Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
GEÇMIŞİN KUŞLARI Oktay Akbal Çağdaş Yayınlan Ttirk Ocağı Cad. 39/41 Cağaloglu Istanbul, 150 Lira. Cu m h u r Iyet 60. Yıl Sayı: 21136 Kurucusu: Yunus Nadi 40 TL. 30 Haziran 1983 Perşembe Tüıtçdeştiren: H.V. VelidedeoğKı Ataturkun Söylev'inı3. cilt ile tamamlayın Çağdaş Yayınları. Türtoca<H Cad 39/41 Cafaloğlu ISTANBUL, 300 Lıra BELGELER Belgeli öğrencîlere iki sınav hakkı verilivor DM gündemindeki tasanyı göre 1977'den bu yana okulla ilişkisi kesilen son sınıf öğrenciler başarısız olduklan tüm derslerden 2'şer kez sınava girebilecekler ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danısma Meclisi Milli Eğitim Komisvonu, oğrencilere veni sınav hakkı tanıyan yasa tasarısınm kapsamını genişletti. Yuksek oğretimde 1977 yılından bu yana son sınıfta başarısız olan öğrenciler, başarısız olduklan tum derslerden ikişer kez sınava girecekler. Yasa tasansı Danışma Meclisi Genel Kurul gündemine alındı. 2547 sayılı yüksek öğretim yasasında değişiklik ongören yasa tasansı Danışma Meclisi Genel Kurulu'nda onumuzdeki gunlerde ele alınacak. Milli Eğitim Komisyonu yasa tasarısında bazı değişiklikler yaptı. Daha önce sadece "en çok 4 ders dışında izledikleri öğrelim programını (amamlayan oğrencilere" tanınan ikişer sınav hakkı, son smıftaki tüm derslerden başarısız olan oğrencilere de tanındı. Komisyonun tasarısına gore, "izledikleri eğitim öğretim programını son 2 yarı yıl dışında {amamlayan" ya da "bu programı en çok 4 ders dışında tamamlayan" ve bu nedenlerle ilişkisi kesilen öğrenciler 1985 yılı sonuna değin açılacak sınav dönemlerinde her ders için ikişer sınav hakkı kullanacaklar. Bu sınav hakkı 1977 yıhndan, bu yasanın yürurlüğe gireceği süreye değin, ilişkisi kesilen ya da ilişkisi kesilme durumuna gelen tum oğrencilere uygulanacak. Komisyon, izledikleri öğretim programını en çok 2 ders dışında tamamlayan oğrencilere normal süreler dışında "iki yarı yıl ek süre tanınmasını" içeren maddeyi de kabul etti. Dersten başxarısız olan oğrencilere 2 yarı yıl ek sure tanınması uygulaması süreye bağlı olmadan surekli olarak uygulanacak. OKULDAKİ ÖĞRENCİLER Tasarıya göre. bir yüksek öğretim kurumunun birinci sınıfında öğretime başlayan öğrenciler, sınıf geçme esasına göre öğrenim gören okullar da birinci sınıfta, ders geçme esasına gore eğitim yapanlar da ise, ilk yarıyılın bütün derslerinde başanlı olmak zorunda tutulacaklar. Öğrenciler için getirilen değişikliklerden biri de, bir mesleğe yönelik programlar uygulayan lise mezunları aynı alanda bir yüksek öğretim kurumuna girerken, OSYM ek bir puan saptayacak ve bu puan, üniversite giriş sınavı puanına eklenecek. Belli sanat dallarında üstün yetenekli olduklan belirlenen öğrenciler, ilgili dalda oğrenim yapmak için ozel yontemlerle yüksek öğretim kurumlarına alınabilecekler. STAJ Öğrenciler staj yaparken, asgari ücret düzeyinde ücret odenecek ve üniversiterıin laborand, kitaplık, yTjrt, kafetarya gibi yerlerde çalıştırabilecekler. Ûğrencilerden her öğretim döneminde alınacak harç miktarı(Arkası Sa. 7, Su. 8'de) Komisyon tasarının kapsamını genişletti Ersin Genel Kurmay Başkaniığı görevini yarın devralıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren, Genelkurmay Başkanlığı'nı yarın Kara Kuvvetleri komutanı Orgeneral Nurettin Ersin'e teslim edecek. Orgeneral Nurettin Ersin Genelkurmay Başkanlığı'nı saat 16.00'da Genelkurmay Başkaniığı binasında yapılacak torende, Cumhurbaşkanı ve Genelkurma> Başkanı Kenan Evren'den de\ir teslim alacak. Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndaki devirteslim töreni ise yarın saat 17.30'da >apılacak. Kara Kuvvetleri Komutan Yardımcısı ve MGK Genel Sekreteri Necdet Lruğ yapılacak torenle Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nı Orgeneral Nurettin Ersin'den alacak. MGK Genel Sekreter Yardımcısı Orgeneral Necip Torumtay yarın MGK Genel Sekreterlıği gorevine başlarken, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Havdar Saltık da, Kara Kuvvetleri Komutan Yardımcılığını üstlenecek. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, 7 Mart 1978 tarihinden beri Genelkurmay Başkaniığı gorevinde bulunuyor. Turk Silahlı Kuvvetleri'nin emir ve komuta zinciri içinde ve emirle 12 Eylül 1980 tarihinde gerçekleştirdiği Cumhuriyeti koruma ve kollama harekâtından sonra MGK ve Devlet Başkaniığı görevlerinı ustlendi. 17 Kasım 1982'de yapılan halk oylaması ile Cumhurbaşkanlığına seçildi. Orgeneral Ersin de, 7 mart 1978'den beri Kara Kuvvetleri Komutanlığı gorevinde bulunuyor. Doğru Yol Partisi'nin programmdan: "Kisi hakları, hürriyetleri feaa etmeden sağlanır" DYP programında, "Batı insanının hak ve hiirriyetlerinin garantileriniTürk vatandaşı için de sağlamak hedefimizdir" denildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Doğru Yol Partisi programının basım işlemleri tamamlandı. DYP'nin programında "Kişi haklarının devlet teminatı altında olduğu ve bu hakların güvencesinin sağlanmasında hürrivetlerin tamamı ve>a bir kısmının feda edilmesine gerek olmadığı" belirtiliyor. Programda DYP'nin "Milletin haklarının her turlu, milli ve manevi değerlerinin savunucusu olmak ve onlara sahip çıkmak" amacıyla kurulduğu bildiriliyor. DYP programında "Fikir ve akademik hürriyetlerin tarafsız mahkemeler ve hakim teminatı altında olması" gerektiğine işaret ediliyor. Partinin kuruluş "sebeb ve gayesi" programda şöyle açıklanıyor: "Milli iradevi ustün irade, nihai karar mercii olarak saymak ve saydırmak; Milli birlik ve ulke bütünlüğünu insan haklarına saygılı, milli>etçi. demokratik, sosyal bir hukuk devleti kurmuş bulunan Türkiye Cumhuriyeti'ni, demokratik rejimi ve parlamenter duzeni korumak ve kollamak, Hiır ve demokratik nizam içinde vatan ve devlet bütünlüğunü sağlamak, Millctin haklarının, her tiırlü milli ve manevi değerlerinin savunucusu olmak ve onlara sahip çıkmak, Kalkınmayı hürrivet içinde, medeniyetçi ve hamleci bir anlavışla sağlamak; Sosyal adaleti gerçekleştirmek, sosyal güvenliğe bütün vatandaşları kavuşturmak, çaresizliği ortadan kaldırmak, refahı tabana )aymak ve böylece fukaralığı ve işsizliği sona erdirmek, Turkiye'vi eğilmeyen, horlanmayan, başı dik, varınından emin hür insanların yaşadıgı bir ulke yapmak, Turk devletini güçlü, saglam ve dostluğu aranan, bir büyük devlet yapmak gayelerini gerçekleştirmek, Hürrivet. adalet, huzur ve refah içinde bir millet, güçlü büvuk bir ulke hedeflerine varmak için millele ve vatana hizmet etmek Doğru Yol Partisi'nin kuruluş sebebi ve gayesidir." Doğru Yol Partisi'nin programında "Kişinin (emel hakları", "kamu düzeninin korunması", "milli butünlüğün korunması", "hukukun üstunlüğü", "egemenlik", "meşruiyet", "üstün ortak değerler", "Türk milliyetçiliği, "laikJik", "temel hak ve hürriyetlerin teminatı" başlığı altında bölumler de var. Doğru Yol Partisi programının "egemenlik" bolümünde şu göruşlere yer veriliyor: "Rejimin temel ilkeleri vazgeçilmez. kısmen dahi olsa devre(Arkası Sa. 11, Sü. 5'de) Yaser A rafat \n sonu mu geldi? CENGİZ ÇANDAR "Biz konacak bir dal bulmak için Ortadoğu'da oradan oraya uçan bir varalı kuş gibiyiz". Bu «özler FKÖ sözcüsu Ahmet Aburrahman'ın. Filistin halkı dındaki yaralı kuş sürüsünün inderi Yaser Arafat için bu sozler ozellikle doğru. FKÖ lideri geçtiğimiz hafta tüm siyasal yaşamının en ağır darbesini yedikten sonra İsrail'le mücadele mevzilerinin çok uzağına itildi. Arafat, 1971'de Ürdün'ü, 1982'de Beyrut'u terketmek zorunda kalmıştı. Ama her ikisinde başı dik, bir kahramanlar ordusunun onurlu komutanı gibi çıkıp gitmişti. Geçtiğimiz hafta ise yıllardır bir devlet başkanı protokolu ile ağırlanan Filistinli lider iki saat içinde bir basit siyasi suçlu gibi bir daha dönmesi istenmeyerek Suriye dışına çıkarıldı. Beyrut'a donemez. Mucadele bolgesinde tek gidebileceği yer deniz yoluyla Trablusşam. Bu da netameli. Çünkü Lübnan karasulan Israil donanmasının denetiminde. İsrail'e sınırdaş Mısır savaş drşı. Keza Ürdün de fiilen öyle. Şimdi, sokaktaki adamdan hemen her başkentteki devlet adamlarına dek çok kişinin kafasındaki sonı şu: Artık Arafat'ın sonu geldi mi? Bu soru Arafat'ın kişiliğinde FKÖ'nün bağımsızhğının sona erip ermediğini, artık Ortadoğu denkleminin (Arkası Sa. 11, Sü. l'de) Herkesin yanıt aradığı soru SİYASİ PARTİLERLE İLGİLİ DİĞER HABERLER 7. Sayfada SuriyeFKO çatışması Ankara'da diplomatik trafiği yoğunlaştırdı Suriye Başbakan Yardımcısı Abdülkadir Kaddura, Evren'e Hafız Esad'ın mesajını getirdi. FKÖ temsilcisi Abu Firas Dışişlerine çağnldı. Dışişleri Bakanı İlter Türkmen Mısırlı meslektaşı Kemal Hasan Ali ile aynı konuyu görüştü. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Suriye ile Filistin Kurtuluş Örgütü arasındaki gerginlik büyürken, başkentte Arap dünyasına dönük ilginç diplomatik gelişmeler yaşandı. FKÖ temsilcisi Abu Firas, basın toplantısında Suriye ve Libya hakkında sarfettiği sözler nedeniyle Dışişleri Bakanlığına çağnlırken, önceki gun Türkiye'ye gelen Suriye Başbakan Yardımcısı Abdülkadir Kaddura, dün Ankara'da bir di ; temasta bulundu. Kaddura, umhurbaşkanı Kenan Evren'e ariye Devlet başkanı Hafız Esad'ın bir mesajını iletti. Suriye'nın FKÖ lideri Yaser Arafat'ı sınırdışı etmesiyle tırmanan ve Bekaa Vadisinde çatışmalar şeklinde devam eden gerginlik Ortadoğu'da yeni bir bunalıma dönüşürken, Dışişleri Bakanı tlter Tıirkmen'in resmi bir ziyaret için bulunduğu Kahire'de Mısır Dışişleri Bakanı Kemal Hasan Ali ile yaptığı görüşmelerde bu konunun ele alındığı bildirildi. Bu son gelişmelere sahne olurken Ankara, "Filistin halkının meşru örgütü FKÖ'nün önderliğinde haklı davasını savunma >olundaki müeadelesine eskiden olduğu gibi devam edebilmesi arzusunda". Bununla birlikte Suriye Başbakan Yardımcısı'nın gerğinliğin doruğa çıktığı ve Suriye'nın Libya dışındaki bütun Arap dünyasının şimşeklerini üzerine çektiği bir sırada Türkiye'ye gelmesi diplomatik kulislerde "tlginç bir gelişme" olarak karşılandı. Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ise bu zamanlamanın "Tesadüften ibaret" olduğunu belirttiler. Dışişleri Bakanhğının üst düzeydeki bir yetkilisi "Kaddura'nın aslında bundan iki ay kadar önce gelmesi planlanmıştı. Ancak o zaman mümkiin olmadı. Ankara'ya gelişi iki bafta önceden belli olmuştu" dedi. Türk yetkililerin, Devlet Ba ACI GÜNLER Arafat siyasal yaşamının en dramatik günlerini yaşıyor. kanı Sermet Refik Pasin'in ağırladığı Kaddura'nın temaslarınm "Ekonomik ağıriıklı" olduğunu vurgulamalarına karşılık, zamanlaması is'.er istemez ziyarete siyasi kulislerde bir anlam yüklenmesine yolaçtı. Dışişleri yetkilileri ise bütün Arap ülkeleriyle dengeli ilişkiler kurma ve Araplararası anlaşmazlıkların dışında kalmanın Ankara'nın geleneksel politikası olduğunu hatırlattılar. Suriye Başbakan Yardımcısı Kaddura dün sabah Çankaya Köşkunde Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından kabul edil • Varşova Paktı Doruğu'nda anlasmazhk çıktı. 3. Sayfada • Dört kişilik ailenin mutfak gideri haziran aymda 31 bin lirayı aştı. 9. Sayfada • Prof. Göksan 'ın futbolculara tatil reçetesi. 10. Sayfada • Atatürk Barajı için özel yasa çıkarılıyor. • İtalyan seçimteri eldeki siyasi çıkmaza hiçbir çözüm getirmedi. • Cat Stewens İslamiyet insana ve onun ruhuna sesleniyor. Enfarktüs Türkiye'de de yenildi Haydarpaşa Göğiis Cerrahisi'nde uygulanmava başlanan yeni yöntemle daman tıkayan pıhtı ilaçla eritiliyor. ASİYE UYSAL Enfarktüs geçirdikten sonra, 34 saat içinde İstanbul Göğüs Cerrahisi Merkezi'ne yetiştırilen hastalar, Turkiye'de ilk kez uygulanan yeni bir yöntemle tamamen iyileştirilebiliyorlar. Yeni yöntemle, daman tıkayan enfarktüse yol açan pıhtı, "Streptokinase" adlı bir ilaçla eritilerek normal kan dolaşımı sağlanıyor. Yöntem yüzde 80 başanlı oluyor. Ancak, hastanın bu olanaktan yararlanabilmesi için, Haydarpaşa'daki Göğus Cerrahi Merkezi'ne en geç 23 saat içinde ulaşabilecek bir yerde bulunması, merkeze.ulaştığında 2 kroner anjografi unitesinden birinin boş bulunması ve enfraktusü gündüz mesai saatleri içinde geçirmesi gerekiyor. Çünkü, bu yeni yontemi uygulayabilecek ekip, gunduz çalışıyor. Gece ise evinden çağnlıyor ama, bu da belli bir sürenin geçmesine yol açıyor. Göğüs Cerrahisi Merkezi Başhekimi Dr. Atilla Şamilgil sözkonusu yeni yöntemi ilk kez Mehti Konur (57) adlı bir oto tamircisinde denediklerini, hastanın tamamen sağlığına kavuştuğunu bildiriyor. Bu yeni yöntemin yurt dışında biriki milyon liraya malolmasına karşılık, hastanelerınde 45 bin liraya yapılabileceğini söyleyen Şamilgil, "Yöntem çok onceleri bazı damar ve akciğer hastalıklarında kullanılıyordu. Daha sonra yöntem terkedildi. Son iki yıldır çeşitli Batı ulkelerinde bu kez enfraktusde kullanılmaya başlandı. Bazı araştırma merkezlerinde henüz araştırma aşamasında olmakla birlikte çoğu merkezde uygulanıyor" diyor. Dr. Atilla Şamilgil, Dr. Sami Ünal, Dr. Ayhan Caner ve Dr. Izzet Arkan'dan oluşan kardiyolog ekibiyle diğer sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen, enfraktus geçiren y& da geçireceklere yeni bir umut ışığı yakan yöntem özetle şöyle: Enfraktüs geçiren hasta 34 saati geçmeden mümkun olduğunca çabuk hastaneye yetiştiriliyor. Eğer bu sure geçerse pıhtılaşmış kan sabitleşiyor (eriyemez hale geliyor) ve yöntem hiç bir işe yaramıyor. Hasta, bugünku değeri 20U250 milyon lıra olan Kroner Anjografi Ünitesi'ne alınıyor. (Arkası Sa. 7, Sü. 6'da) (ArkasıSa. 11, Sü. l'de) SURİYE TANKLARI ARAFAT YANL1LARINI BOMBALIYOR. Haberi 3. Sayfada 12. Sayfada Atatürk Kültür Kıırumu yasa önerisi DM'de benimsendi ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Danışma Meclisi'nde, Ataturk Kültür, Dil ve Tarih Yükse Kurumu kurulmasına ilişkin önerinin ilk uç maddesi kabul edildi. Buna gore, Ankara'da Atatürk'ün manevi himayelerinde Cumhurbaşkanının gözetim ve desteğinde Başbakanlığa bağlı Atatürk Araştırma Merkezi, Turk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu ve Atatürk Kültür Merkezinden oluşan kamu tüzel kişiliğine sahip Ataturk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu kurulacak. MGK üyesi Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın önerisinin gorüşulmesi sırasında söz alan Remzi Banaz, "Atatürk'un imzasının bulunduğu kurumlan yok etmenin nasıl bir çelişki yaratacagı, hangi çevreleri sevindireceği ortadadır" dedi. gerekçesinin Prof. Aldıkaçtı'nın imzasıyla değişik bicimde dolaplarına atıldığını anlatan Banaz şöyle devam etti: "Meclis gerekçesinin bu şekilde kayıtlara geçmesi ve yüce konsey'in incelemesine değişik baskıyla gönderilmesi gerekirken, gerçekçe değişikliğı dolaplanmızda kalmıştır. Konsey anayasa komisvonunun raporunda bu değişikliğin ver almaması dikkat çekicidir." Banaz, her iki kurumun devlet dairesi haline getirilmesi durumunda bunlara Atatürk'un vasiyeti ile sağlanan geliri tahsis Ulusu Lazar'la ikjli görüşme ynpt ı etmenın mumkün olamayacağını da sözlerine ekledi. Kamer Genç, öneriyle özeltüzel kışiliğe sahip kurumların kamu kurumu niteliğine getirilmek istendiğini belirterek "bu girişim Atatürk'un vasiyetine aykmdır" dedi. Her Turk vatandaşınının Ataturk devrimlerine sahip çıkması gerektiğini bildiren, Genç, komisyonun oneriyi geri almasını Turk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumunu kapsamayacak yeni bir metin hazırlanmasını onerdi. (Arkası Sa. 7, Sü. 6'da) UGUR MUMCU GOZLEM Birkaç Öneri... BUDAPEŞTE (Cumhuriyet) Başbakan Bülend Ulusu dün 3 günlük resmi bir ziyaret için Macaristan'ın başkenti Budapeşte've geldi. Ulusu, havaalanında vlacaristan Başbakanı Georgy azar tarafından karşılandı. I^aha sonra temaslanna baş)3>an Başbakan Bülend Ulusu Macaristan Kahramanlan Anıtını ziyaret ederek çelenk koydu ve saygı duruşunda bulundu. Ulusu buradan Macaristan ParIamento binasına giderek Macaristan Başbakanı Lazar ile ikili bir görüşme yaptı. Bunu iki ülke heyetleri arasındaki görüşmeler izledi. Başbakan Bülend Ulusu akşam Lazar'ın onuruna verdiği yemekte yaptığı konuşmada, barış güvenlik, silahsızlanma ortadoğu, Afganistan ve IranIrak (Arkası Sa. 11, Sü. l'de) ı İSTANBULLULARI BÜYÜLEDtLER Ulusal Senegal Balesi'nin genç kızlan. çoğunlukla üniversite ögrencisi olmalanna karşın, tamtamlann delice ritm eşliğinde yaptıklan coşkun danslarla tstanbullulan büyülediler. (Fotoğraf: Selahattin ERKANLI) Senegaliler oruç tuttu, namaz kıldı ve herkesi büyüledi Kültür Servisi 26, 27 ve 28 Haziran günleri Açıkhava Tıyatrosu'nda uç gösteri yapan Ulusal Senegal Balesi, 11. Uluslararası İstanbul Festivali'nin en büyük ilgi gören topluluklarından biriydi. Şarkıcı, dansçı, müzisyen ve akrobatlardan oluşan 41 kişilik topluluk, 1960'larda kuruldu ve ilk gösterisini 1969 yıhnda Mali'de verdi. Danslarında Afrika tamtamlannın hareketli ritmine uyarak artistik duvgulan, doğal yetenek ve teknik beceriyle birleştirmeyi başaran Genegal Ulusal Balesi'nin önemli bir de özelliği vardı. Nufusunun yüzde doksanından fazlasını Müslüman olan Senegal'in çocukları, gösterilerinin bir bölümünde göğüsleri açık dans eden kızlar dahil, oruçluydular ve namaz kaçırmadılar. Bir bölümü üniversite ögrencisi olan ve Fransa'da okuyan Senegalliler gün boyunca aralarında çok sayıda dürbünlünün bulunduğu yaklaşık 20.000 lstanbullu tarafından ilgiyle izlendiler. Ozellikle genç kızlann göğüsleri açık olarak yaptıklan dans sırasında ön sıraların fotoğraf makinesini kapıp gelenlerle dolması, Senegallilerin gösterilerinin en ilginç yanlanndan biriydi. Ozellikle son gece, ağız ağıza dolan Açıkhava Tiyatrosu'na girmek isteyenlerle kapıdaki görevliler arasında zorlu itişmeler oldu. Bu arada görevliler, fotoğraf makinesi bulunduranların sahnenin yanındaki merdivenlere çıkmalarına izin vermediler. sonunda bunun nedeninin, aşağıda soyunan Senegalli kızlann görUlmesini engellemek olduğu anlaşıldı. Gerçekten de, kapıdan çıkarken kulağımıza çalınan iki genç arasındaki konuşma bu gerçeği doğrular nitelikteydi. "Allah kahretsin!" diyordu biri öburüne. O kadar hızlı hareket ediyorlardı ki, göğüslerini doğru dürüst göremedik..." Istanbul'dan ayrılan Senegalliler, tamtamlann çılgınca ritmine uyarak yaptıklan özgün danslarla lstanbullulan kendilerine hayran bıraktılar. Yasa önerisinin tümü üzerinde konuşan Banaz, önerinin Anayasa'ya, miras ve vasiyeti düzenleyen hukuk kurallarına aykırı olduğunu belirterek "bu iki kurumun devlet eliyle yönetilmesi rnümkün değildir. Tasannın tümune karşı>ım" biçiminde konuştu. Komisyon sözcusü Adnan Orel'in konuşmasını da eleştiren Banaz, Orel'in dil kurumunun eserlerinden iğrenmesını eleştirerek Yunanlı arkadaşının evinde gördüğü ve Türkler aleyhine yazılar taşıyan Yunan tarihi ansiklopedisini imrenerek okuduğunu anımsattı. Banaz, "komisyon bu imrenme ve tiksinme olaylanna katılıyor mu, bunu açıklamalıdır" dedi. DM'den geçen anayasa metininin ve gerekçesinin basımından Uç gün sonra anılan madde Basın Yasası tasansı önumüzdeki günlerde, Danışma Meclisi'nden geçerek yasalaşacak. Basın özgürlüğünü kısıtlayan hükumler daha çok Anayasadan kaynakJandığı için birkaç madde dışında, tasarı. herhalde olduğu gibi geçecektir. Çünkü. tasarıda "Anayasaya aykırılık" gibi özellikleri aramak boşunadır. Basın özgürlüğünü kısıtlayan ana kaynak, tasarıdan önce, anayasadır. Basın konusunda yapılması gerekenler ise unutulmuştur. Bunları sıralamak isteriz: Basın konusunda çözülmesi gereken sorunlardan biri "Naylon Basın" adını verdiğimız "Korsan Gazeteler"in durumudur. Bu gazeteler, beşaltıyüz gazete basmalarına karşın, beşbinaltıbin satış yapıyorlarmış gibi resmi ilan alıp. haksız kazanç sağiamaktadırlar. Bu gazeteler, Seka'dan aldıkları gazete kağıtlarını da el altından karaborsada satmaktadırlar. Naylon Basın'da çalışır görünenler, genellıkle gazete sahibinin eniştesi, yeğeni, kardeşi veya kayınvalidesidir. Bu hısım(Arkası Sa. 7, Sü. 7'de)