23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 SPOR 11 HAZİRAN 1984 KUPA 8 4 ¥ARIN BAŞLIYOR Platini: Juventush gittim, Platini oldum Fransız TV'si ve basını henüz Avrupa Futbol Şampiyonası'na gereken ilgiyi göstermiyor. Şu günlerde teniste elenen Noah en önemli konu. CENGİZ ÇANDAR SABETAY VAROL PARİS Avrupa Kupası fînallerine ya da burada yaygın olarak kullanılan kısa adıyla EURO 84'ün başlamasına 48 saat kala Fransız kamuoyu yavaş yavaş sekiz uluslu şampiyonamn havasına girmeye başladı. Doğrusunu söylemek gerekirse Fransa'nın spor meraklıları, henüz dün sona eren Fransa EnternasyonaJ Tenis Turnuvası'run etkisinden kurtulmuş değil. Kamerun asıllı Fransız tenisçi Noah'ın yarı finallerde elenmesine rağmen henüz müsabakalar TV dahil kitle iletişim araçlarının, spor sayfalarının baş sıralannı işgal etti. Tenis defteri kapanınca sıra futbola geliyor... Dün pazar olduğu için Paris'te günlük gazeteler çıkmadı. Şimdilik her taraf futbol, futbol diye çalkalanmıyor. Ama fırtınanın bir veya iki gün içinde orialığı kasıp kavuracagı belli. Dünyanın çeşitli ülkelerinden yüzlerce spor yazan, foto muhabiri Fransa'da randevulaşmış. Rahatça çalışabilmeleri için kendilerine her türiü olanak sağlanmış durumda. Paris'te bizim İzmir Kültür Parkı'nın benzeri Porte de Versailles'deki sergi parkmın içinde üç katlı bir basın merkezi kuruldu. Onlarca telex buna benzer tüm ulusiararası gösterilerde olduğu gibi beş kıtadan gelen futbol yazarlarının kullanımına su Seydiç Bursasporlu oldu Spor Servisi Bursasporlu genç savunma oyuncusu Semih'doğan takasla, YeşilBeyazlı takımın kadrosuna dahil etmek istediği Mirsad Seydiç 7,5 milyon lira karşılığında Bursasporlu oldu. Bursaspor Kulübü Başkanı Cavit Çağlar'ın Kurşunlu'daki vıllasında yapılan görüşmede bir in Galatasaray'a transferinden yılhğına 15 milyon lira ısteyen Seydiç, daha sonra fiyatını 10 milyon liraya indirdi. Taraflar arasında 7,5 milyon lırada anlaşmaya vanldı. Fenerbahçe'nin eski Bursasporlu futbolcusu Suat Karaliç'in de bulunduğu görüşmede Cavit Çağiar, Seydiç'e ilk etapta 5 milyon lira ödeneceğini, daha sonra 2,5 milyon lira verileceğini açıkladı. Binieilik geliştirme yarışları büyük ilgi gördü VURAL AHI Galatasaray Binieilik Şubesinin düzenlediği "geliştirme ytnşmalan" iki gün süren mücadeleden sonra sonuçlandı. Büyük ilgi gören Maslak Binieilik Parkumndaki yarışmalarda dün alınan sonuçlar şöyle: Genç biniciler engel yarışı: 1. Sibel Gülgönen (Athspor), 2. Can Malta (Athspor), 3. Yiğit Boysan (Atlıspor). Bayanlar engel: 1. Barbara Bultanlıoğlu (G.Saray), 2. Alev Saç (Atlıspor), 3. Yeşim Aydın (Sipahi Ocağı), 4. Aslı Birol (Athspor). Hasnun Galip Kupası: I. Asil Doktoroğlu (Athspor), 2. Ata Zorlu (Sipahiocağı), 3. Robert Aseo (Athspor), 4. Levin Okçuoğlu (Athspor). nuluyor. Elektronik teknolojisinin son harikalarına göz gezdirirken aletin üstünde unutulmuş bir telex notuna gözümu takıldı. Arjantin'den gazetesi aracılığıyla Avrupa Kupası finalleri hakkında ülkesini haberdar etmek için gelmiş gazetecinin yazısı şöyle başlıyordu: "Arjanlin fulbolunun kalitesiyle boy olçüşmesi tabii ki soz konusu bile olmayan Avrupa fulbolu..." Fransa'da spor basını deyince akla ilk gelen l'Equipe'in özel ilavesinde milli takım antrenörü Hidalgo'ya ayrılmış sayfalarda şunları görüyoruz: "Son 8 yılda mavilerin (Fransız Milli Takımına takılan sıfaf) palronu, Fransız futbolunun görüntüsünu biiyük olcüde duzellmeji başardı. Daha doğrusu kredisini artcırdı. 