Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 ŞUBAT 1981 EKONOMİK YASAM Cumhuriyel 24 ocak uygulaması, faiz virajını nasıl dönecek Madalyonun ıkı yuzu... ORKlYFcto bon fbiz erantanmn tarbect bırokılma*»nı 6nfl6r»n va tfata karamontMb dty« onrtan 4 hozlran lcararlon. pek çok konuda olduğu gltX IKI cepherttn olusmosına yol octı. Koromomeyl sovunonlorio korsı ctkanlor birblrlndsn hayll forklı. hatta yer yer blrMrine tobon tabana zıt fct nenaryo» çlzryor, buno oöra cfalz karamamMbnin vaioecHmezllginl ya da kötuluflunu tonıtlamaya çalışıyoriordi. Bankacılık çatışmalarının altında holdinglerin egemenlik savaşımı yatıyor, pasta küçüldükçe bu savaşım daha da belirginleşecek Cumhuriyet Ekonomi Servisi AİZ YARIŞ1 KARŞISINDA EN KÂBO ÎŞ REK LAMC1LIK OLDU GERÇEKTEN DE YALNIZ BANKA VE BANKER KURULUŞLARININ VERDtKLERt REKLAMLARIN DÖKÜMÜ AŞAĞIDAKİ TABLOLARDAN İZLENDİĞINDE HARCAMALARIN HANGİ BOYUTLARA ULAŞTIĞI KENDÎLİĞÎNDEN ORTAYA ÇIKIYOR. REKLAM PATLAMASI Gerçekten de yüksek faizl savunsun savunmasın, tüm bankalar telovizyon ve basına yonelik şlddetlı blr reklam yanşına da glnni^ terdl. Yayınlanan rekiamlann hemen tümUnden izleyiclntn edındl21 izlenlm: «Bls daha fazl» rerlrlz, bele «U gelln de blr jörüfelim» «ekllndeydl. Bu arada bazı bankalann reklam spoUanndan Omekler verQe> bilir. Yapı ve Kredi Bankası:«Strdaş besap», «para çek», «peşln y aytık faiz»; t» Bankası: «Alevduat sertlfikası», «t? Bankası füveaoesl>; Akbank: «En jüksek falz», «yuzde 100 Ruvence»; Pamukbank: «Oahan var»; Osmanlı Bankası: «Merhaba orUk»; îstanbul BankaB: «50 bln yatınn, 50 bln de blzden» ve Hlsarbank: «Super celtr beMbı* sloganlan lle gunluk televlzyon yayuılannda büyUk yer kaplayan banka rekiamlannın yalnızca birkaç ömegiydi. T «İYİMSER» SENABYO AİZ karornomeslnl tTurfc bonkocriığmda devOm» otarak niteleyen ve «avunonların çlzdiğl «rylmser» senoryoya göra tasomıf tnevdualına verllen falzlerın yötoeltilmesJ vo «nflâsyon oranına yaklaştınlması, tasarruflann artmcsina ve bonkolara yönelmeslne yol açacak, blr lasla pek cok kuç vurulmuş olacoktı Blrlnclsl, tascrruflorın ortması enflâsyonlst tuketlmtalep baskısını hafıftetecek; Iklnclsl bankalarda toplanon tasarruflann yatınmtara yönlendlrilmestyle tosarrufyatınm dengesl saQlonacak; öçuncüsü enfiâsyona korşı korunan tasarruf «ahlbl cs&mürülmekten kurtulacak»; dördüncüsü krodilerln pahalılanmcsı stokculuğu önleyecek ve tefecllerl Işslz txrakocaktı. F urldy» ekoaomtstnd» «dSn&m noktam» olank tabul 2425 ocak kararlannm dayandınldagı IMF reçetesl, «ekonomlnln dOzeltllmesi için», dlğer baa kosuilarla birllkto banka mevüuat vs kredl falzlennln serbest bırakilmasıru da on^örmekteydi. Böylelıkle, 'btnklmcıler ellerindekl p&ralan tülıetlmc uegfl «gelecekta yatıruna dönüjeccjl kesln> banka mevdııatİAnna kaydıracaklar, bu mevduaUar «kredl* şekJtnde sanaylcllers nlr«f>lr bunun sonucunda da blr yandan üretlm TO dol&yısıyla dışsaömİBT artarken, blr yandan da talep ennasyomı onlennü? olacaktı. NiteUm, bu amaç doğrultustmda 4 haztran karamamesı yaymlandı. Banka çevrelerince 1 temmuz bankacüığt olaralc tanmüaBMi uygulama, «çafdaş bankacılıfa geçlş dSnemi» olarak da adlandınlıyordu. O gUnlerde düzenlenen toplantılarda yaygm kanı «çafdaş bankaalıfın koşullanna oranlar kabr, ayamayaalar fbte» jekllndeydi. T F BANKA VE BANKERLERİN 1079^0 TILLAMNDAKİ TV REKLAMLARI (1000 TL) TV 1979 TV 1980 Artıs ( * 1 Bankalar 162.418 532.872 176.94 Bankericc 1.82S 58.275 (1) 9067.91 194 240 591.147 (1) Bu tutar içinde Banker Kastelll'nın payı 42.000" dur. 1% 72) BANKALAR TOrk "ncaret Bankaoa Ya.pi Kredi Bankası Akbank Pamukbank Turklye İş Bankan îstanbul Bankası Garanti Bankası (1000 TL) 1979 16 949 15 689 18 966 13 931 13 434 12 372 14 814 1980 70 945 66 373 59 809 48 224 40 191 33.749 YARIŞIN SONU Yılın sonuna dogru gelındlğınde, «Centilmenlik Anlaşmasunm tum çaba ve hattâ basküara karşın lşleyernedlğı, küçuk bankalann sürekli lalz yukseltümesınden yana olduklan ve bu konuda, uygulamanın mıman Devlet Bakanı ve Başbakan Yaıdımcısı Turgut Cteal'ın kesm desteğinl sağladıklan açıkça ortaya çıkıyordu. Nıteklm, aralık ayı sonlannda Ankara'da yapılan 38 bankanm temsılclleri toplantısında, ıkı büyuk banka Iş Bankası ve Yapı Kıedi"nln tum karşı çıkmalanna karşın, mevduat îaızlerımn «birkaç puan» artırüması karan alındı. Bu kararm keslnleşmesinden hemen sonra, sozkonusu ıkı büyük banka da bir açıkama yaparak» «falzler, mevduatlar için yflzde 50'dlr» dedılcr. Bunun anlamı, faU oranlannın «kimsenln beklemedigl» şekılde yukseltilnüş olmasıyda. Niteklm, bu karardan kısa sure bncesme kadar, faızlerın Eurekll yükselmesınden yana olduklannı savunan çeşıtli bankalann yönoöcilerl bıle şaşkınlığa düşmüşlerdl. Bu karann dıger bır anlamı ve o günlerdekl yaygın yorumu da «2425 ocak kararlannm artık tam anlamıyla uygulanmaya başUtddıgı» şekllndeydl. Oysa İşler yıne tersine gellştl rCENTİLMENLtK ANLAŞMASI» Nfl rar kl 1 temmunla serbest bırataldıgı nçıkhtnna talzter, gerçek anlamıyla serbest değlldL Çünkü, TUrklye'de uygulanan serbest plyasa ekonomlslnln serbestllgl, çogunluğu blrer aile holdingtaın yan kuruluşlan olan, ve bu allelerln, ya da yakmlannın şirketlertne kredl sağlama lşlevlnl yerine getlren bankalanmttm «ayak nyduramayıp» yıkılmalanna elverecek kadar «serbest» olamazdı. 1 temmuz uygıüamasıyla bankalarm losa vadell mevduatlara nyguladıklan falzler ytizde 15'e, orta vo uzun radelller içinse yuade S336 dolaylanna kadar yükseltUmlştl. Bunun hemcn ardmdan da 38 büyük bankanın temsllcilertam Ankara'da blr «Gentllmenlik A» U^ması» ımzaladıklan duyuldu. Buna gor», falzler öyle serbestçe üeğil, bankalararasj danlşma sUreçleri sonunda ve eçit düzeylerde artmlabüecekti. Aiîiaç, yitacı bir «faiz yanşından» kaçınmairtı. «OntOmenik Anlaşması»nın ömrü stlre sure lki bafta sUrdü T* bazı bankalann «özel tarifder» uygulamaya başladıklan görUIdü. Artık yanş kaçınılmazdı . 29 532 •YİMSER» sanoryonun aovunucuianno gftre falzlerın ((lâerbest bırokılmoBi Törk bankacılık slstemlnln ve •genel olarak özel sektörün «rasyonelieşmeslnl» de sağlayocak, kcrynokların rasyonel kullonımını getlrecektlr. Paholı kredl sonavl kuruluşlannın gereksız genlşlemelerini ve hesapsız yatırımlara glrlşmlerını önleyocek, slrketleri daha fazla öz kaynak kullanmava zorloyacoktı. Hatta servetlerlnın blr bölumOnu yurt drşına akJarmıs olon glrlşlmcller bîle Işierlnl döndörmek lcln parolarını yenlden Türkrye'ye getlrnneye başlayacaklardı Bu şartlara ayak uydurmavon mar|ino1 flrmalar Ise sıkıntiya dOeecek ve belkl de tasflye otacaktı kl bu da caerbest plyosa» dürenınln kacınılmoz blr sonucuydu. Ayrıc<j falz karornorresl, Ihracatı özend'rlcl hükümlertyle blr tlhrocot patlamosrana ortam hazıriayacak ve gence yörelere yapılacak yatınmları hızlandıracaktı. maya başladüar TOzde 90*» kadar yuîuelen nsllyetlerdekl fcredller kullanı'rnıazdı, kullanılsa bile Uretund« degıl, speKülasyonda kullanılabıliTdl... Aslında, yanşı baçlatan da kOrükleyen de gOrUnUrde, çube s»yılan düçük ve böylellkle personel başına mevduat oranlan ytlksek olan, göreoell olarak «küçuk bankalar» dlye tanımlanan kurulualardı. ÎU bafta lçlnde yttede S7 arasmda degişen oranlarda yflkaelen mevduat falzlerl, blr yandan biriklmcllerln bankalara yOnelmelerinl saglarken, öte yandan da blr «reklâm patlam*sına* yol YENİ «CENTİLMENLİK ANLAŞMASI» Yanşın kızıştıgı bir anda «de\letln koruyuca kanatlarına» gereksinlldigl ortaya çıktı ve Merkea Bankası devTeye gırerek tormamşm bnüne geçecegı umulan yenı bır «Centilmenlik Anlaşmaig» nm imzalanmasını sagîadı. Anlaşmaya gore, yuzde 50 suıın şundilılc aşümayacak, ancak enflasyonda bır tırmanma görülUrse, bu tırmanışm uzertade faiz *wrilme ilkesl sürdurülecektı. Günümtlzde, bır yıl içinde topladıklan mevduatlar 400 raflyara yaklaşan 38 temel banka arasındakl yanş durmuş mudur? Pıyasada, bankacılık cevrelermde, ozel sektor kulıslennde yaygm söylenülere bakılırsa, «Hayır!» Söylentılere gore, şu sıralarda mevduatlara yüzde 58 oranında faız veren bcınkalar \ardir, bazı bankalar gidişe avak uyduramanıışlar \e su gunlerde «sahıp» ya da «yönetim degişUrme» aşamasına gelmışlerdır Arjant.n omeginın getirdıği korkuların golgesınde bankacıUk çevrelerınm akıliandığı ve blrbirlerinı denetlejnsceklen sbvlenmektedır; bir yılda 17 müyar lıralık tahvıl sptan ve şu sırada bankalann çok uzerınde faiz oranlannı uygıılayan banker kunıluşlannm sıstemı tedırgln etıneye başladıgı bir gerçektır YARIŞ BAŞLIYOR Blr yandan mevduat kredllerl yukseltlUrken, Ota Tandan da kredl falzlerl yukselmeye teşlıyordu doğal olarak. Önoelikle küçuk •e orta sanayıcıler, ardından da KanVn aiftrnamı« tyUyüklsr «KÖTÜMSER» SENAEYO A\Z kararnaT>esinın muhtemel etkıleri konusunda «kötümserı tvr senaryo çlzenler ıse kararnamenın mevduat ve kredl faız'erinı yükseltmekten öte brr anlam taşıma^acağını, bır ol gopol (eVsfk rekabet) Divasası nıtelığı taşıyan Turk bankacılık sısiemımn rasyonelleşmesını saölayamayacağını ve bütünuyle ekoromı Û7erinde oiumsuz sonuclor yaratacağmı savunuyorlardı. «Kötötnser» senaryoyu savuionlara gore bankalonn riaha pihalıva maledecekleri kavnnk'an kredıye donüsîürurken uvguladıkları cözel yontemler» ve ayrıca vuktenmek zorunda oldukları karşı'ık oyrrma. gıder veraisl ve faız farkı lade fonuna ödeme vopma g'bi yükumlüluV'er krpd' falzlerrnl hızla tırmordıracak, hlc bır aklı başinda sanaylcı. ya da «mütebblr tüccart enflâsyon aranıylT v ' t s eden falzlerle kredı kullanmoya yanaşmcıyocaktı Bu fııruTida mevduatı artacak bankalar «kredl riski» dnhn buyük, muhfene'en spekjlatıf oîonlorda ot oynoton kimse'ere kre^ı acmak zorunda kolccaklor. hpm kenridp'lnl ve hsm de ekonomıyı belırsız bır gelece^e yonelteceklerdı. F IŞIN ÖZÜ Kuşkusuz kı 1 temmuz bankacılıgı oncesjıde, gorecelı hattâ yaygın bır rahaüık içinde bulunan, bir zamanlar baglı olduklan alle şırketlerine sınırsız kredıler açan bankalanmız, «çafdaş banka. cılık»a alışıncaya değın sarsıntılar, rahatsızlıklar ve belkı de yıkıntılar geçirebılecektır. Bunun yanısıra. bankacüık çatışmalan atında, TUrkive ekonomisindeki egemenlıklerını yaygınlaştırarak pekiştirmek ısteyen holdtnglenn savaşunı yatmaktadır; pasta küçüldükçe bu savaşım da daha belirgınleşecektır. Tum bunlann ışıgırıda, denüebilir kı içinde bulunulan zor koşullarda Türk Bankacılık Sıstemi; açtıgı kredılerin mahyetım ve bunun talep enflasyonuııu nasıl bir malıyet enfiasyonuna ddnaştUrdügUnü; yüksek reklam harcamalannın ne getırıp ne gdturdüğünu çağdaş barkacılık tetaıolonsmın yükleyecegı maliyetleri; çok sayıdakl şubelerin malıyetını, personelıne odedığı yüksek ücretleri ve personel sayısmm fazlalıöını bir potada erıterek ırdsleyecek ve «zerçek sıkmtının» kaynağına inmeye çalışacaktır. Bu kaynaga ne denll gerçekçi biçımde egillnlr ve düzeltme onlemleri ne denll gerçekçl bir bakışla aUmrsa, ekonommln duzeltilebılmesi için aülacak adımlar da o denli gerçekçl ve sağlıkU olacaktır. K REDİ falzlerınln anorrral ölçude yökselmesi uzun vodeli yati'imları coydırırken uretımı düşurecek. oyfico bu yuksek falzlerle iş qoren flrmalann fıyatlarına vanS'varak bır «matfyet enf!âsyonu»na vol acacaktı Yuksek banko ve bonker falzlerinln genel olarak rantlyelıgl özendirmesı, gellr dağılımını daha da bozması, hisse senedı fiyatlanndo ve Inşaat sektöründe cıddl cökjs'ere yol oçması, Işsizllğı artırıp ekonomik durgunluğu kronıktestırmesi de «kötümsen senaryovu savunanlarm beklentılerl arasındoydı Kötumserler, Türk bankacılık slstemlnln bu falz yarışından yarasızbereslz cıkablleceğin» de pek Inonmryor, blrlkl bankanın »af dışı kalmasının ekonomlnln tOmü Ozerinde yapacağı olumsuz etklyl vurguluyoriardı. Bankalorarosı yarışın »n kızı^tığı blr anda «devletln koruyucu kanatlanno* gereksinlldiğl ortoya çıktı ve bonkalarımii Merkez Bankası'nın öncülüğünda yenlden blraraya gelerek, yent bir ccen tilmanlik anloşmasımı Imzaladıtar. «Tasarruf yapamayanların sömürülmesi önlenmeli» Ü ysulanmakta olan falz ve pora kredi polltDxalarmm ekonomlnin genel dengesi uzerlndekı etkilerl ve bu etkılerin gerek sermaye pıyasasını oluşturan banka ve bankerler, gerekse bınklm cller acısından neler ge^ırip goturecegi henuz açıklık kazanmıs değiL Buna karşın, çeşıtiı bankalann üst düzeydekl yetkılıîeriyle, banker kuruluşlannın sorumlulan, ekonomıstler ve uzmanlar eld» edilebilecek sonuçlar Uzerinde baa değerlendirmeler yapıyorlar. Gerçekten de «Izlenen falz polltikası ts&aruflan yatınm» yonlendlrmede başanlı olabilecck mldir?>, «Bu avçulamatla tasarrufçnnun sdmfirubreM önlenehilecek mldir?», «Turk Bankacılık Sl«» teml bu nysuUmadan başanyla çıkabllecek midlr vc bn süreç îçlnde küçük ve hLnük bankalar acısından durum ne olacaktır?» ve «uygulanan faiı ve para kredi politikası sonucunda, yakın gelecekte ekonomik buvüme ve «nflâsyon nasıl etkilenecektir?» şekiındeki sonılar, değışık açılardan ızuelenebılıyor. lişmelerle Türk Bankacılık Slsteml lçlnde yeralan kuruluşlann. «Batı bankacdığuun ne olduğunu öğrendlklerlnl» de savunan Çüler, «Tum bankalann Merkez Eiankası'nın erüvencesf altında bulunduğu günumiizdc 19601ardaki hatta 1970'Ierdeki türden banka lflaslanndan korkmak ya da bu konoda gpekulasyon yapmak ffereksizdlr. Küçük ve büyük bankalar acısından somn, bu u>gulamaya ayak uydurup nydıınnayacaklandır. Uydnranlar ayakta katır, mdnrm* yanlanta yönetlm değişlkllği fle yasarlar* gorüşünde „ den raak tutulmmmalıdtr. Bfiyfik bfr olasılıMa 1980'deM glbl, 19Ö* de de büyume hra negatlf olablUr» dıyor. UYGULAMA NE GETÎRtYOR? AİZ kararnameslnln 1 Temmuz 1980'den bu yona oOr» gelen uygulaması, lyimserlerln bekledlğl ölcüde olmasa blle. tosarruflan bankalara cekmo acısından amacına yakloşablleceğinl gösterlyor özelllkle falz oranlanndakl son artışlarm ve vergl düzenlemelerlnin, vadeII mevduoto ve tsırdoş hesnpılaro gâsterilen llgtyi artırması beklenlyor. Bankalara yönelen bu tasarruflann gercek tasarruf ortışlarından mı yoksa müifc satımı, altın satımı vs gıbl mevcut tasarruflann bıcim değiştlrmeslnden ml kaynaklandığı Ise bugün lcln bllinmlyor. Madalyonun öbür yözunde ise falz farkı lade fonu oranlannın düşürulmeslne raOmen kredl falzlerlnin süregelen yükseklıği. clddl Işletmelerın kredi kullanmosını zorlaştıracck ve bonkolan giderek daha bOvük rısk taşıyan müşterılere yönelmeye Itecek nıtelıkte görünöyor Blr yandan bu gellşmenin Turk bonkacılık sıstemlni nerey? götureceği tortışılırken dığer yondan «sıkı para yüksek fr|z» uyguîamasiylo enflösvonu boğmaya co'ıimonm özeliikie orta ve kucük Işletmelere ve gene'de Türk ekonomlsine ve Törk InsonınT neye mal olccağını soranların sayısı da giderek artıyor. F EKONOÎMİSTLER.Kamu ve özel sektörün çeşitU üst düzeylerlnde görev alan bJr ekonomlstse, yukardakı sorulan şoyle yanıtlıyor: • «lygulanan faiz poUtikası ile yatınm kredlslnln maUyett yflzde 100'un üstündedir. Günümüzde ytizde 100 faizle kredl kullanarak yatınm yapacak «akılsız» klşiyl bulmak mümkün değfldlr. En kuçuk yatınm 1 nüiyar Uraya mal olmakta, üç yüda lr letmeye aunmaktadır. DPP verllerine göre, yatırunlarda özkaynak oranı yüzde 40 Ue 60 arasmda değlşmektedir. ömek vennek gerekirse, 500 milyon Ura kredi kuUamlan blr yatınmın blrtnd yıl sonnndaki borcu 1 mllyar, Udnci yıl sonundakl borcu IM müyar, iatetmeye almdığı üçüncfl yılda Ise, 4 milyan bulmaktadrr. Tatınm yapan «akıllı» klsl yatınmı isletmeye aldıfında özkaynagmın 8 katı kadar borçlanmış durumdadır. Bu tür bir eelişme Ise, dflnvada görülmemtştir. • «Bn uyfrulamayla «tasarrufçunun sSmürülmesU engellram!ş olmamaktadır. Ujçuîama fiyat artıslannı da beraberinde getlrdigi İçin düşük ve belll gelir gruplannda bulunanlann aleyhJnedir. Yüksek falz nygulamasından sadece büyük paralan bulunanlar, bunlan Isletenler, rantiyeler fajdalanacaktır. • «Başlatılan falz yanşına bankalann dayanabllmesl mfinv kfm deffldlr. Bu uyçulamadan buyfik bankalann yanında küçük bankalar da zarar göreceklerdlr. • «Faiz yansi enflasyonu, enflasyon devalüasyonlan, devalBHyonlar enflasyonu, fiyat artıslannı körükleyecektir. Sonuçta, caobas tskemleleri göse yükselecek, altta bulunanlardan blıinln çekOmesi durumonda da tüm iskemleler buyük blr gürultfl Ue yTkılacaklardırj» OLUMSUZDUR: Buna karşıuk, Yapı ve Kredı Bankasa Genel MUdür Yardancısı Tuncay Artun, yüksek faizleıin yaıınmlan arttıramayacagmı, ancak varolan düşuk kapasıtenin kuüanımmın mumkün olabilecegıni savunarak sunlan sdyluyor: «Enflasjon yuzde 46, buna kar«alık faizler "brüt1 olarak yüzde 50'dir. Bunun anlamı, 'nef faizlerüı yfizde 313 olduğudur. Günümüzde tasarrufculann sömüriUmeslnden çok, tasarruf yapamayanların sömürulmeslnln önlenmesl önem tasımaktadırj» Artun, Türk Bankacılık Sistemınl de Arjanan bankacılığmın ugradığı duruma duşme tehlikesinın beklcdığtnı \urgulayarak, «Uygulanan falz ve para kredl poliUkalanyla enflasyon yüzde 46 dolavlanna düşmüştür. Ancak, bn olamlu gellşmenin yatınmlarda, kişi basına gerçek gellrlerde düşüşlcr ve kuçük ve orta sanayl fle bankacılık slstemindeki sarsıııtılarla gerçekleştlrildiftl de go» OLUMLU OLACAKTIR. Uygulanan politlkanın sonuçlarmın olumlu oîacağını savunan Istanbul Bankası Genel Müduru özer Çıller: «Enflasjonun yuzde 48 buna karşıük faizleıin yurde 50 olduğu bilindiçindr, faiz politikao nm olumlu sonuçlar vereceflne de inanmak gerekir. Tasarrulçunun sömünilmeslnln onlennıesl de falzlerln enflâsyon oranının fizerinde olmasına bağhdır» dıyor. «1 Temmuz Bankacılıgı» adı Terilen uygulamanın gettrdigi ge MONETARİST UYGULAMADA ÇARPICI BİRÖRNEK: ARJANTİN oizlerin serbest bırokilmasıylo, «serbo»! plyasa* koşulıarı altında, b r.kım ve kredılerin, dığer bır deyışle «paranın» deâer.nın sunum ıstenıme gore sağlanması ılke3ine dayalı en belırgm ornek Arıant.n. Yüksek enflasyonia yıllardan berı «tçli dışit» yaşamGya alışan Arıantın de 1976 yılında yuzde 700 g bı bır duzeyde olan enflasyon, son 5 yıldır uyguıanagelen «monetanst» polıtıka oracılığı ı e 19S0 sonunda yüzde 95'ya duşürü lebıldı, cpcok bi'nun ağır faturasının odenmesmden kurtulunamadı. F Gerçekten de dışalımda tliberasyon», lcte de «subvonsyonlorın kaldınlmas»» uygulamalarıyîa yürütulen bu Güney A^erka üıkesınde banka faızlen altı aylık sureler ıcm vüzda 44, bır yıl ıçınse yüzde 73 gıbı oranSarda Bu yüksek oranlar, bır yandan spekulasyonu sınır tanımaz duruma getrırken bır yanoan da ozel bankalarla bankerlerın pıyasaya gırmelerlnı hızlandırıyordu. Bu hız icınde. ülkenın büyük sanayj kuruluşlan olabıld'klerince kredı topladılar. öyle kı. geçtığ mız günlerde tkesln Iflasma* karar verılen Arıantm'In en büyük şırketl Sasestru'nun 600 mılyon dolarlık malvarlığma karşılık tam 1 milyar 200 milyon dolar borcu vardı Şlrketin kurtarılması uğruna Arıantın bankalarıyla yabancı bankolaraan bır «grup» o'uşturulmuştu. Ne var kı, bu gruba boğlı bankalann da bırbırl ardınca ıflası. kaçınılmaz sonu getırdl. Arıantın de gunumuze değın, Merkez Bankası nm 2 mılyar dolar tutarında önleyıcı harcama yapmasına karşın, 30 banka ıfias ettl ve bır 20'si daha Iflas durumunda. EkonomısiUr, yüksek faizle enflasyonö 6nleme cabasmın sonuclarına en belırgm örnek olan Ar|antın'ın gozdsn kacınlmaması gerekt ğı gorüşünde b rleşıyorlar. FAİZ YARIŞINDA BANKALARA KARŞI BANKERLER AİZLER konusundakl yanş, kuşkusırz sermaye pıyasasının yalnızca bır ögssınde; Dankalarda surup gıtmedı Banker kuruluşlan do, hem de yarışı daha ÜQ hızlandiracak blcimde katılmaktan gerı Kaimadılor. Böylellkle ortaya eıkan görunum, hem bankaların b rbırlerıylo, hem de banl.erlere ka'şı sürdürduklerı blr «savaşımı oluverdı. Bu arada, pıyasadakı banker kuruluşlan araaında da b>r tahvll hlsse sanedı savaşımı sürdü. Enflâsyonun yüksek oluşu. sanayl kuruluşlannın bankalardan aldıkları kredilerın F malryeîlerlndeki buVük artışlar tahvll plyosasını «olağanustu» boyutlarda canlandırırken, hıssa senedı pıyasası durgun, hatta «ölü» bır gorünum icındeydl. Bunun sonucunda, 1SS0 yılı lcinde satılan tahvlllern toplamı, son üc yılın toplamlar;nı aşarak 17 mılyar llra gibı bır duzeye fırlodı. Denılebllır kl sermaye plyasası, 1980 boyunca bır •Kastelli olayı» yaşadı Ceşıtlı buyuk hoJdlngierin tahvıllennln satımını üstlenen ve satışlarda tşlrketlerin güvencelerlneı bır cie cKastedl guvenceslsnl ekleyen bu banker kuruluşu, bankalardo faizlenn yüzse 36' ya yükselî Imesmln hemen crdından yözde 41; yüzde 42'ye yükse!t''mesının ardınoan yuzde 47 5 ve yuzde 50'yi bulmasından hemen sonro do yüzde 45. hatta yüzda 55 gibi oranlarda faiz uygulamayo basladı Ustelık, uygulcnan falzln «net» olduğu dg acıklanıyor ve tahvlüer, banka mevduotlannın karşıs'nda cciddl» bır rakıp olma nıtelığ kazanıyordu. Günümüzde tahvll sürümlerj hâlâ hızla surmekte, ancak plyasada gordüklerl işlem'erın hacmınde bır düşüş olup olmadığı tartışmaları da gündemde. (Arkosı 5. Sayfada) BÎR UZMAN: Dr. öztin Akgüg de sorulanmıza Terdlgl toplu yanıtta, «Pals, gerek yatınmlan, gertkse üretiml ve tasarruflan marjlnal ölçttde etkileyen bir araçtn» dedi. Ülkemlzde falz silahından gücunUa ötesmde etkl beklendığıni vurguladı. Dr. Akgüç şunlan soyledi« Aslında faiz oranını artırmak tasarrnfian oe ölçflde etktler? öncelikle bu sorunun yanıtmı vennek gerekir. Bana göre fala oranının artuilması tasarruflann gelişmesinde bellrleyicl bir e*men detildir. Falz oranının artması, yatınmlan, uretimi ve milll pellrl de marjinal ölçüde etkiler. Yatırımcınm gözlediğl bcşka ve daha önemli etmenler vardır. tç ve dış pazarlardaki gelişmeler, Oyat beklentileri, yatınmcılar Için daha bellrlejicl olmaktadın Faizlerin artması, milli gelir üzerinde de belirleyici olamaz. Asünda milll gelirl artırmadan falz oranlannı vükseltmek, ekonomik büyüme anlamıııa eelmez. «Türklre'de tesarruf sahiplerüıin mlUi gelirrten daha faıta pay alan ktşüer olduklan billnen bir perrektlr Belh gellr gruplannda bulunanlann tasarnıf yapabilmeleri olanağı va hiç yoktnr, ya da çok smırhdır. Bu nedenle falzlerin yükseltilmesl, yüksek peUr «rubunda yer alanlann arasuıda blr bulüşüm olayına yol »çmıştır. «Bankalann bundan nasıl etkilenecegine Relınce, faiz rekabr« nznn süreli olmayacaktır. Tasarrunarm, me^duatuı büyük bölümünü toplayan 8 bankanın uygttladı^ı ya da uyçu^ayacagı fate poUtlkasıoa küçük bankalar da uymak zorunda kalacaklardırj.