19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 ARALIK 1981 • •*• Cumhuriyet 9 (Bagtararj l. Saylada) 'ersitesi'nde (ioktorasmı yaptı. L961 yıuada Ankara Hukuk t i sültesi llcaret Hukuku Kur. iüsu Başkaniığına atanan Bocer halen bu gorevinl suıdürufor. Urta ügrenınuni >aptığı Turk Eğltim Dernegi Kolejı nüekı <ırkadasükları kendıslııe bakaııül» yolunu açan arkadaşlıklar o.u^ turdu. Aralannda uzaKtan akrabaiık ıüşkısı de bulunan Ue* (et Bakanu Ilhan Oıtrak ile o yıllarda arkadaşlıgd Oaşlddı, bunu günumuze degıa surdurdü. Prof. Bozer, lliıan OıtruB ın üyeüğini yaptağı Ankara Turk Egıtim Dernegi Koleji Vakfı'nın Başkanı. üozer'in ba» kanlıklan TED Vakfı lle sıınrü degıl. Birçok ticari kuruluy ta yoneticınk yapacafc zaıuaıu nasü bulduğunu yakuı dostları bile çozemez. 1%1 yüınoa kuruluşundan bu \ana \onetun Kurulu uyeliği yapujı Ordu Y»rdunlaşm» Kurumu (OYAKV nun yamsıra, OYAK • Renault Ydnetim Kurulu Başkanhğı, Töhank Murahhas üyeliğl, Kutlutaş Yonetlm Kurulu ujeUği, Çukurova Elektrik Yonetlm Kurulu üyeligi, Sümerbank Hukıık Danışmaruığı gbrevlerini sürdünij or. Çok lyi bir sporcu olsn Ab Bozer voleybol ve tenis oynar aynca> her persembe kolejde spor yapma alışkanlığuu sürdürür. Çok şık giyinir, kravat meraklısıdır. 135011 yülarda Demokıat Par tTye karşı çıkan »forunı» der gısi hareketınde üraası olaoUu dan mridır. Ancak, poUtikadaa nefret ettığinı sık sık goyier. Ud yü kadar once transu Büyukelçilıgi'nde duzenlenen bır törenle kendisine Legion d'Honnneur nisanı verüen Prot. Ail Bozer Tıcaret Hukuku Kursüsü başkanlığını yaptığı Ank»r» Hukuk t'akultesı'nde tum ögTeaciteri ve ögretim uyelen lle gayet lyi Uişkiler içindedir. Arkadaşlan arasında kendısi ne kötü dıyebilecek tek kişi yoktur. Tam bır liberal anlayışı ve xekâsıyla çok ıvı bır yonetlci olduğu söylemr. Polltikadan nefret etiğini sık sık soy lemesine karşın vdnetıclUk yap tığı jerlerde çok politik davranır. Ondan «ötkesını bile ölçülü kuüanabilen klşldir» dlye Ali Bozer söz ederler. CGP'H e*ld poliükatı Turgut Gole'nin akrabasıdır. Çeşitli Yoııetim Kurulu üyelikleri nedeniylc çok sık yurt dışına çıkan l'rot l)r Alı Bo zer ualen Parıs de bulunu\uı iır Irance 24 saatlık çrev yaptığmdan Türkıje'ye çelemedı Llusu hükumetinin Uk kurulu şu sırasında kendisine sapılan Sanayi ve Teknolojı Bakanlıgı önerisini kabul etroeaiği Ankara'da kendisi hakkında dolaşan bilgüer arasında bulunuyor. Askerler grevdeki 2 rnadene rahiplerle 1. S»ytada) ki, asken Xorı8eyın sıkıyönetim< Ka!dırrrKJ< ıcin 3 koşuı one surouğünü açık'.adı Fecero' Alrriün *BD televiîvortunr /nr^ı^ı 'lemecte Gronıc kı üç Kosuıur sunıor oıauğunu hıldırd • FabrıkaiardaKı oloylonn son bulmosı • Ulusal et'onomlnın ışloriık kazanmos • Sosyolızmin korşı <levrırncner torafıodan ortadan kaldınima ıah!!kesm« son verrme8i Generai GronıcKı konuşmasında askeriorln denetımmdekl fabrikalarda nc/rmaı colışmo nin surduğüiu cunku askerlerın bulunduöu yeroe işcılerm ışml lerk ed«rredığmı bildlrdı v e tutuklu sendıkacıların do gelecekte yo>nız sendlka iş!enyle yetindik'er' ve sosyalml devlet lle VJŞOVO Poktını tanıdıkları taK«.(ırde serbest bırakılabileceğ nl scilerlnn ekledi AP ajansıiııp Londra koynok iı hoberins (»öre Varşova rad yosunun Londro dan dınlenen vayımında Leh Waıesa'nın eacıkiandı Mi'kümet sozcusü Jerzy Urbon sendıka Jıderinln ayrıca bır kilıs*. temsıicısı lle gorüştüğünu, radyo ve telovizyonu Izlediğlni, sağlık durumu nun da ly' siduâuou bıldlrdi. BATIU BANKALAR Polonva'nr 350 mılyon dolar kredı ısteğmı gerı ceviren Batılı bonkaıorm yetkılılerı bu yılboşmda Holonya'nın bırcok tankaya bo:olı< oldugu 2 4 mılyar doların yenı bır odema takvımıne bı5londığını hotırlat tılor v e ama^ma ıcm ıfaıllerin Polonya yonetimıncs 6denmatl» Koşu'unun kabul ed'ldığını voguladılar Ancok POıOnya Dış Tıcaret Bankası gaçen hatta 18 bankaya boşvu arak, «borç faizleri icin yen' k<edı» ıstemınde bulunmuştu So^ konusu topıuluğa onderlık eden 8 buyuk banka yoneîlcılerl ıs« oncekı gun yapt Kları toplantıdo bu ısteğ, gerı çevırdıler. Topluluk yılbaşında yopilan yenı takvımı gecerlı sayıyor. Ancak, odenelenn yapılması ıcin Polonya'nın ne gıbl bır yoı sececeğl bılınmıyor. Kiml bartkalar, Sovyetler Bir liğı'ne boşvjrorok, tmütt«flWşı ve COCUK orı ile gorüştuğü n« yardım •tmetinl l«t«m«» kararı aldııar. Polonyo'nııı 18 mılyarı bonkolara olmak uzere toplam 27 mılyar dolar dıç borcu bulunuyor £00 ÖLÜ öte yandan, ing llz Yaym Kurumu, «BBC», Polonyo do sıkıyonetımln ilon edılmesmden bu yana 200den fazla kışmın oSdürulduğunu bıldırdı VVAUESA a o 'nın h ıî?erıne gore VVale sa'mn en kıso sure ıclnde ser best bırokılacafıırtı açıklayan Urbcn «Po rnyadokı koşullor elvenr verma2 VVaıesa'yı serbest bırakaicğız» dedi Walesa'n\n holen Var$ova ıcınde oldugunu ve hukurret üyelerı lle bozı konj.ar hakkında gorüsmeler yaulıö<nı açıklayan Urbon sıkıynetımln ılanından bu yana tutjt'lonaniorın soyısını do acıklcdı Son hafto Icin de tutuklanjıların savısmın 5 bln oldugunu ve bunlorm bır kısmının d j se'best bırokılmo va boslanıMi'îipı bıldıren Urban. «batı 8 ı t ı botınının Iddla •ttlğt qlbl tutuklu sayıtı 50 btn dağll S blndlr v» bunlarm da bir kısmı »erbe«t birakılma yo başhnmıtıtır» dedı. Batı, Poljnya'doki tutuklulann sayısının 15 binle 75 bln arasında oldugunu sonıyor. Tu tukluların yı kosullor aitındo bulunduğurvı ıdda eden Urbon, yılbaşT.Jicn once tutuklu ların buyu< bir kısmının serbest bırakıltTMs olocağım umduğunu ociKİodı Serbest bırakılonlarm sovısını acıklamoyan hükümet S3!CüsO Oayamşma Sendıkası üvelennın eytemierınden vazgccmeya soz verme lerl vs Sosyj'ıst Devlet lle Var şova Paktnı tonıdıklannı acık lomo'on ticlırde serbest bırakılmolannıt, mumkün oiocaöjnı belirttı. U.ban, bazı tutuklu lann cadıriardo aiıkonuldu^u iddıolonnı İT valanlodı Sıkı vonetiml, «8>r lc savas olosılığıno karsı aıınmıç önlsm» ciorok nnelsndıren Urban, Doyanışma Sendıkasının kapatıl madığını dığer tum sendıkalarla bırlıktA ıslevlerının askıya olındığını tek'arlodı ve «Davanııma yakın bir gelecekt* statüsünün yenlden beUrlenme slnden sonra venlden faaliyet lerln, boşloyacaktır.» dedi. Kaya Kılıçturgay (Baştaralı 1. Savfada) si'nden askeri hekım olarak mezun olan Kılıçturgay 1UJ4 >ılında Gulhane Aukeri Tıp Akademisinde bir vülık stajınt tamanılayarak Aşkale Garnizonu na kita hfkiruı olarak atandı 195* yıünda Gulhane Bakte rioloji ve Intanive Hastalıklan kliniğine atanan Kılıçturgay ltfbö >üında uzman oldu ve Gul hane Sağlık Araştırma ve Bi>olo,|i Eııstıtüsu Toksin a$uarı baş asistanlıfeına atandı. 19S3 yılınrla a>nı enstitü muşavir uzmantığına getirüen Kılıçturgay, l%b'da Ankara tnt\ ersltesl'nde enlfksiyon h&stalıklan doçenti oldu. 1967'de A)manya'da kısa sürell bir kursa katıldıktan sonra akademide kurulan elektron mlkroskopi merkexlnde gorevlendirilen Kılıçturgav, daha sonra saglıh araştırma \e hiyoloji enstltttsu eylemH doçentligine, 1969'da intan hastalıklan klinl|i doçentli|ine, 1972 vüında akademide jeni kurulan miktobiyolojl enstltüsu doçentliğine atan dı. Kılıçturgay. 1974'te Akademı Kanunu'na göre profesorlüğe vukseltildı ve kürsu direktorlüğüne getirildi. 1978 yüı temmuı ayında Bur sa Üniversitesl Tıp Fakülte*ı Mikrohivoloji ve Hastauklan Kursusunt' atanan Kılıçturga), daha sonra aynı kürsu baçkan112:1:1a getirildi. Halen o bolumun başkanlığını \apan Kılıçturgav. e\lı ve ikı çocuk babaM. Kılıçturgay, 19"4'te Gulhane Askeri l ı p Akaderuısı Kanununa gore profesörlüğe yukseldı ve Kursu Uırektorluğüne getlrildi. Pror. Albdy iken ordudan ve Gülhane'den aynldı, emekU oldu. (197g) Ayru yılın temmui ayında Bursa Tıp Fakültesı Mikrobiyoloji ve Hastauklan Kürsusüne atandı. Daha sonra bu bulumün Baskanlığına getirüdi. Sağlık ve Sosyal Yardtm Ba kanı Kılıçturgay, yıllar önce «Tıp Tenmleri Sözlüğü» Ue U gili bir kitap yayınladu Evli ve iki çocuk babasıdu. AÇLIK GREVİNDE Mİ? Ote yandcn AP aıansının BBC ye dayanarak verdığı ha bere gore Lech Wolesa cumar tesı gurunden berı açlık grevıado bulunuyor BBC DU Ha ben, Polonyo dan Helsınkı'ye geldn İng .<? tu'istlerınden cld'.ğını bndırdı BBC /a gore Polonyo'dan gelen bır ingtlız ışadamı. 0u haberı Da/anışmanm lcışlerı Sakreterinden aldığ.m va kendısı ile oralarında /akın bı» arkadaşlık bulunduğunu soyledı. Is odamı, «Dayonısmanın icisleri Sekreteri, ben Polonya dan oyrılmodan bir gun once evinde Idi. Bana hobert o ver di» dedı. Bır ingılız kudm turıst de. Varşovo'da ıken VValesa'nın cunartesı gununden berı açlık g'evınde oldugunu Dayanışma yetkılılermden duyduğunu soyledı. AF ORGUTUNUN CAĞRISI Öte /andan Uluslarorosı A f Örgutü, Polonya Başbakanı ve Askeri Konsey Başkanı General Wo|cıech Jaruzeiskl'ye bır cağrı yollayarak ulkedeki lum sıyasal tutukluların salıverılmesını ıstedı Sıkıyonetım kuroilarınca göz altına alınan kişOerın kısa ve karar duzeıtmesı kabul ettıeyen mahkemelerde t argüandık ları hatmatılan cağndo DU kışıierın grev /opmak gıbı şıddet dısı eylemlen yuzunden ko vuşturulduklan belırtıldı GÖZLEM (Baştarafı 1. Sayfada) Ivısı mı, bıraz da ded'kodu ycpolım, şoyle «Sağdan soldon» anan eîend m «Soldan» değ I, şundan, bundan s o ; saelım, evet. dılersanız edelım Adarr üniu bır ovukat, hem de hoca, bir elı yağda, bır e'ı baıdo paro desen onundd deste deste Kitap an vaı yığın yıgır\ . Avukatm mu"ekk ilen de tam enseeı kalm cmslerden, anlayacagınız tSen bizi kurtar, gerıslne karısmas dıyen cmslerden yanı... Bunla r dari bırı hakkında tutuklama kararı cıkmış, vatandaşırm do yurt dışndaymış, bu yuzden tutukioma kararı yokluğımda varılmış, yanı «Gıyabi tutuklama» kororı ciKmış Adam yurt dışından acrnış teletonu hocavo. «Amcn demiş, ocagına duştum..» Pekı hora ı'e ensesı kalın vatanciaş nasıl buluşacak'ar'' Onun da bır kolayı buîunmuş. Hoca, Italya'da bır onemıı toplontıya gıdivorum dıye gıtmış adamla buluşmuş Vekalet ucretındo an'aşmışlar Zaten «Denızde kum, adomda para.» Hoca, donmus gelmış Türkıys'ye «Wm bu hoca?» dıyeceksımz, soylemem, hep Şıar Yolcın ın bılrıecelerı karşısmda duşunecek değılsmlz ya, bıraz da bu konuyu duşunun... Bır başka dedıkoau da şu Bır eskı rektor, Afrtka'da bır ı^ alrr ıç, gıtrrtış oralarda colışrncya başlamış, ayrı unıversıtenın bır başko rektoru de yıne Afrıka aa bır başka ulköde ış bulmuş. bunlar arasıra mektuplaşırlarmış Kulogımıza geldiğ ne gore, rektorlerden blrı, yazcığı bır mektupta. cok onemlı kışller hakkında uerı gerı sozler kullanıyormuş. takat bu rektor, cleyhıne bu kadar atıp, tuttuğu ınsanlar tarafındon az kalsın onemlı bır goreve getınlıyormuş... işte efendlrn; mış, mış, mış... ıstanbul'da bır yalıda bır adam cok dertlıymtş, para durumı, gıttıkce bozuluyormuş, aıle arasında bazı uyuşmazlıklar başgostermış, «Dunku cocuklare kendl bas'arma ış tutuyorlarmış, «Buyuk honım» bu duruma cok uzüluyormuş, bır de ustuns ustluk, yalının bır kısmı hakkında yıkım karan çıkmış .. Allah a)lah, olloh. ollah . Yıkılacak yer, el!> metrekorelık bir yer; yazlık ve kışlık gıyec&kıer burado sak anırmış, burası bır ceşıt «Slore» olarak kullanılırmış, bu «Store» ılgılııerce «Aynı parsel uzennae ıkıncı yapı» olaraK gorulmuş ve yıkım karon a'ınmış iş bununlo da bıtse ıyı bır de ruhsatsiî olarak yıkıiıp yapılan ve yalıya eklenen «Boiıkhon» sorunu* var Bırıleri de kendısıyle ılgıli onemli yerlere ıhborlar da buîunmuş, bir yerlerde adı mı geçıyormuş, bu Ihbar'ari yaponlar da kendısınm yakınları mıyrrnş. artık orasını pck bılemıyo'um! Elalemın ağzı torba değll KI, buzesın, konuşuyorlar ışte .. Yıne biı başka dedıkodu İkı Kardeş arasında, «Sınıtsal ve de sıyasal nedenlerle» uvuşmazlık cıkmış. kızkardes, aâabeyl Icin «Onu ihbor edecsğim» dyarmus, ağabey kızkardeşımn esıne karşı yenı bir ışe gırışıyormuş. bu yuzden aıle aras;nda mutnlş bır kapışma başlomış. . Eeee sevgılı okurlar, şımdıye kadar pek anlatamadık, kapıtallzm budur ışte, boyle kardeşı kardeşe duşurur Ne «Zehirli Ideolojldir» o 1 . Kızıl Tugaylar (Bastaratı 1. Savfada) Urtıyoriar. Daze\r'ın olume edılmesı ve kararm yermo getınimesı komısundaks bütün sonımıul'jgu Kızıl Tugaylann UstlendİEinı "oelirten ıc:s:, Amenialı ge.ıeralın ceseciının bu sabah Italya nın kır sal bır yoresmde bulunabılecegını kaydettı Dun TSI 17 00 solannda Bey rut «ANSA» burosunu arayan kısı, bi.dlnnin Beyrurta oKunması ıçin emır aldığını ve gu venlik gereltçesıyle boyle vapü dıâııu soyledı «Kızıl Tugaylar, Baader Meinhoff, Halk Mahkemeslnde >anrüanarak olUme mahkum edilen Amerlkan Generali James Dozier'în cezusnjn Intaz cdilme sorumluluğunu üstlenmektedir» diyen luşı,, «CiA'nın işe karıstırümasımn da gereksiz oldugunu» belırttı. Bu arada sözcu, Beyrut ve Tahran'daki Musa Sadr Grubu ıle ılısiulerınan olraadığı gıbı, Musa Saarin Lıbya'da lcayoolması o'.ayma kanşmadijtlaıııu soyledi. 1978 >üuıda Lıbya'ya gıtmeij uzere Beyrut'tan aynlan LUbnan'ın Şu onderı Musa Sadr, Lıbya'da kaybolmuş ve Sadr'ın Kızıl Tugay'.ar Ue LUo nan Şıiierı arasında bağlantı lcurdugu bne sümlmıistü «Neden General Dorier'in he det seçUditi» sorusuna ıse sozcü. «Somfirgecl Amerlkan çıharlannı vurmak içtn» karsılığını verda. ABD Dışıslsri Bakanlıgı sozcusü ise Kuıl Tugaylarca kaçı rılan General James Dozier'în o'.dürulduğu yolundlahı naberle n dogrulayamadıVclannı bıldırdı. Yeterli bllgi alamadıManra vı» bu yilzden haberlerl yalanlavamadıkiannı kaydeden sojctı, ıhbarın Beyrut'tan yapıüna sını da «tarip kar^ıladıklaruu» soyledı. ABD Dışişlen BakanUğı'nm generahn öldUrüldüğüne ilişlcın lek bılgısı, Beyrut'taki ANSA burosuna akt&rılan mesaja dayanmak.tadır. Italyan pohsi ıse bu mesaJm «Hedef sasınmak için» kullanılaDilecegi inancındadır. TRANSANDANTAL MEDİTASYON DERNEGİ'NİN KIŞ FESTİVALİ BAŞLADI tstanbul Haber Servisi «Diı şünceyi A;ma Yöntemi» olarak tanımlanan bir zıiun tekaıjıyıe deıın dmlenmeyı gerçekleştırme ve daha zmde olmayı amaç layan Transandantal Medltasyon Dernegi'nin Kıs Pesüvall Mendelson konserıvle başladı. Kısa adı TM olan zıhınsel yontemın ınsanlan rahatlattığı nı ve tralik kazalannı azaiuğmı one stıren darnek yoneticılen £estnralın ilk gılnunde Men delson'dan bır konser parçası, Veber'ın konçertınosu. Madrial Koro ve Ortaçağ ile Rdnesans parçaları lle baîe resıtalinın Jz lendlğım, ikinci gün olan diin de TM üzerine düzenlenen konferansta Mahmut Gorkey ile Yaratıcı Zeka Bılımı oğretım uyesi Prol. Dr. Nazmi Yıldız'ın «Yaratıcı Zeka BUimi ve Pra tlk tygulaması» uzerlne konuşmalar yaptıklarmı belırtüler. Fahir İlkel (Baştarad L. Sayfada) ter ygntı. Anıerika'da bir sure çalıştıktan sonra 1950 vıunda Karayolları Genel Müdürluğun de göreve başladı ve Makına Fen Heyet! Mudurlüğü ile Maktna \T tkmal Dairesi Baskanlığında bulundu. Daha sonra kısa blr süre Ereğli Uenur İ5leünelerinde Genel Müdür Yardımcılığuıda gorev aldı. ia«s filında uoç Rruouna prtren llker'in Uk görevl Demir Ezport Genel Müdürluğü oldu. 1969 Tünıda ATçelik Genel Müdiirlücü görevlne Betlrilen tlkel, 1974 yüında Koç HoldiHR'İD iist düzer vönPticist oldu. Bu süredenberi de Koç Hol ding AJŞ. Yönetlm Kurulu üye llği, Koç Grubu tcra Komitesi ÜTeUği, Koç Grubu tdari Ko mitesi üyeUjri \e Koç Grubu Sanayi ve Tıcaret Grubu Başkanlığı gSrevlerinde bulunmak tadır. Her tiirlü yemeği seven ve slneıtıatiyatroya vakit ayıramayaa tlkel, Koç Gnıbunun Uk beş yooeticlsinden biridJr. 195'5'den beıi evli olan tlkel'in btr lazıvla bir oğlu vardır. Oğlu Bojrazicl tnlversitesinl bitirmiş, kızı ise halen bu universltede okuyor. Tutuklanan yönetmen llıcak'ın (Baştarafı 1. S deki cLuruştnada, Uıcaic vekillen, bu ıfadeyı alan AsKen SavCUIID t&nüc olarak dınlentnesı ıst£uııne k^rşı ^irt.