21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 10 HABERLERİN DEVAM1 16 NÎSAN 1983 Cindoruk, Kotil ve Orberk için kovuşturmaya yer olmadıgına karar verildi İstanbul Haber Servisl Kapatılan CHP'nin Jstanbul II Başkanı ve eski Belediye Başkanı Aytekin Koti) ile, kapatılan AP'nin istanbul II Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Güneş Gazetesi Sonımlu Yazıişleri Müdürü Teoman Orberk ve Muhabir Sefer Bilirgen hakkında İstanbul Sıkıyönetim Komutanhğı Askeri Savcıhğı'nca açılan soruşturmada, ko vuşturmaya yer olmadığı ka r a n verildi Hüsamettin Cindoruk ile Âytekin Kotil'in Güneş ga zetesi muhabirlerinden Sefer Bilirgen'e verdikleri demeç lerin 7 şubat 1983 tarihinde Güneş gazetesinde yayınlanması üzerine, MGK'nm 70 sayıh kararına aykırı dav ranıldığı gerekçesiyle istanbul Sıkıyönetim KoTmıtanh ğı Askeri Savoi'gı'nca so ruşturrna açılmıştı. BBCye göre sonbaharda Konya'da NATO gözetim filosu üslendirilecek Haber Merkezi BBC nin bir haberine göre, NATO'ya bağlı radarlı gözetleme uçakları (Awacs) önümüzdeki sonbahardan başlayarak Konya'da üslen dlriîecek. BBC muhabirl Rossel Howe'un verdiği haberde. NATO'nun böylelikle Sovyetler Birliği'nin güneylndeki kara ve hava kuvvetleri ile Karadeniz'dekl deniz kuvvetlerinin faaliyetlerlni izleme olanağma kavuşacağı bellrtiHyor. ABD BÜYÜKELÇtSt Amlral Bristol Hastanesi'nta 130 milyon liraya malolan yeni tesislerl ABD'nin Ankara Büyükelçisi Robert S. Hupe tarafından açıldı. (Fotograf: Erdogan KÖSEOĞLU) Konya'da üslendirileceği biVdlrüen uçaklar, gövdeleri üstüne yerleştirllen döner radar kulelerlyle binlerce kilometrekarelik aîanda her türlü uçak, geml ve kara blrliklerinln yerini tesbit edebillyor, bombardıman uçaklarma havadan yon verebiliyor. BBC'nin haberine göre, Türklye'ye önce tngiliz Hava Kuvvetleri'ne ait Nimrnd tioi uçaklar yollanacak. Bunlar, Ingiliz pilot ve leknisyenlerin yönetiminöe uçacak. îngıliz havacılar, Konya Askeri Havaalamnı avcı uçaklannda görev alraak üzere burada eğitilen Türk pilotîarla da «uçan karargâh»ın komutası altına girmiş olacaklar. Siyaset (Baştarafı 3. Sayfada) rartı» anlamına gelraekteynıiş. Aynı sözcügün Batı dillerindeki karşılığı, Latince «persona»dan Kaynaklanmaktaymış, «persona» da «maske» anlamına gelmekteymiş; Roma'da aktörler, sahneye çıkarken, yüzlerine, temsil ettikleri kişilerin raasüelerlni takarak çıkarlarraış, bu yüzden «masKe» sözcüğü «şahıs» anlamında kullanılırnıış. Bu sözcük anlamların en güzeli, hîç şüpnesiz «şahıs» kavramını «uzaktan sezilen karartı» biçiminde tar.ımlayan açıklamadır. Son günlerde,. bazı siyasal çalışmalara tanık olunuyor, kurulacak partilerden söz ediliyor. hderliğe değil ama «genei başkanhğa» soyunan ünlülerin adı kulaktan kulağa dolaşıyor. O zaraan kuşkuyla, merakla kendi kendimize soruyoruz: Siyaset yasak değil miydi?. Bizler bu yasağa uyduğumuz, daha doğrusu uymak zorunda olduğumuz için söz gelişl, klmln evinde ya da yalısında kimlerin ne tür toplantılar yaptığını yazmıyoruz. Çok sayıda şlrketi elinln altında tutan bu yalı sahibinin hangi yetkilinin önünde «elli milyarhk mal varlığım var, sadece çiftliğim yirmi milyar eder» dediKten sonra bankalardan kendisine anlayış gösterilmeslni istediğini ve ne gibl bir yanıt aldığım da yazmıyoruz. Çünkü bu da siyasetin içinde yeralan bir olay. Bu bakımdan kusura bakılmasm bazı meslekdaşlanmızla aramızda bir çeşit «haksız rekabet rejimi» yarattlıyor. Değerli ve spvimll meslekdaşlarımız, siyaset kulislerinin bütün fısıltılarını yazıyorlar. Biz ise belki hukuk öğreniml gördüğümüz için siyasetin yasak olduSu blr dönemde kulaklarımıza kadar gelen siyaset dedlküdularından söz etmek istemiyoruz. Öyle ya yasalara karşı boynumuz kıldan ince... Siyaset yasak değilse, bizler de bu konulardan söz edelim. Haydl, bizler, olanı, biteni yazacağız, peki asıl siyasete soyunacaklar lçin «haksız rekabet» söz konusu değil tni?. Adam, siyaset yapacak, sosyal demokrat. sosyal olmayan cıemokrat, herneyse, bir partinin kurucuları arasmda yeralacak, ama «siyaset yasak» diye böyıe blr çalışmaya girmiyor, giremiyor. Fakat, bavsıları, bu çalışmalara şimctfden baçlıyor. O zaman. sîyaset açılınca başlaması beklenen partiler yarışında, bir parti, öbtirierinden daha önce çaUşmalarına başlamıs olacak. Öyle değil mi? Bu durum, biçimsel olarak bile insana ters geliyor. Siyaset, bugün için yasak mı, degil mi? Yasaksa, bazılan, niçin siyaset yapıyor? Değilse, birçok siyasetçi adayı, niçin siyaset yapmaya çekiniyor?. Evet yasak mı, değil mi? Şimdi, şurada yazsak, desek ki «eskiden siyaset yapmış ve bir de parti değistirmiş değerli bir siyasetçl, oturduğu bakanhk koltuğunda geleceğe dönük siyasal çahşmalar yapıyor.».. Demiyoruz, der miyiz hiç? Diyelim ki, varsayalım ki, öyle olduğunu sanaüm ki, bir an için böyle olduğunu düşünellm kl, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, böyle bir çalışma yapıyor. Bu yarmın öteki siyasetçileri lçin bir «haksız rekabet» sayılmaz mı?. Elbette sayılır, sayılır, bal gibi sayılır. «Bizim bildiğimiz, bu bakanIıkta, sanayi ürünieri ve girişimleri içm «teşvik belgesi» verillr, siyaset için değil.» desek olur mu? Ama demiyoruz, der miyiz hiç? Siyaset yasağı. 19 Mayıs günü kalksa, geriye ne kadar zaraan kalıyor? Haziran, temmuz, ağustos, eylül.. Ekimde de seçim. Zaman da çok uzun değil. Partl kur, para bul, her ilde, ilçede örgüt oluştur. genel başkan seç, bayağı güç iş.. Bülm adamı «şahıs, uxaktan tçörülen karartıdır» demls, hele şu sîyaset ışıkları blr yansm, hele şu şimdilik uzaktan birer karartı biçiminde görünen şahıslar, iyice sahneye çıksınlar, o zaman akkoyun, karakoyun belli olur. Bizler de «haksız rekabet» koşullarından kurtuluruz. Şimdilik boşa konuşuyoruz gibi bir duyguya kapılıyoruz, nedense.. Evet işte bugün bu duyguyu ifade edelim dedlk. Sabahattin All de öyle demiş değil mi? Geleeek grünler var daha / Aldırma (fönul aldırma... Siyaset açıhncaya kadar, aldırmaym efendim, hele blr açılsm, ondan sonra konuşuruz. Bu kadar tezcanlılığa, telasa, heyecana ne gerek var?. Şahıs ne demek? Bu!. Eeee, öyleyse? Şu!. Siyaset ne demek? Amiral Bristol Hastanesi'nin yeni tesisleri açıldı tstanbul Haber Servisl Amiral Bristol Hastanesı'nin Nişantaşı'ndaki binalarına ek olarak yaptırılan yeni polikinık binası dün törenle lıizmeie açıldı. Yeni poliklinikte, özellikle kalp hastalarımn tanı ve tedavisine ağırlık verileceği bil dirildi. Açıhş töreninde bir konuşma yapan ABD'nin TUrkiye Büvük elçisi Robert S. Hupe 1920'de kuruian hastanenin güntimüze kadar Türkiye'deki iş çevreleri nln ve kuruluşlannm yaptıklan yardımlarla çalışmasının sevınç verici olduğımu belirtti. TUmtiy le Amerikan yardım Fomı'ndan sağlanan 130 miîyon liraya mal olan yeni binamn eklenmesinden sonra da, çalışmalann yar dımlarla yurütüleceğini söyledi. Hastane Müdürü Hlkmet Kut lu da konuşmasmda, bütün dün yada hastanelerin finans sorun larıyla karçı karşıya olduklan nın bilindiğini belirterek, şunlan söyledi: «Giinde 24 saat, ytlda 365 gün durmadan hizmet vermenin mall bilançosu bas tanelerin kendi bizmetlerinden temin ettiği gelirlerin daima üstündedir.» Atilla Atalay, EEG kliniğini Dr. Ergon Mengi CheckUp kliniği ni Dr. özkan Duygun yönetecek. EKG testlerinin yanısıra, komputerize. edilmiş efor test lerinin de uygnlanacağı KardiYeni poliklinik binasında Dr.' yoloji Laboratuvarmj da Dr. Ümit Atak yönetiminde, biyo Faruk Turnahoçla yöneteoek. kimya, hematoloji ve bakteriyo Bu laboratuvarla birlikte komp loji analizleri için modern bir le kardiyak hasta baknm sağ laboratuvar bulunacak. Yeni bi lanacak. Yeni binayla birlikte nada yer alacak Fizik tedavi hastanede ilk kez bir göz kli ve rehabilitasyon kliniğini Dr. niği de hizmete girmiş oluyor. Yılmaz Güney'in filmleri yasaklandı İstanbul Haber Servisi 1. Ordu ve îstanbul Sıkıyonetim Komutanlığı, Türk vatan daşlığından çıkarılan Yılmaz Güney ile Cem Karaca'ya ait her türlü resmi, yazılı kıtap, kaset plak, fıim ve video baııt larınm basımı, yayımı ve bulundurulmasını yasakladı. 1. Ordu ve İstanbul, Çanakkale, Edirne, Kırklarelı \e Tekirdağ ılleri Sıkıyönetim Komu tanlıfrıtun 67 numaralı bildırisi şöyle. «Türk vatandaşlığınrian çıkanlaa Yılmaz Pütüıi <Güaey) ile Cem Muhtar Karuca'ya ait her türlü resim. yazüı eser. kaset, plak, fiJm ve video bantlannın basımı, yayımı, dağıtımı, buluııdurulması taşmması ve 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komu tanlığı sorumluluk bölgesine sokıüması 1402 sayılı kanununun 3/C maddesi uyarınca yasaklanmıştır. Bu tür malzemelerl bulundu ranlar 25 mayıs 1983 tarihine kadar en yakın emniyet ve jan darma makamlanna makbuz mukabUlnde teslhn edeceklerdlr. Akstne hareket edenler hak kında yasal işlem yaptfacakto.» Yılrnaz Güney ve vatandaşlıktan çıkartılan sanatçılara ait film, yazı ve fotoğraflann 28 ni san 1983 tarihinden itibaren gös terilmesi ve satışının yasaklamasına ilişkin bir açıklamayı da 2. Ordu ve Sıkıyönetim Komutanlığı yaptı. Ulusu: Hükümet ve parti isinin bîrlikte (Baştarafı 3. Sayfada) • Bınierce ışçının rnemur olacagı ve bunlann daha az aylık alacaklan şekllndekl ıfadeler gerçeklere uygun degildlr. • Basın özgtirlügüne say gı ana ilkemizdir Vali ve Kaymakamlarm basını denetlemelerl sözkonusu değildlr. • Ülkemlzin Içinde bulundugu ekonomtk krizl aşmak üzere olduğu memnuniyetle Izlenmektedir. Başbakan Ulusu, partl kurma konusundakl bir soruya. Cumhurbaskanı Evren'ln de belirttiği gibl aslî görevlerinln genel seçimlerde çoğunluk sağlayacak slyasi partiye hükümetl devretmek olduğunu kaydettl ve şunları söyledi: «Demokratik parlamenter diizenin vazgeçilmez unsuru olan siyasl partller barış içinde hizmet yarışını sördürdüklerl takdirde yüce milletitniz lâyık olduğu yönetime kavuşmuş olacaktır. Bunn ınutlaka te mln ettnek zorundayız. Bu diişüncelerle son aylarda bazı temas ve degerlendirmelerde şahsen bnlundum. Bunun yegrane amacı sağlıklı blr demokrasinin kurulması yolundaki imkanları tesplte yöneliktir. Bun ları 12 Eylül yönetlmlnln Başbakanı olmanın sorumluluk duygusu lcinde yaptım. Son gUnlerde, benlm Başbakanhktan ayrılarak siyasi parti kuracağvnı söylentilerl çıktı. Hükümet faaliyetlerine menfi etkislnl derhal önlemek maksadıyla bunun varit olmadıgmı, bilakis Başbakanlık pörevüne devam edeceğiml, esas Ikl işîn birlikte ytirümesine Imkan olmadıgmı benim de tespit ettigimi bn basın toplantısını beklemeden ifade etmek zaruretinde kaldım. Hükümet çalışmalan blldiginiz gibi fevkalade eiddi çalışmalardır. Böyb söy lentilere tahammülii yoktur. Az evvel de ifade edildiği gibi seçim hükiimetl gibi şeyler yoktur. Hükümet hükümettir. Seçime ka dar bu hükümet gidecektlr. Onun için suretl katiyede bu pribi söylentilere yer verilmemesini rica ediyorum. Tekrâr ediyorum: Ben esas Itibariyle şahsıma tevdl edilnıiş bulunan Başbakanlık görevine devam ederek hizmet etmek arzusundayım. Parlaınenter demokratik diizene eeciş safhasını kansayan finümüzdekî dönemde hükümet olarak yasal ve idarî bircok iinemli tedl)5rlerin alınması ve bu faüliyetJn aksattlmadan yiirütülmesini sağlamak 70 rundayız. Bu finemli görev de dikkatleri dagıtmadan bu işlerl selarnetle yür^'tıeyi gerektirmektedir. MGK tarafmdan siyasl faaliyetlerin serbest bırakılmasını mflteaklp yeni partilerle ilgili çalışmalarm kamuoyunun eözlerl önünde cereyan edeceği tabiidir.» ABD YARDIMI Ulusu. ABD'nin Türkiye ile Yunanistan'a 710 oranmdaki yardımın bizce kabule şayan olmadıgmı bellrttl. «Konfrre. Ait Komîsyonca benimsenen tutumn devam ettirdi&i takdirde Türkiye ABD arasmdaki ikili savunma Işbirliğinia taraflarca arzu edilen düzeyde ve etkinlikte sürdürülebilmesi mümkün olmayacağı gibi Kongre'nin bu tutumu kuşkusuz Tiirk kamuoyunda Üzerinde ciddiyctle durulması gereken tepkiler doğuracaktır» dedi. BASIN KANÜNü Başbakan. gazetelerde yer alan basın kanunu ile ilgl11 haberler üzerine de şöyle konuştu : «Hemen belirteyim ki, yapılan çaüşmalarda basın özgürlUğüne saygı ana ilke olarak gözönünde tutubnak tadır. 1982 Anayasası'mn gereği olan değişiklikler basın kanunumuzda mubakkak ki yapılacaktır. Ancak, bu düzentemeler yapıbrken, demokratik slstemin vazgeCibnez unsnrlarmdan biri olan basın ozgiirlüğü daima gözönünde tutulacaktır. Bu nedenle, basının Vali ve Kaymakamlar tarafmdan denetiminin düşünülmesi söz konusu dahi olamaz.» Istanbullu isadamları (Baştarafı 3. Sayfada) hl ve çok sayıda tanınmış tüccar ve sanayjci göze çarpıyordu. Toplantınm açış konuşmasını yapan BUlend Ulusu, işadamlarını zaman yitîrmeden yatınm yapmaya çağırdı. Üç yıldır izlenen ekonomi politikalannm ana çizgilerinl korumaya kararlı olduklarını vurgulayan Ulusu, «bugiin vardığımız noktada en finemli lkl sorun lşjsizlik ve yatınmsıriıktır. Bankalarla ilgili düzenlemelerin ardmdan kredl faiz hadlerinde blr ferahlama bekleneblllr. Bu dimemde Szel sektörden fizellible imalat, ulaştırma, konut, tanm ve turizm alanlannda yatınm bekUyoruz,» dedl. Daha sonra söz alan ÎSO YÖnetim Kurulu Başkanı Nurullah Gezgin, enllasyonla mücadele ihracatın artınlması ve ödemeler dengesi açığınm azaltılmasmı istikrar programımn başarıh sonuolan olarak niteledikten sonra sözlerini şöyla sürdürdü: «Ancak bn geçlcl hedeflerl kalıcı politikalar ve amaçlar haline petirmek yanlıştır. Bunlar araçtır. Amaç, toplumun refahını yükseltmek ve büyüyen blr ekonomi yaratmaktır. Bu nedenle yatınmlar ve özelllkle Inşaat sektörttnün canlandınlması hayati Bnem taşunaktadır. Zlra 5 yıldır durmuş olau yatınmlar, bngttn hemen başlasa blle ancak 5 yıl sonra semereslnl vereceğlne göre, bu alanda 10 yıllık bir boşluk oluşmuş demektir. Ancak dolann 210 lira oldugu, her yıl TL. karşısmda yüzde 2830 dolayında değer kazandıgı ve paranın sanaylcl İçin bn denll pahalı olduğu bir dönem de hiç bir müteşebbis kumar zevkini yeni yatınmlarda aramayacaktır. Bu nedenle 19S3 yılında yatırnnlar, 1981'de dışsatımın teşvik edildiği biçnnde teşvik Rörmelldir, Yatınmlar konusumın, Sayın Başbakamn başanlanmn gelecekte tartısılmasına vesile olmamasmı dileriz.» Gezgin bu sözlerinden sonra imar affı, servet beyanı Ve özel uzlaşma sonucu sağlanacak Belirlerin insaat sektörünü harekete geçırmek üzere kaynak olarak kullamlabileceğine de isaret etti. ÎTO Başkanı Nun Kuşçulu ise konuşmasında yatınmlan bugüne kadar teşvik etmenin enflasyon yaratabileceğine dikkati çektikten sonra bugünden başlanacak ve 1985'lerde devreye girebilecek yatınmlarm ya ranna degindi. «Uzun yıllar bo yu horlanan ticaret sektörünün önemi Uk kez bu hükümet döneminde anlaşıunıştır,» diye rek sözlerini sürdüren Kuşçulu. dışsatım teşviklerinin çok görülmemesini ve bu teşviklerin eksiksiz sÜTdürülmesînl is tedi. Servet affının son günti olan dünü iş aleminin «aklanma» gü nü olarak niteleyerek sözlerine başlayan TİSK Başkanı Halıt Narin ise hem yatınmlann, hem de dışsatınun teşvik edümssini istedi. «Enflasyondan korkmak, abesle iştipal etmek ttr. Türk milletl Allaha şükür hiç bir zaman enflasyondan korkmatııstır,» diyerek sözleri ni sürdüren ve konuşması sık sık salondaki işadamlannm yo gun alkışlarıyla kesilen Halit Narin, «blzl daha ucuz parayı vermeyen bankalann elinden kurtann. Bunu becerebUeceU bir banka slsteml kurun. Bize bu para ile yatınm yapılmaz dedirtmeyin. Bu arada Türk müteşebbisinin kazanmasmdi tnskanç değU, kazonamamasında hassas olan bir bürokrasl yaratjn» şeklinde konuştu. Halit Narin'in bu sözleri üze rine kürsüye gelen TÜSÎAD Başkanı Ali Kogman enflapyonun Türkiye için büyük tehlike olduğunu ve «bırakımz gelsin» denemeyeceğini ifade etti. «Blzler enflasyonu sokaklarrta yaşadık. tş aletni olarak enf. lasyon sayeslnde çok para da kszandık. Ama kurşunlardan kaçarak yaşamak zorunda kaldık,» diyerek sözlerini sürdüren Koçman, üç yıldır bu alan da sürdürülen müeadeleden vazgeçilmemesinin bugün de ha yati önem tasıdığını vurguladı. Toplantıda îstanbul Ticaret Borsası Başkanı Nejat Basms cı, Deniz Ticaret Odası ikir.ci Başkanı Semih Sohtorik, Esnaî ve Sanatkarlar Konfederasyonu Başkanı Hüsnü Çınar da kendi sorunlannı dile getl ren ve kendi kesimleri için destek isteyen konusmalar yap tılar. îstanbullu İş çevrelerlnin hemen her kesimi Başbakan'a dertlerini anlatıp dileklerde bu lunduktan sonra tekrar kürsü ye gelen Bülend Ulusu ise,«yatınmlar hayati konu ams kay nak meseiesl burada en önemIi sorun. İç kaynaklan hareke te geclrmek lçin tedbirler alıyoruî. Dışa açılırken, yabancı sermayeyl ülkeye çekmek yolua da da glrişimlerde bnlumıyornz. Paramn sanayiclye maUyetlnt düşürün demek kolay, ama bu nu yapmaa, geTçekleştirmesî seor» diyerek sözlerini noktaladı. Cinsel hasfalıklari en cok kadınlar gizliyor tstanbul Haber Servisl TJluslararası Cinsel Bulaşıcı Hastalıklar Sempozyumu dün çahşmalanru tamamlarken geri kalmış dini veya toplum ba&kılarından dolayı cinsel hastalık ları en çok kadınların giztedik leri bu yüzden de taşıyıcı ve yayıcı olduklan ileri sürüldü. İ.Ü. Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Enver Tali Çetin ve Hacet tepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Eflatun Gökşin'in başkanlık yaptıklan dün kü oturumda Amerika, Ingiliz, Isveç, Fransız, Italyan, Isviçre, Zimbabve, Brezilya, Belçika, Ja pon, Endonezya ve Batı Alman tıp adamlan bildiriler sundular. DünkU oturumda özellikle jlnekoloji konulan ele alındı ve konuşmacılar «Kadmlarda görülen cinsel bulaşıcı hastalıklar» tedavi yollan, kullanılan ve sonuç alınan dozlar ile ilaç lar üzerinde durdular. Geri kal mış dini ve toplum basküarın dan dolayı cinsel hastalıkları ençok kadınların gizlediklerirü bu yüzden de taşıyıcı ve yayıcı olduğunu belirten konuşmacı lar devamlı kontrol önerdıler. Toplantıda ayrıca her yaşta cin sel hastalığa yakalanan ve za manmda tedavi edilmevenlerin kalp yetmezliğinden, böbrek ve solunum hastalıklanna kadar çeşitli rahatsızlıklara uğradıkla rmın da saptandığı açıklandı. Çalışmalarm sona ermesi ne deniyle bir komışma yapan Dünva Sağlık Teskilatı Cinsel Hastalıklar Dairesi Başkanı Georçes Causse Türk tro adam lannı kutladı ve «Tıp dünyasın da bu sempozyutnda alman so nuçlar tstanbul ve TUrkive adı İle amlacaktır» dedi. Sempozyumun erenel değerlendirmesl pazar günü sonuçlanacak ve bir bildiri yaymlanacak. (Baştarafı 3. Sayfada) ele%,tirdj, yeni Türk Aaayasası' nın demokratik olmadığım iddıa etti. Uluslararası Hukuk Topluluğu Başkanı ve Birleşmiş Milletler Insan Hakları Komısyonu üyesi Christian Toımıschat, yeni Anayasa ile ilgili kaygı ve eleştirilerıni dile getirdi. Eleştirilere ABD Dışişleri'nln insan hakları sorunlanyla ilgili bakan yardımcısı Eliot Abrams ABD'nin eski Türkiye Büyükelçileri'nden James Spain ve tarih profesörü Howard Beed karşılık verditer. GUndemi «Yunanistan, Kıbns ve Türldye'de tnsan Haklan» diye bildirilen ancak neredeyse tümüyle Türkiye'nin konu edîldîği toplantıda Dışlşlerl Bakan Yardımcısı Abrams, konuşmssına Türkiye'nin stratejik önemini vurgulayarak başladı. 12 Eylül öncesi koşullan »sniş biçimde anlatan Abrams, Türkiye'nin bu yıllardaki durumunu içsavaş öncesi tspanya"ya, Waimar Cumhuriyeti'nin son dönemindeki Almanya'ya benzetti. Abrams, Türkiye*ye yönelik eleştiri konıüannı dört başlık altında toplada ve şöyle konuştu: «DEMOKRASI Veni Anayasa ile demokrasiye dönüşün tümüyle gerçekieşip gerçeklese meyecegi, ilk konu. General Evren'in Cumhurbaşkanlığma seçilmeslyle referandumun birlilc te yapılması rihinleri karıştırdı. Ben şahsen bu iki işlemin ayn ayn yapılmasun yeğierdim. Yeni Anayasa'yı oldukça demokratik buluyorum. tŞKENCELER Mevcut hükümetin işkenceyi açıkça kınsması ve kamu görevülerinin bu konudaki ihlallerine hoşgörü göstermeyeceğini belirtmesi bUdm için cesaret verici oldu. Aynca bu yönetim, işkence olaylaruun varlığını kabul eden ve sorumluları cezalandıran ilk Tiirk hükümetidlr. Ne yazık kl, işkence tümüyle ortadan kaldırılamamjştır ve bu, insanca olmayan bu uygulamanın yapüdığı her ülkenin olduğu gibi Türkiye'nin de saygınlığına gölge düvürmektedir. SANSÜR VE BASIN ÖZGÜR LÜĞÜ Askeri hükümet siyasilerin faaliyetlerini sınırlarken, geçmiştekl kutuplaşma İle gelecek arasına bir kesintl koyma düşünceslnden hareket etti. Bunu anlayabillriz, ancak bu düşünce, gazetecilerln cezalandırümasmı meşru kılmaz. Mevcut durum Türkiye açısından şüpheste geçicidii'. Basın özgürlüğü üzerindeki kısıtlamaların da ıceçicl olacağını umuyonnu. AKADEMİK ÖZGtRLUKLER Eğer bu özgürlükler varolacaksa, üuiversiteler siyasî baskılann dışında tutulmalı. Evren yönetimi kapsamh bir flniersite reformu gethdl. Bu reform başardı olursa akademik üzgürlükler için gerekli koşullan yaratacak. Ancak 40 kadar profesörün görevine son verilmesi gibi bir yöntcm kunanılmıştır. Üniversiteleri poitikadan uzak tutmak lçin bu tür yöntemlerin kuUanıunası Amerikalılar açısmdan tatsız bir durumdur. Yönetim bu yontenıiu gerekli olduğunu söylemiş tir. Hernekadar bana ters gözükse de, Türk üniversitelerindeki şiddet olayları hatırlandığmda, üniversiteleri polltlkadan uzak tutma gerekçeslnln tümüyle gözardı edilemeyeceği görüşündeyun.ı Elıott Abrams, eleştirilere ilişkin sözlerinden sonra, Türkiye'de «üzerinde dikkat sarfedilmeye değer insan haklan so runlan bulunduğunun açıkça ortaya çıktığmı» ancak bu ülkedeki sorunlann El Salvador, Guatemala, Nikarague, Vietnam, Suriye, tran ve Afganistan'daki sorunlarla karşılaştınl masının mümkün olamayacağını belirtti. «Türkive'ye ilişkln güvenlik lhtiyacunız büyüktür, ama bu. insan haklan sonmlanna eözlerimizi yummamıza yol acmam&bdır,» dedi. Istanburda (Baştarafı 3. Sayfada) tercihli/tahsis 218 bln lira, stiper tercihll nakil 87.500 lira) tstanbulda telefon veremeyeceğimiz yer kalmadı. Bir hafta içinde telefon bag layabillyoruz. Nakiller de öyle. Eskiden İki ttc yıl bekleyen nakiller, süper sistemle kısa zamanda gerçek leştiriliyor. Tabiî, bu durum da komisyoncuların yakınmalarma neden oluyor.» tstanbul'da telefon numaralarınm 7 rakama çıkanlması konusunda Sökmener şöyle konuştu: «1819 baztran gecesl saat Ol'de tstanbnl'daki tüm telefon numaralı 7 rakamh olacak. Abone sayımız 600 bin dolayma vardıgı lçin 6 rakamh numaralarla ihtiyacı karşılamak zorlaşmaya başladı. Çttnktt 01a ve 9'la başlayan numaralan Başmüdürlük olarak biz işgal ediyoruz. 200 bin numarayı da, çok az abone sayilan ohnasına ragmen Adalar gibi kücük santrallar işgal ediyor. Böylece elimizde 600 bin numara ka lıyor. Telefon numaralannı 7 rakama çıkarmakla 6 milyon aboneye kadar ltatiyacımm karşılamıç olaca Fen Lisesi 1. bcısamok (Baştarafı 3. Sayfada) 34.657 öğrenci başvurmuş, 189 öğrencinin smava katılmaması ya da boş k&ğıt vermeslyle 34 bin 468 ÖRrencinin sınav kâğıtlan de ğerlendirmeye alınmıştı. 2. basamağa almacak aday sa yısı, üç Fen Lisesinin toplam kontenjam (288) 11 rakamı ile çarpılarak hesaplanmıştı. 10 haziranda yapılacak 2. basamak smavına 3 bin 252 öğrenci girecek. 1. basamakta 3 bin 252'ncl ögrencinin aldığı pu an 217.004. Fen Liselerine giriş 1. basamak sınavında en başarılı il Mardln. 109 adayın sınava girdiği Mardin'de, adaylardan 21'i 2. basamağa geçmeyi başardı. Mardin'in başan oranı yüzde 19. Gtimüşhane, Hakkâri, Bingöl ve Tunceli'den sınavı kazanan olmadı. 61 öğrencinin sınava girdiği Muş'ta, 159 Öğrenclnin katıldığı Rize'de, 96 öğrencinin katıldığı Siirt'te ve 44 öğrencinin girdiği Bitlis'te sadece birer öğrenci basarılı oldu. Ankara'dan 4 bln 525 aday smava katıldı, 622'si kazandı. Başan oranı yüzde 18. îstanbul'da smava katılanlar 5 bin 369, kazananlar 650 feişl. Başarı oranı yüzde 12. tzmir'de sınava girenler 2 bin 447. kazananlar 449 öğrenci ve ba şan oranı yüzde 18. Milli Eğltim Bakanhğı Bilgi îşlem Dairesi Başkanı Muhlîs tnalpulat, puan kart larmm adaylara bu sabahtan itibaren postalanacağını, puan kartını bir haftaya kadar alamayan adayların dairelerine başvurması gerektiğini bildirdi. Bakanlık Bilgi İşlem Dairesi* ne, sınav sonucunda şüphelenealer de başvurabilecek. Bu durumda adaylarm durumu ana listeden bir kez daha kontrol edilecek. Bilgi İşlem Dairesi'ne başvuru telefonla da yapılabilecek. Dairenin telefonları 13 6718 ve 13 59 80. Sendika Vehbi Koc (Baştarafı 3. Sayfada) masının büyük bölümunü özel sektörün kurumlaşması konusuna ayırdı. Cumhuriyet doneminde birçok şahıs şirketinin kurumlaşttğını ve halka açıldığını belirten Koç sözlerini şöyle sürdürdü: «Bunun adedi çok daha faz la olabilirdi. Maliye Bakanlı ğı şirket vergilerinin daima şahıs vergilerinden yüksek tutmuştur. Ben bir gfm Cum hnriyet devrinde Maliye Ve kili olsaydım şirket vergile rini şahıs vergilertnden az tutar, şirket adedini çoğaltır, hazineye daha fazla temîn ederdim. Bu vesileyle şu ile r i gitmesi içbı iş kuran in sanların kurduklan müesseseleri şirket haline getir meleri, halka açılmaları, bu roüesseseleri idare ederek in sanların yetiştirilmelerine bağlıdır. Son iki sene zarfın da ba7i fjirketler kondiloH adam yetiştirecekleri yerde büyük emeklerle baîlfaiarinin yetistirdiîii idnrecilerr anormal transfer ücretler! vererpk insan aldılar. Pu büvük bir marifet ds&ildir.» Türk Kadınlar Bsrhğa nın 60. yılı kutlandı tstanbul Haber Servisl Atatlirk'ün buyruguyla, 13 nisan lB23'te, kardeşi Makbule £{.tdan tarafmdan kurulan T»i'k Kadınlar Biriiğl'nin 60. y.î'îöiilmü Dedaman Oteli'nde tttronîe kutlandı. «iiiltekin Baktır, Söreyya Açaoğlıı, Tomris Uvar, Hasene Ileaz, Jale Tulga. Rafer An»t»n birer konuşma yaparak Atatürk devrimlerinin yanırdn olduklarmı, devrîmlerden ödün verilmemesi eerektiSini vursula dılar. (Baştarafı 3. Sayfada) diyor. «Biz de yülardır toplu sözleşmelere örneğin yangınlı yerlerde şöyle şöyle çalışılacaktir diye hükümler koydururuz. Vygulanmayacak olduktan sonra...» Soruyoruz: «Kömür alındıkça haliyle derinlere çidiUjor. Crecen kazadan sonra sendikanızm bir teknik adamı, *Derin katlann sürprizlerine alışik ve hazırhklı değiliz,' de(Baştarafı 1. Sayfada) mişti. Şlmdiye kadarkl dflzeni değiştlrmeksirfn bundan sonraki yıllarda çalışmak nasıl yatlannda bir gerllemeye yol açması bekleniyordu. Bu olmatnümkün olacak?ı Mehmet Tezer, «Asağıda dfiş dı. ümulduçıı gibi gerileme orman çok,» diyor. «Derlne intl taya çıkmayınca da alıcslar dedikçe havalandırma zorlaşıyor, mek ki, altın düşmeyecek belki su baskmına karşı önlemlerln de yükselecek öngörüşflyle alönemi ve güçlüğü artıyor, biz tma yöneldiler.» zat kömürii çıkarmak daha Servet bildiriminl yenilemek KÜçleşiyor. Ama aynı slstemle lsteyenlerin t)ankalardan para çalışma sflrdürülüyor^ çekmesi bUyük bir «nakit sıkın Sendika yetkililerinin bir tısı» yarattı. Servet bildirimini dsrdi de «meselelerln açıkça yenilemek için tatunan sürenln ortaya konmaması». Tezer, dün sona ermesiyle bankacılık «Sayın Başbakana da söyle sisteminden çekilen paramn tu dün^» diyor. «tîlkemizin bir ge tan 100 milyar liraya ulaştı. çiş doneminde olduğumın biUnclndeyiz. Ama mebelelpri Bugüne kadar servetlerini ka gizlemekle ne elde edilrcek?» yıtlı hiçbir yerda göstermemiş Zonguldak ve Havalisi Maden olanlar servet affından yarartsçileri Sendikası şimdl «der lanmak için rakit para talebinH toplu ve kapsamlı» bir ra de btılundular. Ean"talarda por hazırlatma ugraşmda. Va mevduat sertif'kası ya da sırrolan sorunlan ve önerilerinı daş hesap olarak tutu'an ve toparlayıp ilgili yerlere suna malî denetîmin bugüne kadar cak. Ssndikanın 10 yıl kadar dışmda kalmış olan para. tnı önce hazırlattJğı «master pla kez vasallasmak için Ziraat m» raîa kalkrms. Bankası subelerire aktı. Birincînin (Baştarafı 3. Sayfada) at gibi. Ancak, kavramı çok mukemmcl. Boş zamanlannı müzik, gitar çalarak değerlendiriyor. Matematik problemleri ni çözerek geçiriyor, santranç; oynuyor, izcilik çalışmalan yapıyor.» İlkokula okuma yazma bildi ği için birinci sımfı atlayarak iKnci sınıftan başlamıs Kutluhan Erol. îlkokulu sınıf birmci si olarak bitirmiş. Kutluhan, Anadolu Lisesinin 8/C bölümU ne kadar hep sınıf birincisi olarak gelmiş. Babasmı geçen yıl kaybeden Kutluhan için annesi llkin Erol şunları söyledi: «Babası sağ olsaydı da Kutluhan'm bu büyük başarısmı görseydl. Oğlum da baba mesleği, doktor olmayı düşünüyor. Çevreden büyük tepkllere blr de öğretmenlerinin isteklerl ek tenınce araştırmacı ve bilim adamı olmasına ailece karar ver dik.» Pen Liseleri sınavında 270.117 puan tutturarak, Türkiye ikincisı oian M. Deniz Ertaş ile, 265.739 puan tutturarak, Türki ye üçüncüsü olan Murat Har. mancıiar, Bornova Anadolu U sesi orta bölümü öğrencilPri. Servet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle