23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 HABERLER 24 MART 1987 Komiser yardımcısı, itirafçı 2 telekızı vurdu Tekirdağ'da seks skandah Yaşları 18'den küçük olan 3 "telekız"ın bastırılmalarından sonra yaptıkları itiraflar, Tekirdağlı birçok kişi arasında panik yarattı. Skandah adı kanşan 11 kişi adliyeye verildi. Polisin vurduğu yaralı kızların durumu iyiye gidiyor. TEKİRDAG (Cumhuriyet) Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi'nde görevli Komiser Yardımcısı Kadir Bülentgökgnl, yakın ilişkisi olduğu iki "tetekız"ı, yaptıklan itiraflar nedeniyle beylik tabancasıyla Çarşı Karakolu'nda yaraladı. Yaşları 18'den küçük olan kızların yaptıkları itiraflarda, yattıklan 35 kişinin isimlerini polise açıklamalan, Tekirdağ'da büyük bir skandala yol açtı. Adliyeye sevkedilen sanıkların duruşmasını büyük bir kalabalık izledi. Olaylara Vali Süleyman Oguz bizzat el koydu ve bir basın açıklaması yaptı. Bunun dışında basına bilgi verilmemesini isteyen Vali'nin açıklaması şöyle: "Bir süre önce Uimiz yorgancı esnafından N.G.'nin, diikkânında, S.B. isimli kadınla münasebeti sırasında vakalanması üzerine, emniyet yetkflilerince başlatılan çalışmalar sırasında yorgancının ve M.Ç. isimli kadının, küçük yaştaki kızlan fuhuşa teşvik edip pazariadıklannın anlaşılması üzerine araştırmalar genişletilip, belirli kişilerin isimleri tespit edilip, suçlu görülenler karakola celp edilmeye başlannuştır. Bu arada 22 mart günü (pazar) saat 18.30 sıralannda M.Ç. ve H.B. ve G.O.K. isimli kadınların ilimiz Çarşı Karakolu'nda ifadeleri alınması sırasında aynı karakolda görevli bir komiser yardımcımız, maalesef benüz tespit edilemeyen bir sebepten ötürü HJB. ve G.O.K/yı beylik tabancasıyla yaralayıp Emniyet Müdürlüğü binamıza gelip bUahara evine gitmiştir. Adı geçen evinden alınarak hakkında adli ve idari soruşturmaya baslanmıstır." Kızlann karakoldaki ifadelerinde, yattıkları kişilerin isimlerini vermesi, belirli bir kesimde büyük bir tedirginlik yarattı. Bunlann aralannda Tekirdağ'da tamnrmş isimlerle, bir hacırun da bulunması tam bir "dedikodu furyası"nı başlattı. Evli ve iki çocuklu olan komiser yardımcısı Kadir Bülentgökgül'ün de kızlarla yakın ilişkisi olması ve bunun ortaya çıkması üzerine paniğe kapılarak karakola giderek "telekız"lan vurduğu anlaşıldı. Karakolda bulunan üç kızdan biri, tuvalete kaçtığından kurtuldu. Yaralanan diğer iki kızdan birinin dalağı ameliyatla alındı. Komiser yardımcısının, kızları satan Melahat Çadıroğlu ile dost hayatı yaşadığı, aynca kızlarla da ilişki kurduğu belirtildi. Emniyet ve savalıktan alınan bilgiye göre, kızlan pazarlayanlardan yorgancı Niyazi Gökçe, Şenol Baltalar, Melahat Çadıroglu, Ayşe Anca, Nurcan Ürkmez ile ilişki kurduklan öne sürülenlerden Dogan Aybaşkaya, Demir Özcan, Çetin Ankan, Coskun Nemli, tsmail Seyrel, Öhan Eski de dun adliyeye sevkedildüer. Hükümet Konağı önüne toplanan büyük bir kalabalık, geç saatlere kadar sorgunun sonucunu merakla bekledi. Komiser Yardımcısı Bülentgökgül'ün öldürmeye teşebbüsten, kızlan satanlann fuhuşa teşvikten, diğerlerinin de 18 yaşmdan küçüklerle ilişki kurmak suçundan yargılanacaklan belirtildi. Vali Süleyman Oğuz, olayın Tekirdağ'da çeşitli spekülasyonlara yol açması üzerine Cumhuriyet muhabirine, "Kendilerini var zannedenler korkuyorlar tabii. Biz bu isi uzun süredir takip ediyorduk. Fuhuşla mücadeleyi vaz gelmeden temizleyelim dedik. Yapanlar çeksin, üzülsün istedik" dedi. Rabıta'ya Takılanlar... MUSTAFA EKMEKÇ! ANKARA NOTLARI ÖLÜM ORL'CU Erdemir'de iş akitleri feshedilerek işçi cıkarmalanm protesto amacıyla 19 Mart 1987sabahı saat 8.30'da ölüm orucuna başlayan OtomobilIş Sendikası üyesi Erdemir işçileri (soldan sağa): Mehmet AU Demirci, lsmail Mutlu, Hasan Aslanbay, Mustafa Başoğlu. (Fotoğraf: NlHA T CAS'J DYP ve SHP ilçe başkanlarv Işçilerin yanındayız Erdemir eylemine destek ölüm orucunu sürdüren Erdemir işçilerini ziyaret eden DYP ilçe başkam Ayhan Emiroğlu ve SHP ilçe başkam önay Alpago, yaptıkları ortak açıklamada, gelişmelerden Erdemir Genel Müdürü'nün sorumlu olduğunu söylediler. KDZ. EREĞLİ (Cumhuriyet) Ereğli'de Zonguldak Barosu'na kayıtlı avukatlar, ölüm orucu eylemlerini sürdüren işçileri ziyaret ederek kendilerini desteklediklerini bildirdiler. DYP ilçe başkam Av. Ayhan Emiroğlu ile S H P ilçe başkam Bayan Av. Önay Alpago da birer konuşma ile isçilerin bu eylemlerinin yasal olduğunu ve hukuk devletinde, hukukçu olarak üzüntü duyduklannı, Erdemir Genel Müdürü Tümer Özent'in istifa etmesi gerektiğini söylediler. S H P ve DYP ilçe başkanları, görüşlerini birlikte ve özetle şöyle açıkladılar: "Anti demokratik uygulamalar karşısında demokrasiye inanan iki sivasal partinin böylesine paralel düşünce içinde olması hepimiz adına umut ve kıvanç vericidir. Burada yapılacak ilk iş tüm Eregli kamuoyunun Erdemir Gend Müdürü Tümer Özent'in istifasını istemesidir. Böyle bir ^enel mttdiir daha Eregli yaşamında görülmemiştir. tşçilerin sadece kendi meslek kunıluşlan olan sendikalarla ilgili ağız açmalanna dahi izin venneyecek kadar ortaçag kafası ve usulleri içinde bir anonim şirketi y öoetmeye çalışmaktadır. Hem de devlet payı yüzde 88 olan bir işyerinde, böylesi keyfı uygulamalaria, baba çiftliğini idare eder gibi idare etmeye kalkmaktadır." Diğer yandan ölüm orucu eylemini sürdüren isçilerden tsmail Mutlu'nun eşi Havva Mutlu, "Kocam eger burada ölürse, bu defa kocamın bıraktığı yerden ben devam edecegim. Ben de ölünce çocuklanm devam edecek" dedi. KÜÇÜK HİKMET DAVASI CAM ELYAF SANAYİİ A.Ş.'DEN TASARRUF SAHİPLERINE DUYURUDUR Şirketimizin yıllık faiz ödemeli brüt 1*55 sabit faizli, l'inci tertip l'inci seri tahvilleri 1 nisan, 2'nci seri lahviUeri ise 13 nisan tarihlerinden itibaren Barbaros Bulvan No. 125 Camhan, BalmumcuBesiktas/İSTANBUL adresindeki merkezinde satısa sunulacaktır. Işbu tahvillerin halka ara Sermaye Piyasası Kurulu'nun 22.1.1987 larih ve 11/Cl sayılı iznıne dayanraaktadır. Ancak, bu izin tahvilleriminn ve ortaklığımızın kurul ya da kamuca tekeffülü anlamına gelmez. 1. Ortaklığın a) Ticaret Unvanı b) Merkez Adresi c) Sermayesi Esas Serraaye ödenmiş Sermaye (31.12.1985 itibariyle d) Faaliyet konusu Cam Elyaf Sanayii A.Ş. Barbaros Bulvan No. 125 Camhan, Balmumcu Beşiktaş/lSTANBUL. İLAN MARMARA ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 987/5 Davacı Yusuf öztürk tarafından mahkememizde açılan gaiplik davasının yapılan duruşmasında: Balıkesir Erdek Marmara Bucağı Çınarlı Köyü Hane % Cilt 031 /01 Sahife 93'te nüfusa kayıtlı 16.3.1964 doğumlu Yusuf oğlu SADIK ÖZTÜRK, 1979 yılında Bandırma Körfezi'nde roeydana gelen bir deniz kazasında denize düşmüş ve kaybolmuş olup bütün aramalara rağmen bulunamadığından GAİPLİĞ1NE karar verilmesi için mahkememizde dava açılmıştır. Adı geçen Sadık Öztürk'ü gören ve tanıyanlann mahkememizin yukarıdaki dosyasına müracaatlan ilan olunur. Basın: 2813 Huviyetimi kaybettim Hükümsüzdür. Yern bir gelişme yok CENGİZ YAKUT BURSA Gemlik'te bulunan "YıkınO" isimli restorarun önünden 6 Kasım 1986 tarihinde kaçırüdığı iddia edilen ve 15 kasunda cesedi bulunan 2.5 yaşındaki Hikmet Çaycı'mn kaçınlması ve esrarengiz ölümüyle ilgili davanın 2. duruşması dün Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı.Yaklaşık 2.5 saat süren duruşma sırasında halen Yıkıntı restoranda bulaşıkçı olarak çalışan Selabattin Yeşilkaya, şef garson Alaattin Özişler ve aşçı Efkan Demir tanık olarak dinlendi. Aynca duruşmaya, Hikmet Çaycı'yı kaçırdığı ve ölümüne neden olduğu iddiasıyla yargılanan Durmuş Tekirtaş'ın avukatı Necdet Öztürk de mahkeme heyetince yargılama sırasında "göz önüne alınmasTnı istediği 3 sayfabk bir dilekçe okudu. Garson Durmuş Tekirtaş'ın avukatı, dilekçesinin girişinde, "Kamuoyuna yansımış ve toplumda büyük sansasyon yaratmıs bir olayla karşı karşıya gelen Gemlik zabıtası ve Cumhuriyet Savcüıgı olaya bir fail bulabilme gayreti içerisine girmiş ve olayın perde arkasındaki, belki de çok karanlık ve gnçlü olan sorumlu' lannı bulmak zahmetine katlanmak yerine, kendi düşUncelerine göre bir fail bulup yaratabilmişlerdir" dedi. Bursa Adliyesi'nde yılın davası durumuna gelen "Küçük Hikmet CMayı" ile ilgili davanın dünkü duruşması öncesinde lokanta sahibi MusUfa Özlü (Yıkıntı Mustafa) ile garson Durmuş Tekirtaş'ın yakınları arasında zaman zaman tartışma çıktı. Yıkıntı lokantasında şef garson olarak çalışan Alaattin özişler, diğer tanıklardan farklı olarak, kaçınldığı öne sürülen Hikmet Çaycı'yı, Mercedes marka arabanın ön koltuğunda gördüğünü öne sürdü. Aynı tanık, ilk duruşmada lokanta sahibinin oğlu, Kemal özlü'nün, "Garson Durmuş Tekirtaş'ındır" dediği san renkteki saatin Durmuş'un saati olmadığı iddiasında da bulundu. Tamklann ifadelerinden sonra, söz alan savunma avukatı Necdet öztürk, dilekçesini okuduktan sonra olay yerinde yeni bir keşif istedi. Mahkeme heyeti keşif ile ilgili olarak bir sonraki duruşmada karar verileceğini bildirdi. Daha sonra, duruşma 20 nisan pazartesi gününe ertelendi. Duruşmanın sona ermesinin, ardından, lokanta sahibi, Mustafa Özlü, "Garson Durmuş Tekirtaş'ın cezaevinden yazdığını" iddia ettiği bir mektubu mahkeme heyetine verdi. Mahkeme heyeti, mektup metninin inceleneceğini ve 20 nisandaki duruşmada açıklanabileceğini bildirdi. Mustafa özlü, mahkeme sonunda ortaya çıkardığı mektupta, Durmuş Tekirtaş'ın kendisine ağır küfürler edip, çeşitli suçlamalarda bulunduğunu öne sürdü. 2.950.000.000. .2.626.400.000. (1.738.729.000.) Devamlı cam elyafından keçe ve fiüller, potiyester, cam tülü, bitümlü önüler, okside bitüm, cam takviyeli plasük (CTP), son ürünleri üretimi. e) Süresi : Süresizdir. 2. Tahvil ihracı yolu saglanacak kaynak, işleıme sermayesi ihtiyacının karşılanması ve yatırımların fınansraanı amacıyla kullamjacaktır. 3. tzahnarae 26.2.1987 tarih ve 1712 no'lu T. Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayımlanmış olup, şirketimizin yukanda belinilen merke'zinde incelemeye açık tutulacaktır. 4. Çıkarılacak tahvillerin; a). Itibari Kıymetleri Tutan ve Tertibi : 1.000.000.000. TL. l'inci tertip l'inci ve 2'nci seri. b) Kupürlerin hibari Kıymetleri: KUPÜR ADET T U T A R (TL.) 25.000 50.000 500.000 1.000.000 200 3900 400 600 5100 5.000.000. 195.000.000. 200.000.000. 600.000.000.1.000.000.000. Murat ALARSLAN GALERtLER bilmerk 148 52 25130 48 49 /anra ESAT TEKAND RESIM SERGISI tcsNikıvc vin.it iik'rısı RAFET EKİZ Resım Scrgisı 20 Şubaı 25 Marı Mxk loekçı C») 48/1 Tesvıtye 141 (k 58 147 74 75 Emel Şahinkaya Günsür i ^ ^ S U U T GAUIHSI AEDFA ISTANBUL DEVLET GUZEL SANATLAR GALERİSI Ankara ahkâmı şahsiye (kişisel haklar) davalanna bakmakla görevli a Sulh Hukuk Mahkemesi, Halkevteri Kayyımı Yusuf Çetln'e şu yazıyı yazdı: "Mahkememizde görülmekte bulunan kayyım tayini davasmda, mallann kayyımı bulunduğunuz Halkevleri Derneği'nin yasal yöneticilerine teslim editeceği için: 1. Srivyönetim Uamndan bu yâna yürüttOğünuz kayyimlık faaliyetlerine ilişkin bir roporu mahkemomize ibraz etmentz, 2. Emniyot ve Valilik yazılan gereğince Halkevleri Demeği'nin faaliyete geçmesi için bir engel kalmadığından mallannın yönoticilere testimi için demeğin mal vnrtığını belirtsn bir listeyi mahkememize bildirmoniz rica olunurf Yazının özeti, Halkevteri davası aklanmayia sonuçlanmış, çalışmaya başlayacak artık, 12 Eyiül'den sonra elkonmuş olan mallan da teslim edilecek, Kayyım Yusuf Çetin, bunlann listesini mahkemeye versin. Halkevciler, 12 Eylül'den sonra, askeri mahkemeye verilip yargıland»lar. Birçok yöneticisi "kevuşturmaya yer olmadığı" kararı aldılar. Ahmet YHdız, Ferhat Aslantaş, Erol Saraçoğlu'nun dosyaları önce aynldığı için, en son aklandılar. Daha sonra aklananların bazılarının adlan şöyle: Niyazi /tyrnaslı, Oğuz Türkyılmaz, Hüsnü Solmaz, Akın Birdal, Ergm Atasü, Mehmet Tomanbay, ismail Dinçer. Halkevleri, cumhuriyetin temel kurumlarından biriydi. Koy Enstitüjeri gibi o da, halk bilinçlenmesin diyo, kapatıldı durdu. ilk kitaplan, ilcemizin halkevinde okudum. Bir piyano, orada dururdu. Temsilter orada verilir, toplantılar orada yapılırdı. Şinasi'nin "Şair Evlenmesi"n\ oynuyorduk. Ben Ebüllaklaka rolündeydim. Temsil gecesi, bir sank gerekti. Eh, gece nasıl olsa gerekli değil diye, camiye gidip, hocanın sanğını aldık. "Temsilden sonra yerine koyanz" dıyorduk. Yatsı namaanı hesaplayamamışız. Tam oyunun sonuna doğru, bir de ne goreyim, caminin imamı Yahya Efendi, en arkada kaşlarını çatmış, bana bakmıyor mu? Sanğını tanımıştı.. Oyundan sonra, sanğını kendisine teslim ettik artık! ismet Paşa'nın, cumhuriyetin onuncu yılında, Ankara Halkevi'nde yaptığı bir konuşma var, ilginç, ilgilileri duşündürsün diye, bir bölümünü vermek istiyorum. Şöyle diyor ismet Paşa: ' Çok değerli dinleyicilehm; Bugün memlekette yeniden yirmi bir halkevi açılıyor; şimdlye kadar mevcut olan 34 ile beraber 55 halkevi bugünden itibaren faaliyete geçiyor demektir. Halkevini, adı Ostünde olduğu gibi, halkın külfetsizce ve yuksek gayretler için daima toplanmasını temin eden bir vasıta ve bir yer addetmek, yalnız bu kadarı dahi, bunun büyük bir milli muessese olduğunu anlatmak için kaWk. Arkadaslar, Halkevleri vatandaşlann kulfetsiz toplanacaklan yer olduğu gibi vatandaşlann memleket ve millet ışlerini bilhassa milletin yüksek küttür işierini, düşündükien gibi, zahmetsız konuşabiiecekleri bir yerdir. Halkevleri'ne ilk açıldığı günden itibaren büyük bir milli muessese ehemmiyetini atfettik.. ....Arkadaslar; biz muharebe meydanında bulunan o adamianz ki, muvaffakiyet kazanmak için birbirimize can vermek laztm geküğini söyteriz; eğer muharebe meydanında bulunan bir adam muzafferlyeb kazanmak için arkadaşJanna bilâkis dua etmek, su vgya bu tarzda teridinı avutmak lazım geldığini söyierse. o adam elbette yalan soyler ve o idare, memleketi belaya sokar..." (Ankara Halkevi Dergisi, 29.10.1933) ismet Paşa'nın konuşmasında satır arasında söylemek istediği şudur: Kurtuluş Savaşı, hacının, hocanın dualarıyla kazanılmadı! Nazım'ın "Kurtuluş Savaşı Destanı"ndan okuyorum; şöyle: "Saat beşe on var./Kırk dakika sonra safak sdSAecek/Korkma sönmez bu safaklarda yüzen al sancak'/T/naztepe'ye karşı Kömürtepe guneymde»1 5'IRCI piyade fırkasından iki ihtiyat zabiti./Ve oniann gencı uzunu/Darvlmualhmın mezunu/Nurettin Bşfak./Mavzer tabancasının emniyetıyle oynayarak/Konuşuyor:/ Bizım istiklal marşında aksayan bir taraf var/Bilmem nasıl anlatsam;/Akif, büyük şair, inanmış adam/Fakat onun ben/inandtklannın hepsine ınanmıyorum./Benı burda tutan şeyJSehit olmak vecdi mi/Sanmtyorum./Mesela bafc/n/Gelecektır, sana vadettiği günler hakkıri/Hayır/Gelecek günler için/gökten ayet inmedı bize/Onu biz kendimiz/vadettik kendimize..." Rabıta konusu alevlendi, köşesmden kıyısından olsun yanasmak istemeyen köşe yazarları da sonunda girmek zorunda kaldılar Hinthorozu Erdal Bey, babasının oğlu olduğunu, bir kez daha gösterdi. Cumhurbaşkanı Evren'in, Erdal Bey'ı çağırdıktan sonra, ertesi günu görüşmekten vazgeçmesi, duygusal bir tepki olarak yorumlandı. Cunv hurbaşkanları sinirlenmez, kızmaz, öfkelenmez diye bir şey yok, onların da sinirieri, duygulan var. Ama, görev sırasında bunlann bastırılması gerekır. Çağrıya Erdal Bey uymasa ne olurdu? Olur mu öyle şey! 27 Mayıs'tan sonra Gürsel'in çağnlanna gıtmeyen bir parti lideri kamuoyunda puan topladığını sanırdı. Bunlar yanlış şeylerdir. Rabıta olayı ile ilgili Çankaya'nın ilk açıklaması yeterince doyurucu değildi "Dilekçe Davası" olayından anımsıyorum, ülkenin saygın kişileri, hazırlanan dilekçeyi, Cumhurbaşkanı'na vermek istediler. Görüşmek de istiyorlardı. ikincı nizamiyede, oradaki memura verebildiler, oradan Meclıs Başkam'na geçtiler. Günde kaç kişiyi kabul ederek görüşen Cumhurbaşkam'nın bu davranışı yanlıştı. Bir Fehmi Vavuz, bir Hüsnü Göksel, bir Bahri Savcı, bir Aziz Nesin, bir Bilgesu Erenus, bir Esin Afsar ikinci kapıda bekletilip, savılmamalıydılar. Şımdi, "EkmekHak Dilekçesi" hazırlandı. Turgut Bey, Amerika'dan gelir gelmez, dilekçe Cumhurbaşkanı'na, Msclis Başkam'na, Başbakan'a, parti liderlerine sunulacak. Yine, nizamiyenin ikinci kapısından geri mi çevrilecekler Çankaya'da? izleyeceğim.. Prof. Bahri Savcı, hafta boyunca Ankara'daydı. Bilar Bilim Merkezi'nde bir dolu konuşma yaptı. Sonuncusu, YOK üzerine seminerdi. Bahri Savcı, konuşmasının bir yerinde sözü "Rabıta" olayına getirerek, özetle şöyle dedi: "...Ben bu haftayı çok mutlu geçirdim. fakat pek gazete okuyamadtm. Merak ediyorum; acaba 'Rabıta' bizim mahalledeki camiye de yardım eder mi?" Prof. Bahri Savcı, YOK'le ilgili konuşmasında da şunları söyledi özetle: ' 1402 uygulaması geldi, şahsen ben çok memnun oldum. Daha da rahat ettim. Ama, insan Hakları Merkezi, hiç verim veremez duruma geidı. Bugün SBFdeki insan Haklan Merkezi çökmüştür. Çünkü akadernik getenekler bozulmuştur, ortak çalışma anlayışı yok olmuştur. YÖK dönemınde, ortak ve bırleşik tezler üretılememiş ve bilimsel platformlara sunulamamıştır. Halbukı, SBF'de insan Haklan Merkezi, böyle çalışmalan 12 Eylül'den sonra da yapmış, anayasa pro/esinı hazırlamış, aynca gerekçeli bir anayasa metmnı ortak bir çalısmayla ortaya koymuştu.." Rabıta, hemen her yerde günün konusuydu. Biri, geç kalınca arkadaşına: Kusura bakma, yolda 'Rabıta'ya takıldım da! diyordu. Yattığı yerde hiç sinirtenmemesi gereken Turgut Bey, "Rabrta" deyince, siniriendi mi? Uydu aracılığı ile yapılan yayın karışımı verdi? Rabıtatül İslam yerine, kimi yetkililer, "Dünya islam Birliği" diyortardı. Tahsın Saraç: Öztürkçeye karşı olanlar bile, Türkçesini kullanmaya başladılar Ftabıta'nın. Çünkü, 'Dünya İslam Birliği' denince, pek bir şey anlaşılmıyor! Seriat örgütü olduğu pek ortaya çıkmıyor.. DlSK'in 20. yıl kutlama törenleri hakkında 12 Şubat 1987 tarihli Cumhuriyet'te MusUfa Ekmekçi imzası ile yayınlanan "NATO'dan da atarUr mi ne?" başlıklı yazıyı tekzip ederim. Norveç Sendikalar Konfederasyonu'nun Uluslararası İHşkiler Bölümü'nün sekreteri olarak, kutlamada bulunup bir konuşma yaptım. Yazar Mustafa Ekmekçi'nin konuşmamı yanlış yorumlaması beni oldukça şaşırttı. Ben Türkiye'yi NATO'dan atmak istediğimizi sOylemedim. "Tiirkiye lusa sürede kendini demokratik bir ülke danımuna getirmezse, NATO'da da yeri olmayacakur"da demedim. Dediklerim şoyleydi: Türk halkının ve Türk sendikal hareketinin demokratik bir ortama kavuşnaası için yardımcı olmayı arzu ediyoruz. Sendikal hak ve özgürlükler demokratik sistemin ayrümaz bir parçasıdır. Bundan dolayı Türkiye'de demokrasiyi, sendikal hak ve özgürlükleri savunuyoruz. NATO demokratik ilkeler için düşünülmuş bir savunma sistemidir ve LO Norveç'ın NATO uyeliğinde kalmasını savunmaktadır. Arzumuz demokratik bir Türkiye'yi NATO üyesi olarak görmektir. Yapılan bu yanhşın düzeltilmesini rica ederim. Saygılarımla NORVEÇ SENDtKA KONFEDERASYONU ULUSLARARASI tLİŞKİLER BÖLÜMÜ Kaare Sandegren Uluslararası Sekreter 4 30Mor Rçsım Sergısı 13 M v t 1 Nisan 1987 Hus«v Getrte C O 126 Tesnkı>e a Meydanı isı Teı 141 27 u TÜLİN ONAT Resım Sergısı 16 Marı 31 Marı Beyop> IST mustafa ata ^ 1 Mart.!»»190 6 Alalurk Bulvon 139 Ki2uay ANKARA 18 41 8? 18 4 3 « NEZIH BASGELEN ıle dıalı soyleşı İSTANBULUN DEĞIŞEN YÜZU «Altın Boynuz ken; Haliç» resim sergısı Belirtilen kupürler iki seri arasında esit olarak dağıtılmıştır. 1. SERİ c) Satış süresinin 2. SERİ Başlangıç Tarihi : 1.4.1987 13.4.1987 Bitiş Tarihi : 21.4.1987 9.4.1987 d) Erken ödemeye llişkin Esas ve Şartlar : Erken paraya çevırme taahhüdu yoktur. e) Tahvillerin Yıllık Faiz Oranı ve Faiz Ödeme Tarihi : Tamamı hamiline yazıiı tahviller brut °?o55 sabit faizli olup, faizler her yıl l'inci seri tahvilleri için 9 nisan, 2'nci seri tahviller için 21 nisan tarihlerinde ödenecektir. f) Tahviller 5OO'er milyon tutarında iki seri h a l i n ^ olup, her serinin tamamı hamiline yazılıdır. g) Satış Fiyatı : Tahviller nominal bedelinin %5 noksanı ile satılacaktır. h) Tahviller iki yıl vadelidir. 2'nci yılın sonunda bir defada itfa edilecektir. i) ödemesiz Dönem Süresi : 2 yıldır. , 5. Tahvillerin ödeme Planı : 1. Seri Vade Anapara (TL.) Faiz (TL.) Toplam (TL.) 9.4.1988 275.000.000. 275.000.000.^.4.1989 500.000..000. 275.000.000. 775.000.000. 500.000..000. 550.000.000. 1.050.000.000. 2. SERİ 21.4.1988 275.000.000. 275.000.000. 21.4.1989 500.000. 0 0 0 . 275.000.000. 775.0O0.OO0. 500.000.000. 550.000.000. 1.050.000.000.6. Anapara ve faiz ödemeleri vadelerinde Camiş Menkul Değerler A.Ş.'nin merkezinde yapılacaktır. 7. Tahviller, şirketimizin Barbaros Bulvan No. 125 Camhan, BalmumcuBeşiktaş/lSTANBUL adresindeki merkezinde satılacaktır. 8. Tahvillerin anapara ve faiz odemelerini taahhüt eden kişi veya kurum yoktur. f ^ Sanal Galerisı Celal Tutant Resım Sergısı 2i Man18 Nıs»n Gaicfmu pazar tianc h«r gun n 0019 00 ansı «•«' RumttCaa Muuracl 2628/5 Tei 148C5T PİKAYAALP ZEYNEP KIN Floraj Sergısı 20 Marı2 Nisan 1987 Vap: Kredt Bankası Merkez $ube vıtnnlerı Istkla! Cad (Odakule yanı) Beyoglu ISTANBUL DEVLET GÛZEL SANATUR GALERISI İ T j m Ig va*ona«, Cd W1 » u~\ V I p < t a a Tar?i Mn *s Bahar Kocaman Resım Sergısı 1631 Marı 1987 mJLv m. »*»*>ı» 1 6 33 21 4 9 3tSKT«S 1 NERIMAN ERKUT Sanat Gjtcrisı 10 Ressamımızın Yeni vc Seçme Escrteri 20 Mart • 15 Nisan 87 Namık Bayık Birım Bozok Rcmzı İren Nasip İyem Nuri İycm Aysu Koçak Fikret Kolvcrdi Gülsercn Montgomery Fahri Sümer Cem Yahn Rumelı Cad ıfıtap Sotak 35/2 Em,1 Ap! Osmaibey 146 06 47 CAOOEBOSTAN GUZEL SANATUR ATÛLYE GALERISI I Ü T R A M K O SANAT MERKEZI 1929 Mart 67 tarihleri arasında l,~ TÜNEL /T\ J SANAT GALERISI ( [A/Tunel Solyaiı S 26 Beyoğlu ' 'Tel 143 63 94 145 19 96 Arzu Başaran Lola Bosch l$j| Oiriean A y ö Ouroun Murat Sınkıi Genç sanatçıiar VI 2328 Mart lltlan Şw Emre Zeyonogiu MOşefref ZeytnoOh DORT BOYUT SANAT GALERİSİ ALİ AVNİ ÇELEBİ resimleri sergileniyor Mye Sokık. Yuvı «ot. TaşvHyrbl Tel 141 77 O S DOROTHEA SCHRADER FOTOĞRAF SERGİSİ 21 MART 4 NİSAN 1987 Bayram Gümüş R E S İ M SERGİSİ 21 M A R T 12 N İ S A N 1987 Baudal Cad 29421 Caddebosan 35699 7 B Galerıma pazanesı dısmda her gun 13001900 arası açıktr Açıklama Cumalı Sanat Galerisi YAPRAK BERKKAN Resim Sergisi 21 Mart 3 Nisan Şakayık Sk 45/4 Nışantaşı Tel 148 31 65 Pazar günteri 1215 arası açıktır. 1 T E W S A fJ A f G A L E R I S I Ali Avni Çelebi Resım Sergtsi 17 Mart 8 Nisan 1987 Galen Pazof dısında >iergıjn 11 0019 30 arası açıktır AudıoVısuol tanıtım pfcjgramı hefgun saat 17 30'doaıı ft h I 1 • vaikonajı C*l Pas Çocvk Resimleri Sergisi RcslnScramikTorna ıle , ÇönriekBatik çalışmalan surmekıedir Bajdat Cad 256 Teı 358 87 98 19 Mart 5 Nisan LJ ( J | Tel ii6 72 61 «l « ' Avni Memedoğlu Resım Sergısı 14 Marı 27 Mart guzrt sanaıv gatens< GALERI LEBRİZ Mevlut Akyıldız Resım Sergı,ı 27 Mart'a kadar uzatılmıştır E»:aTi Cad 16 Acıknava an! D 2 i Nısantas Te' 140 22 82 141 09 84 Kuvulubostan Sok 44/2 Nışantaşı.fel147 08 99 147 97 56 ' •GÖZLÜKLER • GÖZLÜK ÇERÇEVELERİ, CAMLARI, KILIFLARI, YEDEK PARÇALARI • OPTİK CAMLAR • OPTİK ATÖLYE VE LABORATUAR ALETLERİ • OPTİK ENDÜSTRİ MAKİNALARI • TELESKOPLAR • ÖLÇÜM CİHAZLARI ULUSLARARASI TÜM OPTİK ÜRÜNLER FUARI 2529 MART 1987 İSTANBUL ODAKULE SERGİ MERKEZİ ffî AFEKS ORGANİZASYON PAZARLAMA ve TİCARET LİMİTED ŞTİ. SELIME HATUN CAMII SOK 1110 FINDIKLIISTANBUL Tel 143 42 20143 42 21 TELEX 25063 AFEX TR • OPTİMETRİK VE OFTALMOLOJİK CİHAZ VE AKSESUARLARI • KONTAKT LENSLER • KONTAKT LENS AKSESUARLARI VE BAKIM EKİPMANLARI • MİKROSKOPLAR • GÖZLÜK DEFİLELERİ • SEMİNERLER • SEMPOZYUMLAR •
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle