Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet 8 19 ARALIK 1982 "Cagdışı,. birtoplum İSVEÇ Yazan Ö m e r IVIADRA Oesen Piyale MADRA 6sveçlilerln çağdışı olduklanm söylemem boşuna değll. En 1leri teknolojl ve sanayl ürünlerlnin evlere glrmesl, heryerde kullanılan bllglsayarlar, uzay oyunları, videolar, merkezl ısıtmalar, sıcak sular, plâstik medeniyetl vb.. İsveçlileri doğan kopartacak bir konformizm yaratamarmş. Aslmda, îsveçlilerin doğaya olan tutkusu, btitün bu «çağdaş» gelişmenin yarattığı bir kaçış, bir doğaya dönüş hareketi de sayılmaz. Onlar, garip bir şekilde, bir yandan bütün bu medenlyet ögelerini benimseyip özümserlerken <öz» lerini, asıl kaynaklarını da hiçbir zaman unutmamış görünüyorlar. Bence, îsveçîi, doğasıyla ve doğal alanla JL I 1 âdeta «tasavvufl» bir lllşkl İçinde. Hafta sonlannda, bayramlarda ve tatillerde şaşmaz bir biçimde doğanın içine koşuyorlar. îsveç'ln o uçsuz bucaksız ormanlannda yapılacak dünya kadar lş vardır: Mevsimlerden baharsa nemli orman diplerinde fışkıran binbir türlü mantar, böğürtlen vb. toplanır. Man tarların zehirli olmayamnı zehlrlisinden ayırdetmek dl ye bir sorun da yoktur, bu işin kurslan çoktan görülmüş, kitaplan çoktan okunmuştur zaten. (İsveç'te, her kes, asıl mesleğinin dışında nelere meraklıysa, o uğraşların en iyi nasıl yapılacağını öğrenmek üzere en az birikl kursa gitmiştir.) Federasyona kayıtlı kız futbol takımlarının saytsı 200'den fazla fe I s v f H M i n i n HnStava n l a n f i i t i n ı m i ttonaAavm Isveçlinin doğaya olan tutkusu, «çağdaş gelişmenin yarattığı bir kaçış, bir doğaya dönüş hareketi sayılamaz. Onlar, garip bir şekilde, özlerini, asıl kaynaklarını hiçbir zaman unutmamış görünüyorlar. <cı y^\ . • &. r^\ ^~* /•""! y/Dnv yen blr dal. 1982 yılı Avrupa tek erkekler finali ikl îsveçli arasında oynandı: Kazanıp Avrupa şampiyonu olan 18, yenilip ikincl olan da 16 yaşındaydı yamlmıyorsam. Daha çok kuzey ülkelerine özgü sayılan sporlardan kayakta sessiz ve utangaç Stenmark, yıllardur kırılmadık dünya rekoru bırakmadı. Buz hokeyinde de îsveç genellikle dünyanm en iyi dört takımmdan biri. ömürlerinin önemli ' 'r bölümünü buzda kay A geçiren İsveç halkmın güne dek artistik patinajda kayda değer herhangi bir isim ortaya çıkartamamış olması ise ilginç bir olgu. Mevsim kışa dönünce sonsuz beyazlık içinde çoluk . çocuk mukavemet kayağı yapan îsveçliler kaplar ortahğı. Geceleri özel aydınlatılmış pistlerde yalnızca kayaklann hışırtısı duyulur. yuşçüler» geçer zaman zaman. önceden bu iş Için belirlenmiş, özel işaretleri konmuş, haritalan çizilmiş yollarda sırtlarında malzeme çantalanyla kilometrelerce, hatta günlerce yürüyenler vardır. Toplayıcılarla yürüyüşçülerin arasından sessizce geçenlerse, biraz ilerde bir yerde mevzilerini alacak olan «kuş gözleyicilerfodir. Az bir yürüyüşten sonra, önceden bildikleri mevzilerine yerleşip ormanın o derln sessizliğl içinde nadide kuşlan dürbünle saatlerce gözleyecekler, büyük kentin motor homurtularıy la dolu uğultusunu hepten unutacaklardır. nn el değmemlş beyazlıktaki örtüsü kaplar her yeri. Sonsuz beyazlık içinde çoluk çocuk mukavemet ka yağı yapan yüzlerce Isveçli ortaya çıkar birden. Geceleri, özel olarak aydınlatılmış pistlerde, yalnızca kayaklann hışırtısı duyulur. Gündüzleriyse, İsveç'in don muş gölleriyle denizlerinin üzerlnde, milyarlarca kar kristalinin ışıltıları arasmda serazâd kayanlar ya da yalnızca yürüyenler pek çok tur. Baharda kentte köprülerin üstünden olta sarkıtan yaşhlarsa, şimdi torunlarıyla birlikte kalın buzun üstünde yusyuvarlak delikler açıp buradan tutmaktadırlar balıklannı. 0* ^utbol w I P ^ Yaşam boyusağlık O rman yollarında, bu «toplayıcılann» yanmdan kararlı adımlarla «yttrü M £ Kayaklann hışırtısı evsim kışa dönünce, görüntü değişir. Kimi haftalarca ke sintisiz yağan ka # Yelkenliler W parriKA Mehmed KEMAL Hadi Sağlığa lantı düzenlemişö. Toplantı sonunda gelenleri yemeğe alıkoydu. Erdal Atabek de vardı. îlk orda konuşurken birkaç kadeh parlatmıştık. Samnm, tanışmamız da, dostluğu pekiştirmemiz de orda olmuştu. Dr. Erdal Atabek, emekliye ayrıldı. Cummıriyet'in hekimi oldu, Kadıköy'de bir muayenehane açtı. Kar,şılaştoğımızda, «Hayırh olsun demeye gelecegim». derdim. O da güleç yüzüyle: «Bekliyorum, birkaç kadeh içeriz..» derdi. Bir türlü kısmet olmadı. Ya onun başma bir iş geldi, ya benim başıma bir ig geldi. devran diyelim, elvermedi. Şimdi kitabmı okur, karıştınrken gözlerimin önünde hekimbaşı Erdal canlanıyor. îri. zeytin tanesi gözlerl, kırlaşmış saçlan, usul, orta boyu ile yılmayan, yıldırmayan dost yüzünü görüyorum.. «Işte bir dost, bir insan böyle olur..» desem aluıanlar çıkar mı?.. Kitabin bazı parçalan Cumhuriyet' te yayımlanmıştı Kendi emeği, yakın dostlarmm içten çabası ile konuyu geliştirmiş, genişletmiş, herkesin ilgisini çeker bir biçime sokmuş. Alkol düşmanlığmdan ırak. konuya sevecenlikle eğilen bir kitaba dönüştürmüş. Nurullah Ataç'm agabeyi Dr. Galip Ataç'ı anımsadım. O da radyoda, «Doktorun Saati» söyleşilerinde, konulara kimseyi ürkütmeden yaklaşırdı. Erdal Atabek, çok daha rahattır.. Alkol tüketimi bir uygarhk simgesldir. Elimde 22 ülkede alkol tüketimini gösteren bir istatistik var. Buna göre en az alkol tüketen ülkelerin başmda Türkiye geliyor. Bu sayı kişi başına Fransa'da 15.8 litre iken Türkiye'de bir litredir. Fransa'da Türkiye'nin 22 katı, Polonya'da 12 katı, îspanya'da 20 mislidir. Norveç'te Türkiye'nin 6 katı içki içiliyor.. Erdal Atabek, usta hekimliğinl gösterirken, usta yazarlığını da sergiliyor. «Bu kitabı okumaya sondan başlayın.» diyor. Biz de sondan başladık: «İnsanın alkolle ilişkisl çağlar boyu süren bir Uişkidir. Bu İlişkide insan a yakışan. alkole de egemen olmasıdır. tnsana yakışan da budur. Böyle îçince, bunu bilerek içince, gerçekten sağlığa, şerefe ve lyiliğe içeriz..» Bir kadeh içkiniz varsa, «Hadl saghgal...» Bu vücudu yıllardır alkole sıvar, t,ütüne boğarken, acaba. kendi kendimin düşmanı mıyım, diye sorarım. Gerçi es ki bir düşünür, «Kişi klşinin kurdudur» diye bir söz eder ama, bu yargı kişi ile kişi arasındadır. Benim sorum ise kişinin kendi kendüıe dönüktür. Bu dünyadaki yaşammı seksen yıhn fls' tüne eriştiren rahmotli halam bir Ankara deyimi kullanırdi: «Oğlum dost kazan», derdi. «Düşmanı anau bile doğurur..« Alkol, tütün, türlü uyuşturucular alınırken düşmanımız mıdır, dostumuz mudur?.. Hem dostturlar. hem düşman,. Düşüne sora debelenip dururuz. tlhan Selçuk, Dr Erdal Atabek için hekimbaşı diyor. Osmanlı'da gerçekten hekimbaşı, keşişbaşı hamambaşı, hamalbaşı, bakkalbaşı, bahçıvanbaşı vb. gibi sözler vardı. Cumhuriyet'ten sonra, kendi gitti adı kaldı yedigâr... Dr. Erdal Atabek. tabibler örgütünün en üst düzey yöneticiliklerinde bulundugu için gerçekten hekimbaşı sayılır. Kitabma, «Hadi içelim. açılalım.» diye başlıyor. Bir içki meclisinde en çok kullanılan sözlerden biridir, «tçelim, açılalım..» însan, sağlığı biraz bozulduğunda en yakın hekime bas vurur. Hekimin ilk sorusu: «Cıgara içer misiniz?.... «Evet..» «Içki?...»» «îçerim..» Hemencedk bunlan bırakmayı öğüt ıer. Bu klasik sorulardan olacak çoğu kişinin hekime güveni azalır. Çünkü her hekimin ağzında aynı sakız. Dr Erdal Atabek, «Alkol ve însan» adlı kitabmda içkiye bir düşman gibi bakmıyor. bir dost gibi de kucaklamıyor. Bir içki gerçegini önce benimsiyor, üstüne hoşgörüyle gidiyor. Korkutup indtmiyor. sevdirip bağra bastırmıyor. •Ha, içki diye bir şey var, ona birlikte yaklaşahm, birlikte bakalım..* demeye getiriyor. Kitabını okurken düşünüyorum. Erdal Atabek'le hiç içki içtim mi?.. Şöyle birkaç dostla, ya da başbaşa bir sofraya çöreklenip kadeh kaldırdım mı?.. Bu lamıyorum. Ancak. Ahmet İsvan Belediye Başkanı iken Florya'daki belediye evinde kentin sorunları üatüne bir top onra, hava ısmmamaya durur, heryeri örten mllyonlarca ton kar blr bakarsınız ortadan kalkıvermiş, çlçekler ve envai çeşit yeşil patlayıvermiş ortaya. O zaman kayaklar, patenler kaldırılır; güneşin insanm içini ısıtmaya başladığı duyulur duyulmaz, denlz kenarlarında ve yeşil çlmenlerin üzerinde çırılçıplak soyunmaya başlar insanlar ve o güzelim kızlar. Doğa'nm bu yenl de ğişimini bedenleriyle lçmek ister Ribldirler. Ve tabii, bir de başlar başkent Stockholm'ün çevresindeki sayısız adanın (5000 mi, yoksa 7000 mi?) arasmda süzülen yelkenlilerln sessiz cüm ' büşü... S ışlan, başkentin tam göbeğindeki ge niş parkm İçinde kocaman bir buz alanı yapılır. Otobüsle geçerken burada «yediden yetmişe» yüzlerce tsveçlinin rengârenk giysiler içinde, hızlı bir «pop» müziğinln eşliğlnde paten kaydığını görürsüntiz. Hava ısınıp buzlar eridiginde, aynı alan da bu kez, yere çizilmiş devâsâ satranç «tahtalan» üstünde, insan boyu vezlrleri, atları, plyonlan oradan oraya taşıyarak satranç oynayanlar göze çarpar. Düzenll trafiğin içinde kendilerine ayrılmış özel yollarda vızır vızır geçen bisikletlilerle, yazkış parklarda, ormanlarda, yollarda ve her yerde durmadan koşan eşofmanlı tsveçliler, bu genel görüntüyü tamamla K yan ötekl ögeler. (Bu son konuda: Sakatlar ve yürüyemeyecek denli yaşlı ya da genç olanlar dışında tüm tsveçlilerin yaşam boyu sağ lık İçin koştuklarını söylemek, pek büyük bir abartma sayılmamalı.) örgütlü sporlara gelince: Dünyadaki belli başlı tüm spor dallanna merak ve ilgi olduğu söylenebilir. İsveç'te. Verilen bu önemle orantılı olarak büyük mali olanaklar da sağlanmaktadır. Bununla birlikte, istisnasız tüm spor dalları amatördür ve işin ilgi çekici yanı, sporcularm hepsinde de gerçek bir amatörlük ruhunun izleri sezilir. İsveç'in dört bir yanında mantar biçiminde portatif çadırlarda kapalı tenis kortları bulunuyor. Sabahın erken saatlerinde, işe ya da okula gitmeden önce beş setlik bir maç yaparak güne başlayan birçok îsveçli tanıdım. Bu portatif kortlardan, tenis dünyasım altüst edecek yeni Björn Borg'lar çıkmağa başladı bile: İşte Wilander. Ve, yıllardır raket sallayan 13 yaşındaki yeni yetme genç için Borg gibi bir yıldız olmak, hiç de uzak bir ideal değildir. «Alt tarafı, o da, öteki birçok îsveçli gibi yaptıgı }şi ciddiye alan ve çok çalışan birinden başka neydi ki?» |fe Yüztne havuzlan ıpkı teniste olduğu gibi her yana alabildiglne serpilmiş sıcaksulu kapalı yüzme havuzlarmdan (giriş 2 kron= 60 TL.) da İsveç adını uluslararası alanda duyuran bir dolu rekortmen çıkıyor. Masatenlsi, zaten fazla maddi olanak gerektirme T YARIN: Seks, evlilik... sveçlilerin gönlünde yatan büyük arslan ise, dünyanın her yerinde olduğu gibi, futbol. Stockholm'un ana bulvarlarmdan birinden otobüsle ağır ağır geçerken, durağın hemen yanındakl lisenin futbol sahasına gözü ilişen bir yabancı, ortalara uçarak kat'a yapıştırıp topu aglara mıhlayan 1314 yaşındaki sarışın kızlan gö rünce biraz şaşırabiliyor. îsveç'te Federasyona kayıtlı kız futbol takımlarının sayısı 200'den biraz fazla. Yeterli formu gösteremediğl için lise A takımma almmayan ve bu yüzden küçük lıir «bunahm» geçiren 12 yaşmda bir kız biliyorum. Erkeklerde ise futbol «hastahgı» çok daha yaygm elbette. Diğer sporlar gibi tümüyle amatör olmasma ve zorlu iklim koşulları yü7ünden liglerin Mayıs Eylül arasında bes aylık kısa ve «ters» bir döneme sıkışmasına ragmen, futbolda îsveç'in her zaman söyleyecek sözü olmuştur. Bu başarınm son örneeıini Göteborg takımram 1982 UEFA kupasım kazanması oluşturuyor. HâN ZETTİNBIJRNTJ 1. ASLtYE HTJKtJK MAHKEMESINTDEN 19 ARALIK 1932 # Tiyatro ve sinemaların kazanç vergilerî Bütçe Encumenince tiyatro, sinema ve barlann kazanç vergfleri oisbetlerinin kira bedeline göre yüzde, yetmiş beş, yüzda seksen ve yüzde yüz olarak tesbiti şehrimizde sinema ve tiyatro işletenler arasında müsait bir tesir husule getirmiştir. Alâkadarlann ifadelerine göre sinemacılar bu yeni şeklin tatbikmda belki biraz daha faz la vergi vereceklerdir. Fakat, sinemalarda, tiyatrolarda istihlâk vergisi kontrolunu yapmakta olan memur ve müfettişlere ait vazifelerin kaldırılma sı ve bu memurlarla sinemacılar arasmda daima tahaddüs edegelmekte olan ihtilâflann badema önüne geçilmiş olması alakadarlan memnun etmiştir. Evet, tsveç'i anlatan her yazı, İsveç'in şiiri olmak zo rundadır biraz da. Doğa deyince mutlaka kent'in hiç olmazsa biraz dışında bir görüntü canlanıyor insanın aklmda. Oysa tsveç'te durum pek böyle değll. örneğin, Stockholm de kentin nerede bitip kırların, ormanın, denizin nerede başladığı kestirilemez. Stockholm'un tüm modern çağkenti görüntüsüne kar şın, doğa burada daima hayatm içindedir: ayrılmaz blr parçasıdır onun. Kentin merkezlne herhangi blr taşıtla ononbeş dakikada ulaşılabilen ormanlarda gecegündüz kayak yapılabllir. Kentin dörtbir yaru ağaç doludur. Vaktlyle, kent merkezlndeki ana bulvarlardan blrinde «modern» şehircilik anlayışma uygun olarak ba zı ağaçları kesmeye kalkmca da kıyamet kopmuş. Ağaçlanndan geçmeyen kiml tsveçliler kendilerinl bu ağaçlara zlncirleyerek bunla rm kesilmesini önlemeyi ba şarmışlar. Bugün Batı Avrupa'da glderek güçlenen ve 1980'lerin en önemll slyasal hareketlerlnden biri haline gelmeye aday olan «Yeşiller» ya da «Çevrecîler» hareketinln ilk çekirdeğini bu olayda bulmak mümkündür belki de. Stock holm Üniversitesi'nin yenl yapılan ek binalarından birlnin de orada bulunan tek ağacı içlne alacak şekilde inşa edllmiş olduğunu burada belirtmek gerek. Bir Italyan gazeteci geldi Sinyor Ercole Patti isminde bir îtalyan gazetecisi dün şehrimlze gelmiştir. ttalyan gazeteci blr kaç güne kadar Ankara'ya gidecek, memleketine avdet ettikten sonra müşahede ve intibalannı îtalyan gazetelerinde neşredecektir. lâkki etmiş değildim. Hükümetimce vu ku bulan istizaha cevap olarak ta bu şekilde malumat verdim. Şımdiye kadar bu işte mumkün olduğu kadar ketum olmağı tercih ettim. Bundan sonra da bu dedikodulara devam edilmesini hiç istemiyorum, çünkü mes'ele çoktan bitmiştir Turk ve Mısır hükumetteri de bu dedikodulu mes'eleden artik bahsedîl ' mesini hiç arzu etmemektedirler. Esasen arada vaki olan bu müessif suitefehhüm pek yakında ve hakikaten samimi bir şekilde balledilecektir. Müessif ve yersiz şayianm tamamen bertarai edilmesi için şahsea çahşmağı bir vecibe addediyorum. Fes hâdisesi hakkında hemen hiç bir şey söylemiş olmadığım halde İngiliz ve hatta Mısır matbuatında beni de cidden müteessir eden yazüar çıktı. Bilhassa îngiliz matbuatında hakikatten tamamen uzak olan neşriyat yapıhnıştı. Artık bu mes'ele kapanmıştır. AbdühneUk Hamza Bey Cenaplan ayni zamanda Bulgaristan'da da mem leketini temsil ettiğinden yakında ıtvuvakkat bir müddet için Sofya'ya gidecektir. Dosya No: 1982/84 Karar No: 1982/94 Davacı Hazlne vekili Av. Zeynep Bilgen tarafmdan davalı Malunut Yılmaz ajey hıne açılan men'i müdahale davasınm yapılan açık duruşması sonunda: Zeytinburnu Kazlıçeşme mahallesı 1845 ada 4 parsel sayılı taşmmaza gecekondu yapmak suretiyle davalı içgalde bulunduğundan tahlıye suretiyle haksız müdahalesinın men'ine dlaır açılan davasmda dava zail olduğundan davamn reddins karar verilmiş ve 29289 lira vekalet ücreti ile toplam mabkeme giderleri ola rakta 12.580.30. krş 'un davalı Mahmut Yılmaz'rtan almarak davacı Hazine'ye iadesir.e Ytiksek Yargitay Incelpmesi kabil olmak üze re 4.5.1982 tanhinde karar vsrilmiş olmakla ilanen davalıya teblıği ile işbu ilam yasal süresi içerisinde tem yii edilmedigi takdirde kesinleseceği tebliğ olunur. (Basm: 26640) Çgününyartârp % Düşünmeye mahal kalmadı! Küçücük bir mağaza piyasayı alt üst etti. Hayret edilecek fiyatlar: En ağır krep marukenler 285. Birman'lar 180, Mongol'lar 225, Ankara'lar 275 kuruş. Tuvalet ve manto için inanılmıyacak ucuzlukta en ağır kumaşlar. Mahmutpaşa No. 200. Ucuz Mallar Pazarı. bılımsel bglttm «raçlan » V M<iılp>le!C>d KıdnsılııApl No 59/2 M«M Irttııbul T«' 4b 37 75 4610 77 • Mısır Sefirinin beyanatı Mısır'ın Türkiye sefiri Abdülmelik Hamza Bey Cenaplannın evvelki gün şehrimize geldiğini haber vermiştik. Mısur seflri şehrimizde bir hafta kadar kaldıktan sonra Ankara'ya dönecektir. Hamza Bey kulaklarmdan rahatsız bulunduğundan burada tedavi edilecaktir. Kardeş milletin nazlk seflri dün Tokatlıyan'da kendisini ziyaret eden bir muharririmizi kabul etmiş ve hakikaten icat ve ika edilen mahut fes mes'elesinden çok müteessif olduğunu kaydederek şunlan söylemiştir: « Mes'ele çok yanhş anlaşılmtştır. Çünkü Cumhuriyet balosunda fes çıkarmak mes'elesini ben şahsım itibarile ve hiç bir vechile hakaret te GÖZ H)STALIRLAR1 • MataHari Dr. Savaş Dervent Opntannuıufe uoeratöt (OONTAOI LENS) Osmanhev Saiı NieSr Sok. No: !»S H V (Nevirin sohaBı) Tel.: 40 R2 fi» Mevsimin en güzel filmi*Mata Hari şaheserini yaratan misilsîz yıldız lar Greta Garbo Ramon Novarro. Bu filml görmemek hiç bir fılm görmemiş olmakla müsavidir. Fiatlarda zam yoktur. Biletlerinizi erkenden aldırınız. Melek ve Elhamra sinetnalannda. Bogaziçi Egitlm Bfilümü mezunu. 1 LA N İSTAMBUL 3'NCÜ ASLİYE HUKUK HÂKIMLIĞÎNDEN 982/449 Davacı Maiıye Hazinesi taranndan Ali Gençer aleyhıne açılan tazminat davasında Derınce SoK. No. 12/5 Eıiler Ist. adresınde mulüm olduğu bıldirilen Ali Gençer'e teblıgat yapılamamış, emnıyetçe de adresınirı meçhul olduğu bildırüdığinden ilanen teblıgat yapumasma karar veriltniştır. Duıuşmanın Dirakılcugı 10^1983 saat 10.00'da duruşmada hazır bulunmamz veya kendımzi bir vekıl tnarifeti ile temsil ettirmeniz, bulunmadığınız veva temsil ettlrmediğıniz takdırde aöınıza gıyap kararı teblığ olunacağı ilanen teb liğ olunur. 10.12.1982 (Basm: 26639) İLAN Boğazlıyan 2. Asliye Hukuk Hakimliğinden Sayı: 1981/52 Davacı Yamaçü kasabasmdan Dursun Develi tarafından davah Başharoz köyünden Döndü Yörük aleyhine açtığı nafakanın kaldınlması ve 5000 TL. alacak davasınm yapılan açık yargüaması sırasında verllen ara kararı geregince, Davah Döndü Yörük'e gösterllen adreslnde bugüne kadar dava dilekçesi ve davetlye tebllğ edilemedlğinden ilanen tebllğlne karar verilmlş olmakla, davalmm tebliğ üzerlne duruşma günü bizzat mahkemeye gelerek veya temsilen blr vekil göndererek aleyhine açılan dava, llgili delil ve vesikalarını mahkemeye ibraz etmesl gerektiği, aksi takdirde hakkında gıyap karan çıkarılmaksızın HM.U.Y.'sınm 509510. maddelerl geregince yargılama yapıiarak yokluğunda karar verileceği hususu davetiye ve dava dilekçesi yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. (Basm: 26629) BİZİ'giller Öne ! BlzTgîlier öne çikmanın keyfini çıkanyorlar. Matematikte yanlışlardan doğrulara uzanan yol BİZİ ile ne de kısaymışl İLAN TÜRKİYE ŞEKER FABRİKALARI A.Ş. ESKİŞEHİR MAKİNA FABRİKAS1 MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 Türkiye Şeker Fabrtkalan A.Ş. Esklşehir Makina Fabrikası ihtiyacı 215 adet hava silindiri ^ komple imali montajı ve boyanması ihalesi yapılacaktır. 2 thale 28.12.1982 sah günü sat 15.00'de Esklşehir Makina Fabrikası Ofis binasında kapalı zarf usulü ile yapılacaktır. 3 îhaleye katılmak Isteyenler 213 adet hava silindiri komple imali montajı ve boyanması için hazırlanan teknik ve idari şartnameyi iş günlerinde ve çalışma saatlerinde Eskişehir Makina Fabrikası Ticaret Servisi'nden bedelsiz temin edebilirler. İşin geçici teminatı TL. 160.000. (Yüzaltmışbin ve 00/00 Hraîdır. 4 Teklifleri en geç 28.12.1982 sah günü saat 15.00'e kadar Fabrikamız Muhaberat Servisi'ne ver miş olacaklardu". Şirketimiz 2490 sayılı kanuna tabi olmadığmdan ihaleyi kısmen veya tamamen yapıp yapmamakta veya sözkonusu işi dilediğine yapmakta serbesttir. serbesttir. TÜRKİYE ŞEKER FABRİKALAR1 A.Ş. ilgilenecek kişiler yor. Tel: 48 12 25 Elementer Matematikle aranı TASFÎYE ÎLANI tSTANBUL ÜÇÜNCÜ SULH HUKUK HÂKtMLÎÛÎNDEN 983'57 Ter. Fatih, KaymakamUk yanı Park Hancia Muhasebeci Fahrettin Doyran 7.6.1981 günü fa tıüş olup terekesinin 2.12.1982 günü resmi tasflyesine ve tasflye m&rr.uru olarak da Av. Erol Değsrli'nin tayın olunduğu ilgililere ilanen duyurulur. 13.12.1982 (Basın: 13317) BIZI bir Soru Bankası'dır. Bİ2İ BİLGİSAYAR OENETİMÜ EĞİTİM FASİKOLLERİ| llkokul 3,4,5.sım( öğrencileri Içindlr. BAŞVURU Ç o c u ğ u n adı s o y a d ı : Okulu. sınıh: < { Adresl: . , 8 ; „ fc >,; S { , , . . , . . « • . ; T • ? ^ 4 Tel: . . ", \ <: * * > TCPUM : ŞalrNıgarsok: 22'3, Nlşantaşı, Istanbut tel: 4812 25 % 34 DR 682 plakalı arabamın Ga 44525 no.iu vergi levhası kaybolduğundan bUkiimsüzdür.