Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet 6 22 OCAK 1982 ESMER VE KARAL1N ARDINDAN DOÇ. DR. SEÇJL AKGÜN r Danışma JVleclisinden izlenimler «Ölen bir bilim &damınıs, düşünürün aricasından neier götördügünü düsünürün kitapian, yaymian, yazdıkları ve yazmadıkları: Kafasınria götürdükleri, usuuda şekillendirip yazjyu dökemedüderi topluma kazandıramadıklan. îlk anki bu düşüncelerden sonra da yapabildikierini. verebildiklerini düşünürüm. İşte bu açıdan Enver Ziya Karal ın ölümüne baîcınca hazırlayıp yazamadıklanna üzülürken öiümüne ns denli huzuriu gittiğine de sevinmemezlik edemiyorum. Elli yılhk eğitimciliğinde yetiştirdiği sayısız öğrenci yanısıra sürekli kendini âs eğitmiş. yetiştirmiş, 76 yaşına kadar (daha neler öğrenebilirim) demişti. Kuşkusuz ögren diklerini de sürekli yansıttı. Dersteki öğrencilerinden sokaktaki çocuğa, kadar onun öfrencileriydi. Öfretilerinin en başındaysa Atatürk gelmekteydi. Çünkü o Atatürk'ün, Atatürk yolunım Türkiye jçjn tek kurtuluş çaresi, tek geçerli yol olduguna inançlıydı. Türk tophsnuna ve dünyaya Atatürk*ü onun kadar tanıtmaya, öğretroeye, anlatmaya başkomuş kimse samrım pek söyleyemem. O Atatürkle özdeşleşmişti sartki. Devrimi ve ilkeleri ber zaman yolu olmuş, Atatürk'ü ea iyi ta;nyan ve deferlendiren bir kimse olarak da bu ilkelerden en ufak bir ödünü, en ufak bir hoşgörüyü asla cmaylamaımştı. TUrk Tarih Kurumu Başkanı ve uzun yıllar önce de tiyesi olarak AtatÜTktin kurduğu bu kurumu Atatürkçü lük yohmda toplumla kaynaştırmaya çaiışırken yine Atattirk'ün öliim anmda son sözlerl olacai: kadar onu meşgul etmiş dil sortmuna da sürekli sahip çıkmış, bu iki örgiitü Dil ve Tarih Kurtmlarmı Atatürk adma korumaya, yüoeltıneye çalışmıştj. Ne yasni a, bundan sonrası için düşünceleri pazartesi akşamı noktatandı. Hocam, dostum, rneslekdaşmı, en yakınım, babam. hoşçakal, artıfc sen yoksun, ama biz, yetîştirdiMerin buradayız.» Bana Adalet Bakanını bulun Erbü TUŞALP ANKARA Danışma Meclisi'nde 1982 bütçe görüşmelen sürüyor. Basın yönetmeliğı ıie, gazetecilerle üyeler arasına kurulan ^barikat» nedeniyle bazı önemii konuşmaların belgeleri blr, bat• iki gün sonra elde edilebiliyor. a Danışma Meclisi Ankara üyesi Fikri Devrimsel'ln Adalet Ba:anlıgı bütçesi su^sıcdaki konuşması da barikata takıldı. Söz^ük sözcük aktarılması gereken belge geç ulaştı. Yalova Savcısı Devrimsel, mesleksel deneyierinin ışıgı atanaa konuşurken «yarçıçlann insancıl olmadıkça. adil olamayacaiuıı» vurguladı Devnırıserin iaklaşımlannm, Dar.uma Meclis: belgeleri araiinda önemii bir yeri olduğuna herkes inandı. Devrimsel'in tutanaklara geçen sözlerinden, altı çizilecek oianiar şöyıe: «Cumburiyetin ilk dönemlerindeld Adalet Ba.baplanndan Mahmut Esat Bozkurfun (Meriç bıyılanndaki urlasınds sabanmı kaybeden köylüden tutunuz da. Bingöl dağlannın işsiz kuytuiarında nafakalannı bekleyen öksüzlerin göı yaşianndan siz me»ulsunuz) dediği Cumhuriyet savcılan ve hakimler, bagım.*ız, guçlu ve insancıl ve ut adil olmak zorondadırlar. Hiidm insancı) olmadıKça adil olamaz. Adil olmanın ilk ve önemii ?artı, insancıl olmaktır. Bununla beraber devlet de ber zaman adil olıiiak zorundadıı. Adil olmak aynı zamanda ku%Tetli olmayı da gerektirir. Bnnu şu ünliı söz çok güzel anlatıyor: (Knvvetsiz adalet. kudretsiz, adaletsiz kuvvet zalim olur) kuvvetle adaleti atbaşı ocraber yiirutmck zonındayız. OFKEYE KAPILSIAMALIDIR Devlet güçlüyü Ukip ederken. ofbeye kapılmamaİMbr. Bn çok öneıali bir husustur. Mütedil olmalıdır, itıdal devletin gü(unü gö&terir. Devietin ötekj organian öfkeiense büc, yargı organı ve de hakira kesiıulkJe öfkeye kapümamalıdır. Onun icin ııakim ile devletin öteki organiaıiiiı ayrı ayrı üüşunmek ve de^criendirmek lazunttır. Bu mantık biza mahkemc ve hakun ba^ıınsızlığuıa götürür. Emirle adaıet tevdi edilmez. Aitını çjzerek soylüyorum: âdaıet ona Uşıyacak. dağıtacak kişinin vicdamnda özgürce olusur* 33 KEZ DEGİŞTİRİLOİ Fıkri Devıimsel TCK"nun tam 33 kez değıştirıldiğıne dıkkatı ,~itı ve «leıncl c«za yasasında şirket dolandıncüığa, insaat çok,.u!ıere, karşuıksız çek, bonu, karaborsa gibi ekouomik suç kav><unına yer verunıeaigioi» söylâdı. Türkiye'de bir «aüli otorite bosiuğu doğduğu» Konusundaa gorüsierinı aıılatırıten ıse şu ılgınç saptamayı yaptı: «Boşluk bugünden başiamıştır. Nitekim, Cumhuriyet Savcıiiçının da etkiıi ve yetkill olraası bilinçli olarak önlenmekteâir. Once resmi U>ıtlarla iigili yavuuanan geuelgede savcüara vertlen iUzmet otosunun ılgiliyi evinden ışjerine gbtürmesi yasakUndi, urnek olsun diye soylüyorum: istanbol Cumhuriyet Savcısı, AnKara Cumhiıriyet Savcısı, dolmuşla otobüslc evine gidip gcüyor, 4>nı lUerin Emnivet Müdürleri resmi araçlarla evlerinden isleıitıe gidip geliyorlar. Bu, yetkilijeriıı adli orgaoa bakış açılarını göstermektedtr. sonra biiiyorsunuz. cezaevlerindeki tutukluian zlyaretçUerv ^orüşturmc yetkisı savciların eünden alındı. En son olarak da, raalurnunuz, hiikünııüiere izin verme yetkıleri de Cumüuriyet Savcıiannıo elindcn alındı. Zaten bir »6ı»urge alnıak için (olur) almak durumuuda bulunan Cumhuriyet lüvcısı ve yargı organının düştügii harin durumu bcUrtraefe ıçln junlan söyledim.» YETKİULER YANILTILMIŞTIK Devrinısel, 12 Eylül öncesı durumun sorumlularının yargı or,oiııı olaras gosterildiğmı ve yetkilüerin yanıltıldığıru açut yü.â&iilıkle şöyle anlattı: «Maaiesef bugünün ağır >ukunü taşıyan bu orgamn mensupıarı sanık sandalyesine oturtulmuşUrdır. 12 Eylül öncesi ortaıııında göreuni canları pahasına yapan, en az boznlan bir teşkilat olarak yargı teskilatı olduğunu huzurunuzda abum acık olarak soyleyebiürim. (Biz gönderdik. Onlar aei'best bıraktılar) şekündeki Bözler her türlü ciddiyetten mahrumdur. TV kameralan karsısında sdy ıüyorlar. Çirkınliğini belirtmek isterim. Kayıtlards sanık hanesinin (faih meçhul) sozünü yazmak için önüne gelen kişiyi hakirn .e savcı huıuruna çıkartıldığında. bunlann serbest bıraKUnun Kadar doğai ne olabilir. Aksini düşünerek adaletten. insan haklarından, hnknka sayı,ıdaD. bukukilikten babsediiebilir mi?.. Pikri Devrunsel, Adalet Bakanlığı'nın öneminj vurgularken. 1362 yılında Küba olayları sırasında ABD Baskanının olaydan naben olunca ağzındarı çıkan ilk cümlerui'i «bana Adalet Bakanını bulun» olduğunu söyledi. Eski Yalova Savcısı Rkri Devrimsel çok alkışlandı. CAHİT KÜLEBİ «Prof. Enver Ziya Karal. Üniversitemızin kuruiuş yılianndan baslayarak bilim yasamımızda, Türk Dil ve Tarih Kurumlanmn yarnn yüzyıllık çalışmalarrnda, bunlann da üstünde Cumhuriyet yonetüninin büimsel oluşturulmasmda çok üzel etkinliği olan bir büyük kişidir. Prof. Karal, Universitenîn kuruiuş yıllarmda. genç bir doçentken gerek kişihği ve üstüa zekası, gerekse derslerinde uygııladığı büimsel yöntemle büyük etkinllk göstermiş ve daha sonraki yıllarda bu yararlı niteliklerini Ankara Üniversitesi'nin kuruluşunda sürdürmüştü. Sayın Karal'ın yaşamını Cumhunyetimiz rarihine koşut tııtmak, kanımca hiç de yanlış bir deşerlendirme olmaz. Bu niteliği dolayısryla rejim sorunumın her ortaya çıkısmda Prof. Karal, yaratıcı çalışmalarda olumlu görev almış ve ulusuna hizmet etmistir. Türk Dil Kururmı aüesi onun varlığından yoksun kalmakla büyük bir eksiklik duygusu içindedir.» cSMER (SOLDA) ÖNCEKİ GÜN TOPRAĞA VERİKARAL'IN (SAĞDA) DA CENAZESİ BUGÜN ANKARA'DA TÖRENLE KALDIRILACAK. KARAL İÇİN BUGÜN TÜRK TARİH KURUMU VE A U. DİL TARİH, COĞRAFYA FAKÜLTESİ ÖNÜNDE TÖRENLER YAPILACAK, ESMER VE KARAL İCİN, ÇALIŞMA ARKADAŞI VE ÖĞRENCİLERİ OLMUŞ BİLİM ADAMLARININ GORUŞLERİNİ SUNUY0RU2. zın tarünrıde, hem de. bilimsel verilere dayalı eazetecilik tarihin de kendine özgü bir yer elde etmistir. Birincı noktaya gelelim: 18. yüzyü aydınlıkîar çagından nasıı bir devrim çıktıgını, o devrimin, neden ve nasıl bir çağdaş srya sal iliskiler ittifaklar çaösmalar yetersiz banşlar yeniden çatısmalar soğuk savaslar • yerel sıcak savaşlar yumuşama iar yeni gerginlikler yarattıgını, siyasal olaylar tarıhi olarak ög retmede öncülügü vardır. Hocarmz, böylece, Siyasal BilgiJer Fa kültesi tarihinde önemii bir yer kazanmıştır. Ve hemen aynı za manda, hocamızın, siyasal analır gazeteciliğini kafadan atma a!a turka tahmıncüikten kurtanp. raıih ışığında gelecegi arama kesbrme süreci kılmada da öncülügü vardır. Türk gazetecilîginm dünya olaylarmı açıklama standartı, onun ömek yol göstericiiıgı ile kurulmuştur. şelişmiştir. Ahmet Şükrü Esmer, smılta hocalıgı, gazete sütununda ya zarlıgı gerçekleri söyleme ve açıklama işlevi kılm^tır. Böylece de, sınıîta gençlen, sütununda yıgmlan, lçınde ya şadıklan dünyamn gercekleriyle tetnaslı kıhnada büyük bir ör nek aydın karakten göstermıştir.n «Bizim kuşağımızm, olaylan, kökenlerirideki felsefesel Özlen ve nedensellik «illiyet» bağlarmdakı sosyolojik ogeleriyle aigıJ» ma yeteneğini kazanmasında, Karaî hocanın j'apıtları çok etkil: olmuşttır. Ayrıca 27 Mayıs Kuracu Meclısı'nin 30 kişıliK Anayasa Ko misyonu'nda onun katkılari. 1961 Anayasası'nı basıt bir nukıık tekniği ve anayasa müliendisliği olmaktan çıkarmaya yaram^t!; Anayasayı. siyasal olarak Batılılaşma, cağdaşlaşma. özgürleşme demokratikleşme gelişim sürecimizin aşaması kıimada. onun tor masyonu ve dikkatli sabn, kırmayıcı ibşki uslubu. çok işe ya ramıştır. Son derece ciddi ve çatışraalı tartışmalan, dostluga ve dost kalmarun yoluna mdirgemede onun hoşgörürlüğünden ve gür, görmüşlügünden yararlanırdık. Türk bilim yaşamı, çalıskan, di namik bir ögesini yiıirmiştir.» lu, Emin Erişigıl gıbi büyük şöhretler siyaser adamian Mülkiyp de ders verirlerdi. Çoğu zaman bu değerli bilim ve siyaset anam lannın noş zamanlarmda gazeteyi ellerine aldıklannda ilk oku duklan makalenin Ahmet Şükrü Esmertn dış politika deferlen airmesi ve analizi olduğunu görmüsümdür. Basmımızm da 60 'nîı aşan bir emektanydı. Hem başanlı hocalık rnesleg: hem OF oaşanü gazetecilik ve dış politika yazarlıgı hürmetle hatırlan ması gereken şeylerdir. Tanrıdan rahmet diliyorum. VE S İYASAL TARİHCİTARİHPOÜTİKA YAZARI ORD. PROF. AHMET ŞÜKRÜ ÜRKEN, TÜRK KURUMU BAŞKANI ORD. PROF. ENVER ZİYA PROF. ŞERAFETTİN TURAN eBugün Turkıye Cumhuriyeti sınırları dısında kalan bir eskı Osrnanü kentinde doğan Enver Ziya Karal küçük y&şta Balkan "Dozgununun tüm acı^nnı yaşanuş sonraları Atatürk Türkiye's:nın hazrrladıgı olanaklardan yararlanarak Fransa'da tarih ögrenmi görmüştü. Onun yaşamını kaplayan bir imparatorluğun çöküşü ve yeni Türkiye'nin yükselişi bilimsel uğraş alanırun smırîannı da belirlemişti. Karal"uı bir başka niteliği de bulundugu toplulukta odaklaşması ve hemencecik konuşmalan tartjşmalan yöneten îdşi dunımuna geimesiydi. 1961 Anayasasını hazırlayan Komisyon Başkan lıgma getirilmesinde uzmanlığryla birlikte bu yeteneginin de payı olmuştu sanınm.. Bir «çığır» açmaktan çok kendlne özgü bir çıgır olan Karal'ın bilim ve kültür yaşamnnıza katkılan unutulamayacaktır.» PROF. HALUK ÜLMAN «Üzüntümü anlatacak söz bulamıyorum. Bu üzüntüm yalnı? oeni yanma alarak akademik açıdan yetiştiren, doRtora ve do çentüğıme yol gösterip bu asamaıarı basanyla geçmeme büyü!: yardunları dokunan bir hocayı yitirdiğim ıçın degildir. Aynı TH manda Türkiye'ye çağdaş anlamda Uluslararası İUşkiler Tarih; kavramını ve ögretimini getiren bır öncüyü de yitirmiş olduğu muz içindir. Pundan sonra bu bilim dalını okutacak ve okuya oak olan kuşaklar, bunun Türkiye'dekı temelinde rahmeMi hoca mın koyduğu taşlarm yattığmı hiç unutmasınlar. Ne diyeyim: Tann rahmet eylesin.» PROF. CEVAT GERAY (SBF Dekanı) «Ahmet Şukrü Esmer hocamız öğretım üyeügı üe dış poütil:a vaTarhgım bırarada sürdüregelmiş, kendîsini buaa vakfetmiş b:r ınsaadl. Mülkiye tarihinin önemii bir dilimini içeren uzunca bir dönem öğretim üyesi olarak hizmet vermişti. Öğretmı üyeliği riı 5inda, Lozan'da yeni Türkiye'nin kuruluşundan bu yana Cumhuriyet döneminin iç ve dış olaylarmı en yakmdan işlemiş ender aydınlanmızdan birisiydi. Katüdıgı çeşitii uiuslararası siyasal ve bilimsel toplantılardan, yaptıgı dış gerilerden edindiği engin bilgı ve deneyimleri yalnızca öğrencilerine degü. aynı zamanda yayınlan üe özellikle de günlük gazete yazılanyla halkımıza yansıttı. Bir başka deyişie dış politika ile ilgili oiarak bir yandan kamuüyuaun oluşmasına. bir yandan da nalkın eğit.rr.ine gıpta edilecek bir enerjiyle katkıda bulundu. Bu işlevlenni uran pmeklilik ya?amında hatta ölüm döşetinde bile başarryla sürdürebiimiştir. Fa kült© ve Mülkiye topluluğu olarak bu değerli bilim adamı ve aydmıraızı yitarmenin üzüntüsü içindeyiz. Tek tesellimlz oniin kalıcx yapıtları ve yetiştirdiği deeerü öğrencilerimizdir. Sağlığında iken fakültemizin Prof. Dr. Ahmet Şükrü Esmer'e armağan olarak yayrmladığı kitap, anısı karşısmda da bizim için bir onur kaynağıdır.s ULUĞ IĞDEMİR «Buyük bır ılur adamı, nüyUk oir ödün vermeyen Ata^ür.'. vU. hümanist, alçak gonüliü, müstesna bir insandır. Arkadaçi. ına amir gibi değil. bir baba gibi davrarardı. Her bakımdan bvj vük bir insandi.» OMER ASD1 AKSOY KAYA TOPERİ (Dışisleri Bakanhğı Enformasyon Genel Müdürii) «Mülkrye'deki ögrencilik yıllanmızda Ahmet Şükrü Esmer hocamızın derslenni izlemei bizim içın büyük bir zevkti. Bugün bile kendisinin ders notlannı saklar ve yararlamrım. Öîümü siyasi tarih alanında Türtaye'de dolduruiamayacak bir boşluk doğurmuştur. Hocamız siyasi tarih ve dış politika alanında gerek bilim adamı gerekse gazete yazan olarak her zaman saygınbgını korumasını bümişti. Boşlugu doldorulamayacaktır.» TTK ile TDK arasmda Âtaturk'ten bori var olan sıkı bag ncr iki kurumun da iiyeleri olan Enver Ziya Karal'ın ve seçkir srSadaşlarının varlığıyie oüsbütün çözülmezhğe '.tanişmuştur Saral, TDK'r.un da yıllar yılı Yönetım Kurulu üyeliğini yapmıt PROF. SUNA KİLİ enşin bilgi ve tecriibesiyle yönetim işlenne ve bilimsel çalışms anna cok fteğerli ka'kiiarda hulunmuştur. «Inanarmyonım. Çok şaşırdam. Çok büyük bir kayıptır. Ken Ba.şta Tarıiı ve Dil Kurumlan olmak üzere bütün kültür K'.i dısini çok severdim. Enver Ziya Karal, yeri doldurulamaz bı kişidir. Her şeyden önce inanm:ş bir Atatürkçüydu. Tarihe *>'• umlan ondan voksun kalmantn acısmı kolay kolay unutama acaklardır.» . limsel oiarak yaklaşılması gerektiğini ortaya koyan bir insandi Özellikle ulusal tarihimize bakışta bilimsel bir içerik getiren biı PROF. TARIK ZAFER TUNAYA kişidir. Çok yakın gelecekte tarih konusunda, çalışmak üzere biraraya gelecektik. Gerçekten inanamıyorum. Bir devır kapanı (I.U. SBF Dekanı) yor. Bu büyük kaybm ardından bize yeni görevler düşecektir.» Ahmet Şükrü Esmer ile yakın bir beraberliğimız olmadı. An «Enver Zıya Karal bizim için hocalann hocasıydı. O. kendcak bu degerii kişiyi yazüanyia tanıma imkanı buldum. Ahme: •i^ndini yetiştirmiş bir kişıydi. Tutucu bir çevreds yetiştiğ: he; Şükrü Esmer'ın uiuslararası politikarruza çok büyük katkılan OJ de, bn tutucu çevreyı asan yapıtiar vermeyi başarrm.ştır. Benirr. mustur. Sade dıh iîe en karraaşık uiuslararası soruniarı dahi heı ivuşağım onüan çok sey öğrenrnişîir. Cteeliikle Atarark ile ılgü: düzeyde insanın anlayab:leceği bir şekilde aniatmayı başarab: 5tüdleri ve görüşleri. kendine özgü orijinal buluşlan hepimızd? len bir insandi. Asırıya kaçmaran degerlendirmeıerinde her za veni ter inceleme ve nerkesîn söylediğinin dışında yeni bir şe. man ılımlı ama gerçekçiydi. ier olabüecegini keşfetme inancmı yaratmıştır. Bu bakımdan ona çok şey borçluyuz. PROF. BEDRİ GÜRSOY PROF. GÜNDÜZ ÖKÇÜN «Değerli hocamız ProJ. Ahmet Şükrtl Esrnert yittrmenın büyük üzüntüsü icındeyiz. Prol. Esmer. siyasal tarih ve dış poiiuka konuîannda sazeteci. hoca ve yazar oiarak, yaşamının en az altınış yılını vermiş değerli aır bilim adamıydı. Yetişrirdgı bmlerce öğrencır.in yanı sıra günlük dış politika yoramlanyla katnuoyunu aydıniafmayı da görev bilaüşti. Türkıye'nin bulundagu <^ hip oldugu önemii stratejik konumdan hareket!^ Türk dıs p" kasnun dinamiklerinl en iyı degerlendiren ve buna iliştan I1K° ri yaşamı boyunca savunan örnek bilim adamı Prof. Esmer'i her zaman. saygıyla ve sükranla anacağız.» Ahmet Şükrü Bey benim hocamdı. Bizim Mülkiye'de bera ber hocalık etiğimiz yıllarda Hasan Sakalar, Mustafa Şerefler, Mahmut Esat Bozkurtlar, Cezmi Ercinler, Şevket Raşit Hatipoğ Ahmet Şükrü Esmer, özellikle ssyasi tarüı açısmdan yer: ^orlukla doldunılabilecek msan ve hocaydı. Bugun siyasal tarih: okutanlar henüz onun ömegı dışına çıkabilmiş değillerdir. Onu r büyük kaybımızın üzüntüsü içinde saygıyla anıyoruz.* PROF. MÜMTAZ SOYSAL «Enver Ziya Karal, hukukçu değil tarlhçiydı. Ama Kurucu Meclis Anayasa Faşkanlıgında değme hukukçulann beceremedigi kadar başanlı oldu. Niçin? Çünkü, bır ülkedeki rejim ve sistem sorunlarının arıcak tarihsel perspehtif içinde dogru bir çizgiye oturtulduğu zaman çözülebüeceğini bilirdi.» «Ahmet Şükrü Esmer, siyasal tarihçi olmak için zeteclUk yapmak için yetişmıştl. Ama siyasal tarih profesörü ola rak olaylar arasındaki bağlantüan ortaya koymada şsşılacak b;r üstünlük gösterirdi. Niçin? Çünkü, tarihin ancak bir gazetecî kıvrakhğı ile yeniden canlandınldıgı zaman işe yarayacağını ve bugünkü davranışlara daha uyanık, daha onurlu tutumlar getireceğini iyi bilirdi.» 1. Ordu ve Sıkıyönetim Sorumluluk Böigesi'nde İstanbul dışında 4 ilde sokağa çıkma yasağı kaldırıldı * SOKAGA ÇIKJıU YASAGl KIN KAIJ3IEILDIĞI II SAYISI 18'JE YÜKSELDI Haber Merkezi 1. Ordu ve Sıkıyönetim ile Donanma ve ^kjlcük Sıkıyönetim Komutan iıklarına baglı 10 iîde 12 Eyliı. den beri ujgulanan eece soka ga çıkma yasağmın kaldırüdıgı açıklandı. 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komt tanı Orgeneral Haydar Saltık'u. açıklamasına göre, Çanakkak Edirne, Kırklareli ve TekirdaJ da gece sokaga çıkma yasagı katöınldı. 1. Ordu ve İstanbul, Çanak kale, Kırklareli Tekirdaf ve Edirne illeri Sıkıyönetim Komutanı Orgeneral Haydar Saltık imzalı 62 numaralı bildiri aynen şöyle: «Çanakkale, Edirne, Kırklar 3li ve Tekirdağ illerinde uygu .anan gece sokaga çıkma ya sağı 21 ocak 1982 tarihinden ıtibaren kaldııümıştır bölge lalkuıa duyurulur. Donanma ve Sıkıyönetim Ko rr.utanlığı Bssın ve Halkla îliş rii\er Şubesinden yapılan açıklamada, komutanlık sorumluluk bölgestade bulunan Koe»eli, Boln, Borsa. Sakarya. Zon,oıid»k ve Bilecik illermde bu jeceden itfbaren kaldınldığı lildirildi. Açıklamada 12 Eylül 1980 te •ihinden bu yana sokağa çıkma yasagına uyma konusunda sösterilen titizlige teşekkür edildi. Böylece tttm yurtta gece sokağa çıkma yasagı Uler 18> yükMİdl. Olağanüstü hal ve DGM yasoları Sıkıyönetim sonrası yürürlüğe girecek AXKARA (CBA( Devie: Güvenhk Mahkemelerı Kamınu ile Olağanüstü Hal Kanunu, Sıkıyönetim kalktıktan sonra yürürlüge gjrebilecelj. Adalet Bakanîığı Kanunlar Genel Müdiirü Kemaletön AH Kasifoğlu, konuya ilişkin olarak UBA muhabirine yaptıgı açıklamada, DGM ve Olağanüstü Hal Kanunu'nun hazırlanarak Baçbakanlığa sunuldugunu beiirtü. Kasifoğlu şöyle konuştu: «Anayasanın 1:46. maddesine göre, DGM ve Olağanüstü Hal Kanunlan ancak savaş hali ve Sıkıyönetim olmadığı ortamlarda uygulamaya konulur. Şu anda tüm yurtta Sıkıyönetim vardır. DGM kapsaauna giren suçLar zaten Sıtayönetim Mahkenıelerî'nde görühnektedir. Bn kamın ancah Sıkıyönetirn ilanının kaldınlmasıyla nrgulamava konuiabilir. Zaten şimdi kurulacak DGM için elimtzde bos bakim kadrora voktur. Bu mahkemeleri kurdağumiu zaman buralara atayacağımız hakun ve savcüar kenarda otunnaktan başka bir iş yapamavacaklardır. Adalet Bakanı Cevdet Menteş de Danışma Meclisi üyesi Ismail Arar'ın bir sorusunu cevaplandınrken. bu kanunlann hazrrlandı*ını. ancak şimdi]ik bu kanunlara ihtiyaç duyulmadığı için bu ta*anyı Danışma Meclisine getirmediklcrini belirttij» Kanunlar Genel Müdürü Kaşiîoğlu, DGM ve Olağanüstü Hal Kanunlarının yeniden düzenlendiğini, yürürlüge de bu değişikiık;frle gireceğini sözlerine efcledi. PROF. RIFKI SALİM BURÇAK (Eski MiUi Eğitim Bakanı) (tTürk ılim ve ırfan hayatına uzun yıllar değerli hizmetlerde bulunmuş bir büyük hocayı kaybetmiş olmanın derin üzüntüsü ıçindeyiz. örarünü müikiye ocağına vakfetmiş bu değerli insanın kişiliğini, kendisine çok şeyler borçlu olan eski ögrencilerinder, biri olarak birkaç cümle içerisinde belirtraek ve bu vesüe ile içimdeki şükran duygulannı dile getinnek isüyorum. Merhum hocamızın üfc asıstanı bea oldum. Ve sonra onun kürsüsünde ders okutma mazhariyetine eriştim. Kendüerini yahnri»n tanıma ünkanlannı buldum. Hocamızın bütün öğrencilerince unutulrnayBcak taraflanndan biri onun takrirleri (ders anlatımlan) idi. Tairirlerini hıç eksilmeyen bir dikkat ve ilgiyle öğrencilerine dinletme sanatuıa hakkıyia vakıftı. Derslerini mülkiye sıralannda benım gibi bütün öğrencileri de daSroa zevkle ve sürekli bir merakla dinlerdik. Yüksek vazife duygusu ve saglam karakteriyle ögrencüsrine her zaman örnek olmuş, yetiştirdiği binlerce talebe arasmdan Türk hariciyesîne de birçok değerü diplomatlar kazandınnısör. Üstün bir hoca olmanın yam sıra Öış politika konulannda değer li bir yazar ve yorumcu idi. Siyasi tarihin şasmaz ölçülermi ve kanunl&nm günün meselelerine harikulade bir maharetle uygu lardı. Günlük gazetelerdeki dış politika yorumlannı okuyanlar dünyamn birtakım çetrefil meselelerinin onun kaleminde tam bir açıklığa kavuştuğunu görür ve yazılanmn tiryakisi olurlardı Prof. Esmer bu yanı ile de Türk vatandasını dünyaımzın çeşitl: meseleleriyle devamlı temas hallnde tutmuş, halknmza uzun yı! lar hocalık etmistir. Anadolu'nun en uzak köşelerinde bile hoca mızın hayranlanna rastlamışımdır. DOLANDIRILANLAR Suudi ArabrStan'a İer Emniyet Müdürluğü'nd«... işçi olorak golurulmek vaotii ile dolcndırılan işci(Fotoğraf: Ali ALAKUŞ) 7 0 kisiyi S. Arabistan'a götürmek vaadiylc 5,6 milyon dolandıran 2 kisi yakalandı İstanbıü Haber Servisi Suudi Arabistan'a işçi olarak götürmek vaadi ile 70 kişiy: ropiam 5 milyon 600 bin lira dolandıran sahte şirket sahip ierinden biri kadın iki kişi ya ıcalandı. ti Mükerrem Genç ile anlaşma vaptıklarüu söyledüer. 15 gün içerisinde Suudi Ara oistan'a götürmeyi vaad eder. sirket sahiplerine toplam 5 mil;on 600 bin hra para verdüder: ni ifade eden bir grup işçi Em niyet Müdürluğü'nün Sirkecideki binasma gelerek sorunlr rıra flgiljlere anlattüar. oldnğunn Sjrendiğimiz kansı ile tanıştık. Bizden kişi başın:; 80 bin lira istediler, bunun ya msıra 15 jrün içerisinde Stıud; ^rabisianda 80 bin iira aylıkla çalışacağınuzı söylediler. Nevi miı var neyirniz yok satarak paralan götürüp ellerine verdlk. Ancak dcğil 15 (rim 4 av seçü ve çıkartmış oldofnmuy nasaportlar ellerimizde kaldj» •îedi. Aylîurca evlermin kiralarır;' lahi veremedikierini belirten r.r grup işçi son olarak içvt enlerden Hasan Genç'le görü^ •üklerini ve bu görüşmede 3enç'in kendüerine «Ben sirin i'aralannra afiyetle yedim. Girlin istedlthnz yere sikayet edin. Bes ktmıs alamaısmjz» dedigzji öne sürduler. SUahlarını 29 eylül 1980'den düne kadar teslîm edenlere af cıktı ANKARA (.\NK.\) MUli Güvenük Konseyi'nce daha önce kabul edilen 7 yasa rasansı bugünfcü Resnü Gazete'de vayınlanarak yürürlüge girdi. Yürüriüge giren 6136 sajılı «Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Ue diğer aletler hakkmdaki Yasa» üe bu yasaya paralel olarak Türk Ceza Yasası'nın 2«4'üncü maddesinde "yer alan ateşli silahlar patlayıcı maddeler ve bıçakların teşlimi hakkmdaki hükümler ve 2305 sayılı silahlarm teslimine ilişkin yasaya iki yeni madde eklenmesiru öngören yasa anarşii olaylarda" kullanılmamış ateşli süah ve patlayıcı maödeleri yakalatarüar için af getiriyor. Milli Güvenük Konseyi'nee kabul edilen atf şli sllahlar yasa tasansı, silah, mermi, patlayıcı madde ve benzeri aletieri 29 Eylül 1930 günü mesai biümi ile yasanın yayinîandıgı günün rıesai bitimine kadar resmi makamlara kendiliginden, çağn veya uyan üzerine teslün edenler ile gü^ienlLk kuvvetlennce bulunabilecek yerlere bırakanlar hakkında takibat yapılmasını öngörüyor. Söz konusu suçlardan ceza alrmş olanlara da af getiren yasa tasansı mafcktnniyet hükümierinin de sicilden süinmesini öngörüyor. Tasan uyarmca yakalanan silah ve patlayıcı maddeler ile suç tştenriş olanlar aîtan yararlanamayacaklar. PROF. BAHRİ SAVa «Alımei Şâkrfl Esmer adı, sJTasal bEUm öğretcn kunmâanmı BİMHOL Holding Anonim Şirkeö adı altında havall bir sirlcet kurarafc iş arayan 70 ki Çogunlııgu Erzincan kentir. •jiden, Sundi Arabistan'a götüien gelerek ailelerini geçir.d: ,ecegiz vaadl iie 80'er bin lira rebüznek amacı ile İstanbal'd» lian, 4 kişiden biri gazino ar ıs arayan 70 kişiden biri olar. risti iki kişi dolandıncılık ma\li Güneş, «Abl bizler memlp sası dedektiflerince yakaJandi cetlerimizden pelerek iş arama Diğer iki kisinin de aranmalar rs, koynlduk. Knlaktan kulağs aa başlandı. Bürosu Tepebaşı rarılaa bir söze inanarak bn a nda bulunan şirkete gelerek isılsı» şirkete basvnrduk. çare aramafa için bsşvurduklarmı be sizllk içinde, Gittiğimiz bn yeT lirten isçüer, bursda kenâinı rte Hasan Genç ile kendini Se! ştrket sahibi oiarak tamtan H3 ma olarak tamtan ve sonradan CbnfaKMiı'nd» oynucu «an GBDÇ ^* kanM giMrtr»* UZtİS