10.15 arasında Mahmut dayı sokak nn: 1/1 Sütliice Beyoğlu adresinde yapılacak vc o günü kıymctlerinin %60'ına îitcklı bulunmadığı takdirde O').O3.2OO5 günü aynı ycr vc saatte 2. artırma yapılarak satılacağı, şu kadar ki; artırma bedclinin malın tahmın edilen kıymctinin %40'im bıılmasının ve satış istcyenin alacağına rflçhanı olan ala- caklann toplamından f'a/la olmasının ve bundan başka paraya çevirme e paylann paylannın pay- laştırma masraflarını gecmesinin !?art olduğu, tnahcuzun salıij bcdclı ü/crındcn %1 oıanında KDV'nin alıcıya ait olacağı vc satış ^artnanıcsının ıcra dosyasında görülebıleecğı, masrati venldığı lakdırdc iartnamcnın bir örncğınin ıstcycnc göndcrilcbilecegi, ta/la bilgi almak için yukanda ya/ılı dosya nunıarasıyla Daircmize basvurmalan ilan olunur. 21.02.2005 Muhammen Kıyraeti I ira I00.000.00.-Y11, Adedi: I, Cinsi, Mahiyctı vc Önemli Nitelikleri: 34 YK 2127 Plaka sayılı 2004 Modcl Mcrccdcs E 240 Tipi 5 kapılı Motor No: 11291331613414 yA!jl NO: VVDD2110611 A368217 No'lıı hu.vısi otomobıl Hasın: 7373 SAMSUN KADASTRO MAHKEMESt'NDEN İLAN Dosya No: 2002/46 Karar No: 2004/72 Davacı Urrnan Ba- kanlığı tarafından dâva- lılar Hamiyet Yıldırını ve arkadaşları aleyhine açılmış bulunan tespite ıtiraz davasının yapılan yargılaması sonunda: Davanın kabulii ile or- man tahdidinın iptalıne, Samsun Çakırlar köyü 55 ada, 6 no'lu parselin 240.94 m2 kısmının or- ınan tahdidi icine ahn- masına daır 24.06.2004 günlü mahkcmemiz ka- ran ile kararın bozul- tııası istemli Orman Ba- kanlığı'nın temyiz dı- lckçcsı davalılardan Ilanıdi kızı Hamiyet Yıldııım'a ilanen tebliğ olunur. Basın: 7142 PERŞEMBE ORHAN BURSAIJ Muhalefet, CHP ve? Ülkeye muhalefet arayışınagirdi; kapıcısından kö- şe yazarına, berberinden üniversitelerin politik ve sosyal bilimcilerine kadar. CHP'nin artık bittiğini ilan edenler, akademisyenliklerini günlük politika köpü- ğü için çırpıpduruyor.. Üçüncü yollar, Derviş'lerye- niden yollara döküldü. Soru, sosyal demokrat mu- halefet nasıl olmalı? Küreselleşme ve neoliberal politikaların dışınaçık- mayacak politikaları piyasaya süren sürene.. CHP, sosyal demokrasinin gerçek kökenlerini anımsar ve ciddi bir seçenek üzerine yoğunlaşır da ipler kaçar mı korkusuyla, egemen neoliberal akıma karşı kal- bin solda attığını anımsatacak hiçbir şey gündem- de yok. Hurşit Güneş, umudunu yitirmemiş, CHP dışın- da bir seçeneğin yaşamasını en azından şimdilik olanaksız görüyor. Haklıdır. CHP ülkemizdeen kök- lü, halkın içinde kalın damarları olan bir parti. Altan Öymen'in ikinci anı kitabı Değişim Yıllan'nda verdi- ği 1950 seçimleri sonuçlarına göz atıyorum: DP 408 milletvekili çıkarmış, CHP ise 69! Sağcılar bu rakam- ları vererek Beyaz ıhtilal'den bahseder, aslında ger- çek durum aldıkları oylarda: DP 4.242.000, CHP ise 3.165.000; 500.000 kadar da bağımsız ve MP oy al- mış. Yüzde 54 oyla milletvekiliğinin yüzde 84'ü, yüz- de 40 oyla yüzde 14'ü! Aptal bir çoğunluk sistemi- nin sonuçları! İkinci Dünya Savaşı'nın büyük sıkıntı- ları sonucunda yapılan bir seçimi bile CHP zor kay- betmiş! **• CHP ne yapacak? O bir sosyal demokrat mı? Sos- yal demokrasi nedir? Devletçi sosyal demokrasi olur mu? Bir dizi teorik sorun içinde boğulup gidiyoruz. Aslında teori, Türkiye'nin özgün koşullarıyla birleş- tiğinde hayatiyet kazanır. Evet Türkiye ve CHP sos- yal demokrasinin Avrupa'daki gelişimine uymuyor. Uymak zorunda mı? Sosyal demokrasi, Avrupa'da "sağcılann" devletine karşı mücadelede gelişmiş. Evet ne yapalım? O nedenle sosyal demokrasi dev- letçi olamazmış.. Sosyal demokratlar, iktidaragelip devleti yönetmeye başlayınca devletçi olmadılar mı? Kafa karışıklığı dizboyu... önemli olan devletin na- sıl kullanılacağıdır. Devlet bir araç.. Geçmişi şanlı sosyal demokratlar bugün Avru- pa'da neoliberal küreselleşmenin kuyruğunda, yer- iere çarpa çarpa sürükleniyor! Kendisi olamamış, yarı başkasının (öteki!) kılığında bir girdap içinde.. CHP'nin geçmişi bence daha şanlı! Bir ülke, bir dev- let, bir halk yaratmış bir parti bu! Emperyalizme ve sömürgeciliğe karşı verilmiş bir Kurtuluş Savaşı var orada! Bir büyük düşün insanı Atatürk var. her ne kadar Mustafa Kemal kendisi ile Parti'yi çok haklı ola- rak ayırmışsa da! ••• CHP devletçi mi olmalı? Zaten olamaz! Devletçi- lik, artık sosyal demokrasi, solculuk ve sosyalizm de- ğil. "Devletçilik" her bakımdan aşılmış ve aşındırıl- mış. Ama gereken sürede ve gerekli alanlarda "dev- letçilik" de yapılabilir. Einstein: "Devlet birey için, bireyin refahı ve mutluluğu için olmalı." Peki ne yapmalı CHP ve nasıl bir çıkış yakalama- lı? Derviş ve destekçilerınin sosyal liberal sentezinin neoliberal ideolojinin yamaklığı olduğu ve dünya ve toplum için bir seçenek sunmadığı açık. Bu sosyal demokrasi değil. Artık muhafazakâr partiler bile "li- beral sosyal sentezci" olabiliyor. Türkiye için solculuk ve sosyal demokrasi, önce- likle, • bir Ulusal Kalkınma Programı ortaya koymayı, • fırsat eşitliğinin somut koşullarını yaratmayı, • bilim ve teknolojiyi ve her türlü entelektüel üre- timi temel alan politikalara yönelmeyi, • komşularıyla kesin bir barış ve işbirliğine odak- lanmayı, ve savaşçı bütün politikalara karşı çıkma- yı... gerektiriyor sanırım. CHP'nin son ekonomik bülteninde, ilk kez bir ulu- sal kalkınma politikaları vizyonuna utangaç ve belir- siz yaklaşımın ipuçları var: "Türkiye'nin artık kendi 'ulusal değişim' programına 'yerıi vizyon ve atılıma' ihtiyacı var" deniyor.. Hagayret!... Hayırlı olsun mu demeli, ve Baykal ve arkadaşla- rının, kendi çevresini, partisini, seçmenini ve sosyal demokrasiyegönül verenleri kucaklayamadan; Tür- kiye'yi ve bir değişim programını asla kucaklayama- yacaklarını anlamalarını mı beklemeli? obursaiî(" 'Curnhuriyet.com.tr. Uzun soluklu bir demokrasi savaşımının yılmaz savaşçısı vc dc hclgelcyicisi; Türk Medeni Kanunu'nu (Yurttaşlar Yasası'nı) "Cumhuriyetin laik hukuk devriminin can noktası ve din alanında bir reformasyon çağını açan yasa" olarak betimleyip keııdisinden sonraki ktiijaklara öğreten değerli hukukçu Ord. Prof. Dr. HIFZI VELDET VELİDEDEOĞLU Hocamızı aramızdan aynlışının 13. yılında halkımı/a, ülkeıni/i Ortaçağ kahntısı görüş ve örgiitlcrdcıı arındırmanın devrim tarihimize vc devrimın önderlerîne vef'a borcumuz olduğunu anımsatarak bir ke/ daha sevgi, sayyı ve ö/.lemle anıyoruz. Işıklar içinde yatsın. Kadın Araştırmaları Derneği TEŞEKKUR üğlumuz POYRAZ, 22 Şubat 2005 tanhinde dünyaya merhaba dedi. Prof. Dr. Seyfettin ULUDAG yönetimindeki, îstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanlığı çalışanlarma teşekkür ederiz. Yaseıııin-Aykut KÜÇÜKKAYA