Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 KASIM 1989 HAVA DURUMU Genel Müdüriügu'nden alınan bilgıye göre, yurdun bat kesımler parçab bıJutlu, diğer yerter az bulutu ve açık. yurdun ıç tesimlen sabah saatlennde yer yer aslı geçecek HAVASICAKLlul. Önemlı bır d e f l ı ş t a otmayacak RÛZGAR Guney v* batı yönlerderı hafıf ara sıra orta kuvvette esecek Oenızlenıradeaegar Karadenız'de gündoflusu ve kesşleme, diğer denıaer>mi2de gun baDsı ve lodostan 35, Bat Karadena, Marmara. Ege ve Bat Akdenız de zaiianla 6 kuvvetmde saatte 1021. Batı Karadena Marmara. Ege ve Bat HHOenaüe zamanla 27 dens milı h d a eseceK DENIZ Uuteöıl dalgalı. daiga yuteekltîı 0515. Bat) Karadenız. Ege ve Batı Akde CUMHURİYET/15 TURKIYE'DE BUGUN Adana p ftuıyaman Afyon Agr> Ankara Anokya Antalya Artvın Aydrn 8al*ear DUNYADA BUGUN I Amstertam Amman Atma Bağdat Barc^lona A V B B 10° 24° 20° 25° Lenmgrad londra Madrıd Mılano Montreal Mosto» Munıh Ncw York Osk) Pans Prag Rıyad Roma Sotya Y B Y Y A B Y B Y Y B A Y B Y Şam B Tei Atnv A Tunus B VarvM Y vtoıed* Y Vıyana VYasfnngtOfiB 7junh Y 6° 13° 7° 15° 2° 7° 10° 12° 7° 12" 10° 30° 18° 16° 23° 27° 28° 14° 17° 12° 18° 8° MeMrdojiO niz açıtdarda yer yer 2 m tttayınöa olacak Van Gttu'ntte tara Az bulutlu ve açık geçecek Rüzsar guncy ve doğu yönlerden haffl. ara sıra orta kuvvetie esecek G6I kuçuk dalgalı olacak Göruş uzakliflı 10 km dolayında bukınacak B A A A A A 26° 12° Gümüşhane A 15° 2 ° t a 1«° 4°Samsun A A 16° BPHakfcân 22° 4°S«r1 A B 26° 12° Isparte 20°12°Sınop B B 22° 6°lstanbul 24°13°Sıvas A B 20° 8°lzrmr 12° 5° Tetardao B A 18° 3°Kars 19° 2°TraBzon A A 18° 3°Kastamtmj 8 19° 0°1bncet A B 22° 6°Kaysen Botu 22°10°Uşak A B 22° 8° Kırklareiı Bursa 19° 3°Van A Çanafckafc B 22°12°Kon»a 20° 6°Vtegal A A 20° 2°KuBHya Çorurn 20° 2°ZongukÜk B B 23° 10° Matatya OmzS A acıtı B OukıC G guneşlı K uıı S sı» A B A A A A A 28° 14° Diyarbakır 22°12°Edı™ 22° 8=Erancan 20° 5°Erajrum 14° 4° Eskışeru' 21° 4°Gazıantep 28° 16° Gınssıın 22° 17° 18° 14° 20° 23° 20° «°Mamsa 10° K Maraş T'Mersm 5° Mugla 4°Muş 8°Nı6de 13° Ofdu B 24° 10° A 25° W 24° 10° 19° 2° 19° 2° 20° 13° 20° 12° 19° 14° 21° 8° W14° 21° 1° 19° 12° 20° 12" 18° 1° 22° 6° 14° 2° 21° 3° 19° 14° POLİTIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Y Y y B Y y w Y Y 8 A A Y B Y Y Y Y 6 19° 8° 14° 10° 10° 15° 9° 24° 28° 32° 11° 25° 8° 22° 12° 10° 26° Koskoca Bir İmparatorluk... Sıyastite insanlar büyük yemeli de büyuk söz söylememeli... Nedense bizde siyasetçiler hem büyük lokma yutuyorlar hem de büyük söz söylüyoıiar. Uzak dönemden de, yakın dönemden de örnekler vereceğiz. İttihat ve Terakki döneminde bir Meclis oturumunda Harbiye Nazırı Mahmut Şevket Paşa için bir gensoru açılır. Paşa, hem Harbiye Nazırı hem de birkaç ordunun komutanı olduğu için yüksekten atmaktadır. Dahası Meciise gelip gensoruya yanıt bile vermemektedir. Filozof Rıza Tevfik, kürsüye çıkar, paşaya verir verjştirir: "Efendiler, Harbiye Nazın Paşa hazretleri bizimle bir elense etti, fakat ensemiz kalın olduğu içintomıldatamadı.Savaş burada değildir (Trablus savaşı), savaş oradadır. Bizden korkuyorsa, korkmamalıdır. Meclisin kendisine güveni yokturf' Talat Bey (Paşa) oturduğu yerden korku içinde bağırır: "İyi, ama 31 martta sakalını tıraş edip kaçan kimdi? Mahmut Şevket Paşa bu memleketi gelip savundu." Talat Paşa, Hareket Ordusu1 nun başında Mahmut Şevket Paşa'nın Istanbul'a gelişini anlatmak istiyor. Rlozof Rıza Tevfik pişkindir, hemen yanıt verir: * "Ben kendi hesabıma korkmam. Ne /sterterse hazınm. Burada duruyorum. Bu sefer kaçmayacağım. Talat Bey, sen kaçacaksın. Sana cevabım budur..." Bunları söyterken filozof Rıza Tevfik geleceği görür gibidir. Gerçekten savaş sonrası Talat Paşa ve arkadaşları bır Alman denizattısı ile memleketten kaçarlar. Talat Paşa kaçar, ama 150'likler listesine alındığı için Rıza Tevfik de Lübnan'a kaçar. Bizde 3e son dönemlerde bir siyaset adamı şapkasını bırakıp gitmiş, bir başkası ateş edildiğinde kürsünün altına saklanmıştır. Ne olsa can tatlıdır! Kaçmarn dememeli, sıkıya gelince insan bu, kaçar... İttihat ve Terakki'nin tarihi bir destandır. Bu destan, Tank Zafer üstadımıza göre "Bir çağın, bir kuşağın, bir partinin tarihidir." Bu destanı da bir ömür verip topladığı belgelerin ışığında ancak Prof. Tank Zafer Tunaya yazabilir. "Türkiye'de Siyasal Partiler" çalışması ile İttihat ve Terakki'yi.de inceleyen üstat, tarih olan kişilerin destanına da eğilmiştir. İttihat ve Terakki bir tarihi yaparken bir imparatorluğu da yakmamış mıdır? İttihatçılar dendi mi ilk akla gelen Talat Paşa, Enver Paşa, Cemal Paşa'dır. Sonra İttihatçılann gözünü budaktan esirgemeyen, merkezi umumi buyruklarını hiçbır şeyden çekınmeden yerine getiren, dağa çıkan, hükümet basan, istenilmeyeni hemen alaşağı eden adsız kahramanları gelmektedir. Teşkilatı Mahsusa bır avuç insanla koskaca bir coğrafyayı kaplamıştır. Birinci Dünya Savaşı bir dramdır. Bu dramın oyunculan arasında bir imparatorluğu savaşa sokarak Enver, Talat, Cemal de bulunmuştur. 19081918 yıllarına bir savaş ve bir batış sığdınlmıştır. Falih Rıfkı Atay, bu batışa "kumarda yitirme" diye bakmaktadır. "Anadolu çocuklan neredeler?" diye sorulduğunda alınan yanıt: "Cephede, kumarda yitirüdiler?" İttihat ve Terakki'nin, ardından gittiği Meşrutiyet'tir. Eğer 187B'da hazırlanan ve adına anayasa denilen kitabın maddeleri uygulanırsa her şey düzelecektir. İleri gelenlerınden bırine sorarlar: "Bu kitabı okudunuz mu?" "Okumadım, ama iyi bir şey diyoriar." Tank Zafer Tunaya üstadımız, ipek Mebusu Hafız İbrahim Efendi'nin konuşmasından birkaç cümle aiırken savaş kahramanlarmın kültür düzeyini de ortaya sermektedir. "Bendeniz on kuruşa nikâh kıyark&n burada devletin koca antlaşmalannı ret veya kabuiedecek kadar... İkHdanm yokiken... Üç yılda altı tane kabine devirdim, elimi kaldtrdıkça sadrazam yuvarlanıyor." İmparatorluk, kim ne derse desin, İttihatçılann kucağında yıkılmıştır. Bu enkaz üstüne Mustafa Kemal Paşa'nın kurduğu, cumhuriyettir Bunu da sonunda kimlere teslim ettik bıliyor muyuz? Destan diyoruz, ona bir paçavra diye bakanlar çıkabilir. . Destanları yazan da vardır, yazdıran da... BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Sıcak ülkelerde yetişen ve tohumlarından elde edilen yağ eczacılıkta, kozmetik ve sabun endustrisinde kullanılan ağaççık... Bir haber ajansının simgesi. 2/ Arka, sırt... "Vurgun" anlamında argo sözcük. 3/ Arap abecesinde bir harf... Yan. 4/ Başlangıcı olmayan, öncesiz... Baston. 5/ önerme. 6/ Hava basınçları eşit olan yeryüzü noktaları... Bir nota. 7/ Bir cins iri taneli zeytin. 8/ Yirmi beş metre kare tutarında tngiliz yüzey ölçüsü... Tavlada bir sayı. 9/ Belirli bir biçimi olmayan, hafif ve kısa süreli müzik parçası. YLKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bir film ya da televizyon programının hazırlanmasında emeği geçenlerin adlannı içeren bölüm. 2/ tyi huylu kimse... Sıvas'ın bir ilçesi. 3/ Kadın hastalıkları hekirni. 4/ Bir sayı... Yaprakları sebze olarak kullanılan ve efelek de denilen bitki. 5/ Düzen. 6/ Gelecek... Bir şeyi yapıp yapmamaya karar \'erme gücü. 7/ Eski Türkler'de çocukları İcoruyan tanrıça... Perde yapımında kullanılan çok inci gözenekli dokuma. 8/ Bağışlama... Mevlevi ayini. 9/ Hamurun, fmna verilmeden önce dinlenmesi için üzerinde bekletildiği tahta... Eski Mısir'da güneş tannsı. TARTIŞMA Şehircilik Eğitimi Vzeriııe Tartışnıa Şehircilik ve planlamanın bugün ülkede geldiği çizgide ve ülkenin gerçek gereksinimleri doğrultusunda istekleri karşılayacak şekilde şehircilik ve planlamada uzmanlık alanlarımn belirlenmesine ve eğitimin niteliğinin strüktürü ve sistemi üzerine tartışma yapılması amaçlanmaktadır. Dünyanın elli beş ülkesine her yıl kasım ayının sekizinci günü "Dünya Şehircilik Günü" olarak ele alınarak ülke şehircilik sonınları tartışılmakta ve her ülkede oluşturulmuş bulunan daimi komiteler bu konuda çalışmalar yapmaktadır. Bu yıl dünyada 41. Dünya Şehircilik Günü idrak edilecektir. Türkiye'de ise bu yıl 13. Dünya Şehircilik Günü etkinlikleri kutlanacaktır. Dünya Şehircilik Günü fikrini ilk kez 1949 yılında Arjantınli Prof. Carlos Della Paolera ortaya atmıştır. Kendisi, yurdu olan Arjantin'de planlamayla ilgilendiğinden ve çahşmalannı yaptığı kentin önemli, çözüm bekleyen sorunlan karşısında diğer ülkelerdeki meslektaşlarının da ynı sorunlarla karşı karşıya gelmiş olabileceğıni düşündüğünden bu konuda üniversal bir platform yaratmak istemiştir. Bu nedenle 41 yıldır bayraklaşan Dünya Şebircilik Günü giderek bir şehircilik haftasına dönüşmüş ve 8 kasım tarihi odak olmak üzere birkaç gün boyunca şehircilik konulanyla ilgili bilimsel toplantılar, seminerler, konferanslar, kolokyumlar düzenlemektedir. Bu vesileyle planlama uzmanlan, raeslek adamları, ülkenin planlamadan sonımlu özeksel (merkezi) ve yerel otoriteler bir araya gelerek planlama ve şehircilik sorunlannı, yaşam üzerine yaptıkları gözlemieri, elde edilen deneyleri tartışıp ortaya koymaktadırlar. Boylece Dünya Şehircilik Günü, ülkenin güncel şehircilk sorunlarına ve konularına da dikkatleri çekmektedir. Dünya Şehircüik Günü Türkiye Daimi Komitesi, Mimar Sinan Üniversitesi Rektörlüğü bunyesinde bir birim olarak çalışmakta ve gelenekselleşen kasım kolokyumlannı her yıl bir başka üniversite ile işbirliği içinde değişik üniversite kentlerinde yapmaktadır. Bu yıl 13. Dünya Şehircilik Günü, üniversitemizin yükümlüluğunde Mimarlık Fakül Doc. Dr. EMRE AYSU temiz Şehir ve Bölge Planlama Bölümü ile iş Yıldız Üniversitesi birliği içinde 6, 7, 8 Kasım 1989 tarihlerinde ve üniversitemiz salonlannda yapılacaktır. Ayrıca son üç yıldan bu yana Dünya Şehircüik Günü bunyesinde, geleceğin plancı adaylan olan üniversitelerimizin şehir ve bölge planlama bölümü öğrencileri arasında bir şehircilik araştırma yanşması yapılmaktadır. Bu yıl yanşmanın konusu kolokyum ana teması olan "Şehircilik ve Planlama Egitimi" ile ilişkili olarak "Nasıl Bir Şehircilik Eğitimi" adını taşımaktadır. Bu konunun seçilmesindeki temel amaç, şehircilik ve planlama eğitiminin durum saptamasıru yapmak, eğitim sorunlannı tartışmak ve yararh sonuçlar çıkartmaktır. Programdan anlaşılacağı gibi konu ile ilgili kamu kurumlan, eğitimci kurumlar ve uygulayıcı meslek odalarının konuyu etraflıca tartışması istenmektedir. Şehircilik ve planlamanın bugün ülkede geldiği çizgide ve ülkenin gerçek gereksinimleri doğrultusunda istekleri karşılayacak şekilde şehircilik ve planlamada uzmanlık alanlarımn belirlenmesine ve eğitimin niteliğinin strüktürü ve sistemi üzerine tartışma açılması amaçlanmaktadır. Bulgar soruınınun kökenlerî 6OYS7ÖNCE Cumhuriyel Kooperatifler 6 KASIM 1929 lzmir üe diğer bazı vilayetlerimizde kooperatifler teşkili için hummalı bir faaliyet vardır. Ancak bu teşkilattan köylulerimizin, müstahsillerin hakkile istifade edebilmeleri kooperatiflerin iyi idare edilebilmesine bağlı olduğundan gazetemiz bu mesele hakkında ehemmiyetli bazı vasayada bulunmuştur. İzmir gazetelerinden "Anadolu" refikiraiz de bizim gibi aynı halisane temenniyatı izhar eylemiştir. Bu hakh neşriyatı nazarı dikkate alan tzmir Valisi Kazım Paşa alâkadarlara kooperatifçi IVI, \ . ı K ı n d . i yetiştirilmesi için lazım gelen emri vermiştir. Bu ernir üzerine, kooperatifçi yetiştirilrnek için tzmir Ziraat Bankası memur ve SlNEMASlNDA muhasiplerinden 12 kişilik bir servis açılmıştır. Banka memurları burada kredi kooperatiflerine ait işleri ve idareyi güzelce öğrendikten sonra kooperatif açılmış olan yerlere giderek öğrendiklerıni gittikleri yerlerdeki kooperatifleri idare edenlere öğreteceklerdir. Filhakika böyle bir kooperatifçi yetiştirmeye çok ihtiyaç vardı. Kooperatifçi yetiştirilmedikttn sonra açüacak kooperatifler iyi idare Sorunun bugünkü boyutlarına gelmesinin nedeni, dönemin yetkililerinin, gelişmeleri iyi analiz edememeleri ve etkin önlem alamamalarıdır. Soydaşlanmızın sınır dışı edilerek Türkiye'ye gelmeleri ile başlayan "Bulgar sonınu", umduklarını bulamayan insanlann geriye donüşü ile Türkiye'nin gündemındekı yerini korumaktadır. Bu sorun, toplumumuzun her kesiminde tartışümakla birlikte, "nefeden kaynaklandığı" ve bugünkü boyutlarına nasıl geldiği gerektiği kadar irdelenmemektedir. 1925 yılında ailesiyle birlikte Bulgaristan'ın Madarah köyünden Türkiye'ye göç etmiş biri olarak, yaşadıklarımın ışığı altında Bulgar sorunu ile ilgili düşüncelerimi aktarmak istiyonım. Bir kere sorun, bugünün sorunu değildir. Tarihin köklerine dayanmaktadır. Kralhğın devrilmesiyle kurulan komünist Bulgar rejimi, 194O'lı yıllardan itibaren 40 yıllık bir plan çizmiş ve "aanhklann asimilasyonu" konusunda bilinçli çalışmalar yapmıştır. Bu çerçevede ilk olarak Türk okulları kapatılmış, Türk çocukları Bulgar okullarına alınarak Bulgarlaştınlmak istenmiştir. "Sonınun kangrene dönüşmeden çözümlenmesi" gereğine demiştik. Ancak Günaltay, "Size mi kaldı, bu işleri düşünmek?" diyerek bizleri kovalamıştı. tşte sorunun bugünkü boyutlarına gelmesinin nedeni, dönemin yetkililerinin, gelişmeleri iyi analiz edememeleri ve etkin önlem alamamalarıdır. Bulgarlar sistemli bir çahşma ile asimüasyona girişirken, Türk hükümetleri sorunu hep ikinci plana atıp, gereken önemi vermemişlerdir. Bulgaristan'daki Türklerin sorunu, halk ile uyuşmazlıklanndan kaynaklanmamaktadır. Türklerle Bulgarlar, Bulgaristan'da her devirde kardeşçe yaşayabilmişlerdir. Sorun, komünist Bulgar rejiminin uyguladığı baskıcı politikadır. Hatta 1933 y\hnda Cunıhuriyet'te yayımlanan, Bulgar hükümetine yakın bir yetkilinin yazısında, "Biı sizinle dosl olamayız. Neden derseniz, Osmanlı devleti bizim ozgürlük uğruna savaşan insanlanmızı öldürdü" demişti. Sadece bu yazı bile, bugünün habercisiydi. Ancak mesaj algılanamadı ve yetkililerimiz devekuşu gibi başlarını kuma soktular. ALHAMR/5 ÇAU3ANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL u inanan bir grup aydm, 1949 yılında dönemin Başbakanı Şemsettin Günaltaya çıkarak, FtKRET MADARALI "Diinyanın dört bir yanında Türkler vardır. Yazar Bunlarla ilgilenecek bir bakanlık kurulsun" Yalova/tstaabul GALERİ • ATÖLYE İEDRİ RAHMİİ EYÜBOGLU RESİM SERGİSİ (AMERİKA DÖNEMİ) 4 KASIM • ! ARALIK BÜTÜNZAMANLAR SANAT GALERİSİ PERA 146 97 38 1 3 2 64 26 YAVUZ DENİZ H e m Işçi H e m d e O r t a k " SORU: edilmez ve binnetice memleketimiz bunlardan zarar bile görebilirdi. Izmir'de şimdi bu fena idare ihtimalleri ortadan kaldınlrnış oluyor. Kooperatif teşkil edilen diğer yerler de lzmir gibi hareket ederse bu teşkilat köylulerimizi mesut eder. BEGÜM YONSEL CERAMIC Sanat CENTER Galerisi No 234 Çıflchavuılar T«l: Î68T3 32 368 11 93 Resim Sergisi 417 Kowm 30 Y I L ONCE Cumhuriyet 3 Kasifn 29 Kastm 1989 Pazo' Ptesı haiç hergLn (11 0019 00) apğız Incırlı C»d Akbukıl İ« MtrkaH rsıs) Karadeniz'in Balıkçıları» TURGUT ATALAY Sergisi 2 Kasım 25 Kasım TURGUT ATALAY SERGİSİ'nin Çerçevele'i tablolann karakterlenne göre uzman kuruluş otan RORANSA ÇERÇEVE tarafından "Floransa Ekolü" el yapısı çerçevelerden yapılmıştır Teşvikiye (Camı arkosı) Ihlamur Yolu Gunol Ap! TeM33 04 19 160 30 77 Bakanlar Kurulu 6 KASIM 1959 Bakanlar Kurulu bugun Başbakan Adnan Menderes'in başkanlığında saat 18'den 20'ye kadar devam eden bir toplantı yapmıştır. Toplantıda Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın da bulunduğu bildirilmektedir. Sızan haberlere göre, bugünkii toplantının konusunu dış meseleler teşkil etmiştir. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Eisenhovver'in memleketimizi ziyaretine ait Celal Bayar teferruatın müzakere edildiği ve ayrıca ayın 15'inde Başbakan Adnan Mendes'in katılacağı Tahran toplantısıyla aJakalı konulann gözden geçirildiği tahmin olunmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Eisenhower'in 67 araJıkta memleketimizi ziyareti münasebetiyle alınacak emniyet tedbirlerinin hazırlıklarına başlanmıştır. ali osman Resim Sergisi 312 Kasım 1989 FM Fuar ve Kültîlr Merkezi OrUklar Cjd No 17 Mec.dryeko». İSTANBUL TÜNCEL İ DOĞRU { 6 Kasım 25 Kasım = <Jlık Sok Op»rı H*n 43.16 S («•rmar» Eup Ot.S Yım) £ TlHlm 149 92 02 ModaCad 220 226 81300 Moda 346 97 14 Resim Sergisi \ S A N SANAT MERKEZİ NUR • BALE EMİROĞLU • ESTETİK JtMNASTtK • RİTMİK JtMNASTtK • MODERN DANS • CONTEMPORARY • DANCE MOVEMENT • B U U I E Lm I At S AEDPA SANAT GALERİLERİ SANATÇILAR Sergı açdıslannda • Tanıtım Broşum Davetıye Ahş Katalog ışlennızde DızgıGrafıkRenk AyrımıMonîajBaskı b f n ^ MATBAACI A.Ş. 130 03 23 KASIM KOÇAK Hfisrev Gerede Cad 126 Te;«Kiye Meydanı 13$ 12 79 Resim Sergisi 1 Kasım 20 Kasım " S A N A T ATEIVES Stcak bir atmosfcr içinde hcrkfsc açık RESİM DERSLERİMİZ giilerman de\am ctmtktcdir Wıyol Sok. No 59 F.ndıkh'45 S« 3« 149 24 47 İnzibat sınıfı Türk ordusunda mevcut sınıflara ilaveten inzibat sınıfı ihdası kararlaştınlmıştır. Bu münasebetle Ankara'da kurulan İnzibat Okulunda subay, assubay ve erlerin yetiştirilmeleri için gerekli hazırlıklar yapılmıştır. Okul Amerika'nın M.P. eğitimlerine uygun bir şekılde tedrisat yapacaktır. AYŞEGÜL BETÎL TEM SANAT GALERIS) METIN TAUYMAN Süreçlerir 3KasMi2*raMıl989 PazartesıCiimane» 11 M 19 00 Nobel Sulh Mükafatı 1959 Nobel Sulh Mükafatı tngiliz politikacısı ve yazarı Philip Noel Baker'e verilmiştir. Bu seneki mükafat 42.600 dolardır. Sulh mükafatı komitesi, bütün siyaset ve yazı hayatı bo>unca sulh ve silahsızlanma için çalışmış olan Noel Baker'e bu mükafatın verilmesine karar vermiştir. Noel Baker halen 70 yaşındadır Kendisi senelerce İşçi Partisi milletvekili olarak parlamentoda bulunmuş ve 19501951 yıllannda Akaryakıt ve Enerji Bakanlığına getirilmiştir. Kendisine mükafatı kazandığı bildirildiği sırada parlamentoda bulunuyordu. Bu haberi verenlere, "Böyle şayialar duyuyordum, fakat bunlara inanmamıştım" demiştir. • YOGA Çocuklar. Gençler, Yetişkin Bayanlar ve Baylar İçin GünrJüz ve Akşam Seansları TEZHİP SERGİSİ 214 Kasım 1989 ORTAKÖY'DE BİRÜK VAKFI Yemcenler Cad N D 1] Çennberlıtas 516 41 28 DUKKANLAR, ATELYELER 225 000 TL'ye 136 06 10163 55 92 Haziran 19S8'den başlamak üzere aralıklı olarak 1970 yılına kadar, temmuz 1977'den başla)arak ocak 1985'e kadar da aralıksız olarak, SSK'ya bağlı işjerlerinde çalışbrn. Son 5 senede tavandan prim odedira. Ancak, bu arada ekim 1972'den mart 1981'e kadar da kolektif şirket ortağı olarak BağKur'a prim ödedim. 1985'te emeklilik isteğinde bulunarak ve de priralerimi birieştirerek 4. derece 10. kademeden SSK'ca bana yaşlılık aylığı baglandı. Bu durumda: 1) Benim aralık 1977 ile mart 1981 tarihleri arasında • hem SSK'y^ hem de BağKur'a prim ödediğim siirelere ait çalışmalanm, 1.5.1989 gunliı Cumhuriyet'te verdiğiniz >anıtta sozüniı ettiğiniz Yargıla\ kararlanna göre SSK kapsamında düşiiniilmesi gerekmez mi? H.A. YANITİ 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası kapsamında sigortalı çalışmasını sürdurürken, aynı zamanda BağKur sigortalısı olmayı gerektiren bir başka işte de çalışmaya başlayanların, BağKur kapsamı dışında kalacakları ve BağKur sigortalısı sayılmayacakları tartışmasızdır. "Şirket ortağı olmasına karşın çalışmasını sürdüren ve primlerini düzenli olarak ödeyen, BağKur kapsamına girmekle birlikte Sosyal Sigortalar Kurumu kap^amındaki çalışmasını sürdüren sigortalının, Sosyal Sigortalar Kurumu kapsamında duşunülmesi gereklidirl' (Yargıuy 10. Hukuk Dairesi'nin 21.12.1987 tarihli kararı.) BağKur Yasası kapsamına girmesini gerektirecek bir işte çalışmaya baslayanlar, bu çalışmalanna başladıklarında Sosyal Sigortalar Kurumu sigortalısı değillerse BağKur kapsamına girer ve BağKur sigortalısı olurlar. Bu konumda olanlardan aynı zamanda hem şirket hem şirket ortağı hem de aynı şirkette bir iş sözleşrnesine dayalı olarak çalışması nedeniyle Sosyal Sigortalar Kurumu sigortalısı da olması gerekenlerin durumu ne olaeaktır? Bu sorunun yanıtınıda Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 18.12.1987 larih, 7243 esas ve 7247 sayılı kararı verecektir. "Şirket ortağı olmasına karşın, şirkette hizmet aktiyle çahşan kişinin sigortalı sayılması zorunludur. Öte yandan, herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna bağlı olanların BağKur Yasası kapsamında düşünülmesine yasal olanak bulunmamaktadır" Kolektif şirket ortağının, kendi şirketinde ve aynı zamanda bir iş sözleşmesine dayanarak hem işçi hem de ortak olarak çalışması durumunda, SSK sigortalı olması söz konusudur. Siz de kendi şirketinizde aynı zamanda hem ortak hem de işçi olarak çahştıysanız Yargıtay kararına göre SSK kapsamına ahnmanız gerekirdi. Sahrayıcedit Yol Sok No: 3 Erenköy Tel: 359 17 68 R A M K O SANAT MERKEZİ NİHAT DÜŞKO / Resim Sergisi { EĞİTDER İST. ŞUBESI KONGRE DUYURUSU Birincide çoğunluk sağlanamadığından ikinci kongre toplantısı 12 Kasım 1989 pazar günü saat 10.00'da Bakırköy Adile Naşit Kültür Merkezi kârşısındaki ÖMÜR DÜĞÜN SARAYI'nda yapılacaktır. Üyelerimize duyurulur. HABİPAYDOĞDU Resim Sergisi 3 Kasım 21 Kasım 1969 Atiye Sok. 6 Teşvikiye 136 15 38 324 Kasım 1989, •? 0018 00 Cumartesıpazar gunlen dtjinda1 GARANTİ B.\NK.JıSI Nişantası Şubesı Teş\ikıye Caddesi 141 Tel 133 01 20 Yonca Modern Sanat Galerisi . Sergi Duyurulannız İçin 146 97 38 132 64 26 YÖNETİM KURULU ÖĞRENCİ SEÇME VE YERLEŞTİRME MERKEZİ BAŞKANLIĞI'NDAN Yükseköğretime girmek için 1990 öğrenci seçme ve yerleştirme sınavlarına (ÖSYS) baş\urmak isteyen adaylann dikkatine: 11990 Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavlan'na (ÖSYS) başvum 6 Kasım 1989 tarihinde başlayacak, 20 Kasım 1989 tarihinde sona erecektir. 2 1990 öğrenci seçme ve yerleştirme sınavlanna (ÖSYS) ilişkin bilgi ve kurallan içeren kıla%Tiz ile başvurma için gerekli belgeler yurtiçinde lise ve dengi oku! müdürlüklerinden; yurtdışında ise ABD, Avustralya, B.Almanya, Belçika, Fransa, Hollanda. lrak, Ingiltere, lsveç, Isviçre. Kuveyt, Libya ve Suudi Arabistan'daki eğiıim ataşeliği veya müşavirliklerimizden sağlanabilecektir. 3 1990 öğrenci seçme ve yerleştirme sınavlarının (ÖSYS) birinci basamağı (ÖSS) 15 Nisan 1990; ikinci basamağı (ÖYS) ise 24 Haziran 1990 tarihlerinde yapılacaktır. Önemle duyurulur. ÖSYM BAŞKANLlCl Basın: 35887 GEÇEN YIL BUGÜN CumhuriYe( 6 KASIM 1988 İşadamı Sakıp Sabancı Turkiye'de komünist partisinin kurulmasını savunarak, "Dünyada bir yumuşama var. Dünyanın gidişatı daha serbeste, daha açığa doğru. O nedenle bizde de komünist partisi kurulmalıdır diyorum. Ama zamanı iyi tayin edilmeli" dedi. İzmir Ticaret Odası'nın 103. kuruluş yıldonumu nedeniyle onceki gün verilen kokteyle katılan Sabancı, gazetecilerle sohbet ederken fikir suçlularına hapis cezası verilmesi konusunda da "Onu bilenlere, ilgilenenlere sorun. Ama her halukârda hapis cezası bana sempatik görünmüyor" diye konuştu. takı/ seramik mücevher atölyesi tekstil/ batik çocuklarla sanat Komünist partisi hafta içi h. somı dileyen herkesin katılımına açık uygulamalı çalışmalar ERENKÖY Tel: 385 41 31 (3 hat) TEŞVİKİYE 14056501306617 istasyon sanat evi T.C. ÇORUM BİRİNCİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 1984/635 Davacı Sadık Erdoğan Vekıli Av. Ertuğrul Gökeşme tarafından davalılar lsmaıl Koylü \e arkadaşlan aleyhıne açılan lescıl ve tazmınaı davasmın yapılan açık duruşması sırasında verilen ara kararı gcreğince; Tum aramalara rağmen adrcsiniz tespit edilemediğındcn ilanen teMigat yapılmasına karar verilmiştir. Dunıjmanızın bırakıldıgı 17.11.1989 günü saat 9'da duruşmaya gclmcniz veya kendinizi bir vckille temsil eıtırmeniz, dunışmaya gelmedijiniz veya kendinizi bir vekilk temsil ettirmedıginız takdırde duruşmanın gıyabımzda yaptlıp karar verileceğı dava dilekçesi ve meşruaıh davetiye yerine kaım olmak üzere ilanen teblit olunur. Basın: 44059