19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 10 28 ARALIK 1981 100. yıl ve Atatürkün Söylev'i ı'ALÎ SİRMEN Hocam bugün size Söylev ıle ılgıli bazı sorular sormah ıstıyomm Yalnız daha önc« değınmek ıstedıgım ve okurlarınızın da merak '.ettiğım sandığım bır konu var Vzun zamandır tyazmıyorsunuz Neden'' 'HEFZI VELDET VEUDEDEOĞLU Yazmıyorum değil, yaza jnıyorum. Daha doğnısuşuhekımleryazmamamı.hernırlu stressten çekınmemı soyledıler. Ben evvelce aldırmıyordum, sonra 'fızık etkıler benı aldırmaya zorladı. Onun ıçın yazmıyorum, >ama yakında başlayacağım. Çunku ozledun sütunlarımı, okurlajnnu ozledun. .VELIDEDEOGLU Once şunu belırteyım kı, Ataturk'un Soylev'ı sanıldığı gıbı tek cılt değıl, uç cılttır. Mıllı Egıtim BaKar.li •ğınca uç cüt olarak jayınlanmıştır. Üçancu cılt belgelerdır "Eger belgeler olmaz ıse Soylev tamam olmaz. Ben ıse eksık ışı ^sevmem. Madem kı, 2 cıldını yayınladık, bunu tamamlamak ge'rekırdı. Bu bir gorevdı ade:a. Ikıncısı Sovlev'de Ataturk ozellık *]e yollamalar yapmıştır. Eelge 250, belge 110 gıbı Bonıan oku fmadıkça, Soylev'ı tam olarak anlamava olanak yok Bu nokta •daha var, Ataturk kımlere yazmıştır başlangıçta, Mıllı Mucade le dedığımız Kurtuluş Savaşmın başlangıcında, aşıret şehlerıne yazmıştır, valılere yazmıştır, komutanlara yazmıştır, tanıdığı bır îçok onemlı kışüere yazmısnr O halde Ataturk nasıl orgutle'mıştır Mılh Mucadeleyı bu belgeyı gormeden, okumadan, bunu da anlamaya olanak yoktur Onun ıçm bu belgeler Soylev'ın ço«c onemlı cıldını oluşturmaktadır. H. v. VELIDEDEOĞLU Cumhuriyet SORDUj YANITLADIJ Velidedeoğlu kimdir? Ord Prol Hıfzı Veldet Velidedeoğlu I904'te Istan bul'da dofedu. 1928 yılında Ankara Huicus Fakultesını bıtıren Velidedeoğlu, 19291933 jıllarm arasmda Neuhatel ve Eerlın Hukuk Fakultelerınde okudu 1934 yumda Roma Hukuk Fakultesı Ceza Hukuku YukseK Ihnsas Oıculu naan dıploma alan Velıdedeogiu, a>nı yıl Istanbul Hukuk Fakultesı, Medenı Hu kuk doçentlıgıne atandı 1942 vılında Profesor, cla ha sonra da Ordınaryus Profesor olan Velidedeoğlu, 1946 1948 ve 1952 1953 te ıkı kez Hukuk Fakultesı Dekanlığına seçuaı 1973 viimda emeklı olau. Arkadaşımız Alı Sirmen (Sağda) yazarımız Hıfzı Veldet Vetldedeoğ'u'yia uercber. filRMEN Efendım. Soylev'm üçuncü bolumu olan foelgelen yayınlama^a neden gerek duydunuz"> yorum Dahası var, Ataturk'un belgelerınde öjr sey eksıktır O da şu Ataturk Ankara'ya geldıkten sonra aralık avmda bızım lısejT zıjaret ettı ve orada bır konuşma yaptı Bsn bır arkadaşımla oırlıkte onu not ettım ve Soylev'e dıo notu ciarak koydım. Bır de bılıyorsunuz Mısakı Mıllî'nuı Turkceleştınlmış metnmı de kovdum Ama belgelere koyamazdım Cunku belgplere hıç dokunmanın olanağı yok. Ataturk değıstınle.nez Boylece beîgelerde koyduğum dıp notlanyîa belgeler tamamlardı ve bslselerls de Nutuk tamamlandı. Eğer Mıllı Muıadelenın tanhinı oğrenmek ısteyenler bu belgelen bence, mutlaka kesmlıkle ve sabır'.a ckumalıdırlar Işte onların çalışmalarmı kolaylaştırmak IÇJI oe Turkçeleştırdım ben bunu. SIRMEN Bu belgeler üzerindekı çalışmalarımz ne kadar zaman surdü? VELİDEDEOĞLU 1 5 seneden fazla surdu Ikı sene\e yakın dıyelım Hastalanıncaya kadar surdu doğnısunu ıstsrsenız. ondan sor.ra gazetedekı yazılarımı kesmek zorunda kaldım Şımdi sevmıvorum kı, bu belgeler tamamlandı ve yakında da tahmin edıyorum yazılanma oaslavabıleceğım Şunu da eklemek ıs'enm. Soylev ı Turkçeleştırmeyı ben bır gorev saydım doğrusur.u ı^ersenız. Ben havattayken yapılması gereken bır gorev yaptım Belkı ılorde daha ıyısını yapanlar çıkar Ben kendı gorevımı >aptım. *£1RMEN Efendım, Ataturk'un Söylevımn ılk ıki £ildını, gunümuz dılıne uyarladınız, ustelık duzenledmız Bu kuşkusuz çok kapsanüı bır ıj. Ama en sonunda ılk ıkı cılt Ataturk'ün üslubu Vçuncü cılt olan belgelerdekı yazışmalar ıse çok degışık kışılerden gelen belgeler, çok degışık usluplann ürunü Bu yüzden çahşmanızda bazı guçluklerle karşılaşmadınız mı' SIRMEN Hocam, şımdı musaade edersemz genel bır soru sormak ıstıyorum Ataturk'un dogumunun yuzuncu yüını kutladık Sız bu kutlamalar hakkmda ne duşunüyorsunuzP Yeterlı buluyor musunuz^ , VELIDEDEOĞLU Anlatayım. Çok onemlı bır noktaya dokun•dunuz, çok teşekkur ederım. Gerçesten uzennde çok durulması gereken benı çoi uğTaştıran bır konu bu. Yalnız onu belırtmeden once. Soylev uzerınde durrnak ıstıyorum. göylev bılıyorsunuz, Ataturk Samsun'a çıktığından, Türklye Bü yuk Mıllet Meclısının açılmasına kadar olan bır bdlumde kı, 1 cJdı oluşturuyor, Turkıye Buyuk Mıllet Meclısı'nm 23 nısan 1920'de toplanmasından 1927'ye, Soylev ı verdığı zamana kadar geçen olayları da ıkıncı bolumde, 2 cıltte toplanmış bır bıçım de sunmaktadır. Bunlan yaparken Ataturk, eğer kendısı belgelerı, bu Soylev'ın ıçıne dıpnotu olaras koymuş olsaydı, okun ması zor olurdu Onun. ıçın belgelen numaralamış ve ayrı bır cılt hahnde toplamıştır. Şımdı benım yaptığım ış bu Soylev'de kı, 60 bını buldu satışı Bu bır susamışhğm ıfadesı, Ataturk'u ©kumak konusundam bır susamışlığın ıfadesı ve MılU Eğıtım Eakanlığı bunu takdır ettığı ıçın okullara Orta Okullaıa ve Lı selere Teblığler Dergısı ıle tavsıyede bulunuyor Soylev'de beİum yaptığım ış kısaltmaktır. Eazılarmm zannettiğı gıbı ozetle Kurtuluş savaşını ögrenmek isteyenler, Söylev'i okumalı me değıldır Kısaltma şoyle, Soylev'de anlatılan hem günümuzde hem ılerıde butun kuşaklarca bılınmesı gereken duşünce ve olayların hepsıru ıçeren bolumler, herhangı bır kısıntı, keaıntı veya ozetleme olmaksızın, gunumuz dılıne çevrılıp olduğugıbı kıtaba konulau. Bu bolumler Soylev'ın aşağı yukarı beşte dordunu olu^turmaKtadır. Bugun ıçın onemlı olmayan bolumlerınl, omegjı Osmanlı Paşalanndan Abdulkenm Paşa ıle sayfalarca suren telgraf başı goruşmeleruu ıse ozetledım Zaten bu goruşmenın belgeler bolumünde tamarm var O zaman Soylev butunluğunu koruyor Dıyorum kı «Ataturk şun'arı şunları söyled'kten sonra, Abduikerim Paşa >a sozlerinı şdjle sıirdurdü» dıyorum ve oldugu gıbı Soylev'den alıyorum. Sonra onemlı bır noktada Soylev'ı kendi ıçmde hıç bozmadan olaylara ve konulara gore başüklarla sıstemleştırdım. Bu çok onemlı^ oazıları bunu kuçumsedı okul kıtabı durumuna getırdı Soylev'ı dıye. Oysa ben sevındım, eğer oyleyse okul kııabı durumuna getırmışsem Soylev'ı herkes bunu anlamak ıçın uzun sure duşunmeyecek, kolay kolay oku, yacak Uzun veja kısa, bılıyorsunuz her sovlevın ıçmde Dir duşunce ve olaylar zıncırı vardır. Ama Soylev veren kışı bu zmcırın halkalarını ust veya ara veya yan başlıklar ıçınde belırtmez konuşurken, boyıe bir aurum Soylev yontemıne aykındır. Ata turK'te belırtmemıştır Ama uzun bır Soylev'ı okuyan kışının boyle başlıklara gereksınmesı vardır. Başlıtdar o bolumun bır :ur ozetıdır Ben boylece Soylev ın eğer soylemek mumkunse rontgenım çıkardım ve herşey boyle sıstematık bir şekılde konuldu. Belgelerde bunu yapmaja olanak yoktu. Çunku belgeler oldukları gıbı, hıç bır sozcuğune dokunmaksızın verılmek gerekırdı. çözmenızde, geçmişinizın de rolü var Çünkü siz, yanılmıyorsam bu olayların ıçınde yaşadınız VELİDEDEOĞLU Evet jaşadım. Başkaldırmalarm Ankara yakınlarına kadar geldığı sıralar. ben Ankara'daydım Turkıye Buyuk Mıllet Meclısı'nın ılk açıldığı gun memur bulamıyorlardı Ben okul oğrencısı olarak amcazadem rahmetlı Halıl Şerafettın Ankara Öğretmen Okulundajdı. onun yardımıyla Meclıse memur olarak gırdım Boylec? korkusuvla. heyecanıyla sevmcıyle Mıllı Mucadeleyı yaşadım Insanın gençken hafızası çok kuvvetlı oluyor Onun ıçm butun bu olaylar, bır fotograf plakası gıbı benım kafamda ve gozumun onunde. Onun ıçın bunlan ben gunumuz dılıne çevınrKen çoğunu adeta venıden yaşar gıbı olu VELIDEDEOĞLL Doğnısunu ıstersemz Bır kere dort av, yanı bu kutlama suresı ıçınde dort ay vurtdışındaydım sağlık nedenlsnyle Ama ıçerde bulunduğum sürede Ataturk'un yuzuncü doğum yılı kutlamalan, doğrusunu ıstersemz, benı tam tatmm etmedı. Şekılcılık, toren daha ustun gelıjor duşunceden O da samnm hazırlıksazlıktan oluyor Ataturk'un 100 doğum yıldonümunu kutlamak ıçm, bundan beş yıl oncesınden hazırlığa başlamak gerekırdı Bu hazırlık yapılmamış Ikıncisı de, onemlı noktalar uzennde tam durulmuyor. Eskı deyımle «Ataturk'un tıkrıyatı» ıdeolojısı uzermde tam durulmuyor. Ataturk ıdeolojısınm en başmda. bılıyorsunuz, tam ıstıklâl kavramı gelır ve bır de layıklık devnmı gelır Bunlar temel taşlandır Şımdı son olaylara bakıyonuB. layıklık devrimınde bile bır drenme var. Başortusü meselesı Okula gıderken çocuklar başortüsu ortecek mı, ortmevecek mı' Adeta bır dırenme var. Nasıl olur Ataturk'un 100 dogum vıldonumunde boyle bır dırenme olabılsın'3 Bu demek kı, henuz suregelen bır hastalığın meydana cıkması Yanı veraden ummet mı oiacağız? Osmanlı ummetçılığı bızı yıkıntınm kıyısma gstırmıştır Enver Paşa ırkçı millıyetçılığı Turkıye'yı yıne yıkıntmın kıyısuna getırmıştır. Ataturk'un gerçek mılhyetçılığı Turkiye mıllıvetçılığı uzennde durmak gerekır Bu noktalar, Ataturk'un fıkırlen ışlenmemıştır bence Daha doğrusu yeterınce ıslenmemıştır. Bu bakımdan 100. yıl kutlamalan bem tam tatmın e^ medı SIRMEN Teşekkur ederım hocam. 2Yıne aynı gun, 21 aralıkta Ismet Inonu'nun onuruna Turkıye'nın Atına Buyukelçılığınde bır kabul resmı duzenlendı. Buy ukelçılık kabul salonu nun bır kosesındekı kanapede eşıyle bırlıkte oturan lsmet Inonu, elmı sıkmaga gelen herkesle ayrı ayrı, ılgılenıyor, üonuklar hakiın da Buyukelçılık Bınncı Mus teşan Candemır Onhon'dan ayrmtılı bılgıler alıyordu. Ismet Inonu'nun, ozellıkle Yunanıstan'da 1932 ve 1935 vıllarmda kısa surelerle ıkı kez Başbakanlık yapmış eskl polıtıkacılardan Panaj ı Çaldans'ın çok yaşlanmış olan eşı Bayan Çaldarı ıle goruşmelen. her ıkısırun de son derecede auygulanmald rına neden oldu Bayan Çaldan, BuyuKelçı Ilter Turkmen'ın Inonu onu runa verdığı resepsıyona ge lırken beraberınde, Inonu' nun 2. Cıiıan Savaşmdan on cekı Yunanıstan gezılen sı rasmda hep bırlıkte çedtı rılmii. buyuK boy bır çok totoğraf da getırmıştı. Inonu bunların hepsını bırer bırer ve buyuk bır dıkkat ve hevecanla ınceledıkten sonra Bir defasında kocanızla Lefter'i (Elefthenos Venezılos) ben bari!>tıımışUm. Onlar çocuklar gıbi bırbırlerıne kusuyorlardı, deaı Bayan Caldan, Inonu'nun eluıı opecekmış gıbı ıkı avucunun ıçme aldı ve: Hatırlıyorunı. Ekselans, hatirhv orıım. Sizin bizde daha nice nice anılarınız var, aerken gozlerı dolu dolu oldu. Bu sahne gerçekten onlan olduğu gibı orada bulunan konuklan da aşırı derecede etkılemıştı. Yanımdakı Yunanlı bai'an gazetecının. Iki ulkenin gecmıştekı bu uyumlu ilişkiler dönemım yeniden başlatmalarının guzelliğinı hlç düşunebılıjor musunuz? dıve sorduğu soru, şu anda büe kulaklanmda çınuyor... Ismet Inonu, 3 günluk Atına gezısını sona erdırmeden once, 23 aralık perşembe gıınu T C. Atına Büyükelçı lığınde genış bır basın toplantısı duzenledı. Yerlı ve yabancı yuz dolajlannda gazetecı; radyo, televnzyon ve foto muhabı rınm katıldığı bu basın top Iantısında Ismet Inonu once Fransızca oır açış konuş ması yaptı Konuşma tam basın mensuplarını doyuru cu nıtelıkteydı. Inonu, bu konuşmasında, «Samimi ola cağım ve tum soruları açık yureklilikle cevaptandıracağım» dedı. Oyle kı, gazetecüen her turlu sorular sor maya enıkonu ozendırıyordu. Bu konuşmadan sonra so rular gelmeğe başladı. Ba sm toplantısında İngılızce soru ve yanıtlan Buyukelçı Ilter Tıirkmen, Yunanca şo rulan da T.C. Atına Buyukelçılığı Basın Ataşelığınden Suleyman Karaoglu Turkçe ye çevırıyordt. Ilk olarak, Kıbns radyosu (RIK) muhabırlennden bınnın «Kıbns'ta self deter mmatıon ve demokrası pren sıplerının uygulanması o bolgede banş ve iıuzura yar dım eder mı ve Turkıye ıle Yunanıstan arasındakı ılış kılerı düzeltır mı°» biçımın dekı bir sorusunu janıtla van îsmet Inonu' Kıbns'ta sakin bir havat. Turk cemaatiyle Rum cemaati arasın Mustafa EKMEKCİ Salına Salına... 27 Mayıs ıhtılalmın ılk haftalannda fılan geçmelı olay; o zamanjcı «Dunva» gazetesınde, ıhtılahn lıdennı yeren ya da kuçuk duşuren bır resım, bır yazı mı çıkmış ne olmuş, gazetenın sahıbı de Eedıı Faık gorunmekte. Ihtılâlcılerden Fazü Akkoyunlu şovle bagırır. Asalım, bu Bedıı Faîk ı, Bana yetkı venn, ben asayım. Aman Fazıl, derler, sakın ol, otur yerıne hel«... Arkadaşlan yatıştırırlar. Olay, belkı tam boyle geçtı, belkı de degışık blçimde. Bedıı Faık jaşadıgına gore, asümadı demek. Bedu Faık de, uzon olmasını ciılerun, yaşamını anayasaıara borçıudur. 1961 Anayasası da bunlardan bın, hatta en ılerısı. 3 aralıs 1981 gunu «Hürrıyet»'te çıkan «Pazar Konuşmaları» nda. yazıya «Anavasa bepimizin baş meselesı» aıye gırmış, «Danışma Meclisı çaiışmaya başlamıştır dıve, Aııajasa katgısını y ııreklerimizden atanıajız» dıve eklemış. Aym yazıda, bır ara başlıkla Turk: Dıl Kurumu'na yuklenıyor, çalışan personelını Turk Dıl Kurumu'nda açılan yazim kurallarım ogrenme, daha ıyı yazrna konusunda açılan kursa gonaeraığı ıçın Içışlerı Eskanına yuklenıyor TDK'nda boyle bır çalışma yapıldıgıru, bakanlık personelmın 4ö'er kışılık gruplar halınde kuruma gonderıldıklermı, Durada ozendırme çalışmalan yapıldıgıru oğrendığım zaman dogrusu çok sevınmıştım. Bır gazetecı ıçm, bu bır habercü. Olumlu bır çalışmaydı da. fDK Genel Yazmanı Cahıt Kuıeoı'den rıca ettım, kurstan bır resım aunamıza xzın vermesını ıstedım. lsrarım uzerıne resım çekıldı. Kurum jonetıcılerı, tutucularm, gerıcnenn kuruma saldırılarından jügın gıbıydıler. Kulebı. Aman, dedı yaymlama, bunu Iırsat bılip yıne Turk Dıl Kurumu'na saldıracaklardır. Guzel bır çalışma, engellenmesın1 Haber, damarda akacak kan gıbıdır, ne denli tutayım desenız de durmaz. Bır kaç satırlık resııaaltıyla, iıaoerı verdık, 25 kasım gunu «CumburiyeU'te son sayfada yayınlanaı. Bakınız, Bedıı Faık 3 aralık gunlu yazısında ne yazdr. «Bir yazür arkadaşın sobbetinden oğrendim: Içışlerı Bakanlığunız memurlan için Türk(e kursları açmış. Ama gotürup hepsini kime teslim etse begenirsıniz, doğruca Turk Dil Kurumu'nun elıne. Vanı. polisımizle, nahiye müdurlerimiz, ka>makamlarunızla, \eihasil erani\et ve asayişimiz ile uğraşan butuıı görevliler ile, konuşup anlaşmak, ele dertlerımızı, şikajetlerimizi anUtraak imkanını da yakında ka> bedecegiz . Tercuman'cılar durur mu? Ilk onlar saldırdılar, Türk Dıl Kurumu na. Salvo Tagrık Bugra'dan geldı.. Içışlen Bakanlıgım, olumlu oır ış yaptığı lçaı kullayacak yerae, kmamak, her guzel şe>in karşısına çıkmak, yamız onları vazanları değıl, tum basıru gozden duşurur. Eır gun ışın farkına varanlar, bır daha ınanmaz olurlar. Yazmadan edemeyeceğım; Genellaırmay Başkanlıgı, TDK'nca basılan Ataturk un Soylevının telıf ucreti öaenmeksızın, bellı bır mıktar basma hakkının Genelkurmay' a verJıp verılemejeceğını sormuş. Kurum, olumlu yanıt vermış BınJerce soylev basılaraıc, Harp Okulu ogrencılerıne dagıtılacakmış. Şımdı, bu kotu bır şey mı? Ataturk'un kalıtıyıa, yanı mırasıyla, j'aşayan bır kurum. Kımsenın de babasının malı değıl. Belkı de, Turk Dıl Kurumu'nu karalayıp, yıpratmakla, kapattırmaya çalış ınakla Ataturk'e uzatamadıkları, uzatmaja korktukıarı cullerım açıga çıkarmış oluyorlar ne bıleyım? Mülı Eğıtım Bakanlığınm okullarda başortüsünun yasaklanmasına ılışkın kararına karşı açtılar agızlannı, 5umdular gozlerını Ahmet Kabaklı, «Şu Başortüsu» meselesı var ya, Ltnam Hatıp okullanna candan bağlı, oılgılı, ımanlı, zekı çocuklanmızm ağızlarını bıçaklar açmıyor. Vebler uzgun ve hayrette, devlet yetkllılerme telgraflar, dılekçeler yağıyor. Nereden çıktı bu? Mıllı Eğıtım Bakanlığındakı bırkaç takdırsız veya khsıtlı buroKrann «Ataftırfc'ten fazla Atatürkçülük» oynamalarından » dıye yazdı. Mıllı Eğıtım Bakanlığında Dir yetkılıyle konuşuyordum. Şoyle dedı: O, Kabaklı, O da oyle yazacak! Anladığım, ak koyun kara koyun ortaya çıkö, çıkacak Yazılarm ne amaçla yazıldığının artık çok kımse tarkiTida gıbı. «Tercıiman» kapatıldığı zaman, Nazlı Haıum'ı aradun, «geçrniş olsun;» aedım. Dokuz ay hapıs cezasına çarptırıldığı zaman da oyîe. Yayın organlannm kapanmasını, yazarlarm mahpus damlarına düşmelerlnl ıstemem de ondan . Ama, basını duzeltmek, basın özgurlüğunü kötüye kullanılmasını önlemeve çanşmak da bizun gdrenmız. Kendı yanlışlanmın, haksızhklarıınızı gormezden gelırsek çok ozlediğımız demokraslye kavuşamayız. Meiımed Kemal'm 1950'lerde yazdığı ıkı dızelık şun oelleğımden çıkmamış, Şur, Ümıt Yaşar'ın <tGarip Şurler Antolonsı»nde de var. «Salını salını nere gıdersız / Demokrası değıl maksadız alay edersız». SİRMEN Evet hocam şımdı belgelen gunumuz Turkçesıne çevırmenm guçlugune geldık galıba V ELIDEDEOGLl Evet belgelerde benı ıkı sene en çok yoran nokta en agdalı bır Eabı Âlı jazısıyla, bır halk yazısı karşı karş^ya, Cahıllerm yazısı var, Turkçe bılmeyenlerm yazısı var, Osmanlıca bılmeyenlerm yazısı var. Ataturk bunlan nasu anlamıştır, şaşarım çok dela, ışte burada dehası, yanı buruarı anlıyor ama nasıl uğraşmıştır, nasıl vakit bulmuştur, bunlara cevap vermeye? Bır ıkı ornek vereyım de bu guçlugu daha ıyı anlatabıleyım: Inönii, Yunanistan'ın eski R?^hqkanlarmdan Çalidarisin eMiiın getirdiği fotoğrafı dikkatle inceledik ten sonra <Bir defasında kocanızla Elefthcrios Venizelos'u ben banştırınıştım. On lar çocuklar gibi birbirlerine küsü yorlardı» dedi INONÜNÜN SON GEZİSİNİN SON DURAGI ATİNAYDI Selahattin GALİP ( ( Söylev'i özetlemedün. Beşte dördünü olduğu gibi bıraktım. Bugün için önemi olmayan uzun bölümleri kısalttım ki onlar da belgeler bölümünde tümüyle var. * * SIRMEN Lutfen hocam VELIDEDEOCLU 28 'ıncı belgeyı açm. ŞımdJ orada Alı Kemal Bey'ın Saraj'a azımetle takdım ettığı ıstılaname var Orada şoyle bır tumce var. «Bendei esdaklarınm ışbu merbutnetle mazbar buvrulduğu emnu itımat ve iltifatı şahaneıi çekemiyen rüfekavı çakeranemden bazı levatın atleıni muvaffakıjet tevlidıvle husnü nazarı şehrı.variden mahrumijeti ıntaç edecek bazı vakavi ihdasına sarfı mahasaü makdur etmekte olduklanna ve bundan ne suretle ıstıfade edeceklerine munUzır ve mutekarip iken Anadolu'nun bazı mevakiinde serzedei zuhur olan naireı ılıtıUlin derhal ve mevzıan teskiııü itfa ve imhası maksadnle ittıhazı tedabir ve bu icraatın ifası sırf makamı raemurneti ubevdaneme mahsur ve munhasır iken bu bapta birçok âzarı vahive ve indive serdü It>anı>le ibtilâlin tevsiı dairei şâmul etmesine ve binnetıce bu bapta ademi muvaffakiyete duçar edilerek nzayı mevamın irtııajı cenabı veliyunnıamilerinin istihsalinden dur ve mehcur kaJmaklığıma vesileca olmakta bulunduklarına ve bevanatı çakcranemi ademi terviç ile mıidahalâta başlamalarına ınebni istikl&Iİ reyu tedbirdeki mahrumivetten rauteveilit hasar ve mazarrı mânevijeyi derk ve teferrıis ile bugun makamı sadaret kaymakamlığına istifaji kat'ji bendegânemi ita eyledim.» Şımdı bır duşunun kı, bunu bugun ulkemızde kaç kışı anlayabıhr' Hatta hatta sozlük kullanarak kaç kısı anlayabılır'' O devnn ıçmde bulunmak gereku. Ben de çok guçluk çektım TurKçeleş tınrken, şımdı bu belgenm Turkçesıne bakalım nasıl olmuş kı ıçınde bulunduğumuz güçluk anlaşüsın. «En sadık kulunuzun bu bağklıkla sizden gördüğü föven ve sevgiyi çekemeyen srksdaşlardao kimisinin, başansızlıklar oluşturup Psdişabınuzm sevgisinden yoksun kalmaklığım sonucunu PAP4DOPULOS KARŞILADI Inonu. 4tina Havaalam'nda muhalefet lideri olmasına rağmen devlet başkanı törenivle karsılandı. Resiıtıde Ismet Inoniı ve eşı llavaalanı nın şeref salonunda Vunanistan Başbakanı olan Oeorge Papadopulos ile Inönü'nün Büyükelçilik'teki basın toplantısına tOO'e yakın gazetecı katıldı Uç ciltten oluşan Söylevin 3. cildi belgeler bir bütünün aynlmaz parÇalarıdır. Bu bölümü de Türkçeleştirerek Söylev çevirilerini tamamlamış oldum. * J doğuracak bazı olaylar yaratmak İçin bfitün giıçleriyle çaba harcadıklannı bilmekte ve bundan ne voida vararlanacaklannı bcklemekte iken, Anadolu'nun kimi yerlerinde başgösteren ayaklanma ateşinin bemen ve olduğu yerde bastınlıp sondürulmesı ve vok edilmesi amacıyla önlem alınması gerekmekte ve bu işlerı >apmak yalnız kulunuzun yetkisı içinde iken bu konuda bır çok çurük ve keyfi nedenler Ueri sürerek ayaklanmanın çok genışlemesine roeydan venneleri ve böylece beni başansızlığa uğratıp Padişahımızın sevçi ve beğenisinden uzak ve yoksun bırakılmam amacını gutmeleri vc söylediklerimi onaylamayıp gtırevıme karışmaya başlamaları dolayısıyla, kendı başıma önlem almaktan yoksnnlugun yarattığı yıkıntıvı \e tinsel zararı duşünüp sezeıek; bugun Sadrazam vekilliğine gorevden kesın olarak çekllme dilekçemi verdinu SIRMEN Başha örnekler de verebılır mısınız ? VELİDEDEOGLC Abduikerim Paşa üe konuşma var. 112. belge. 187'de Anzavur'un kendı arkadaşıarından, bır eşkıyaya yazdığı yazı. Bunları şımdı burada tekrarlamayacağım, çunku çok uzun olacak. Ama şu Anzavur un yazısınm ne başı var, ne de sonu 1 Her soruya açık yureklilikle cevap vereceğim da kardeşçe, emniyetli bir yaşayış her iki mcmleketi; yani bizi, Türklen bahtiyar eder. Eminim ki, Yunan hu kumetini, Yunan milletinı de çok memnun eder» dedı ve self determınatıon konu su uzermdekı dusuncelerı nı uiun boylu açıkladıktan sonra, «Bugün self deıercnınatıon diye bir meselemn kalmadığını», beürttı Bır yabancı gazetecı şu soruyu yonelttı «Yunan fıukumetının goruşu ıle Turk nukumetının goruşu arasın da bır ayrılık var. Yunan nukumetı dıyor kı, bız ıkı ulke arasmdakı üıskılen du zeltelım ve bu sayede Kıbrıs sorunu da çozumlenmiş olur ve onun çozumune yar dımcı olmuş oluruz. Oysa, Turk hükümetı dıyor kı, ılk once Kıbns sorununu çozumleyelım, ondan sonra Turk Yunan ılışkılen ıste nılen doğrultuda gelişır. Bu ıkı goruşun yarattığı çıkmazdan nasij çıkılır acaba9 Saym Inonu bızı aydınlatır lar mı 9 , îsmet Paşa «Uk anlarda bu iki hükümetin söriışu birbiriyle çelişivor zannedildi. Ben de övle zannettim. Konuştukça. hukumetler arasmda temas arttıkça her iki hükümetin maksadının bir olduğu anlaşılıvor», dedı ve Kıbns anlasmazlığı nın kendısmın hükumette bulunduğu zaman vanı 19fil yılında başladığını soyleyerek bu anlaşmazlığın uzun bır tanhçesını yaptı. Bu uzun açıklamayı yaparken de «Güzide bır faze teci heyeti karşısmda olduğunu, her liirlü tafsilatı ver mekte mahzur görmediğinı ve gazcteci arkadaşlarımn ne kadar çok bılgive sahip olurlarsa vazıyeti o kadar doğru muhakeme edeceklerine inandığını» belırttı Tarıheemn sonunda şunları soj ledı «Butun bunlardan sonra, beurmıs olan yenı tehlıkeye ışaret ettığımı hatırlatmak ıstenm. O tehlıke şu Kıbrısta devam eden ıhtılaf, yanı Kıbrıs ıdarecılerının serbestçe vurutebıldıklen çatışmalar nüıayet Turkıye ıle Yunanıstan arasmdakı munasebetlerı tehlıkeye koyar bır vazıvet yarattı O zamandan berı Turkıye ve Yunanıstan hukumetlerı Kıbns ıhtüafının cemaatler arasında hallolmasma çalısırken, Turkıve ıle Yunanıstan arasmdaki munasebetlenn tehlikeye duş memesı ıçm de muvazı bır endıse ıçme gırdıler Bugiınku vazıvet içinde halletmeğe çalıştığımız mesele, Turk Yunan munasebetlennı kurtarmaktır Şımdı. buna karşı sozun başmda 2 nazanveden oahsolundu. Bırısı Kıbrıslılar arasındakı ıhtilaf, hıç bır sebeple Turk Yunan munasebetlerıne dokunmasın Dokunma?aa ve aramızda ıyı munasebetler olursa SIRMEN Hocam sız Osmanlıca'ya da vakıfsımz, tamam Burada bır sorun yok. Ama buyurduğunuz gıbı bazı boyle belgeler var kı, dıl Osmanlıca da değil. başı sonu bellı olmayan tumceler. garıp bır dıl, ya da askeri deyimleri ıçeren yazışmalar, bunlan nasıl çozdunuz? VELİDEDEOĞLU nıştım Askeri deyımlerde, mesele hallolunur Ikıncı nokta ı nazar, meseleler o kadar bırbırıne gırdı, kans tı kı, Kıbns'takı olaylar va haraetını artırdıkça ıster ıstemez Turk Yunan muna sebeUerını arkalannda su rukluvorlar. Bundan Kurtul mak ıçın çare bulamıyoruz Onu arıvoriiZ. Den, huku meue degılım Essmı hukumetlenn çalışmaları benım saham dışındadır. Fakat ıkı memleket arasındakı ı>ı mu nasebetlerın ve Kıbns'tata vatandaşlar munasebetlerınm hayatı ehemmıyetını bılen po lıtıkacı olarak hukumetlenn dostluk Eayretlerını, tehlıkeye duşmeme gavretlennı butun kuvvetımızle desteklemek çabasmdayız. Sorulan suale dofnıdan doğruya cevap vermek ıçm vazıystı, hıç olmazsa benim vazıvetımı şu tarzda ıfade edeb'.lınıtı Ikı memleket arasında munasebeflerı korımak ıstıvoruz Kıbns'ta uğravscağı . mız provokator emnvakılerden memlsketlerımızın muteessır olmaması ıçın elbırlığıyle çare duşunuyoruz Açık yürekle gazetecılere vazıvetı olduğu gıoı sovledım Onlar da bızım noktaı nazanmıza yardımcı olurlarsa memleketlenmızı tehlıkeden kurtarınz \e Kıbns oemaatlerını beraber vasamak ımkâmna kavuştururuz » Bu sırada bır vabancı gazetecı şu soruyu sordu: «Buradakı temaslannızda Turkıye Basbakanı ıle Yunanıstan Başbakanı arasında bır buluşma ımkânı araştırdınız Ismet Inonü «Bövle bir zemine temas etmek için hiç bir sebep olmadı ve zaten biraz da brivle bir raevzu benim selahıvetim dısına çıkar. Yani hükümet dışında bir nolitikacı olarak ^orumlu başbakanların buluşmalannı ancak temenni edebiliriz. Ama, onu kolavla^tıracak hic bir imkânım volrtur.» ><\RIN: «YU'NSN'tSTAN BIYUK KABILIYET GÖSTERMtŞTlR» bunlan bılenlere da SİRMEN Peki Anzavur'un mektubunda nasıl ışın ıçınden çıktınız? VELİDEDEOĞLU Anzavur'un mektubunda askeri deyim değil, tıimce yok, başı sonu yok. Ama mektubu bır kaç defa baştan sona okuduktan sonra. neyın nesıdır onu adeta keşfetmek suretıyle eımumuz dıline çevırdım. SJRMEN Şımdı hocam burada bir noktaya değinmek ıstıyorum musaade edersemz Efendımgerçı okurlarınız bılıyorlar. Fakat yınelemekte yarar var. Bu belgelen 1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle