Katalog

19 ARALIK 1981 Cumhunyet 9 «Biz mi anlatanuyoruz» sempozyumu Bir banker nasıl (Baştarafı 1. Sayfada) yale direndi ve mucülerinden para toplamayı sürdürdü. KAVBOLMA VAKTt Piy&le işlerini kısa sürede genişletti. Genel Koordinatörü Kemal Esti'nin açıklamasma göre de «Daha önce beş kurusu yokken Tunalı Hilml'de bir yer. İBtanbol'da bir otel» satın aldı. Ancak her banker gibi kuruluşundan bu yana bir yrlı tamamlayıp. dafıttığı falz yatınlan mevduattan fazla olmaya başlayınca işleri bozulmaya başladı. Kaçmaya karar vermeden bir haîta önce Selanik Caddesinde avuiat abisi îsmall Tongur ile seyahat acentası sahlbi kardeşl Akın Tongur'u yaRina alarak bir basın toplantısı yaptı. Genel Koordinatörü Kemal Esti'nin iddiasına göre «Kardeşleri Pivale'yi kurtaracagız diye nutuklar attılar.» Ancak işlerin (öttikçe köı'Jleşmesi nedeniyle Piyale «kaybolma vatrtlnin. geldiğini aniadı ve 14 aralık gecesi «billnmeyen bir yöne doğru» evinden aynldı. 15 aralık sanahı saat OB.OO'den itibaren bürosuna gelenler kapının açılmadığuu gördtiler. Mudileri «belkl şekeri yükselmiştir» diye bir gün daha beklediler, ancak büro yine açılmadı. 18 aralık sabahı ise büroyu bomboş buldular. Yerlerde yüzblnilk destelerin sarıldigı p«ra kuşaklan, yılbaçı tebrikler:. çeMtli evraklar ve «Çağdas \ile tcin Cinsel Ansiklopedl»s'rin eeşitli fasikülleri bulundu «P.İKYERLERİ RAHATSIZ ETMEYEYtM» İH aralık sabahı saat 10.00'da «olav verine» giden Cumhuriyet muhabiri bomboş bir büro ile tersUaştı. Büroda bankeri arayan bir mudi ile Cumhuriyet rrmf3'.uTi arasında şvı konustrm gpçti. Ne anyorsnnuı efendim? Bankeri. Banker kactı efendim. Vah vah. Kaç Uranız vardı? Adınıx nedlr? Adımı ne yapacaksın kardeş, (enayi memuı parasını bankere kaDtırdl) yaz. Peki efendim. öglen saatlerine dognı mudi sayısının artması üzerine büro tyice kalabalıMastı ve kendisinin Piyale'nin Genel Koordinatörü olduğunu söyleyen kırmiîi ceketii. Dembe gömlekli. sol elinin serce pprmagına «mfiteahhit yttzfigti» diye anüan cinsten tek taşiı pırlanta yüzük bulunan SRkallı bir kişi, mudlieri yatıstırmaya başladı. Banker Piyale'nin 10 milyonunu götürdügünü ileri süren sözkonusu kişi İle Cumhuriyet muhabirl arasmda şu konu?ma geçtl: Slz kaçan Banker Piyale'nin Genel KooTdlnatflriisünüz defcil ml efendim? Vallahi bakmayın öyle süs1U laflara, Sosva! Slgortalarda işçi ztfzüktlyorum. Bank»r Pivale'nin stzin de bir mlktar naranızi götürdüjttinfl sfivlediniz. Kaç liranızı götardü? 10 milyon i$te. Sîz melek misinlı? 10 milyon llranın uötürmü?, burada 150 bln lirası giden vatandaşa «itidal» tavsiye ediyorsunuz. Vallahi efendim altı Ustü para ne olacak. Bu kadar rahat olduğunuza göre 10 mllyonu da rahat kazandınız? Benı tanısanız böyle konus mazsımz. Sizi tanıyorum. Ortadoftu Teknik üniversitesl mewınn MaUye Müfettisi deirM misiniz? Evet. Nasıl kazandmız ba kadar parayr? Tek fcuruş haram yemedim, nele bankerlik işinden beş kunı? almadım . Soyadmız nedir? Esti. Yazmayın benim adırru lütfen. Yazılrnaması için biryerleri rahatsız etmeyeyim. Sizinle UgiU vazacaklanma 8nce bu tehdidinizden başlayacaçım efendim. tNŞALLAH ÇIKAR ORTAYA Banker Piyale'nin kaybolma tşleminin önceden hazırlanarak çevresindeki bazı kişileTce uygulamaya konulduğunun ortaya çıkmasından sonra Cumhuriyet muhabıri banlcerin yafcınlan ile konuşmaya başladı. Piyale'nin Emek, Sekizinci Cadde Muhtan babası LUtH Tongur küçük oglu Banker Piyale konu sunda şöyle konuştu: Geçnü? olsun efendim? Milletimize geçmiş olsun. Kaybolan bir bankerin babası olmak nasıl blr dnygn? Yani ben, şeyimizin, ne bileyim? Bir sok geçirdik işte Q8 yapacagımızı bilmiyorum. Bankerlik şirketinde Piyale'nin evi olarak sizin evin adreslni veriyorlar? Dogru, şlrketi kurdugunda burdaydı, sonra Ayrancı'da ev tuttu glttt. Ayrancı'dan nereye gitti? Ne bileyim kacmış diyorlart Oğlunuıun boşlutnnn hissetmlyor musunuz? Evlat acısı. Ortaya çıkar nu, çıkmaz mı bilmem. Bsnkerliğe ne zaman baş ladı? Bir sene oldu. Parası var mıydı? Vardı. O zaman Piyango'dan bir para çıkmıstı. onunla başladı. Ondan aldı bana verdl benden aldı sana verdi. Sizin de banker oğlunuzda paranız var ıruvdı? Yoktu. Çoluk çocuğu var mıydı bari biçarenln? Yok. bir kan bir kocaydılar. A \ANSA Banker Piyale'nin Aşağı Ayrancı'dald evinde kimseyi bulamayan Cumhurivet muhabiri 16 aralıkta Bahçelievler 6. Cadde 38 numaradaki oyuncakçı dükkâmna gitti. Dükkâna gelenlere, oankeri soranlara ne yanıt verecegi öncpden oSretilen Abide Abacı adlı çalışan Cum huriyet muhabirine şunları söy ledi: Bu magttzanuı sahibi Banker Ekber Piyale Tonrur mn? Bir hafta önce Ozay Agca Bey'e satıldı. Piyale. öasay Beyi tanıyor muydu* Abileri tanıyordu. Kaça sattı. Bilmiyorum. Ekber Bey beni aradı (Abide, dükkânı sattım. yeni sabibl İle anlaş) dedi, ben de anlaştım, bir süre çalışacağım. Ö n y Bey'i nssıl bnlabüirtm? Bilmiyorum. Bu mafaza simdl yansa patronnnnzu nerde bulacafcııua bllmlyor musunuı? Maalesef? Banker. kayboimadan önce haciz gelmesin diye östündekl gavTimenlralleri tanıdıklan na devretme Isleminden haberd»r oldninnnzu biliyorum ve bunu vaıacajtım. Benim bilgtm yok. size bir teîefon numarası vereyim, 231163, bu O.T.'nin telelonu 184393 buradan bulabilirsinlz. Polonya görebild kıerirv bildirmelerine izin verıldiğını, mülakatların ve caşitli kaynak'ara atıfta bulu narak haber vermenin vasok olduğunu duyurdu. • İsvec'in başkenti Stockholm İle Gdansk arasındakı feribot seferleri yeniden başlorken, yarısı ferlbot muretlebatı 56 kişi ittica etti. Ceçıtli karşıloşmalar Icin Isvec'te bulunon Polonya güreş takımındo da 19 kişi isvec'e iltica etti. isvec'e olan ilticoların 200'ii oş tıflı belirtıllyor. • Önceki akşam bir ucok Po lonya'da mahsıjr kalan 127 yabancı Ne birlıkte ParıS'in Oriy havaalonına indı. Aynı ucok ve boş olarak Orly"ye gelen 'kinci bir ucak ülkelerine gerl dbn mek İçin bekleyen 214 Polonyalıyı geriye götürdü. • Varşova'dan New York'a 72 yolcu taşıyan bir ucak Ken nody havaalanına indi. Yolcular Ciceklerle ve Dayanışma sendikosının bayraklarıylo karşılandı. Yolcular her yerde tanklar gördüklerinl. fabnkaların calışmadığmı ve ulaşımın durduğunu söylediler. 9 Vorşova'dan Roma'ya gelen bir LOT ucağmdan inen 61 yolcu, Varşovo'da öğrencılerin dövüldüğünü ve Matovvıce'de 5 madencinirt öldürüldüğunü duyduklarını, ancok bu haberlerln hicbir kaynaktan doğrulanmadığını söyledilsr. Yine bozı yolcular şu anda sadece yabancılann ülkeyı terk elmesine izin verildiğini. grevlerin ise giderek yaygınlaştığını belirttiler. Polonya'da durum (Baştarafı l. Sayfada) Gazetecüerin sorulannın sadece bir kacının Polonya'da işci olarak calıştığını söyleyen Khalof Muharrmad yanıtladı: •Paris mi istcnbul mu? dedi>er, ben iznimı gecırmek ıcin irak'a gececeğimden istanbui dedım» dedi. Muhammod bir bir soru üzerine şunları söy ledi: tPolonva'do her yerde askerler var. Siich sesleri duydum. Ancak herkes işine gelip gıdivordu » POLONYALI ATAŞE: DURUM COK CİDDİ Yolcular arcsındaki tek Polonyalı Ankaro'da görevlı tıca rpt ataşesi Josef Maciaga idi. «Batı lla Polonya arasındaki licarl ilişkller etkilenmiyecektir. Batıdan yardırn beklenmek tedir» diyen Macicga gazeteci lerin ısrarlo Polonyo'daki siyaSı durum (o Mc'li sorularını yonıtlamaktan ceklndi. «Ourum cok clddldlr, önümüzdekl günler ne olacağını göstarecektlr. Ülkemde şu anda cok az işyerinde grev uyçulanmoktadır Catışmalar olu yor ama büyük boyutlardo değil. Bunu dc duyduğum silah sestorine taâlıyorum, görmuş değilim» dlyen ateşe bir Sovyet müdahaiesınin doğuracaâı sonucların neier olacağı yolundokı soruyu yanıtlamadı. Oayanışma lideri Lech VVolesa nin durumu ııe ilgili bir soruvu yanıtlarken d * bilgisi olma dığını belirten Maciaga ısrarla VValeso'nın televızyonda gö rülmediğini siyledı. Bir yabancı ajans muhabırinin sorusu üzerine konuşon Maciaga «askeri yönetimin Türkiye ile olan •konomık lllşkllerde hic bir etkisi otmayacaktır. Bu tüm Batı lclnde gacerlidir» dedi. TÜRK GAZETECİ Polonya'öan gelenier orasındo bulunan gazeteci Orhon Duru havaalomnda bulunan muhabirlerin kendısini tanıyamamasından varariandı. Kendisine yöneltiler. sorutarı önce «dlplomatım konufomam» şek linde yanıtlamcsı tüm gazeîecilerin peşine takılmosına yolactı. Duru'yu izleyen gazete ve r v muhabırıeıı ingılızce söylenen bu söz«ien sonra kendisinden «dlplomatlk de olsa» bazı şeyler oğrenmek istedıler. Başlongıcio oidukco sınrlı görüle.ı Ouru daha sonra sakin bir hovada TRT, Türk gazetecileri bazı yabancı alonsların sorularını yanıtladı. Bu arada Polonyalı turistlerin önceki gür, saat 12.55'de harel'et etmesı gereken ucağı da dün sabaho karşı 04.00'de kalKabildı. Vat^ova'ya hareket eden ucak 136 Polonyalı götürdü. GÖZLEM (Bastaraft 1. Sayfada) demekti Sigara üretiminde tekel kolkarsa. yerlısi ve yabancısı ile özel sermaye bu yüksek sirolu alana elini atacaktı. İstediklori buydu. Ama olmadı; stnır kapılarında ve baknnlık bürokrosılerinde karargâh kurmuş Mafia çeteleri, 12 Eylül 1980 tarıhinden sonra etkinlikierini yıtirince, yerli üretirtıın tüketimi korşıladığı. hatta aştığı 'Yice anhşıldı. Demek sigara fabrikaları gereği gibt cohşsa, calıştırılsa, hic sigara sıkıntısı başgöstermeyecek, sigarada «fason clımları» yapılmoyacak, bu alando dışsatım oianakları bile yaratılacaktı. Şimdi bu «Ihanet ağları» parcalanmış devlet sigcra fabrikalarını üretims sokulmuştur. Gecmiş yıllardaki uygulamaklara bakarsanız. bu bır başarıdır, hic olmazsa, sıgara üretimi alamnda deytet gücü kamtltnmış: sıkmtılar, sıkıntılarla birlikte kuyruklar yokolmuştur. Bu bir başan ise. bu başarı, Tekel Cene Müdürlüğü'nün Tekel Genel Müdürlüğü ile birlikta Gümrük ve Tekel Bakanlığı'nındır... Sigcra üretimi artıp, sıkıntılar, kuyruk'ar yokolunca, sıgara dumanından para kazanmok isleyen özel kesım bir sure sesini kestı; özel sektör bülbuilermn bu Konuda, pek o kodar şakımadıklan da gozlendi. Amo şimdi yeni bir melodi buldular: Gümrük ve Tekel Bakanı yorgundur değişmelidır.. Butün bunlar, sigara konusunda nosıl bır tlhantt» ile karşı karşıya kalındığını göstermektediı Biz. Gümrük ve Tekel Bakanı Sayın Recaı BaturaİD'ı hic tanımayız; kendisi ile karşı karşıya gelmış bıle değiliz. Aynca hekim olmadığımızdan «fizlki yorgunluk» icinde oiup, olmadığını bilecek durumda değılız. Ama sigara üretiminde bakanlığımn başarılı oldugu ıstatlstlk gerceklerle ortadadır. O iaman Gümrük ve Tekel BaKanlığınn kaidırılması, bakanlığının bir kısmını, ışi başmdan oşkın Maliye Bakonlıgı'na boğlanması ve de «yorulmuştur» diye bakan Baturalp'ın değiştirilmesi gibı dedikodtiann özellıkıe özel sermayeci sağ baeında işlenmıs "vrnacı, bizleri biraz düşündürmektedir. Böyle düşünürken belki cok kuşkucu oavranıyoruz, artık orasını pek bilemiyoruz. Böyle mi, ceğil mi? Yakın bir sigora, düşünün. Ama «Malboro» clmastn, Maltepe olsun, Somsun olsun. Sipahı olsun" Alta.i Öymen: Tanıtmak icin ianıfılacak sey varoimaiı Istanbul Haber Servisi Gazetecüer Cemiyeti ile Halkla İlişkiler Derneği'nin. önceki gün îstanbul Sheraton Oteli'nde or taklasa düî.înledigi «Atatürk Dö nemihde Türkiye İmajı ve Türkiye'nin Tanıtılması Sorunları» konulu sempozyuma katılan ga zetemiz yazarlarından Altan Öy men. «Tanıtmak için tanıtılacak şeyin varolması jferekir» dedi. Altan Öymen, diğer adıyla «Biz mi anlatamıyoruz» sempoz yumuyla ilgili görüşlerini şöyle özetledi: «Çok faydalı bir toplan tı oldu. Gonül isterdi ki, Devlet in tanıtma konusundaki yetkili leri. bu lonlantıya daha geniş Blçüde katılsmlar. Örnesin. Er meni konusuna nasıl vaklaşma mız serektiji tartışıldi. Tanıtma konusundaki uyculamalar elcştirildi. Bunlann nasıl diizen lenmesi eerektiçi yolunda önerl ler yapıldı. Tabit, en önemli nokta şu; Ta nıtmak ioin tanıtılacak sey çok önemli. Turiım tanıtması için, sadece deniz. kıım. eüneş yetmiyor. Oteün de var olması jje rekll. Genel Uınıtma irin sariece niyetîer vçtmiyor. Nlyetleri so mutlastıracak işaretler gerekli. Bu isaretlpr varolduktan son ra. ya da varoldujfrı kadarıyla bunlan tanıtabllecek inmn po tanslyeli ülkembdp rrteri kadar vardır. İş. bu in&anlardan akılcı bir oreanizasvon İçinde faydaİBnabümektir. Bunu yapmayro. resmi kunıluşlann dar cerçeresl icine kananıp kalan bir tanıtrna örgütünün basan sansı azdır. Hele basansızlıit mn nedenini «Dünya bize zaten diişman. Türkiye'nin zayıf kalmasını istiyorlar. Bizi dinlemi yorlar. Söyİedlklerimize aldırmı yorlar, gibi hikayelerle izaha çalışmak. başarısıziığa bahane aramaktır.» Ecevit'in (Baştarafı 1. Sayfada) TCK'nun 159'uncu moddesine aykın hareketten dava ccılrmştı. Ankaro Merkez Ceiaevi'nde, 4 avrk hupis cezosını cekmekte olan Ecevit mahkemeye erken saaite getirildi. Adliye'dekı dcktor odosına alındı. Ecevit yerine aıınıp, duruşma başladıktun sonra, Savcı Yaşar Hacıoğ'u, esas hakkındaki goruşunu acıkloyobilmek cin Başkandar. k,sa bir süre istedı. Savcı Yaşar Hacıoğlu. şunları söyledi: «Dosya ıncelenmiştir. Sanık tarafından değişik larihierde işlenen dört ayrı sucun lek bır davada birleştirilmiş olması, yıl sonu olması nedeniyle mah kemelerdekı ve hazırlık soruşturmasındaki işlemin yoğun olması, davanm mahıyetine göre, mahkememizce verılecek olan kararın ılerdeki uygulomalarına örnek olma olasılığının mevcut olması. sanık avukatlarının konuya ilrşkın iddia ve savunmolannırı kapsamı yönünden oldukca değışık ve geniş olması sonığa yükletilen sucun biiimsel suc niteliği taşıması. manevi unsurun kişiye, zaman ve yere göre oluşması, demokratik hukuk devleti yapısı icinde esnek bir yopı arzetmesi. uygulama yönünden, bütün davalarla ilgi li basın hukukunun incelenme sine gerek duyulması bakımmdan, önem taşımaktadır. Gerek duyulmosı bakımlarından incelemenin tamamlanması ko nusunda kısa bir sure talep ediyoruz.» Sanık Bülent Ecevit, buna bir dıyeceği olmadığını bildirdi. Eoevıt'in aviikait olarak Şa hin Mengi. Hcsan Bıyıklı ve Orhart Tosun avukat yerlnde oturuyorlardı. Sanık avukatlarmdan Orhan Tosun, «Biz de kısa blr süreye aynen iştirak edlyoruz. Ancak, TCK'non 159. maddesinin tatbikatı mahkeme de ilk defa yapılmamaktodır. B u yüzden dcvanın bir özelliği olması mumkun değildir» dedi. Sanık ovukatları, duruşma günün 282930 aralık gün lennden biripc alırmasını baş kandan istediler. 14 ocok 1982 günü saat 10.00. duruşma günü olarak saptanınca, Ecevit' in avukatiarı, buna itiraz etlıler. Bunun üzcıine başkan Ab dullah Çelebioğlu, Şahin Men gı'ye, «alın toıih defterini siz karar verin» Jedı. Şahin Mengi, başkana »Estagfurullah» karşılığını vedi. Başkan, 5 dakikadan biroz fazla süren duruşmanın sonunda, duruşmanın 14 ocok 1982 gününe ertelendiğinı acıkladı. Bankerlerin (Bsştarafı 1. Sayfads) yor. Mallye Bakanlıguun bllgilerine göre, «tefecl» tipinde, daha «biiimsel deyimle» belirtüirse «piyasa bankeri» adında para toplaysnların sayısı ikiyüze yaklasıyor. Daha önemlisi, ounlann topladıklan paranın miitan tam 40 milyar liraya ulaşıyor. Simdi. her gün yenl bir Ulas... Her gün yeni bir kaybolma ... İşin özüne bakıldıgında, bankerlik işlemleriyle ilgili olarak bugünkü yasal düzenleme ve yasal yapı içınde «piyasa bankeri» tanımı yok. Borsa ban kerlerinin yasal yapıda yerleri var. Ama, piyasa bankerlerinin yok. Asıl ortadan kaybolanlar da bunlar. Borsa bankerlerinin yasal durumlan. örnegin kuruluşlan. faaliyetleri, tasfiyeleri tıpîu bankalarda oldugu gibı, hukuksal yapı içinde yer alıyor. Ne var ki, piyasa bankerİeri. yani çok daha yüksek faiz vermekte olanlar için, böyle bir durum yok. Dolayısryla, daha bunlarla ilgili yasal yaptırımlara gitmenin güçlüklerinden büe söz edenler var. Son zamanlarda bankerlik işlemleri ne ilişkin iki ayrı yasa çıktı. Biri Ödünç Para Verme Yasası, digeri de Sermaye Piyasaeı Yasası. Ancak, her nedense. belirtilen iki vasada da, «Piyasa Borsa Bankeri» ayrımına ve ounlarm tek t«k tanımlanna gi dilmedi. Ortaya yasal boşluk çıktı. Piyasa bankerleri ortadan kaybolurken, yasal bosluk ortadan kaybolmalarını sanki kolaylaştırdı. O halde, önce ya pılması gereken, yasal boşlugun doldurulması olsa gerek. Yoksa, «Bİ3! bu tür bankerleri nasıl olsa istemtvon». bunlara ne olursa olsun» demek, pek doğru bir tutum olmasa gerek. Yasal tartışmalar bir yana, bankerlerin böyle tek tek ortadan kaybolmalarına «fırs»t» tanıyan olayın başlangıç tarihi 1 temmuz 1980. Yani, faizlerin serbest bıraküdıgı ve bu alanda hiçbir denetime gidUmediği tarih. Aradan tam birbuçuk yıl geçmiş ve şimdi çesitli «müd»hale» eğilimleri görülüyor. Oysa. faizlerin serbest bırataldıgı ve her önüne gelenin kapısma •banker plaketl» astığı dönemde, Maliye Bakanlıgı n«rdeydi?. Faizieri serbest bırakanlar nerdevdl?. Üstelik, «denetim» adı altında Maliye Bakanuğı son yayınladığı bir tebliğ ile «ilanlara s^ m n getirdi. Ve ters bir ls daha yaptı. Çünkü, Uan yoluyla herkes hiç olmazss, bilgi alabiliyordu. Aydınlatıcı nitelikteydi ilanlar. En azından «dofru seçira için» yöntemlerden biriydi Şimdi. bu da kalktı. Uzayıp giden bu tartısınalar arasında, vurgulanması gereken nokta, dar gelirlilerin, emeklilerin. benzer durumda olanlann «aylıklanvla geçinmeleri için harcamalan arasuıdaId farkı kapatmak asıacıyla» faize yatırdıklan paralann ne olacagı?.. Her g«çen gün bir bankerin iflası ya da ortadan kaybolusuna devlet artık herhaide daha fazla seyirci kalamaz. Birbuçuk yıl gellsmeleri bekledikten sonra, mutlaka önce yasal boşluklann doldurulması yoluna eidilmeli, ardından da bunlann faaliyetleri kesinlikle durdurulmalıdır. Aksi halde, iskambU kâgıdı gibi birbirini izleyen iflasların nerelere uzanacagmı kimse kestiremez. Bülend Ulusu (BaşUrafı 1. Sayfada) Hafta içinde Türk basın organlannda çıkan haberlerde Yunanistan'm geçtiğimiz günlerde Kıbns'ın Rum kesimine asker ve silah yığdıgı belirtilmişti. Bununla birlikte ne Dışişleri Bakanlıgı, ne de Milli Savunma Bakanlıgı haberler le ilgili olarak bugüne kadar «doğrudnr» yada «yanlıştır» şeklinde resnıi bir tutum almadı. Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ise yorum yapmamağı yeğliyorlar. Dışişleri Bakanlığında dün düzenlenen olağan brifingte de gazetecüer sözcü Büyükelçi Nazmi Akıman'ı aynı konuda soru yağmuruna tuttular. Büyükelçi Akunan, sorular karşısında ihtiyatlı bir tutum takındı. Ne yalanlama, ne de doğrulama yoluna gitti. Nazmi Akıman bunun yerine, Dışişleri Bakanı llter Türkmen'in Çin'e hareketinden önceki demecine atıfta bulundu ve «Sayın Bakanın sözleri geçerliğini korumairtadır. Bu haberler değerlendirilmektedir» dedi. İlter Türkmen, sözkonusu açıklamasmda Yunanistan'm Kıbrıs'a kufvet sevketmesini haklı gösterecek bir durumun mevcut olmadığını anlatarak, bunun hem uluslararası hukuka aykın olacagmı, hem de yeni bir gerginlik kaynagı oluşturacagını bildifmiş, «Efer haber doğruysa tum bu söylediklerim geçerlidir» demişti. Türkmen, haberleri ne doğrulamış, ne de yalanlamiştı. Bu konudaki haberler KTFD yetkililerince de dofrulanmarruş, bu arada gazetemizin dün kü sayısında Yunanistan'm Ada'ya asker değil, yalnızca muhimmat gönderdifii bilgisi yer almıştı. ABD Baskanı (Bastarafı 1. Sayfada) dedi. Polonya Hükümeti'nin Sovyetlerin bilgisi dışında ve desteği olmoksızın Sıkıyftnetim ilan ettiğine ınanmanın soflık olacağım da kaydeden Reagan, «Biz «af değllizı dedi. Reagan, Polonyo'doki soruniann «iç backı ve müdahal«d«n> uzak olarak çözümienmesi gerektiğıni de belırttı. DİĞER TEPKİLER • Kanada Başbakanı Pierre Trudeau, Polonyaya yardımı durdurmayacaklarını belirterek «Sıkryönetlm bjr ic savaşı önlevecekse kötü blr sey olamaz* dedi. Trudeau, geniş caplı bir catışmanın Sovyet müdahalesini getireceğini söyledi • Federal Almanya Boşbakanı Helmut Schmidt, Polonya'daki gelişmelerden «büyük kaygı» duyauğunu belirtti ve ttüm kolbimle lşcil«rin yanındayım» aedi. • Avusturya Başbakanı Brizno Krelsky de verdiği demette. «Polonya'da Işboşına askeri yönetimin gelmesmin, dürryayı, 2. Dünya Savaşından bu yana tehlıkelı dururna geiirdlfllni söyledi. • ingiHere Dışişleri Bakanı Lord Carrington, «Sıkıyön«tlm ilânındon b*rl Polonya'da blrcok klfl yatammı yitirdl» ded.. • Avrupa Parlamentosu da Polonya'da oloğanüstü du rumun kaidırılmaaı cağnsında bulundu. Avrupa Parlamentosu'nda konuyla ilgili olarak kabul edilen karar tasansında Polonya'ya yiyecek yordımımn devam etmesi istendi. • Londra'da Polonyo Büyükelçlllği önünde yakloşık 10 bin kişi önceki gün Doyanışmo lehinde bir göslerı yaptı. • Vatlkan radyosu önceki gün 36 ayrı dllde yaptıgı yoyındo, Polonya'lı pıskopoeların «ulusal denga Icin, VValesa'nın ••rb««t bırakılmatı gerekti^i» yoıunoa bir cağrı yaptıkkınnı kaydettl. • Stockholm'da da 7 bin kador kişi. Dayanışma tider lerinin ve diğerierinin serbest bırakılrnası İçin Polonya Buyükelclliğı önünde bir protesto gösterisi yoptı. • ispanya MiMet Meclisi, Polonya'da «Kamu özgürlüklerinin zoria askıya alınmasını» kınayan bir karar tasarısını kabul eU\. • DaYanışrrKi Sendikası basın sözcüsü Stefan Trzins ki, Stockholm'de verdiği bir demecte, Batı Avrupa'dakl dayanışma komitelerinln bir Avrupa DaYanışma komitesinde birleşeceğini söyledi. 42 bankaya (Başurafı 1. Sayfada) temmuz 1981 tarıhli 2495 sayıiı yasanın 3. maddesine göre aiındı. üzel güvenlik teşkiıatı kurma hakkı tanınan bankalar, genei müdürluiıeri iıe şu belerıni kapsayacak şekilde ve yabancı banka şubelerinae özel güvenlik teşkilatı kurulmasına Sıkıyöneıim h.omutanıuclarının istekleri dikkate alınıp, görüşleri degerlendirüerek, ozeı güvenlik teşkilatı ile ll Koordizıasyoa Kurulıaıı run tes piti ve Içışleri Bakanlığı'nın onayıyla oeıırlenecek şubeler harıç olmaK üzere milli ve>a yabancı tüm banka şubelermde yeterli sayıda koruma personeli bulunüurulacak. Milli bankaJardan genel müdürlükleri ile şubelerinde ve yabancı banka şubelerinde, özel güvenlik teşkilatı l l Koordınasyon kurullaruıca Sıkıyöne tım Komutanlıklarının görus ve önerileri dikkate aUnaraK saptanacak ve özel güvenlik. örüemleri aldınlacak. üzel gavenlik teşkilatı kurabilme hakkı tanınan bankalann adları şoyl» sıralaruyor: Akbank Genel Müdürlüğü (Fmdıklı), Anadolu Bankası Genel Müdürlüğü (Beyoglu), Arap • Türk Baokası Genel Mü dürlügü (Elmadag), Kanko Di Roma tstanbul Merkez Şubesi (Bahçekapt), CiUbank NA. Türkiye Merkez Şubesi (Abdi İpekci Cad. No. 63 Maçk»), Çaybank Genel Müdürlüğü (Klze), Demirbank Genel .vıüüurlüğü (Karaköy), DenizcUik Bankası Genel Müdürlüğü (Ka raköy), Devlet Yatırım ve sanayt tşçi Bankası (Kızıiayl, Egebank Genel Müdürlüğü (İzmir), Eskişehir Bankası Genel Müdürlüğü (Eskişehir), EUbank Genel Müdürlüğü (Sıbhiye), Hisarbank Genel Müdürlüğü (ZincirUkuyu), Holantse Bank Üni. N.V. Îstanbul Şubesi Müdürlüğü (Beyoglu), İktisat Bankası Genel Müdürlüçü (Mecidiyeköy), 111er Bankası Genel Müdürlüğü (Opera Ankara), istanbulBankası Genel Müdürlüğü (Beyoglu), Istanbul Emniyet Sandığı Müdürlüğü (Cağaioğlu), Işçi Kredi Ban kası Genel Müdürlüğü (Kayseri), Kocaeli Bankası Genel Müdürlüğü (İzmit), Milli Aydın Bankası Geneı Müdürlüğü (Ay dın), Ortadoğu tktisat Bankası Genei Müdürlüğü (Sirkeci), Os tnatüı Bankası Genel Müdürlü ğü (Karaköy), Pamukbank Ge nel Müdürlüğü (Beyoglu), Sümerbank Genel Müdürlüğü (Llus), Şekerbank Genel .uüdürlüğü (Sıhhiye), Türk Dış Ticaret Bankası Genel Müdürlüğü (Harbiye), Tnrk Ticaret Bankası Genel Müdürlüğü (Bahçekapı), Türkiye Bağcılar Bankası Genel Müdürlüğü (Gündogdu • İzınir), T. C. Merkez Ban kası İdare Merkezi (Llus), T. C. Zjraat Bankası Genel Müdürlüğü (Ulus), Türkiye Emlak Kredi Bankası Genel Müdürlüğü ( l l u s ) , T. Garanti Bankası Genel Müdürlüğü (Beyoglu), T. Halk Bankası Genel Müdürlüğü (Ulus), T. Imar Bankası Genel Müdürlüğü (Karaköy). T. Iş Bankası Genel Müdürlügü (Kavaklıdere), T. Öğretmenler Bankası Genel Müdürlüğü (Bakanhklar), Türkiye Tütünculer Bankası Genel Müdürlüğü (İzmir), Türkiye Vakıflar Bankası Genel Mudür lüğü (Kavaklıdere), Uluslararası Endüstri ve Ticaret Bankası Genel Müd. (Karaköy), Vapt ve Kredi Bankası G«neJ Müdürlüğü (Beyoglu), Amertcan Express Bankası Genel Müdürlüğü (Beyoglu). MSP davası (Ba$Urafı 1. Sayfada) lece lddbuıamenln bu iddiası boslukta kaunıstır» dedi. Battal ve BUyükkörükçü de Hatip'in sözlerine katıldılar. Erbakan'ın Mekke konuşmasına iüşkin Askeri Savcüığa ya zılan yazıya yamt verilmedigi ve Sakarya ile Bursa konusmalarina ait bilirkişi rapoTİannın gelmediği görüldü, Aynca Şevket Kazan'ın Stuttgart ve Rotterdam'da yaptıgı belirtilen dava konusu konusmalanyla ilgili tanık dinletme istemi reddedildi. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi. Tiner yerine gazyağı satanlar ele geçirildi İZMİR, (Curnhuriyet Ese BüTOSU) Belediye ekiplerince ya pılan kontrollerde gıda madde lerinde bazı eksiklikler bulunur ken ,bu arada yurttaşlara «Tiner» olarak satılan boya madde lertnde gazyagı oldugu ortaya çıkanldı. MtLU PİYANGO u Îstanbul Barosu Yıllık Genel Kurulu 19 Arabk 1981 Günü Saat: 10'da Spor ve Sergi Sarayında yapüacaktır. YILBAfl (Bastarafj 1. Sayfada) çullann normale dönü$türülmesi işleminin ABD yönetimine uymadagmı da bildirdi. ABD Kongresi geçen salı günü Polonya'ya asker göndermesi halinde Sovyetler Birliği ile ticaretin boykot edilmesinı öngören bir karar tasarısını kabul etmisti. «BATI KAN GÖLt) tSTÎYOR» Ajans aynca Batıyı da suçlayarak batı ülkelerinin «Poionya'da «kan gölü» oluşmasım umut ettiklerini» öne sürdü. • Yugoslavya'nın büyük gazetelerinden Barba, Polonya'da kı gelışmelerin dofu batı yumuşamasım sona erdirebüeceğini, istikrarı ve güvenligi bozabilecegini söyledi. Gazete yorumunda, «Polonyanın sorunlanndan hiç bi" sıkıyönetim koşullarj alttnda çözum'enemez. Şimdi en onem li sorun ışçi sınıfınm ve demokratik giiçlerin, bürokratik ve doğmatik modele k a rşı mücadele etmeleridlr» dedi. Ajans aynca Polonya'daki açırı kanatlann ABIVnin emriy le «sllahlı darbe» hazırhgında olduklarını ileri sürerek ABb yönetimini Polonya'da ayaklantna yaratmak için Vatikan'ı kullanmakla suçladı. • TASS, ABD yönetiminin Polonya'y a gıda yardımını durdurma karannı da «kargaşa ve anarsiyi» yüreklendirme olarak niteledi. TASS ÇEKİLİ$İNDI DEV Çağdas Avukatlar Grubu aday listesi Yönetim Kurulu Adaylan: 1 2 3 4 5 Mesut Ozansü Fevzi Hakkı Esatoğlu Nermin Aksm Turgon Arınır Bekir Doganoy Türkiye Barolar Birliği Delegeleri: 1 Orhan Apaydın 2 Etem Kodamartoğlu 3 Merih Sezen 4 Ahmet Hamdi Sayar 5 Necla Fertan Ertel 6 Gülcm Çaylıgil 7 .Ekrem Ozkunt 8 Nebil Varuy 9 Hayaar Özdemir 10 Aydın Ayboy 11 Alp Selek 12 llhan Özbay 13 Rohmi Erdem 14 Ali Turgan 15 Aytekin Kotll 16 Hıdır Benzer 17 Necati Ertürk 18 Turgut Kazan 19 Metin Kumbasar 20 Halil Azerl 21 Aysel Baykal 22 Hüseyin Onur 23 Medet Serhat 24 M.Kemal Kumkumoğlu ve yüzlerce kişiye de! Disiplin Kurulu Adaylan: 1 2 3 4 5 Hasan Basri Akgiray Turgay Ünal Dursun Ali Aydın Yılmaz Yavru Güner Sönmez Denetleme Kurulu Adaylan: 1 Nurel Pirgun 2 Adnan KıniK 3 Hüseyin Özdemir 1 Tolat Mete 2 Ali Polat Hesap Müfettişi Adaylan: NOT: Sayın Meslektaşlarımız 19 Aralık 1981 Cumartesl flünü (bugün) Saat 10aan evvel hazır bulunmanızı rica ediyoruz. Cağdaş Avukatlar Grubu Saygılanmızla...