'Avrupa'nın en iyi takımlarından birine sahip olan Fransızların ayaklarından iyi bir futbol dersi aJmaya geldik' ifadesini Alman Rummenigge'nin veya tngüiz Robson'un ağzından almayı başarabilen ne eski antrenör Kovaks ne de Boulogne, yalnızca Hida)go"dur. Milli Takım antrenörü ise şöyle diyor: "Taktigi yaratan insanbrdır. Tersi degil." Böyle demeklc basansının temelinde taktik ustalığının yattığım ima etmek istiyor. Ancak bu lurnuvada uygulayacağı takük konusunda basına net açıklamalarda bulunmaktan kaçınıyor. Öte yandan l"Equipe muhabiri Fransız Milli Takımının kaptanı Platini'ye şu soruyu soruyor: "Sadece Fransız ve Avrupa basını degil. Brezilva gazeleleri bile sizden bahsediyor ve sizi yeni Pele ilan ediyor. Ne dersiniz?" Ünlü futbolcunun cevabı şöyle: "Biiyük futbolcu sajilmak için Ingiliz, Alman, ttalyan veya Brezilyalı dogmak lazım. Dünya Kupasımn dışında Fransız fulbolundan söz edüdigini hiç duydunuz mu?" Platini, "Juventus'ta olmasaydım Brezilya basını tek kelimeyle benden bahsetmezdi" diyor. Arjantinli futbol yazan, geleneksel Avrupa Güney Amerika rekabeti hakkında istediklerini söylemekte serbest... SERBF.ST VE GREKOROMESCİLER Los Angeles Olimpiyatları'na sıkı bir şekilde hazırlanıyorlar. (Fotoğraflar: ASENA ÖZKAS) Güreşte aynı senaryo... CEM DALMAZ Yine Ata sporumuz güreş, yine yanıtlanması gereken bir siirü soru ve yine karşımızda aynı kisiler. Senaryo aynı. Ancak yer. iklim ve yükseklik farklı. Bu kez Uludag'dayız. Yükseklik 2 bin metre. İstanbul ve Anadolu"nun pek çok yeri geç gelen yazan sıcaklığını yasarken, biz Uludağ'da bu yinelene yinelene eskimis senaryonun, bir başka iklimde, aynı sahıslarla dcgışik sıcafclık ortamında bıktıncı tartışmasını yaptık. Aşağıdaki satırlarda bitmeyen senfoninin, değişik bir varyasyonunu sizlere sunuyoruz. Vıllardır hepimizin tanımış olmasına rağmen senaryoda rol alan kişiieri bir kez daha vurgulayahm. Serbest Güreş Milli Takımı Antrenörü Muharrem Atik, Grekoromen Milli Takım Antrenörü Necdet Uçar ve Milli Takım eski kondisyonerlerinden Turgay Renklikurt. Bu konulannın 3 uzmanı aralannda konuştular, tartıştılar, biz de not ettik. SORL* Bu karap programı kimler tarafından hazuiandı? Sizct bu kamp yelerii midir? UÇAR Kamp programını bizler, yani antrenörler hazırladık. Hazırladıjımız bu program yeterlidir. Burada dört kişiyiz birlik ve beraberlik içinde bu programı hazırladık. ATtK Bu program hemfikir olarak yapıldı, bence yeterlidir. SORU Bu kampın yüksek rakımda yapılmasının trraei amacı nedir? UÇAK Kamp çalışmalarımız bilindiği gibi 20 kasımda başladı ve amacımız olimpiyatlara en iyi şekilde haiırlanmaktı. Beş ay süreyle Sarıyer'de çalıştık. Daha sonra Ankara'da yapılan toplantıda ya İzmir, ya da Sarıyer'de çalışmaların yapılma•ı istenmişti. Ancak daha sonra Mu; harrem hoca görev başına gelince burasını daha uygun gördük. Burası antrenman açısından çok faydaiı. Izmir'de yapılan altı günlük muayenenin ilk gününde güreşçiler aksadılar. Buraya gelip şikâyet eden bile çıkmadı. Çok rahatız. Bu da hava ve doga güzelliklerinden ileri gelmektedir. Şehrin gürültüsünden ve pis havasından uzaktayız. Sporculanmızın hepsi çok memnunlar. İzmir veya İstanbul'da olsaydık bu rahatı bulamazdık. ATtK Yaklaşık 1415 defadır dağda çalışıyorum. Bu konuda bir hayli tecrübe sahibiyim. Yüksek rakımda çalışmaların güreşçilere değişik yönden fayda getireceğine inanıyorum. Gerek psikolojik yönden, gerekse başka yönlerden. Size bir şey söylemek istiyorum. Yakında Kırkpınar'da güreşecek bazı güreşçiler bile yüksekte yani Uludağ'da çalışmaya gelecekler. Olimpiyatlara çok az bir zaman var. Ben inanıyorum ki yüksek rakımlı yerde kamp yapılıp çalışma yapılırsa sporculann kapasiteleri her yönden çok kısa sürede büyük artış gösterecektir. Buna inan Uludag'da ata sporumuzun sorunlarını tartıştılar Atik: Avrupalı, sporcunun antrenman sonucu vücudundaki eksilmeyi birtakım kiınyasal maddelerle gideriyor. Biz bu yola gitseydik doping yapıyor diye suçlanırdık. Uçar: Avrupa Şampiyonası sonrasında çok veryansın edildi. Bence kötü müsabakalar yapmadık. Şanssız kura bizi etkiledi. Renklikurt: Ben inanıyorum ki hocalarım Türk güreşçisinin tipik eksikliklerini biliyorlar, ama söyleyemiyorlar. Oysa biz özgür bir ülkeyiz, dığımdan dolayı ısrarla yüksek rakımda kamp yapılmasından yanayım. Çalışmalar deniz seviyesinde yapılmış olsaydı hem ısı hem nem oranı çok fazla olacaktı. Bu orlamda yapılan çalışmada sporcular aşın terİemenin içerisinde olacak. bunun sonucunda ise sporculann vücutlarında pek çok eksikiikler meydana gelecekti. Örneğin, aşırı terleme sonucunda eîektrolit mineral ve vitamin eksikliği gibi. Bu eksikliği gidermek için biz bir takım tedbirler alacaktık. Bu tedbirler neler olabilirdi? Her yükleme bir takım maddelerin vücutta eksilmelerine neden oluyor. Bunlar iki şekilde tamamlanır. Ya doğal olarak, ya da suni olarak. Sunı olarak bizim dışımızdaki Ulkelerin yaptığı gibi bir takım kimyasal maddelerin verilmesiyle bu iş olurdu. Biz bu yola gidemezdik. Bu yola gitmiş olsaydık doping yapıyor diye suçlamrdık. Yukarıda daha açıkçası yüksek rakımlı yerde yapıyoruzçalışmalanmızı. Burada tabii maddelerle, yiyeceklerle sporcularımızı besliyor ve onları egitiyoruz. BunJar da bir takım sorunları beraberinde getiriyor. Örneğin 1 mgr. kalsiyumu tabii olarak vermek için IOO gr. x isimli maddeyi veriyoruz. Bu ise sporcu organizmasını zorluyor Açıkçası bu matemaıiksel bir olgu tek başına benim çözemediğim, ama çözulmesı lazım gelen bir şeydir. Ben gücümün yeniğince bunun yukarıda olabileceği inancındayım. Bunun için de çalışmaları yukanda sürdüriiyorum. Şunu da söylemek istiyorum. Bazılan bu varsayırrun karşısına çıkıyor. Karşı çıkanlann çoğu ilim bıiım diyen hep kitabi kişiler. Ben pratikten gelen bir kişi olarak bunu 1520 defa uygulayan bir kişiyim, doğru olduğuna inanıyorum. RENKLfKlRT Her çalışma bir amacı gerçekleştirmede bir araçtır. Yüksek rakımlarda yapılan antremanlar da bir amacı gerçekleştirmede kullanılan bir araçtır. Binlerce deney ve araştırma şunu orıaya koymuştur ki, yüksek rakımlarda yapılan çalışmalar sporcunun sadece mukavemeuni daha değişik bir ifadeyle genel mukavemetini geliştirmede bir araç olarak kullanılır. Güreş gibi sade genel mukavemet değil reaksiyon, çabuk kuvvet, çabuk kuvvete devamlılık gibi özelliklerin de geliştirilmesi lazım gelen bir branşta yükseklik çalışmaları muhaekkak ki genel mukavemeti geliştirecektir. Ancak sürat, çabuk kuvvet, reaksiyon ve bunlann devamlılığındaki calısmalarda bir eksikliğe sebebiyet verecekür. Bu bakımdan önce şunu ortaya koymak lazım gelirdi. Yükseklikte çalışma programı hazırlanırken, Türk güre5çisinin genel mukavemeti mi eksik, yoksa sürati, çabuk kuv veti, reaksiyonu ve bu özellikteki devamlılığı mı? tnamnm ki siz bu programı hazırlarken Türk güreşçisinin sadece genel mukavemetinın eksikliğini temel esas aldınız ve bu eksikliği giderme programı yaptınız. Şu anda Atik bir patrondur ve patrona iş bitinceye kadar soru sorulmaz. SORU Bir şey sormak istiyorum. Sizce ulusiararası düzeyde yapılan derece alması beklenen sporculanmızın en belirgin eksiklikleri nelerdir? UÇAR Cevap vermek istemiyorum. ATİK Klasik bir soru. Yüzlerce defa soruldu, buna cevap vermek istemiyorum. RENKLtKURT Ben inanıyorum ki hocalarım Türk güreşçisinin tipik eksikliklerini bütün detaylanyla biliyorlar. Ama söyleyemiyorlar. İşin can alıcı noktası burada. Neden ve niçin söyleyemiyorlar? Oysa biz özgür bir ülkeyiz. Acısıyla sancısıyla, ama dürüstçe sorunian ortaya koydugumuz zaman karşımıza çıkanlar da yammızda olanlar da oluyor. Tüm bunlara karşın sorunları çözebiliyoruz. Ama her şeyi açık secik ortaya koyduğumuz müddetçe. İnanıyorum ki bürokrasinin gereği hocalarım bu eksiklikleri en ince noktasına varıncaya kadar üst düzeydeki yetkililere gerçekçi ve çağdaş raporlarla iletmişlerdir. SORU Son Avrupa şampiyonasında Türk güreşçisinin ortaya cıkan en tipik eksikliği neydi? UÇAR Avrupa Şampiyonası sonrasında çok veryansın edildi. Bence hiç de kötü müsabaka yaptıgımızı görmedim. Çok kötü kura çekmemız bizim istenilen seviyeye gelmemizi engelledi. Ben eksiklik olduğu kamsında değilim. Ancak şunu belirtmekte yarar var. Bize gelen güreşçi, performansının çok altında geliyor. Milli takım kampı kısa vadeü olduğu için biz bu sporcunun randımanını. ancak " o 60'a çıkaraF biliyoruz. Bölgelerinde iyi çalışabilseler daha iyi olurlar. Şampiyonaya baktığımızda bir çırpma furyasıdır gidiyor. Teknik gördüğümüz yok. ATİK Ben bu konuda konuşmak istemiyorum. lyi olan tek şey Ismail'in ikinciliği idi. RENKLİKURT İnanın bu konuda söylenecek o kadar çok şey var ki. Yıllardır olimpiyatlara gidiyoruz, dünya ve Avrupa şampiyonalarına katılıyoruz. Bunların sonunda sürekli bu soruyla karşı karşıya kalıyoruz. Bu sorunun ilginç tarafı hep şahıslara sorulması. Oysa bu tarihi ve şahaser bir çelişki. Dünyanın hiçbir tarafında böylesine toplumsal ve kurumsal yanıt bekleyen soru şahıslara sorulmaz. Çünkü bu şahıslann çözebileceği bir soru değil ki. Ama madem ki siz bir yanıt istiyorsunuz, o zaman ben size bir şarkı dizesiyle yanıt vereyim. "Bir şarkısın sen ömür boyu sürecek" Gençler Norveçle 11 berabere YILMAZ AKAR 30. Ulusiararası Augsburg Gençler Turnuvasına katılan Türk Genç Milli Takımı ilk günü yaptıgı karşılaşmadan 10 galip ayrılırken, ikinci günü ise rakibi Norveç ekibi ile 11 berabere kaldı. Ulusiararası Augsburg Turnuvası Ozetle Yüksek atlamada dünya rekorıt Çinli allet Zhu Jianhua, dün Ebersladl'ta 2.39 metreyi aşarak yüksek allama dahnda kendisine ait olan rekoru kırdı. Çinli allet 22 eylül 198) günü Şanghay'da 2.38 metre atlayarak dünya rekorunu eline geçirmifti. na Türkiye'nin dışında Sarayova (Yugoslavya), Elca Ascoli (halya), Augsburg (Almanya), Türkiye, Norwich City (tngiltere), Fortuna Köln (Alrnan) ve Bryne tl (Norveç) katılda. Bugün Ingiltere' ye karşı yapacağımız karşılaşmada galip gel diğimiz ve hatta alacağımız beraberlik takıraımıza finaJ oynama şansı sağlıyor. Kültürspor ve Şafakspor şampiyon Spor Servisi tstanbul 3. amatör küme maçlan dün oynandı. Kültürspor ve Şafakspor gruplannda şampiyon olarak bir üst kümeye çıktılar. Kültürspor Soğütlüçeşme'yi 10, Şafakspor da Kurtuluş'u 20 yendiler. Toplu sonuçlar şöyle: Kapalıçarşı B. Yeniçarşı: 22, PTT Yahyakemal: 20, Yayla Türkiye rekoru Spor salonları MEHMET BENGU üç gün süreyle Schvecfuu, Staudlau ve Hainfeld'de yapılacak yanşma/ar spor Koşuyolu: 41, Tepebaşı dolayısıyla Viyana Schwechat'da DenizJispor: 13, Kültürspor bulunan milli atletkrimizden Gürbüz Yavan ilk günkü yanfmalarda ankla Söğütlüçeşme: 10, özfatih Çı 4m. 60 an. atlayarak gençler Türkinarcık: 33, Şafakspor Kurtu ye rekoru kırdı. Aynı yarışmalarda, luş: 20, Bostancı Güven De 110 m. engelli atletimiz Ali Aksu 2. nizgücü: 05, B. Dere Sahra seride koşarak 15.40'lık derecesiyle genç: 14, Fındıklı Kemerbur 3. olurken, genel sıralamada ancak gaz: 02, Gökspor Doğangü 10. olabildi. Bayan yüksek atlayıcıneş: 17, Esnafspor Yeniköy: mu Mermin Ansoy, Macar bayan sporcusu Andrea Matay'm 1.78 m. 24. atlayarak birinci olduğu yansta 1.70 m. 'lik bir derece elde etti, 5. oldu. Mİ,\İSÖYLEŞİ Olimpiyatlarahatırlanan Serbest ve Grekoromen Güreş Milli Takımtmtz haztrlıklarını sürdürüyor. Türk güreşi ve güreşçilerinin son durumu hakkında yetküilerin görüşlerini aldık. Fotoğrafta Turgay Renklikurt, Cem Dalmaz, S'ecdet Lçar ve Muharrem Atik mini söyleşide Fenerbahçe divan toplantısı ynpıldı Spor Servisi Fenerbahçe Kulübü Divan Heyeti toplantısı yapıldı. Toplantıda söz aian başkan adayı Eşref Aydın, "Fikret ağabeyimin karşısına hiçbir zaman aday olarak çıkmak istemem" dedi. Kulüp binasında Osman Kavrakoğlu başkanlığında saat 10.00'da başlayan toplantıda ilk konuşmayı Eşref Aydın yaptı. İş başına geldikleri günlerde Stankoviç'in kopuk bir çalışma yürüttüğünü söyleyen Aydın şöyle dedi: "Stankoviç, topiantılara gelmez. bir şey sorsamz cevap vermiyordn. Kendisiyle konuştuk. Futbolu bilenin bir tek kendisi olmadıgını. Türkiye'de bu işi biJen çok kisı oiduğunu, bu nedenle karsılıklı fedekârhklar yapmak gerektiğini söyledim. Biz. bonservisini tlyas'ın eline vermeyecegimizi, Schalke've verecegimizi söyledik. Sonraki günlerde Ali Dinçkök telefon ederek tlyas'ın Fenerbahce'de kalmak istediğini söyledi. Transfer konusuna gelince biz transfere 52 milyon lira ayınnıştık. Yapiıgımız transferler yaklaşık 150 milyon liralık bir harcama gerektiriyor. Yani, şimdi 100 milyonluk bir paraya ihtiyacamız var." Bu arada Divan Başkanı Osman Kavrakoğlu, bir üyenin Stankoviç'i destekler nitelikteki sözlcrine cevap verirken, "Mustafa, Arif, Hasan gibi futbolculan, geldiginden bu yana Yelken şenliği Futbolda altyapı onaylandı hiçbir maçta 90 dakika oynalmayan bu adam, Karaliç gibi bir kahveci çırağını sürekli oyunda tuttu. Kulübün kuruluşunun 75. yıldonumu torenine takımın katılmasına izin vermedi. Stankoviç, haddini bilmez, küstah bir diktalördür" dedi. Toplantıda başkanlığa iki önerge sunuldu. I. önergede, transfer için gereken 100 milyonluk kaynağın, amatör şubeler ve diğer fasıllardan aktanlrnası istendi. 2. önerge ise, altyapı çalışmalarına eğilinerek, kaynaktan sporcu yetişürilmesi konusunda öncelikle yer verilmesi, konusunda. Oya sunulan her iki önerge de benimsendi ve kaynak aktanmı için idare heyetine yetki verildi. Turnuva sistemine gösterilen düşkünlük yüzünden, Türkiye Voleybol Ligi maçlarında, sporcuları öğrenim gördükleri kentlerden uzun süre uzaklaştırmak ne kadar kötü bir uygulamaysa, ortaöğrenim çağındaki çocukların alt kategorilerdeki voleybol ile basketbol liglerini hafta arası günlerine kaydırmak da, o kadar kötü bir uygulamadır. Üstelik de istanbul gibi yaygın bir kentte... Önceki yıllarda bu liglerin cumartesi pazar günleri oynatılmasına büyük özen gösterilirdi. Günümüzdeyse, hafta arası maçlarının çocukların okul durumlan üzerindeki olumsuz etkilerinden söz edilince, bu işin sorumlusu olan yöneticilerin nerdeyse saldırgan bir havaya girdikleri görülüyor. Aslında herkes gibi onlar da biliyor yapılan uygulamanın doğru olmadığını, ama çaresizliğin öfkesini duyuyorlar: Maçlar belli tarihler arasında oynatılıp bitirilecek, sonuçlar Türkiye şampiyonalan için, belli tarihlere kadar, federasyonlara bildirilecek\ ama yeterli salon yok kısacası, maçlan hafta arasına koyanların getirebilecekleri bir çözüm yok... İstanbul Bölgesi, yıllardır basketbol, voleybol, hentbol liglerini oynatacağı salonlanm, ne yazık ki, sayıca da, nitelikçe de yeterli duruma getiremedi. Her türlü yönetim gelip geçti, ama nedense bu sorunu çözme olanağı bulunamadı. Ne eldeki salonlardan gereğince yararlanılabildi, ne de özelliği olan sporlara uygun nitelikte yeni salonlar yapılabildi. Örnekse İstanbul'da boyutları bakımından yeterli bir hentbol salonu yok. Gena. ulusiararası yarışmalann alet yerleştirme düzenine uygun genişlikte bir cimnastik salonu da yok. Bu sporların dişli yöneticileri. ne kapsak iyidir diye düşünerek, az seyircili basketbol ve voleybol maçlarının oynanması için düşünülmüş küçük salonları, kendi sporlarına çekip aldtlar. Bugün İstanbul'da bütün öbür sporlara kapatılmış iki cimnastik salonu, basketbola kapatılmış bir hentbol salonu var. Yapılırken cimnastik ya da hentbol için düşünülmediklerinden yetersiz kalan, ayrıca spor mimarlığı açısından kusurlarla dolu salonlar... Ama herkes çalışma yeri sıkıntısından öylesine bunalmış, bu konuda gelecekten öylesine umudunu kesmiş ki, bu özelliksiz salonların kapışılıp öbür sporlara kapatılması gibi, ne yönden baksanız yanlış uygulamalar, yöneticilik başarıları olarak görülmekte. Çeşitli sporlara kullanılabilecek küçüklü büyüklü özelliksiz salonlar da çok önemlidir, ama istanbul gibi bir kentte, sağa sola bu tür salonlar serpiştirmekle hiçbir sorun çözülemez. Önce hangi semtlerde, riangi sporların sevilip yapıldığı araştırılmalıdır. Ayrıca, eğitim için seçilecek sporlar, sağlık için özendirilecek sporlar, ulusiararası yarışmalarda başarı getirebilecek sporlar ayrı ayrı belirlenerek bir program çizilmelidir. Ancak bundan sonra, hem kentin, hem de bu programın gereksinimlerine göre, çeşitli semtlerde yapılacak saloniarın büyüklükleri, nitelikleri saptanabilir. Elde böyle bir program olmazsa, Kadıköylülere Tozkoparan'da voleybol oynatmak gibi,,her gün yaşadığımız gariplikler ortaya çıkar. Onceden salon tipleri çizdirip bunları uygun olan olmayan her yere kondurmak da çok yanlış bir uygulamadır. Bir salon tasarlanırken yörenin, yapı alanının, en önemlisi de içinde yapılacak sporun ya da sporların özellikleri göz önünde tutulmalıdır. Bütün bu işler spor mimarlığı denilen uzmanlık dalının bilimsel yaklaşımlarını gerektirir, ama bugüne kadar ülkemizde böyle bir uzmanlığa pek saygı duyulmadı. 1. Ünilever Yelken Şenliği dün yapılan Köyiçi yelken yanşlanyla sona erdi. İki gün süren yelken senliğinde düzenlenen yanslara yedi kulüplen loplam 69 tekne katıldı. Startı 10.30'aa Kalamış Koyu 'nda verilen yarislar sonunda, yedi sırufm üçünde, birinciliği İstanbul Yelken hulübü sporcuları kazandılar. Optimist: 1 Can Elbi (Marmara Yelken Kulübü) Cadet: 1 Haluk Suntay Tuğrul Gülengez (İYK). Sunflsh: 1 Orhan Tüter (Fenerbahçe). WindgMer: 1 tbrahim Kalkıs (tYK). Finn: 1 Levent Özgen (Fenerbahçe), 470:1 Timuçin Aybers Ömer Özuzun (İYK). İstanbul'un Tüm Gayrı Federe Futbol Takımlarına Çağrı T.S.Y.D./COCACOLA FUTBOL TURNUVASI • Maçlara 16 (dahıl)20 (dahil) yaş grubu arasındakı futbolcular katılabılecektır. • Tum maçlar. takımlara dağıtılacak yonetmelik çerçevesınde yapılacaktır. • Turnuva'da derece alan takımlara. tertıp komıtesi tarafından çeşitli oduller verılecektir. • 4 Futbol Turnuvası'nda grup bınncisı olan Doğan Şafak. Sıte Spor, Hacı Evhad, Beşyuzevler. Bayrampaşa İ. Yurdu.Hurriyetgenç. Fatsa 81 Yıldızspor, Sumer 72. Bayrampaşa Yenıyol. Cıhangucu. Akçamspor ile centilmen. seçılen Esentepe (Eyup). Kabataş, 2 Fen Idman Gucu (Ortakoy), Ozmurat (Şişlı) takımları bu yılkı Turnuva ya kuraya sokufmadan dogrudan katılacaklardır • Kayıt ışlemlerı 18 Haziran 1984 Pazartesı gunu başiayacak ve 21 Haziran 1984 Perşembe gunu akşamı sona erecektır. Turnuva'yakatılacak 96 takım 22 Haziran 1984 Cuma gunu, noter onunde çekılecek kura ile tespit edılecektır. Turk sporuna katkıda bulunmayı amaç edınen CocaCola, FİFA ile dunya çapında yaptığı ışbırlığmın bir bolumu olarak. şışeleyıcısı İMSA istanbul Meşrubat Sanayi A.Ş ve TurKıye Spor Yazarları Derneğı ile birlıkte ve Turkıye Futbol Federasyonu'nun ızmlerıyle 4 yıldır buyuk ilgi goren geleneksel Futbol Turnuvası nıbu yıl da duzenlemektedır • Her takım, 20 futbolcu. 3 yonetıcı ve 1 antrenore ait lısteyı, kura çekılışınden sonra teslım edecektır. • Maçlar 30"ar dakıkalık 2 devre halınde oynanacaktır. Beraberlık halınde uzatma yapılmadan sonuç dogrudan penaltı atışları ile tayın edılecektır • Tum futbolcular zorunlu olarak doktor muayenesınden geçınlecektır Futbolcjlar ayrıca. sıgorta ettırılecek ve lisansları bu ışlemler tamamlandıktan sonra kendılerine venlecektır Snrecek F. Bahçe 2 maçta da berabere kaldı DÜSSELDORF, (Cumhuriyet) F. Almanya'nın Düsseldorf kentinde düzenlenen Ümıt Takımlar Turnuvası'nda, F. Bahçe dün oynadığı 2 maçta da berabere kaldı. Sabah Hollanda'nın Ajax, akşam da Schalke 04 takımı ile golsüz berabere kalan Fenerbahçe oynadığı oyunla takdir topladı. SarıLacivertliler'in yeni sezon için transfer ettiği amatör oyunculardan oluşan takımda profesyonel takımdan yeni transfer Abdülkerim. kaleci Nurettin ve Bulgar Mehmet de yer alıyor. Bugün final için mücadele edecek Fenerbahçe Türk seyircilerinin büyük ilgisini görüyor. Güçlü takımlar karşısında toplama takımla mücadele eden SarıLacivertliler bu takımdan profesyonel takıma oyuncu almacağım, turnuvanın bu açıdan yararlı olduğunu söylüyorlar F. Bahçe her iki maçı da şu kadro ile oynadı: Nurettin fcemal, Kamber. Abdülkerim, Adnan Ercan, Osman, Raif İlker, Faruk, Nizamettin. İstanbul Beledıye smırlan ıçındekı gayrı federe (semt ve mahalle) futbol takımlannın katılabıleceğı Futbol Turnuvası 3 Temmuz 1984• Maçlar Bolge Hakem Komıtesı nce tespıt 21 Temmuz 1984 tarıhlen arasında yapılacaktır Turnuva. katılma şartlarına uygun tum semt ve edıiecek hakemler tarafından yonetılecek, saha komıser/ ve doktorlar da maçlarda mahalle takımlarına açıktır. Kayıtlar sonunda. gorevlendınlecektır. tertıp komıtesı bolgeiere gore ayırım yaparak, maçlara Katılacak 96 takımı noter onunde • Eleme maçlan 4 sahadaVefa. Maltepe, Burhan çekılecek kura ıJe tespıt edecektır Felek toprak ve Eyup sahalarmdayapılacaktır. Başvuru adresr İMSA A.Ş CocaCola Şışeleme Fabrıkası. incırlı Kavşağı, Bahçelîevler. Telefon 584 41 38 T.S.Y.D. TÜRKİYE SPOR YAZARLAR| DERNEĞİ CocaCola, The CocaCola Company nın ıznıyle İMSA A Ş istanbul labrıkasında şışelenmektedir
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle