Katalog

CUMHURİYET/14 SPOR 10 OCAK 198: Federasyon, 13 gün içinde karar verecek Futbolda sistem arayışı Federasyon üyelerinden oluşturulan altı kişilik komite, 23 ocakta İzmir'de yapacağı toplantıya kadar milli takımda görev yapmış yerli ve yabancı teknik adamlarla görüşecek. Komitenin buldugu modele ve sisteme göre, milli takımın yeni çalıştıncısı saptanacak. Güncel dosyaları inceleyen federasyon, Diyarbakırspor'a bir maç saha kapatma, bir maç da seyircisiz oynama cezası verdi. Siirt YSE Spor dört, Ayvalık Gücü iki, Ispartaspor, Borspor, Tekirdağspor ve Beypazan 'nın üçer maç için sahası kapatıldı. ması benimsendi ve gelecek sene değiştirilecek lig statüsünün oluşturulmaii için de yeni bir komite kuruldu. Federasyon Basın Sözcüsü Ersan Feray, ligde bulunan takım sayısının fazlalığına dikkati çekerek. Milli Takımın da programının düşünüldüğünü, bu nedenle yeni bir iig statüsünün hazırlandığını söyledi. Bu arada Beşiktaş'ın Kovaçeviç'e itirazı da reddedildi. MİLLİ TAKIM ÇALIŞTIRICILIĞI İÇtN YENİ BİR MODEL ARAVIŞI Futbol Federasyonu toplantılarda Milli Takım çalıştırıcılığı konusu da görüşüldü. 23 ocakta İzmir'de yapılacak federasyon toplantısına kadar Milli Takım sorumlusunu belirlemek ve bu konuda bir model geliştirmek için federasyon üyelerinden Şenez Erzik, Süha Akçay, Nazım Özbay, Ersan Feray, Orhan Ertanhan ve Mehmet Ağar'dan oluşan bir komite kuruldu. Ersan Feray, komitenin görevini açıklarken şunları söyledi. "Bu komitede görev alan arkadaşlar bugüne kadar milli takımlarda görev almış yerli ve yabancı antrenörlerle ilişkiye geçecekler ve görüşlerini alacaklar. Bu arada ülkemizde bulunan diğer ülkelerin takımlarında görev almış çahştırıcılarla da konuşacaklar. Bu görüşmelerin ardından üyeler, sistem ve model hakkındaki değerlendirmelerini 23 ocakta İzmir toplantısına getirecekler ve konu burada sonuçlandırılacak. Komitenin bundan sonra Milli Takımla ilgili görevi sona erecek? Basın Sözcüsü Ersan Feray, toplantıda, spora yakışmayan davranışlara karşı gerekli cezaların verileceğinin ve bu konuda müsamaha gösterilmeyeceğinin gündeme geldiğini ve konuya özel bir önem verdiklerini vurguladı. KKTC ile maç konusunda FIFA'nın haziran toplantısında karar vereceğini anımsatan Feray, "FIFA bize gönderdiği te(Arkası 15. Sayfada) SPORT>A DIYALOG ABDÜLKADIR YÜCELMAN FARUK AKACÜN I950'de Istanbul'da doğdu. 1967'de Kadtköyspor'da basketbol antrenörlüğü ile mesleğe giren Akagün, daha sonra Altınyurt, Fenerbahçe, Efes Pilsen, Çukurova Cüney Sanayii, Taçspor, Eczacıbaşı takımlarında antrenör ve teknik direktör olarak görev aldı. Geçen günlerde Fenerbahçe takımının teknik direktörlüğünden istifa eden Akagün, istanbul Eğitim Enstitüsü tngilizce Bölümü mezunu olup, basketbolla ilgilenmediğinde Ingilizce öğretmenliği de yapıyor. Spor Servisi Futbol Federasyonu'nun iki gün süren toplantısında birikmiş güncel dosyalar incelendi, profesyonel ve amatör takımlar tüzüğü, gelecek sezon lig statüsü konulannda prensip kararları çıktı. Milli takım çalıştmcısını belirlemek için yeni bir model ve sistem bulunmasına yönelik bir komisyon üyeler arasından seçilirken, başta Diyarbakırspor olmak üzere sekiz takıma, cıkan olaylardan Basketbolumuzdaki Amerikalıları antrenör Faruk Akagünle tartıştık ötürü saha kapatma cezaları verildi. İki günden bu yana İstanbul'da toplantılarını sürdüren Futbol Federasyonu, gündemindeki maddeler arasında yer alan profesyonel ve amatör takımlar tüzüğünün yeniden ele alınmasını prensip olarak benimsedi. Diğer tüm konularda olduğu gibi bu konuda da kurul üyelerinden bir komisyon oluşturuldu ve çalışmalara bir an önce başlanıl Amerikahları biz şunartıyoruz Fenerbahçe, her yıl olduğu gibi bu yıl da basketbola buyuk transferler yaparak girdi ve taraftarlannı sezona büyük umutlarla soktu. Ancak son haftalarda arka arkaya aldığı başarısız sonuçlar gerek Fenerbahçe camıasında, gerekse basında gündeme geldi. Sezon başından beri Fenerbahçe'nin basketbol sorumluluğunu sırtlayan Faruk Akagün ile takımın durumunu, elestirileri, basarjsızlığın nedenlerini ve Amerikalıları konuştuk. Sayın Akagün, her lakımın koçu gibi siz de sezon başında ABD'yc gittiniz, Amerikalılarfa konuştunuz ve seçtiklerinizi alıp Fenerbahçe ye getirdiniz. Ben dogrudan Fenerbahçe'deki ABD'liiere deginmeden önce genelde ABD'li baskelçilerin TUrfc basketboluna ne verip ne vermedigini size sormak isliyomm. Amerikalıların getirdtkleri ile götürdüklerini karşılaştınrsak, maalesef durum yüzde 90 Türk baskeıbolcularımn aleyhine oluyor. Zamanı gelince her zaman ve her yerde söylemişimdir. Amerikalı basketbolcular, Türk basketbolcuiara saygı duyup, onlarla birlikte takım savunması yapıp, hücumda bencillik etmeyip, bizimkilere de pozisyon hazırlayabilirlerse, ben o zaman Amerikalı oyuncuya "evet" derim. Bir örnek vereyim, Efes'teki Scott. Size ilginç bir şey söyleyeyim, ben 1977'de Türkiye'den, ilk defa oyuncu almak için Efes tarafından Amerika'ya gönderildim. Gerçi daha önceden de Amerikalı oyuncular vardı Türkiye'de, ama özel olarak gelmemişlerdi, Türkiye'de görev yapanlar arasından seçilmişlerdi. Ben, 1977'den beri bu işin içindeyim. Efes, Tofaşh ük 5 dakikada... Tofaş, ilk sayısını 5.52'nci dakikada attığında 12 sayı yemiş durumdaydı. Dondurcu soğukta iki takım da tutuktu Efes Pilsen: 72 Tofaş SAS: 57 SALON: Spor ve Sergi Sarayı. HAKEMLER: Aydemir Ekti (2), N. Kemal Ülkü (2). EFES PtLSEN: Emir (5) 11, Scott (6) 17, Hakan (6) 11, ömer (5) 7, Taner (5) 16, Lütfı (5) 4, Lester (4) 3, Tolga (?) 3. TOFAŞ SAS: Lee Hurt (4) 13, Mehmet (3) 11, Derya (2) 0, Nedim (4) 0, Allan (6) 26, Mustafa (5) 2, Can (3) 5, Uğur (5) 2, Tuncay (4) 2, Remzi (3) 0. İLK YARI SKORU: 3627 Efes Pilsen lehine. Türkiye'ye gelen disiplini bırakıyor Yani Amerikalılann kapısını çalan iik kişi sizsiniz demek ki. Peki bu Amerikalıları nasıl getirtebiliyorsumız? Nasıl seçiyorsunuz? Aslında Türkiye'ye gelmeyi zül sayıyorlar. Çünkü nereye gideceklerihi bilmiyorlar. Daha önceden Türkiye'ye gelmiş olan Amerikalılar, bizim için kötü şeyler söylemiş olmalılar ki, çekiniyorlar. Amerika'da koç korkusu, Allah korkusu gibidir. Ama Türkiye'ye gelip de ayncalıklı bir muamele ile karşılaşınca gayet rahatlıyorlar, disiplini bırakıyorlar, kendi başlarına buyruk oluveriyorlar. Bize uyuyortar demek ki. Hayır, biz onlara galiba fazla taviz veriyoruz. Örneğin Turk oyuncuya hıçbir şekilde taviz verilmezken, idmanlara da gelmese, işi gayriciddi de tutsa Amerikalılar el üstünde tutulur. Hatta Amerikalılar, maajlarını bile bizim çocuklardan önce alırlar. Oyun içinde dahi her şeylerine, her hatalarına bile göz yumulur. Böyle olduğu zaman, Türk basketbolunun kazandığı nedir? Dikkat edilirse Turk basketbolcuları hep Amerikalıların hizmeıindedirler. Sanki bir robot gibi. Sonra biz, bu çocuklardan bir milli takım kurup onlardan bir şey bekliyoruz. Peki, bu Amerikalılann bize kazandırdığı hiçbir şey yok mu? Var. Bana göre lige zevk getiriyor. Seyirci için daha cazip. Sonra bir mesele daha var, biz Amerikalılardan ille de sayı bekliyoruz. Onlann 30 sayı, 40 sayı yapmasını istiyoruz. Biz isteyince de onlar mecburen bencil oluyorlar, kendilerini düşünüp kendileri için oynuyorlar. Galiba basın olarak burada bizim degeriendinnelerimizde de bir yanlışlık var. Bizde en çok sayı )«pana bol not veriliyor. Öyle mi, yoksa yanılıyor muyum? Dünyada bir olay var, yani adam çok iyi oynamış, asist olarak çok iyi paslar vermiş, çok iyi adam markajı yapmış. Fakat sayı yapmamış. Bunu kimse fark etmiyor. Burada basına düşen bir görev var. Kahramanlanmızı biraz da isimsizlerden, gerçek basketbol oynayan ve takımı için oynayanlardan seçelim. Seyirciyi bilinçlendirmek de sizin göreviniz. Bu yanlışlık nereden kaynaklanıyor? Basın ile teknik adamlann arasındaki diyalog eksikliğinden. Bu yanlışlık, oyuncuları da etkiliyor. Yani ben düşük not almışsam, ya da sayı yapamamışsam, transfer zamanı gelince iyi para alamama endişesine düşuyorum, hakhyım da. Çünkü "Bu kaç sayı yapar, 10 sayı, verelim eline 5 milyon gilsin, bu kaç sayı yapar 30, bak bu çocukta iş var, kaçırmayın verin 30 miJyon." İşte bunun gibi yanlıslıklar da var. Bir anlamda basketbol yazarlarının da kendilerini eğitmesi, teknik adamlarla diyalog kurması gerekiyor. Ben yine Amerikalılara dönmek istiyorum. Siz lafın arasında Amerikalılara göre Türkiye'ye gelmek zül dediniz. Bunu biraz daha açar mısınız? Bir Amerikalı için Türkiye'ye gelmek en son seçimdir. Oyle de değil. Orneğin Kennedy 18 bin dolara falan geldi, ama şu anda Türkiye'de sayı ve ribaund kralı. Peki, bunu nasıl degerlendiriyorsunuz? Oynadıkları ortama bağlı bence. Kennedy, acaba bir baska kulüpte daha başka tip bir oyuncu mu olurdu? Yoksa Calvin, acaba bir Teknik Üniversite'de oynasaydı ne yapardı gibi. JTÜ rahat oynuyor, ayrıca (TÜ'lülerin kendisine yardımlan çok. F. Bahçe, bu yıl neden beklenen sonuçlan alamadı. Oysa iyi transfer )ipmıştı. Bu takımı kuran bir kişi olarak neler söyleyebilirsiniz? 3 tane Amerikalı var bizde. Bir tanesi Sacit, yani Scott. Onu Türk oyuncu olarak aldık. Efe, pek kalmak istemiyordu, bir de daha sempati duyduğu bir antrenörle olmak istiyordu. Scott, bir diz sakatlığı geçirmesine rağmen yine de maç ortalaması iyi. Şimdi bir de yüksek tansiyon çıktı. Bugün Türkiye'de maç başına 11, 12 ribaund, 20 sayı ortalama yapan Türk oyuncu yok. Diğerlerine gelince, Cory Blakvell, Amerika'da profesyonel bir takımda oynamış, en zor bir koiej liginde 9 ribaund, 18.6 sayı ortalaması ile oynayan bir oyuncu. Boyu tartışılabilir. Çünkü onun boyu 2 metre, ama şu var, en uzun boylular en iyi ribaundcu değildir. Burada hem içerde hem dışarda iyi oynar düşüncesi ile aldık Cory'yi. Şunu kabul etmek lazım, Amerika'da iyi oynayan ille Türkiye'de iyi oynar demek değildir. Amerikalılar da insan. Bu adam Türkiye'ye geldiğinden bu yana para sorunu ile uğraştı. Evli, bir de bebeği var. Şimdi soru şu, bu Cory gibi, acaba Fenerbahçe'de istçdikleri, bekledikleri ortamı bulabildiler mi? Bir önemli nokta var, bu adamlar kendilerinın enayi yerine konulduğunu sanıyorlar. Belki bir noktada da öyle. Adamın kulağı Amerika'da doldurulmuş. işte Türkiye'ye gidersen paranı alamazsın, ne söz verirlerse yerine getirmezler gibi. Adamın ödeyecek çekleri var, zamanı gelip de paralannı alamayınca çıldınyorlar EBahçe'nin sorunu yönetimsizlik Fenerbahçe'de demek ki bir yonetim eksikliğinden kaynaklanan sorunlar var. Söylemek istemiyordum ama söyleyeyim, daha sezon başında Erol ile Inan'ı getirdim, el sıkıştılar, tamam dediler, ama maalesef ikisi de yönetim hatamızdan dolayı kaçtılar. Erol, Galatasaray'a gittı. Lester'i Efes kaçırdı. Ya Ray için ne diyorsunuz? Ray, Danvers takımında 3 yıl profesyonel olarak kalmış. halya'da oynamış. 1 yıl da lspanya'da oynamış. İyi bir kariyeri var. Yalnız o da şanssızlık sonucu sakatlandı. Hiç para da alamadı. NEŞ'ERİZ ARDA Taner, Scott, Hakan, Ömer ve Emir beşiyle ve adam adama savunmayla maça başlayan Efes Pilsen'e Tofaş, ayru savunmayla Lee, Derya, Nedim, Can ve Mehmet beşiyle cevap verdi. Tofaş, 5. dakikanın bitimine kadar sayı üretemezken, Efes bu süre içinde 12 sayı atmıştı bile. Bir ara 172 olan skoru Tofaş, 10. dakikada 6 sayı farka kadar diişürdüyse de 17. dakikada skor 3419'du ve ilk yan da 3627 Efes'in üstünlüğüyle bitti. İkinci yanda Efes, Ömer'in yerine Lester'ı oyuna alarak zone defansa dönerken Tofaş, adam adamayı tercih etti. Maçın genel görüntüsünde ilk yandan farklı bir şey yoktu. Tofaş'ın 23 top kaybına karşılık Efes'in de 18 top kaybetmesinden anlaşılacağı gibi birbirini izleyen beceriksizlikler sonucu Efes'in kontrolündeki skor, ancak 7257'ye ulaşabildi. Efes Pilsen bu galibiyetle lig sıraJamasında bir adım yukan çıkarken, Bursa temsilcisi Tofaş SAS önemli bir yenilgi aldı. LESTER, ALTAN'I DURDURAMAül İkinci yanda oyuna giren Lester 'in savunmasma rağmen, A 1tan 'ın isabetli şutları Tofaş'/ yenilgiden kurtaramadı. (Fotoğraf: ENDER ERKEK) PORTRE Haydi Yörük biraz yürek ÖMER ARAZ 1 ^ Kötü bir maçta kendisi için önemli bir sivriime fırsatını kullanmayan Hakan Yörükoğlu bugunku konumuz. Bu yetenekli gencin birçok mazeretleri olabilir. Yeni bir şehir, yeni bir takım, yeni bir sistem ve yeni bir çalıştırıcı İnsan isterse ne mazeretler bulabilir! Ama düşünülmesi gereken esas konu. Efes takımının Hakan için ne fedakârhklara girdiği. Efes Pilsen, Brian Kellerman gibi komple bir sporcuyu gerı gönderip güvenoyunu tümüyle Hakan Yörükoğlu lehine kullandı. Hakan bu ta(Arkası 15. Sayfada) 4Amerikalı basketçilerin hemen hemen çoğu eroinman. Bu zaten sadece basketçilerin değil, Amerikalıların geneldeki en büyük sorunu. Bize gelenler de böyle. Üstelik bu adamlar için Türkiye'ye gelmek bir zül. Gidiyoruz, kandırıyoruz, Türkiye'ye gelmelerini sağlıyoruz. Adamlar geliyor/ar fakat burada hiç ummadıkları bir durumla karşüaşıyortar. Onlara taviz verdiğimiz için de şımarıyorlar. ^ Enver Yakupoğlu istifa etti J7' enerbahçe Haysiyet $7 Divanı Başkanı Enver Yakupoğlu görevinden istifa etti. Yakupoğlu yaptığı Oçıklamada, kendisinin gördüğü lüzum üzerine istifa ettiğini belirterek, önümüzdeki günlerde Jconuyla iligili olarak bir uçıklamada bulunacağını söyledi. MAÇEV ELEŞTÎRİSİ Efes ve Tofaş donuktu! DENİZ GÖKÇE Dün Efes Pilsen ve Tofaş arasmdaki maçta oyunculara çift prim verilmesi gerekir! Bu kadar soğuk bir salonda spor yapmak, mahrumiyet bölgesinde yaşamaya eşdeğerdir. Hava o kadar soğuktu ki kalemimiz dondu, maçla ilgili nol alamadık. Hatta maçm beşincidakikasmda 17'ye 2 Efes lehine olan skor bile dondu; maçm gerisi aymfarkla bitti. Salonun soğukluğu en çok kenardan maça girmeye çalısan sporcuları etkiliyordu. Oyuncuları en çok zorlayan da "kayak eldivenlerini" çıkarmaku! Salondaki seyircıler sanki olimpiyatlarda biiyük slalom yarışmı seyredercesine battaniyelehne sanlmışlardı. Federasyon Başkanı Osman Solakoğlu bile maça durumu protesto edercesine kalpakla gelmişti. Bu salon aslında spora ayniacağına frigofrik tesis olarak ihracat için toplanan sebzelerin stoklanmasında kullamlsa ekonomik kaynak dağüımı çok daha etkin bir şekilde sağlanmış olabılirdi. Basketbol maçlanmn böyle bir salonda oynanmasımn bir tekfaydası var. Soğuk havalarda ısrarla maça gelenler, senelerdir bu ortamdan yararlanarak hiç yaş(Arkası 15. Sayfada) Onları getirmek başlıca sorun Hani Vietnam'a gilmek gibi bir şe> mi demek islijorsunuz? Onun gibi bir şey. Türkiye'yi bilmiyor, Türkiye'de harp var sanıyor Türkiye'de beni keserler, ırkçılık var, diyor. Biz kendilerine anlatıyoruz, bak İstanbul senin bildiğin gibi bir yer değildir, işte şöyledir böyledir diyoruz. Bir de Türkiye'ye gelince basketbollarının öleceğinden endişe ediyorlar. Biz onları kandırmak için elimizden geleni yapıyoruz. Yani daha tavize orada başlıyoruz. O halde bizim degil, onlann seçme şansı >ar. Türkiye'ye gelenleri de tombaladan numara çeker gibi çekip getiriyoruz demek ki. Maalesef durum aynen böyle. Bazılannın esrar problemi de varmış galiba? Evet, zaten Amerika'da genelde bir esrar problemi var. Oyuncular da çoğunlukla kullanıyorlar. Türkiye'ye gelenler arasında böyle birisi var mı? Özellikle birisi iki yıl esrardan kurtulma tedavisi görmüş. Ya digerieıi? Diğerleri hakkında söylentiler var. Şunu söyleyeyim, esrar sadece bunlar arasında değil, hemen hemen Amerika'da her kesimde görülen sıradan bir olay. Esas kokainciler var. Esran yüzde 60/70 kullanıyorlar da, kokaincilerin durumu iyi değil. Siz isira vermeyin, ama ben vereyim. Freeman, esrar ledavisi gören basketbolcu. Fenerbahçe ye gelen Amerikalılan siz gidip seçtiniz. Daha dogrusu kandırabildikleriniz, tombaladan çıkanlar bunlar. Amerika'daki bu rayic nedir? 15 bin dolardan başlayıp 8090 bin dolara kadar çıkıyor. Yani iyi para veren iyi adam alabiliyor. Beşiktaş'ta şinirler gergin İ ig üçüncüsü Beşiktaş'ın ikinci yarıya günde iki antrenman yaparak hazırlanması, futbolculann "Sinirlerini gerginleştirdi. Soğuk fıava yüzünden günde çift cntrenmana, zaman zaman itiraz eden futbolcular, dünkü çalışma sırasında patladılar. Önce Metin, antrenmanı yanda bırakmak istedi. Daha sona da Rıza, üzerindeki eşofmam çıkartarak Sameı'e vermek istedi ve "Al o formayı sen giy" diyerek idmanı terk etti. Diğer futbolcular da golleri saymayan ve hesabı yanlış yapan tercüman Çemşir Muratoğlu'na itiraz ettiler. Teknik Direktör Milutinoviç ise bu tür olayların sinir gerginliğinden kaynaklandığını söyledi. Otobüsle 4 bin km. Güreş Federasyonu, tasarruf olsun diye, güreşçileri Sovyetler Birliği'nin Tiflis Kentindeki turnuvaya otobüsle götürüyor. Böylece federasyonun kasasına 8.5 milyon lira kalacak. HALİL ÖZER Güreş Federasyonu, bütçesinden tasarruf etmek için Güreş Milli takımını Sovyetler Birliği'nin Tiflis kentinde yapılacak olan turnuvaya Kars üzerinden otobüsle götürüyor. Dile kolay gidiş geliş tam 4 bin kilometre. Süre ise beş gün. Hem de kar kıyamette. Ancak Federasyon Tiflis'e uçakla gitmenin federasyona büyük bir yük getireceğini planladı. Çünkü Tifİis'e bir kişi için uçak biletinin fiyatı 650 bin lira. Kafilede antrenörüyle, güreşçisiyle ve idarecisiyle yaklaşık 15 kişi var. Yani bu seyahate uçakla gidilmesi halınde seyahat federasyona yaklaşık 10 milyon Milli güreşçiler, karda kışta yollara dökülüyor liraya mal olacak. Federasyona göre 10 milyon da az para değil. Bu nedenle yetkililer pratik bir çöziim yolu buldu: "Otobiis". Ankara'dan kaloriferi iyi yanan, kar zincirleri olan bir otobüs kiralanacak. Sovyetler Birliğf ne gidiş geliş kira parası ise 1.5 milyon. Yani 8.5 milyon lira federasyonun kasasında kalacak. Güreş Federasyonu yetkilileri yolların karla kaplı olup olmadığını ilgili yerlere sordu. Aldıkları yanıt ise "Zinciriniz varsa gidersiniz" şeklinde. Ancak Kars Tiflis yolunun Sovyetler'ce trafiğe kapatılmış olması nedeniyle özel izin ahnması gerekiyor. Bu nedenle Federasyon Sovyetler Birliği Güreş Federasyonu'na "Olobüsle geliyoruz, haberiniz olsun" diye acele bir teleks geçti. Ancak leleksin yanıtı henüz gelmedi. Acaba alamadıgı için mi sakatlandı! Hayır hayır, öyle değil. Büyük bir şaşkırüık geçirdi. Yalnız son üç maçta en iyi randımanı veren Ray oldu. Yani maalesef üç oyuncu da sakatlandı. Yani bu basketbolcular, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Tahsin Bey'in dedigi gibi büfeci (!) degiller. Şunu belirteyim, ben Fenerbahçeliyim, Başkan Tahsin Bey'e basketbola yardım eli uzattığı için müteşekkirim. Bugün Tahsin Kaya, 90 milyon para vermiştir basketbola. Benim konuşmam, Fenerbahçe Kulübü'ne karşı değil, ben Fenerbahçe'de basketbolu idare eden kişilere karşıyım. Sadece bu yıl değil, birkaç yıldan beri oluşturulan komitelere karşıyım. Sezon başında Galatasaray'a 1 basketle kaybeden, Çukurova'yı, Efes'i, Tofaş'ı çok eksik bir kadrosu ile yenen, basının "Bu Fener'de hayat var" dediği takım birdenbire düşüyorsa, demek ki bu basketçiler önceleri basketbolcuymuş, sonra büfeci olmuşlar. Takımın bence psikolojik ezikliği var. Çökünıünün nedeni yönetim eksikliği. lstifanızın nedeni de galiba yonetim eksikliği. Daha sezonun başından beri suren yönetimsizlik. Bu takımı bile ben seçmedim. Bu işin felsefesine karşıyım ben. Peki, bu Fenerbahçe bu yıl ne yapar? Playoffa kalabilir mi? Bence Playoffa değil, hatta küme bile düşebilir. Çünkü bu takımın morale ihtiyacı vardır. Fizik olarak iyi, fakat psikolojik olarak sıfır. Komite üyeleri bile kendi aralarında takımın moralini bozmak için ne gerekiyorsa yapıyorlar. Yani ne olacak özetle? Fenerbahçe'nin Allah yardımcısı olsun derim. Bu komite ile bu iş yürümez. Ara verildi lige. Herkese izin vermişler. Ray Amerika'ya gitti. Ameliyat olup geldi. Burada kalsa bu ameliyat araya girmezdi. Scott Amerika'ya gitti, kilo alıp geldi. Yani dağıldı iyice. İzin veren komite. Sonra Şekerspor'a yenilince ceza vermeye kalktı. Ben antrenörüm, teknik direktörüm, bana niye sormuyorsunuz. Cezalara karşı çıktım. Amerikalılar dışarda sefasını sürmüş. bizim çocuklar burada çalışmışlar, ellerinden geleni yap mışlar. yenilmişler. Cezaya layık mı şimdi bu çocuklar? Bence bu takımın sorunu, dediğim gibi teknik değil, psikolojik. Bu oyunculara ceza değil, yaklaşım göstererek, ilgi göstererek, onlann sorunlanna eğilmek lazım. .\ma komitenin birbirinden haberi yok. Sezon başında birisi Amerika'dan antrenör getirdi, ötekisi Yugoslavya'dan. Yani ne olacak, Fenerbahçe'ye büyücüler, sihirbazlar gelecek, 5'de 5 galibiyet alacak. Ve kurtulacak. İşte, Fenerbahçe'deki tablo ne yazık kı aynen böyle. SarıKırmızılılar, Stuttgart ve Frankfurt'a yenildiler G. Sarayh Stuttgart turnuvası yuramadı Stuttgart'ı Commodore turnuvasında 53 yenen Galatasaray dün gece oynanan maçı 21 kaybederek rövanşı verdi. sı'nda farklı yendiği rakibine tek farkla boyun eğdi. Gecenin ikinci maçında SarıKırmızılılar Alman 1. Lig takımlanndan E.Frankfurt'la karşılaştılar. Stuttgart macının moralsizliğini üzerlerinden atamayan Galatasaray tutuk futbolunu bu maçta da sürdürdü. Savunmada yapılan hatalar nedeniyle a n arda goller yiyen SanKırmızılılar toparlanamadılar ve ikinci maçlarmı da yenilgi ile kapadılar. E.Frankfurt'un gollerini Smolarek (5) ve Möller atarken, G.Saray'ın golleri Cevat Prekazi (3) ve Erhan'dan geldi. SarıKırmızılar bu sonuçlarla ilk 3'e girme şanslarını azalttılar. G.SARAY ÜÇÜNCÜ MAÇINI OYNUYOR Galatasaray, Stuttgart turnuvasındaki üçüncü maçını bugün Kaiserslauten'le oynayacak. Saat 16.45'teki maçta sakatlığı süren Raşit ve Erkan oynayamayacaklar. G.Saray bu maçtan sonra grubundaki son maçını diğer gruptan bir takımla oynayacak. BÜYÜK İLGİ Stuttgart Salon Turnuvası'na katılan Galatasaray bu kentte de büyük ilgi görüyor. Gurbetçiler tarafından sürekli ziyaret edilen SanKırmızılı futbolcular maçlar sırasmda da yalnız kalmıyorlar. TURNUVADA AJAX VAR İki grup halinde yapılan turnuvanın ilk grubunda, Stuttgarter Kickers, \Valdorf Mannheim, FC Nürnberg ve Aja.x, mücadele ediyor. Galatasaray'ın yer aldığı ikinci grupta da VFB Stuttgart, Eintracht Frankfurt ve FC Kaiserslauten takımları bulunuyor. Turnuvada, dün akşam oynanan diğer karşılaşmalarda ahnan sonuçlar şöyle: Stuttgarter Kickers: 2 Waldorf Mannheim: 2, Nürenberg: 1 Ajax: 1 Eczacıbaşı Almanya'ya gidiyor Federasyonun bu karanna sam(Arkası 15. Sayfada) £ arşamba günü Avrupa Şampiyon ipler Kupası ikinci tur ilk maçını İtalya'da Panini Modena ile oynayacak olan 'Eczacıbaşı bu mücadeleye daha iyi hazırlanabilmek amacıyla hafta sonu Münih'te iki özel karşılaşma yapacak. Bu maçlardan biri Ottoburn ile diğeri ise büyük bir olasılıkla Münih 1860 takımı ile olacak. Bu iki maçtan sonra İtalya'ya geçecek olan takımımız, çarşamba günü Panini Modena ile Avrupa Şampiyon Kulüpler ikinci tur birinci maçını oynayacak. • Dün gece iki maç oynayan SarıKırmızılılar bugün grubun iddialı Saint Joseph: 53 takımlarından Kaiserslauten 'le karşılaşacaklar. İst. Erkek L.: 50 OKUL MAÇLARI HAKEMLER: Melih Erdem (6), Seryet Civelek (6). SAİıNT JOSEPH: Yücel (5) 4, Burak (6) 12, Haldun (6) 4, Cem (7) 12, Can (5) 2, Cem (4), Fevzi (5) 2, Hasan (8) 17. IST. ERKEK LİS.: Murat (5) 2, Kıvanç (6) 18, Başbuğ (5) 5, Yaman (6) 5, Serkan (6) 6, Burçin (6) 2, Şerif (5) 6, Kerem (5) 6. İLK YARI: 3116 (İstanbul Erkek Lisesi lehine). VOLKAN KARSAN İstanbul Üniversitesi ve Afrikcfya yardun UNICEF işbirliği ile yapılan "Afrika'ya Yardıma Koşalım" Koşusu'na biri bayan 15 kişi kattldt. Koşu, İstanbul Üniversitesi önündeki Atatürk heykeline 1ÜSBK'nin çelengini koymasıyla başladı. UNICEF temsilcilerinin de hazır bulunduğu koşuda, öğrenciler okul çevresinde 4 tur atarak yarışı tamamladılar ve başan ödüllerini aldılar. Afrika 'ya Yardıma Koşalım kampanyasmda ne kadar para toplandığı öğrenilemedi. Ancak yarış sırasında gazetecilerle görevlilerin sayısı, atletlerden bir hayli fazlaydı. (Fotoğraf: ENDER ERKEK) STUTTGART Galatasaray Uluslararası Stuttgart Turnuvası'nın ilk gününde yaptığı iki maçı da yitirdi. SarıKırmızılılar önce ev sahibi Stuttgart'a 21, sonra da E.Frankfurt'a 64 yenildi. Bayern Münih'in düzenlediği turnuvada üstün bir başan göstererek üçüncü olan GalatasaLÜTFİ YAZIR ray, katıldığı ikinci turnuvanın Haydarpasa Endüstri Meslek Li ilk maçında çok kötü gözüktü. sesi: 62 Avuslurya Lisesi: 25, Tak Raşit'in yokluğu Sarı Kırmızılı sim Atalürk Lisesi: 91 Nişantaşı takımın savunmasını zayıflatırAnadolu Lisesi: 61. ken, İlyas ve Cevat, eski form larından uzak göründüler. Özellikle Bayern Mühih Turnuvası'nda gol kralı olan İlyas, bu maçta hiçbir varlık gösteremedi. Kaleci Simoviç ise yediği hatalı gollerle takımının yenilgişinde büyük rol oynadı. İlk dakikalarda Algovver'in golüne engel olamayan Galatasaray, daha sonra Perfotto'nun attığı gole de izleyici kaldı. 20'dan sonra beraberlik için yüklenen Sarı Kırmızılı takım, Erhan'ın ayağından bir gol kazandı. Ancak Stuttgart kalesi önünde kurulan baskı, başka gol getirmedi ve Galatasaray, Bayern Münih Turnuva