23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhurıyet 8 30 HAZİRAN 1982 Yargı organları kesintiler konusımda karar veremedi Memurlanrî Cilesi KenanMORTAM 3 Sayıstay Denetcisi Bila: Yasa cıkmadığından aidatlar iade edilmelidir htikümetimlzin savurganlığı ön leme kararına uyarak, hcm de bütçenuz elvermediğl için dilekçe sahiplerinin başvuıuiarını yanıUamayacağuu» Bu yol tıkanmıştı... llllllllllilllll # Faizlerle birlikte iadesi gerekir ncak Sayıstay Ttirkıye de her turlü harcama yı araştırmak ve denetlemekten sorumlu bır bırım olarak 1975 yılında konuyu ele almıştı Sayıstay üenetçısı Saym Dursun Bıla bu konuda yazdığı muzekkere' de «MEVAK kuruluş yasası çık madığı için aidatlarin faizlerle birlikte geri iadesunı talep et ti. Konu, Sayıstay 7. Daıresının gündermne geldı. 7. Daıre bu konuda bır karar veremedi ve konunun Mıllet Meclısınden sorulmasıru kararlaştırdı Daha sonra olay Sayıstay Dalreler Kurulu'nun gundemine gei dı. Ancak Kurui konunun ken düeriyle «ilişklli» bir olay oimadıgı savıyla dosvanın ıadesı ru kararlaştırdı. YETKIStZ MALtYE. . Yasa açıktı. MEYAK yasası bir yıl ıçınde çıkmazsa parala rın da iadesi ve kesmtılerın durduıulması gerekirdi. Bunun üzerıne Danıştay katına yiıriıtmemn durdurulması ıçın çok sayıda dava açıldı. Danış tay karar verınek ıçm bu konu da Malıye Bakanhğı'ndan gorüş alınmasını kararlaştırdı. Malıye Bakanlığı 21 Kasım 1973 tanhınde Danıştay'a gonderdigi savunmada aynen şöyle dıyordu: «Toplanan paraiann sarf, iadesi veya herhangi bir şelrilde kullanılması hakkında Malive A M eyafc yasası çıkmayıp, bir sosyal güvenlık kurumu yerine, nedenı ve harcama alanları belli olmayan bır kesmtı söz konusu olunca, Türkıye'nın dört bir yanından 50 bın me mur TBMM Dılekçe Karma Komısyonuna başvurup kesılen yaralann toplam faızıyle geri ödenmes! isteminde bulun dular. Bu ısteme karşılık TBMM Dılekçe Karma Komısyonu Başkanı Süleyman Şimşek a.a."ya 28 hsziran 1978 gü nu yaptığı açıklamada şöyle dı yordu. «Elli hin kişive vanit verehll mek içın birt 'alınclı", ikincisi 'karar' di\e Iki vazt yollamamız gerekir. Bu yanıtlar da p o s tavla sönderilir. Salt posta pa rası 240 bin llra tutuyor. Mem Maliye Bakanlığı'nın savunması: Paraların ne sahibi, ne de malikiyiz Bakanlıgına yetki veren bir hu küm bulunmamaktadır. Maliye Bakanlığı MEYAK sdına toplanan paraiann ne sa hihi np de malikidir. Bu ne denle MEYAK fonları üzerine hir tasarruf hakkına sahip buItınmayan bakanlıcımız alevhi ne açılmış bu dava hukuka ay kırıdır.» Malıye Bakanlığı «malik» olmadığını soylemekle birlikte, 1971 yılındakı düzenletneyle fon Malıye Bakanlığı taralmdan çoktan kullanılmaya başlanmıştı Nitekım 1975 yılında Malıye Bakanı olarak görev rumluluğu altında bulunan hiç yapan Saym Yümaz Ergenebir emanet yasal yetkisl olmakon bır parlementerın soru önergesine 25 Temrnuz 1975 ta yan hiç bir idare ve memur ta rafmdan kabz ve sarf olunarıhmde şu yanıtı verıyordumaz» dıyordu. «21 nisan 1971 tarihli Kakan lar Kurulu Uaran uereBİnce Danıştay da karar alamadı. MEYAK faalhete geçene kaKonunun Anayasa MBhkemesıdar, bu keseneklerden biriken ne gtitürülmv=sıne karar verdı paranın, kurtımun faalivctinrie Incnk gpreklı başvuru yapıl istek üzere derhal odenmek madı üzere Devlet Yatırım Bankası tahvillerine veya hazine bonoukuk yolu tıkanuıca bu larına vatırılması kararlaştırılkez sayılan 10*u bulan mıştır.» yerel yönetlmm kesıntıyı durdurdugu görülü Oysa 1050 Muhasebeı ümuyordu. Söz konusu yerel yöne mıye yasası açıktı. Yasanın 17. tımler paranm vasal olarak da maddesı «yasayla bazinenin «o yanagını yıtırdığını öne sürerek parayı Malıye'ye yatırmadı. Bırıken paraların) çalışanlarına ıade etti. Danıştay bu konuda kendlsıne yapılan basvurulardan buna lıyordu. Oysa yasanın yanında boylesı paraların denetımıne ilışkın yonetmelıkler vardı. Yine 1U50 sayılı vasanın 94. maddesı devlet soruraluluğunu anımsatançok açık bır hük mü içerıyordu. Bu maddede denilen şuydu«Kişilenn devlet gorevıni ye rine getJrmediği gereltçesiyle ctevletden alacakları dnğınuştur. Bıı durumda kışiler tek tek mahkemeye başvurup kesintilerini geri istovchllir.» Devlet Muhasebesı Genel Yonetmeliğınm 24. maddesı ıle MEYAK kesıntilen «adi emanetler» hesabına alınıyordu. Bu doğrultuda Devlet Muhase besı Muamelat Ynnetmelıgr ni" 51. maddesınd* MEYAK anıhyor, ancak «sehven» olsa gerek, bu paraların zaman & • şımında ne oıacağına ılışkin i 52. maddesinde MEYAK'uı adı nı geçırmıyordu. Yargı organı karar üretmea, yasama organı da gerekli yasal duzenlemeyi yaparnazken, >oırütme organı 1 milyonu aşkın memurun maaşından her ay ylızde 5'i üstelik vergüendırerek kesiyor ve eeşıtlı alanjar da bır tinansnıan aracı olarak kullanıyordu. TABLO: 1 Tiirkiye'de kaynak sunan ve kullanan feesimler: (Yüzde olarak) Hane halkı + 82 Dış kaynak + 13 Dagıtılmamış kârlar + 4 Şırketler • 3.8 KIT • 2 , 5 Tarım kasımi •1.8 Sabtt • 7 Karma tınans kesımı • 5 Dığer kaynaklar • 4 Kaynak: Dr. Davut Aydm dok tora tezı. Eskışehir, TABU): II MEMUR GERİ ODEMEDE NE ALACAK Biriknıiş kesenek Yüzde (TL.) 60 faiz 44.144 73.574 1/4 (Yüksek Okul mezunu) 63 561 38.136 3'4 (Lise mezunu) 48 735 29 241 5/4 (Orta Okul mezunu) 38 358 2J.014 7/4 (tlk Okul mezunu) NOT: 25 senelik çalışmalar bölümü esas alınmışUr. Toplam 117.718 101.697 77.976 61.372 Gong... MÜmtaz Soysal, yurt dışına fllan çıktığı zaman, evınin telefonuna bir telefon teypl takıp öyle gider. Kimlerin aradığını öğrenmiş olur böylece. Teyp. kendi sesinden doldurulmuştur, şöyle: Ben Mümtaz Soysal, fakat kendim burada. Gvde değillm. Yurt dışına çıkıyorum. Telefon teyplnden konuşuyorum. Şlmdl, bentm konuşmam blttikten sonra bir gong sesl duyacaksınız. Bunu duyunea, klm olduğunuzu, telefonunuzu. varsa mesajımzı bildlrin. Ben dönttnce. mesajmızı alır. sizl aranm... Bundan sekizon yil önceydl. Bir gün tlharal Soysal'm eşl Bahriye Hanım, Mümtaz'ı telefonla evlnden aramış. Telefon teypi başlamış çalışmaya: Ben Mümtaz Soysal. telefon tepyinden konuşuyorum. Konuşmam bittikten sonra... Bahriye Hanım, telefonu bırakıp tlhaml'ye seslenmlş: îlhaml koş! Mümtaz, «Konuşamıyorum!» diyor. Çocuğun başmda pollsler var galiba! îlhaml gellp bakmış. bir daha dinlemişler: anlaçılmış Mümtaz'ın başında polis ne olmadığı... Mümtaz'la llhami'nin soyadları aynı ama, arkadaşlıkları, dostlukları dışmda yakınlıkları yok. Çile çekmede kardeş oldukları söylenebilir. Son günlerde Turgut özal da ev telefonuna teyp taktı. Telefon nuTnarasını çövftirice. oglu'Efe'nin sesiyle doldurulmuş bandı dinliyorsunuz: ' Burası numara. Ev sahipleri evde yoklar. Bir gong sesi duyacaksınız. Gong çalınca mesajmızı yazdırabllirsiniz... Turgut Bey, ben Mustafa Ekmekçi, slzinle görüşmek istemiştim. Telefonum 38 46 01. Teşekkürler... Yanıt yok Yeniden aradım. yine Efe'nin banda ahnmış sesi! Turgut Bey. teypi kaldırdi telefondan. Se^ a yok gong da... Almanya'da Duisburg'da çalışan Paklr Bayfcurt'tan mektup geldi. Okurları merak eder dtye yazmak lstiyorum adresini. şöyle' (Eichen Str. 11.4100 Duisburg 17. Vv, Deutschland.) Söyle diyor mektubunda Pakir: «Uzun bir aradan sonra yeniden soruyorum, nasılsm, iyi misin? İslerin nasıl? Ara sıra gördiiğfim gazetede yazılarına rastlıyorum. Zor bir dönemin yazarlıfcını sürdürmenin nasıl yıpratıct bir ugrraş olduğunu kestirebilivorum. TVkneyi kavalara çarpmadan kıyıya çıkarsın insalîah... Ben geçen yı! anlattığım eğıtîm proşramında çalışmamı siirdüriiyortım. Bıı arada ya7i1arımı da yazıyorum. Geldim geleM yazdığım öykülerden 22 tanesini seçip «Gece Vardiyası» adıvJa yayımladım. Sana bir tane ulaştırmasi için Muzaffer'e ya da Retmi Kitabevi'ne söylemiştim. Almış olmanı dilerim. Bugünlerde gene 22 öyküden oluşan «Ban ş Çöreği» kitabım dizgide. Onu da ulaştırmağa çahşırım. Çevremdeki diplomalı. diplornasnî eleştirmenlerin öyküyü küçümseyen blr tavırlan var. «Artık roman yazmalısın, Almanya'nın romanını» dpyip duruyorlar. Rilinçaltımdan onlara fnat galiba çeeiktirdikçe geciktirdim Almanya'nın romanraı, en sonıında ettitn edpmedim, şu geçen nisanda başına freçip vazdım. tlk karalama bittl. Temmuz irinde dii7eltmelerinl yapacagım. Temize CPkip yeniden diızeltilmesi. yıl sonunu bulor. Kısmet olursa 1983'te birlikte okuruz...» Fakir gıbi, Mahmut Makal. Adnan B'nyazar. ömer Polat da Almanya'da. «Yabancı düşmanlığı»yla karşı karşıya bulunan oradakl lşclleriraizin aoısını en çok sanatçılarımız, yazarlarımız duyuyorlardır... «Aııkara Vntları»nda. Ankara'dan haberler vprmeliyım Haberlerin perde arkasını yani... Kpstelli olavı dolaymyla. Bakanlar Kurulu'nda bir rahntsr/lı&ın ciogduğuna kıışku yok Bazıları: Bu da geeer canım 1 havası iclndeler. Temmu?da Danışma Mecltsi dinlenceye gireeek va. pozler o zaman iyiden iyiye hükümete çevrilebiiır gıbıme geliyor. Siya?al partiler kapah. Yenl siyasal partllerin oluşturulması içın de bir kımıldama yok. 52 ile 65 kalkmadan yan). gong vurmadan, bunun olasıiıgı da yok. Gönttllerde. her demokratik görüsün Meclis'e yansırrmı dilegi yatıvor. Geçmlşin deneyımlerinden de vararlanılacak kuşkusuz. Bu arada «Serhest Ftrka»nın ktırulııstına ilişkin bir anıvı aktarmak istedım Feth! Okyar. Gazl'nin decerlpnrtırmesini amlarında sövle anlatıyor«... ve bana doâru dönerek sözlerine devam etti: Memlekette bircok adamlar sizln arkanızdan gelebilir. Hatta K. Karabekir P<ş., Rafet Pş., gibl zevat da sizinle işblrliğl ederlerse bunda hiçbir sakınca görmüyorum. Yalnız bugfinkfl fırkanın sağında hiçbir teşekküle müsaade edemem. Yeni teşekkfil ancak H.F.,nin solunda olmalıdır. Fırkayı teşkil edecek olursanız siyasi renginiz ne olur? dedi. Gazi'nin suallne şn cevabı verdim: Ben öteden beri Hiirriyet taraftarıyım. Bundan öttirü benim te«skil edecejrlm fırka Uberal blr fırka olur... ve H.F.'ntn Hiirriyet taraftan olmadığını düştinerek: Tabiatıyla böyle bîr fırka H.F.'nin solunda mevkl alır... dlye Uave ettim...» (Üç Devlrde Bir Adam, F. Okyar, tst. 1980). H YARIN: Sosyal Güvenlik Kurumu mu? Kalkınma Bankası mı? iılıglnın gınşımier) ıle, bu hafta sürdükten sonra yine eski dıizenme sokuldu Bunun yerine, zaran kapat^ mak içın (') vapur ucretlenne zam yapılmışroış. Olsun Insanlanmız buna da razılar Hiç değilse şimdılık.. Oysa konuyla ilgili uzmanlar, Şehır Hatları Işletmesının günde 2 milyon lıra tasar rut edeceğız diye vapur seierlerinı kaldıracagına. daha ıvı bir sefer pro§ramı dUzenleyıp, topluma daha yararlı olabıle cegıni ve genel anlamda da daha büyük bır tasamıt sağlanabileceğı kamsmdalar. Üstelik, bir süre bıle olsa kapfflalan ıskelelenn arka tepelerınde vüzbmlerce nutuslu koskoca kasabalann yattıgı bilinırse. bu uygulamanın ne denli önemll oldugu ortaya çıkıvor. Ve de kaldınlan vapur seferlerinin vennı alacak başkaca bır toplu taşm aracının bulunmadıgı gozonune alınırsa 3 D fiştü.. düştü.. Kaptan.. Kaptaaannn... Vapurun çıkış yerındeki yolcular cannoraş teryatlarla bağırıyorlar. lskelenın üstü bır aııda memurlar ve çımacılarla doluyor. Vapurun ıskeleye bakan yönlerıne yolcular. Vapur neredeyse yan yatıyor koşuşmalar nedenıyle.. Kaptan, ustaca bır manevrayla, vapuru ıskeleden uzaklaştırıyor: Bıraz açıp tutuyor öyle. Hemen bır yerlerden kancalar bulunuyor ve ıpın ucuna bağlanmlş Câh sinöai~ atılıyor ıskeleyle vapurun arasına. Aradaki denız parçasının üstunde ınsan pısliklerı, suıtine artıkları, mazot dalgaları ve tüm bunların arasuıda buyuk bır ıştıhayla suzulüp duran denız anaiarı. Adam batıp çıkıyor önce bır, sonra kendısıne atılan can sınudıne yapışıyor can havUyle. Korkudan kasılmış dudaklanndan tek bır «feryat» bıle çıknuyor. Kıyıya Usuşenler, «can havliylc» can sınudıne sarüan kazazedeyı çekmeye ugraşıyorlar. Ama sımıtı bagladıkları ıp kopuverıyor bırden. Ve yeniden yoğun bır ugras çıkartabnmeK jçm. Neden sonra kazazede, başmdan ve gıysıleruıden «boklu» sular akarak, genelerı soğuktan değıl de daha çok korKuaan taKııdayaıaK, ı&keieye alııuyor. Utana çekme, kunuısıne uzanan «müstebzı» bakışlann, «azarlayaD aşağılayan» sozlerm arasında, bıran once kaçıp gıtme cabasına gırıyor.. ) Deniz ula^ımı îstanbııi'da kara ulaşımıuın en iyi ve etkiıı alternatifi olarak ortaya çıkıyor. Bu nedenle de azaltılmak degil, yaygmlastınlması gerekli bir ulaşım türü plduğu... .• « Böylece, & gereksiz kara ulaşunı azaltılabilecek.. \ Konuyla ilgıli uzmanlar. şehir hatları isletmesinin piinde 2 milyon lirj tasarrul edecv5,w diye vapur neferlerini kaldıracağına, daha iyi bir sefer proçramı diizenleyip, topluma daha y3j*arlı olabileceği ve genel anlamda da daha büyük bîr tasarruf sağlayabileceği kanısmdalar. $ Bin yeni otobüs takviyesi düşünülüyor B tstanbul'da günde 4 milyona yakın insan durmaksızm yer degiştirlyor. Ama, ulaşım araçlannın ve sisteminin yetersizliği nedeniyle ne korkunç çabalarla.. Bir yerden bir yere gitmek. özellikle lşe gidiş ve çıkış saatlerinde bir iskence halini abyor. Bazen saatlerle ölçülen sürelerce bekleyen insanlar, giinierinin neredeyse yarısını arac beklemekle geçlriyorlar. V e daha bıran önce, neredeyse «olüaııe» sunianacak bır «kaza» oluşmamışcasına, ciana vapur yanaşma hamlesıne başlamadan ıskeleye atlayıpsıçrayanlar.. Çımacılarm uyarı çığlıklanna, salyalı sırıtışlar fırlatanlar.. Anlatügunız olay, hemen hergün Istanbul'un bir yanuıdan otekıne vapurla geçmeğe calısanların karşılaştıkiarı goruntulerden. Bazen «ucuz> atlatılan, bazen «can yitimıyle», bazen de herhangi bır organm «kırıimasıyla» sonlanan goruntulerden.. Ama hıçbır zaman da ders alınmayan ve zorunlu olarak, goz gore gore aynı eylemın yınelencugı goruntulerden... Uzmanlar deniz ulaşımının yaygınlaştırılması görüşünde Bahce sınıfı vapurlar eskl yapı vapurlar. AdemYavuz tıpı vapurlar, köy tipi vapurlar, numaralı vapurlar, ayrı. ca Haliç'te çalışan iki adet altı duz vapur.. Kaptan koşkünün yanında numara taşıyan vapurlar ise Şehir Hatları'nuı en eskl ve emektar vapurlan. Şırketı Hayrıye'den kalma bu vapurlar, bır yuzyıla yaklaşan suredır mzmet verıyorlar İstanbul halkına. Kömürle çalışan bu vapurlar bır tarıhl sımgelıyorlar. Ama zaman zaman kızağa çekılerek.. Ama zaman zaman komür bulamadıkları ıçın çalışmayarak.. Son altı yıl ıçınde Halıç ve îstınye tersanelerınde 10 yolcu vapuru ımal edılerek Istanbulluların hızmetme gırmış durumda. Hızmet dışındakı 20 kadar vapur ıse Halıç, Istlnye, Camıaltı ve Haskby tersanelerınde onarım gorüyorlar. Şehir Hatları vapurlaruun yolcu kapasitelerı yazm 74 bın 216, kışın ise 60 bin 914 kişi. Vapurların yetersizligi nedeniyle yaz yolcu kapasıtesı ortalama 2 bın kişi olan bu vapurlar bazı durumlarda, bzellıkle de kış aylannda en az ıki katı yolcu ile sefere çıkmak zorunda kalıyorlar. Kimi zaman beş, hatta altı bin Mşinin bindiği bu vapurlarda yolculuk yapmak, kuşkusuz bir işkence balinl alıyor böyle zamanlarda. # Ulaşım insanı insanlıktan çıkarıyor # 78 vapurdan ancak 5860 kadarı çalışır durumda U Y ıida neredeyse Türkıye'nm nulusunun ıkı katı yolcu taşıyan i?ehır Hatları vapurlcuı, gunde yaklaşık 35ü bın Istanbullu'yu ıkı yaka arasında ve Boğazıçı'nde taşıyıp duruyor. Ve hergun Karakoy tskelesı'nde, Sırkecı'de, Kadısoy'de, gunÜD her saatınde büyük bir hayhuy yaşanıyor. KUIUrler, sızlanmalar, yakınmalar arasında^ Denizcılik Bankası'nın Istanbul şehir hatlarmda 15'i arabalı olmak üzere toplam 78 vapuru bulunuyor çeşıtli tiplerde. Ama bunlardan ancak 5860 kadarı çalışır durumda bulunmakta. Denizcilık Bankası Şehir Hatları vapurlan birkaç sınıftan oluşmakta: stelık, giderek kapasiteleri artan ve boyutları biıytiyen bu vapurlann. Haliç ağzındaki limanda adeta birbır lerme sürünerek manevra yapmalan, kaptanlann tarn btr cambaz ustalıgına sahıp olmalannı gerektirivor. Bnrda bordaya yanasmış vapurlar bazen, neredeyse Karaköv cesı yetküiler Marmara ve Boğaziçi'nde özellikle de Sırkeci ve Karaköy ıskelelermde vapur seferlerinin deniz tratigıni aksatacak ölçüde yapılması karşısmda bazı Önlemler alınacağını kavdedıvorlar ve şöyle dıyorlardı: «Vığılma. Istanbııl'rtakl yolcu fazlalığmdan ve tskele vetprsizliffinden mrydana pelmektedir. Bu vığılma. yapımı sür»n venl Kadıköv lakelesinin 1983 vıiı başlannda hizmete açıtraası ile bir ölçüde önlenecektir. Aynca, imkanlanmız ölçÜKİinde Üsküdar ve Kandilll iskelelerlnfn de genişletilmesini planlıvoruz.» ^Yetkıliler böyle söylüyor Ya, 18 ocak 1982 sabahından başlayaratc yürürlüğe gıren, ancak kısa sürede, İstanbullulann neredeyse isyan etmeğe varan tepküeri karşısında, kaldırılan yenı uygulama?.. Ulaşımın insanı insanlıktan çıkardıgı Istanbul'da, toplutaşımacıhkta son vıllarda kaydedılen en büvük aşamaydı bu uygulama. îjehır Hatları îşletmesi'nin 825 vapur seterinden 108'ınin ve de 11 ıskelesınin «yokedümesi»... On birüerce îstanbullu'nun vollara döküldüğU ve de insafsız bır cendere inne sokuldugu biiyUk bır aşamaydı bu Üstelik de özel teşebbiise Istanbullu, Istanbul'da yasadığına bin pisman; artık metro mu, daha cok yol mu, neyse, bir an önce bu "rezaletjn sona erdirilmesini isfiyor.. ile Emlnönll arasındakl rıhtımı birleştirecek düzeye gelıyorlar. Böylesıne dar bir alanda vapurların ıskeleleıe vanaşıp kalkmalan tse, msanı gerçekten korkudan korku va, şaşkınlıktan şaşkınlığa düşüren bir olgu haline geUyor. Oysa bundan birkaç av ttntardı söylemesme va, birkaç ay sonra bakıyorsunuz, ne yapılmış?.. 1982 yılı başlannda bttmesı gereken veni Kadıköy iskelesuurı tamamlanmasına daha çok var gbnindugünce. Ya onanlıp, genişletiimesi planlanan Üsküdar ve Kandilli iskeleleri?.. taş çıkanrcasına bir tasarrul ve de kâr amacıyla.. Denizcılik Bankası Genel Müduril Neıat Özgeçe'nin dedıguıce; «vakıt ve vacdan günde 2 milvonluk bir tasrruf sağlamaU» amacıyla.. Bereket ki bu uygulama daha fazla sürdürülmedi. Su kıvönetimin ve Istanbul Va u noktada yetkiüler, şımdıkı durumda Istanbullulan taşımaya yetmeyen araçlarm. en az 1000 yeni otobusle takvıyesi görüşünde bırleşıyorlar Hoş, bu 1000 otobüsü hangı volda yurütecekler o da başka bır sorun va!. Ve tum bu olanlardan sonra şu sonuç çıkmış oluyor ortaya: Kaldırüan ya da azaltılan deniz ulaşımına alternatif olarak hıçbır ulaşım sisteml getirılemıyor. Aksıne, derüz ulaşunı îstanbul'da kara ulaşımınuı en iyi ve etkin alternatıfı olarak ortaya çıkıyor. Fu nedenle de, azaltılmak degıl yayguılaştınlması gerekli bır ulaşun türu olduğu... Ve uzmanlar şoyle dıyorlar konuya ılıskın olarak: «Kara ulaşımının Istanbul'daki en iyi ve en etkin alternatifi olan deniz ulaşunı yaygınlaştırılnıalıdır, böylece gerekstz kara ulasımı azaltılmalıtiır. Bu tiir . finlemlenn içinde, SirkeciKabataş, Sit keciB^bek çıbı sık çalışacab hatlar yaratıiınalj ve bunlan n ucunda çevreve dağüunı sağlsvacak bütünlesik önlemler almmalıdırÖrneğin bır SirkeciKabataş ıliskısı ieın Kabataş Taksim, KahataşN'isantaşı baglantiları varatılmalıdır Ole vandan Kadıköy • Kabataş baglantısı veniden sağlanmalıdır. Goztepe, Yenikapı gibı noktalann deniz ulaşımına açıinıa&ı Incelenıneli ve güçlendirilmelidir Bu arada deniz yolumın en doğal ve en RÜ7el «tahsisli vol» olduğuna dikkatı vekmekte varar vardır.» bVei Tstanbul*un ulaşımı içınden çıkîlmaz bır hal alnn* durumda. Istanbul"da günde 4 milyona yakın ınsan durmaksızın yer değıştirıyor ve toplu taşm araçlan bunlarm ancak 2 milyon kadannı taşıyabıliyor. Birbirıyle ilintaU ve bütünlesik bır toplutaşm sistemi kurulamadığı için, kentln bir verinden bır yenne gitmek, gerçekten bazı zamanlarda bir işkence halini alıyor. Ve tstanbullu, Istanbul'da yasadığına buı pışman; artık metro mu, daha çok yol mu, neyse, bır an önce bu keşmekeşın, bu «rezalet»m sona erdirilmesini istiyor. BİTT!
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle