19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 Cumhuriyet OL^OARve GÖRÜŞLER 23 ŞUBAT 1981 # rogram bütca nedlr? Çoğıtnızda komu hizmetterlnln nitefik v» ntcelık yönürtden değışiklık göstermesıyle kamu harcamalannın gıderek ortmasına karşılık malı koynakların sınırlı olmcsı kamu hızmetlerınde venmlıltk kavramıyla berober, devletlerın sosyo ekonomık gelışmelerını yönlendırme oereğı coğdas butçecılıkte klosık butçeden farklı çekıl v« içerıktekı program bütceyi (PB) gelıştırrmştır Böylece devlet bütcesınin hızmet etkenlığıne yonelme ve ekonomık gelışme aracı olarak kullanılması otanağı yoratılmıştır PB. devlet'n jşlevlerını yenne getırmek üzero yapılan kamu hızjnetlerının bellı bır plan, program ıçınde ycpılmosını, hızmetlerın malıyet ve faydalarının belırlenmesını ve hızmet seceneklerı arasından en verımlı etken sonucu verenın seçılerek butçe ı!e bu hızmetın gercekleştırılmesınl esas alır PB ıle yolnızca bıcım değ'şıklığı değıl esas değış klığı de getırıldığı cın kamu yonetımını doğrudan etkıler Komu hızmetlerının sınıflandırılması ve ödeneğın bu hızmetlere oyrılmosı sonucu kamu yöneömınde yenıden düzenieme, bılgı toplama ve ıletışımde yenılenme, yönetıcı sorumluluğu, denetm ve personel yonetımı konularmda hızmetın etkenlığıne yonelen değ.şmeler kacınılmaz olarak ortaya cıkmaktadır Boyiece, PB komu yönetım nde belırtılen amaclara utaşmak ıcin vor olan sınırlı koynakların ayrılmasmda yooetıater va sıyasol organlar tarafından en iyı kararlann alınmasını sağlayan bır bütçeleme ve yonetım teknığıdır Plan program. bütçe ve onalıtık unsurlan ıcerır Devlet harcamakınnda, bunların neler olduğu değıl. harcamalanrı neden, nıçın hongı amaçlo yapıldığı aranır Bu amaç ıcın de devlet harcamalarında hızmet ışlevıne gore b r sınıflandırma yapılarak, bu hızmetlerın maityetlerı uzerınde durulur Hızmet malıyet ılışkısı analıtık yöntemlerle sağlanır. rtaneuerın etkenlık sonuçtan değerlendırılır. P Program Bütçe Prof, Dr. GUIay ÇOŞKUN H. 0. öğretım Üyesı ve Esk, Malıye Bakanlığı, Bütçe • Mali Kontrol Genel Mudür Yardımcısı yacak Mneı blr sınıflandırmayı esas almaktadır Boyiece bekienen, her yıl hazırlanan bütce Ile kamu hızmetlerının acıkca gorülmesı, hızmetlerın mulıyetlennin saptanabılmtsı ve hızmetlerın belırlenen plan program icınde amaca ulaşıp ulaşmadığının bütçe aracıyla denetlenebılmes'dır PB, lyi gelıştırılmış ve Turkrye gerçeklenne uyan ülke gereksınmelerını yanıtlayan ve gehşt'rılme yolları acık bırakılan esnek bır modele dayandırılmıştır masıyla acıkca ortaya cıktığı halde önlemlerln getınlmesı gırışımlerıne gecılmemışt r Ülkenın sosyoekonomık gelışmesını ızleyebılen ve ekonomık oraç oıarak kullanılan PB, ancak bunlan kullanabılenlerın elınde ıstenıien sonucları verebıhr Bu nedenle bu sıstemın uygulanmasında çağdaş bılgı ve teknıklerı kullanmasını bılen personele gereksınım vardır. Bu ıse eğ tımı gereklı kılar PB model nin hazırlanması donemınde eğıtım, personel vetıştırme pol tıkaları gayet iyı bıçımde yapıldığ , Başbakanlık genelgesıyle tum kamu orgutler nde butce unıtelerı kurulduğu halde. uygulamaya geçılen 1973 yılından sonra butce unıteierı dağıtnmış başta Mclıye Bakanlığı olmak uzere obur kamu orgutlerındekı yanlıs personel pol tıkasıyla /etışmış eiemanlar kaçırılmış, eğıtım çalışmalan durdurulmuştur 1397 sayılı Yasa'nın 92. maddesınde yasai dayanağını bulan, PB tekn,klerne gore mceleme ve denetleme görevlerını yapmakla yukumiu ve yetkılı tdevlet butce uzmanlığı» meslek kurumunun kuruluş va ışleyışı yıne Malıye Bakanlığı icınde zamanımıza dek enge lenmıştır. Sonuçta, PB ıçın gereklı analız teknıklerı, analızlerı yapacak eleman yoklugurdan dolayı da Btondart saptamaları gelıştınlememıştır Türkıye'de planlı donema gecılen 1961 yılından 1973 yılına kadar klasık butce yapısının kalkınıra p'anı ve yıllık program yapısından farklı olması nedenıyle bunlar orasındakı eşgudüm (koordınasyon) kurulamamıştır Uıkemızde sosyo • ekonomık alando verımlı somut sonuclar alınabılmesı ıcm mıkro model ve çalışmalara makro çalışmalar yanında yer vermek gerekir; ancak bu geneMıkle ıhmal edılmıştır P3 uygulamasıyla, ışte hem plan strateıısı ve yılUk programlarla butçe arasında yakın ılışkı sağlanabılır hem de kamu hızmetlerının sonuçlarının etkenlığinın bu acıdan mıkro değerlend'rılmesı yopılabılır En gercekçı PB uygulamasının yapılması gereken yatınmcı kuruluşlar üzerındekı calışmalaraa dahı (Yatırımcı kuruluş butçelerının hazırlanması uygulamada DPT yetkısındedır) Malıye Bakanlığı ve OPT arasında olması gereken işbırlıği kurulamamıştır. II Beş yıllık planda PB uygulaması yer almasına karşın uygulama gecıkerek 1973 mali yılında başlatıldığı zamon PB'nin uygulanması hakkında olumsuz tepkıier DPT'den gelmıştır. Hatta ekonomık veya Neden Başarısız Kaldı Turkıye'de program bütçe uygulcması nebeklenenı vermedı? PB uygulamasından doğan ılk yı| sorunlcrı duşünulenden az olmuş, olanlar da hızla çozumlenebılmıştır. Ancak, PB'nın hızla gelıştırılmesı umıtlerı kısa surmuştür Bu ümıtsızliğı yaratan nedenler uzerınde kısaca durmak ıstıyorum. PB'nın uygulanmasmdakı ılk şanssızlığın. bır reform yapma gereğının sonucu olarak, belkı de zamanın hükumetmce ve kamu ust yönetıcı kesımınce tam benımsenmeden, uygulamanın başlatılması ve devam eden donemde de ekonomık ve sıyasaı ıstıkrarsızlığın suregelmesı olmuştur Başarısı ust yonetıcılerın ınanarak gel.ştırme cabaların) teknık duzeyde de gerçekleştırmeye bağlı olan PB'de ,bu çalışmalar ne Molıye Bakanlığı ne de öbür kamu kuruluşları tarafından başlatılmış hatta başlatılanlar durdurulmuştur. PB'nın şekıl olarak ortaya çıkması uvflulama ıçın yeterll sanılmıştır Oyso, aksıne PB, kendl yapısının gereği teknık çaıışmalann başlatılmast yanında, hızmetlerın tanımlanması, bu hemetlerle yonetım arasmdakı ılışkının saptanmasını gerektırır. Hızmetın makro plan program ıçındekı yennın belırlenmesjyle beraber hızmetın sıstem anahzının yapılmasını da gereklı kılar. Bu çalışmaların sonucu ıse seçımlıklerıyle beraber sıyasal organa terc h xın sunulur PB uygulanmasının geçış donemı olarak nıtelendırilen üc dort yıllık donemde ıse. yetkılılerce butün bunlar bılerek veya bılmeyerek dıkkate alınmayıp, alışılmış butce hazırlık ve uygulaması devam ettırılmıştır Bu tutum PB'den beklenenı getirmemış, aksine bu sıstemın yozlaşmasına ve kamu ısratının rahatça daha fazla artmasına neden olmuştur. Hızmet yınelemelerı, orgutlerın yenıden düzenlenmelerj gereği, PB'nln uygulanden polıtik nedenlerle gercekleştırılemeyen hızmetler, özellıkle yatırımlar içın bır neden aranırken PB Trygulamasını suçlamak kofay yol olarak seçıı m ştır. Bu, komu yönetımındekı kopukluk ve hu ' kumetlerın bu tur calısmalara eğılmemelenn n onlamlı bır orneğıdır PB sadece şekıl değ'şıklığım öngormeyıp yapısaı değışıklığı gerektıren bır bütçe sıstemı olduğu ıcın hazırlık çalışmalarında PB modelı tum olarak ele alınıp. kamu yönet mınde yenıden duzenleme ıletışım rapo'loma, merkezı bılgı ışlem bankası malıyet muhasebesının de yer aıd ğı dsviet muhasebesı, yönetıcı sorumluluğu etkenlık denetımı hatta butce hazırlana surecı konu'arında colışmalar yapılmıştır Ancok îVal've Bakcn'nınd^kı vetk lı'enn uvao n noıO geçılmeyle artık nerşey hazırlanmış sayılır, çalışmaların devomınc gerek yoktur yanlış bngı ve duşünceıerı ıle kamu yonetımının türlu kademelerınden gelen cıkor çatışmoiarı veya yenılığe tepkı nıte'/ğındekı baskılar ve sıyasal ıktıdarların boçvencıhğı polıt k yatırım endışelerı, PB'nın basarıya utcsması ıcın doğrudan veya dolaylı olorak yapıltıası gereklı colışmaları devam ett rtmemıştır Esası ılgı'end'ren tum calısmalara ya son verılmış ve/a PB ıç n gereklı gorulen yasal değ ş.kl k'erın fMuhasebeı Umumıye Sayışta\, Artırma Eks Itme K gıbı yasal duzenleme ler) ycpı'ması vgıbi ca'isrrclara zaman zaman heyecanla başlanmasıra karşın sonuc al.ramamıştır Mazlumların Ayrıcalığı? eryüzundekl bilımsel araştırmoların yuzde 7O'ı aşkın bolumu askerı amacloro donukTiuş 19701979 arasında<ı on yıllık donsmde sılâh satımının yuzde 97'sını sanayıleşmış ulkeler yuzde 3 unu Ucuncu Dunya gercskleştırmış Yılda 500 mılyar dolar dolayında sılâh harcaması dunya nufüsjnun tumunu yok edebılecek b rıkım oluştumuş Nukleer gucler arasında patlak verecek bır savas sonucunda gszegenımız yaşanmaz duruma donüşscekmış Bu nedenle General Carl von Clausevvıtz'm ılkesı gecers'z katmış Clausevvıtz demıştı kı ı Savaş, polıtıkanın ası<erı araçlorla sürdürülmesıdır » Dünyayı toptan yok edecek bır savas polıtıkanın da sonu olacağına gore Generalm kuramı aşılmış. Daha doğrjsu bu kuram ancaK UCJ''CJ Dunya ulksleri arasında gecerlılıgını koruyabılırm s Savaş artık yoksullara (azgelışmışlere) ozgu bır a/rıcalık nıte'ığme donuş muş. Ikıncı Dunya Savaşından bu yana 130 yersl (ya da bolçesel) sılahlı cotısma yaşanmıs Bunların hepsin de klasik sılâhlar kullanılmış. Savaş endustrısi ortık «Kullanılamayacak sılâhlor» uretmek aşamasına ulaşmış Bu da cağımızın bır celıskısıymış.. • Yukarıdakı bılgılerı UNESCO'nun Gorüş dersıslnden derledım, ustunde duşunmeye değer Hele savaşın yoksullara (ya da az gellşmışlere) ozgu bır ayrıcalık nıtelıg ne donuşmesı ılgınctır Gercekten de Ikıncı Dunya Savaşındcn bu yana gecen yarım yuzyıl boyunca zengınlsr savaşmıyorlar, sılâh satıyonar ve yoksulları çatıştırıyorlar. V etnam Savaşında bıle Amerıka tumuyle catışmava gırmıs soyılamaz. Güney Vıetnam'ın 1 mılyonu askın asKerı vardı; kavgayı yurutenler ve olenler onlardı Amerıkan kayıpları devede kulok kalrnıştır Ya Irak l^an sovaşı'' Amerıkan sılâh endustrısmin «n zengın ve en aptal alıcısı Iran, Humeynı eylemıyle Şahlık reııminl yıkıp stlâh sıparıslerının uzenne carpı ışaretı cektı dıye cezalandrılmıyor m u ' Şımdı Tahran fellık felfık yedek parca ve sılâh arıyor, orra veren yok Bu olgu. Ucuncü Dunya'nın tüm mazlum ülkelprıne carpıcı bir ders nltelığı taşıyor Zalırrlsr d'yorlar kl Sılâhlanın ve sılâhlarınızı sağlayan kaynaklarla ilışkılennızı bozmayın Eğer sllâhlanmoyı durdurur da barışcı bır tutumla butun gucjnuzu ulkenızın kalk nması yoluna harcamaya kalkarsanız; blr yerel savaşta gereken cezayı alırsınız. Ne vapsın yoksul ülkelsr? Sılâhlarrrak zorundalar. Mazlum halkların tepesındekl dlktalar hem komşularına hem de ksndı halklarına karşı silâhlı guclerlni artırmayı vazgeçılmez bır polıtıka sovvorlar Mılıtarızm dalgası sanayılesmış ulkeleri dalga da'ga sarıyor. Bu akımın kökenı sılâh tüccarlarınin dunya polltıkasıdır. Kaoıtalızmın buyuk bunalımı, guclu sanayı ulkelenni sılah uretımını pompalamaya ıtıvor En bastn ABD'nin yeni Cumhurbaşkanı Reagan, dunya gerilımlnı artırmak içın elınden aelenı yapıyor Çünkü eskı Holıvut oyuncusunu Beyaz Saray'a oturtan buvuk tekeller, uluslararası gerılımm hızlandıracağı sılâhlanma yarışından sağılacak kârlarla ekonomık bunalımın cemberlnı kırocaklarını duşünüyorlar. Peki, ne yapmalı? Turkıya'nın ılginc bir tarıhsel deney'ml var. Conakkale'de yalnız ingılızlerle mı savaşıyorduk'' Bir de Anzak'lar karşımıza cıkmıslardı Anzak ne demek1* Anzac, «Australlan and New Zealand Army Corps» başharflerınden yapılmıştır. Düa Avustralya v© Yenı Zelanda blr lıklerinl Türklere karşı savaşa sürmesıni bilen süper devletler. bugün de bsnzer bır strateııyle dunyanın çeşıtli bolgslerınde mazlumlan bırbırıyle tutuşturarak Işlelerini görüyorlar Bu tuzağo düşmemelıyız Hela Ortadoğu'da mezhep, soy, dın görunümü altında kışkırtılan catışmalarda Turkıye'yi kullanmak isteyenlere karşı dıkkatlı olmalıyız Savaş, polıtıkanın sılâhla sürdürulmesıyse ulusal polıtıkamızın dışında bır yabancı siyasetın tuzağına duşmeyecek kadar tarihsel deneyimden geçmiş bulunuyoruz y Sonuç 1373 malı yılında uygulanmaya konan PB gecış donem nden bjgjne kadar yapılması beklenen aşamaıarın gercekleşttrılmemesı nedenıyle umıt edıien sonucları vereiiem şt r Uygula mayia ılgılı olarak cızılen tablo oldukca kotumssr bır gorunum ıcındedır Ancak, gozden ırak tutulmamaiıdır kı getırılen PB kamu vonetımının verımlı colışmasını sağlayacak bır aractır Arac n kendısmden mucızeler beklenemez Onu u/gulayan vıne kışılerdır ve uyguloma sorucu bu kış.lenn ve ek pler n b Igı. nıyet, calışma gu cu, ışbırl'ğı cobaları polıtik endışelerden uzak, korkusuzca sorumluluk ve yetkı yuklenebılmelerıne bağlıdır Ekonom k kalkınma aşamcsı icınde olan ulkemızde planlı programlı kalkınmo ve bugun ıcnde bulunduğumuz ekonomık dar boğazları aşabtlme, özellıkle kamu yönetımının tasarrufa gıdebılmesi, kamu hızmetlerinde verı mın esas almdığı PB'nın gereklerı yerıne get'nlerek uygulanmasıyla ıstenen sonucları vereb lır 12 Eylulden sonra ıktıdara gelen Mıllı Gu venlık Konseyı Hükumetı'nın bütceyı bır po'ıtık yatırım aracı olarak kullanmaması ve kamu hızmetı, hızmetlerın verımı konusunun hemen he men unutulduğu kamu yonetımını yenıden duzenlemek, etkın bır malı polıtıka uygulayabılmek ıcm PB arac nı kullanacağıma Inanıyorum. 1973 mali yılındon ben Türkıye de uygulonmoya ocşkjyan PB, ısie bu nıtelıkte bır butcelome t€knığınt getırmektedır. Turk malı yönetımınd« öncelıkle bövle bır bütce reformu gereksınımı, klastk bütcede bütce ılkelerının cok katı İMçm>de uygulanması ödeneklerın satın almalara oynlmosı, hızmetın ve bu hızmete ayrılan paranm bütcede görülmemesi; devlet butcesi kapsamının hızia genişlemesı; kamu harcamalormda ısrafın gözle gorülür bıcımde hızla artmosi fcalkınma pianı yıllık programlar bütce !lışkı'.ertn;n cok zayıf olmosı. kamu yonetımınde yentden duzenleme fhtryacının ceşıtll zamanlordo yapitan gmşımtere raOmen karşılanamaması gibf nedenlerle ortaya cıkmıştır Uygulamaya korton PB moded devletın ışievlerını yerıne getırebrimek ıcm yapmosı gereken kamu hızmetlerının, bu hızmetlerı yerme getıren örgutlerce sımflandırılması ve hızmet bırımlerının malıyetlerını sapta İVİT OKTAY AKBAL HflVlB Haddini Bilmek ere duşmüş blr Insana tekme atmak Eli kolu boglanmış bırıne yumruk savurmok . Bağışlanmaz bır şeydır bu. Insan bıle sayılmaz boylelerı. O kışi ayaktayken, gucü yerındeyken, elı kolu serbestken cıkmamışlar karşısıno. ya da karşısına çıkmış da dayak yemı«ler Beklemışierdır uygun bır zamanı Bakmışlar kl, o uygun saot geidı catn, o zaman yere duşurulmuş, olı kolu tutulmuş kışılere en cırkin sozlerle, suclamalarla saldırmaya başlamışlar... Bır sürodır. 'bır kısım basın'da bu tur davranışları uzülerek; kınayarak, daha doğrusu basın mesleğı adına utanc duyarak seyredıyoruz Bır kac kez bu konuyu ele alıp sorunu gözler onune serdım. Yalnız ben değıl, bcşka arkadaşlar da bu tur gazetelerde her gün yazılar cızıktıren, daha düne kadar Atoturk Devrlmmın, tüm ılerıcl atılımların, gercek Atatürk duşuncesinın karşısında yer alan. ama 12 Eylul sabahından bu yana yön değıştırıp 'Atatürkcü' kesılen. ellerine fırsat geçtl mi Atatürk'ü eıeştırıcı, kücültücü davranışlardan kacınmayan kışılerın gercek nıtelıklerıni sergılemekteyız Bunların başında Kabaklı gelmektedir Bu kışı, öğretmen olduğu yıllarda 'polıtıka'cılığı bırakmamış, bır yandan derslerde öğrencılerını çağdışı duşuncelerle Atatürk devrımıne karşı cıkan göruşlerle yönlendırmış, bır yondan da her gun sıyasal nıtelıkte, daha doğrusu belırlı sağcı partılerı, polıtıkacıları goklere ckaran yazılar da yayınlamaktcn gerı kalmamıştır Bır devlet gorevlısının, bir oğretmenın sıyasal yazılar yazması, yayınlaması yasaların gözünde 'suc' olduğu halde, Kabaklı efendı yıllar yılı bu sucu ışlemekten çekınmemıştır. tAtaturk» adını bıle, Mustafa Kemal'e Cok goren bu kışının eskı yazılarını bırazcık karıştırırsanız bugünku duşuncelerıne, bugunkü 'Ataturkçu' pozlarıno ters duşen nıce cümlesını bulursunuz Y Kabaklı efendı de, bu gazetenın tüm /azarcıkları da, kultüre demokras.ye, aydınlığa, uygarlığa çağdaş duşuncelere duşmandırlar. Bılımı, sanatı hor gorurler, bılırler kı, bılım kafası taşımak, sanata ınanmak. insanları tusaklıktan kurtarır, Atatürk'un yaratmak ıstedığı 'fıkn hur vıcdanı hur' bırer yurttaş yapar. Kabaklı, gecen gün yıne coşmuş cekmış palayı ustune üstüne gıdıyor kendını savunamaz durumda bulunan kımselerın... 12 Eylül'den sonra yurt yonetımını üstlenen MGK üyeleri çetın bır gorevle başbaşadır. 1965'ten bu yana bu ulkeyı yoneten partılerın polıtıkacılorın, lıderlerın yetersizlıklen, yan tutmaiarı sonucu ulkemız bır ıç savaşın eşığıne getırılmıştır. Sağcı ya da solcu yaftaiar taşıyan toplu uklar sılahlı eylemlere gırışmışlerdır Hukumetler bunlarla başa cıkamamıştır Bız, 'Cumhuriyet' olarak her zaman sılahlı eylemlere karşı cıkmışızdır Sağcı. sol cu dıye hıc bır ş.ddet eylemcısını korumamışızdır Katıl, katıldır demışızd r C nayet ışleyenlerın cezalandırılmaları gerekt.ğını soyiemışızdır Oysa sağcı, daha doğrusu kısa surede buyuk kazanç sağ amanın yollarını o yonde bulduğu ıcın 'sağcı bır poiıtıko ızleyen gazetelerın tum yazarcıkları sağcılar mıllıyetc dır, solcular komunısttır' dıyerek sagcı eylemcı'erı katıllerı hoşgormüşler, onları 'devlete yardımcı' saymışlar bu sağcı çetelerın ışledıklerı cınayetıerı Tutengıl'den, Ipekçı ye Doğan Öz'den, Comert e. Turkler'den Kaftancıoğlu na, daha nicelerıne dek uzanan bu kanlı eylemlerı gormezlıkten gelmışler, sağda yer a,an Cınayet çetelerınden soz etmemışlerdır. Işte araduki fark Bız her turlu cınayetı kmarken, sağcı so CLI demeden her cına\et 'şlevenın cezalandırılmasını ısterken onlar yalnızca soldakılerı gorup sağdakılere goz vurrmuşlardır Şımdı oe Kabakh efendı bır kaç öğretım üyeslnln, gozaltına alınmasını tutuklanıp Adalet önune gotürulmeslnl fırsat bılıp ağır suclamalara gırışmek cüretını kendınde bUmuslur Bakın ne dıyor: '... Polıs bozı şeflerının Adalet adomlarının, dekanların, profesorlerın. docentlerın, esk^ bakanların beledıye başkanlarının, sendıka lıderlerının bu kanlı anarsı icınde 'tetık cektırıcı, azmettıncı planlayıcı" sıfatıyla yer aldıklorı yegane memieket bızımkıdır Bu da bızde aydın gecmenlerın ne kcdar alcok ve serefsız olabıldıkierıne ozge bır delıldır.> Bugune dek hıc bır esk, bakanın, valınin, polıs şefının, profesor ya do doçentın sendıka lıderının yargıçın, beledıye başkanının 'tetık çektırıcl, ozmettıricl. 'planlayıcı' olarak mahkum edtldığını gormedik Kıml suçlamalar varsa da Her! suruien savlar henüz Adalet onünde ınoelenmekted'r Herkesin bıld ğl gıbl Adaletln ellerlnd«kl blr konuyu, bır davayı dıgardan etkılemeye kalkmak yasalardo yerl olon bır suçtur Kabaklı efendı bunu hatırlamalıdır: hatırlamıyorsa vasa uygu'ayıcıları tarafından hatırlatılmalıdır. Bu ülkenın bılım, sanat, yönetlm odamlarının tümunü blrden euclayan, tümüne bırden kara çalan Kcbaklı efendı hadd ni b'lmek zorundadır asalor, toplumun Ihtiyaclorını karşılar nıtelıkte ololmalıdırlar. Bu nıtellğı taşımayan yasalar, topljmda zaman, zaman, ceşıtli huzursuz luklar yaratır, votandaşları bırbırıne düşürür, kendılığlnden hak almcyo teşvık eder ve nıhayet blr gün kenara ıtılerek tatbık edılmeyecek hale gel'r. Bu noktayı saptadıktan sonra konumuza gecebillriz. Bılındlğı üzere 22 61979 tarlhll Resmi Gozetede yoyınlanmış olan / 2248 Sayılı Kanunla (otuz gün dahı!) hürrıyetl bağlayıcı cszdara mahkumiyet hallnde bunların para cezasına veya tedbıre cevnlebıleceğıne da.r, mevzuotımıza yepyenı bır hukum konmustur Bu yascnın yürürlüğe girmesı dolayısıyle, bır uygulayış olarak, bu husustakl görijşümuzu açıklamanın yararı olacağını düşünerek, bu yazıyı kalflme alıyorum Ceza yosaları blr bakıma suc Işlenmesıni önlemek lcln cıkarılırlar Bunun ıcm toplumdak| bıreylerın blr kısmını tehllke canı gıbl uyarmalı, bir kısmını da. sindlrmelidır. Bu nedenle otuz güne kadar olan haplç cezalarının kaldınlması, kanımızca isabetlı olmamıştır Zaten mevcut yasalarımız blrcok çağdaş ulkelerdekinln aksıne olarak; borclu Ile sucluyu korur durumdaykan bır taraftan da: otuz gune kadar olan hapıs cezalarının kaldırlmasını va bunun lcra h j kıikunu da kapsar duruma getlrılmesını yerınde görmemeKteylz. Bu kanımızı tanığı olduğum bir olay ıle, daha acık bir şeklld9 belirteceğım: On beş yıl kador önce, A n » dolu'nun bır ılçesınde hâkim Id m. Bir sabah daıreye geldığımde, odamın kapısmın önunde ılcenın tanınmış uccarlarin dan bırmın uzgün blr halde bek ledığınl gordüm. Acaba bende bır davası mı var dıye düşünerek; kendısl ıle hıç ılgılenmeden odama gırdım Mılyoner olan bu tuccar, kapıyı vurdu. ıcerl gırdl Büyük bır telaşla: (Hâkım bey ben mahvoldum) dedı Ha/rola, ne var dıye sorduğumda, büyük bır üzuntii ıle (İstanbul'da bır tüccara bır mık tar borcum vardı. Istanbul mah kemesi beş gun hapsıme karar vermiş, ben beş gün hapse g.receğıme oley m daha iyı, bura dakı hangı cvukata sordum ıse; bu konuda, ihtısaslan olma dıklarını. buna en doğru cevabın sızin verebıleceğınızı soyledl. Rıca ederım bu cezadan na sıl kurtulabılırım1') dedı Güldum, uzulecek telaş edecek b r hal yoktur, Istonbul'o gıder bor cunuzu hemen odersenız bu ce za da, tamamıyle ortadan kalkar, dedım Sevındı üzüntüsü zaıl oldu, bmbırteşekkur ıle odamdan çıkıp gıttı. Yürürluğa gıren sozünü ettığ'mlz kanunla bugün bu durumdakl bır tüccara hakım ancak 250 veya 500 lı ra para cezası verebilecek bunun ıcın de hakım duruşma aca rak aylarca uğraştıktan sonro bu sonuca vcrabilecektir. 50 000 hatta 100 000 lira borcunu ödememlş olan blr kımseye acaba 250 • 500 lira haflf para oazası venlmesi bu tuccan, belirttığlm kadar borcunu ödeme ye lcbar odabilecek mldir? Buna herkesln vereceğl cevabın «hayır» olacağı ortada. Bugün icra Iflas Yasasındakl sözunü ettlğimız borçlulara borcunu o demelerj lcln uygulanması ge Y lcra Iflas Yasasmda.. Borçlular hapis cezası alınca. hemen ne yapıp edip borcunu öder. Hapis cezası yine konulmalıdır. Şükrü Erdoğan ULU reken cezalar etkislz hale geld ğınden uygulama alanından fıılen kaldırılmış dıyebılırız. Öyle zannedıyorum kl, yosa çıkanlırken lcra Hukukunda bulunan daha cok tazyık ve tddbır nıtslığıni taşıyan sözunü ettığimız hükümlerin mevcudıye tl nazara alınmamıştır Kanaatımızce yeni bır yascıyla bu hususun duzeltılmesı isabetlı olacaktır. Cünku. butun ımkânları mevcut olduğu halde, borcunu odememek ıçın türlü yollara başvuran, muannıt borçlulann mevcudıyet ne sık, sık, yakınen tanık olmaktayız. Yasanın eskl şekline dönuştürülmesı, cezaevler'nın izdıho Tiına da neden olmayacaktır. Çunkü Bu suçlardan cezoev lerıne beıki bütun Türkıye'de yılda ıkı yüz kışı bile gırmez Uygulamada yakından gordüğü muze gore. borçlular hapıs cezasını alınca, hemen ne yapıp yapar, borcunu oder'er. Yenı cıkan yasanın yetersızlığl nedenı ı!e de bugun yılda belkı yuz bınlerı aşan vatandaşlarımız da hakkını kolaylıkla alarnaz hale gelmış durumdadır. Yasaların en onemll nitelıkle rınden b'rı de toplumdakl bırey lere etkıli olmalandır Etkılı olmayan, toplumun Ihtıyacına ce vap vermeyen bır yasayı yurür lükte tutmanın hâkıme, ılgılı me murlara görev yuklemenın anlamı olması gerek. • Türkiye îs Bankası Sanat Galerilerisunar: Ankara IşSanat Galerisi (1 6 Şubat 28 Subat 1 981) BULMACA l Yapraklann ber lkl yuıund« bulunan ve suyu sudırznadı^ı lçto bitkiniu lcurumAsına engel olan ınce zar 2 Bir çoklu^u oluşturan varlı&bnn her biri, bınm Bir çeşit kaba kumag 3 TerM kalayın slmgesl Bir çeyl bulmaja çaaşmak 4 Büvük parça, yı gın 5 Tersi yeterll miktarda olmt,yaa EsM Yunanlılar zamanında kıülanılan telll bir çal gı. 6 Raayo İçın hazırianmış küçük oyun 7 Çocugu olan kadın Eskl dilde saygı go;terme < Temel tflfcetlm mad delertnln devlet tarafından s&p taoan fiyaö Eskl Mıs:r tannlanndan. 9 Iridjiımun slm gesl Klml canlılann birtakıtn ylyeceklere kar?ı hastalık dereceslnda gftrterdlklerl ters tepkı imUEIDAN 4SAĞIYA : 1 Pljml$ toprtıkls yapılan kalın su borusu Levrek f & mllvasından bir balık. 2 Gös tcrtşslı, «tUıretsiz TaneU b.r meyve. 3 Boru »esl Bi' kygıtuı kagıt üzerlne çizllmlş bi çüni, plan. 4 Sonuna ya hecesl gelirse Avrupa'da bir UİKe olur Bir Onletn 5 Uzerine fllte eerllerek oturmaya yar&yuı aedlr. 8 Çıkar yol 7 MkSOLDA> ESAT ERTUR (Rutre) Resim Sergısı. Taş Yontu. (Galeri. ulusal ve dın( bayramlar ıle cumartesı ve pazar (jünlari dışında her gün 8 3012 00 ve 13 3017 00 arası açıktır ) Ankara. İ;Sanat Gaterisi: Atatörk Sulvarı 77. Yenisehir, Tel: 17 02 66 istanbul Parmakkapı İşSanat Galerisi (16 Şubat6 Mart 1981) MÜNİP ÖZBEN Resim Sergısi. AHMET ARPACI Seramik Sergisi. (karma sergi). 'Galerf ıjfusaf <re dınf bayramlar ıla pazar gunferf dı?md» her gün 12 0019 00 arası açıktır ) Istanbul Parmakkapı İfSanat Galerlsl: Istıklal Cad Yüreklı Han Kat: 2. Tel: 44 20 21 roskop camının Uzerine konul&D ınce cam parçası KOp biçlmınde bir ovun aracı a Bar yumun sımgesl Blr layı. 9 Mavı nare'.i eli. gOx rengl Eskl oılde su DUN'KÜ BULMACAMN fÖZUMÛ SOLD4N S\ĞA : 1 Pentonlt 2 EtlınoIoJL 3 Be Traflk. 4 Tr ıB Fe. 5 Aha. 6 Vaha Kek 7 Anlatım 8 Ar .Va 9 Zai \edat YLKAKIDAN AŞAGIY1 : 1 Pertavsız 2 Eter. 3 rl Ahali i Imtıban. 5 Torba Lav 8 olA Kare. 7 noP Net S i]ıP K J » 9 Tikel Mat. Izmir IşSanat Galerisi 6 Şubat 6 Mart 1 981) 8ÜIENT AKGURGEN SEVİN ATATUR ŞEREF BİGALI rtlLİN GÛKSAYAR MUHSJN GÜROK ALİ RIZA HİTj AÜ FUAT İÇSEL M. ALİ RESİMCİOĞLU FAHRİSEVER resim sergılerı. Cumhuriyet SahfM: Cumhuriyet Matbaacılık ye Gaaetecilik T.A.Ş. adına NA0ÎR VADt Genel Yaym Müdürü OKT4T KtRTBÖKE MUessese Müdürü ^ EMİNE LŞAKLIGİL Yaa tşleri Müdürü TURH%N ILGAZ Basan ve Yayan: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecfllk T ^ . Ş . Cagaloğlu, TürkocaŞı Cad. No 39 41 Posta Kutusu:246 tSTANBUL TeL: 20 97 03 BÜROLAR • • •> ANKARA: Konur Sokafc 24'4 YENİŞEHÎR Tel. 17 6825 17 5866 îdare: 183335 İZMİR: Halıt Zıya Bulvan No.: 65 Kat: 3 Tel.: 25 47 09 13 12 30 ADANA: Atatürk Caddesl, Türk Hava Kurumu îşnanı Kat: 2 No.: 13 Tel.: 14 550 19 731 TAKVİM Gunof 7^3 23 ŞUBAT 1981 öğle İkindi Akşam 13.27 16.29 18 52 Yatsı 20.23 FETHİ BAŞAK HAYRULLAH BATMAZ yontu sergılerı. (karma sergi). Izmfr IşSanac Galariıf: Mımar Kemaienın Cad No 2. Tel 14 12 50/376 ImMk 6.08
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle