17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 4 29 EKÎM 1981 13.55 18.25 18.30 19.00 19.20 19.40 19.55 20.05 20.30 20.50 21.05 Kuran'ı Kerım ve Türkçe açıklamasından sonra şehitlik ve gazilik uzerine bir konuşma yayınlanacak CUMHUKIYET BAYRAMI TÖRENLERİ NAKLEN YAY1NI HABERLER ÇOCUK TATLI KAHRAMANLAR TÜRK HALK MÜZİĞÎ İNANÇ DÜNYASI u Eserler'i yayınlamak ölen sairler kadar yasayanlar için de gerekli Doğan HIZLAN Türk okurunun kitap bulma konusunda yıllardır çözümlenemeyen bir derdi vardır. Bir yazarın, bir şairin kitaplarını toplu halde bulamamak. Sözgelimi bir edebiyat öğretmeni, öğrencisine bir görev vermişse, öğrencinin bir yazarın, bir şairin bütün kitaplarını bulabilmesi rastlantılara bağlıdır. . Ankara Caddesinde başlayan serüveni Sahaflar Çarşısı'nda son bulacaktır. Bu açıdan yazar ve şairlerin toplu eserlerinin yayımlan ması gereğini her zaman savunmuşumdur. Toplu Eserler girişiminin, ölen şairler kadar, yasayanlar için de gerek li olduğunu söylemeliyim. Önceki yıl aramızdan ayrılan Türk şiirinin ustalarından Behçet Necatigil'in Bütün Eserleri yayımlanmağa başladı. Bütün Eserieri'ni basıma Ali Tanyerl ile Hilml Yavuz hazırlıyor. Hümi Yavuz'u okurlarımıza tcınıtmağa gerek yok. Ali Tanyeri'den söz edelim. Ali Tanyeri, Eğitim Enstitüsü'nde edebiyat ö$retmenliği yapıyor, nice öğrenciye Türk edebiyatını öğretmiş onun seçkin ürünlerınden nasıl tad alınacağı konusunda beğeni ölçüleri sunmuş. Özellikle eski şiirimizi çok iyi bilen bir kişi. Behçet Neoatigil'in de en yakin dostlarmdandı. Necatigil'in cumartesi geoelerine katılan üc dostundan biriydi. (İkin cisi de ünlü hikâyeci ve çevirmen Kâmuran Şipal). Taneri ve Yavuz, şiirleri, kitaplardan yeni basıma aktarrnakla yetinmiyorlar, dergilerde ilk yaymlanışını Behçet Ne catigil'in notlarında varsa düzeltilmişini karşılaştırıp «eleştirel bir basım» ortaya koyuyorlar. Behçet Necatigil'in şiirleri yalnızca bir şairin gerçekten Türk şiirine damgasını vurmuş ürünleri olmak açısından önem taşımaz. İyj şıir olmaları onların düzeylerini anlatmakta yeterli bir deyim değiidir. Başlangıcından bugüne Necatigil"n şıırini izleyerek okumak, Türk şiirinin gelişim çizgisini izlemekle koşut sayılabi lir. Onda Türk şiirinin her serüveni ner değişme sancısı hafif ürperfıler halinde de olsa kendinj duyurmuş ama Ne catıgil kişılığinm bünyesinde erimıştir. Akımlara açık bir şıirdir ama akımların ardına takılmayıp onları denetim altı na alan bir şiirdir. Türk şiir geleneğinden her şairin yararlanma zorunluğunun oranını Necatigıl şiıri kadar sağlıkla saptayan şıire az rastlanır Türk şiirinde.O, gelenekte yaşayanla bugünün modernini aynı potada erıtebilmiştir. Şiirin modern bir kadar okur da emek vermetıdir kj şıirden tad alınabüsin. Kimi şairier vardır, yalnızca şıir s/azarlar, şiirleri iyidır, başarılıdır, bununla yetinırler. Şıirlerıni nasıl kurduklarını şi ır kuramını nasıl oluşturdukla rını, şıir denilen nesneyi nasıl Duyarlıkla bılmcin, toplumsallıkla bireyselliğin birbirlerıne omuz vererek şıir yarattıklarını Necaı.gil kanıtladı. O bir aktar dükkânında şifalı bir ilaç yaratan aktar gibi, şiirın bmbır çiçeyini, dünya şiirinden ve Türk şiirinden derledi, damıttı ve şiir balını ortaya koydu. Ai' şa;re rastladım, onun kadar geno şairleri izleyen, onların yaptıklarını dsğerlendi ren, kimsenin şiir hakkını yameyen. Şiirin hassas terazisin de hei'kesj tartardı. Behçet Necatigil'i bllenlerin, okumuş olanların da Bütün Eserieri'ni yeniden özenle incelemelerini isterim. Başlangıçtan son şiirine kadar bir şairin şiir çizgisinl izlemek, özellikle Necatigil'in şiir gelişimini izlemek bir şiirseverin, bir Türk okurunun asal görevleri arasında sayılmalı. Dileğimlz Bütün Eserleri an layışının, yayınevlerince uygulanması ve benimsenmesidir. ATATÜRKÇÜLÜĞÜN ALFABESİ İihan Selçuk. Çağdaş Yayınları. 150. ilra. Koşe yazılannda her zaman Atatürkçülüğün «geriye kapalı, ileriye açık devrimcilik» niteliği taşıdığı savını da ileriye süren İlhan Selçuk, Cumhürıyet'te yayınlanan yazılarından bir bölümünü «Atatürkçülüğün Alfabesi» adı altında topladı Selçuk, 12 Eylül'den bu yana yazdığı Atatürkçülükle ilgili yazılardan yaptığı toplamın başına yazdığı önsözde, Atatürk yayınları için bakın ne dıyor: «Atatürk'ün 100. doğum yılında göze çarpan bir yayın etkinliği var. Ama ne yazık ki, 'yayın etklnliği var' tümcesinln altını hemen çizerek bir acı gerçeği de vurgulamak gerekir.... çok kitap çıkıyor. Bunların çoğu içerlkten yoksun yayınlardır.» Atatürkçülüğün nasıl sürekli bir gelişmeyi içerdiğinl, devrim mantığı içinde kanıtlayan yazılar. Aydınları Atatürkçülük üze rinde düsünmeye, tartışmaya çapıran ürünler. Ankara TV Belgesel Programlar Müdürlüğünün hazırladığı programda, İstanbul'un işgal edilişinden Cumhu riyetin ilanına kadar geçen olaylar özetlenerek anlatılı yor. Cumhuriyet fikrinin işlendiği programda Cumhuriyet sonrası yapılanlar, Atatürk'ün kendi sesinden ve görüntüsünden ekrana getiriliyor. Programda yer alan solistler ve parçaiarı lahattin Alpay «Emmioğlu», Aynur Gürkan «Mendil serdim sicime», Erkan Sürmen «Erzurum ovaları», Zekai Tuncc «Alın yazımsın», Gönül İpek«Keklik dağlarda çağıldar», Güler Tacer «Böyle kaç yıl geçecek», Aysel Mutlu «Çubuğum yok yol üstüne uzatam», Kutlu Payaslı «Sen neş'eden haber ver». Ayrıca TÜFEM Halkoyunları grubu Atabarı, Silifke Gerali Papuri Harkışta oyuniarını sergüeyecek. YurttanDünyadan TRT Haber Merkezi'nden Altan Aşar ve Ali KırcarTın hazırladıkları programda son günlerin ilgınç vtj dış olaylarına yer veriliyor. Programda, ele alınacak konular arasında 2 kasım'da İzmir'de toplana cak. İkınci İktısat Kongresi hazırlıkları, ekonomik durum ve Polonya'daki son gelışmeler de bulunuyor. MARŞLAR UYKUDAN ÖNCE HABERLER HAVA DURUMU CUMHURÎYET Behcet Necatigil, Bütün Eserleri 1, (Siirler) Cem Yayınevi, 300 lira ilmi simya olduğu gerçeğini hiç unutmamıştır. Türk şıir geleneğini bilmeyenin Necatigil'i anlaması zor dur hatta olanak dışıdır. Ama o çoğu düzyazılarında, şiir üs tüne notlarında, konuşmaların da kendl savını «Muhkem»leş tirmiştir. Şairin verdiğı emek algıladıklarını düzyazı biçimin de yansıtmazlar. Necatigıl, sağlam bir şiir kuramının nasıl kuruiduğunu göaterdl. O açıdan şüri kadar şiir dışı ya zılanyla düz yazılarıyla da kendinden sonraki kuşağın ça lışmalarında yol göstericl Ol O «SÖZ MECLİSTEN İÇERİ...» 21.35 SOLİSTLER GEÇİDİ diı. 22.20 HABER PROGRAM 22.55 HABERLER # Uğur Mumcu. Tekin Yayınevi. 125 İlra. Parlamentoda hangi sözler gündemdedir? Milletvekilleri birbirlerine hangi «incellkli» sözlerle hitapederler? Kızgınlıklarını nasıl yansıtırlar? Uğur Mumcu, ince alayla bezeli anlatımıyla Meclis tutanaklarından yaptığı seçmeleri yayınladı. Mumcu, derlemesinin başında yer alan Bir Küçük Söyleşi'de amacını, niyetini sergiliyor: «Parlamentolar toplumların aynalarıdır fiözü na ölçüd* doğrudur, bilemem. Belki bir bakıma doğrudur; parlamentolar, toplumlara, gökten zenbil ile düşmez, milletvekilleri, senatörler, toplumların Içinden çıkar; parlamento bu bakımdan bir ayna sayılabiür.» Mumcu'nun böyle başlayan açıklamalar zinciri gerçekten bir gülmece yazısının bütün ögelerlne sahip. Clddi İle cıddi olmayanm bileşimini her zaman ustaca başarmıştır Mumcu. Özellikle bu kitabında, bu niteliğine üstün bir örnek veriyor. Mumcu, siyasal tarihimizin nerden nereye geldiğinin nedenlerini hem usta bir hukukçu hem de usta bir yazar olarak açıklıyor. Milletvekilleri arasında geçen konuşmaiarın, ülkenin dertlerini dile getirmede kullanılan terminolojinin düzeyini bu yazılarda izleyebilirsiniz. Lumpen burjuvazinin durumunu öğrenmek için okunması gerekli bir kitap. RADYO TRT I VE TRT II CUMHURİYET BAYRAMI NEDENİYLE ORTAK YAYIN YAPIYORLAR. 5.10 Ezgi Kervanı, 5.30 Şarkılar ve Oyun Havalan, 6.00 Kısa Haberler, 6.02 Türküler Geçidi, 6.30 Köye Haberler, 6.30 Günaydın Bayram Özel Prograım, 7.30 Haberler, 7.40 Davut Zurna ile Oyun Havaları, 7.50 Reklam Spotlan, 8.00 Türk Sanat Müziği Bayram Özel Programı. 8.30 Atatürk'le birlikte, 8.45 Anıtkabirden naklen yayın, 9.15 Zeybekler, 9.30 İçimizdeki 29 Ekim, 9.50 Marşlar, 10.00 Kısa Haberler, 10.02 Devlet Adamı Atatürk, 10.17 Rumeli Türküleri, 10.30 Türk Halk Müziği Bayram Özel Programı, 11.00 Kısa Haberler. 11.05 Atatürk'ün Devlet Anlayışı (Programm diğer bö lümleri 3031 ekim tarihlerinde TRT II'de saat 1415.00'de yayınlanacak), 11.20 Solistler Geçidi, 11.45 Atatürk ve Cumhuriyeti Kuranlar (4 bölüm, 3031 ekim ve 1 kasım tarihlerınde 11.4512.00 saatleri arasında TRT Il'de yayınlanacak), 12.00 Kısa Haber ler, 12.05 Yurttan Sesler Bayram özsl Programı, 12.30 Beraber ve Solo Şarkılar, 12.55 Reklamlar, Rad yo ve TV programlan, 13.00 Haberler, 13.15 Türk Sanat Müziği, Oyun Havaları, 13.30 Kahramanlık Türküteri, 14.00 Ankara Hipodromundan naklen ya yın, 15.30 Türkçe sözlü hafif müzik, 16.00 Kısa Haberler, 16.05 Ankara Radyosu Çok Sesli Korosu, 16.30 Ttirküler ve Oyun Ha vaları. 17.00 Şarkılar ve Saz Eserleri, 17.30 Din ve Ahlâk, 18.00 Kısa Haberler, 18.05 Erkekler Faslı, 18.30 Atatürk ve Devrimleri 1. Bölüm (2. Bölüm 30 ekim cuma günü saat 10.15'de TRT Il'de yayınlanacak), 18.45 Marşlar, 19.00 Haberler, 19.30 Solistlerden Seçmeler (Türk Sanat Müziği), 20.00 Cumhuriyetimiz, 20.30 Türkçe Sözlü Hafif Müzik, 20.45 Türküler, 21.00 Kısa Haberler, 21.02 Radyo Tiyatrosu (Yanyana adlı oyun), 21.43 Hafif Müzik, 22.00 Kısa Haberler, 22.05 TUrk Sanat Müziği Bayram özel Prograrm 22.30 Türküler ve Oyun Havaları, 23.00 Haberler, 23.15 Türkçe Sözlü Hafif Müzik, 23.45 Şarkılar, 24.00 Kısa Haberler, 00.05 Türk Bestecilerinden Çok Sesli Müzik, 00.55 Günün Haberlerinden özet> ler, 01.00 Program ve Kapanış, 01.00 05.00 Gece Yarısı. TÜRKİYE'DE ROMAN VE TOPLUMSAL DEĞİŞME Hasan Hüseyin, ödülünü Füruzan Toprak'tan ali yor. (Fotoğraf: Ender ERKEK) Toprak Siir Ödülü,, Hasan Hüseyin e verildi Sanat Servlsi 1981 Ö. Faruk Toprak Şiir Ödülü Istanbul Tabip Odası Konferans Salonu'nda yapılan törenle Hasan Hüseyin'e verildi. Füruzan Toprak'ın açış konuşmasıyla başlayan törenae Sennur Se.:er, O. Faruk Toprak'ın Atatürk ve Kurtuluş Savaşı ile ilgili şiirlerinden ve öteki ürünlerinden örnekler sundu. Edebiyat Tarihçisi Şükran Kurdakul da yaptığı konuşmada Toprak'ın şiir anlayışını vurguladı, insan kavramına bağlı onderlerden, şairlerden olduğunu söyledi, gunümüz insanının iç ve dış dunyasını yansıtmadaki becerısini, genç kuşak üzerinde etkısi bulunduğunu anlattı. Kurdakul, «ö. Faruk Toprak yaşadığı çağın somutu içinde bir kafa yapısına sahlp cağ daşlık kazanmış şairlerimizden di.» dedi. Ödül töreninde konuşan Adnan Özyalçıner de 1940 kuşağını kısaca anlattıktan sonra O. Faruk Toprak'ın halkçı, insancı bir tavrı olduğunu, insancıl şiirin kavgasını yaptığını, şiirinin yaşamla atbaşı gittiğlni söyleyerek, dünyaya bakışında kötümserliğe ve umutsuzluğa yer olmadığını be lırtti, <'Toprak dünyayla birleşen bir memleketçlydi. Doğa sevglsl / yaşama bağlılık / ge leceğe güven şiirinin saçayağını oluşturuyordu. Ürünlerinde folkiorik ögeleri de görüyoruz,» dedi. Törenin son bölümünde ödül sahıbi Hasan Hüseyin kürsüye gelerek şiirlerinden örnekler okudu, Hasan Hüseyin, ödülünü Füruzan Toprak'ın elinden aldı. # Fethi Naci. Gerçek Yayınevi. 400 İlra. Fethi Naci'nin daha önce roman üzerlne dergilerde yayınlanan deneme, inoeleme ve eleştirileri yılın edebiyat tartışmasının doğmasına yol açmıştı. Fethi Naci'nin 100 Soru dizisinde çıkan kitabı Roman Nedir sorusuyla başiıyor, Türk romanlarının konularıyla son buluyor. Türkiye'de Roman ve Toplumsal Değişme, Turk romanını edebiyat tarihi bağlamı içinde değerlendirirken bugünün eleştirel gözü ile de irdeliyor. Toplumsal değişme ile roman arasındaki koşutlukları sergileyen çalışma, romanımıza özgün .bir bakış açısı getiriyor. Üzerinde durulması gerekli, roman tartışmalarına yeni boyutlar getırecek bir çalışma. Hasiet Soyöz. Çizgili Yayınlar. 50 lira. Küçümen'den okurların tanıdığı Hasiet Soyöz, Deli Gücük adlı masalı hem yazmış hem resimlemış. Deli Gücük, masal dünyasının oîağanüstü güçLerine sahip kısilerle, olağan kişile rin birlikte yaşadıkları bir serüveni dıle getiriyor. Deli Gücük'ün yardımıyla Şehzade gene sevdiğine kavuşuyor. Anlatımıyla çizgisiyle ilgj çekici bir masal. A Hasan Hüseyin. Bilgi Yayınevi. 125 lira. Hasan Hüseyin'in son şiir kitabı Filizkıran Fırtınası ömer Faruk Toprak Şıır Ödülü'nü kazandı. Hasan Hüseyin bu kitabında da halk şiir geleneğimizi özümleyip, okuru saran, yalın, aüssüz ama nıtelikli bir şiir anlayışını sergiliyor. Hasan Hüseyin, şiirlerinden çoğunluğun tad almasını isteyen bunun için de okuruna yalınca seslenen şairlerimizdendir. «İşsiz de tad almalı benim şiirimden, Işini sevmeyen de» Jiyor. FİLİZKIRAN FIRTINASI DELİ GÜCÜK Piyanist Ergican Saydam yurt dısında dörf basarılı resital verdi •»Sanat Servisi Piyanist Er gican Saydam Dışişleri Bakanlığı'nın nımayesiyle Altmühltal Müzik Festivali çerçevesinde Schloss Eggersberg, Darmstadt, Ljubliana ve Rijeka'da 'dört basarılı resital verdi. Ergican Saydam'ın Ulvi Cemal Erkin, Prokofief, Mozart ve Chopin'den yapıtları yorum ladığı resitaliyle ilgili olarak Darmstadt günlük gazetesinde yayımlanan eleştiride özetle şu görüşlere yer verildi: «İstanbul'da doğan Wührer'le Mannheim ve Münih'te eğitim gören ve konsevatuvar hocası olan Ergican Saydam'a çağdaş müzik özellikle yakışıyor. Düşünen ve dııygulu bir çalış tarzı olan Fligran bir sanatçı tanıdık. Vatandaşı Ulvi Cemal Erkin'in özellikle 'Dere cik, halk dansı ve şarkısı' gibi sanatkârane bestelennıiş minyatürler ile Türk folkloruna yaklaştık. Aynı kalite ile Saydam Prokofief'in yapıtlarım saygi verici biçimde yorumladı. Bu eserler arasında yer alan Mozart «Do Majör Sonatı» nda parlak triller ve berrak bir çalış, Mozart'ın Hammerklavier'in elyakışır biçimdeki dinamik ile dinleyiciyi etkiledi ve hayran bıraktı. Chopin Scherzolarda biraz güç eksikliği ve ağırlık bulduk. Ama, kusursuz çalındı. Özetle Darmt stadt sahnesini zenginleştiren bir koııser. Kalabalık dinleyici nin coşkun alkışı dört bis parçası ile ödüllendirildi.» Beklemenin bedeli ANKARA, TRT'de bugün en ve rimli olabılecek elemanlara sorun, «hangi işte çalışıyorsun?... ne yapıyorsun?...» diye, size hemen bir sozcükle yanıt verecektir: «bekliyoruz..» Bir söylentiye göre TRT'de yaklaşık 300 kışinin görevine son verilecektir.. Bir başka söylentiye gore TRT'de bir zamanlar özerklik mücadelesine katılanlar sürülecektir.. Bir üçüncü söylentiye göre de «eskiden dernek işleriy le uğraşaniar» daha onceki dönemlerde kızağa cekilmiş olanların başka kurumlara kaydırılacağını da TRT yet kilileri açıklamıştı. Söylentilerle açık lamalar şimdi birbirine karışmış ve TRT'de herkes bir beklenti dönemine girmiştir.. Aynı durum, yaratıcılığın bu blçimde baltalanmaması gereken Devlet Tiyatrolarında da var.. Eski uygulamalarda yıtirdikleri yasal haklarını mahkeme kararları ile geri alan ve bir önceki Genel Müdürün değişrnemesi için mücadele etmiş olan kimi tiyatro sanatçıları da cezalandırılırcasına Anadolu'ya gönderiliyorlar. Anadolu'ya git mey© kimse karşı değil. Ama oraya mı atanıyorlar, yoksa geçicl olarak mı gidlyorlar, bir bilen yok. Bu sanatçılar da gerçek durumlarını öğreninceye değln bekieyecekler. Bir görevli beklemeye daha başka yollarla nasıl yöneltilir?... TRT'den somut bir örnek vermek istıyorum. Yapımcılardan Aslan Alp, Ertan Somunkıran, Mihrıban Tanık, Tuncer Güven, ve Mehmet Bayrak yayınla öoğrudan doğruya ilişkili görevlerinden alınıp TRT Eğitim Dairesine atanıyorlar. Burada yeni eleman yetiştirecekler.. Onların vereceği dersler ve bu derslerin çizelgeleri TRT'nin üst basamaklarındaki yetkililer tarafından da onaylanıyor.. Ama o ne?... Yine yukarıdan ge len bir telefon emriyle bu elemanların ders vermelerl son anda engelleniyor.. Bir kez bu elemanlar yıllarca emek verdikleri yayıncılıkla ilişkili görevlerin den niçin alındılar?... Hadi dlyelim ki, yeni elemanlar yetiştirerek kuruma bir başka biçimd© yararlı olmaları düşünülmüş.. O halde bırakın ders versinle^r. Hayır, ne yayıncılık yapsınlar, ne de ders verslnler. TRT'nin seçtıği yol Mahmut T. ÖNGÖREN bu. İlk kez görevlerinden alındıkları za man, bu elemanların Danıştay'da açtık ları davada TRT kendini savunmak içın ne demiş, biliyor musunuz?... «Bunlar deneyimli uzman kişiler olduk ları için, ders vermelerini sağlamak amacıyla, hepsini TRT Eğitim Dairesine atadık» ama şimdı bu «deneyimli uzman kişi!er»in TRT'de yaptıkları birşey var: beklemek.. Bu bekleyişin neye yol açtığını ise radyo ve TV yayınlarında açıkça görmek mümkün: niteliksizlik.. Aynı du rumda daha pek çok TRT elemanı olduğunu biliyoruz. Belki bugünkü TRT yönetimi bu yararlı elemanların büyük bir çoğunlüğunu şu ya da bu yolla harcamayı başaracak, ama onların ye rini uzun yıllar dolduramayacak, radyo ve TV yayınlarında günümüzde görülen fukaralığı asla yok edemeyecek ve boylece de TRT'den beklenen aemokratik görevlerin yerine getirilmesi de bir türlü sağlancımayacaktır. Ama elbette sağduyu içeren bir davranışla bu elemanların harcanması önlenirss o zaman başka.. Günün Bulmacası M 4I 1 2 3^ K 1 234 5 6 7 8 9 5 i I B 6 7 8 •a 9 r J I • ı u Yalcın Davran: Bu yıl Rönesans yılım olacak ANKARA (UBA) Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Yalçm Davran kurumun bu yıl «Rönesans yüı»nı yaşayacağını söyledi. Devlet Opera ve Balesi'nin ayrıca repertuvar, salon, mali bütçe yabancı sanatçı getirtilmesi gibi sorunlarıyla ilgili olarak görüşlerini aktaran Yalçm Davran Devlet Opera ve Balesi'nin 1 kasımdan itibaren İzmir «Elhamra» Opera binasında hizmete gireceğini de açıkladı. Davran, konuya ilişkin olarak verdiği demeçte. uzun süreden beri onarımda olan binanın sahne düzeninin yetersız olmasma karşın bu binanm bir süre temsiller verilmek üzere kullanılacağmı ve ilk temsilin 1 kasım ta rihinde Nüvit Kodalh'nın Ebru Balesi ve Atatürk Oratoryosu başlayacağını belirtti. 2 kasım tarihinde ise, G. Dönizetti'nin «Don Pasquale» adlı operası sergilenecek. Davran, «1958 yılından bu yana Konak Meydanı'mnda sahipsiz kalmış olan opera binasının yakın bir süre içinde tamamlayacağız ve bu yıl Elhamra Opera binasında, İzmir Devlet Senfoni Orkestra sı'nm eşliğinde Ankara ve tstanbul'dan ufak korolu opera ları ve ufak baleleri tzmirli seyircîye sunacağız» dedi. Yıllık repertuvarı sürdürme nin zor olduğunu, yabancı sanatçıya gerek duyulduğunu ama vabancıların teklif edilen ücreti çok komik buldukları için gelmek istemediklerini açıklayan Davran konuya ilişkin sunları söyledi: «Yalnız sanatcı bulmakta değil, rejisör Retîrmekte de zorhık cekivoruz. 57 bin lira ftdeyehîldiğinıiz en yüksek ücret. Batıhlar bu ücret karsılıçınria çahsmak istemiyorlar bizde. Do ğu bloku île bu işi çöînimledlk onlarla da aramızda bürokratik engellerl var.» ü M M M >••••• rH\ UPL | i wi| rakter, secıye... Kadınlar gözlerine sürerler. 3 Elizabeth Taylor'un kısa adı. 4 Uzak... Bulunan, var olan. 5 Ağzı geniş tek kulplu su kabı... Antimonun simgesi. 6 Bir uzunluk ölçüsü biriminin kısa yazılışı... Sivas'ın bir ilçesi. 7 Mareşallik sopası... Bir niceliğin hiç bir zaman yetişemeden atlamasız olarak yaklaştığı başka nicelik. 8 Titreyen (eski dil)... Numaranın kısaltması. 9 İstanbul Ankara tren yolu üzerindeki bir ilimiz. sinemalar tıyatrolar SOLDAN SAĞA: 1 Ankara'nm ilçelerinden birı. 2 Utanç duyma... XIX. ve XX. sülâlenın onbır firavununun ortak adı. 3 Cezayir'dekl ayaklanma hareketınin ve OA.S. denilen Gizli Ordu Teşkılatının elebaşısı olarak önce gıyaben idama, yakalandıktan sonra da ömür boyu hapse mahkum edılen, 1968'de aftan ya. rarlanarak tahliye edilen Fransız generali.. Cetvel. 4 Uyan... TERSÎ, nişane. 5 Sunma, sunuş... Testere ile biçilen ya da rende, törpü gibi araçlarla Işlenen bir şeyden dökülen kırmtılar. 6 Bir nota... Belirti, ipucu. 7 Bağ kütüğü... Amerikyumun sımgesi. 8 Bir soru... Duman lekesı... Halk dilinde küçük kardeş veya babanm küçük erkek kardeşı. 9 Moğolistan Halk Cumhuriyetinin başkenti. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1 Bir ilimiz. 2 Ka TİMUR 2 Kasım'da verilecek olan 11 Kasım resitalinin biletleri satışa sunulmuştur. KÜÇÜK SAHNB Bmyotkt 49 56 52 SE1ÇUK biletleri bitmiştir. Bu oîağanüstü ilgi karşısında resitali 11 Kasım Çarşambagünü Saat 20.30'da TEKRARLAYACAĞIMIZI duyururuz. ÖZGÜN SANAT YAPIM YÖNETİM / Mustafa Oğur ŞAHLÂRİ DA RESİTAU'NİN VURURLAR 350.OVUN ''Çarş. Perş. Cuma 18.30 Ctesi Pazar 15.30<18.30 ORTAOYUNCULAR Ferhan Şensoy un Kent Oyunculan haroldve maude ve SAHÎPLERİ Yazan Yöneten: Levent Kırca Salı Perş. Cuma 21.00 Çarş. Ctesi 18.3021.00 Pazar 15.3018.30 (Kültür Sineması) tjl5:0018.Ö0, \}# tÇlitM MERICEZÎ NDE Gişe Tîe»(36 3121 | 123 4 56 7 89 1 c Al z i » : Mİ A T 0 ü N 2 e A \\ £ u 3 LJB N A İE 1 I? N ^ 4 A I 1u |A p H r R A A A 6 G ş. 72 R \ T AL 11 0 A 9 K A 1 |u & T |Y \A N i i I bu kösede yayınlanmasını ıstedıgımz ılanlannız ıcın t3el:44S295 ODA AJANS ALİ PÖYRAZOÖLU KORHAN ABAY TtZATROSü HARBİYE KENTER TİYATROSU'NDA 47 36 34 46 35 89 P.tesi hariç hergün 21.00 Ctesi 15.0021.00 Pazar 15.3019.00 • • • • Yakında MORFİN • • • • g kulübü Peter O'toole Petula Clark P.tesi 15.3018.3021.00 Salı, Perş, Cuma 15.3018.00 Çarş. Ctesi 15.30 Pazar 21.00 Kore Şehitleri Cad. No. 50 Zincirlikuyu İstanbul GOODBYE MR CHİPŞ bir garip orhan veli YL^ 2 BCJLÜIVI r Öyî;nlaştıran Tel: 66 74 1 9 6 7 04 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle