18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
IJU 1 JO / » HABEKLER CUMHURÎYET/3 Sovyet tankeri mayına çarptı Protestoların yoğunlaşması üzerine gösteriler ve grev yasaklandı M oskova fa.a.) Mareşal Çuykov isimli 38.792 tonluk Sovyet tankerinin, Kuveyt'in 35 mil açığmda bir mayına çarptığı bildirildi. Sovyet Resmi Haber Ajansı TASS, dün verdiği haberde, tankerin mayına çarpması sonucu, herhangi bir can kaybı olmadığını ancak geminin gövdesinde büyük bir delik meydana geldiğini kaydetti. Bölgedeki denizcilik kaynaklan, Kuveyt limamna çekilen tankerin, Kuveyt tarafından tran saldırılanndan korunmak amacıyla Sovyetler Birliği'nden kiralanan Üç tankerden biri olduğunu bildirmişlerdi. Fijfde darbeciler sertieşiyor ingiltere Kraliçesi'nin darbedlere karşı sert bir tavır alınmasından yana olduğu, bu eörüşunü Fiji'deki Ingiliz Genel Valisi'ne telefonla ilettiği bildirildi. Cunta lideri, sendikal haklan tanımadıklannı belirterek, "Şu anda hür demokratik bir konum içinde değiliz, bunun bilinmesi gerekir" dedl ERGUN BALQ IKADA SORUNLAR İlahlar İstemiyor LE MONDETJN YORUMU Güney Pasifik'te rekabet 14 mayıs günti Fiji Takımadalannda meydana gelen askeri darbe, Battlı ülkeleri, Ozellikle de Avustralya, Yeni Zelanda ve Fransa için yeni bir kaygı kaynağı olacak nitelikte. Bir ay önce seçilmiş hükümeti alaşağı eden askerlerin gerçek amaçlannın ne olduğu henüz pek anlasüamadı ve ne gibi sonuçlar doğuracağı da belli değil Ancak bu darbe, geleneksel olarak Batıya bağlı ve Batı için stratejik önemi çok büyük olan Güney Pasifik bölgesinde, Avustralya ve Yeni Zekmda'nın kaygılanmasma yol açacak kadar ciddi bir Sovyet diplomatik faaliyetinin izlendiği bir dönemde gerçekleşti. Devrik hükümet, Kremlin'in Guney Pasifik'te mikro devletlere yönelik baştan çıkarma politikasına kapılacak gibi bir izlenim veriyordu. Bu mikro devletlerden Vanuatu (eski Yeni Hibrid Adaları) yıllardır kararlı bir biçimde Moskova, Havana ve Trablus yanlısı bir politika izliyor. Vapua, Yeni Gine ve Endonezyanuatu hükümetinin, neden nın durumlarınm özellikle ele böyle bir politika iziemek gealındığı biliniyor. reğini duyduğu konusu karanAvustralya ve Yeni Zelanda lık, ama özellikle Avustralya ve Yeni Zelanda'hın bu durumdan hükümetlerinin korkulan yerinde midir? Kaddafi'nin ülkefazlasıyla kaygüandıklan bir sır değil. Nitekim bu iki devle sinden binlerce mil uzakta ve tin başbakanlan, on gun kadar Islamiyete bütünüyle yabancı önce bir araya gelerek, Libya' toplumlara yapacağını duyurduğu destek ciddi midir, etkili nın gerek Vanuatu'ya gerekse olabilir mi? Deneyler, sözgelibölgedeki ayrılıkçı ya da bamilrlanda'da IRA teröristleriğımsızİıkçı hareketlere vermene Libya desteği, duyulan kayyi vaat ettiği destek konusunu gıların pek de haksız olmadıgörustüier. Bu tür hareketlerin sıklastığı Yeni Kaledonya, Pa ğını göstermektedir. dan dOzenlenecek grevlere müsamaha göstermeyeceğini söyledi. Rabuka, sendikal haklan tanımadıklannı, grev ya da lokavta izin verilmeyecegini kaydetti. Yeni lider, "Şu anda kör demokratik bir konmn İçinde degttz, bunnn bObımesi g m k " seklinde konuştu. Bu arada, devrik başbakan Bavadra'nın Avustralya ve Yeni Zelanda"ya yardım çağrısı için birer mektup gönderdiği yolundaki haberler üzerine Avustralya Dışişleri Bakanlığı sözcusü, böyle bir mektup almadıklannı bildirdi. İran'ın Körfez savaşını kazanmasını "ilahlar istemiyor". Aslında iran'ın Körfez savaşını kazanmasını, Tahran'dan başka kimse istemiyor. Ama ABD ile Sovyetler Birlıği'nin, İran'a karşı ilk kez açıkça işbirliği yapmaya başlamasından sonra, 'ilahlar iran'a karşı" deyişini kullanmak herhalde yanlış olmayacak. Önce taşları yerli yerine koyalım. "İlahlar" neden İran'a karşı işbirliğine başladılar? Çünkü İran, ilahları korkuttu da ondan. Körfez savaşı kazananı ve kaybedeni olmadan surüp gittiği sürece "ilahlar " dahil herkesin işine geliyordu. Muazzam yeni bir silah pazan açılmıştı. Bundan Batılı kapttalist ülketef de, Kuzey Kore ve Çin gibi sosyalist ülkeler de yararlanıyordu. iran'ı sevmedikleri gibi, Irak'a da fazla sempati duymayan Körfez ülkeleri, Tahran'la Bağdat'ın bırbirlerini boğazlamasını memnunlukla seyrediyorlardı. ABD açıstndan, hem Humeyni rejimi yıpranıyor hem de israilin büyük duşmanı Irak, iyi bir ders alıyordu. İsrail ise bir yandan iki büyük düsmanının birbirini yemesıni memnunlukla seyrederken, bir yandan da İran'a silah satarak cebini dolduruyordu. Savaşın, kazananı ve kaybedeni olmadan sürüp gitmesirKlen Sovyetler Birliği de memnundu Bir yandan şiddetie antikomünist olan ve Afganlı gerillalara yardım eden iran yıpranıyor, öte yandan savaşı sürdürebilmek için Sovyet silahlanna ve uzmanlarına iht'ıyacı olan Irak'ın Moskova'ya olan bağımlılığı artıyordu. Sözün kısaa Körfez savaşı, herkesin işine geliyor, herkese bir yararsağlıyordu. Kiminin ekonomisine katkıda bulunuyor, kimintn ise stratejik çıkarlarına uygun geliyordu. Ama İran'ın ağır basmaya başlamast ve savaşı kazanma ihtimalinin giderek güçlenmesi, yüz binlerce insanın ölümü pahasına meydana gelen bu pembe (!) tabloyu değiştirmeve başlad». ABD, savaşı İran'ın kazanmasına izin veremezdi. Bu takdirde, bölgedeki tüm Batı yanlısı Arap rejimleri birbiri ardından devrilir, VVashington'un yöredeki stratejik ve ekonomik çıkarları tehlikeye girerdi. İran'ın savaşı kazanması, Sovyetler Birlıği'nin de işine gelmezdi. Şiddetie antikomünist olan islam devriminin, Ortadoğu'da yayılması, Moskova'nın bölgede etkinlik kazanmasını engellerdi. Aynca İslam devriminin güçlenmesi, Orta Asya'daki Sovyet Cumhuriyetteri için de tehlikeli bir örnek oluşturabilirdi. Ve ABD ile Sovyetler Birliği, İran'a karşı acık bir işbirltgine girtştiler. Artık Kuveyt tankerleri körfezde Amerikan ve Sovyet bayraklannı çekerek seyredecekler. Sovyetter Birliği nisan ayında Kuveytie yaptığı anlaşma ile üç tankerini bu ülkeye kiralamayı kabul etti. Kuveyt, ABD ile daha da geniş kapsamlı bir anlaşmayı imzalamak üzere. Böylece Irak, Körfezdeki tankerlere elini kolunu sallayarak saldınrken, İran buna misilleme yapmaya kalkıştığı takdirde karştsında ABD ile Sovyetler Birliği'ni bulacak. Oysa İran, Kuveyt limarv larından Irak'a savaş malzemesi gönderildiği gerekçesi ile Kuveyt gemilerine saldınları yoğunlaştırmıstı. Saldırılar, Kuveyt ekonomisine ağır bir darbe indirmiş ve Irak'a silah sevkiyatı azarblmıştı. Bu olgu da Irak'ı güç duruma sokmuştu. Bundan böyte Kuveyt gemilerine bir saldın ihtimali çok azalacağından, bu ülke bir misillemeden korkmadan Irak'a bol bol silah gönderebilecek. Bu gelişmelerin anlamı açık. İki süper güç, İran'a savaşı kazanmasına izin vermeyeceklerini ifade etmektedirler. iran, gerçi bu olgunun kendisini korkutamayacağını ve gerekirse ABD ya da Sovyet bayraklı gemilere de saldıracagını beTirtmektedir. Ama dış basında çıkan haberlerden, Tahran yöneticilerinin son gelişmelerden derin biçimde kaygılandıklan anlaşılmaktadır. Ne ilginçttr ki, İran'ı destekleyen tek Arap ülkesi olan Suriye de Tahran'ın savaşı kazanmasını istemiyor. İslam devriminin Bağdat'a yayılması, Suriye'de Hafız Esad yönetimini temellerinden sarsabileceği gibi, Lubnan'da iran yanlısı Hizbullah'ı da güçlendlrecektir. Körfez savaşını İran başlatmadı. 6.5 yıldır süregelen bu tra/edinin sorumlusu, Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in talihsiz hesaplandır. Ama açık konuşmak gerekiyor. İran, tüm topraklarını kurtardıktan ve Irak'a hatasının bedelini fazlasıyla ödettikten sonra, savaşı durdurmayı kabul etmiyorsa, bu da Tahran yöneticilerinin iç ve dış hesapları yüzündendir. Bu hesapların içeride, savaş gerekçesi ile halkı bırleştırip, muhalefet tehlikesini bertaraf etmek, dısanda ise Bağdat'ta uydu bir rejimi işbaşına getirmek olduğu söylenebilir. Son gelişmeler, Tahran'ın bu hesapları yaparken, olanaklannın sınırını ve dış güçlerin hesaplarını yeterince iyi değerlendırmediği izlenimini verryor. Arap Birliği zirvesi bu yıl J unus (OM.) Arap Birliği örgütu Genel Sekreteri Şadli Klibi, örgüt zirve toplantısımn, bu yıl sona ermeden yapılacağım bildirdi. Fas ile Cezayir arasmdaki "yumuşama"nın doruk topkmtfsı düzenlenebilmesi için gerekli yolu açtığım belirten Arap Birliği Genel Sekreteri Klibi, tranIrak savaşı konusunda Arap ülkeleri arasındaki görüş aynlığının da zirve toplantısımn bugüne kadar yapılmasını engellediğini, ancak bu ayrılıklann yavaş yavaş ortadan kalkmaya başladığını söyledi. LONDRA/SUVA («.«.) İngiltere Kraliçesi 2. EHzabeth'in, Fiji'de askeri bir darbeyle iktidan de geçirenlere karşı sert bir tutum izlenmesini istediği bildirildi. Londra'da yayımlanan haftahk Otoervergazetesi, Fiji'nin başkenti Suva'daki kaynaklara dayanarak verdiği haberde, İngiltere Kraliçesinin, takımadalann genel valisi Ratu Slr Penaia Ganilan ile telefonla bir görüşme yaparak kendisini desteklediğini bildirdiguıi kaydetti. Gazete, askerlerin Fiji'de iktidarda kalması ve ekim ayında Vancouver'de yapı lacak tngiliz Uluslar Topluhığu zirvesine katılması halinde, bu dunımun tngiliz tahtı için "akıntüı" bir durum yaratacağını kaydetti. Vancouver'de yapüacak zirveye tngütere Kraliçesi de katüacak. öte yandan, Fiji'de üç gün önce bir darbe ile yönetimi ele geçiren Sthreml Rabuka'mn alkedeki Hint asıllılann siyasi güç elde etmelerini kısıtlayan bir anayasa haarlatması üzerine, protesto gösterilerinin arttığı bildirildi. Ulkedeki Hint toplumu ve tşçi Partisi üyeleri, bugun için ulke çapında genel greve gitme çağnsında bulundular. Çoğunluğunu Hintlilerin oluşturduğu 800 kadar gösterici, başkent Suva'da devrik Başbakan Timod Bavadra'nın evinde tutulduğu göz hapsinin kaldırümasını istediler. Aynca, 200 kadar Fijilinin önceki gece Bavadra'nın evinin dışında gösteri dttzenledikleri, askeri yetkililerin Bavadra ve kabinesinin diğer üyelerini başkentin başka bir yerindeki devlet konukevine götürdükleri belirtildi. Rabuka, önceki gun düzenlediği basın toplanüsında, ordunun Hinüiler tarafın Ispanya'da pailamalar Bir ölü, altı yaralı Moskova TVsi, dıirac^ın 33UJ yı eleştiren konuşmasını sansürsüz verdi Fransa Başbakanının Moskova'daki son gününde Sovyetler'de muhaliflere yapılan muameleyi eleştiren konuşmasının sansür edilmeden Sovyet halkına duyurulması, Fransa'da olumlu etki yaptı. SABETAY VAROL PARİS Fransa Başbakanı Jacqnes Chirmc, göreve başladığından beri ilk kez çıktığı üç günlük Sovyet gezisinden umutlu döndüğünü belirtü. Chirac, Mihail Gorbaçov ile olan görüşmesinden sonra, Sovyetler'deki yenileşme hareketini ateşli biçimde övdü. Oysa Moskova Paris ilişkilerinin son dönemlerde oldukça soğuk olması nedeniyle Chirac"ın gezisi gerçekleşmeden birkaç gün öncesine kadar, Fransa Başbakanının bu ziyaretinin yapıhp yapılmayacaö bile kesinlik kazanmamışu. Dişkilerdeki söz konusu soğukluk, belli başlı iki nedene bağlanryordu. Bunlardan birincisi, Avnıpa füzesi Arian Isıuü'de KUDÜS (a.a.) Israil radyosu, Posta ve Haberleşme Bakanı Amnon Rubinstein'ın istifa ettiğini ve istifasını Başbakan Izak Şamir'e sunduğunu bildirdi. Rubinstein, dün Bakanlar Kurulu toplantısından sonra yaptığı açıklamada, partisinin muhalefet saflanna katılacağını belirtti. Kudus'te bir basın toplantısı düzenlyen Rubinstein, "Banş süreci gibi önemli bir konuda kesin bir tutum takınmaktan aciz olan bir hükumetin artık variık sebebi kalmamıştır" dedi. 3 milletvekiline sahip Şinui Partisi 'nin lideri olan Rubinstein, Işçi Partisi lideri ve Dışişleri Bakanı Şimon Peres'in Ortadoğu'da bir banş konferansı toplanması için harcadığı çabaları desteklediğini söyledi ve "Ulnslararası bir konferans yarariı olur mu, bilmiyorum. Ama önceden boyle bir konferansa katılmayı reddetmek, Israil için çok dddi sonuçlara yol açabilir" dedi. Rubinstein istifası, partisinin onaylamasından sonra yürürlüğe girecek. Gözlemciler, bunun kesin olduğunu, çünkü Şinui Panisi'nin büyuk çoğunluğunun hükumetin feshedilmesinden ve erken seçimlerin yapılmasından yana olduğunu belirtiyorlar. M adrid (aa.) lspanya'nm başkenti Madrid'de, sabah erken saatlerde çok kısa aralıklarla meydana gelen üç patlamada 1 kisi öldü, en az 6 kişi de yaralandı. îlk patlama, sivil muhafızlann yönetim biriminin bulunduğu binanın Onündeki bir otomobilde meydana geldi. Patlama sırasında, yakınlardaki bir başka otomobilde bulunan iki kadından biri öldü, diğeri yaralandı. Bu patlamadan beş dakika sonra Madrid'in merkezinde deniz kuvvetlerine ait bir binanm Onunde bulunan otomobilde meydana gelen patlamada 1 kişi yaralandı. görüşme sonunda Başbakan Chirac, Sovyet liderinin uygulamaya calıştığı "yeniden yapüaşma" politikasını "şasırtKi ve çarpıa bir olgu" seklinde nitelemekten çekinmedi. Kızıl Meydan'da Fransız televizyonuna naklen bir demeç veren Chirac, Sovyet liderini övmekle yetinmedi, İngiltere Başbakanı Bayan Thatcher'ın da Gorbaçov'un güçlü kişiliği hakkında kendisini daha önce uyardığına işaret ederek daha muhafazakâr bir lider olarak bilinen tngiliz meslektaşının gözlernleriyle saptamalannı güçlendirmek gereğini duydu. Bu arada Chirac'ın SSCB'deki son gününde Moskova televizyonu tarafından yapılan görüşmede, Sovyetler'de rejim aleyhtarlanna yapılan muameleyi sert biçimde eleştiren konuşmasının hiç sansür edilmeden Sovyet halkına duyurulması, Fransa'da olumlu etki yaptı. Chirac, bu konuşmasında SSCB'de muhaliflerin tutuklandıklarını ya da psikiyatri kliniklerine kapatıldıklannı söylemiş ve Batının bunu kabul edemeyeceğini belirtmişti. öte yandan Chiradla görüşmesi sırasında Mihail Gorbaçov'un "Sovyetler'iıı izleyecefi dış politikanın ülke içinde geiişen sürece sıkı sıkıya baglı oldufunu" söylemesi ise Moskova'da şündiye kadar ilk kez sarf edilen ilginç bir cümle olarak ele alındı. çatlaaı n r Tünus kabinesinde değişiklik ChiracSSCB'deki ytnüenme hareketini övdü. nefaı motoruyla ilgili geçen aylarda ortaya çıkarılan teknolojik casusluk olayı ve ardından 5 Sovyet diplomatının Paris'ten geri gönderilmesi idi. Diğer ve daha önemli neden, Gorbaçov'un nükleer silahsızlanma görüşmeleri hakkındaki son önerilerinin Fransa Başbakanınca olumsuz karşılanması idi. De Gaullecü Başbakan Chirac*a oranla genellikle daha "Atlantik ittifakı yanlısı" sayılan Sosyalist Cumhurbaşkanı Mitterraad, "çift sıfır" çözümüne olumlu bir bakışla yaklaşırken Başbakan ve Savunma Bakanı, bu son öneriye acıkça tavu almışlardı. "ÇJft srfır" formülü bilindiği gibi Avrupa'dan hem orta hem de kısa menzilli füzelerin kaldırümasını öne sürüyor. Bu koşullarda Chirac'ın gezisinin başansız gececeği öngörüsü ağır basıyordu. Ancak ziyaretin ilkgunüSSCB Başbakanı Rizkov'un Fransız konuğu onuruna verdiği yemeğe Mihail Gorbaçov'un da "sürpriz konuk" olarak katılması, havayı bir anda yumuşattı. Gorbacov'la yaptığı unus (aa.) Tunus Devlet Başkanı Habib Burgiba'nın, kabinede değişiklikler yaptığı bildirildi. Tunus Haber Ajansı TAP, tçisleri Bakanı Zine El Abidine Ben Ali'nin Içişlerinden sorumlu Devlet Bakanlığı'na getirildiğini duyurdu. Ajans, Burgiba'nın iki yıldan beri yardımcılığını yapan Mansur Ekhiri'nin de Bayındırhk ve Ulaştırma Bakanlığı'na atandığını bildirdL Binlerce metrekarelik modern tanıtım alanında nefes kesen tekneler... A.B.D'den ChrisCraft, Magium; İngiltere'den Sealine, Fairiine, Moody, Cougar, Norveç'den Tresfjord gibi dünya ustalannın yanısıra. ülkemızin en büyük ve en unlü tekne üreticileri Hami Kaynak, Proteksan, Albatros, Kral Yatçıhk, Alpin, Burak, Petsan, Poiimak, Altınel, İsatek'ın 1987 için en yeni dıza>nlan... Cruiser'ler, yelkenliler. surat tekneleri... 'A.B.D.. İngiltere. Japonya. İtalya. Fransa'dan Evmrude, > Johnson, Yamaha, Honda, British Seagull, W1ıitehead/Rat Ruggerini, OMC, OMCCobra. GM, Caterpİllar, Cummins, Yanmar, Detroit Diesel Mlison. Lombardini gibi ıçten ve dıştan takma denız motorlan ile. Fransa'dan Zodiac, İngıltere'den Avon, İtalya'dan Eurovinil ve Lomac; ulkemizden Joker Boat ve Orca şişme botlar... /•zty^ Radarlar, sonarlar, telsizler, pusulalar. buz makinalan, ^ T t e k n e buzdolaplan, remote kontrollar, tekne airconditionlan, jeneratörler, krom ve san aksesuarlar gibi; Avrupa'da dahi arayıp kolay bulamayacağınız her türlü tekne donanım ve aksesuarlan... Yat endüstrisınin en son yenilikleri... Yat ve deniz motosikletleri, suriler, su kayaklan, su altı avcılığı malzemelerı... ^ • A y n c a Türkiye'de ilk defa; özel Cadillac Limousine ile götürüleceğıniz test alanında bir boğaz turu ile. alacağınız tekneyı deneme olanağı... Yine Türkiye'de ilk defa; tanıtım alanı içinde özel olarak ı yapılmış, 220 metrekarelik bir alanda, 80.000 m3 su barındıran ozel manna ve içinde yüzen bir sürü tekne... Havuzla bütünleşünlmiş çok özel ve çok zengin dekoria biıiikte, Marinacafe.. j Ses ve görüntünün elele yarattığı gerçek bir cennet köşesi... Bitmek bilmeyen uzun bahar günlerinde işten, uğraşıdan çıkar çıkmaz koşulacak en güzel yer... Rüya gibi bir olayı yaşamak, yaşamı ve denizi daha çok sevmek için... Gezmesi, görmesi bıle insanı heyecanlandtnyor. Tüm sevdiklerinizi alın, bu büyük coşkuyu siz de yaşayin. ANADOLU BANKASf 'nın degerilibtkrtcın ile. r 7.ISTANBULJJLJUSLARARASI BOAT SHOW ^^» 1 Km^^^^^^m /&j!^4^ 1524 MAYIS 1987 yıne Htllon Convennon&Ezhıbition Center da duzenleyeceğımızi sımdiden mujdelerız. HîltonConvention&Exhibition Center IFBSO Uluslararası BoaıShow Organızatörluğu Birliği: dünya srandarı/arma göre. her ülkeden bir aıieı seçtiğuum üyelermden fuarlarau 12 ay önceden planlamalaruıı, lanh ve yerlenni deklare etmelerini $arl k oşmak ladır Bu nedenle butun ılgı/ı kişi ve kuntluflara. 8. fslanbul, Uluslararası BoatShaH 'u 1827 Mart 1988 lanhlen arasmda
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle