21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 EKİM 2002 CUMA HABERLER 5 partiyle açılıp 11 partiyle kapanan 21. dönemde, AB düzenlemeleri yapıldı, ölüm cezası kaldınldı Bu MeclisdahaçokkonuşulurANKARA (AMCA)- TBMM'nin cört yasama yılından oluşan ve erken seçımle sonlanan 21. dönemi yakın geçmiştekı entartısınalı dönemlerden biri olarak tarihe geçtı. Ölüm cezası- nrn kaldınlması, AB yasalan, anaya- sa değişiklikleri gıbi yasalan çıkara- rak tarihteki yeriıu alan Meclis, parti değiştirenlerin bolhıgu, fezleke rekor- lanyla tartışmalann odagında kaldı. 18 Nisan seçimlerinden sonra, 2 Ma- yıs 1999'daki olayb yemirı töreni, son- raki yıllarda yaşanacak çalkantıh dö- nemin habercisi oldıı. Yemin törenin- de FP'li Merve Kavakçı Genel Kurul salonunu terk etmelc zorunda kaldı. Beş partiyle açılan21. dönem, 11 par- tiyle kapandı. Seçimler sönucu Mec- lıs'e DSP, MHP, DYP, ANAP ve FP gir- dı. DSP ve FP, içınden YTP. SP ve AKP'yi çıkararak bölündü. Dönem sona ererken bu partilere BBP, ÖDP, YP, CHP eklendi 21. dönemde üç Seçime gîrmeyen üye olamaz • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yüksek Seçim Kurulu (YSK), seçime katılmayan Aydınlık Türkiye Partisi (ATP), Demokrat Parti (DP), Demokrat Türkiye Partisi (DTP), Emegin Partisi (EMEP) ve Halkın Demokrasi Partisi'nden (HADEP) sandık kurullanna üye alınmayacağını belirtti. Doğubeyazıt Ilçe Seçim Kurulu Başkanlığı, 3 Kasım seçimine HADEP'in katılmayacağını belirterek, YSK'den ilçe seçim kurullanndaki HADEP'li üyelerin sandık kurullanna alınıp alınmayacağını sordu. YSK ise 18 partinin katılacağma işaret etti. Piriştina'ya bir beraat, bir ceza • ANKARA (Cumhurijet Bürosu) - Yargıtay 4. Ceza Dairesi, Izmir Anakent Belediye Başkanı Ahmet Piriştina'nın 'görevi kötüye kullanmaktan' yargılandığı davada beraatına karar verdı. Daire, 'görevde keyfi davranmaktan' yargılandığı davada ise Piriştina'ya verilen 6 aylık hapis cezasını, para cezasma çevirerek erteledi. Kanadoğlu bilgileri gönderdi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabıh Kanadoğlu, HADEP'in kapatılması istemiyle açılan davada, ara kararla istenilen bazı bilgileri Anayasa Mahkemesi'ne gönderdi. Anayasa Mahkemesi, HADEP ara karannda, parti yöneticilerine ilişkin bilgilerin iletilmesi için Başsavcıhğı'na yazı göndermişti. Yüksek Mahkeme, raportörih ek raporunu tamamlamasmın ardından davayı karara bağlayacak. Vali Yiğenoğlıfna beraat • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay 6. Ceza Dairesi, eski Muğla Valisi Lütfi Yiğenoğlu'nun, "resmi evrakta sahtecilik yaptığı" iddiasıyla yargılandığı davada beraat karan verdi. Duruşmaya katılan Yiğenoğlu, suç işlemediğini belirterek beraatını istedi. Yargrtay Cumhuriyet Savcısı ca bu yönde görüş bildirdi. Karan açıklayan 6. Ceza Dairesi Başkanı Mustafa Aydın,Yiğenoğlu' nun oybirliği ile beraatım karar verildiğini açıkadı. 'illetvekillerinin üçte birinin parti değiştirdiği 21. yasama döneminde, Meclis renkli tartışmalara sahne oldu. 2 Mayıs 1999'da Merve Kavakçı'nın türbanı nedeniyle olaylı bir törenle açılan Meclis'te milletvekillerinin sinirleri, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve anayasal reformlar sırasında iyice gerildi. milletvekilinın vekilliği düşürüldü, 11 milletvekili hayatını kaybetti. DSP-MHP-'ANAP koalisyonun- dan oluşan 57. hükümet DSP lideri Bü- lentEcevit'in başkanlıgında 28 Mayıs 1999'da kuruldu. Hükümet 9 Hazi- ran'da Genel Kurul'da güvenoyu aldı. Meclis Başkanlığı görevini partiler arası anlaşma uyannca ilk iki yılda ANAP'lı Yddınm Akbulut (Sonra DYP'ye geçti), son iki yıl da MHP'lı Ömer İzgi yerine getirdı. 21. dönemin en önemli tarhşmalar- dan birini Cumhurbaşkanı seçimi oluş- turdu. Önce 9. Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel'ın görev süresınin uzahlması için çalışıp bunu başarama- yan Başbakan Bülent Ecevit, Anaya- sa Mahkemesi Başkanı AhmetNecdet Sezer'i Cumhurbaşkanı adayı göster- di. Sezer, Türkiye"nin 10. Cumhurbaş- kanı oldu. Toplam milletvekilleri- nin üçte birinin partisini değiştirdiği Meclis'te kimi örnekler şöyle: -DSP Aydın Milletvekili Ertuğrul Kumcuoğju, önce UhıçGürkan lider- liğindeki "Dokuzlar" hareketine da- hil oldu. Solda birlik sağlanamayın- ca, Kumcuoğlu da MHP'ye kaydoldu. -DSP'lı AHTekiıı YTP'ye geçtikten kısa süre sonra ANAP'a geçti. -DSP'den YTP'ye geçen Mustafa KemalTuğmaner. Derviş'in YTP'ye gelmeyeceğı anlaşıluıca istifa etti. -Giresun mıllervekilleri Burhan Ka- ra ve RasimZaimoğhı sıralamaya gi- remeyince ANAP- DYP- ANAP rota- sını izlediler. -ANAP'lı Erkan Mumcu sağda bir- lik isterken. AKP Isparta adayı oldu. -ANAP'lı Agâh Oktay Güner DYP'ye katıldı. -DSP'li Zafer Güler, YTP'ye iki kez gidip geldı. DSP'li Rahmi Sezgin ön- ce YTP'ye gitti, sonra geri döndü. - DSP'h Hasan Gûbv, YTP'ye geçti. -FP'lı Haşiın Haşjmi," ANAP'a geçti. -DSP'li EsvetÖzdoğu ve Gönül Sa- ra> AJphan, Ecevit'e destek metninı okuduktan sonra YTP'ye geçtiler. Bu dönem savcılıklar TBMM'ye, dokunulmazlıklann kaldınknası İco- nusunda 239 fezleke gönderdi, ancak bunlar ışleme konulmadı. Meclis Genel Kurulu'nda toplam 386 yasa kabul edildi. İlk olarak DGM'lere sivil yargıçlar atanmasına ilişkin değişiklik, son olarak da iş gü- vencesi geriren tasan kabul edildi. Gerçekleştirilen anayasa değişik- likleri arasuıda özelleştirme-ulusla- rarası tahkime olanak sağlayan dü- zenleme ve AB uyum paketi ve de- mokrarikleşme agırlıklı değişiklikler önem kazandı. Değişikliklerle düşün- ceye kısmi özgürlük gettrildi, gözal- tı süresi kısalhldı. telefon dinleme sı- nırlandınldı, her dilde kitap, kaset, TV yayuıı hakkı anayasaya konuldu, dernek ve sendikalara özgürlük ve- rildi. tdama sadece terör suçlannda yer verilmesi anayasaya konuldu, ka- dın- erkek eşitliğine güvence getiril- di. Partilerin daha zorkapanlmalan sağ- landı, memur sendikalanna anayasal güvence geririldi. Medeni Yasa uzun bir maraton sonucu kabul edildi. AP DI 1 eyoğlu'ndaki Garanti Sanat Galerisi'nde bugün J m ^ açılacak"Türkiye'de Seçiın Afişleri SergfeT 27 Ekim'e dek gezilebflecek. Sergide CHP, AP, TÎP, DP gibi partilerin söz konusu döneme yönelik sloganlan yer alıyor. Sergjdeki afişlerde AP'nin "Su ve yoL ana davalanmızdandır" ve AvTupa'yı Asya'ya bagladık n sloganlanyla, CHP'nin "Mifli petroİ" ve "Silah gidecek banş gelecek" sloganlan dikkat çekiyor. DP sloganlan arasında ise "Büyük Türkiye için desteğinizi istiyonun", "Geri kalmış bir devlettik, ileri bir dünya nüDeti okhık", "Dağlar yoL viraneler bağ oldu" yer ahyor. İİRKİYE İŞÇİ PARTİSİ Tfe *KÖYIÜTE TOPRAK , HERKESE İŞ Tarih Vakfı, 1946-99 yıllan arasmdaki 14 seçim dönemine ait afişleri sergiliyor Partiler ayrı vaatler aynıIstanbulHaber Servisi-Türkiye de çok partili döneme geçildiğinden bugüne dek siyasi partilerin vaatleri, Toplumsal Ta- rih Vakfi tarafindan sergileniyor. Beyoğlu'ndaki Garanti Sanat Gale- risi'nde bugün açılacak "Türkiyeye Se- çim Afişleri Sergfcr nde 1946-1999 yıllan arasındaki 14 seçim dönemine ait afişler yer ahyor. Afişler arasuıda dönemin Adalet Parrisi'nin "Sn veyol, ana davalanmızdandır" ve Avrupa'yı Asya'ya bağladık"; Cumhuriyet Halk Partisi'nin "Mflüpetror ve "Neyaak Id traktörü öküzle çeldyoruz n , "Sflah gidecek banş gekcek" sloganlannı kul- landığı dikkat çekiyor. Demokrat Parti 'nin sloganlan arasın- da ise "Büyük Türkiye için destegmi- • Garanti Bankası ve Tarih Vakfı'nın işbirliğiyle hazırlanan sergide, seçim afişlerinin içerdiği sloganlar ve tasanmlar yer alıyor. "Vaatler Tarihi' olarak adlandınlan sergide, hâlâ siyaset dünyasında var olanlann yanı sıra, geçmişte kalan partilerin afişleri de bulunuyor. zi istiyonun", "Geri kalmış bir deviet- tik, Deri bir dünya miDeti oJduk", "Dağ- lar yol, viraneier bağ oldu", "Onlann dedikleri şey senin mahsulünü ucuza almaknr" yer ahyor. Bir döneme damgasını vuran Türki- ye Işçi Partisi afişlerinde ise "Göznu- ru, ahn teri" sloganı dikkat çekiyor. CHP'nin yokluklan işlediği bir afişte de "Nal mıhı,penisüuL,marangoz mak- zemesi, peynir, kahve, lastik, gözlükca- nn, defter, mürekkep, inşaat matzeme- si, kalsivıım, demokrasiyok. Yoket" slo- ganlan göze çarpıyor. "\featlerTarihi" olarak adlanduılan sergide, bugün hâ- lâ yaşamlannı sürdüren partilerin ya- nı sıra, tarih olan kimi partilerin de se- çim afişleri yer alıyor. Seçim afişleri, kullanıldıklan dönemler dikkate alın- dığında bugünün sosyal bilimcileri, politikacılan ve iletişimcileri için öıem- li bir kaynakça olarak değerlendirüiyor. 27 Ekim'e kadar açık kalacak ser- gide Toplumsal Tarih Vakn'nm özel kolleksiyonunun yanı sıra Milü Kütüp- hane, Beyazıt Kütüphanesi ve siyasi partilerin genel merkezlerindeki ar- şivlerinden elde edilen afişler de yer ahyor. Tarih Vakfi'ndan yapılan açıklama- da, Garanti Bankası ve Tarih Vakfi iş- birliğiyle hazırlanan "Türkiye'de Se- çim Afişleri Sergisi r 'nın bir doküman- tasyon çalışması oldugu ifade edilerek vanlmak istenen noktanın "Poütik, toplumsal ve ekonomik gelişmemizin önemh' belgeleri durumundaki seçim afîşlerinin, eksiksiz bir koleksiyonunu oluşturabilmek" olduğu belirtıldi. Açıldamada, "Sergryiizkyenlerarasın- da, benzer afişlere sahip olan ldşfleri, afişlerini Tarih Vakfi'na bağtşlamaya ya da kop>alannın ahnmasmafainver- meye davet ediyoruz" denildi. TKP Genel Başkanı Güler, Irak'ta ABD ile işbirliği yapmaya karşı olduklarını söyledi Türkıye'nin borç sorunu yokBARIŞDOSTER Türkiye Komünist Partisi (TKP) Ge- nel Başkanı Aydenıir Güler, Türkiye'nin, borç zincirini kırmak zorunda olduğu- nu \airgulayarak, ülkeyi iflas noktasına getiren borçlan reddettiklerini söyledi. Türkiye'nin, ABD'nin Irak'a yapma- yı düşündüğü bir operasyonla hiçbir iliş- kisi olamayacağını belirten Güler, '"Irak'taki mevcut rejimle rrtifaka da ABDUeişbiriiğinedekarşı>Tz" dedi. TKP'ninyükselenbirhmeve sahip ol- duğunu ifade eden Güler şunlan söyle- di: "Sosyatizm pnogrammın yasama geç- mesi için yüzde kaç ohırsa okun oy ora- m yetmez. Güçlü ve örgütlü kitlelerin desteği gerekir. Ama insanmuza güven vermek için ve 'Bu memleket adam ol- maz' diyenlere karşı, TKP'nin akfağı heroyçokönemK." Bu yıl içınde TKP adıyla iki seçime katıldıklannı anımsatan Güler, Türki- ye'nin gerçekte dış borç diye bir soru- nu olmadığuıı anlatarak şöyle konuştu: "Bu borçlar yeni de değiL Türkiye'ye öz- gü de değiL 19. yüzyıldan beri var. Tür- kiye'yi iflas ettiren şeyin bu borç meka- nizması olduğunu görüyor ve bu borç- lan reddediyoruz. tç borçlar ise kamunun. halkın, enıe- ğiyle geçinenlerin, büyük serma\eye kay- nak aktarmasının sonucu oluştu. Biz bunlan da sileceğiz." ABD'nin, Ortadoğu'daki egemenli- ğini perçinlemek için Irak'a müdahale ermek istediğinin altını çizen Güler, Irak'taki mevcut rejımin de. ABD'nin Irak'ta bulmak istedıği silahlann da hep ABD kaynaklı olduklanna dikkat çek- ti. Güler, savaş karşıtlığı adına, bölge- geçtiğini ifade etti. "Bir ıttifak halin- de, çok önemsediğimiz Ukelerimizin üzerine, gölge düşmemesi olanaksızdı. Bu nedenle, dost biküğimiz bazı parti- lerledeittifakyapmadık'' diyen Güler, bir partinin, tanımı gereği, taraf olmak zorunda olduğunu, Meclis'te sandal- ye sahibi olmak için ittifak yapmama- sı gerektiğini vurguladı. Güler, Türki- ~T\ iyarbakır'dan aday olan TKP lideri Aydemir U Güler, "TKP, AB ve ABD emperyalizmine karşıyurtseverliği, ö'zelleştirmeye karşı kamulaştırmayı savunuyor"dedi Türkiye'nin gerçekte dış borç diye bir sorunu olmadığım belirterek u Bu borçlar yeni de değil, Türkiye'ye özgü de değil 19. yüş'Udan beri var. Türkiye'yi iflas ettiren şeyin bu borç mekanizması olduğunu görüyor ve bu borçlan reddediyoruz"dedi. mizde kendı ıktıdannın peşinden koşan güçlerle ittifak yapılmasını onaylama- dıklannı belirterek "Türidye'dekiiçha- reketKlik, ABD senaryolannın peşinden koşmayı giderek daha da güçleştiren bir dinamiğe sahip" diye konuştu. AB adına beyin vıkryoriar Solda gündeme gelen seçim ittifak- lanna da değinen Güler, ittifak mese- lesinin, saygın olmayan bir süreçten ye'de Avrupa Birliği (AB) konusunda büyük bir yalanın söylendiğini ve ka- fa kanşıklığı yaratıldığını anımsata- rak şu görüşleri dile getirdi: "AB'de emegin serbest dolaşımı değü, sermaye- nin serbest dolaşımısöz konusu. AB'nin, Türkrve'den demokrasi istediği yok. AB, Türkiye'nin daha çok özeDeştirme >ap- masnu, IMF progranunı harfiven uy- gulamasını ve Baüçıkanan doğrultusun- da hareket etmesini istrvor." AB adma yapılan çok boyutlu beyin yıkama kampanyasının sonuç verdiği- nin altını çizen Güler şu değerlendir- meyi yaptı: "TKP AB'ci yalan dalgasmı geri püs- kürtmeye çahşıyor. Çağdaşhk. demok- rasi gibi konularda AB üyeliğini değil, sosyalist bir Türkiye'yi öneriyoruz. Türldye'deki köhnemiş kaphaüst dü- zen savunularak AB'ye karşı çıküa- maz. Bu yapılacaksa, MHP'nin işi olabi- ür. Biz sosyalist bir Türkiye'nin, AB üyesi bir Türkrve'den çok daha çağ- daş, çokdaha demokrat, çokdaha onur- lu ve çok daha sağhkh bir Türkiye ola- cağma inanıv oruz. TKP; AB ve ABD emperyalizmine karşı yurtseverliği, özeDeştinneye kar- şı kamulaştirmavT, dinci gericiHğe kar- şı ay dınlanmayi ve şoven, milüvetçi tu- rumlara karşı halklann kardeşhğini savunuyor." Diyarbakır'dan milletvekili adayı olan Güler sözlerini şöyle sürdürdü: "Soldaki tabanın haritasının yeni- den değişmesinin bir anlamı >ok. Bu ne- denle biz yüzümüzü emekçilereve tüm ülkevedönüyoruz. TKP, Tündyv'nin her kökenden insanının partisi, Türk ve Kürt emekçilerinin partisi, bütün Tür- kiye'nin partisidir.'' BIRBAKIMA SERVER TANİLLİ Günlerin Arasından... Vakrt az, ama yapılacak işler çok... İlk yaptığım da, Profesör Bülent Tanör'le, Ismet Zeki Eyüboğlu'nu ziyaret etmek oldu. Ikısi de, Ça- pa Nöroloji Kliniği'nde yatıyorlar. Bülent Tanör'ü iyi buldum. Her zamanki esprisi üstündeydi. Rahatsızlığı, büyük bir direnişi gerekti- riyor; o da onun bilinci ıçinde. Hastalanmadan ön- ce, pek önemli bir konu, Üçüncü Dünya dediğimiz, "Gelişmekte olan ülkelerde demokrasi" üzerinde çalışmaya başlamıştı. Rahatsızlığı sürerken de, bul- duğu herfırsatta, konusunu geliştirdi. Şimdi de, bir yeni fırsatı yakalamanın arkasında. Aklı fikri Tanör'ün, yaratacağı yeni eserınde... Ismet Zeki Eyüboglu da, sol kolunda hafif bir felç- leyatıyor.Otatlıüslubuylaanlattı: "Nietzsche'nin 'Ec- ce Homo'sunu çeviriyordum. Bitmesine 30 sayfa kala, başımdan aşağıya doğru bir sancı şımşek hı- zıyla dolaştı, sol kolum tutmaz oldu. Bir rehabılitas- yon gerekıyormuş; biterbitmez de, o 30 sayfanın çe- virisini tamamlayacağım, tamamlamalıyım da!" Onun da aklı fikri, o 30 sayfada... Klinikten dönerken acı acı düşündüm: Nasıl da çe- lişmeli bir toplumda yaşıyoruz. Biryanda Bülent Ta- nör'le Ismet Zeki Eyüboglu, dertlerıni unutmuş, top- luma kazandıracaklan yeni fikir ve degerlerin arka- sındalar: öte yanda, insanlanmıza hiçbir şey verme- den dolaşan bir vurguncu, hortumcu, onlarta işbirli- ği içinde ve çoğu madrabaz bir politikacı kalabalığı. Ve gündemi işgal eden de bu sonuncular... • 3 Kasım seçimleri için partilenn yayımladıklan se- çim bildirgelerini okuyor musunuz? Topluma yeni bir yön vaat edenı nasıl da az! Çağdaş dünyadan ve yurt sorunlanndan kopmuş- luk; bırikiyüzlülük, biraldatmaca, bir kandırmacadır gidiyor çoğunda. Politika, adı üstünde "yurt yönetme", saygın bir uğraş ve sanattır. Ona layık bir varlık göstereni, özel- likle son yıllarda, nasıl da hızla azalır oldu ülkemiz- de. Tutuculuk, dahası geriye savruluşlar... öte yan- da, bakıyorsunuz, adamın -kalıbı kıyafeti dışında- gözle görülür hiçbir özelliği ve marıfeti yok, ama bir partinin başkanlığı kavgasında ve partisi de önde ko- şuyor. Bu çelişmenin kaynağı üstünde düşünmelıyiz! Sonra, partilerin aday lıstelerinde, nerede kadının yeri? Ya seçim bildirgelerinde çocuğun? 30 Eylül günlü Cumhunyet'te, "Dünya Çocuğa Sırtını Döndü" başlıklı, istatistik bilgilere dayanan çarpıcı bir yazı yayımlandı. Ülkemiz de. bu savrulu- şun ıçinde. Şu seçim kampanyası, ondan bir parça. Prof. Şükru Hatun. 2 Ekim günlü Radikal'öe "Top- lumun Yansı Unutuldu!" başlıklı yazısıyla bunu ser- giliyordu: "Ne partilerin seçim bildirgelerinde ne de lideherin beyanatlannda çocuklann sorunlanna bir vurgu var. Halbuki, 18 yaşına kadar herkes çocuk ve çocuk nüfusu toplumun yarısını buluyor." Irkilmez olur musunuz? Peki komşumuz Irak'a yönelik, ama bızi de çok et- kileyecek Amerika'nın saldın olasılığı üstüne, seçi- me katılacak partilerden, sistemli, savaş karşrtı bir çıkış işittiniz mi? "Doğu sorunu" ise hepten unutulmuştur. Işte bu düzeyde bir seçime gidiyoruz... • 28 Eylül günü, Çağdaş Yaşamı Destekleme Der- neği Bakırköy Şubesi'nin ve onun değerli başkanı Gül- sün Özakın'ın -Kültür Koleji Amfisi'nde- düzenledi- ği, bir Nâzım Hikmet Şiir Resitali verdim. Izleyicilerin düzeyini ve heyecanını anlatamam. Bir böyle resitali de, 1 Ekim'de Sanyer'de Darüş- şafaka Lısesi'nde tekrarladım. Genel Yönetıci Sayın Azmi Özkardeş ve lise müdürü Sayın Kudret Uluköy, ayrıca kımı ögretmenlerletanıştım. Hepsı de görev- lerinin bilıncinde cıddı ve yetkin insanlar. 130 yılı aş- kın yaşıyla, ülkemizin bu en eskı ve köklü irfan oca- ğı, apayn bir yapıda ve düzeyde. Devletten yardım almayan, kendi yağıyla kavrulan bu kuruluş, Fatih'ten Sanyer'e taşındıktan sonra yepyeni bir gelişmeyi de yaşıyor. Kız-erkek öğrencılerinin ciddiyeti anlatılır gi- bi değil. Daruşşafaka'dan dönerken, ülkemde böy- le örnek bir kuruluşun bulunmasından yurttaş ola- rak gururduydum. Temelini atanlar, nur içinde yatsınlar!.. Mustafa Balbay yılın gazetecisi Baykal'ayılın siyasetçisi ödülü ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Merkezi Mersin'de bulunan Se- çilmiş ve Atanmışları Izleme Derneği, (ÎZ- DER) CHP lideri Deniz Baykal'ı, "Yıhn Siyaset- çisi'', Gazetemizin An- kara Temsilcisi Musta- fa Balbay' ı da "yıhn ga- zetecisir seçti. Ankara Ticaret Oda- sı Salonu'ndaki dünkü ödül törenine katılan Baykal, sivil toplum ör- gütlerinin önemine işa- ret etti. Ödüle değer gö- rüldüğünde sorumlulu- ğunu bır kez daha anım- sadığuıı kaydeden Bay- kal, "Sizk'ri bu değer- lendirmenizdevanılrma- maya çaba gösterece- ğnn" dedi Törende Turizm Ba- kanı Mustafa Taşar'a da "Yıhn Bakanı" ödülü verildi. Taşar, Türk tu- rizmini büyütmek, bü- rokratik engelleri orta- dan kaldırabilmek için 14 ay boyunca geceli gündüzlü çalıştıklannı söyledi. "Yıhn Hukukçusu" ödülüne layık görülen Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bu- min'ın ödülü de, Anaya- sa Mahkemesi Genel Sekreteri Ahmet Ham- di Yapıa'ya verildi. CEM RADYO /^BAŞAKÇÂ 12.30 Başak lkz> Oğlen Sohbetı TE\7 ELLA 16.00 Kutluay Erdoğan - Fua: Uğu' 10. KÖY 19.00 Ekran Ataer'le llgm; Koniar ve Muz* HAYAL SANDIĞI 22.00 Ayse Acar'm taş pbklarU gpçmşe yolcukjğı. TÜRKÜLER TÛM DÜNYADA ww» cemradyo com ATV Ses Frelcans^ 7 38 Tcl 0 2i:639"t 43: (pbx' Faks 0 212 6397435 NAZİLER KİTAPLARI SOKAKLARA YAKMAKİÇÎN YIĞIYORDU. KORSAN, HAKSIZ KAZANÇİÇİN YIĞIYOR. İKİSİNİNDE GÖRÜNÜMÜ 1ĞRENÇ! Bilim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği (BESAM)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle