23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 HAZİRAN 1989 HABERLER CUMHURİYET/7 Haklarındaki kararlar Askeri Yargıtay'da bozulan 144 sanık için ikinci karar verildi TKP davasında 8 yıllık sürünceme BİR DAVANIN ÖYKÜSÜ edilmesi nedeniyle karara yer Soruşturması 12 Eylül 1980 bulunmadığına hükmedildi. harekâtıyla bırlikte başlayan Askeri mahkemenin bu kararı, Ankara TKP davası, askeri savcıhğm 30 Kasım 1981 tarihli askeri savcılık ve sanık avukatlannca temyiz edildi. iddianamesiyle, Ankara Sıkıyönetim Kotnutanlığı (1) Askeri Yargıtay 5. Dairesi, No'lu Askeri Mahkemesi'nde toplam 226 sanık için yapılan başladı. Askeri mahkeme, temyiz başvurularını toplam 288 sanıklı ılgılı inceledikten sonra, 28 Ekim ilk kararını 29 Mart 1985'te verdi. Bu karar ile sanıklardan 1987'de aldığı bir karar ile verilen mahkumiyet 227'si 20 gün ile 17 yıl 4 ay kararlarından 91 'ini onadı. arasında değişen çeşitli hapis cezalarına çarptırılırken, 58 Askeri Yargıtay 5. Dairesi, 137 sanık için ise beraat kararı sanık için verilen kararları ise verildi. Yine bu karar ile beş bozdu. Bunun üzerine Ankara sanık hakkında davanın 4. Kolordu Komutanlığı (1) muvakkaten tatiline, iki sanık No'lu Askeri Mahkemesi'ne için davanın ortadan yeniden gelen dosyaya, daha kaldınlması, üç sanık için sonra yedi sanıkla ilgili olarak görevsizlik ve iki sanıkla ilgili açılan davalar da eklendi ve de dava dosyalannın tefrik sanık sayısı 144'e yükseldi. 1402'lik doktor için başvuru ANKARA (ANKA) Ankara Tabip Odası (A TO) Yönetim Kurulu, 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasası 'yla görevinden alınan doktorlann görevlerine iade edilmesi için Sağlık Bakanlığı'na başvurdu. A TO Genel Sekreteri Dr. Ata Soyer, başvuru konusunda "Antidemokratik bir uygulama sonucu kamuda mesleğini icra edemeyecek duruma düşürülen meslektaşlarımız hakkında alınmış mahkeme kararları da bulunmasına karşın göreve iade edilmemelerindeki ısrarlı tutumu anlamak mümkün değildir" dedi. İlk karar 1985'te Askeri mahkeme, 96sanık için beraat, 36sanık için de 1 yıl 4 ay ile 9 yıl 4 ay arasında değişen çeşitli hapis cezaları verdi. Bir sanık hakkında zamanaşımı nedeniyle açılan davaları ortadan kaldıran askeri mahkeme, bir sanık için de ikinci kez aynı suçtan dava açıldığı sonucuna vararak davanın reddini kararlaştırdı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara 4. Kolordu Komutanlığı (1) No'lu Askeri Mahkemesi'nde sekiz yıldır süren Ankara TKP davasında, haklarında daha önce verilen kararlar Askeri Yargıtay'da bozulan 144 sanık için dün ikinci kez karar verildi. 96 sanık için beraat, 36 sanık için de bir yıl dört ay ile dokuz yıl dört ay arasında değişen çeşitli hapis cezaları veren askeri mahkeme, bir sanık hakkındaki davayı zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırdı, bir sanık hakkında ise aynı suçtan ikinci kez dava açıldığı sonucuna vararak davanın reddine karar verdi. Askeri mahkemede dün yapılan duruşmaya, sanıklardan Atilla Aşut, Cemal Tuğluk ile sanık avukatlarından Halit Çelenk, Veli Devecioğlu, Hasan Ürel, Melih Ergun ve Reşat Kadayıfçılar katıldılar. Daha sonra karannı açıklayan askeri mahkeme, 36 sanığa TCK'nm 141/56 ve 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasası hükümleri uyannca çeşitli hapis cezaları verdi. Buna göre Selahattin Kocak 9 yıl 4 ay ağır hapis ve 12 bin lira ağır para cezasına çarptınlırken, Hasan Çapçı, Nur Gürkan ve Ali Lenger'e ise 8 yıl 10 ay 20 gün ağır hapis cezası verildi. Ayşe Eren (Yalçın), Mehmet Kayabaş, Ahmet Özbalı ve Ahmet Özgül'e 8 yıl, Nuri Gazibeyuğlu, Ramis Doğan ve Senem Doğan'a (Paksoy) 7 yıl 4 ay 26 gün ağır hapis cezası verilirken Hilmi Yusuf Işık, Atilla Aşut, İsnıail A>kaç, Sezgin Türk (Türkoğlu), Mehmet Yılmaz, Özlem Karakurt, Melte Tanzok, Mehmet Kopan, Meral Serinyel ve Selami Kıymaç'a da 6 >ıl 8 ay ağır hapis cezası öngörüldü. Tacettin Ozdinç, Mevlül Doğan, Mehmet Nuri Büyükhatipojğlu, Kemal Kıyak, Okay Başak, Ummühani Canan Öztürkçü (Can), Nabi Özdoğan ve Yaşar Ercan'a 5 yıl 6 ay 20 gün ağır hapis, Ali thsan Aktaş'a 5 yıl 3 ay ağır hapis ve 3 bin lira ağır para cezası, Cemal Özsaygı'ya 4 yıl 9 ay 23 gün hapis ve 4 bin 500 lira ağır para cezası verildi. Ayten Kaçar (Köse) hakkındaki davayı zamanaşımı.nedeniyle ortadan kaldıran askeri mahkeme, Ali Haydar Doğan hakkında ise aynı suçtan Adana Sıkıyönetim Mahkemesi'nce beraat kararı verildiğini ve bu kararın da kesinleştiğini belirterek, ikinci kez açılan bu davanın reddine karar verdi. Askeri mahkeme, haklarında ceza verilmesini gerektirecek emniyet anlatımlar dışında, "şüpheden uzak ve inandırıcı delil bulunraadığı" gerekçesiyle şu 96 sanık hakkında ise beraat kararı verdi: "Cengiz Yılmaz, Seyfi Ünver, Dinçer Akbal, Yaşar Aksoy, Haydar Giingör, Avdın Ozesen, Mükremin Bedir, Ahmet Sağlam, Yaşar Balak, Mehmet Giil, Sahir Eroğlu, Yiiksel Çaglayan, Hasan Evci, traam Başıbüyük, Oğuz Uyanık, Haşim Kahar, Sadettin Serin, Hasan Giingör, Osman Kocak, Adem Tosun, Sabahattin Şen, Zehra Seyrek, Sevinç Cangıir, Saniye Nazik Yakuphanoğullanndan. Özen Aşut, Hayrullah Aslantürk, Mustafa Benal Tanlı, Cemal Cömert, Ahmet Saraoğlu, Birgül Piyal, Yaşar Bülent Piyal, Mustafa Vural, Erol Eroğlu, Sabire Hale Çavuşoğlu, Nurten Gazibeyoglu, Ayşe Lnal, Erkin Tanar. Mehmet Danışman, Ali Ke mal Giimriikçü, Temal Aksoy, Ali İhsan Yalçın, Giilcan Sezer Eyüpoğlu, Mustafa Leblebici, Osman Şen, Yılmaz Topçu, Yiıcel Zengin, Meral Yılmaz, Süleyman Diizgiin, Fatih Kaplan, Ali Kanıkıra, tlyas Tekin, Ilgi Vanş, Vahdeti Değirmenci, Necdet Can, Kerim Çelikkava, Ali Balkan, Yılmaz Erbay, Ömer Faruk Yenigün, Erol Karaca, Bahattin Aslan, Hasan Ayhan, Cemal Giingör, Savaş Mehmet Dizdar, Zekeriya Al, Kenan Basat, Mustafa Tekin, Muharrem tkitimur, Eyıip Sıhhatli, Ömer Albaz, Muharrem Ölçer, Şiikran Şakir, Mehmet Şimşek, Seyyare Cansu, Necati Karadag, Barbaros Tanç, Gazel Aksel, Selahattin Yılmaz, Ümit Önder, Halil Çelirali, Osman Yıldız, Mustafa Kemal Dinçer, Yaşanur Aras, Halil Cengiz, Edip Mohanoglu, Abduşşekür Deger, Mehmel Necati Hatipoglu, Erdoğan Ünal, Riiştii Apaydın, Hiisnü Niivit Bayurgil, Musa Demircioglu ve Bagdat Demirmercioglu." Berktay hakkında dava ÎZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İnsan Hakları Derneği tzmir Şube Başkanı Alpaslan Berktay hakkında, işkenceyle ilgili olarak söylediği ve basında yer alan "Işkenceci, iblisin ta kendisidir" sözleriyle ilgili olarak dava açıldı. Alpaslan Berktay konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, Türkiye'de insan hakları savunucusu olmanın zor olduğunu belirterek, "Işkenceciyi devlet olarak benimsemek büyük bir hata. Böyle bir şey düşünülmedi ve düşünülemez" dedi. Alpaslan Berktay'm 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşması 15 eylülde yapılacak ve Berktay 'ı dokuz avukat savunacak. Eruh'un Fındık bucağı yakınlarında bir süre önce cesedi bulunan ve jandarma karakolları arasında kuryelik yaptığı bildirilen Osman Esendemir'in yakınları adına cumhuriyet savcılığına başvuran avukat Zübeyr Aydar, tabur komutanı ve korucuiarın cinayetten sorumlu olduklarım öne sürdü. SİİRT/ERUH (Cumhuriyet) Jandarmaca gözaltına alınıp koruculara teslim edildikten sonra ölü olarak bulunan Osman Esendemir'in yakınları savcılığa başvurarak cinayeti Fındık Jandarma Tabur Komutanı Binbaşı Oktay Tekin ile 6 korucunun işlediğini ileri sürdüler. Yakmlan, Osman Esendemir'in baltayla parçalanarak öldürüldüğünü, ölumünden önce de jandarma karakolları arasında kuryelik yaptınldığını öne sürdüler. Osman Esendemir'in ölü bulunmasından sonra iki köylünün de halen kayıp olduğu bölgede olaylarla ilgili incelemelerde bulunan SHP Milletvekili Fual Alalay. "Olaganüsfü hal uygulamasının süntıesi için bölgede korucularla güvenlik giiçlerinin ola> tezgâhladıgı"nı söyledi. Siirt Valisi Atilla Koç, Osman Esendemir'in ölümü ve iki köylünün kaybolmasıyla ilgili gazetelerde yayımlanan haberler ve köylülerin başvurusu üzerine soruşturma başlattıklannı açıkladı. "Tabur komutanı maktulü olay günü önce başka köylerde görevliymiş' gibi göndermiş, böylece alıskanlık kazandınlarak olayplanlanmıştır. Osman'ın jandarma kuryesi olarak kullanılmasının ardında öldurme amacı yatmaktadır. Olay günü helikopterin gözciilük yapıyor görünmesi, güriiltü yaratarak köylülerin dikkatini başka yöne çekmesi, korucuiarın hesapta olmadıgı balde yoMa Osman'ı alması. aynca kurye olarak evrakın gönderildigi köyde asker bulunmaması olayın planlandığını, cinayetin kimler tarafından işlendiğini göstermektedir. Olayın planlayıcılan binbaşı ve konıculardır. Ancak köylü yurttaşlar, bölgede etkili bu kişiler hâlâ işbaşında olduğu için ifade vermeye kormaktadırlar. Şikâyetçi müvekkillerim korkudan köye dönememektedirler." Askeri kuryeyi kim öldtirdti? Osman Esendemir cinayeti NAZİLLİ CEZAEVİ Müdür görevden ahndı Hemen gtzattma ahndı Türkjye'nin Paris Konsolosluğu'nun kendisine verdiği seyahat belgesi ile saat 13.45'te uçakla Istanbul'a gelen Ataol Behramoğlu, Ataturk Havaalanı'nda ailesi, avukatı ile Yaşar Kemal, Emil Galip Sandalcı, Demirtaş Ceyhun, Ûzdemir ince, Bekir Yıldız, Refik Durbaş, Adnan Ûzyalçıner, Ismet Karadayı, Nevzat Senol, Panayot Abacı ve Atilla Birkiye taratından karşılandı. (Fotoğraf: Uğur Saner) Kocamı baltayla parçaladılar Osman Esendemir'in eşi zeynep Esendemir, eşinin baltayla parçalanarak öldürüldüğünü, sorumlularının da korucu Bahattin Aktuğ ile Binbaşı Oktay Tekin olduğunu öne sürdü. 9 çocuğu ile birlikte ailesini başsız bırakanların cezalandırılmasını isteyen Zeynep Esendemir, olayı incelemek üzere bölgeye gelen SHP Milletvekili Fuat Atalay'a, "Bizim hakkımızı savunun. Kocam öldürülmeden önce gözaltına alınmıştı. Ona kuryelik de yaptınlıyordu. Bir gün eve geldiginde vücudu işkence iziyle doluydu" dedi. Olayı incelemek üzere Siirt'e gelen SHP Milletvekili Fuat Atalay, Eruh'a gitmek için İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'yu telefonla arayarak can güvenliği istedi. Aksu'ya kayıp kişilerin yakınlarının korkudan köye dönemediklerini anlatan Atalay, araştırmasımn sonunda bakanlığa biJgi vereceğini söyledi. Avukat savcılıkta Eruh'un Fındık bucağı yakınlannda bir süre önce cesedi bulunan Osman Esendemir'in yakınları adına Cumhuriyet Savcılıgı'na başvuran avukat Zübeyr Aydar, "Osman Esendemir, Fındık Tabur Komutanı Binbaşı Oktay Tekin ile Güçlükonak köyunden Bahattin Aktuğ ile soyadlan belirienemeyen Ramazan, Ahmet ve Abdüikerim, aynca kimlikleri belirienemeyen üç korucu tarafından tammüden öldüriilmıiştür" dedi. Öldürülmeden önce kurye Avukat Zübeyr Aydar, 9 çocuk babası Osman Esendemir'in 26 Mayıs 1989 günü gözaltına alındığını, dokuz gün süreyle kendisine askeri birlikler ve korucular arasında kuryelik yaptınldığını anlattığı dilekçesinde olay hakkında şu bilgileri verdi: "Haziran 1989'da Binbaşı Oktay Tekin, Osman'a yine bir zarf verir ve Ormaniçi köyündeki askeri time götürmesini ister. Ailesi durumdan haberdar olarak Osman'ı konımak için yanına Nimet ve Ömer Esendemir adlı genç yegenleri verilir. Ormaniçi köyü yolunda Bahattin Aktuğ ile soyadlan belirienemeyen Ramazan ve Abdüikerim adlı korucular Osman Esendemir'le yegenlerini durdnrar. Bahattin Aktuğ, 'Gençler artık siz dönün. Binbaşı Osman'ı bize göndermiştir. Onunla işimiz var' diyerek gençlerin köye dönmelerini ister." Osman Esendemir koruculara teslim edildiği zaman Siirt ll Jandarma Alay Komutanı Albay Temel Cingöz'ün makam helikopteri olarak bilinen küçük helikopterin de olay yerinde dolaştığım öne süren avukat Aydar, düekçede daha sonra şöyle devam etti: "Osman'ın gece eve dönmemesi üzerine Fındık Muhtan Mehmet Erzen ile ihtiyar heyeti ve Esendemir ailesinin ileri gelenleri tabura giderek Binbaşı Tekin'den Osman'ı sorariar. O. meraklanmamalan gerektiğini belirtir. Ancak aradan giinler geçince bir kez daha gidilir, bu kez heyet binbaşı tarafından taburdan kovulur. Köylüler ve yakınları bölgede Osman Esendemir'i aramak isteyince bu kez Binbaşı Tekin, Ormaniçi köyiinü yasak bölge ilan eder." Cesedin Fındık bucağı yakınlannda bulunması üzerine binbaşının keşif heyetini beklemeden ve savcının onayını almadan Osman Esendemir'in parçalanmış cesedini Güçlükonak karakoluna getirttiğini anlatan avukat Aydar, böylece kanıtlann yok edildiğini öne sürdü. Aydar, Osman Esendemirin planlanarak öldürüldüğünü saviayarak şunları söyledi: tsunbul Haber Servisi Yaklaşık 5.5 yıldır Fransa'da yasayan şair, >>azar ve çevirmen Ataol Behramoğlu Türkiye*ye döndü. Atatürk Havalimanı'na gelişinde gözaltına aiınan Behramoğlu'nun bugün savcılığa çıkartılması bekleniyor. Öte yandan, Behramoğlu, gıyabında yargılandığı TKP davasından dün beraat etti. Ataol Behramoğlu, Türkiye'nin Paris Konsolosluğu'nun kendisine verdiği bir "seyahat belgesi" ile dün saat 13.45'te uçakla Istanbul'a geldi. Atatürk Havalimanı'na gelişinde Havalimanı Emniyet Müdürlüğü'ne götürülerek gözaltına alınan Ataol Behramoğlu kendisiyle görüşen arkadasımız ldris Akyüz'e Türkiye'ye dönmekten büyük mutluluk duyduğunu belirterek, "Ülkemi seviyorum, bu bizim ülkemiz. Dönmek zonındaydım. Heyecanlı değil, biJakis çok sevinçliyim" dedi. Behramoğlu, havalimanına gelişinde babası Haydar Behramoğlu, kardeşi Namık Kemal Behramoğlu ve avukatı Orhan Izzet Kök ile Yaşar Kemal, tHD îstanbul Şube Başkanı Emil Galip Sandalcı. Demirtaş Ceyhun, Özdemir tnce, Bekir Yıldız, Refik Durbaş, Adnan Özyalçıner, Ismet Karadayı, Nevzat Şenol, Panayot Abacı ve Atilla Birkiye tarafından karşılandı. Atatürk Havalimanı'nda gözaltına alınan ve daha sonra Güvenlik Şubesi'ne götürülen Behramoğlu'nun bugün savcılığa çıkarulacağı bildirildi. Behramoğlu, 1983 yılında Yazarlar Sendikası davasın Ataol Behramoğlu döndü da TCK'nın 141. maddesine muhalefetten yargılandı. Ancak dava beraatle sonuçlandı. Daha sonra Banş Derneği davasından iki yıl tutuklu kalan Behramoğlu, TKP davasında da yargılanması nedeniyle "aynı suçtan iki ayn davada yargılanamayacagı" gerekçesiyle Banş Derneği davasındaki durumu askıya alındı. Sahverilmesi sonrasında ise yuıtdışına çıktı. Atatürk Havalimanı'nda gözaltına alınan Ataol Behramoğlu, avukatı Orhan Izzet Kök'le birlikte Gayrettepe'deki Güvenlik Şube Müdürtüğü'ne götürüldü. Emniyet görevlileri, Behramoğlu'nun daha önceden "Devletin şahsiyetine tahkir" gerekçesiyle bir yıl hapis cezası bulunduğunu ve kendisinin şimdilik gözaltında tutulması gerektiğini söylediler. Avukat Kök'ün bu cezanın Banş Derneği davası tutukluluğuna mahsup ettirildiğini söylemesine karşın, Güvenlik Şube Müdürlüğü, yetkilileri bu gerekçeyi kabul etmediler. Avukat Orhan Izzet Kök'ün isteği üzerine Ataol Behramoğlu Siyasi Şube yerine geceyi geçirmek için Atatürk Havalimanı Emniyet Amirliği'ne gönderildi. Öte yandan, Ataol Behramoğlu Türkiye Komünist Partisi'ne üye olmaktan Îstanbul 2 Nolu Sıkıyönetim Mahkemesi'nde yargılandığı davadan beraat etti. Behramoğlu daha önce aynı davada 5 yıl ağır hapis cezasına çarptınlmış, bu karar Askeri Yargıtayca bozulmuştu. Sanıklardan Ali Erol Taygun ile avukat lar tnci tşbulur ve Güngör Erkekii'nin hazır bulunduğu dünkü duruşmada, mahkeme savcısı, sanık avukatlannın verilecek cezalarda arttırım öngören 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasası'run 17. maddesinin uygulanmaması yolundaki istemlerini reddetti. Sanık vekilkri ise eski savunmalarını yineleyerek müvekkillerinin beraatini istediler. Mahkeme, gerekçesi daha sonra yazılmak üzere aralarında Ataol Behramoğlu'nun da bulunduğu 27 sanık hakkında beraat kararı verdi. Beraat eden samklar şunlar: Kazım Argnz, Fatma Arguz, Nurten Bulutgil, Nurettin Yılmaz, Tekin Türkyılmaz, Mustafa Birol Özkoy, Zerrin Şenesen, Fatma Gülgiin Tevetoglu, M.Naci Alansatan, Muhammed Köymen, Celal Öztürk, Bülent Tarakçıoğlu, Berrin Uyar, Şerafettin Ayar, Selahattin Türkokay, Muazzez Ölgün Bökü, Penin Kara. Nail Hüsmenoglu, Hamza Karagöz, Nedim Dinçer, Ataol Behramoğlu, Ömer Ekin Balkancı, Ali Erol Taygun, Mehmet Baştuğ, Şefik Asan, Cemal Sami Yılma/turk, Hilmi Baydar. Mahkeme aynca sanıklardan Zekai Ertan'ı yasadışı Türkiye Komünist Partisi'ne üye olmaktan 7 yıl 4 ay 10 gün ağır hapis cezasına çarptırdı. Sanıklardan Ali Poyraz'ı silah bulundurmaktan 2 yıl ağır hapis cezasına çarptıran mahkeme TKP'ye üye olmak suçlarından beraatlerine karar verdiği 6 sanık hakkında ileri sürülen diğer suçlamalar konusunda da "görevsizlik" kararı verdi. işkence saıııklanna soruşturmama kararı İZ.MİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Nazilli E Tipi Cezaevi'nden nakiller sürüyor. Adalet Bakanlığı'ndan gelen ikinci bir yazı ile 30 siyasi hükümlünün Muğla Cezaevi'ne nakillerinin yapıldığı açıklandı. Hükümlülere karşı katı tutumu ile şimşekleri üzerine çeken Cezaevi Müdürü Soner Kösterclinin de görevden alındığı öğrenildi. Nazilli Cumhuriyet Savcısı Şeref ünal Mollaoglu, cezaevinden yapılan nakillerin normaJ olduğunu belirterek, "Ceza süreleri 3 yıldan aşağı olan hükümlüler yasa gereği norraal cezaevlerine ııakledilmektedir. Adalet Bakanlığı'na gönderdiğimiz 90 kişilik listenin ikincisi de geldi. Bu listeye göre 30 hükümlii Muğla Cezaevi'ne nakledildi. Diğer hükumlülerle ilgili listelerin de gelmesi halinde nakiller devam edecek" dedi. Cezaevindeki siyasi hü'iümlülere karşı uyguladığı baskı nedeni ile şimşekleri üzerine çeken Cezaevi Müdürü Soner Köstereli hakkında bazı hükümlü yakmlan Cumhuriyet Savcılıgı'na başvurarak suç duyurusunda bulunmuşlardı. Hükümlü aılelerin yaptıklan başvuruyu inceleyen Nazilli Cumhuriyet Savcısı Şeref Ünal Mollaoğlu, Müdür Köstereli hakkında soruşturma açmış, ancak takipsizlik kararı vererek soruşturmayı tamamlamıştı. Nazilli Cumhuriyet Savcısı Şeref Ünal Mollaoglu, Soner Köstereli'nin izinli olduğunu belirterek görevden alınma olayını doğruladı. Savcı Mollaoglu, Köstereli'nin Adalet Bakanlığı'na bağlı kuruluşlar dışında bir kamu kuruluşuna tayinin yapıldıgını öğrendiklerini söyledi. • TBKP'den tepki DUISBURG (ANKA) Türkiye Birleşik Komünist Partisi (TBKPJ Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Karaca ve Genel Sekreter Yardımcısı Osman Sakalsız, bir yıl önce öldürülen Hollanda Türkiveli Işçiler Birliği (HTİBJ Genel Başkanı Nihat Karaman'ın katillerinin bugüne kadar bulunamamasımn, Batı A vrupa 'daki Türkiyelilerin geleceklerine ilişkin resmi politikalarda kuşku uyandırdığını söylediler. Mehmet Karaca ve Osman Sakalsız tarafından yapılan açıklamada, Nihat Karaman'ın siyasi bir cinayete kurban gittiği öne sürüldü. Açıklamada, Amsterdam polisinin, aradan bir yıl geçmesine karşılık katilleri bulamadığı ve dosyayı kapattığı öne sürüldü. Saltuk konserine soruştıırma ANKARA (Cumhuriyet) tnsan Hakları Derneği Antalya Şubesi'nin 7 kişilik yönetim kurulu hakkında, dernek olarak düzenlenen Rahmi Saltuk konseri nedeniyle soruşturma açıldı. 6 mayıs günü yapılan Rahmi Saltuk konserinde söylenen türküler ve okunan şiirler nedeniyle haklarında soruşturma açılan İHD Yönetim Kurulu üyeleri savcılığa verdikleri ifadelerinde, "Yasaklanmış, türkü ve şiir okunmadı. Söylenen türkülerin kasetleri piyasada satılıyor. Konser, verilen program içerisinde uygun şekilde yapümış ve dağılmıştır" dediler. AN AP MİLLETVEKİLİ NURETTİN YILMAZTN "YENİDEN DÜZENLEME" ÖNERİSİNE TEPKİLER 141,142 ve 163 için tartışma tismannı önlemek için konulan maddedir. Hasaa Sabaşı (Antalya Belediye mokrasinın temelinde düşünce özgürlüğü bunların arasına sokulabilir. AMnrrezzak Alpaslaa (ANAP Bu teklifı getirenler sol düşünceye hâkim Başkanı): Ben zorla fikirlerin bastınlma yatar. özgürlükler yasalarla sınırlandısı taraftan değilim. Korkunun ecele fay rılabilir, ama kaldırılamaz. Bu yasa mad Ağn ll Başkanı): Düşüncenin yasaklan insanlar. 163. maddeyi sırf iş olsun diye dası yok. Demokrasi korku rejimi değil deleri sınır değil, yasaklama getirmiştir. masına karşıyız. Bu maddelerin kaldınl o maddelerle birlikte teklif ediyorlar. Demokrasiyi herkes için değil, kendileri için ması TBMM'ye aittir. dir. Fikirler toplumda tartışılarak makul 163. madde kaldırılmalıdır. bir düzeye gelir. Fikirlerin tartışılmasını Neeati Güllülii (Erzurum eski Bele Fehmi Olgnn (DYP Ağn eski tl Baş istiyorlar. Laiklik dinsizlik değıldir. yasaklamak çözüm değil, aksine ortaya diye Başkanı): 141, 142 ve 163. maddele kanı): 141, 142. maddeler ile 163. madTemel Y ı l d ı n n (DYP Kars ll Başaşırı uçları çıkartır. Bana göre 141, 142 rin kaldınlmasına hiçbir zaman bir vatan deyi birbirinden ayırmak gerekir. Bu kanı): Bu üç maddenin de kalkması topve 163. maddeler değiştirilmeli. perver olarak katılmayacağım. 12 Eylül maddelerin kaldınlması ise iyice düşünü lumda huzursuzluk yaratacaktır. Bu nedenle kalkmalarını istemiyorum. Yasnf Oztop (SHP Antalya II Baş Anayasası'nın ruhuna samimiyetle bağlı lerek yapılmalıdır. Muzaffer D ü n e z (ANAP Erzukanı): Çoğulcu demokrasilerde fikir öz yım. Anayasada başka değişikliklerin yaNecati Y a k ı ş ı r e r (SHP Kars ll rum tl Başkanı): Bu konu bizim değil, Angürlüğü vardır. 141, 142 ve 163. madde pılmasını da istemiyorum. Başkanı): Ceza yasasındaki düşünce suç\ecati Bölökbaşı IANAP Erzu kara'nın işi. Büyüklerimiz bilir. ler fikir özgürlüğünü engelleyen maddeMustafa Kal (SHPErzincan Millet larını kapsayan bu maddelerin kalkması ler olup, esas itibanyla faşist ltalyan ya rum eski ll Başkanı): Bu maddelerin kaldırılmasından yana değilim. Ortada bir vekili): 141 ve 142. maddeler tamamen gerekir. Özellikle 142 ve 143 bize faşist sasından almmıştır. Bu nedenle demokMussolini'den miras kalmıştır. Antiderasinin zedelenmesine neden olan bu mad inanç ve bir hürriyetin sımrlanması değil, kaldırılmalıdır. Bu maddelerin hâlâ TC mokratik maddelerdir. Çağımızda düşünbir sınıfın diğer sınıflar üzerindeki tahak yasasında bulunması demokrasimiz açıdelerin yasalanmızdan çıkanlması gerece ve örgütlenme suçu diye bir suçun olkir. Özellikle bu yasa maddelerinden kümünü öngören düşünce ve düzeni ger sından büyük ayıptır. Bu ayıbı kapatmak maması gerekir. Türkiye'de demokrasiyi çekleştirme faaliyetlerine sınır koyan hü için Türkiye'nin AT'ye girebilmesi için yargılama zaman ve zemine göre değişsavunan tüm kişi ve kuruluşlar, bu madmektedir ve genellikle hangi eylemin bu kümlerdir. 163. madde ile diğer madde mutlaka bu maddeler hepten kaldırılma delerin kalkması için mücadele etmelidir. maddeler kapsamına girdiği tespit edile leri mukayese etmek iktiza eder, zira din lıdır. 163. maddeyi bunlardan farklı de Bu, bir insanlık görevidir. mediğinden çok kere insanlarımız haksız ve ınanç insanın yaratılışından beri var ğerlendirmek gerekir. 163. maddenin özAbdnrrahman KODİ (ANAP Kars yere huküm giymektedirler. Demokrasi dır ve devam edecektir. Bu maddenin göl gürlükle ilgisi bulunmamaktadır. Onun lerde har türlü fikir ve düşünce söylene gesine sığınılarak geniş ve maksatlı yo getireceği serbestlikte insan hak ve özgür tkinci Başkanı): Insanlann düşüncelerinbilmeli ve örgütlenebilmelidir. Aksini dü rumlar yapılmak suretiyle ve inanç hür lüklerinin kısıtlandığı bir şeriat düzeninin den ötürü ıstırap çekmesine karşıyız. Bunriyetine çeşitli sınırlar konulmak istene gelme olasılığı olduğundan bunun diğer dan dolayı düşünce suçlarını oluşturan üç şünmek demokrasi ile bağdaşmaz. bilir. Işte böyle bir fırsatı ortadan kaldır maddelerle birlikte ele alınması yanlış maddenin de kalkmasından yanayız. Turgut Ş e a fSide Belediye Başkanı): mak için 163. maddenin kaldırılmasında olur. Sabri Kurt (tzmir Baro Başkanı): Bu asırda 141, 142 ve 163. maddelerin bu fayda vardır. Reeai Alptekin (ANAPErzincan tl Düşünce özgürlüğünün olmadıgı yerde lunması olmaz. tnsan insandır. Komünist Hulusi Sırmarı (DYP Erzurum tl Başkanı): 141, 142 ile 163. maddelerle il demokrasiden söz edilemez. Faşist Musde olsun, öteki de olsun. Bence partileri Başkanı): Bugün cenazeye gittim. Bu yüz gili yorum yapmayacağım. Bu, Ankara' solini döneminin ttalyan Ceza Yasası'nkurulsun. Şimdi de var, ama gizli var. den konuyu bilemiyorum. Bir şey söyle da Meclisin işi. dan aktarılan bu maddeler TCK'dan çıGizli daha tehlikeli. Onlar da bu memle yemeyeceğim. Ali T * * a (SHP Erzincan ll Başkanı): karılmadığı sürece, ülkemizde demokraketin insanları. Fikirlerini söyleyebilmeKerim Yıldız (Aşirel ReisiAğrı): Bu maddeler düşünce özgürlüğünü kısıt sinin varlığından söz etmek mümkün deliler. Gizli gizli düşünmesinler. Yeri gel 141 ve 142. maddeler düşünce özgürlüğü layıcı maddelerdir. 163 dedahildir. Bu ne ğildir. Bu maddeler tümden kaldırılmalıdiği zaman bu memleket için yumruk vu nü kısıtlayan maddelerdir. Derhal kaldı denle bu maddeyi tamamen kaldırmak ge dır. Bugün Türk yargı sistemi ilcriye deracaklardır. ğil, geriyegitmiştir. Başta 141, 142, 163. rılmah. 163. madde kaldınlırsa şeriat dü rekir. Düşüncenin yasağı olamaz. Çetin Bozkurt (SHP Erzurum tl zeni getirmek isteyenler ortaya çıkar. BuAkgttn Ertürk (DYP Erzincan tl maddeleri olmak üzere TCK değiştirilmeBaşkanı): Düşünce özgür olmalıdır. Dü nu da dikkatli değiştirmek gerekir. Başkanı): 141 ve 142 Türkiye'de bir sınıf diği, Ceza Usul Yasası'ndaki savunmayı şünce suçları kaldırılmah. Demokratik Kasım Akdeniz (SHP Ağn ll Baş hâkimiyetinin kurulmasını önlemek için kısıtlayan tum hukümler kaldırılmadığı rejimi tamişletebilmek için bütün düşün kanı): Özgurlükleri kısıtlayan bu madde dir. Marksist düşüncenin kurulmasını en takdırde, bağımsız bir yargıdan söz cdilcelerin serbest söylenebilmesi lazım. De leri kaldırmak gerekiyor. 163. madde de gelleyen maddelerdir. 163. madde din is meyeceklir. CİZRE (Cumhuriyet) Askeri bir araca ateş açılması olayına karıştıkları gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra işkence gördüklerini belirten Sincan Örgün ve Şeyhmuz Ateş'in başvurusunu de> ğerlendiren ilçe idare kurulu "soruşturmaya gerek olmadıgı"na karar verdi. Örgün ve Ateş'in avukatları Orhan Dogan ve Hasip Kaplan soruşturmayı kurul adına yürüten Yüzbaşı Ömer Tolgay'ın objektif davranmadığını, tanık anlatımlarıru etkilediğini vurgulayarak işkence yapan astsubaylar hakkında dava açılmasını istediler. Mardin'in Cizre ilçesinde 20 ocak günü askeri bir araca ateş açılmasından sonra kuşku üzerine Örgün ve Ateş, gözaltına alınmıştı. Şeyhmuz Ateş gözaltı süresinden sonra sevk edildiği savcılıkta kendisine işkence yapıldıgını bildirmişti. Vücudunda sigara yanıklan bulunan Ateş'e, avukatları Hasip Kaplan ve Orhan Doğan'ın başvurusu üzerine rapor verilmişti. Ateş \ e Orgün'e gözaltına alındıkları süre içinde işkence yaptıklan gerekçesiyle haklarında soruşturma açılması istenen Jandarma Astsubay Mustafa Çelik ve Selami Güneş de Ateş'in vücudundaki sigara yanıklannın gözaltına alındığında var olduğunu savunmuşlardı. Çelik ve Güneş, izlerin ne olduğunu sordukları Ateş'in kendilerine "Bir bunalım anımda kendi sigaramı vücudumda sondürdüm" yanıtını verdiğini de öne sürmüşler ve Ateş'e gözaltındayken imzalattıkları belgeyi kanıt olarak göstermişlerdi. Çevik'in davası A TİNA (AA) Marmaris Gümrüğü'ndeki hayali ihracat olayının sanıklarından Turan Çevik, uyuşturucu bulundurmak suçundan bugün Atina Ceza Mahkemesi'nde yargılanacak Pire ilk derece mahkemesi, Türkiye'nin talebi üzerine Turan Çevik'in iadesi yönünde karar almış, ancak Yüksek Mahkeme, bu kararı "sanığın suçlu olduğunun kanıtlanması için Türkiye'nin yeni belgeler göndermesi gerektiği" gerekçesiyle ertelemişti. Doç. Dr. Yavıız Okçııoğhı evlendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay Ticaret Dairesi Başkanı Doç. Dr. Yavuz Okçuoğlu, Meral Tan ile An kara'da evlendi. Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen'in kıydığı nikâhta, Doç. Dr. Okçuoğlu'nun tanıklığını Büyükşehir Belediye Başkanı Mıırat Karayalçm yaptı. Gazeteciler cesaevini gezecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanı Oltaıı Sııngıırlıı, Eskişehir'dc bulunan özel tip, kapalı ve yarı açık cezaevlerini gazetedlere gezdirecek. Yerli ve yabana gazetcdlerin katılacakları gezi. 29 haziran perşenıbe gtiıııı ÇALIŞANLARIN SORULARI SORUNLARI Yılmaz Şipal 2000 lira (KDV icinde) Çagdaş Yavııılan Tıırkchağı Cad. 3941 Cağaloglııİsıanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle