Katalog

1 AĞUSTOS 1985 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 üzetle Hindistari'da saldırı: Milletvekili ve eşi öldü Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'de kimliği belirlenemeyen iki kişinin silahh saldtnsı sonucu iktidardaki Kongre Pttrtisi üyesi milletvekili Lalit Maken ile eşi GitanjalVnin öldüğü açıklandı. Polis Lalit Makentn dün evine yapıkm saldırı sırasında kimliği belirlenemeyen bir kişinin daha öldüğünü söyledL Son durum üzerine Yeni DelhVde polis kuvvetlerinin alarma geçirildiği haber veriliyor. Ifeni bir întihar saldınsı Güney Lübnan'da bombalı otomobilin patlaması sonucu 3'ü tsrail askeri 8 kişi öldü. Saldınyı Suriye yanlısı Toplumcu Milliyetçi Parti üstlendi. întihar komandosunun video fîlmi Lübnan TV'sinde gösterildi. îsrail Nablus kentinde sokağa çıkma yasağı ilan etti. BEYRLT, (AP/a.a.) Lübnan'ın guney kasabalarından Arnun'da Îsrail askerlerine yönelik bir intihar saldınsında aralannda bir binbaşının da bulunduğu 3 Îsrail askeri ve 5 Lübnanh sivil öldü. Lübnan radyo istasyonlan 8 kişinin öldüğünü bildirirken, Israilli yetkililer, patlamada 2 sivilin öldüğü ve iki Israilli askerin hafif yaralandığı yolundaki açıklamalannda ısrar ettiler. Bombalı otomobüle gerçekleştirilen intihar saldınsının sorumluluğunu Suriye yanlısı "Toplumcu Milliyetçi Parti" üstlendi. Israil'e Güney Lübnan'da rahat yok Helsinki'nin m Yıh SAMİM LÜTFÜ Uluslararası konferanslar 19. yüzyılın ürünüdürler Fransız Devriminin ilkeleri ve Napoteon'un orduları karşısında allak bullak olan Avrupa'nın yeniden eskiye dönmesi için (Restorasyon) 1815'te toplanan Viyana Kongresi yeni bir çığır açıyordu. Viyana Kongresi'nde bulunamayan Osmanlı, bugün Fransız Dışişleri Bakanlığı'na konutluk eden ve ona sanını veren Quai d'Örsay Sarayı'nda toplanmış olan, Babıali'nın varlığını ve toprak butunlüğünü Avrupalı devletlerın guvencesi altına koyan 1856 Paris Konferansı'na galip devlet ve buyüklerle eşit oy hakkına sahip taraf olarak katılıyordu. Osmanlının uluslararası konferanslardan görüp göreceği hayır da bu oldu. Bir daha hiçbir konferansa böylesine elverişli koşullarla katılamadan yitti gitti. Cumhuriyet Devleti ise, birçok konferansa eşit oy hakkına sahip olarak katıldı. Zaten, uluslararası konferanslarda büyük küçük ayırmaksızın bütun devletlerın hak ve oy eşıtliği de yüzyılımızın getirdiği bir ilkedir. Hiç kuşku yok ki Cumhuriyet hükümeti temsilcilerinin Avrupa'da katıldıkları en görkemli konferans 10 yıl önce bugün, 1 Ağustos 1975'te Amavutluk dışında 35 Avrupa ülkesı ile ABD ve Kanada Devlet ve Hükümet Başkanlarının Sonuç Belgesini törenle imzaladıkları Avrupa Güvenliği ve Işbiriığı Konferansı (AGİK) ya da öbür adıyla Helsınki Doruğu'ydu. Helsinki Doruğu'nda ımzalanan Sonuç Belgesi'nin hukuksal niteliği nedir, tarafları bağlayıcılığı ne bjoyuttadır, sorusunun yanıtı, devletler hukukunda bağlayıcı metınlere uyulmasını sağlayacak yaptınmlan uygulayacak üst bir erk olmadığından, uygulamada fazla bir önern taşımıyor. Şurası kesindir ki, AGİK konusundakı Helsinki Sonuç Belgesi dünyamızın 1960'larda yaşamaya başladığı yumusama sürecine büyük bir katkı sağlıyordu. Konferansın ilgi alanının yalnız Avrupa ile sınırlı görünmesi onda evrensel boyutu eksik kılmıyor muydu? Unutmamak gerekir ki, Sonuç Belgesi, Avrupa'da güvenlik ve ışbirliğinı, dünya barışının, tüm dünyada yumuşamanın aynlmaz bir parçası olarak ele almaktaydı. Kaldı kı, şimdiye dek tüm evrensel anlaşmazlıklann, savaşların kaynagı olan Avrupa'da barış ve işbirliğinin çok yönlü boyutlarına bu ana karanın devleti olmayan ABD ve Kanada'nın katılımıyla yanıt getiriliyordu. Sonuç Belgesi'nin imzalanmasıyla yumusama da doruğuna ulaştı. O kadar ki, "yumuşama"nın geri dönülmez bir olgu olduğundan sıkça söz ediliyordu. (Biraz da savaş sonrası sınırların geri dönülmez biçimde kabul edildiği vurgulanmak isteniyor.) Artık sorun yumuşamayı daha da yoğunlaştırmak, daha büyük güvenceler altına alacak adımlan atmak ve daha geniş alanlara yaymak olmuştu. Bu gelişmelerı Sovyetler Birliği ile Sosyalist Bfok daha çok "bırinci ve ikinci sepet" diye anılan karşılıklı güvenliği arttırıcı önlemler, teknik işbirlığı ve silahsızlanma alanında yeni adımlar atarak sağlamaya çalışırlarken, Batı Bloku da, tabii başta ABD olmak üzere, "üçüncü sepet" denen insan haklan konusuna öncelik tanıyorlardı. Bu görüş ayrılıklarına karşın Sonuç Belgesi canlılığını, doğurduğu umut tazeliğını Koruyordu. Ne var ki, 1979 yılının ikinci yansından sonra yumusama havası yerini sertlik bulutlarına bırakacaktı. 1979 yazında ABD Kongresi'nin o yılın ılkbaharında Carter ile Brejnev'in Viyana'da imzalamış oldukları Salt2 anlaşmasını onaylamaya yanaşmaması, ABD'de ekonomik bunalımın saldırgan ve silahlanmadan yana sağın önünü açması ile Washington'daki kaçınılmaz yön ve iktidar değişıkliğinın daha o tarihte belli olması. Şah'ın devrilmesınden bu yana Sam Amca1 yı çok tedirgin eden bir bölgede Sovyetler'in Afganistan müdahalesiyle hızlanan gelişmeler Helsınkı'de doğan umudu karartıyordu. Diplomatlar ya da politikacılar ne derlerse desinler 10. yıldönümünde geriye baktığımızda Sonuç Belgesi'ne ve onun doğurduğu ortama bağlanan umutlann sanıldığı ölçüde gerçekleşmemiş olduğunu görürüz. . Nelsinki Doruğu'nu izleyendördüncü ytJdan başiayarak silahlanma yarışında yeni tırmanmalar olmuş, bloklararası ilfşkiler zaman zaman çabuk geçmeyen gergınlık dönemleri yöşamıştır. Şu anda 10. yıldönümü dolayısıyla bir araya gelmiş olan Dışişleri Bakanları ise ReaganGorbaçov doruğu oncesınde havayı yumuşatıcı ve umut verici bir ortam yaratmaya çalışacaklardır. Hatta gozlemciler yeni Sovyet Dışişlerı Bakanı'nın Helsinki'de yapacağı konuşmanın içerığınin MoskovaVVashington doruğunun ıpuçlarını vereceğıni bile ileri sürüyorlar. Şu* sırada Helsinki'de bulunan Dışişleri Bakanlarından biri de Sayın Halefoğlu'dur. Sayın Bakan hareketınden önce Türk kökenli Bulgar uyruklulara yapılan baskılp.rı da orada dile getireceğinı söylemışti. Her ne kadar Bulgarlar, "Bu bızim iç işimizdir," diyorlarsa da sozü edilen olaylar Sonuç Belgesi'nin ele aldığı konular arasındadırlar ve doğrudan doğruya "üçüncü sepet" denen "kişilerin ve düşüncelenn serbest dolaşımı" bölumüne gırer. Ancak konunun AGİK çerçevesınde Sayın Halefoğlu tarafından dıle getirilmesı ne derecede yerinde olur bilemeyız. Evet bu konuda biz "üçüncü sepef'teki ilkelen ileri sürerek Sofya'ya yüklenebılırız. Ne var kı, "ınsan haklan" ile ilgili konular açıldığmda Ankara'nın fazla ortada görünmesınden ABD ve Avrupalı müttefiklerımizin pek hoşnut kalacaklarını sanmıyoruz. Malum ya, "insan haklan" konusunda Helsinki'ye katılan Batı ülkelerı zincirinin 5 yıldır en çüruk halkası ne yazık ki biziz. Doğrusu ya Sayın Halefoğlu'nun üyesi olduğu iktidar Türkiye'yi insan haklan konusunda Batının "Aşil'in topuğu" olmaktan çıkarabılecek ne ısteğe sahiptir ne de yeteneğe. Onun için korkarız eloğlu Halefoğlu'na: Aman ekselans siz burada insan haklanndan hiç söz etmesemz daha iyi olur, deyiverir. Böyle konuşmasalar bile, hiç değilse insan haklan konulan açıldığında Batılı dostlanmız Halefoğlu'nun yanında görünmekten kaçınabilirler. O yüzdendir ki, "Bu konuda karar vermeden önce, keşke biraz daha düşunülseydi" derim. BBC'de yayın özgürlüğü için grev çağrısı BBC yönetim kurulunun Kuzey îrlanda konusunda yayvnlanması tasarlanmış bir filmin iptal edilmesine tepki olarak, BBCnin televizyon bölümii yazı işleri çahşanlan gelecek çarşamba için 12 saatttk grev çağnsında bulundular. Aynca BBC Yönetim Kurulu Başkanıntn istifastm talep ettiler. Söz konusu belgesel programda îrlanda Cumhuriyetçi Ordusu (IRA)'iun genelkurmay başkanı olduğu ileri sürülen Martin McGuiness ve Kuzey trlanda'mn îngiltere ile birleşmesini savunan Protestan bir örgutün önderiyle yapılmış roportajlar yer alıyordu. BBC tarihinde ük kez bir program bakanın önerisi üzerine yaymdan kaldırıiıyor. ÇOCUKLARINSA VAŞ OYUNU Sabra mülteci kampında Filistinli çocuklar savaş oyunu oynuyorlar. Suriye'nin, Şiilere verdiği tanklar FUistin kamplannda geriümiarttırdı. (Fotoğraf: AP/a.a.) Partinin sözcusü intihar saldınsııun Lübnan'ın kuzeyindeki Akkar bölgesinin Takrit köyünden gelen 22 yaşındaki Ali Gazi Talip tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Kasabada Îsrail askerlerinin devriyesi sırasında, kenarda park etmiş bir otomobil, içindeki intihar komandosu tarafından havaya uçuruldu. İntihar saldınsının yapıldığı Arnun kasabası Îsrail sınırının 6.6 kilometre kuzeyinde yer alıyor. Suriye, Îsrail devleti öncesi Fi NeWSWeek 'e göre ırk savaşı Amerika'ya sıçrayabilir Güney Afrihtfda kanh düğüm aldığına dikkat çekiyor. Ancak Reagan yönetimi, Güney Afrika'daki 5 milyar dolarlık yatırımları geri çekmeyi, ya da ekonomik yaptırım uygulamalayı kesinlikle düşunmüyor. Ulkede 125 milyar dolarlık yatırım sahibi tngiltere de aynı tavrı alıyor. Thatcher yönetiminin bir yetkilisi, durumu şöyle özetliyor: "En güclu kol bizim, ama en çok kaybedecek şe\i olan da yine biziz." Anthony Sampson ise makalesinde, bu defa ırkçılığa karşı en büyük protestolann lngiltere'deki muhalefetten değil, ABD'deki Reagan aleyhtarı kesimden geldiğine dikkat çekiyor. Sampson'a göre, nukleer silahlara karşı protesto ve diğer yerel ko nulann içinde sıkışıp kalimş olan Ingiliz muhalefeti, bu konuda ses çıkaramaz hale gelmiş. Buna karşılık Başbakan Thatcher, kınama konusunda da Amerika'nın çok gerisinde kaldı. Bunun nedeni, oradaki beyazlara duyduğu sempati ve Güney Afrika'ya yapılan dışsatım sayesinde 200 bin Ingilızin istihdam ediliyor oknası. Time'in anayazısında ise, en çok olayların görülduğü Cape eyaletinden bir beyaz işadamının şu göruşü aktarılıyor: "Belki delilik gibi görünebitir. Ama önumüzdeki on yılda bize gereken aydınlanmacı bir diktatöriük." Tahrari'da bomba patladı: 3 ö/ü, 17 ynrah tran 'ın başkenti Tahran 'da dün patlayan bir bomba 3 kişinin ötiimüne, 17kişinin yaralanmasma yol açtı. tran 'm resmi haber ajansı "1RNA " yaptığı açıklamadapatlama sonucu 3 dükkân ve 2 arabanın da hasar gördüğünü duyurdu. t)lkede dün patlak veren olaylarda bir siyah daha öldürüldü. Irkçı rejim ABD elçisini geri çağırdı. Dış Haberter Servisi Guney Afrika'ya karşı ABD'de tepkiler giderek artarken, Güney Afrika hükümeti akseptansı Reagan yönetimi tarafından iki aydır kabul edilmeyen Washington elçisini geri çağırdı. Halen ABD'nin Pretoria'daki elçisi Herman Nickel de, geçen ay Güney Afrika birliklerinin Botsvvana'ya giriştiği saldırı nedeniyle geri çağrıldığından bu yana VVashington'da buJunuyor. Güney Afrika'nın Washington elçisi Herbert Bea Newsweek ve Time dergileri, kes'un "danışma" amacıyla geri Güney Afrika sorununun özünde isyan eden siyahlann azınlıkçağınldığı bildirildi. ABD yönetimi, ırkçı Güney taki beyazlar karşısında güçsüz Afrika'ya yaptırıma başvurma bir kitle oluşturmalarının yattıyı reddetmeye devam ederken, ğı üzerinde birleşti. Time'in kapağında "Siyah öfkamuoyunda ırkçı yönetime karke, beyaz baskı" başlığı yer alırşı artan tepkiler nedeniyle en sert "Demir diplomatik ve sözlu eleştiri tav ken, Newsweek de, yumruk" başlığını kullandı. nnı alıyor. Newsweek dergisinde bu koGüney Afrika'da olaylar dün de en az beş siyah yerleşim mer nuda yorumu yayımlanan Îngilkezinde devam etti. Soweto ve tere Sosyal Demokrât Partisi ku,Cape Town'daki bir üniversitede .rucu uyeşi Anthon> Sampson, Jri öğrenci gösterilerinde polisie Amerikan politika çevrelerinin öğrenciler çatıştı. Polis dün, bir Güney Afrika'daki ırk savaşınsiyahın daha öldürülduğunü ve dan büyük kaygı duyduğunu ve 27 kişinin de tutuklandığını açık bu savaşın Amerika'ya da sıçraması ıhtımalini duşundüklerini ladı. Kamuoyundaki tepkilere iddia etti. Newsweek'in yazısında ise, orantılı olarak konuyu bu haftaki sayılarında kapak yapan Güney Afrika'daki surekli ayak listin toprakları, Lübnan, Irak, Ürdun ve Kuveyt'i içine alan "Büyük Suriye" davasını destekleyen Toplumcu Milliyetçi Parti, olaydan kısa bir süre sonra açıklama yaparak, "Ulusal direnişimize yeni bir kahraman daha eklendi." dedi. Parti lideri tssam Mahiri de ayrı bir açıklama yaparak "topraklannı kurtanna isteklerini ortaya koron intihar saldırılanna devam edeceklerini" bildırdı. İntihar saldırısını gerçekleştiren 22 yaşındaki Ali Gazi Talip'in önceden videoya alınmış bir filmi de Lübnan televizyonunda gösterildi. Talip, komando giysileri içinde filme alınmış konuşmasında, "Güney Lubnan'a şehit olmava gidivorum. Düşman (Îsrail) toprağımı işgal etti. Tum dünya bunu sessizce seyrediyor ve hiçbir şey yapmıyor" dedi. Saldınnın gerçekleştiği kasaba yakınlannda Haçlı şövalyelerinin ünlü kalesi "Beaufort" bulunuyor. Dün yapılan saldırıdan iki gün önce tsrail jetleri, Bekaa'daki FUistin gerilla üslerini bombalamışlardı. tsrail Lübnan'dan çekilirken "güvenlik kusagı" diye adlandırdığı bölgede 500 dolayında asker ve danışman bırakmıştı. Bu bölgede güvenliği tsrail tarafından desteklenen Hıristiyan milisler sağlıyorlar. Şiiler ise Israil'in Güney Lübnan'dan tümüyle çekilmesini ve güvenliği sağlama görevinin kendilerine bırakılmasını istiyorlar. NABLUSTA SOKAĞA Ç H M A YASAGI tsrail, işgal altında tuttuğu Batı Şeria'daki Nablus kentinde önceki gün bir Yahudinin öldürülmesi üzerine sokağa çıkma yasağı ilan etti. Nablus'taki bir Filistin üniversitesini de kapatan tsrail birliklerinin çok sayıda Filistinliyi tutukladıkları ve eylerde arama yaptıkları bildiriliyor. Ote yandan Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki Filistin kamplarmın da îsrail birlikleri tarafından sanldığı haber verildi. lanmanın başarı şansı olmadığını, ancak ırkçı rejim hangi yönden bastınrsa bastırsın, ayaklanmanın başka bir yerden patlak verdiğini belirtti. Dergi, durumu "kanlı düğüm" olarak değerlendiriyor. Güney Afrika'da silahh eylemler gerçekleştiren ANC (Afrika Ulusal Konseyi) gerillalan ise, silahh eylemler için ülkeden 800 kilometre ötede, Zambiya'nın başkenti Lusaka yakınlarında bir eg'itim üssürie sahip ve orada bile Güney Afrika hava saldırılan yüzünden önemli sayıda miiitanı ölüyor. İki dergi de ABD yönetiminin bu defa sıkıyönetim ilanını kınayıp ırkçı yönetimi "ifrenç" olarak nitelendirmekle şimdiye kadar bu konudaki en sert tavnnı General Dynamics'e yenîden ödeme •,. başladı F16 uçaklarımn yapıması fırmaya ödemeler, belge yolsuzluğu nedeniyle 4 ay önce durdurulmuştu. WASHINGTON, (a.a.) Birleşik Amerika Savunma Bakanlığı'nın F16 uçaklarımn yapımcısı General Dynamics'e ayhk ödemelere yeniden başladığı açıklandı. Karar, firmanın muhasebe denetimini arttırıcı önlemleri uygulamaya koyması üzerine ahndı. ABD Donanma Bakan Yardıması Everett Pyatt, ödemenin kesin miktanmn bilinmediğini ancak, belge yolsuzluğuna adının karışmasından önce şirkete ayda 30 ila 40 milyon dolarlık ödeme yapümakta olduğunu hatırlattı. Pyatta, Savunma Bakanı Cas par Weinberger'in 5 martta ödemelerin askıya alınması kararından sonra tutulan 437.8 milyon dolann yaklaşık 100 milyon dolarlık bölümünün de serbest bırakılacağını söyledi. Pentagon'un, Genera^Dynamics'le ilgili soruşturmasının tamamlanmasına kadar, alacağın 337 milyon dolarlık bölumünü teminat olarak tutacağı bildirildi. Türkiye'de F16 uçaklannın ortak yapımını da ustlenen General Dynamics şirketi, personelin eğlence masrafları ile köpek bakım giderlerini de savunma bakanlığına sunduğu belgede göstererek ortaJığı alevlendirmiş ve Sa\Tjnma Bakanlığı şirkete yaptığı ödemeleri askıya almıştı. Walesa, işçilere itidal tavsiye etti Polonya tarihinin en büyük protesto eylemlerini ve grevlerini düzenleyen Dayamşma Sendikasının lideri Lech Halesa, protesto eylemlerine karşı olduğunu söyledL Avusturya televizyonunca hazırlanan bir programda konuşan Wdlesa, ülkenin ekonomik sorunlannm protesto yöntemlerini değiL, işçilerin sakin olmastnı gerektirdiğini kaydettu Walesa Dayanışma Sendikası'nın "Devlet tarafından oluşturulan sendikalara katılmama" karanm desteklediğini kaydettL ABD KongresVnde elektrikler kesilince ortalık karıştı fVashington'daki Amerikan Kongre binasmda dün yaklaştk bir saat süreyle elektrikler kesilince, ortalık birbirine kanştu Senato toplantısmtn yapddığı salon tek bir lamba ile aydmlattlmaya çahşıhrken, üyelere oturumun başlaması geleneksel zil sesi yerine bir görevli tarafından çöp kutusuna vurularak haber verîldl Senato'nun oturumu böylece *YttW" denilebilecek koşuüarda güçlükle sürdürülürken, binanın diğer kesimlerindeki toplantüar ve çalışmalar ertelendl (a.a.) İSüı CENSURA. Cl i Sovyet donanmasının hızla güçlenmesi ABD'yi kaygılandırıyor. ABDHi yetkililere göre, Pasifik'teki Sovyet çok yakında Amerikan donanması O \ O 21 yülık diktatörlükten sonra nisan ayında yeniden bir sivil yönetime kavuşan Brezilya'da önceki gün sansur kaldınldı. ülkenin en büyük kenti Rio de Janeiro 'da ülkenin önde gelen yazarlan, fîlmcileri, bestecileri ve oyuncuları ile hıncahınç dolu bir tiyatro salonunda konuşan Adalet Bakanı Femando Lyra, (soldan üçüncü) "sansür şu andan itibaren bitmiştir" dedi. Adalet Bakanı'nın konuştuğu kürsünün önünde açılan bez pankartlarda "sansüre elveda" yazılıydı. Kürsüde Adalet Bakanı'nın yanındakiler: Kültür Bakanı Aloysio Pimenta, (sol başta), yazar Antonio Houaiss (soldan ikinci), yazar ve Rio de Janeiro Valîsi Darcy Ribeiro (sağda). Adalet Bakanı Lyra törende, nisandan bu yana hükümetin kültür konulanndaki rolü konusunda çalışmalarda bulunan ve sanatçılardan oluşan bir komisyonun tavsiye raporunu dinledi. (Fotoğraf: AP/a.a.) Brezilya sansüre veda etti Darbe sonrası Uganda'da yağma yeniden başladı ülkenin ikinci büyük gerilla grubu, "Uganda Onarım CephesV'nden sonra en büyük grup "Uganda Ulusal Direniş Ordusu" da yönetime karşı savaşın süreceğini açıkladı. İki örgüt de darbeyi başta memnuniyetle karşılamıştı. KAMPALA (AP) Uganda'da darbeyi önce memnuniyetle karşıladıklannı açıklayan gerilla liderleri, yeni askeri yonetimin belli olmasından sonra, yeni yönetimin kendileriyle görüşmediğini belirterek, savaşa devam edeceklerini açıkladılar. Da. beden sonra meydana gelen yağmalama olaylarının da ülkenin güneydoğusunda yeniden başladığı bildirildi. Yağma olaylannın artması üzerine iktidardaki askeri konsey, sert bir bildiri yayımlayarak halkı uyardı. Askeri konseyin bildirisınde, darbe sırasında yağmalanan eşyaların polise geri verilmesi de istendi. Darbenin gerçekleştirildiği geçen cumartesi gunu, başkent Kampala, yağma olaylarına sahne olmuştu. Ajanslar, Kampala'da bankalar ve dukkânların kapalı olduğunu haber veriyorlar. Şimdiye dek yeni yönetimi memnuniyetle karşıladıklannı açıklayan ulkenin en büyuk gerilla örgüt ü "Uganda Ulusal Direniş Ordusu" yeni yönetimin kararlarının kendilerini bağlamadığını açıkladı. Daha once de eski Cumhurbaşkam Godfrey Binaisa ve ülkenin ikinci büyuk gerilla örgütu "Uganda Onarım Cepnesi"nin 6 lideri daha önceki açıklamalarının aksine savaşa devam edilmesi çağrıları yapmıştı. Pazartesi günu Devlet Başkanı olarak andiçen General Tito OkeDo, Kampala radyosundan açıklanan bir duyurusunda, devrik Obote yönetiminin tum üyelerinin askeri makamlara başvurmalarını emretti. Tito Okello önceki gün devrik Obote'nın yakın dostu Tanzanya De. iet Başkanı Julius Nyerere ile g(iruşmek uzere Darusselam'a gitti. Bekabet uçak bileti fiyntlarını düşürdü Dış Haberier Servisi Sovyet ler Birliği'nin Pasifik okyanusundaki deniz gücünün giderek Bulgaristan'da, Samokov kentin büyumesinin ABD'yi kaygılanden Georgi Kostov Alinski'nin dırdığı bildiriliyor. 1973 aralık ve 1984 şubat aylan International Herald Tribune arasında gerçekleştirdiği bir digazetesinin haberine gore Amezi sabotaj eylemi gerekçesiyle idam edildiği açıklandı. Bulgar rikalı yetkililer Sovyet deniz guBaşsavaüğı yaptığı açıklamada, cünün çok yakında bölgedeki Alinski'nin tek başma ya da baş ABD donanmasına meydan katarmm yardımıyla kamu dıize okuyabilecek bir düzeye ulasacanini bozmak ve Boraveç Sağlık ğını belirtiyorlar. Amerikalı yetMerkezi'nin yüksek gerilim hat kililere göre, Pasifik'teki Sovyet ttnı kesmek, aynı bölgedeki bir donanması Japonya ile Çin'i ormanhk alanda yangın çıkar tehdit edebilecek güçte. Aynca mak ve kamuya ait bir kamyo bu donanma yakında ABD donanmasına da meydan okuyabina patlayıcı rnadde yerleştirmek gibi eylemlerinden idam cezası lecek duzeye ulaşacak. ABD'yi kaygılandıran diğer na çarptınldığını açıkladı. Alinski'nin cezasınm infaz edildiği bil bir nokta da Sovyetler'in yöredeki faaliyetleri. Orneğin Japon dirildi. haberalma servisleri, Japonya'ya ait Hokkaido ve Honsu adaİarı arasındaki Sugaru boğazında Sovyet "mini denizaltıUçak şirketUri arasındaki reka l a n n ı n " faaliyet gosterdiğibet yüzünden Brüksel New ni saptadılar. Daha kuzeydeki York uçak biletleri 6.000franga Soya boğazında da aynı tür(yaklaşık 50.000 TL) düştü. den faaliyetler saptandı. Askeri Bulgaristan'da sabotaj nedeniyle idam SSCB, Pasifik'te ABD'ye meydan okuyor "ciddi bir tehdit" oluşturduğunu ileri sürdü. ABD'nin Tokyo Buyukelçisi Mike Mansfield de "Avrupa'ya ilişkin kaygılar arasında Pasifik'te hızla büyüyen tehlike gözden kaçıyor" dedi. Avustralya Ulusal Üniversitesi öğretim üyelerinden Peter Polonka'ya göre ise Pasifik, yakın gelecekte süper güçler arasındaki rekabetin yoğunlaştığı bir numaralı bölge olacak. Japon yetkililer, Sovyetler'in Pasifik'teki güçlerine dayanarak Filipinler ve Endonezya'ya siyasal baskı uygulayabileceğini öne sürüyorlar. Ancak bölgede askeri üstunlüğün şimdilik ABD ile mütteRkîirinde olduğu belirtiliyor. Sovyetler'in Uzakdoğuda donanraalarının yanı sıra, kara kuvvetlerini de hızla güçlendirdikleri bildiriliyor. International Herald Tribune'a göre, Çin sınırındaki Sovyet birliklerinin sayısı 450 bine ulaşmış durumda. dış ynrdun tasansmı onayladı VVASHINGTON (AP) ABD Senatosu, 1986 mali yıh içinde 12.7 milyar dolar dış yardım yapılmasını öngören Kongre Uzlaştırma Komisyonu'nun karannı onayladı. Senato tarafından onaylanan 12.7 milyar dolarhk dış yardım paketinde, Türkiye"ye gelecek yıl 714.28 milyon dolar tutarında askeri yardım yapılması öngörülüyor. Yunanistan'a ise 500 milyon dolar yardım yapılması öngorülen gelecek yılki dış yardım paketinde, böylelikle Türkiye ile Yunanistan arasında 7'ye 10 oranı da korunuyor. Senato tarafından onaylanan dış yardırı tasarısının yasalaşması için Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'nun ve Başkan Reaganın da onayı gerekiyor. donanmasına Pasifik Okyantısu meydan okuyabilecek Sovyet donanmasının Japonya ile Çin'i tehdit ettiği öne sürülüyor. yetkililere göre, bu faaliyetler Sovyetler'in, bir bunalım çıktığında bu iki önemli su yolunu işgal etmek için planlar hazırladığmı gösteriyor. Amerikan Pasifik Donanma sı Komutanı Amiral Sylvester Fole>, yakınlarda yaptığı bir açıklamada Sovyet donanmasının sadece Kuzey Pasifık'te değil, aynı zamanda Guney Pasifikle Hint Okyanusu'nda da