Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet 6 21 EKİM 1981 KISA KISA Hırkiyeden • Bakım ve onarım çalışmaları nedeniyle 20 ağustosta kapatılan Çiğli Havaalanı dün yeniden hava trafiğine açıldı.. • Bursa'da çalışmalarına başlayan imar uygulamalarıyla , ilgill 3. Bölge Seminerini bir konuşmayla acan İmar ve İskan Bakanı Şerif Tüten, tVatandaşta konut sahibi olabilme ümidini yeniden yaratmak zorundayız. Bunu yapamadığımız takdirde vatandaşa huzur veremeyiz» dedi. Torım ve Orman Bakanlığı'nca düzenlenen Türkiye İkinci Tarım Semineri sürüyor. Seminerin ikinci gününde Türkiye'de «Tarım yapıkıbilecek niteliktek, arazinin arttırılmasına imkân bulunmadığı görüşünde» birleşildi. istanbul Belediyesi tarafından yayınlanan genelge ile tüccarların müstahdem hamallarına hariçteki hamalların müdahale v etmemesi istendi. Tamimde «hamalların hiçbir iskelede veya köşede ve handa tekel ve imtiyaz hakkı yoktur» denildi. İstanbul Narkotik Şub e ekiplerince sürdürülen Şafak Operasyonu sonunda piyasa değeri 10 milyon lira olan 25 kilo esrar ele geçirildi. Esrarla ilgili olarak Gazi Koyunca v e Abdullah Göçer'in yakalandığı, suç ortaklarımn arandığı bildırildi. Türkiye İnşaatçılar v e Müteahhitler Derneği Genel Başkanı Necati Güçlü İstanbul'da yaptığı açıklamada 25 mayıs 1981'de yürüriüğe giren Otopark yönetmeliğinin inşaat sektörün. deki bunalımı körüklediğini savundu. Güçlü «Bu yönetmelik yenl inşaatların yapımını adeta önlüyor» dedi. NATO Avrupa Müttefik Kuvvetleri Başkomutanı Hava Orgeneral Slr Peeter Terry dün Ankara'ya geldi. Terry Ankara, İstanbul ve İzmir'de temaslarda bulunacak. Türkiye'de bulunan Pakistan Kara Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Sacar t Han da temaslarını sürdürüyor. Konuk komutan Kara Kuvvetleri Komutanı Ersin'le görüştükten sonra cumartes! günü ül% kemizden ayrılaoak. Genscher, Danışma Meclisi Baskanıyla görüsecek BONN Türkiye'de siyasi partilerin feshedilmesinin, Federal Almanya Dışişleri Bakanı Genscher'in Türkiye'ye yapacağı ziyareti etkilemeyeceği ve Genscher'in ziyaretinin, planlandığı gibi 56 kasım tarihlerinde gerçekleşeceği açıklandı. Federal Alman Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü tarafından ya pılan oçıklamada, Hans Dietrich Genscher'in ziyaretinin önemli amaçlarından birinin de, «Türkiye'de demokratik sis teme dönüimesine Federal Alman hükümeti tarafından verüen önemi göstermek» olduğu kaydedildi. Açıklamada, Genscher'in zi yareti sırasında 23 ekimde ca lışmalarına başlayacak olan Kurucu Meclis'in Başkanı ile görüşmek fırsatını bulacağı da belirtildi. MERSİN'DE 3 AYLIK BİR ÇOCUĞU FARELER YEDİ MERSİN (a.a.) 3 Aylık Kazım Tannkulu adlı bir çocuk, gece beşiğinde uyurken çeşitli organlarının fareler tarafından yenmesi sonucu öldü. Öğrenildiğine göre, Elif Tan rıkulu, öncekı gece Demirtaş mahallesindeki evlerinde 3 aylık Kazım Tannkulu adlı çocuğunu yatak odalarında bulu nan beşiğe yatırdıktan sonra uyudu. Ancak bir süre sonra kedi büyüklüğünde olduğu bildirilen bir kaç fare çocuğun beşiğine girerek çocuğun çeşitli organlarını yiyerek ölümüne neden oldular. Anne Elif, sabaha karşı çocuğunu emıirmek için beşiğin yanına geldiğinde kanlar içerisindeki çocuğun cesedi ile karşılaştı. Baygınlık geçiren anne teda vi altına alındı. L ILICAK DAVASINDA İstanbul Barosu Başkanı Orhan Apaydın, İbrahim Telemen'in ifadesinl alan Sıkıyönetim Savcısının dinlenmesi durumunda gerçeğin ortaya çıkacağını beiirttf. Özal: Tam birlik r (Baştarafı 1. Sayfada) na dsğinerek İslam ülkeleri ile tillceleri arasındaki birliğin so Türkiye'nin ortak projeler yamut esaslara dayandırılmasmın pabileceğini anlattı. zorurüu olduğunu ve sözkonusu Bakan özbek konuşmasınm birliği bozmaya yönelik çabala son bölümünde ise şöyle dedi: ra imkan yaratılmaması için «Türkiye gibi büyük bir tarım dikkat göstermek gerektiğini ülkesi 10 yıja yakın bir zamanvurguladı. dır FAO Konseyi üyeliği yapTürkiye'nin bölge için büyük mamıştır. Türkiye FAO içinde, bir gıda potansiyeline sahip bu gelişme yolundaki İslam ülkelelunduğunu belirten özal, «Tür rine daha iyi hizmet edebilmek kiye hükümeti, İslam ülkeleri için Konsey üyeliğine adayüğıel ele verdiği ve mevcut potan nı koymuştur. Buna büyük siyellerini en rasyonel şekilde önem atfetmekteyiz. İslam karharekete geçirdiği takdirde, ge deşlerimizin kıymetü desteğine leceğin, tüm İslam ülkeleri için inanmaktayız. aydınhk dolu olacağı inancı Türkiye'nin bu ve benzeri giiçindedir» şeklinde konuştu. rişimlerinin İslam ülkelerince Devlet Bakanı, Başbakan Yar desteklenmesini, üye ülkelere dımcısı Turgut Özal, Konfe de sonsuz yararlar getirebileceransı açarken şunları söyledi: ğini gözönünde tutarak ümit «İslara ülkelerinin her saha ediyor ve bekliyoruz.» da olduğu gibi, tarım ve gıda alanında da, sorıınlarını kendi kendine yeterlilik ilkesi çerçevesinde çörcmeye çaba göster(Baştarafı 1. Sayfada) meleri gerekmektedir. Günü gede yapılan tatbikatta yerel nrira dünya koşullarında, İslam giysiler giydirilnıiş düşman ülkelerinin öz kaynaklarmı ge kuvvetleri ise kullanümadı. Orliştirmeye çahşmalan, ekono general Demirel tatbikatın bir mik gelismelerini dış kaynak amacınm da «Bölge halkının lara gerek duymaksızın sağla Silahlı Kuvvetlere olan güvenimaya yönelmelerî ve bu yön ni artırmak» biçiminde özetledeki önlemleri acilen almalan di. zorunlu olmuştur. Tatbikatı izleyen Devlet Başkanı Orgeneral Kenan Evren Yapılan hesaplar, tslam ülkelerinin gjria ürünlerl ihracatla Milli Güvenlik Konseyi üyeleri nnın tümünün tslam ülkelerine Başbakan ve Bakanlar daha Ayduı Konak köyiine yöneltilmesi halinde İslam dün sonra gitti. Köyün okulunu gezen Ev yasmm gıda konusundaki kendine yeterlik oranının yüzde ren bazı öğrencileri smavdan 4.3'den rahathkla yüzde 30'a geçirdi ve okul öğretmenlerine «Siz sınıfta kaldımz» dedi. Evçıkablleeeğini göstermektedir; ren soruları doğru yanıtlayan Gıda üretim kapasitesinin ar bazı öğrencilere de birer kol tırılması için, özellikle, toprak, saati armağan etti. sn ve işgücü kaynaklarmı en ŞİRKET REKLAM ETTİ iyi biçimde kullanmak üzere, Daha sonra Güney Dinçer2 İslam ülkelerinin teıelden ortak yatırımlara yönelmelerinde kuyusuna hareket eden Evren ve tüm tslam aleminde fayda burada TPAO Genel Müdürü İs sağlayıcı atılımlarda bulunma mail Kafeslioğhı tarafından ve larında büyük fayda mülahaza rilen brifingi izledi. Kafescioğlu bilgi verirken, «Mayınlı böl etmekteyiz. gede 300 milyon ton petrol var» Bu arada, İslam ülkeleri ara dedi. İskenderun'daki petrol asmdaki işbirliğine büyük önem ramalan konusunda da «İskenatfeden Türkiye'nin gıda ve ta derun'u İsveç şirketi çok rekrım alanında kendi kendine ye lam etti. Ordan bir şey çıkaca terli dünyanın az sayıdaki ülğını sanmıyoruz» biçiminde ko kçlerinden biri olarak geniş nuştu. Devlet Başkanı Evren, tecrübesiyle, kardeş îslam ül geçtiğimiz nisan aymda Dinçer kelerine her türlü katkıda bu kuyularını gezdiğinde bazı petlunmaya hazır olduğunu belir rolcülere armağanlar vermişti. ten özal, «Gerçekten, Türkiye Bu gezide de petrolcüler Evbölge için büyük bir gıda po ren ve diğer konuklara armatansiyeline sahip bulunmakta ğanlar verdi. dar. özellîkle komşu ülkelere Devlet Başkanı Evren armayönelik ihracatımız giderek artjş göstermektedir. Bu artış ih ğanını alırken şöyle konuştu: «Bu armağanı altnak benim racatimızın son yıllarda önemli Öjjçüde yön değiştirmesine ne için büyük mutluluk. Ne yapıp yapıp petrol bulmalıyız. Ancak dçn olmuştur» dedi. o zaman köşeyi döneriz.» fözal şöyle devam etti: BUGÜNKtİ PROGRAM l«Günümüz dünyasnun haliha Daha sonra Diyarbakır'a dö*ır durumu, artık İslam ülkelerinin, politik, sosyal ve ekono nen Devlet Başkanı Evren, bu Utfk alanlarda bir bütün olarak sabah Pırat nehri tizerinde kuhareket etmelerini gerekli kıl rulacak Atatürk Barajının demaktadır. Kuvvetle inanıyoruz viasyon tünellerinin temelini atacak. Evren, Fırat nehrinm ki, İslam ülkeleri olarak her alanda tam hir birlik halinde, sulannı enerjiye dönüştürdükKendi kendine yeterli, güvenlik ten sonra Harran ve Ceylanpıve refah içinde bir İslam cami nar ovalarına akıtacak olan asını oluşturmamız hiç de zor Urfa tünelinde de incelemeler yapacak. Evren, Urfa'da bir ko Olmayacaktır.» nuşma yaptıktan ve DiyarbaH Tarım ve Orman Bakanı Sabahattin özbek, Konferansta kır Üniversitesinin açılışına kayaptığı konuşmada dünyada ve tıldıktan sonra Ankara'ya dötükemiz açısından gıda durumu necek. NATO NÜKLEER PLANLAMA GRUBU TOPLANDI GLENEAGLES (Iskoçya) (ANKA) NATO Nükleer Planlama Grubu'nun Bakanlar düzeyindeki toplantısı, dün İskoçya'nm Gleneagles kasabasuı da başladı. NATO üyesi ülkelerin Savunma Bakanlarının katıldığı toplantıda Türkiye'yi Milli Sa vunma Eakanı Haluk Bayülken Başkanlığı'nda bir heyet temsil ediyor. İttifakın askeri kanadında yer almayan Fransa ve İzlanda toplantıya katılmıyor. NATO Nükleer Planlama Gru bu'nun Bakanlar düzeyindeki toplantısında, Birleşik Amerika ile Sovyetler Birliği arasuıda 1982 yıiında başlaması beklenen stratejik silahların suurlandırılması görüşmeleriyle, NATO'nun nükleer gücünün ele alınacağı bildirildi. Toplantıda, Yunanistan'da sosyalistlerin işbasuıa gelmesiy le NATO açısmdan ortaya çıkabilecek sonuçlarm da gözden geçirileceği haber veriliypr. Toplantı iki gün sürecek. JİVKOV, ZİRVE İSTEDİ Öte yandan Bulgaristan Devlet Başkanı Todor Jivkov, Balkan ülkelerine bir çağrıda bulunarak bölgenin nükleer silahlardan arındırılması amacıyla bir zirve toplantısı yapılmasını istedi. 35 milyonluk llıcak (Baştarafı 1. Sayfada) cısı Üstün Günsan'ın tanık olarak dinlenmesini isterken, llıcak'ın avukatları tanığm din lenmesine karşı çıktılar. Apaydın dünkü duruşmada özetle şöyle konuştu: «Dava, öncelikle, Telemen'in böyle bir beyanının oimadığı id diasına dayamlarak açılmıştır. Şimdi, böyie bir beyanı kabul ediyorlar, ancak, bu beyanın ifade olmayıp, ihbar mektubu olduğunu ileri sürüyorlar. Bu beyanın ifade mi, yoksa ihbar mektubu mu olduğunu tar tışmıyorum. Durum hukuk açısından yeterince acıktır. Eğer, bu ifadeyi alan Sıkıyönetim Savcısı, mahkemeni/de dinienirse, gerçek çok daha açık şekilde ortaya çıkacaktır.» Dünkü duruşmada hazır bulunan Uğur Mumcu da yayına konu olan belgenin devletin resmj mühürü ve yargıcın Imzası il© onaylanmış bulunduğunu belirterek, «Bu ifadenin nasıl alındığım cnlayabilmek için Savcı Üstün Günsan'ın öncelikle dinlenmesini istiyofum. Telemen'in imzalı, mühüıiü ifadesini, Savcının dinlenmesini davanın kanıtlanması yanında, ayrıca meslek onurum bakımından da istemek teyim» dedi. llıcak vekillefj' Avukat Sahir* Erman ve Ali Çekiç, Telemen'in ifadesinin «şekil şartlarına» uygun olmadığını, bu nedenle «ihbar mektubu» sayılabilece ğini belirten bir dilekçeyi mah kemeye sundular. Avukatımiz Apaydın bu dilek çeyi şöyle yanıtladı: «Mumcu 1978 yılından bu yana silah ka çakçılığı ile ilgili yayınlar yapıyor. Bu kacakçılığın, uyuşturucu madde kaçakçılığı ile birlikte yürütüldüğünü kanıtlıyor. Bu yayınlarin kamuya yarariı olmak için yapıldığı acıktır. Bu arada, Telemen'in İfadesini ele geçiriyor. Bu ifadede, llıcak'in Mehmet Zeki adında biriyle baz morfin kaçakçılığı yaptığına ilişkin bir beyan var. Bu beyanı da kap sayan ifadeyi yayınlıyor. Dava cı vekilleri başlangıçta, (böy le bir beyanın kesinlikle olmadığını) söylüyorlar, sonra beya m kabul edip, bunun hukuki niteliğinin ifade olmaması gerektiğini ileri sürüyorlar. Bizce dava aydınlanmıştır. Ancak, bu ifadenin nasıl alındığım öğrenmek bakımından savcı Üstün Günsan'ın da dinlenmesinde yarar görüyoruz.» Apaydın, mahkemeye bir dllekçe vererek dinlenilmesini is tediği tanıkları niçin dinletmek istediklerini açıkladı ve aynca Mumcu'ya kaçakçılık konusundaki yayınları nedeniy l e verilen ödüllerin gerekçelerinı kapsayan yazıları da sundu. Sedat Simavi Vakfı'nın verdiği ödülün Mumcu'nun kaçakçılık konusunda, «yoğun, bilincli, cesaretli v e büyük ilgl uyandıran» yayınları nedeniyle verildiğini belirten yazısı ile İs tanbul Gazeteciler Cemiyeti'nce oynı konuda verilen ödülün ğ'erekcelerihi îceren yazılar da dosyaya konuldu. Apaydın ayrıca, Mumcu'nun 1978 yılından 80 yılına kadar kaçakçılık konusunda yozdığı yazıları da mahkemeye sundu. Dava daha sonra, yargıç Adil Özsoy tarafından verilen dilekçelerin incelenmesi için ilerki bir tarihe ertelendi. llıcak'ın aynı konuda açtığı şahsi ceza davasına da İstanbul Toplu Basın Mahkemesi'nde devam ediliyor. Orgeneral Haydar Saltık 1. ve 2. Tugay Komutanlarına sancaklarını teslim ettî İstanbul Haber Servisi 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komutam Orgeneral Haydar Saltık, dün düzenlenen törenlerle 1. ve 2. Zırhlı Tugay Komutanlıklarına, Devlet Başkanı aduıa sancak.larını teslim etti. Konuya ilişkin olarak 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komutanlığı Basm ve Halkla İlişkiler Şubesi'nce yapılan açıklamada şöyle denmiştir: «Birinci Ordu ve Sıkıyönetim Komutanı Orgeneral Haydar Saltık bugün yapılan iki ayrı törenle 1. ve 2. Zırhh Tugay Komutanhklarına Devlet Başkanı adına Tugay sancaklarını teslim etmiştir.» Evren Adanada (Bastarafı 1. sayfada) lis Sabahattin İlhan, Yaşar Küçükosmanoğlu, Cemal Bilir, Cemal I>emiroğlu, Mahmut Ocak, Ahmet Kocadal, Ersan Kırca, Ali Güvercin, Osman Karabulut adlı sanıklar hakkmda ölüm, diğer sanıklar hakkmda da çeşitli hapis cezaları istedi. Askeri Savcının iddıanameyi okumasmdan sonra sorguları yapılan sanıklar, tüm iddiaları rsddettiler. •' Adana Belediyesi eski Başkanı Selahattin Çolak ile belediyede görevli bazıamir ve me murlann yargüanmasına 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Çolak ve arkadaşları hak kmda ruhsatsız silâh bulundurmak, görevlerini kötüye kullanmak suçlarından açılan davanın dünkü duruşmasında samklar suçlamaları reddettiler. ANKARA Ankara Sıkıyönetim Askeri Savcıhğı, Van Mu radiye Belediye Başkanı Selahattin Mehmet Ağaoğlu'nu öldürmek, İran ve Irak'm Ankara Büyükelçıliğine patlayıcı madde atmak, ruhsatsız silâh ve patlayıcı madde bulundurmak ve yasa dışı KAVA örgütüne mensup olduklan savıyla 11 sanık hakkmda dava açtı. Taammüden adam öldürmek ve öldürmeye azmettirmek suç larmdan Askeri Savcı tarafından ölüm cezası istenen sanıklar şunlar: Ali Biçer, Fatih Kanat, Hasan Asgar Gürgöz, Mehmet Bozan, Şefik Gulaçtı, Mehmet Tan ve İzzet Çelik. Askeri Savcı sanıklardan Mehmet Çelek, Hüseyin Atıcı ve Halil Ergan için yasa dışı örgüte üye olmaktan 215 yıl arasında hapis isterken, Sabit Dağ'm da «1136 sayılı yasaya muhalefe* ten cezalandırıunasmı talep etti. • Gaziosmanpaşa ve Seyran > bağları'nda silahlı gasp ve soy gun ile çeşitli anarşik olaylara karıştıklan savıyla Emeğin Kurtuluşu adlı örgüt üyesi 22 kışı hakkmda yürütülen soruşturma tamamlandı ve askeri savcı sanıklardan 7'si hakkmda idam istemiyle dava açtı. Örgüte üye olmak, yasa dışı örgüt kurmak, cürüm eşyasını bilerek saklamak, silahlı gasp, 6136 sayılı, yasaya muhalefet suçlarından idamı istenenler şunlar: Gıyasettin Karataş, Yusuf Talan, Mustafa Olgun, Erdal Yılmaz, Yakup Acar, Erol Cihan ve Cemal Devan. Kalan sanıklar için ise 15 yıla kadar hapis isteniyor. C' Ankara'daki Mısır Büyükelçiliğini basarak elçiliği koruyan polis Sadık Kocababa ile bekçi Ali Baban'ı öldüren 4 Fi listinli gerillanın üçüncü kez yargılanmasına yeniden başlandı. İSTANBUL Kartal Kaynarca'da 21 Kasım 1978'de sol görüşlü mühendis Kenan Öztürkjii öldürmek, bir kişiyi de yaralamak suçundan 1 Numarah Mahkemede yargılanan sağ eylemci Nizamettin Coşkun ömür boyu hapis ile cezalandınldı. BİRİ ÖLÜ 18 DEVYOL MİLİTAM YAKALANDI ERZURUM 9. Kolordu ve Sıkıyönetim bölgesinde DevYol örgütüne mensup 16 kişi yakalandı. Açıklamaya göre, yapılan operasyonlar sırasmda 1980'de bir kişiyi öldürmek ve Hopa Kaymakamı Mustafa Altmtaş'ı rehin almak ve polisle çatışmaktan sanık Şerafettin Çelik yarah, 12 ocak 1980'de adam öldürme suçundan sanık Alaattin Demirci de ölü olarak ele geçirildi. Operasyonlarda, 69 piyade tüfeği. 85 av tüfeği, 215 tabanca, 2 el bombası, 1000 mermi, çok sayıda patlayıcı madde ve yasak yaytn ele geçirildi. Trafik (Baştarafı 1. sayfada) kıyor: 1 Kazayı yapan kişinin kaçması hali, 2 Kazayı yapanların kaçması halinde so rumluluk, 3 Üçüncü kişinin ortaya çıkan zararı.. Burada getirilen yenilik, üçüncü kişilerin zararlarını karşılamak üzere bir «Fon» oluşturulmasmın öngörülmesi. Kazaya uğrayan kişi, yaralanabilir ya da ölebilir. Bunun hakları nasıl aranacaktır? Mirasçılarm maruz kalacakları durum ne olacaktır? Yasa tasansmm bazı hükümleri, bu sorulara yanıt verici nitelikte. Örneğin trafik yasasına tabi araçlann satılması konusu, yasada düzenleniyor ve «Işveren Sorumluluğn»na yer veren hükümler getiriliyor. Uygulamada, kaza yapan arabalar, bir noter aracılığı ile başka kişilere satılmakta, böylece gerçek araç sahibi sorumluluktan sıyrılmaya çalışmaktaydı. Yeni düzenlemey le, trafiğe bağlı araçlann taşmmaz mallarda olduğu gibi «sicillerinin tutulması» öngörülmekte. Öğrenildiğine göre, MGK îhtisas Komisyonu'ndan geçen son metin henüz basılmış değil. Önümüzdeki günlerde, metin basılarak Milli Güvenlik Konseyi'nin incelemesine sunulacak. İÇİŞLERİ BAKANI Öte yandan İçişleri Bakanı Selahattin Çetiner, dün başlayan 7'nci Valiler toplantısını açış konuşmasında trafik sorununa değinerek, «Bu sorun sadece trafik zabıtası meselesi değildir» dedi. Denetlemelerde bulunduğu bazı büyük illerde trafik sorununa verilen önem konusundan yakman İçişleri Bakanı, trafik örgütüve kontrol ekiplerinin denetlenmesi üzerinde ısrarla durulacağmı ifade etti. Çetiner, 3 gün sürecek olan ve 21 Valinin katıldığı toplantının açış konuşmasında özetle şunları söyledi: «Bilhassa büyük şehir belediyelerine trafik konusunda ciddi görevler, sorumluluklar düşmektedir. Araçlann şehir içînde yayalara çarpması hadisesi Ankara'da 4 bayram gününde hemen hiç olmamışken diğer bir kaç gün şehrimizde çarpmadan meydana gelen yaralanma şeklindeki trafik kazaları hayret edilecek derecede çok olmuştur. Sebebi ışıkh ve ışıksız trafik işaret levhalarının, yaya geçit yerleri ve çizgilerinin alt üst yaya geçitlerinin, açık ve kapah park yerlerinin bu şehirlerde Belediyelerce yeterince yapılmamış bulunması ve önemli yaya geçiş yerlerinde trafik memurlarının görevlerjdiriünemiş olmasıdır. Araçlann, traktörlerin, römorkların fren ve her türlü ışık tertibatının ayar ve sağlamhklarınm, kayıtlara, ruhsatlara bakarak zaman kayıp etmcden kontrolleri Emniyet Müdürlüklerince önceden planlanan zamanda ve sürede, tercihan trafik istasyonları yakımnda ve takvîye edilmiş personelle bilhassa geceleri yaptmlmalıdır.» (Baştarafı 1. Sayfada) Alpaslan Türkeş, huzura alındı. Avukat Rasim Öz Saym Yargıcım, sanığa söz verilmeden evvel sorgulamayla iJgiU usule ilişkin bir dilekçemiz var. Bunu sunanak istiyoruz. Eğer bu usule ilişkin istemimiz karara bağlanmadan sorguya devam edilirse bunun sonrasmda istemlerünizin karara bağlanmasınm bir nedeni kalmayacaktır. Sanığa 353 sayılı usul yasasmın 83. maddesine göre sorgulaması yapılmak üzere söz verilmiştir. Ve söyleyeceklerini söziü olarak beyan etmesi gerekir. Oysa sanık yazılı olarak usule aykırı olarak burada beyanda bulunmaktadır. Bu usule aykırıdır. Ve ayrıca sorgulamada yalnızca suçlamaya ilişkin eylemlere yanıt vermekle yükümlüdür.. Oysa sanık savunma sınırlannı aşarak... Duruşma Hakimi Yalmz söz verümeden konuşma durumuna düşmeyîniz. Usulle ilgili konular, neler yapıyor isek, usul yasasına uygun olduğu görüş ve düşüncesiyle yapıyorum ve yaptığımız konu aynen zabıtlara çeçiyor. Avukat Rasim öz Sayın Yargıcım, bizim dilekçemizde söyleyeceğimiz konularda karar alınmasını talep ediyoruz. Bu karar almmadan sorgulama yapılırsa bu kararlar almırsa bile pratik geçerliliği olmayacaktır ve usule aykırı bir işlem yapılmış olacaktır. Duruşma Hakimi Efendim, sanık sorgusunun nasıl yapılacağı 353 sayılı kanunda belirtilmiştir. 353 sayılı kanunda sanık sorgusu, sanığa isnat edilen suç eylemler belirtilir ve bunlara karşı sanık kendi lehinde ve aleyhinde olan hususları anlatır. Burada serbestiyet tanınır der. Biz de sanığa eylemleri anlatıyoruz. Bu konuda kendisinin diyeceklerini tespit ediyoruz. Avukat Rasim öz Karar alınmasını istediğimiz hususlarda yazılı dilekçemizi sunuyorum. Karar alınmasını talep ediyorum. DİLEKÇE OKUNDU Duruşma Hakimi İlişkin olarak 14 ekim 1981 tarihli dilekçeyî verdi. Bu dilekçe okun du: Sayın mahkemeye, Sanık Alpaslan Türkeş'e 353 sayılı yasanın 83. maddesine göre, yalnızca isnat olunan fiiller konusunda söyleyeceklerini beyan etmesi için söz verilmiştir. Sorgunun genel savunmayı veremeyeceği 353 sayılı yasanın 12. bölümünde bel li edilmiştir. Oysa sorgusu yapılmakta olan sanık Alpaslan Türkeş savunma sınırlarım da aşan nitelikte saldırılarda bulunmakta sorgulamayı saptırarak mahkemenizi bugüne deK yapageldiği propagandasmuı bir aracı halîne getirme'K istemektedir. Taleplerimiz: 1 Sorgulamamn 353 sayılı yasanın 83 vc 156. maddelerine uygun olması îçin sözlü yapılması gerekmektedir. Bu nedenle sanığın yazılı metinden okuyarak sorgu vermesinin önlenmesini, 2 Askeri Savcıya hakaret ve saldırılarda bulunan sanık hakkmda 353 sayılı yasanın 143/3 maddesinin uygulanması nı ve TCK'nun 235. maddesi uyaruıca suç duyurusunda bulunulmasını, 3 Sanığın sorgusunun usul hükümlerine uygun olarak yapılmasımn sağlanmasuu, 4 Sanığın sorgusunun tamamlanmasından sonra hiçbir pratîk değeri kalmayacağı için bu taleplerimizin sanığın sorgusu yeniden başlamadan önce sayın mahkemece karara bağlanmasını talep ediyoruz. Şeklinde olduğu görüldü. NOTIARDAN İSTİFADE EDEBİLİRSÎNİZ Sanık Alpaslan Türkeş huzura alındı, sorgusuna devam olundu. Efendim, hatırlatma bakımından, duruşmada sorgunun sözlü olması asıldır, notlardan istifade etmek imkanı vardır. Ancak sürekli okuma şeklinde değil, notlardan okuyarak hatırlama şeklinde bir duruşma yapılabilir. İddianamenin kapsamı itibarıyla, uzunluğu nedeniyle bazı konuları da bu şekilde dikkate alıp beyanda bulunabilirsiniz. Buyurun. Samk Alpaslan Türkeş Ta mamiyle o şekilde yapacağım, yalnız, esas sorgu konusuna geçmeden evvel usul konusunda yüksek mahkemenlze birşey arzetmek istiyorum. İddianamede bize yöneltilen ithamlar kitaplarımızla ilgiliKitaplardan ahntılar yapılmış. Rinaenalpyh, kitaplan okumak zarureti var. Onun için sabahleyin kitaplan okudum. Yüksek mahkemeye, iddianamedeki almtılarla asü kitaptaki yazılmış olanları karşüaştırıp, yüksek mahkemenin bir fikir sahibi olması için arz ettim, yoksa 353 sayılı kanuna aykırı olarak cevap verme yoluna gitmcdim. Duruşma Hakimi Efendim, şimdi burada size bu konuda yöneltilen, cevaplatnanız gereken usulle ilgili herhanjd bîr soru yok. Sîz buyurun, iddia ve eylemlerle ilgili sorgunuzda belirtmek istediğiniz konuları belirtin efendim. Buyurun. üzar davası (Baştarafı 1. Sayfada) Sorgulamadan sonra daha önce dinlenmeyen tanık Abdulgani Uraz dinlendi. Uraz, olaylar sırasında Sosyal Sigortalar Kurumu İstanbul Emlak İnşaat Müdürlüğü görevi yaptığmı ve Üsküdar arsalarıyla ilgili olarak yaptıkları inceleme sonucunda bu arsalann mezarlık genişleme sahası dahilinde olduğunu görerek alınmasma karşı çıktıklannı bildirdi. Başkanvekillerinden Ahmet Boyacıoğlu'nun yönetiminde sürdürülen duruşmada daha sonra İşgüzar'ın HEMA'dan aldığı iddia edilen rüşvet konusuyla ilgili olarak Milli Güvenlik Konseyi Genel Sekreterliğinden gelen yazı okundu. önceki dunışmalarda iddıa makamı tarafından HEMA'nın kredi alacağı bankalara Sosyal Sigortalar fonlarının yatırılması karşılığı olarak İşgüzar'ın oğlu ve kızma Çankaya'da birer daire alındığı iddiası ortaya atılmıştı. İddiada dairelerin bedelinin kaynağı Ahmet Hattat olan bir çekle Yılmaz Turan adlı kişi tarafından ödendiği belgelenmişti. Sanık avukatlarmın «Bu yeni bir rüşvet iddiasıdır. Biz burada yalnız sevk maddesi ile yargılamrız. Yeni iddia için yeni Soruşturma Komisyonu kurulması gerekir» biçimindeki savımmaları üzerine konunım Milli Güvenlik Konseyinden so rulması kararlaştırılmıştı. Milli Güvenlik Konseyi Genel Sekreterliğinden konuyla ilgili olarak gelen yanıtta, «Yeni rüşvet iddfasının sevk dosyasmdaki rüşvet iddiaları ile ilişkisi kurulmak suretiyle yargılamaya dahil edilebüeceği» belirtildi ve «bu aşamada Konseyin vargılamayı etkilememek açısmdan yeni bir soruşturma komisyonu kurma düşüncesinde oimadığı kaydedildi.» Bu konuyla ilgili olarak görüşü sorulan sanık avukatı Yahya Zabunoğlu, Konseyin yanıtında ikili bir durumun ortaya konulduğunu bildirdi ve Savcı'nın bunlardan hangisine katıldığını açıklamasmı istedi. Başsavcı Piruz Çilingiroğlu'nun yeni bir yasa maddesinden söz etmesi üzerine Zabunoğlu bu dileğe katıldığını bildirdi vs «Sayın Savcı yeni bir maddcden söz etmektedir. bu durumda bu dava içinde bakilması sögrkomısu olamaz, görüşüne katıhyoruz.» dedi. Yeniden söz alan Savcı Çilingiroğlu yeni rüşvet iddiası ile ilgili yargılamamn daha önceki maddesi îçinde yapılabileceğini bildirdi. Çilingiroğlu ayrıca rüşvet iddiası ile ilgili tanıklan duruşmaya hemen getirebileceğini de sözlerine ekledi. Hilmi İşgüzar'ın vekili avukat Yahya Zabunoğlu'nun sahverilme isteminde bulunrhasından sonra duruşmaya ara verildi. RÜŞVET OLAYlÎLE İLGİLİ TANIKLAR Duruşmanm öğleden sonraki bölümünde savcı Çilingiroğlu, İşgüzar'ın oğlu ve kızma alınan dairelerin satıcılan olan müteahhitlerin getirildiğinî, istenildiği takdirde dinlenebileeeklerini bîldirdi. Bunun üze rine söz alan sanık Hilmi İşgüzar duruşmanm her aşamasm da yeni bir iddia ortaya atüdığını söyleyerek şöyle konuştu: «Bu davanın siyasi muhbirî olan Turhan Feyzioğlu tanıklığı sırasında (Çankaya'da iki daire alındığım duydum) demişti. Çocuklanma ait daireler. Bunun için araştırma konusu yapıldı. İfadeler nasıl alındı bilmiyorum. Mamak'taki hadiseler ortadadır. Madem bir rüşvet olayı var, neden burada Yılmaz Turan yok, neden Ahmet Hattat.» Daha sonra söz alan Hasan İşgüzar da, ortaya atılan yeni rüşvet olayının bu davayla bir leştirilemiyeceğinî öne sürdü. Mahkeme Heyeti tanıklarm dmlenmesine karar verdi. Müteahhit Kemal Güven ile Şükrü Acar verdikleri ifadede kendileriyle pazarlığı Yılmaz Turan adlı kişinin yaptığmı ve dairelerin bedelinî çekle ödediğini bildirerek şöyle dediler: «Yılmaz Turan daireleri yeğenlerine alacağını söylemişti. Tapu muamelelerinî yaptınrken yeğenlerinin Hasan İşşçüzar ve Handan Dursun olduğunu gördük.» Tanıklarm dinlenmesinden sonra Yüce Divan Hilmi İşgüzar "ın salıverilme istemüii üç muhalife karşı oy çokluğu ile reddederek duruşmayı 17 kasım 1981 tarihine erteledi. Yunanistan (Baştarafı 1. sayfada) ortaya konan tepkiler, Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat'ın öldürüldüğünde görülen telaşı andırıyor. Enver Sedat'ın ölümü ile Doğu Akdeniz'de nazikleşen denge, Yunanistan'uı NATO'dan çekilmesi ile Batı ittifakının aleyhine dönecek. Gerçek bir darbe olacak. Seçim ön ossinde «korkulan sonuç» için yapılan yorumlar bu noktada düğümleniyordu. PASOK'un Yu nanistan Parlamentosu'nda rahat bir çoğunluk sağlayıp Papandreu'nun başbakan olduğu kesinleşince «Güçlü NATO ve yekvücut Avrupa»yı savunan çevreler endişeli bir telaşa kapıldılar. Ancak, AET'den ve NATO'dan çıkılmasını savunan İşçi Partililer, «Yunanlı seçmenin, gelecek seçimler için İngiliz s«çmenine» örnek olacağına inandıklarını belirttiler. Brüksel'de olduğu gibi Londra'da da Batılı gözlemciler, askeri planlamacılar ve AET yetkilileri, «muhtemel gelişmeler» üzerinde durum müzakeresi içinde bulunuyorlar. Yunanistan'ın NATO ile bağlarını hemen koparmasmın pratikte hemen mümkün olmayacağı inancı genellikle egemen. Buna göre, Yunanistan'daki Andreas Papandreu başkanlığmdaki sosyalist iktidar askeri kanattan hemen çekilme yerine, bir dizi görüşmeye girişecek. Devlet Başkanı Karamanlis'in NATO ve AET yanlısı olması bu konudaki umutlara destek oluyor. Anayasa'ya göre referanduma karar verme hakkmı elinde bulunduran Devlet Başkanuıa rağmen Papandreu'nun Batı savunma ittifakından ülkeyi kopararak Bağlantısızlar blokuna kaydırması zaman alacaktır. BBC'NİN YORUMTJ Öte yandan BBC bir yorumunda Yunanistan'da silahlı kuvvetlerin güçlü olduğunu, yer leşmiş geleneklere göre Papandreu'nun komutanları değiştirmesinin beklenmediğini belirtmiş, PASOK iktidannm ilk ağız da NATO'dan ve AETten hemen kopmak yerine, bu iki kuruluş içinde de «yeni rol ve yeni pozisyon» almak üzere göruşmeler başlatmasmuı beklendiği ni ifade etmiştir. Bu arada dolayh ifadelerle Türkiye'nin tutumunun da kınandığı gözlenmektedir. Türkiye'nin son yıllardaki tutumu ile Yunanistan'da haklı endişeler uyandırcüği yolundaki görüşleri dile getiren bir radyo programında, «Komünist Buigaristan'la olan sınırında gümrük memuru ve polis gücü bulundur duğu halde Kara Kuvvetleri ordusunun büyük bir kısmını Yunanistan sınırına yığmış olması»nın, bir NATO üyesi olarak Türkiye'ye de, ittifaka da halk arasmda düşmanlıklar oluşmasına neden olduğu öne sürüldü. Bu arada Türkiye'nin Batı savunma ittifakı bakunından önem ve ağırlığının bir kez daha arttığına işaret edilmektedir. Times gazetesi, Yunanistanin NATO'dan çekilmesi ile ittifakın Türkiye'ye büyük ölçüde silah yardımını artıracağını yaz maktadır. Yapılan yorumlarda Yunanistan'daki yeni hükümetin ülkedeki Amerikan ve NATO üsleri ile ilgili tutumunu ABD'deki Reagan, yönetimi kadar, NATO'nun güçlendirilmesi için Avrupa'da önderlik yapan Thatcher iktidannm da endişe ile izlediği ifade ediliyor. Anayasa Komisyonuna İ (Baştarafı 1. Sayfada) Geçici içtüzük, bir ay içinde Anayasa Komisyonunun kurulup çahşmaya başlayacağını belirtiyor. Danışma Meclisinin yapacağı ilk işlerden biri Danışma Meclisi İçtüzüğünün hazırlannıası. Bu hazırlanıncaya değin, «geçici içtüzük» uygulanacak. Anayasa Komisyonuna ek olarak, Bakanlıklara ilişkin hizmet grupları ile ilgili komisyonlar oluşturulacak aynca Bütçe Plân Komisyonu kurulacak. Danışma Meclisinin ilk amacı bilindiği gibi, Anayasayı hazırlamak ve halkoyuna sunulup kabul edildikten sonra Anayasa doğrultusunda Seçim Yasası ve Siyasi Partiler Yasa tasarılarını hazırlamak. ANAYASA KOMİSYONU Danışma Meclîsi çevrelerinden edinilen bilgilere göre Anayasa komisyonuna seçilmele ri güçlü olan üyelerden bazılannın adları şöyle: Prof. Orhan Aldıkaçtı (Anayasa Hukuku Profesörü) prof. Hamza Eroğlu (İdare Hukuk ve Türk Devrim Tarihi Profesörü) Prof. Kemal Dal (Anayasa Hukukçusu), Prof. Feyyaz Gölcüklü (Ceza Hukuk Profesö rü), Doç. Dr. Turgut Tan (İdare Hukukçusu) Halit Zarbun (Anayasa Mahkemesi Emekli üyesi), Ragıp Tartan (Emekli Danıştay Başkanı), Fuat Azgur (Danıştay Üyesi) Abbas Gökçe (Danıştay'dan), Prof. Feyzi Feyzioğlu (Medeni Hukuk Profesörü). Danıştay eski başkanlarından Ragıp Tartan'm uzmanlık alanının vergiçilik olduğu bildiriliyor. Tartan'm bu nedenle bütçe plan komisyonunda görev almasmın daha güçlü bir olasılık olduğu belirtiliyor.. Bir Danışma Meclisi üyesi bu adlar yanında, henüz ortaya çıkmamış ve nitelikleri gizli kalmış kimselerin de Anay,asa komisyonunda yer alacağını bil dirdi. 1961 ANAYASA KOMİSYONLARI 1961 Anayasasmın hazırlanma suıda iki ayn Anayasa komisyonu görev yapmıştı. Yüksek Öğretim üyelerinden oluşan ko misyon da Ord. Prof. Dr. Sıddık Sami Onar (Başkan) Doç. Dr. Muammer Aksoy, Prof. Dr. İlhan Arsel, Doç Dr. Lütfi Duran, Prof. Dr. Hüseyin Nail Ku balı, Prof. Dr. Ragıp Sarıca, Prof. Dr. Bahri Savcı.. Prof. Dr. Naci Şensoy Ord. Prof. Dr. Hıf zı Veldet Velidedeoğlu, Doç. Dr. Vakur Versan görev almışlardı.. Bu komisyonun hazırladığı tas lak üzerinde çalışan Temsilciler Meclisi Anayasa Komisyonu üye leri ise, «Enver Ziya Karal, Emin Paksüt, Muammer Aksoy, Turan Güneş, Tarık Zafer Tu naya, Coşkun Kırca, Sadık Aldoğan, Nurettin Ardıçoğlu, Amil Artuş. Doğan Avcıoğlu, Kâ zım Dağlı, Münci Kapani, Muin Kuley, Cafer Tüzel. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Abdülhak Kemal Yörük'ten oluşuyorda PASOK'un ti. (Baştarafı 1. Sayfada) Bununla birlikte Başkan Reagan Papandreu'ya gönderdiği mesajda ABD ile Yunanistan arasındaki iyi ilişkilerin devamını diledi. Federal Almanya hükümet sözcüsü ise «ülkesinin demokratik yollardan seçil miş her hükümet ile işbirliği yapabileceğini» belirtti. Brüksel'deki NATO çevreleri ise Papandreu'nun seçim zaferi konusunda henüz resmi bir tepki açıklamadılar. Ancak AP ajansı özel konuşmalarda NATO yetkililerinin kaygılarını belirttiğini haber veriyor. Bir yetkili «Doğal olarak hepimizin dileği Yunanistan'ın NATOnun askeri kanadında kalmasıdır. Papandreu'nun NATO'dan çekilmeyeceğini umut ederiz» dedi. İtalyan Dışişleri Bakanlığının bir yetkilisi de Papandreu' nun Batı İttifakı ve AET'den aynlmayacağmı umut ettiklerini söyledi. Bilindiği gibi Papandreu, seçim kampanyası sırasmda iktidara gelirse Yunanistan'ı NATO'nun askeri kanadından çekeceğini, AET konusunda ise halk oylaması düzenleyeceğinl söylemişti. Yorgo (Baştarafı 1. Sayfada) Ancak, Atnıa'daki siyasi gözlemciler Yeni Demokrasi Partisi içinde ssçimlerdeki yenilgiden ötürü büyük hizipleşmelerin ortaya çıkacağını öne sürüyorlar. Şimdiye dfk gelen haberlere göre. seçim öncesinde partinın dışından alınan ve aday olarak gösterilen koyu sağcılar, seçimlerde fazla bir başan sağlayamadılar ve milletvekili olamadılar. Ancak Parti'nin yeni parlamento grubunda Averof'un tu t.ucu politikasını benimseyenlerin çoğunlukta olacağı bekleniyor. Böyle bir dururnda ise, Yeni I>3mokrasi Partisi'nin îçinde Rallis'in liderlikten almarak Averof'un başa getirilmesine ka dar ileri gîdecek yenl hareketlenmeler doğabilir.