ı^r jiı^aif velcuien, Prof. Sahır Erman ve Alı Çekıç, ayrıca, bu liadenın âsiınâ ^ıygunlu^unu onaylayan Izrmr Siluyonetım Mahketnesi Kıdemb Hakımı Albay Doğan Acır'ın tanık olarak dınleoraesı yolundalu ıstenun üe reodıne karar verümesml ıstedüer. Gazetemız Avukau Orhan Apaydın, dava konusunun, Telemen adlı bır sılaü Kaçakçısının 1972 yılında Izmır Sıluyonetım KomutanUgı Askeri Savcüığına verdıgi ifadenın bır bolumurırie llacak'uı Mehmet Zelu adlı bır Kaçakçı üe yurt ciışına baz moriuı kaçırdıgı yolunda ıddıaiar olduğunu, yaza(Baştoratı 1. Sayfada) nn bu ıiadeyı yayınladıguu bu »ure Elektrik işleri Elud Dai nedenle, aitva dosyasınüa bulunan bu ıjadenin bıran onos geresl'nde çalıştı. SırasıyLa Afyon ve Bursa tırtilmesı ıçrn, Sılayonetım dos miUetvefcUUklerinde bulundu. yalanmn arşıve sdklandığı 4. tlfc öoce AP'den milletvekili se Koıordu Koruutanbgı Kıâemlı çllen Mehmet Turgut, daha son HaitımUğme yazı yazılarak dos yaaın tumunun getırtılmesıne ra Demokratik Parti'ye geçti. karar verUmasını ıstedı. Turgut, Al' hükumetlerınde Davacı vekülen, üatıa önce E^ıerji ve Tabli Kavnaklar Baîzınır Sıkü'onetım Mahfcemesi ksnbğı'nda huluodu. Mehmet Turgut, daha sonra Asken Savcüığına yazı yazıldıpolitikadaa çekUdi. Turgut, ev ğını, bu yazımn yanıtuun beklenmesı gerektığuu ilen sürdu lldir ler. Apa\dın ıse, bu yazışraalaUç dönem Afyon ve Burs» rm davayî uzatacağını, belgemütetvekiUiği yaptı. nın aslı Ue bırlıkte dosyanın Mehmet Turgut, 1961 yüında bıran once 4. Kolortiu KıdemU kurulan AP'nin Genel Idare Ku Hakımlıfmden ıstenmesı gerekrulu uyeliğini ustun yıllar siır tıtını belırttı. Apaydın ayrıca, dürdü. 19b4 AP Büyuk Koııg Mıtmcu nun bu belgeyı yayınlaresl'nde, Süleyman Denürelm ınadan önce birçok kjşıye ba$Genel Başkan olmasmda büyuk vurarak aynntüı ıncelemeler rol oynadı. 1965 seçimlennden yapuğını, bır gazetecırun kendıöace, Suat Hayri lirguplunün sıne duşen eorevı lazlası ile yefeurduğu koalisyon hukuınetin rıas getırdıkten sonra belgevı de Enerji ve Tabii Kaynaklar yayınladıgını soyleyerelc, bu ıfaBakaaUğı yaptı. 1963 seçimle deyı alan Asken Savo ile bır rinde, AP tek başına iktidara lıtle ılade suretını onayiayan gelince Demırel'üı kurduğu hu KıdemU Hakunın da tanılc ola kümette Sanajı vc Teknoloji rak dınlenmesını ıstedı Bakaniığuu getirüdi. Mehmet Duruşmada hazır Dvuunan Turgut Enerji Bakarüığı'nda kalmak istiyor, Sanayi Bafean Uğur Mumcu üa, relemen'ın lığını istemijordu. Süle>man ıfadssı ile bırlıitte bugune kaDemirelie Uk anlaşmazbk bu dar, kaçakçüık olayları ile ügılı bırçok belge rayınlaclığını rada başladı. bununla da yetınmedığım, Te1968 AP Kongresi'nden sonra lemen'in ıîadede aciKiadıgı kıikinct anlaşmazlık başgdsterdi. şılerın. o gunden bugüne kadaı «tç kablnedış kabine» çekişme hangl kacakçuıK olavianna kasl, Demirene Turgut'un ara rıştıklannı da araştırcUgını sov sını lyiden iyiye açtı. Mehmet ledı. Mumcu, Askeri Sava ile Tursut. Bakan olmakla birliK Kıdemlı Hakımın dınlamnelen te iç ksbinede değil. dış kabi Ue bu ıîadenm nasü aUndıgının nede bırakılmaktaydı. da ıyıce arJaşılacajhm soyledı. Dış kabineye duşen Mehmet Yargıc Adıl Ozsoy, îzmır Sı Turgut, 1969'da 41'ler harek»tine latvldı. Bnnlar, Demirel' kıyonetırn KomutanlıSı Askeri in bütçesvne «kırmın oy» ve SavcılıSma daha önce vaalan renlerdi. Bir de «tyeminliler» vazının vıneienerelt. ıtade ashvsrdı, 4nerin karsısmda. Meh nm eettrtılmesme, gelecelt yanıtta. dosvanm 4. Kolordu Arsı met Turgut, «yeminliler» için dısındajdı 41lerle birlikte, vtne kaldvildıgının büdınlmeAP'den aynlıp Demokratik Par s! hallnde, bu kez «Juruşınada tl knraculan arasına featüdı. Rünü beklemeden 4. Kolordu KıdemJi Hatamlığlne avnı ko "lAncak, burada da ön plana. geçmedi, kenarda kaldı. De nuda vaa vazılmasma Karar mokratik Partinln başansız o verdi. Durusma bu nedenlerle lup, seçimlerde bir varlık gös subat avı icmde btr eüne ertelendı terememesi üzerine, esld T>emokratlliler, AP'ye geçmeye Bustin ıse aynı Konuda Ilı başlamışlardı. Geçtiçimiz yıl cak'ın actıft şahsı ceza dava larda AP'ye en son Rirenlerden sında yazanmız USur Mumcu blrl Mehmet Turguftu. ve avukatımız Orhan Apaydın Dörtbeş yıl önce, agiT Wr davacı veMUerlnln geçen otu kslp grizi geçirdi. Oksijen ça rumöa oknduklan dı'.ekcelçrinı dırmda yattı. Mehmet Turgut, vanıtla^caklar. Dava. Istanbul Topıu Basm Ekonomik Jsalkmma Planlan MaMîemesinde 11.30'da baslaUe Ugili birçok kitap yazdı. Çeyacak vtrüerl de vardır. YILBAS1 \r kişîy e Mehmet Turgut (Bastaratı l. s>a\1acla) mıyor. Bu sinemanın, Ulke içindekı çeşıth polıtık çalkantılarvn, partııçı çatışmalann, «ekip değişimleri»mn dokunamadığı, dokunmals cesaretıni bulamadıgı bır temstlcısi sayılıyordu. 1926 dcğumlu sanatçı, emektar Alexander Ford'un vanında çalışmış, kıaa îılmler yapmış, 1954de uzun fılm yonetmenlığme geçmıstı. «Bir Kız Konuştu», «Kanai», «Kuller ve Ehnas», «Lotna» gıbı fılmleriyla Polonya ulusunun 6 müyon kurban verdıgi 2 dunya savaşmın en dramatik anlarını, savaşta emekçılerın ve aydınların çabalarını ve sorumluluklarını dıle getıren V»ajcLa, 60'lard.a Ununden bırşeyler yıtırir gıbı oldu. Ama 701er, ulkenm artan sorunlanyla birlikte, Wajda*ya da yenı esınler getirıyor, yoneünen Ustuste «Kayın Orraanı», «Savaştan Sonrala Görünüm», «Vaadedilen Ulke», «Meımer Adam», «Orkestra ŞefU, «WUko1u Genç. Kızlar» gıbi başyapıUannı ımzaliyordu. Cftellıkle «Mermer Adam», 1950'lenn Stalın'cı Polonya'smdan, «daha çok çalışma, daua çok Is» slogaruyla, yansmaya süruldenen, emekleri sotnürülen emekçı kesüninden kesıtler venyor, komünist rejırade yonetiö / emekçi çelişkisinı dile getınyordu. «Mermer Adam», Polonya Komunıst Partısı'run hoşuna gıtmiyor, füm bır süre gosterilmiyor, gostenme çıkmasma (Wajda,'run uluslarası ünu dolayısıyla) ızm venldığınde de, baa boVumlen kesılıyordu. Wa^ia, Uerleyen yaşına kar^ın, ulkesındekı olaylan yakından ızleyen, onlara katılan, bu olaylar ustıine sıtısmanıa taze tanıltlıklar getirmesi amacmı guden kişiligiyle dikkatleri çekiyordu. Nıtekam Dayanışma Sendıkası'nın ılk etkınlık gunlerinde, «Mermer Adam»da oyküsünu snlatuğı emekçi Bırkut'un öykusune bır «devam» getirıyorda: Bırkut'un oğluyla sımgelenen bır sonrakı kusaic, 80'lerın Polonya0 sında ne yapacak, neler duyumsayacak, nasıl vaşayacakt: Wajda, dlişsel bir öykuye güncelliğin getırdigı türa ögelerı yerlestınyor, giderek Lech VValesa'nın goründüğü belgesel bölürnlen de kullanarak «Demir Adam» filmini yapıyordu. Bırhayli aceleye gelen ve mayıs 1981'deki Cannes Şenhğıne yetıştınlen fılm, sanat /gur.cellık arasındakı ıUşküen tumüyle çozumlej'emıyor, bu konudalu tartısmalara yenı bır boyut getirmekle kalıyordu. Dığer bir deyimls, sinema sanatı açısından tartışmasız bır başyapıt değıldı bu, zayıflıklar, kusurlar içenyordu. Ama Polonya olaylarınm ve ulkede rejıme karşı bir giiç oluşturmaya başlayan Dayanışma'nın tum dıinyada yarattıgı heyecan fılme duyulan ılgıyı artırıyor ve «Demir Adam», Cannes Senlığı buyliK odulünu kazanıyordu. VVasdaj ulkesuun en buyuk onurlarla taçlandırumış bır yuce sanatçısıyöı artık Ülkeiçi sorunları sinemanın boylesıne sıcağı sıcağına tovraması, Ustelık bunu dış dıinyaya yansıtması, ve de bu olaym bir komünist ulkede. geleneksel olarak ıç oiaylarm dunva Jsarıjuoyundan saklandıfı bır tükede meydana gelmesı, kuşkusuz ıktıdar / sanatçı ve ıktidar / sanat ılışküerine dunya çapında jppyenı bır boyut getiren çarnıcı bır uygulamaydı. Ve \Vajda bu uygulamanın en anlamlı örneğini veren bır sanat çı olma onurunu kazanıyordu. Ama yenı gehsımler, Wajda'nın «doknnulmaıh|ı»nı dıkkate almadı ve «Mermer Adam»m ve «Demir Adam»ın yaratıcısı tutJKlandı. VValesa'nın kışısel dostu olan ve partmın tut'jcu kesımı tarafmdan «rejün aleyhine» çalıştığı sık sık ıleri surulmuş bır sar.atçı ıçın, bu, yenı geüşmeler ışığında, belkı de kaçmılmaz bır sonuçtu. PAPANDREU (Baştarafı 1. Savfada) banşı ıstıkra.a kavusturmak ve ikı uıus araondo olası bır ışbırlıgı yapmck o'duğunu ile'i SjrdJ Yunan Ba^bakonı daha once de yaptığı .sTurkiye'nin Yunanistan'ı tehJi ettığı» yolundakı ıddıalarını da y.neleyerek, Baş bokan Ulu&u /u Türktye'nın eskı Başbakanları tarafmdan yapılan acjklanalcrı gozden gecırmeye cağ"dı Andreas Papandreu, «Yunan ho»a sahasının birçok KOZ lürkiye tarafmdan ihlal edildlğlni» de one SJrdu Kıbrıs sor.'niina da değinen Yunan Başriakanı, hukümetın n, adoda 'le Türk ne de Yu ran askeriıTin bulunmcsrnosı gerekt'ğıne ınanaığmı bslirttı ve «Turkiye Basbakam'na, Tur kiye'nin uymadığı BM Genel Kurulu'nun korarlorını hatırlatı yorui» dedı Papondreu oyrıco İki ülke arasında 'şbırlığlnın cKıbns Cumhuriyeti'r.ln boğımsızlığına saygı gosterilmest ve Ege'nin statusunun uluslaıarası onlaşmalar Icınde tanınmasıyla» gerceklesebıipc^rji'v soyledı DİKKAT CEKİLDİ Ote yand'.i KTFD iclşle'ı, Dışışlan ve Savunmo Bakanı Kenan Atakol Kıbns BM Bcrış Gucü Komutanı General Gunther Grraıdl'yı makamına Cağırnrak bır surg gorustu Go ruşmeden sonra yapılan acıkla mada, Atakol'ur Guney Kıbrıs'o yapılan cskerı yığ'nakla ılgıli olarak dıkkotı cektığı b Idırıldı. DHNKTAŞ SILAHLI ÇATIŞMADAN HERKES ZARARLI ÇIKAR LEFKOŞE (ANKA) Boşbakan Bulena ülusu nun Donış mo Meclısı'nde yaptığı va TurkYunan ılıskıler' ıle Kıbrıs sorununu kjusayan acıklamasını «her Jcıaan uyarıcı ve Kıbrıs Turkien ıcin guven verıcı» olarak r telsyen KTf^D BaşKanı ROJT Uenktaş Kıbrıs Too'Mmu adı ıa Turkıye'ye şukraniarını sundu Denktas. ^um tarafının nı^ettern.n go'le gorulur bır sekıl almcıktj oldugunu behrterek «Yunonıs'an ve Kıbrıs Rum ları, yeniden Kıbrıs meselesını sllah zaruv'a halletmeye kalkarsa bundan herkes zarartı Cikacaktır ^akat en bosta ken dilerı zararlı cıkacoktır Bu gerceğı de aniuyan, goren Rum lorın cok o'duğu kantsmdayım» dedı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle